15. Hayata Yön Veren Mefhumlar I Milliyetçilik

Oğuz Çöpel

Serdar Yılmaz ile Hayata Yön Veren Mefhumlar'da bu akşam, İslam ümmetinin yeniden birleşmesinin, eski izzet, şeref ve gücüne kavuşmasının önündeki en büyük engellerden “Milliyetçilik” mefhumu işleniyor.  -Milliyetçilik nedir? -Kuran'da geçen millet kelimesi ne anlama geliyor? -Milliyetçiliğin kökeni nedir? Bu duygu ve fikir nereden kaynaklanır? -Milliyetçilik siyasi bir fikir olarak nasıl ortaya çıktı? -Milliyetçilik Müslümanlara nasıl sirayet etti?  ve daha birçok sorunun cevabı için bu programı mutlaka izleyin.  #Milliyetçilik #DeğişimiTakipEdin

Transcript

00:00Euzubillahimineşşeytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim.

00:06Velhamdülillah ve salatu ve selamu ala Resulillah emma vaat.

00:12Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu.

00:16Kardeşlerim, hayata yon veren mefhumlar derslerimizin bu haftaki bölümünde

00:21milliyetçilik kavramını ve mefhumunu ele alacağız inşallah.

00:26Malum daha ilk dersimizde yani hayata yon veren mefhumlar programının ilkinde

00:32neden kavram ve mefhumlara yönelik böyle dersler yapmaya ihtiyaç duyduğumuzu zikrederken

00:39hem insan hayatında hem de toplumsal hayatta kavram ve mefhumların son derece önemli bir yerinin olduğundan bahsetmiştik.

00:49Keza başta batı olmak üzere İslam'a ve Müslümanlara düşman olan kesimler

00:56birçok kavramlar ve mefhumlar ihtas edip

01:00kendi bozuk ideolojileri ve hedefleri çerçevesinde tanımlamalar yaparak

01:06insanları ve toplumları kendi ideolojileri,

01:11hadaratları ve hayata bakışları ile şekillendirmeye çalışmışlardır.

01:16Ve maalesef özellikle günümüz Müslümanları üzerinde bu alanda büyük bir başarı elde etmişlerdir.

01:26Zira bugün Müslümanların büyük bir bölümü

01:30batılıların ürettiği ve tedavüle soktuğu kavram ve mefhumlarla

01:35tercihlerini ve eğilimlerini belirlen hale gelmişlerdir.

01:39İşte bu kavramlardan en önemli olan ve Müslümanların hayatlarını altüst edip

01:46onları İslam'dan uzaklaştıran demokrasi kavramını

01:50geçen hafta ele alıp işlemiştik.

01:53Bu hafta ise Müslümanları İslam'dan uzaklaştıran

01:57ve onları aynı Allah'a ve Resulüne iman eden,

02:02aynı şeriata tabi olan,

02:06toprakları, bayrakları, savaş ve barışları bir olan,

02:11tek bir ümmet olmaktan çıkartıp

02:14parça parça beldelere,

02:16birbirine düşman kavimler haline getiren,

02:20en bölücü ve en düşük fikirlerden olan

02:23milliyetçilik kavramını ele alacağız.

02:26Zira İslam ümmetinin bölünüp parçalanmasına,

02:31devletlerinin ve izzetlerinin yitirilmesine neden olan

02:35bu milliyetçilik fikri,

02:37aynı şekilde bugün de İslam ümmetinin yeniden birleşmesinin,

02:42eski izzet, şeref ve gücüne kavuşmasının önündeki

02:47en büyük engellerden birisidir.

02:51Ne yazık ki bu bölücü ve ayrıştırıcı fikir,

02:54bugün Müslümanların geneline sirayet etmiş

02:59ve kutsanan bir fikir haline getirilmiştir.

03:05Çürüklüğünün, bozukluğunun ortaya konulması

03:09ve özellikle Müslümanlar tarafından

03:11ateşten kaçar gibi kaçınılması gereken bu fikir,

03:16aynı zamanda sahiplerinin kınanması ve tenkit edilmesi gereken bu fikir,

03:21ne yazık ki övünülen ve gurur duyulan bir fikir haline gelmiştir.

03:27Yani kıymetli dostlar, şöyle bir soru sorulsa,

03:31denilse ki, batılı hak suretinde göstermek nedir,

03:36buna bir örnek verir misiniz, denilse,

03:39herhalde ilk verilecek en bariz örnek,

03:43milliyetçilik olurdu.

03:44Biraz sonra detaylarına gireceğimiz gibi,

03:48hem aklen, hem vakıa açısından,

03:51hem de şer'i hükümler açısından en batıl fikir olan,

03:55tam bir cahiliye fikri olan milliyetçilik fikri,

04:00nasıl olur da,

04:01Müslümanlar tarafından övünülen ve gurur kaynağı haline gelen bir fikir haline dönebilir.

04:07Müslümanları parça parça yapmış,

04:12bütün topraklarımızın işgaline sebep olmuş,

04:16Osmanlı'yı yıkmış bir fikir,

04:18nasıl olur da,

04:20birleştirici bir fikir olarak sunulabiliyor,

04:24inanın insanın aklı almıyor.

