- 2 months ago
-Düşünme Türleri
-Kapitalizm ve Sosyalizmin
-Temel Dünya Görüşleri Allah'a Aklen İman Etmek. Fikirlerden Bir Demet ( Aydın Usalp)
1.Sohbet İnsanın Hayata Bakışı Ne Olmalıdır? İnsan Nedir? Düşünme Nedir?
-Düşünme Türleri -Kapitalizm ve Sosyalizmin
-Temel Dünya Görüşleri Allah'a Aklen İman Etmek.
Fikirlerden Bir Demet ( Aydın Usalp)
-Kapitalizm ve Sosyalizmin
-Temel Dünya Görüşleri Allah'a Aklen İman Etmek. Fikirlerden Bir Demet ( Aydın Usalp)
1.Sohbet İnsanın Hayata Bakışı Ne Olmalıdır? İnsan Nedir? Düşünme Nedir?
-Düşünme Türleri -Kapitalizm ve Sosyalizmin
-Temel Dünya Görüşleri Allah'a Aklen İman Etmek.
Fikirlerden Bir Demet ( Aydın Usalp)
Category
📚
LearningTranscript
01:00Ve insana dair bir takım kavramlardan da bahsettik.
01:03Ve herkese Allah'ın Ahzab suresinin 72. ayetinde de belirtildiği gibi, yani yere, göke, göklere ve dağlara sunduğu emaneti onlar kabul etmedi.
01:19Ama insanoğlu sorumluluğu beraberinde getiren akledebilmeyi kabul ettiğinden bahsettik.
01:28Dolayısıyla insanı Rabbine karşı sorumluluk kılan husus onun aklediyor olmasından kaynaklanıyor dedik.
01:36İnşallah-u Teala bu hafta, bu dersimizde, bu sohbetimizde bunu biraz daha da ileri götürerek açıklamaya çalışacağım.
01:46Şimdi, hayata bakış açısını elde etmek, hayata dair temel bir fikir elde etmek için sağlıklı düşünmekten bahsettik.
01:59Doğru sonuçlara ulaşabilmek, bir şeyin hakikatine varabilmek için sağlıklı, aydın düşünmemiz gerekiyor.
02:11Dolayısıyla, biz sadece düşünmenin tanımından ve ne şekilde meydana geldiğinden bahsettik.
02:18Yani, düşünme ne şekilde gerçekleşir sorusunun cevabı ne kadar önemliyse, ne şekilde düşünülmeli, nasıl düşünülmeli sorusuna da cevap bulmak o kadar önemlidir.
02:32Çünkü, biz dedik ki, düşünmek suretiyle hayatımıza dair doğrular elde ederiz ve onlarla hayatımıza yön veririz, demiştik.
02:43Bununla ilgili ben yine Rabbimizin kitabında zikrettiği bir ayet-i kerimeden bahsetmek istiyorum.
02:50Allah subhanahu ve teala, Muhammed suresinin 24. ayetinde şöyle buyuruyor.
02:55Bismillahirrahmanirrahim.
03:02Onlar, Kur'an'ı tedbir etmiyorlar mı?
03:10Onların kalpleri üzerinde kilitleri mi var?
03:14Yani, onların Kur'an üzerinde gereken düşünmeyi, gerçekleştirmeyi engelleyen ne var?
03:22Kilitler mi var?
03:24Şimdi, ayette vurgu yapılan bir kelime daha çok konumuzla alakalı.
03:30Tedebür kelimesi.
03:33Tedebür kelimesi, Türkçe'ye genelde düşünmek olarak tercüme edilir.
03:39Ama, tedebür kelimesi, düşünmenin ötesinde bir kavram.
03:44Yani, bir mesele hakkında tedebür edilmesi isteniyorsa,
03:49aslında o meseleyi derinlemesine, etraflıca ele almayı gerektirir.
03:54Onun öncesini de, sonrasında hesaba katarak, gerçekleştirilen bir düşünce eylemi diyor.
04:01Tedebür etmek.
04:03Yoksa, aslında Türkçe'ye düşünmek olarak çevirilen, Kur'an'da birçok kelime geçiyor.
04:09İşte,
04:09Bunun bilincinde değiller, farkında değildirler.
04:14Ya da en fazla,
04:17Düşünmezler mi? Akletmezler mi?
04:20Tabiri, Kur'an'da en çok, sık kullanılan kavramlardan bir tanesi.
