Skip to playerSkip to main content
Serdar Yılmaz ile Hayata Yön Veren Mefhumlar derslerinde bu hafta “Kader” mefhumu işleniyor.

- Kader nedir?
- Levhi Mahfûz nedir?
- Gaybi kaderiyecilik nedir?
- Kelamcıların tartıştığı "Kaza ve Kader" mevzusu

#DeğişimiTakipEdin

Category

📚
Learning
Transcript
00:01Euzubillahimineşşeytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim.
00:07Velhamdülillah. Vessalatu vesselamu ala rasulillah.
00:12Amma ba'd.
00:13Kardeşlerim bu hafta sizlerle birlikte
00:17Müslümanların hayatına yön veren çok ama çok önemli bir mefhumu,
00:25bir kavramı ele alacağız inşallah.
00:27Ele alacağımız bu kavram İslam akidesine ilişkin ve akideye ait kavramlardan olan kader kavramıdır.
00:39Bildiğiniz gibi İslam akidesi altı esas üzerine kurulmuştur ki
00:45bunlar Allah'a, meleklerine, kitaplarına, rasullerine, ahiret gününe
00:53ve kaderin hayrının ve şerrinin Allah'tan olduğuna iman etmektir.
01:01Kadere iman bir müminin hayatındaki en önemli köşe taşlarından birisidir kardeşlerim.
01:09Yine kadere iman mümine cesaret, atılganlık, tevekkül, azim, gayret aşılayan,
01:19önündeki zorluklar ne olursa olsun hedeflerine ve gayelerine ulaşmak için
01:26gece gündüz çabalayan ve tam bir aksiyon ruhu ortaya çıkartan muazzam bir güç verir.
01:34İşte İslam'ın bu en önemli mefhumuna maalesef Müslümanlar nezdinde büyük kapalılıklar ve karışıklıklar isabet etmiştir.
01:48Kitap ve sünnetin getirdiği kadere iman mefhumu, imanın lezzetini insana tattıran,
01:56yersiz korku ve endişelerden insanı kurtaran ve ona bitmek tükenmek bilmeyen bir enerji vermesi gerekirken
02:06bu karışıklıklar ve kapalılıklardan dolayı tam aksine ne olduğu anlaşılmayan,
02:14anlamsız soruların peş peşe geldiği, kafalarda bir türlü netlik kazanmayan ve Müslümanları tembelliğe, korku ve endişeye ve geri kalmaya sevk eden bir husus haline gelmiştir neredeyse.
02:32Bir yandan Hint ve Yunan felsefelerinden gelen gaybi kaderiyecilik anlayışı,
02:42diğer yandan Yunan felsefesine ait olan cebir ve ihtiyar ve irade hürriyeti konusu,
02:50kaza ve kader ismiyle Müslümanların gündemine girip,
02:55kadere iman konusuyla karıştırılınca bir türlü anlaşılmayan ve netleşmeyen bir mesele haline dönüşmüştür.
03:06İşte bu dersimizde Müslümanların zihinlerinde karışıklık ve kapalılığın oluştuğu kaza ve kader meselesini ele alacağız inşallah.
03:18Evet kardeşlerim, öncelikle konunun daha iyi anlaşılması ve meseleleri birbirinden daha net ayırabilmemiz için bir tasnif yaparak başlamak istiyorum.
03:36Bu tasnife göre konuyu anlatmaya ve açıklamaya çalışacağım ki,
03:41siz değerli dinleyiciler tarafından konu daha net ve anlaşılır bir hale gelsin.
03:50Bahsettiğim tasnif ise şudur,
03:53kitap ve sünnetin getirdiği, yani vahyin getirdiği ve kendisine iman talep ettiği,
04:02hayrı ve şerri ile kadere iman konusu ile,
04:06Yunan felsefesinden çıkmış ve buradan da kelam alimleri tarafından tartışılan
04:13ve günümüzde genel kabul gören kaza ve kader meselesi birbirinden farklı ve ayrı iki meseledir.
04:24Yani, kitap ve sünnette geçen şer'i manasıyla kader ve kadere iman farklıdır.
04:31Günümüzde akait ve kelam kitaplarında geçen,
04:37kelamcıların ıstılahındaki el-kada vel-kader,
04:42yani ıstılahi manasıyla kaza ve kader farklıdır.
04:48Bunun detaylarını ortaya koyduğumuz zaman,
04:52daha açık anlaşılacağı gibi,
04:54iki tane farklı meselenin kaza ve kadere iman adı altında karıştırılmasından dolayı,
05:02Müslümanlar nezdinde konu kapalı ve karışık bir hale gelmiştir.