04:27Öldürücü zehiri,

04:28Müslümanlara nasıl oldu da,

04:31bal diye sunabildiler.

04:32Ve Müslümanlar da bunun zehir olduğunu bile bile,

04:36bu tuzağa nasıl düşüyor,

04:39anlamak mümkün değil.

04:41Tertemiz olanı ve birleştirici olanı bırakıp,

04:45necis olanı ve bölücü olanı almak,

04:48nasıl bir akıl tutulmasıdır?

04:51Allah selamet versin.

04:54Evet kardeşlerim,

04:55öncelikle milliyetçilik nedir?

04:58Gelin kavramsal bir analiz yaparak konuya başlayalım.

05:02İlk olarak,

05:04Türkiye'de kullandığımız milliyetçilik kavramı,

05:08Batı toplumlarındaki nasyonalizm kavramının,

05:12yani ulusçuluk kavramının,

05:14ve Arapçadaki asabiyet ve kavmiyetçilik kavramlarının karşılığı olarak kullanılır.

05:21Yani içeriği, mefhumu budur.

05:24Dolayısıyla,

05:25her ne kadar bizler Türkiye'de bu kavramı milliyetçilik diye ifade etsek de,

05:30aslında doğru kullanım kavmiyetçilik,

05:34milliyetçilik, ulusçuluk, asabiyet olarak kullanımdır.

05:38Zira, milliyetçilik kavramı millet kavramına dayalıdır.

05:44Millet ise aslen Arapça bir kelimedir.

05:49Ve takip edilen yol,

05:51sünnet,

05:53din ve inanç anlamlarına gelir.

05:56Bu anlamda,

05:57Kur'an ve sünnetin naslarında çokça kullanılan bir kelimedir.

06:02Mesela,

06:04وَلَنْ تَرْضَ عَنْكَ الْيَهُودُ وَلَنْ نَسَرَى حَتَّى تَتَّبِعَ مِلَّتَهُمْ

06:10Yahudiler ve hırsiyanlar,

06:12sen onların milletlerine uymadıkça senden asla razı olmazlar buyuruyor Rabbimiz.

06:17Yani,

06:18onların akidelerine,

06:20onların yollarına,

06:22onların dinlerine tabi olmadıkça demektir.

06:26Yine Rabbimiz,

06:27Ali İmran Suresinde şöyle buyuruyor.

06:29فَتَّبِعُوا مِلَّةَ اِبْرَاحِيمَ حَن۪يْفًا

06:34وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِ

06:36Öyleyse,

06:37hanif olarak İbrahim'in milletine tabi olun.

06:41O müşriklerden değildir.

06:43Yani,

06:44İbrahim'in sahip olduğu tevhid akidesine

06:47ve İslam akidesine tabi olun.

06:51Anlamındadır.

06:52Yine Rabbimiz,

06:53وَمَنْ يَرْغَبُ عَنْ مِلَّةَ اِبْرَاحِيمَ

06:57اِلَّا مَنْ سَفِيَ نَفْسَهُ

06:59İbrahim'in milletinden

07:01kendini bilmezlerden başka,

07:04sefihlerden başka

07:05kim yüz çevirir buyuruyor.

07:08Bu ayetlerde,

07:10millet kelimesiyle kast edilen,

07:13İbrahim'in ırkı,

07:15kavmi falan değildir.

07:18İbrahim'in sahip olduğu

07:20tevhid akidesi,

07:22şirkten uzaklaşma inancıdır.

07:25Ayrıca,

07:27millet kelimesinin,

07:29kavim,

07:30ulus ve halk kelimesinden farkını,

07:33şimdi zikredeceğim ayetler,

07:35çok net bir şekilde ortaya koyar.

07:38Örneğin,

07:39Yusuf suresinde,

07:41şöyle geçer.

07:42İnnî teraktû millete kavmin,

07:47lâ yu'minûne billâhi.

07:50Muhakkak ki ben,

07:52Allah'a iman etmeyen bir kavmin,

07:56bir ulusun milletini terk ettim.

07:59Yani,

08:01dinini,

08:02inancını terk ettim.

08:05Bakın burada,

08:06hem millet kavramı,

08:08hem kavim kavramı,

08:10yan yana kullanılır.

08:12Millete kavmin,

08:14bir kavmin milletini terk ettim denir.

08:18İşte burada,

08:18kavim ile millet arasındaki fark,

08:22çok nettir.

08:24Yine,

08:25Araf suresinde,

08:26kavim ve millet kelimesi,

08:29aynı ayet içinde kullanılır.

08:31Bildiğiniz gibi,

08:33Şuayb aleyhisselam,

08:35kendi kavmine,

08:36kendi akrabalarına ve halkına gönderilmiş bir peygamberdi.

08:41Şuayb aleyhisselamın,

08:43daveti karşısında,

08:45kavmi ile arasında geçen konuşmayı,

08:48Rabbimiz bizlere bildirirken,

08:50ayette şöyle geçiyor.

08:52Diyor ki,

08:52kavminden,

08:54büyüklük taslayan,

08:55ileri gelenler dediler ki,

08:58Ey Şuayb,

09:00seni ve seninle birlikte,

09:03iman edenleri,

09:04ya yurdumuzdan çıkaracağız,

09:07ya da bizim milletimize döneceksiniz.