04:25Ama, tedebür kelimesi de,
04:28kelimesiyle, eş anlamlı, yani Türkçe'ye çeviriliyor.
04:32Ama, dediğim gibi, tedebür kelimesi, bu anlamda bizim çeşitli meseleler üzerinde aydın düşünülmesi gerektiğine dair iddiamızın karşılığıdır.
04:44Yani, özellikle hayata dair temel fikirler elde edilirken,
04:50insanların yaşantılarını ilgilendiren,
04:53onlar için ölüm kalım meselesi mahiyetinde olan,
04:57gerek iktisadi, gerek sosyal, gerek siyasi meselelerde düşünülürken,
05:01aydın bir şekilde düşünülmesi gerekiyor ki,
05:06istenilen doğru sonuca ulaşılabilsin.
05:09İstenilen şeyin, hakikatine bu şekilde ancak ulaşılabilir.
05:15Dolayısıyla, burada şu soru ortaya çıkar.
05:17Yani, aydın düşünmenin dışında, başka şekilde de mi düşünülebiliyor?
05:23Evet, aydın düşünmenin dışında, başka düşünme türleri de var.
05:28İnsanların ne şekilde düşündüğüne baktığımızda,
05:30üç farklı şekilde düşünüyorlar.
05:33Bunlardan birincisi, sati düşünce.
05:37Yani, diğer tabiriyle, yüzeysel ya da sığ düşünmedir.
05:42Sığ düşünmeden kast edilen nedir?
05:45Hani, düşünmenin ya da akletmenin tanımını hatırlayın.
05:49İnsanın duyu organları ile, maddeyi ya da vakayı hissedip beyne iletmesi,
05:56beyinde var olan, daha önce depolanmış, toplanılmış bilgiler ile ilişkilendirilip,
06:03bir hükmün, bir yargının ortaya çıkmasıdır, demiştik.
06:06İşte, sati yüzeysel düşünme, bu akletme şeklinin en ilkeli, en basit halidir.
06:13Yani, insan, bir mesele ya da bir vaka hakkında, düşünürken,
06:19ilk hissettiği vakayı, ilk bilgilerle ilişkilendirip, varmış olduğu sonuçtur.
06:26Buna, yüzeysel düşünme denir.
06:29Yani, derinlemesine inmeyen, yani etraflıca yapılmayan düşüncedir.
06:33Yüzeysel düşünme, esasında, insan için ve toplumlar için tehlikeli bir düşünmedir.
06:42Şimdi, düşünmedir ama nasıl tehlikeli bir düşünmedir diye sorabilirsiniz.
06:46Aslında, hani bazen konuşuruz ya, ya da iletişim içerisinde olduğumuzda insanlara,
06:51ya anlatıyoruz, konuşuruz ama bu insan düşünmüyor.
06:54Yani, düşünmüyor dediğimiz şey aslında, onun yüzeysel düşünceye sahip olduğumuz iddia ediyoruz.
06:59Çünkü yüzeysel düşünme, tabirce ise bir nevi düşünmemektir.
07:04Çünkü, perdenin arkasındaki hakikatı görmek için çaba harcamamaktır, yüzeysel düşünme.
07:10İşin gerçeğine varma noktasında, gereken çabayı sarf etmemektir.
07:15Onun için, yüzeysel düşünme, fert içinde, toplum içinde, tehlikeli bir düşünme türüdür.
07:23Ve, bugünkü mesela, İslam ümmetinin karşı karşıya kaldığı durumda,
07:30maalesef biraz da bunu işaret ediyor.
07:33Yani, ümmetin evlatlarının genelinin artık hayata dair yüzeysel düşünüyor olmasından dolayı,
07:40söz konusu, özelliğine uygulanan nizamlara karşı, söz konusu kendilerine dayatılan hayat nizamlarına karşı,
07:48sorgulayıcı bir tavrı içerisine giremiyorlar.
07:51Muhasebe edici bir tavrı sergileyemiyorlar.
07:54Niye?
07:55Çünkü derinlemesine düşünmüyorlar.
07:57Düşünmedikleri zaman, muhasebe etmezler.
08:00Muhasebe etmedikleri zaman, niyesini, niçini sormazlar.
08:03Ve, söz konusu dayatılan her hususa karşı, teslimiyet gösterirler.
08:09Acizlik gösterirler.