05:08Ben inanıyorum ki bu derslerimizi dikkatli bir şekilde dinleyip,
05:14herhangi bir taassupla yaklaşmadan delilleri inceleyenler
05:18ve gerekirse mevcut akait ve kelam kitaplarında konuyu samimi bir şekilde araştıranlar,
05:28meselenin neden karıştığını ve kapalılaştığını çok daha iyi anlayabilecekler.
05:36Zira bildiğiniz gibi insanlara sirayet etmiş olan bu kapalılıktan dolayı,
05:44bir kısım insanlar kaderi inkara dahi yönelmişlerdir.
05:50Kulların serbest iradeleriyle yaptıkları amellerden dolayı,
05:56sevap ve ceza almaları ile kaza ve kader meselesi birbirine karıştığından,
06:02bu sözde çelişkiden kurtulmak için kader yoktur ya da kadere iman hadislerde geçer,
06:12Kur'an'da geçmez diyerek inkara yönelmişlerdir.
06:16İşte Allah'ın izniyle tüm bu sorulardan ve çelişkilerden Müslümanları kurtaracak
06:23ve konuyu netleştirecek bir şekilde kaza ve kader konusunu detaylı bir şekilde ele alacağız inşallah.
06:32Evet Kerim kardeşlerim, biraz önce bahsettiğim tasnif üzerinden ilk olarak vahyin getirdiği ve iman talep ettiği kader meselesi
06:48hem Kur'an-ı Kerim'in birçok ayet-i kerimesinde hem de birçok hadislerde zikredilmiştir.
06:57Bu en önemli akaid mevzularından bir mevzudur.
07:04Bunun içindir ki hem Kur'an hem de sünnet ona önem vermiş ve açık bir şekilde beyan etmiştir.
07:12Gerek bizzat kader lafzıyla gerekse kader lafzı olmadan mefhumuyla kaderin varit olduğu ayetlerin ve hadislerin dikkatle incelenmesi sonucunda
07:27bunların hepsinin tek bir manaya geldiği ortaya çıkar ki o manada şudur.
07:35Yerde ve gökte hiçbir şey yoktur ki Allah onu ezelde katında takdir etmemiş ve tescil etmemiş olsun.
07:48Dolayısıyla bu varlıkta Allah'ın önceden takdir ve tescil etmediği hiçbir şey vuku bulmaz.
07:56Allah'ın önceden takdir ve tescil ettiği şeyin vuku bulmasından da kaçış yoktur.
08:06İster açık bir şekilde kader lafzıyla geçsin, isterse kader lafzı geçmeksizin başka lafızlarla geçsin,
08:15kaderin geçtiği ayetler ile hadislerin ifade ettiği mana işte budur ve bu mana kaderdir.
08:23Kader'den bahseden ayet ve hadislerin dikkatle incelenmesi sonucunda kardeşlerim levh-i mahfuzdaki kitabeden yani yazıdan ibaret olduğu ortaya çıkar.
08:40O halde kader levh-i mahfuzdaki kitabedir, yazıdır.
08:46Ve takdir edilen şey de levh-i mahfuzda yazılı olan şeydir.
08:52Dolayısıyla bu Allah-u Teala'nın ilminden kinayedir.
08:58Şimdi gelin bunun delillerini görelim.
09:02İlk olarak kader lafzı lügatta pek çok manaya gelir.
09:07Yani birden çok manası vardır.
09:11Arap lügatına baktığımız zaman bu manaları görürüz.
09:15Mesela şöyle geçer.
09:16Yani işi idare etti, bir şeyi bir şeye kıyas etti demektir.
09:26Yine lügata baktığımızda
09:28Yani hazırladı, planladı ve vakte bağladı demektir.
09:36Aynı şekilde kaddera ve kaddera ala iyalihi
09:42Yani ehline, iyaline rızkı daralttı, sıkıştırdı manasına gelir.
09:50Yine mesela hadiste şöyle geçer.
09:53Fein ghumme aleykum fakturuleh
09:57Şayet size hilal kapalı olursa onu takdir ediniz.
10:03Yani günlerin sayısını takdir edin ve otuza tamamlayın demektir.
10:10İşte bu şekilde kader kelimesinin tek bir manası değil, birçok manası vardır.
10:17Nitekim Kur'an-ı Kerim onu, kader kelimesini bu birçok manasında da kullanmıştır.