09:11Şimdi,

09:13burada,

09:14kavminin Şuayb'ı davet ettikleri şey,

09:17kendi ırkları ve kavimleri değil,

09:21ki zaten,

09:22Şuayb aleyhisselam,

09:23onların kavminden,

09:26onların,

09:26Şuayb aleyhisselamı davet ettikleri şey,

09:30kendi dinleri ve inançlarıdır.

09:33İşte kardeşlerim,

09:35Kur'an ve hadislerde geçen,

09:37millet kelimesinin,

09:40bugün kullanıldığı ve anlaşıldığı şekliyle,

09:43milliyetçilik,

09:45ırkçılık,

09:46kavmiyetçilik,

09:48ulusçuluk,

09:49vatancılık kavramları ile,

09:51bir alakası yoktur.

09:53Kur'an ve hadislerde yer alan,

09:56millet kavramı,

09:58asabiyet,

09:59ırkçılık anlamlarında değil,

10:02din,

10:03akide,

10:04ve takip edilen,

10:05sünnet anlamlarında kullanılmıştır.

10:07Oysa ki,

10:10günümüzde milliyetçilik kavramı kullanıldığında,

10:14zikredilen millet kavramı,

10:16İslam akidesi ve İslam dini değildir.

10:20Mesela,

10:21Türk Dil Kurumu,

10:23millet kelimesini şöyle tanımlar.

10:25Millet ya da ulus,

10:28çoğunlukla,

10:29aynı topraklar üzerinde yaşayan,

10:31aralarında dil,

10:34tarih,

10:35ülkü,

10:36duygu,

10:37gelenek ve görenek birliği olan,

10:40insanların oluşturduğu halk topluluğudur.

10:45İşte,

10:46yaygın kullanımda,

10:48Türkçe'de,

10:48milletten kastedilen,

10:51din ve inanç değil,

10:53ortak tarihi,

10:55ortak tarihi ve ortak değerleri olan,

10:58bir kavmi ifade eder.

11:00Bu anlamıyla,

11:03milliyetçilik,

11:04ulusal ve kavme ait değerleri,

11:09diğer değerlerin üstünde tutmak,

11:12ulusa bağlılığı ve bir ulusun çıkarlarını,

11:16diğer tüm bireysel ya da farklı çıkarlardan,

11:20daha önemli olduğunu öne süren,

11:22anlayış ve yaklaşımların genel adıdır.

11:26Diğer bir tanımda ise,

11:29milliyetçilik ve kavmiyetçilik,

11:31kendi ırkını ve ırkına ait kültürünü yaşatmak,

11:38hatta onu yüceltmek için yapılan çabalar ve bu yolda benimsenen ilkelerdir.

11:45İşte, ülkemizde hemen her alanda yaşanan kavram kargaşası,

11:53milliyetçilik kavramında da bariz bir şekilde yaşanıyor maalesef ki.

11:59Bu nedenle,

12:00öncelikle,

12:02kullanılan kavramla,

12:04sahip olduğu mefhum arasındaki tutarsızlık ve çelişkiyi ortaya koymak gerekir.

12:10Zira,

12:12bir kısım Müslümanlara,

12:15bu İslam dışı fikir,

12:17İslami kılıflar içerisinde kabul ettirilmiştir.

12:20Sizler,

12:23milliyetçilik İslam'da yoktur,

12:26İslam'da haramdır dediğinizde,

12:30cevap olarak,

12:32olur mu öyle şey?

12:33Millet kelimesi İslami bir kavramdır.

12:36Haram olan,

12:37kavmiyetçiliktir ya da asabiyettir diye cevap verilir.

12:41Oysa ki,

12:43milliyetçilik,

12:44kavmiyetçiliktir ve Resulullah'ın birçok hadisinde,

12:49yerden yere vurduğu ve cahiliye dediği asabiyetçiliğin ta kendisidir.

12:56Peki asabiyetçilik nedir?

12:58Asabiyet,

13:00kardeşlerim,

13:01yine Arapça kökenli bir kelime olup,

13:04asabe kökünden türemiştir.

13:07Asabe kelimesi ise,

13:09asabe kökü ise,

13:10başka anlamları olmakla birlikte,

13:13birinin baba tarafından akrabalarını ifade eder.

13:18Asabiyet ise,

13:20lugatta kişinin akrabalarına aşırı düşkünlüğü,

13:25onların kayırılması doğrultusunda aşırı çaba göstermesi,

13:31akrabalarını yahut kabilesine mensup kişileri,

13:35haklı ya da haksız olsun,

13:37bütün meselelerde başkalarına karşı korumayı ve ona destek olmayı sağlayan,

13:44sağlayan duygusal tüm gayretlerdir diye geçer sözcüklerde.

13:49İşte günümüzde kullanılan milliyetçilik kavramının ihtiva ettiği mefhum,

13:56ve İslam bu cahiliye duygusunu, bu cahiliye fikrini tamamen reddetmiş,

14:11onu kötülemiş ve ondan sakındırmıştır.