08:11İşte, ümmetler için, öldürücüdür.
08:14Kastım bu.
08:16Çünkü, satiyi düşürmeye alışmış olan insanlar,
08:19sabrıca ise, köle ruhlu insanlara dönüşürler.
08:23Sorgulamadan uzak, verilen her şeyi olduğu gibi kabul eden insanlar oluşur.
08:28Şimdi, bunun bir çözümü var mıdır?
08:32Var tabii.
08:34Yani, insanları, satiyi düşünmekten kurtarmanın yolu nedir diye sorduğumuzda,
08:42o insanın, özellikle de, hani, tekrar şu noktayı hatırlayalım.
08:48Hani, akletme noktasında, düşünmenin, akledebilmenin için,
08:52öncül bilgiden bahsettik ya, öncül, ön bilgiler, ön malumatlar önemli.
08:56Dolayısıyla, ön malumatların, ön bilgilerin arttırılmasıyla,
09:03bir insanı, yüzeysel düşünmekten kurtarabilirsiniz.
09:08Onu o zaman, kültürünü arttırmakla,
09:12ya da, öğrenimini arttırmakla, bilgisini arttırmakla,
09:16onu yüzeysel düşünmekten, bir adım öteye götürebiliriz.
09:21Bununla birlikte, tecrübelerini arttırmak.
09:24Yani, onun bir fil, hayat içerisinde birçok şeyi tecrübe etmesini sağlamak.
09:29Ona, örnekler göstermek suretiyle, bak, bu noktada,
09:34cılız düşünüyorsun, eksik düşünüyorsun, yüzeysel düşünüyorsun, diyebilmek.
09:39Kendisine bunu ispat ettirebilmek.
09:40Veya, onun hayatı, içerisinde ona, fikri anlamda bir takım idealler ortaya koymak.
09:48Bir takım hedefler ortaya koyduğunuzda,
09:50ve bu insan, idealleri peşinden koşarken,
09:53ister istemez, artık sığ olmaktan, yavaş yavaş sıyrılacaktır.
09:57Yani, artık daha derinlemesine araştırmalar yapacaktır.
10:02Artık, bir meseleyle karşılaştığında, ne olacaktır?
10:05Kendisinde olan bilgiler arttığı için,
10:08daha derin, veya onun bir üst aşaması,
10:11daha aydın fikirler ortaya koyabilecektir.
10:14Onun için, yüzeysel düşünme,
10:17haddizatında, fert için ve toplum için tehlikeli bir düşünme tarzı olup,
10:20insanı teslimiyetçi, küler ruhlu bir konuma sokar,
10:25ve bu da, insanın hayatında hiçbir şekilde huzuru ve kalkınmayı elde edemeyeceği,
10:30hele ahiret boyutu ise, nasıl bir durumla karşılaşacağını,
10:34az çok tahmin edebiliyoruz.
10:37İkinci tür düşünme,
10:39değerli kardeşlerim,
10:40yüzeysel düşünmenin bir üst aşaması olan,
10:43derin düşünmedir.
10:45Derin düşünmenin,
10:47yüzeysel düşünmeden,
10:48ayırt eden özelliği şu,
10:50şimdi, yüzeysel düşünmede,
10:52insanlar çok fazla bir malumata sahip değil,
10:55veya üzerinde düşünceyi gerçekleştirdiği vakayı,
10:59araştırma eğiliminde değil.
11:01Ama derin düşünmeyi,
11:03gerçekleştiren insanlar,
11:05hissettiği madde ya da vaka üzerinde,
11:07çok fazla bir his,
11:10etme uğraşı içerisinde olur.
11:12Yani,
11:12meseleyi sadece,
11:14bir yönüyle bakmaz,
11:15diğer taraftan bakmaya çalışır,
11:17sadece görmekle yetinmez,
11:19duymaya çalışır,
11:20diğer duyu organlarıyla,
11:22onu daha fazla,
11:23hissetmeye çalışır.
11:25His,
11:26oranını artırmaya çalışır.
11:29Ve aynı şekilde,
11:30üzerinde düşünmeyi,
11:31gerçekleştireceği hususla alakalı,
11:34bilgileri,
11:34malumatları,
11:36artırmaya çalışır ki,
11:38his oranını artırdığında,
11:39malumatlarını artırdığında,
11:41dolayısıyla,
11:42düşünülen husus üzerinde,
11:43daha derin fikirler,
11:45elde edecektir.