10:26Mesela estağuzubillah
10:28İnnehu fekkere ve kadder fekutile keyfe kadder
10:32O düşündü, taşındı, ölçtü, biçti, canı çıkasıca nasıl da ölçtü, biçti der Müddessir Suresinde.
10:40Yani o Velid İbni Mugire sözü için için düzenledi demektir.
10:47Zira Araplar bir şeyi düzenlediklerinde
10:51Kaddertu şey'un
10:53Yani bir şeyi takdir ettim derler.
10:57Yine
10:57Fekadere aleyhi rızkahu
11:00Onun rızkını takdir etti
11:03Der fekut Suresinde.
11:04Yani onun rızkını daralttı manasındadır.
11:08İşte bunlar gibi birçok ayetlerde ve hadislerde kader lafzı farklı lügat manalarıyla geçmiştir.
11:19Bu manalar kendisine iman talep edilen kader manasında değildir.
11:26Farklı lügat manalarıyla geçmiştir.
11:30Kendisine iman talep edilen kader manasının geçtiği ayet ve hadislere bakacak olursak
11:38Şimdi gelin bunları görelim.
11:41Estağuzubillah
11:42فَاَنْ جَيْنَاهُ وَاَحْلَهُ اِلَّا اِمْرَاتَهُ
11:47قَدَّرْنَاهَا مِنَ الْغَابِرِينَ
11:51Bunun üzerine onu yani lut'u ve ailesini kurtardık ancak hanımının karısının geride kalanlar arasında olmasını takdir ettik buyuruyor.
12:03Bu ayetteki kaddera kelimesinin manası ezelde takdir demektir.
12:11Yani biz lut'un hanımı dışında lut ailesini kurtardık.
12:17Hanımının ise azapta kalanlardan olacağına dair önceden kader geçmiştir.
12:24Dolayısıyla kadderna kelimesinin manası ezelde ki takdirimiz onun azapta baki kalması şeklindedir demektir.
12:37Yine Allah-u Teala şöyle buyurmuştur.
12:40Allah'ın emri takdir edilmiş olan bir kaderdir buyuruyor Rabbimiz Ahzap suresinde.
12:54Burada kaderan kelimesinin manası takdiri ezelde meydana gelmiş bir emir demektir.
13:04Makturen kelimesinin manası ise vuku bulması kaçınılmaz demektir.
13:12Dolayısıyla kaderem maktura cümlesinin manası bu ayette geçen kaçınılmaz hüküm demektir.
13:22Yani vuku bulması kaçınılmazdır anlamındadır ve bu da ezeldeki takdirdir.
13:31Yine kardeşlerim Allah-u Teala Talak suresinde şöyle buyurmuştur.
13:40وَمَنْ يَتَوَكَّلَ عَلَى اللّٰهُ فَهُوَ حَصْفُهُ
13:43Her kim Allah'a tevekkül ederse o ona yeter.
13:49اِنَّ اللّٰهَ بَالِغُوا اَمْرِهِ
13:52Kesinlikle Allah emrine galiktir.
13:56قَدْ جَعَلَ اللّٰهُ لِكُلِّ شَيْءٍ قَدَرٍ
14:02Allah her şey için bir kader koymuştur.
14:08Yani her şeyin bir kaderinin olmasının manası, her şeyin bir ölçüsü ve zamanı vardır demektir.
14:19Ve murad edilen de ezeldeki takdirdir.
14:23Dolayısıyla ayet Allah'a tevekkülle bağlantılı olarak kendisine iman edilmesi talep edilen kadere delalet etmektedir.
14:36Yine mesela
14:37فَلْتَقَ الْمَاءَ عَلَىٰ اَمْرٍ قَدْ قُدْرَهِ
14:42Su takdir edilmiş bir emir için birleşmiştir buyuruyor Kamer suresinde Rabbimiz.
14:49Bu ayetin manasında racih olan sema ile arzın sularının Allah'ın takdir ettiği bir hal yani levh-i mahfuzda takdir edilen bir emir üzere birleşmiş olmasıdır.
15:06Bu da muh kavminin tufan ile helak olmasıdır.
15:10Dolayısıyla kardeşlerim aynı şekilde kendisine iman etmemiz emredilen kaderin manasına bu ayette delil olmaktadır.
15:23Yine
15:24O her şeyi yaratıp bir kadere göre düzenleyerek takdir etmiştir diyor.
15:36Bu ayetteki murat bizim yarattığımız her şey yaratılmadan önce ezelde mukadderdir demektir.
15:47Zira bunun delili bu ayetin bir sonrasındaki ayet ile teyit edilmesidir ki o da Allah-u Teala'nın şu kavlidir.