14:14Mesela Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem biraz şerifinde,

14:21asabiyyeye, yani kavmiyetçiliğe çağıran bizden değildir.

14:27Kavmiyetçilik için savaşan bizden değildir.

14:32Kavmiyetçilik üzere asabiyet uğruna ölen bizden değildir buyurur.

14:38Yine kim hevasına uyarak batıl yolda savaşır,

14:47kavmiyetçiliğe, asabiyete çağrıda bulunur

14:51veya kavmiyetçilikten dolayı öfkelenirse,

14:57cahiliye ölümü üzere ölür diye buyurulur.

15:01İşte İslamiyet'in kavmiyetçiliğe bakışı bu kadar açık ve nettir.

15:10Tabi burada bir ayrımı ortaya koymak gerekir kardeşlerim.

15:17Kavmiyetçilik, kişinin mensubu olduğu kavmi,

15:22aşiretini ya da akrabalarını sevmesi,

15:26onların iyiliğini ve hayrını istemesi,

15:30maruf olan işlerde onlara yardım etmesi değildir.

15:34Tam aksine tüm bunlar İslam'ın emrettiği ve övdüğü şeylerdir.

15:41Mesela Rabbimiz Nisa suresinde

15:44Allah'tan ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakının buyuruyor.

15:51Yine hem Enfal suresinde hem de Ahzab suresinde

15:58aralarında aile bağı olanlar yani rahim bağı olanlar, akrabalar

16:04Allah'ın kitabına göre birbirlerine diğer müminlerden

16:10ve muhacirlerden daha yakındırlar buyuruluyor.

16:15Ve yine her cuma günü, cuma günü, cuma hutbesinin sonunda okunulan

16:21Allah adaleti, ihsanı ve akrabalara yardım etmeyi emreder ayeti de

16:29açıkça akrabaları desteklemeyi emreder.

16:34Bundan dolayı bunlar kavmiyetçilik ve asabiyet değildir.

16:40İslam'da haram kılınan, zemmedilen asabiyet

16:45İslam kardeşliğinin yerine ikame edilen

16:49ve akrabalarını yahut kendi kavmine mensup kişileri

16:55haklı ya da haksız olsun

16:57bütün meselelerde başkalarına karşı korumak

17:02ve ona destek olmak sadece onların hakimiyetini istemektir.

17:08Bu durum yine naslarda ifade edilen durumdur.

17:14İbni Macede ve Ahmet İbni Hanbel'in

17:17müsnedinde geçen sayıh bir hadis de şöyle geçer

17:21Resulullah Aleyhisselatü Vesselam'a soruldu

17:24kişinin soyunu, kavmini sevmesi

17:28asabiyet yani kavmiyetçilik sayılır mı denildiğinde

17:33Resulullah Aleyhisselatü Vesselam şöyle cevap verdi

17:36Hayır, lakin kişinin kavmine zulümde yardımcı olması

17:43asabiyettir, kavmiyetçiliktir buyurdu

17:47Allah Resulullah Aleyhisselatü Vesselam.

17:50İşte kardeşlerim, cahiliyede olan kavmiyetçilik buydu.

17:57İslam'dan önce cahiliye toplumlarının tümünde olan

18:02duygu ve fikir de yine bu kavmiyetçilik fikriydi.

18:07Ve işte İslam bu fikri ve duyguyu lanetledi

18:11ve onu ortadan kaldırmaya çalıştı.

18:15Mesela meşhur bir hadis vardır ki

18:18hemen hemen tüm sayı hadis kitaplarında geçer.

18:21Resulullah'ın zikrettiği ve ashabın da şaşırdığı bu söz

18:28aslında cahiliye Araplarının meşhur bir şairine ait bir sözdü.

18:38Cündep bin Amber bin Temin ismindeki bu kavmiyetçi şair

18:43o günün tüm Arapları tarafından bilinen meşhur bir şiirinin beytinde

18:50zalim de olsa, mazlum da olsa kardeşine yardım et der.

18:59Bu söz cahiliye Araplarındaki asabiyet ve kavmiyetçilik duygusunun

19:05ne kadar güçlü olduğunu gösteren bir sözdür.

19:09sonra bu sözü Allah Resulü'nden duydukları zaman

19:15sahabeler şaşırırlar ve sorarlar Allah Resulüne

19:20Ya Resulallah mazlumu anladık.

19:24Peki zalime nasıl yardım edeceğiz?

19:28Allah Resulü o meşhur sözüyle cevap verir.

19:32Ve buyuruyor ki onun zulmüne engel olarak.

19:36İşte kavmini sevmek ile kavmiyetçilik yapmak arasındaki bariz fark budur kardeşlerim.

19:47Bundan dolayı kişinin diniyle, imanı ile değil de kavmiyle, milliyetiyle övünmesi,

19:58kavmi için öfkelenip kavmi için sevinmesi,

20:01kavmine ait değerleri her şeyin üzerinde tutması,

20:08diğer Müslüman kardeşlerini kendi kavminden olmadıkları için küçük görmesi,

20:16kendi kavmi hatalı ve batıl bir esas üzerinde olsa da yine de kavmini desteklemesi,

20:22velhasıl tüm bunların hepsi kavmiyetçiliktir, milliyetçiliktir ve İslam bunların tümünü haram kılmıştır.