11:46ve son olarak da,
11:50dediğimiz gibi,
11:51insanları,
11:52kendisiyle doğrulara ulaştıran,
11:55hakikatlere ulaştıran,
11:57sorulara çözüm,
11:59getirten,
12:00aydın düşünme.
12:02Aydın düşünme,
12:04özünde,
12:05derin düşünmeyi de barındırır,
12:07ama,
12:08derin düşünmeyi ek olarak,
12:10biraz daha etraflıca düşünür.
12:12üzerinde düşünceyi,
12:15düşünmeyi,
12:16gerçekleştirdiği,
12:17vaka hakkında,
12:18bir hasta binen,
12:21bir amaca binen,
12:22düşünmeyi gerçekleştirir.
12:24Sebep,
12:25sonuç ilişkisini,
12:27dengesini,
12:27kurmaya çalışır.
12:29Ve,
12:30üzerinde düşünen hususla alakalı,
12:32başka,
12:34meseleler varsa,
12:35onlarla ilişkisini kurarak,
12:37onlarla birlikte,
12:39düşünür.
12:39İşte,
12:41böylesi bir düşünce,
12:43aydın düşüncedir.
12:45Ve,
12:45insan aydın düşünme ile,
12:47daha çok doğrulara,
12:49hakikatlere,
12:50varır.
12:51Yani,
12:52insanların,
12:53görmediği,
12:54perde arkasını aralayamadığı şeyle,
12:56siz aydın bir düşünme ile,
12:58görür.
12:59Onun perde arkasını,
13:00keşfedebilir,
13:02ve bunu insanlara,
13:03sunabilirsiniz.
13:05Dediğiniz gibi,
13:07insanların,
13:08geneli,
13:09yüzeysel düşünür.
13:13Derin düşünmeyi,
13:14kimler gerçekleştirir?
13:16Derin düşünmeyi,
13:17daha çok,
13:20bir ilim dalıyla,
13:21uğraşan,
13:22bilim adamları,
13:23gerçekleştirir.
13:24Yani,
13:25bir matematikçi,
13:26bir fizikçi,
13:27kimyacı,
13:27biyolog,
13:29veya bir fakih,
13:30fark etmez.
13:31bir mesele de,
13:33onun daha fazla,
13:35derinleşmesini sağlayacak,
13:37malumatları,
13:38toplamak suretiyle,
13:39bir takım şeyleri,
13:40keşfetmeyi sağlayacak,
13:42bir düşünme tarzıdır.
13:45Aydın düşünme ise,
13:46genelde,
13:48siyaseler,
13:49düşünürler,
13:51insanların hayatlarını,
13:52ilgilendiren meselelerde,
13:55fikir yürüten,
13:56kişiler,
13:57yöneticiler,
13:58gerçekleştirir.
13:59Şimdi,
14:01şunu hatırlatmak gerekir.
14:03Yani,
14:04sati,
14:05derin,
14:06ve aydın düşünme arasında,
14:08keskin çizgiler,
14:09hatlar yoktur.
14:10Yani,
14:11bir spektrum,
14:12veya bir işte,
14:13yelpaze gibi düşünün,
14:14işte,
14:15şuradan buraya kadar,
14:16hani renk değişimi olur ya,
14:17işte,
14:17kırmızıdan yeşile,
14:19çalan bir şey.
14:19Yani,
14:20satinin de,
14:21kendisinin arasında,
14:22dereceleri olur.
14:23Derin düşünmenin de,
14:24kendisi arasında,
14:25dereceleri olur.
14:26Aydın düşünmenin de,
14:27dereceleri olur.
14:28Yani,
14:29bazı fikirler,
14:30derin gibi,
14:30aydın fikrin,
14:32zirvesini yaşarken,
14:33bazıları,
14:34işte,
14:34derin düşünmeye yakın,
14:36bir seviyede olur.
14:37Onun için,
14:38bu düşünceler içerisinde,
14:40böyle,
14:40arasına,
14:41keskin hatlar koymak,
14:43mümkün değil.
14:44İkinci bir hatırlatma,
14:46şimdi,
14:47derin gibi,
14:48mesela,
14:48aydın düşünür,
14:49kim dedik,
14:50kimler aydın düşünür?