16:00وَكُلُّ سَغِيرٍ وَكَبِيرٍ مُسْتَطَرٌ
16:04Küçük büyük her şey yazılmıştır.
16:08Yani küçük büyük ve var olan her şey levh-i mahfuzda yazılı demektir.
16:15Dolayısıyla buradaki kelam buradaki söz ezeldeki kitabe yazı hakkında olup burada kaderden murat ezeldeki takdirdir.
16:28İşte bu ayetler ve bu beyandaki birçok ayetler bizzat kader lafzıyla geçip kendisine iman edilmesi talep edilen kaderin manasına kat'i bir delalet ile delalet etmiştir.
16:45Bu da Allah'ın eşyalar hakkındaki ezeldeki takdiridir ve bu mananın dışında başka bir ihtimal yoktur.
16:56Aynı şekilde kader lafzıyla gelen ve onunla eşyaların, şeylerin, takdirinin murat edildiği hadisler açısından olana gelince bunlar da çoktur kardeşlerim.
17:08Mesela Buhari'de geçen bir hadiste Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur.
17:18Bir kadın kendisi nikahlanmak için kardeşinin boşanmasını istemesin.
17:26Çünkü kendisine de takdir edilen şey vardır buyuruyor Resulullah aleyhissalatü vesselam.
17:38Yani onun takdiri ezelde, önceden geçmiştir demektir.
17:45Yine Buhari'de geçen bir hadiste ise şöyle buyuruluyor.
17:53Nezir yani adak Ademoğluna takdir etmediğim bir şeyi getirmez.
18:00Ancak onu kadere sürükler.
18:03Bir başka hadiste ise Ubade İbn-i Samit oğluna şöyle diyor.
18:11Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin şöyle dediğini işitti.
18:18Allah'ın ilk yarattığı şey kalemdir.
18:22Ona dedi ki yaz.
18:24Kalem dedi ki Rabbim ne yazayım.
18:26Allah da buyurdu ki kıyamet gününe kadar her şeyin kaderini yaz.
18:32Ve devamında diyor ki ey oğlum Resulullah aleyhissalatü vesselamın şöyle devam ettiğini işittim.
18:42Her kim bu inanç dışında ölürse benden değildir.
18:48Dolayısıyla bu hadisler kaderin Allah'ın ezeldeki takdiri olduğuna delalette sarihtir, açıktır.
18:58Ve kaderin manası da işte budur.
19:02Kaderin levh-i mahfuzdaki kitabe yani yazı olduğunun ve bunun da Allah'ın ilminden kinaye olduğunun delillerine gelince
19:14Allah subhanehu ve teala şöyle buyurmuştur.
19:19Estağfirullah.
19:19De ki Allah'ın bizim için yazdığından başkası bize asla hesap etmez.
19:35O bizim Mevlamızdır.
19:37Müminler Allah'a tevekkül etsinler.
19:40Bunun manası Allah'ın ezelde bizim için yazdıklarından ve bize takdir ettiklerinden başkası bize asla isabet etmeyecektir demektir.
19:53Yine Enam suresinde ise Rabbimiz şöyle buyuruyor.
20:01Gaybın anahtarları onun yanındadır.
20:04Onları ondan başkası bilemez.
20:08O karada ve denizde ne varsa bilir.
20:12Onun ilmi dışında bir yaprak dahi düşmez.
20:17O yerin karanlıkları içindeki tek bir taneyi dahi bilir dedikten sonra
20:25Yaş ve kuru ne varsa hepsi mübin apaçık bir kitaptadır buyuruyor Rabbimiz.
20:38Bu ayetteki kitab-i mübin levh-i mahfuzdur.
20:43Onun ilmi dışında ibaresi ise Allah-u Teala'nın ilmine kinayi olmaktadır.
20:51Yani ayet şöyle demektedir.
20:55Düşen hiçbir yaprak yoktur ki onu bilmemiş olsun.
21:00Yerin karanlıklarında bir tane yaş ve kuru bir şey yoktur ki onu bilmemiş olsun.
21:07Hepsini bilir ve hepsini ezelde levh-i mahfuzda yazdı demektir.
21:15İşte bu beyanda birçok ayetler vardır.
21:19Mesela yine Yunus suresinde şöyle geçer.
21:24Ne yerde ne gökte zerre miktarınca bir şey Rabbinden gizli kalmaz.
21:30Bundan daha küçüğü ve daha büyüğü yoktur ki mübin apaçık bir kitapta bulunmasın.