20:34İşte bugün milliyetçilik ile kast edilen ve yapılan da tam olarak budur.

20:41Peki kardeşlerim, milliyetçiliğin kökeni nedir?

20:48Bu duygu ve fikir nereden kaynaklanır?

20:53Bugünkü bildiğimiz anlamıyla siyasi bir fikir olarak milliyetçilik nasıl ortaya çıkmış ve Müslümanlara nasıl sirayet etmiştir?

21:04Şimdi gelin bu hususlara değinelim inşallah.

21:08Kardeşlerim, malum her bir insanda fıtratının gereği olarak bir takım içgüdüler vardır.

21:17Bunlardan birisi de beka içgüdüsüdür.

21:20Bu içgüdü en temelde kişinin yaşamını sürdürmesi ve hayatını devam ettirmesi için gerekli olan duygu ve tezahürlere sahiptir.

21:34Mesela her bir insan doğduğunda bu içgüdü ile birlikte hayatını koruyan ve devamını sağlayan şeylere karşı bir duygusal bağlantı içerisine girer.

21:50İlkel ve iptidai olarak bekasını ve hayatının devamını içinde yaşadığı, doğup büyüdüğü, beslendiği ve korunduğu toprağında ve ailesinde görür.

22:08Onun için yaşadığı toprakla ve içinde bulunduğu ailesiyle bir beka ilişkisi kurar.

22:16Onlar olmadığı takdirde, yani toprağı ve vatanı olmadığı takdirde ve aynı şekilde ailesi, akrabaları olmadığı takdirde hayatını devam ettiremeyeceği duygusuna kapılır.

22:34İşte bu duygu kişiyi yaşadığı toprağı ve içinde bulunduğu aileyi korumaya ve gözetmeye sevk eder.

22:43Bu duygu sadece insanlara da has değildir kardeşlerim.

22:49Hayvanlarda da aynı şekilde bu duygu vardır.

22:52Bir hayvanın yaşadığı yere saldırırsanız ya da ailesine saldırırsanız o da size saldırır.

22:59Bu beka içgüdüsünün tezahürleri ve bu duygular her insanda olmakla birlikte insan hayatını anlamlandıracağı,

23:12nereden gelip nereye gittiği, niçin yaratıldığı gibi sorularına cevap bulduğu bir akideye sahip olunca

23:21ve yine bu akideden çıkan fikirlerle tüm hayatını tanzim eden yüksek bir fikre ulaşınca artık o insan esasi ve kapsamlı yüksek bir fikre sahip olmuş olur.

23:40Dolayısıyla hayatını, içgüdü ve uzvi ihtiyaçlarını bu yüksek bir fikir ile düzenler.

23:49Tüm ölçülerini ve değerlerini bu yüksek fikre göre belirler.

23:56Ancak bir insan esasi ve kapsamlı yüksek bir fikre sahip olmazsa,

24:04onun fikri ilkel ve iptidai olarak kalır.

24:09Artık hayatına yön veren içgüdü ve uzvi ihtiyaçlarının doyumuna ilişkin düşük fikirlerdir.

24:19Aynen hayvanlarda da olduğu gibi.

24:23İnsanların fikri düştükçe onu yönlendiren sadece içgüdüleri haline gelir.

24:30Mesela fikren düşük olan insanlar kendi bekalarını yaşadıkları toprakla bağlarlar.

24:39Ve toprağa bağlanırlar.

24:41Çünkü evi, ailesi o topraklardadır.

24:46Yiyeceğini, içeceğini o topraklardan sağlamaktadır.

24:51O topraklar onu korumaktadır, muhafaza etmektedir.

24:54İşte aynı topraklarda yaşayan ve fikren düşük olan insanlar arasında ilk olarak toprak bağı ortaya çıkar ki bu bağ vatancılık bağının kökenidir.

25:11Aynı şekilde fikren düşük olan insanlarda fikir daralınca, yani tüm insanlara yönelik kapsamlı bir fikir olmayınca dar bir fikirle hayata bakan insan,

25:27ilkel ve iptidai olarak bencillik ve enaniyet duygusuna sahip olur.

25:36Yine, beka içgüdüsünün bir tezahürü olarak kendisinde şahsi bir liderlik duygusu ortaya çıkar.

25:48Çünkü onun için sadece kendi şahsı önemlidir.

25:54Bu liderlik duygusu ilk zamanlarda onun için ferdi bir arzudur, kişisel bir arzudur.

26:02Fakat zaman geçtikçe ve liderlik fikri gelişince kendindeki liderlik ve hakimiyet sevgisi de genişler.

26:14Ailesinin ve kabilesinin hakimiyetini, üstünlüğünü ortaya koymak ister.

26:22Bu duygunun genişlemesiyle ilk olarak vatanında, topraklarında kendi kavminin hakimiyetini,

26:32bu gerçekleşince de kavminin başkalarına hakimiyetini sağlamaya çalışır.

26:38Bundan sonra bu kavim ile diğer kavimler arasında hayatta, hayat sahasında yükselme ve hakim olma uğrunda çekişmeler başlar.