14:51işte,
14:51daha çok,
14:52işte,
14:53siyasiler,
14:53yöneticiler,
14:54ya da,
14:55ne bileyim,
14:55hayata dair,
14:56idealleri olan,
14:57hedefleri olan,
14:58toplumu değiştirme gayesini güdenler.
15:01Ama,
15:01bu demek değildir ki,
15:02bu insanlar sürekli aydın düşünür.
15:04Ya da,
15:07derin düşünülen,
15:08sürekli derin düşünüyor değildir.
15:10O da,
15:11zaman zaman aydın düşünebilir,
15:12zaman zaman da,
15:13sahti yüzeysel,
15:14düşünebilir.
15:16Ve,
15:16her meselede,
15:16aydın düşünmeye de belki,
15:18gerek kalmayacaktır.
15:19Özellikle,
15:19hayati meselelerde,
15:21aydın düşünmek,
15:22kaçınılmaz iken,
15:24ilmi hususlarda,
15:25yani,
15:25o hususun hakikatine varmak,
15:27o keşfi yapabilmek için,
15:29orada,
15:30aydın düşünmeye de gerek yoktur.
15:32Derin düşünmek,
15:33orada bir şey,
15:34icat etmek için,
15:35yeterli olabilmektedir.
15:38Evet,
15:39düşünme türleri dediğimiz gibi,
15:41keskin hatlarla,
15:42birbiriyle,
15:43ayılmamakla birlikte,
15:44hani bunu biraz daha,
15:46somutlaştırmak için,
15:47belki bir,
15:48kaç örnek,
15:49verirsek,
15:50daha iyi anlaşılır.
15:51Satti,
15:52yüzeysel,
15:52derin ve aydın düşünme.
15:54Hayatın içerisinde,
15:55örneklerle,
15:56bunların ne şekilde,
15:57ele alımına bakabiliriz.
16:00Mesela diyelim ki,
16:01yakın bir vakitte,
16:02herhangi bir meseleye,
16:05herhangi bir nesneye,
16:06bir maddeye,
16:07zam yapıldığı haberi duyduğunuzda.
16:10Değil mi?
16:10Şimdi,
16:12yüzeysel düşünen bir insan,
16:14zam ile kast edilen şey şudur.
16:17Der ki,
16:17ben bugüne kadar,
16:195 liraya aldığım bir şeyi,
16:20demek ki bundan sonra,
16:226-7 liraya alacağım.
16:23Ve bu,
16:24bana daha fazla,
16:25maliyete,
16:26sahip olacak.
16:27Bunun bir aşamaya ötesi,
16:30bununla işte,
16:30neyi yapar?
16:31Bu zamı yapan hükümeti,
16:33belki,
16:33eleştirecektir.
16:35Ya bu hükümet de,
16:36beceriksiz çıktı,
16:37yine kendini açığını,
16:39bizim cebimizle kapatıyor,
16:40şeklinde düşünür.
16:42Böylesi bir düşünce,
16:43yüzeysel düşüncedir.
16:46Peki,
16:47bu mesele üzerinde,
16:49derin düşünme,
16:50ya da derin düşünceyi,
16:51gerçekleşen kişi ne şekilde düşünür?
16:53Şimdi,
16:54der ki,
16:54ya,
16:55zamlanan,
16:56ürünün mahiyeti nedir?
16:58Bunun öğretimi,
16:59bunun tüketimin,
17:00oranları nelerdir?
17:02Bu ürün,
17:03ithal midir?
17:04Bu ürün,
17:04yerli ürün müdür?
17:06Bu ürünün,
17:07işte,
17:07arz,
17:07talep dengesi içerisindeki,
17:09konumu nedir?
17:10Yani,
17:10bir takım,
17:11iktisada dair,
17:12kavramlar içerisinde,
17:14değerlendirir.
17:15Ve ona göre der ki,
17:16işte,
17:17öğretim azlığı,
17:18tüketim çokluğu,
17:19ihracat fazlası,
17:20vesaire neyse.
17:21Yani,
17:21iktisada dair,
17:22bir takım kavramlarla,
17:24olaylarla,
17:24bu işi,
17:26bu da,
17:27bir nevi derin düşünmeye,
17:29örnek olur.
17:31Aydın düşünen bir insan,
17:32bu meseleye nasıl yaklaşır?
17:34Bu mesele,
17:35en temelden,
17:36yani,
17:38iktisat nizamı,
17:39çerçevesini ele alır.