21:39Yani levh-i mahfuzda demektir.
21:42Ve aynı şekilde bu da Allah'ın ilmine kinayedir.
21:48Zira ayet yerdeki ve gökteki hiçbir şeyin Allah'ın ilminden gizli olmadığını açıklamaktadır.
21:56Ardından da zerreden daha küçük ve daha büyük olanın da ancak levh-i mahfuzda olduğunu açıklamaktadır.
22:05Yani ancak onları o bilir demektir.
22:10Dolayısıyla levh-i mahfuzdaki kitapta olmasıdır ki bu da Allah'ın ilmine bir kinayedir.
22:20İşte kardeşlerim bu manada gerek ayetlerden gerek hadislerden onlarca hatta yüzlerce delil vardır.
22:32Bunların hepsi ve benzerleri Allah'ın ilminden kinayedir.
22:38Yani olmuş olan ya da olacak olan her şey her şeyi Allah bilmektedir.
22:46Nitekim Kur'an ve hadisler bunu bazen bizzat kader lafzı ile bazen kitabe yazı lafzı ile
22:56ve bazen de bu ikisinin manasında olmak üzere birçok üslupla ifade etmiştir.
23:03Buna göre şer'i olarak kader Allah'ın ilminde geçenler ve bu ilmiyle ezelde yazılanlar ve takdir edilenler demektir.
23:16Kur'an'ın naslarında ve sünnetin naslarında geçen ve kendisine iman talep edilen mana işte budur.
23:26Bundan başka manası da yoktur.
23:30Kaderin manası bu olduğuna göre o halde insan amellerini yapmaya icbar edilmiştir, zorlanmıştır sözüne hiçbir mahal yoktur.
23:43Çünkü Allah-u Teala'nın ilmi kulu amel yapmaya icbar etmez, zorlamaz.
23:52Çünkü Allah onun o ameli ihtiyari olarak yani kendi iradesi ile yapacağını bilir ve bu ilme binaen yazmıştır.
24:03Kişinin o ameli yapması ise bu ilme binaen olmamıştır.
24:11Bir kimse o ameli yaptığı ameli hır olarak ve kendi isteği ve iradesi ile yapar.
24:17Bu kişinin o ameli yapacağının Allah subhanehu ve teala tarafından ezelî ilmi ile bilinmesi ve yazılması ise kaderdir.
24:28Yani onun ameli yapacağı bir yazıdır, bir kitabedir.
24:35Allah'ın onun ameli yapacağını bir kitabe ve kader olarak takdir etmesi ise onun bunu ihtiyari olarak, hür olarak yapacak olmasıdır.
24:47Ve ameli yapması kesinlikle kendisine takdir edilen kitabeye ve kadere binaen olmamıştır.
24:55Bilakis kulun ameli yapması kitabenin ve takdirin herhangi bir müdahalesi olmaksızın bizzat kendi iradesi ve ihtiyarı ile sadır olmuştur.
25:08Aynı şekilde Allah'ın ilmi ve takdiri amellerin yapılmasında, Allah'ın ilmine dayanılması ve onu yapmaya yönelik vesilelerin terk edilmesi demek asla değildir.
25:27Çünkü Allah'ın ilmi hiçbir kimse tarafından keşfedilmemiştir ki onun vuku bulacağını veya bulmayacağını bilmiş olsun.
25:37Bunu kim bilebilir?
25:40Bundan dolayı bir şeyin yapılmasına dair vesileler alınıp yapılmaya başlanmadıkça kardeşlerim, o şeyin meydana gelip gelmeyeceğinin bilinmesi mümkün değildir.
25:55Ne zamanki amel ortaya çıkar ya da bir vaka ortaya çıkar ancak o zaman Allah'ın bunu takdir etmiş olduğu bilir.
26:05Ortaya çıkan o ameli de kişi kendisi tasarlayarak ve isteyerek yapmıştır.
26:14Bundan dolayı bir kimsenin Allah'ın ilmine dayanması yani kadere dayanması ve ameli terk etmesi sahih ve caiz değildir.
26:26Nitekim Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem bir şeye dayanmamalarını ve amel etmelerini emrederek tüm Müslümanları uyarmıştır.
26:38Buhari'de geçen bir hadiste şöyle rivayet edilir.
26:45Topluluktan kavimden bir adam dedi ki ey Allah'ın Resulü yazıya yani kadere dayanmayalım mı?
26:52Dedi ki la hayır.
26:53İ'melû amel yapınız.
26:58Fekullum müyesser.
27:00Zira herkese kolaylaştırılan vardır.