26:50Bundan dolayı kardeşlerim, bu milliyetçi bağ sahiplerinde çoğu defa taassup, asabiyet yani ırkına bağlılık,

27:02nefsani meyil ve başkalarına tahakküm etme arzusu doğar.

27:09Bu yüzdendir ki kavmiyetçilik fikri ve milliyetçilik bağı, sürekli iç ve dış düşmanlıklara sahne olan gayri insani bir bağdır.

27:22Bundan dolayı Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem,

27:28De'uha fe inneha muntina

27:31Onu yani milliyetçiliği terk edin.

27:35Çünkü o kokuşmuştur buyurmuştur.

27:40İşte milliyetçiliğin insanlardaki fıtri kökeni budur kardeşlerim.

27:46Ve ne zaman ki insanlarda sahih bir akide, doğru bir hayata bakış, esasi ve kapsamlı bir fikri kaide olmazsa,

28:02işte o zaman insanlarda kavmiyetçilik fikri, kavmiyetçilik duygusu ve milliyetçilik bağı ortaya çıkar.

28:11Milliyetçiliğin siyasi bir fikir olarak son dönemdeki ortaya çıkışına ve Müslümanlara nasıl sirayet ettiğine gelecek olursak,

28:24günümüze etki eden milliyetçi düşüncenin, bu siyasi düşüncenin ilk olarak batıda hayat bulması kapitalist ideolojinin temellerinin atıldığı dönemle bağlantılıdır.

28:36Fransız ihtilali sürecinde milliyetçilik ilk başlarda krallığı ve kiliseyi hedef almıştı.

28:46Malum süreçte yayınlanan insan hakları ve yurttaş hakları bildirgesinde yer alan egemenliğin millete ait oluşu,

28:58bu fikir, bu ibare, milliyetçilik kavramını tüm dünyada güçlendirmişti.

29:02Yine meşhur Napolyon Bonapart, milliyetçilik akımını Avrupa'da ilk ve en etkili yayan kişidir.

29:13Nitekim 1797 yılında Napolyon Avrupa'nın büyük devletleriyle savaşırken ve bu devletlerin topraklarına girerken,

29:24o memleketlerin halklarını bağlı oldukları devletlere karşı ayaklandırmıştı.

29:32Bunu yaparken de Fransa'nın bu milletlere hürriyet getirdiğini söylüyordu.

29:39Yani bu sloganla hareket ediyordu.

29:42Süreç içerisinde kardeşlerim, milliyetçilik ve ulus devletler anlayışı hızla yayıldı.

29:50Milliyetçilik fikrinin İslam beldelerine girişi ise Avrupa'nın bir bütün olarak Osmanlı hilafet devletini parçalama çabalarının bir ürünüdür.

30:04Osmanlı'nın son dönemlerinde hilafet devletinin bünyesine Avrupa tarafından yerleştirilen misyonerler,

30:14süreç içerisinde Arapların üstünlüğüne dair Araplara, Türklerin üstünlüğüne dair Türklere telkinlerde bulundular.

30:25Böylece bu fikri İslam beldelerinde yaydılar.

30:28Tohumlarını Fransa'da attıkları Jön Türkler ve Jön Araplar cemiyetleriyle İslam devletinin iki yapıcı unsurunu birbirinden ayırdılar.

30:43Aynı şekilde Balkanları milliyetçilik fikriyle Osmanlı'dan kopardılar.

30:49Nihayetinde de İttihat ve Terakki cemiyetiyle Türkçülük ve milliyetçilik batıda yetişmiş sözde aydınlar tarafından İslam beldelerinde Müslüman gençler arasında hızla yayılmaya başladı.

31:08Ve maalesef bu milliyetçilik fikri koskoca Osmanlı hilafet devletini paramparça ederken İslam ümmetini darma duman etti.

31:23İşte bizi bölen, parçalayan milliyetçilik fikrini şimdi karşımıza sözde birleştirici unsur olarak getiriyorlar.

31:35Yine kardeşlerim bildiğiniz gibi Türkiye Cumhuriyeti milliyetçilik esası üzerine kurulmuş bir ulus devlettir.

31:46Osmanlı hilafet devletinin bakiyesi üzerine kurulan Türkiye, layıklık esasını kabul edip dini hayattan ve devletten söküp attıktan sonra insanları bir arada tutacak bir bağa ihtiyaç duydu.

32:05Ki bu bağı milliyetçilik ve vatancılık bağıydı.

32:09Zira bir halk, bir toplum ve bir devlet eğer bir akide ile birbirlerine bağlı değillerse o halkı bir arada tutacak olan tek şey milliyetçilik ve vatancılık bağıdır.

32:26Bunun dışında başka hiçbir alternatif yoktur.

32:31Dolayısıyla tüm ulus devletler gibi Türkiye'de zorunlu olarak milliyetçilik esası üzerine kuruldu.

32:40Ancak Türkiye'nin kurucu kadrosu kendisini katı layık ve sol bir tabana oturttuğu için bu milliyetçilik zaman içerisinde ulusalcılık olarak şekillendi.

32:54İşte günümüzde CHP'nin ve bir kısım sol partilerin milliyetçiliği bu sol tabanlı ulusalcı milliyetçiliktir.