17:41Der ki,
17:42bizim üzerimizde uygulanan,
17:43iktisat nizamı,
17:45kapitalist iktisat nizamıdır.
17:48Kapitalist iktisat nizamını,
17:50bugün,
17:50yönlendiren,
17:52işte,
17:53para babaları vardır.
17:54Ya da bugün,
17:55iktisat nizamızdaki,
17:56değerlerimiz,
17:58dolara endekslidir.
17:59Para değerimiz,
18:00dolara endeksli olduğu için,
18:02ve dolar olarak da,
18:03dış bir güce bağlıdır.
18:05Bu bağlamla değerlendirir.
18:07Yani,
18:08meseleyi,
18:09kökünden,
18:10ve kendisiyle alakalı hususlarla,
18:12birlikte değerlendirir.
18:13Yani,
18:13mesele,
18:14derin düşünen kişinin,
18:15elde ettiği bilgilere ek olarak,
18:18bir de,
18:18bu ilişkileri de kurmak suretiyle,
18:20bir düşünce ortaya koyar ki,
18:22bu,
18:23aydın bir düşünce olur.
18:26Başka bir örnek,
18:29mesela bizim,
18:30bölgemizde,
18:31ya da herhangi bir yerde,
18:32bir baraj,
18:34yapılacağı haberini duydunuz.
18:35Ya da,
18:36yapılmaya başladığını gördünüz.
18:37Buna dair,
18:41işte ya,
18:42yüzeysel düşünülen bir insan,
18:43nasıl düşünür?
18:45Şimdi,
18:45baraj kavramı,
18:48duyduğunda,
18:49kendisinde,
18:50barajla ilgili,
18:51bir bilgi vardır.
18:52Nedir?
18:53İşte,
18:53suyun önüne set çekilir,
18:55orada su depolanır,
18:57değil mi?
18:58Sadece bu vaka şekillenir.
19:00Dolayısıyla,
19:01bunun biraz daha ileriye,
19:02ileriye taşıdığında ne der?
19:04Ya işte,
19:04sulama imkanı bulunmayan,
19:07kuru araziler böylece,
19:08sulanırmış olur,
19:10der.
19:11Yüzeysel düşünülen,
19:12der.
19:12Ve burada bırakır,
19:13geçer.
19:14Peki,
19:15buna dair,
19:16derin düşünen bir insan,
19:18ne şekilde bir yorum yapar?
19:20Şimdi,
19:21barajın yapıldığı yere bakar,
19:23değil mi?
19:24Baraj yapılmasına uygu mu,
19:26değil mi?
19:27Barajın işte,
19:28toplayacağı su kapasitesini,
19:30değerlendirir.
19:31Bu baraj ile,
19:33toplanan su,
19:33sadece tarımda mı kullanılır?
19:36Bundan elektrik,
19:37üretilebilir mi?
19:38Bunun işte,
19:38yıllık olarak getirisi ne olur?
19:40Maddi anlamda,
19:41ne kadar bir getirilir?
19:42Bu şeklinde,
19:43yapacağı,
19:44değerlendirme,
19:45derin düşünmeye,
19:46örnek olur.
19:49Aydın düşünen bir insan,
19:50meseleye nasıl bakar?
19:53Dedik ya,
19:53derin düşünmeye ek olarak,
19:55yani derin düşünen bir insanın,
19:56sorup da cevapladığı,
19:57hususlara ek olarak der ki,
19:58niye bu bölge,
20:01niye bu zaman dilimi,
20:03veya bununla,
20:04işte,
20:05acaba hükümet,
20:06yani,
20:07bölgeye yönelik,
20:08belli bir siyaseti mi gözlüyor?
20:10Değil mi?
20:11Ya da,
20:12o barajın orada yapılmış olması,
20:14belli başlı insanların etkisi oldu mu,
20:17birilerinin arası değerlendirilecek diye mi yapılıyor?
20:19Bunun,
20:21genel olarak,
20:22iktisadi,
20:23durma katkısı ne olacak?
20:27Veya,
20:28bu barajın,
20:29sosyal olarak insanlara,
20:30getirisi ve götürüsü ne olacak?
20:33Toplumunun buna bakışı nedir?
20:35Veya,
20:35bu barajı yapan hükümetin,
20:37beklentisi nedir?
20:38Şimdi,
20:38mesele böyle etraflıca,
20:40ele alıp düşündüğünde,
20:41ne yapmış olur?