27:05Buyurdu.
27:07Bu kadere imanın ona dayanmak anlamına gelmediği hususunda sarihtir, açıktır.
27:15Çünkü kader ve kitabe yani Allah'ın ilmi ve yazması mahlukattan hiçbir kimse tarafından keşfedilemez.
27:28O halde hangi şeye ve neye dayanılacaktır?
27:33Bundan dolayı Resulü sallallahu aleyhi ve sellem kadere dayanmayalım mı diye soran kimseye hayır demiştir.
27:41Yani kadere dayanmaktan nehyetmiştir.
27:45Yasaklamıştır.
27:47Bununla da yetinmemiş.
27:49Bilakis ona şöyle demiştir.
27:50İ'melû yani amel yapınız, amel ediniz.
27:54Onun amel etmesini emretmiştir.
27:58Dolayısıyla dayanmaktan, kadere dayanmaktan nehyetmesi ve ona amel yapmasını emretmesi
28:06amelin kadere bağlanmaması noktasında sarih ve apaçık bir delildir.
28:13Hatta bilakis bütün naslar bir ameli, bir işi en güzel şekilde yapabilmek için sebeplere ve müsebbiplere yapışılmasını emretmektedir.
28:29Bu hususta Ömer, Hazreti Ömer radiyallahu anh ile Ebu Ubeyde bin Cerrah arasındaki o meşhur konuşmayı zikredebiliriz.
28:42Malum, Hazreti Ömer Şam'a gitmek için Medine'den çıkıp Tebuk yakınlarına geldiğinde kendisine Şam'da çok şiddetli bir tahun hastalığının olduğu haber verdiler.
28:57Bunun üzerine Ömer radiyallahu anh birçok kimseyle istişareler yaptıktan sonra Şam'a gitmeme ve Medine'ye dönme kararı aldı.
29:11Ömer'in istişarelerinde bulunmayan ve sonradan Medine'ye dönme kararını duyan Ebu Ubeyde ise şöyle dedi.
29:19Allah'ın kaderinden mi kaçıyorsun ey Ömer?
29:26Bunun üzerine Ömer bu itiraz karşısında dehşete düştü ve Ebu Ubeyde'ye uzun uzun baktıktan sonra şöyle dedi.
29:36Keşke bunu senden başkası söyleseydi ey Ebu Ubeyde.
29:41Evet Allah'ın kaderinden Allah'ın kaderine kaçıyorum dedi ve şöyle ekledi.
29:51Şayet sen bir adamın bir yamacı verimli diğer yamacı çorak olan bir vadiye indiğini görmüş olsan
30:00hayvanlarını çorak yamaçta otlatan kimse Allah'ın kaderiyle otlatmış olmaz mı?
30:10Hayvanını verimli yamaçta otlatan kimse yine Allah'ın kaderiyle otlatmış olmaz mı?
30:18Subhanallah.
30:19İşte Hazreti Ömer'in bu sözü ve verdiği örnek sahabelerin şer'i manasıyla kaderi nasıl almadıklarını
30:29ve yapılacak bir amelin kadere bağlanmasının nasıl bir hata olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.
30:38İşte kardeşlerim vahyin getirdiği ve kendisine iman talep edilen kader bu şekilde olduğuna göre
30:48gaybî kadercilik denilen şeyin İslam'a tamamen muhalif olduğu açık bir şekilde ortaya çıkmıştır.
30:56Çünkü gaybî kaderiyecilik bir kısım Fars ve Yunan fikirlerinin Müslümanların arasına sızmasıyla onların arasına girmiş İslami olmayan bir fikirdir.
31:13Nedir gaybî kaderiyecilik?
31:16Gaybî kaderiyecilik kadere teslim olma ve kadere dayanma fikridir.
31:22Ve bu fikir İslam ümmetinin canlılığına hatta tüm milletler ve tüm ümmetlerin dinamizmine ve canlılığına karşı en tehlikeli fikirlerdendir.
31:37İslam kadere iman etmeyi talep ederken gaybî kaderiyecilik kadere dayanmayı talep eder.
31:46Böylece gayretleri bitirip azimleri öldürür.
31:51Kadere iman ise kardeşlerim mümini cesarete, yürekliliğe, yoluna çıkabilecek tehlikelere ve zorluklara aldırış etmemeye teşvik eder.
32:06Dolayısıyla bize Allah'ın yazdığından başkası isabet etmeyeceğine, her şeyin yazılmış bir eceli olduğuna ve vuku bulan her şeyin Allah'ın kaderiyle olduğuna iman eden müminler,
32:23bir şeye azmettiklerinde onun sebeplerine bağlanırlar ve onda devam ederler.