33:06Ulusalcı milliyetçiliğin kendisini katı layık ve din karşıtı bir zemine oturtması ve Türk tarihini neredeyse tamamen cumhuriyetin kuruluşuyla ifade etmesine bir tepki olarak zaman içinde farklı bir milliyetçilik yorumu da oluştu.

33:29Bu yorum kendisini sahada gören ve Türk tarihini Oğuz Kağanlar döneminden başlatan Turancı ve Kızıl Elmacı Türk milliyetçiliğidir.

33:44Günümüzde bu tarz Türk milliyetçiliğinin Türkiye'de taşıyıcılığını ise biliyorsunuz MHP yapmaktadır.

33:53Son olarak da ilk nüvelerini Milli Nizam Partisi'nin attığı ve günümüzde AKP'nin temsil ettiği muhafazakar milliyetçilik oluşmuştur.

34:07Bu muhafazakar milliyetçilik söyleminde daha çok demokrasi söylemini yücelten, Türk milliyetçiliğini muhafazakarlıkla ve biraz da İslami motiflerle harmanlayan bir milliyetçilik anlayışı hakimdir.

34:26İşte Türkiye'deki Müslüman kitlelerin daha çok içine düştüğü tuzak da bu muhafazakar milliyetçilik anlayışından kaynaklanmaktadır.

34:38İslam'a zıt bir küfür fikri olan milliyetçilik bu sözde İslami kitleler sayesinde onların sürekli dillerinden düşürmemelerinin neticesinde sanki İslami bir anlayışmış gibi empoze edilmeye başlanmıştır.

34:59Bu anlayışta sürekli yerlilik ve millilik söylemi hakimdir.

35:08Bayrak ve vatan üzerinden sürekli bir milliyetçilik propagandası yapılır.

35:16Sürekli iç ve dış düşmanlar ihdas edilir ve insanlar beka tehdidiyle korkutulur.

35:23Çünkü milliyetçilik söyleminin yükseltilmesi dış ya da iç düşmanların varlığına bağlıdır.

35:36Toplumu ya da kavmi tehdit eden bir düşman olgusu yoksa milliyetçilik duygusu etkinleşip kabarmaz.

35:45Bundan dolayı mutlaka bir düşman olgusuna ihtiyaç vardır.

35:49Bu bazen toplumu tehdit eden gerçek bir dış düşmandır.

35:55Bazen de içte bölünmeyi tetikleyebilecek iç düşmandır.

36:00Ama her halükarda bir düşmana ihtiyaç vardır.

36:05Aksi takdirde milliyetçilik duygusunu yükseltip halkı kendi politik çıkarları doğrultusunda yönlendirmek çok zor olacaktır.

36:15Milliyetçilik duygusunun kabartılmasıyla birlikte bazen halkın desteğini güçlü bir şekilde yanlarına almak,

36:28bazen yönetimdeki başarısızlıklarını ve ihanetlerini gizlemek,

36:33bazen siyasi rakiplerini ve muhaliflerini saf dışı etmek ve bazen de ekonomik olarak kötü gidişatın kendi aleyhlerine dönmesinin önüne geçmeyi hedeflerler.

36:51Bunlar gibi birçok politik sebeple zaman zaman çeşitli güçler halklar içerisinde milliyetçilik duygu ve söylemini yükseltirler ya da düşürürler.

37:05Çünkü bu duygunun yükseltilmesiyle halklar büyük ölçüde düşünme yetilerini kaybederler.

37:16Taassup, tahakküm arzusu, aşırı öfke ve nefret ya da aşırı sevgi ve yüceltme gibi nefsi meyiller kişileri ve halkları kaplar.

37:28Böylece insanlar doğru düşünme özelliklerini büyük ölçüde yitirirler.

37:37İşte bu haldeki insanları yönetmek, yönlendirmek ve yanlışlığı bariz de olsa bir yöne kanalize etmek çok kolaylaşır.

37:48Bu sebeple tarih boyunca elinde insanlara sunabileceği doğru bir akide olmayan tüm yöneticiler,

37:57milliyetçilik gibi içgüdüsel, ilkel ve gayri insani olan bu duygu ve söylemleri kullanmışlardır.

38:06Evet kardeşlerim, Rabbimiz tüm Müslümanları birbirine kardeş kılıp bizleri tek bir ümmet kılmıştır.

38:18Doğrusu sizin ümmetiniz bir tek ümmettir.

38:33Ben de sizin Rabbinizim, o halde yalnız bana kulluk edin buyuruyor Rabbimiz.

38:38Hal böyleyken son yüzyılda İslam coğrafyasındaki etnik ve milli kimliklerden sonra ümmet kavramı kötülendi ve ona farklı anlamlar yüklendi.

38:55Bu o kadar ileriye götürüldü ki kardeşlerim, İslam beldelerindeki yönetimler tarafından Müslümanları tek bir ümmet olmaya çağırmak bir suç olarak kabul edilmeye başlandı.

39:13Halbuki ümmet kavramı İslam'a ait bir kavramdır ve Rabbimiz bizleri tek bir ümmet kılmıştır.