20:43Meseleye dair,
20:44daha aydın bir fikir,
20:46ortaya katmış olur.
20:48Sanırım,
20:48hani,
20:49bu örneklerle,
20:50mesele biraz daha,
20:52netleşiyor ama,
20:53isterseniz son bir örnek daha vereyim.
20:56Mesela,
20:57düşünün ki,
20:59gelişmiş olan,
21:01bir devletin,
21:02başkanının,
21:04az gelişmiş,
21:06ya da işte,
21:06yine siyasilerin tabiriyle,
21:08gelişmekte olan bir ülkeyi,
21:10ziyaret etme meselesi.
21:12Bunu ilk duyduğunuzda,
21:14ne olur?
21:15Bir haber,
21:15bir ziyaret meselesi var.
21:17yüzeysel düşünen adam,
21:19ne der?
21:20Şimdi,
21:21burada,
21:21yüzeysel düşünen insanın,
21:23ilk etapta,
21:23aklına girecek şey,
21:25ziyaret ile,
21:27ilgili bilgiler girecektir.
21:29Ziyaret,
21:30niçin yapılır?
21:31Ziyaret,
21:31işte,
21:32eş, dost,
21:33ziyareti gerçekleşir,
21:34hasta ziyareti vardır,
21:36ve buna benzer,
21:36bir takım,
21:37ticari ilişkiler için,
21:38ziyaret yapılır.
21:39bu bağlamda değerlendirir,
21:41ve geçer.
21:43Şimdi,
21:43mesele biraz daha derin bakan kişi,
21:46şimdi,
21:46bu ziyaret eden devlet başkanı,
21:48kimlerle geliyor?
21:50Yani,
21:50yanındaki işte,
21:52fertler,
21:52bakanlar,
21:54daha çok hangi alanlarla alakalı?
21:56Yani,
21:57bunlar mesela diyelim ki,
21:58ticaret bakanı var,
21:59ekonomi bakanı var,
22:00işte,
22:01petrol bakanı var,
22:02ha,
22:02demek ki bu,
22:04bu tür insanlarla,
22:05bakanlarla geliyorsa,
22:06burada bunlarla ilgili bir takım,
22:08ticari anlaşmalar yapacaktır.
22:10Değil mi?
22:11Ya da,
22:12savunma bakanına geliyorsa,
22:13ya da dış işleri bakanına geliyorsa,
22:15ha,
22:15mesele,
22:16ziyaretin temelinde,
22:17siyasi bir mesele vardır,
22:18der.
22:20Veya işte,
22:20ne kadar görüşüldü,
22:21kimlerle görüşüldü,
22:23görüşmenin içerisinde,
22:24işte,
22:24neler ifade edildi?
22:26Şimdi,
22:27bu derin düşünmeye,
22:29örnek bir,
22:30yaklaşım tarzıdır.
22:32Buna ek olarak,
22:33yani,
22:34bunu daha aydın bir düşünmeye,
22:35nasıl evrilebilirsiniz?
22:37Dediğim gibi,
22:38aydın bir insan,
22:39şuna bakar,
22:40bu iki ülke arasındaki,
22:42ilişkinin,
22:43tarihi sürecine bakar.
22:45Yani,
22:46gelişmiş olan,
22:47ülkenin nazarında,
22:48gelişmekte olan,
22:49bu ülkenin,
22:50konumu ne?
22:52Bunlar,
22:52gerçekten stratejik ortaklar mıdır?
22:55Bunlar,
22:55iki düşman kutupta mıdırlar?
22:58Bunlar,
22:58biri,
22:59ideolojik,
23:00biri onun uydusunda,
23:01hareket eden devlet midir?
23:03Bunların,
23:04birbiriyle olan,
23:05ilişkilerin,
23:06geçmişten nesi vardı?
23:07Ve,
23:07geleceğe yönelik,
23:08büyük devletin,
23:09küçük devletin üzerindeki,
23:11planları nelerdir?
23:12Şimdi,
23:13bu sorularla birlikte,
23:15sorup düşündüğünüzde,
23:17meseleye daha,
23:19doğru bir,
23:20bir yerden bakmış olursunuz.
23:21veya,
23:22bu ziyaretin,
23:23değil mi,
23:24mahiyetine,
23:25daha isabetli bir,
23:27görüş ortaya koyarsınız.