32:31Ne ölüm korkusu, ne rızık endişesi, ne de tahmin etmedikleri bir bela ve musibet endişesi onları amelden engelleyemez.
32:42Çünkü onlar Allah'ın takdir ettiği şeyin kesinlikle vuku bulacağına ve sebepler ile müsebbiplere bağlanmaktan başka yapacak bir çarelerinin olmadığına iman ederler.
32:57Nitekim Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin tüm amellerinde, işte Bedir'de, Huneyn'de, kendisini öldürmeyi planladıkları günkü hicretinde
33:14ve kendisine eziyet etmek için fırsat kolladığı halde, müşriklere gitmesinde tüm bunlarda Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin içerisinde bulunduğu durum işte budur.
33:31Yine sahabe efendilerimizin fetihlere çıktıkları günde, İslam Risaletini taşımak üzere dünyaya açıldıkları günde içerisinde oldukları durumda
33:44işte budur.
33:45Yani kader, gaybi kaderiyecilik değildir.
33:50Bilakis bunun tam zıttıdır kardeşlerim.
33:54Zira o ümmetleri öldürür.
33:59Kadere iman ise ümmetleri ihya edip diriltir.
34:03Büyük işleri ve en yüce gayeleri gerçekleştirmek üzere ileriye götürür.
34:09Maalesef kardeşlerim, günümüzde birçok Müslümanın müptela olduğu anlayış, gaybi kadercilik anlayışıdır.
34:21Küfür hükümleri üzerlerine tatbik edildiği halde, İslam dışı bir hayatı yaşadıkları halde ve toplumlar, gayri İslami toplumlar haline dönüştüğü halde,
34:36üzerlerindeki bu hale Allah'ın kaderi diyerek teslim olmakta ve bu durumdan kurtulmak için bir gayret göstermemektedirler.
34:48Zamanı geldiğinde Allah bu hali değiştirecektir diyerek oturup beklemektedirler.
34:59Ve kendilerindeki bu korkaklık ve tembellik halini, sanki kadere teslimiyetmiş gibi bir de hamsufluluk taslarlar.
35:12Evet, Allah subhanehu ve teala kendi dini için çalışanları, amellerine ameller ekleyenleri zamanı geldiğinde
35:23nusretiyle destekleyecek ve onları hakim kılacaktır. Bu kesindir.
35:30Ancak bu anlayışta olanlar ise o gün hasret ve zillet içinde hüsrana uğrayacaklardır.
35:37Evet, kerim kardeşlerim, işte İslam'ın getirdiği ve kendisine iman talep ettiği hayrı ve şerri ile kadere iman budur.
35:52Bu, Allah'ın her şeyi ezeli ilmiyle bilmesi ve tüm bunları levh-i mahfuzda takdir ve tescil etmesidir.
36:03Ve bu husus, Allah'ın sıfatları kapsamındadır ki, Allah'ın ilmiyle her şeyi bilmesidir.
36:13Levh-i mahfuzda yazması ise Allah'ın fiilidir ki, o da Allah'ın ilmine delalet eder.
36:21Kardeşlerim, işte Allah'ın ilim sıfatı ve Allah'ın bir fiili olan takdir ve tesciline iman etmek olan kadere imanın dışında
36:31bundan ayrı olarak bir de Yunan felsefesinden İslam'a sızmış olan, kulların fiillerine ilişkin tartışmaları ifade eden
36:43El-Kada ve El-Kader ismiyle maruf, kaza ve kader meselesi vardır.
36:50Yani İslam'daki kadere iman, Allah'ın bir sıfatına ve bir fiiline iman iken,
36:57kelamcıların tartışıp gündeme soktuğu ve kaza ve kader olarak isimlendirdiği diğer husus ise,
37:05kulların fiillerine ilişkin bir tartışmadır.
37:08Bundan sonra detaylarına ve izahlarına geçeceğimiz bu kaza ve kader konusu,
37:15bu iki lafız bir arada olmak üzere, yani kaza ve kader şeklinde ne Kur'an'da ne de sünnette bu ıstılahi manada hiçbir şekilde geçmemektedir.
37:30Ne sahabeler ne de tabiyon zamanında kaza ve kader olarak bu mesele hem ifade edilmemiştir,
37:40hem de onların döneminde bilinmemekteydi.