39:24İslam ümmeti, ilahi rısalet ile yeryüzündeki bütün sınırlara, farklı dil ve renklere rağmen bir bütündür.

39:36Aynı zamanda İslam ümmeti bizzat İslam'dan aldığı gücün yanında galip gelinemez maddi bir güce de sahiptir.

39:48İslam ümmetinin nüfusu neredeyse dünya nüfusunun dörtte birini oluşturur.

39:56Coğrafi olarak da dünyanın dört bir tarafına yayılmış bir ümmettir.

40:02Ve yine dünyanın en stratejik konumları İslam ümmetine aittir.

40:08Yer altı ve yer üstü zenginlik ve kaynaklar olarak devasa bir zenginliğe sahiptir.

40:17Ama tüm bu güç unsurlarına rağmen neredeyse yeryüzünde hiçbir ağırlığı yoktur.

40:24Çünkü milliyetçilik fikriyle toprakları, bedenleri, akılları ve kalpleri parçalanmış ve ayrılmış bir durumdadır.

40:37İşte bu koskoca ümmetin yeniden bir araya gelmesinin ve tek bir vücut gibi hareket etmesinin önündeki en büyük engellerden birisi milliyetçilik gibi küfür fikirleridir.

40:56Bu fikirleri zihinlerimizden, topraklarımızdan söküp atmadan dertlerimiz ve sorunlarımız asla bitmeyecektir kardeşlerim.

41:05Beldelerimiz ve kardeşlerimizin her gün katliamlara, işgallere ve zulümlere uğraması asla son bulmayacaktır.

41:19İslam ümmeti izzetli ve şerefli günlerine asla kavuşamayacaktır.

41:25İşte sömürgeci kafirler ve onların yerli işbirlikçileri, milliyetçilik fikrini körükleyerek ümmetin bu gücünü kırmak için gayret gösteriyorlar.

41:37Tekrar birleşmemeleri için gece gündüz çalışıyorlar.

41:45Evet kıymetli dostlar, bugün Müslümanların vahdetinin önündeki en büyük engellerden birisi milliyetçiliktir.

41:57Bu fikirden kurtulduğumuz takdirde ve sadece İslami fikirler üzerinde birleştiğimiz takdirde,

42:08Müslümanların yeniden eski ihtişamlı günlerine dönmesinin önünde hiçbir engel kalmaz.

42:16Nasıl ki geçmişte birbirlerine düşman olan kavimleri ve halkları İslam tek bir vücut haline getirdiyse,

42:26bugün de aynı etkiye sahiptir.

42:30Aynen Rabbimizin Evs ve Hazreç gibi yüzyıllarca birbirine düşman olan kavimlerin arasını birleştirdiği gibi.

42:41Rabbimiz buyurdu ki, sen yeryüzünde bulunan her şeyi verseydin, yine de onların kalplerini birleştiremezdin.

42:53Fakat Allah onların aralarını birleştirdi ve onları kaynaştırdı buyuruyor Rabbimiz.

43:01Bundan dolayı buradan tüm Müslümanlara bir kez daha bu vesileyle seslenmek istiyorum.

43:09Başta demokrasi ve milliyetçilik gibi kafirlere ait küfür fikirlerini terk edin.

43:19Sizleri milliyetçilik gibi bölücü ve ayrıştırıcı fikirlere çağıranları terk edin.

43:26Tüm Müslümanların yine tek bir ümmet olarak vahdetini, birliğini sağlayacak, bunu gerçekleştirecek,

43:37raşidi hilafeti kurmak için çalışın.

43:41Aynen Rabbimizin buyurduğu gibi, hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı sarılın.

43:48Bölünüp parçalanmayın.

43:53Allah'ın sizlere olan nimetini hatırlayın.

43:57Hani siz birbirlerinize düşman kişilerdiniz de o kalplerinizi birleştirmişti.

44:04Ve onun nimeti sayesinde kardeş kimseler olmuştunuz.

44:10Yine sizler bir ateş çukurunun tam kenarındayken oradan da sizi o kurtarmıştı.

44:18Doğru yolu bulasınız diye Allah size ayetlerini işte böylece açıklıyor.

44:24İşte bizim sizlere olan çağrımız Rabbimizin her birimize hepimize olan çağrısının aynısıdır kardeşlerim.

44:36Evet kıymetli dostlar ve kerim Müslümanlar.

44:41Böylece bir dersimizin de sonuna geldik.

44:45Bu hafta sizlerle birlikte Müslümanları aynı Allah'a ve Resulüne iman eden, aynı şeriata tabi olan, toprakları, bayrakları, savaş ve barışları bir olan,

45:02tek bir ümmet olmaktan çıkartıp parça parça beldeler, birbirine düşman kavimler haline getiren,

45:10en bölücü, en düşük ve en dar fikirlerden olan milliyetçilik kavramını incelemeye çalıştık.

45:20Allah subhanahu ve teala bu necis fikirlerin şerrinden İslam ümmetini muhafaza eylesin.

45:30Haftaya yeni bir mefhum üzerinde buluşmak ümidiyle hepinizi Allah'a emanet ediyorum.

45:38Esselamu Aleykum ve Rahmetullahi ve Berekatuhu.

Category

Transcript

Recommended