37:45Bilakis bu kaza ve kader meselesi Yunan felsefesinin Arapçaya tercüme edilmesinin ardından,
37:54ve Müslüman alimlerin Yunan felsefesini araştırmalarından sonra ortaya çıkmış bir meseledir.
38:04Yunan felsefesi tercüme edilmeden önce böyle bir mesele üzerinde araştırma yapmak hiçbir Müslümanın aklından dahi geçmemişti.
38:16Peki neydi bu mesele?
38:18Bu mesele kardeşlerim şudur.
38:24İnsandan kaynaklanan fiilleri,
38:27insanlardan kaynaklanan fiilleri,
38:30meydana getirip getirmemede insan hır müdür, serbest midir, yoksa mecbur mudur?
38:39Ve kulların yapmış olduğu fiilleri yaratan kulların kendileri midir,
38:45yoksa bunları yaratan Allah mıdır?
38:49Ve yine bu fiillerin neticesinde ortaya çıkan özellikleri,
38:57eşyadaki veya kulun fiilinin neticesindeki özellikleri yaratan kul mudur,
39:03yoksa bunları yaratan Allah mıdır?
39:05İşte kardeşlerim,
39:08kaza ve kader diye isimlendirilen,
39:11İslam ümmeti içerisinde en büyük ayrılık ve fırkalaşmanın sebebi olan,
39:18mutezile, cebriye ve ehl-i sünnet gibi kelam ekollerinin oluşmasına sebep olan,
39:26ve artık İslam akidesinden bir parça haline gelen mesele işte budur.
39:32Yani insanın yapmış olduğu fiilleri ve bu fiillerin neticesinde ortaya çıkan hususları ve özellikleri,
39:43Allah'ın yarattıklarından mıdır?
39:46Yoksa insanın kendisinin yarattıklarından mıdır?
39:51Ve bu fiilleri insan özgür ve ihtiyari olarak mı yapar,
39:56yoksa bunları yapmaya Allah tarafından icbar mı edilmektedir?
40:02İşte kaza ve kader diye isimlendirilen şey budur.
40:08Ve bu mesele,
40:10kelamcıların Yunan felsefesini incelerken,
40:14bu felsefeden getirdikleri bir meseledir.
40:18Dolayısıyla,
40:19el-kada ve el-kader ismiyle,
40:21yani kaza ve kader meselesi,
40:23ne kendisine iman edilmesi talep edilen İslam'ın getirdiği bir meseledir,
40:30ne de kendisine itikat edilmesi emredilen ayetlerin veya hadislerin getirdiği bir mesele değildir.
40:37Yani Müslümanların itikat etmekle emrolundukları akideyle onun bir ilişkisi ve ilgisi yoktur.
40:49Ve Emevi devletinin son günleriyle Abbasi devletinin başlarına kadar da bilinmiyordu.
40:56Zira Yunan felsefesiyle Aristo mantığının Arapçaya tercüme edilmesiyle ortaya çıkmış bir meseledir.
41:06İşte bu kaza ve kader konusunu nasıl çıktı,
41:11kimler hangi görüşleri ortaya koydu,
41:15nasıl delillendirdiler,
41:17Mutezile, Cebriye ve Ehl-i Sünnet kelamcılarının bu konudaki görüşleri nelerdir,
41:24bunların hataları ve yanlışları nelerdir,
41:27ve yine kulların fiillerine ilişkin en doğru ve sahih bakış nasıl olması gerekir,
41:36işte tüm bunları haftaya detaylı bir şekilde ele alacağız inşallah.
41:43Evet değerli dostlar,
41:45bu hafta sizlerle birlikte İslam'ın kader anlayışını,
41:50vahyin getirdiği kadere imanın ne olduğunu
41:53ve kadere iman ile gaybi kaderi yiyeciliğin farkını izah edip ortaya koymaya çalıştık.
42:02Haftaya biraz önce zikrettiğim şekilde,
42:06kelamcıların tartışmaları neticesinde,
42:09İslam akidesine sonradan girmiş olan kaza ve kader bahsini ele alıp incelemeye çalışacağız.
42:17Rabbim her birimize söylediklerimizi ve dinlediklerimizi hakkıyla anlamayı ve idrak etmeyi nasip eylesin.
42:28Hakkı hak bilip hakka tabi olmayı,
42:31batılı batıl bilip ondan içtinap etmeyi her birimize nasip eylesin.
42:38Bu hafta dersimizi sonlandırırken,
42:41haftaya buluşmak ümidiyle hepinizi Allah'a emanet ediyorum.
42:45Esselamu Aleykum ve Rahmetullahi ve Berekatuhu.

Recommended