23:28Bu aydın düşünmeye,
23:29bir örneklik teşkil eder.
23:31Mesela,
23:32önümdeki,
23:33perşembe günü,
23:34değil mi,
23:35Amerikanlı Diş İşleri Bakanı,
23:37Rex Tillerson,
23:38Türkiye'ye geliyor.
23:39Şimdi,
23:40hani,
23:41şu atmosferi,
23:42üç aşağı beş yukarı,
23:43bizleri hissediyoruz ama,
23:43yani,
23:45halk işini düşündüğünüzde,
23:46en fazla yapılabilecek şey,
23:48yorum,
23:49Rex Tillerson geliyorsa,
23:51bu mesele,
23:52Afrin'le alakalıdır.
23:53Der,
23:54orada kapatır.
23:57Ha,
23:58şimdi,
23:59insanların sağlıklı düşünmelerini,
24:01engellemek için,
24:02dediğim gibi,
24:03sistemler,
24:04rejimler,
24:05bilinçli olarak,
24:06farklı bir kamuya oluştururlar.
24:08Bunu hep biliyoruz.
24:09Yani,
24:09sati,
24:10düşünmeyi,
24:12en çok,
24:12kimin işine,
24:13düşünmek kimin işine yarıyor?
24:15Sistemlerin işine yarıyor.
24:16Çünkü,
24:17onlara göre,
24:18sorgulamayan,
24:19derin düşünemeyen,
24:20kurcalamayan,
24:21insan tipi,
24:22en ideal insan tipidir.
24:23Onlar hayatını sürdürürken,
24:25biz de gemilerimizi yürütürüz.
24:27Mantığıyla hareket edirler.
24:29Ama,
24:30düşünen birileri ortaya çıktığı zaman,
24:32bu sefer de,
24:33onların düşüncelerini saptırmak adına,
24:36bilinçli olarak,
24:37algı operasyonları da yaparlar.
24:39Algo operasyonları ile,
24:41insanların,
24:42kendilerinin istediği şekilde,
24:44düşünmelerini sağlamaya çalışırlar.
24:47Şimdi,
24:47ortada,
24:48yöneticiler,
24:50esiyor,
24:51görülüyor.
24:52Öyle bir atmosfer oluşturuluyor ki,
24:54sanki,
24:55Türkiye,
24:56bütün güçlere rağmen,
24:58Amerika'ya rağmen,
24:59işte,
25:00Afrin'e bir hareket operasyonu düzenlemiş,
25:02ve,
25:03Tillerson'da,
25:03gelecek,
25:04ya efendim,
25:05fazla yapmayın,
25:06ya işte,
25:07bu orta yolunu bulalım.
25:08Sekne sunuyorlar.
25:09ama bazen,
25:11onlar,
25:12kendilerinin arasındaki ilişkinin,
25:16mahiyetini,
25:17ele veriyorlar.
25:19Mesela bugün,
25:20bu ziyaretle ilgili,
25:22Dışişleri Bakanı'nın,
25:23yapmış olduğu bir açıklama var.
25:25Hani,
25:26bir de,
25:26önce bir şey kesiyor,
25:27algı operasyonu,
25:28bir ahkam kesiyor,
25:29biz,
25:30işte,
25:30ya Amerika ile ilişkilerini,
25:31tamamen bozacağız,
25:32ya da,
25:33işte,
25:33kuvvetlendireceğiz.
25:34Sanki bozmaya muhtedir de,
25:37yani,
25:37böyle bir algı var.
25:38Ama,
25:38aynı cümlenin devamında,
25:40şunu diyor,
25:41biz artık,
25:42bize vaat ettiklerini,
25:44ve sözlerini,
25:45tutmalarını isteyeceğiz.
25:48Şimdi,
25:48bu cümleyi,
25:49yorumlayabiliyoruz,
25:50değil mi?
25:50Bize vaat ettiklerini,
25:52ve bize verdiklerini,
25:53sözleri tutmalarını isteyeceğiz.
25:55Şimdi,
25:55kim vaatte bulunur?
25:57E,
25:58tabii ki,
25:58büyük olan,
25:59patron olan,
25:59aga olanın,
26:01daha marabasına vermiş olduğu vaattir.
26:03Yani,
26:04kendi sözleriyle bile,
26:05kendi konumlarını ifade edebilecek,
26:07pozisyona geldiler.
26:09Onun için,
26:09bu,
26:10meseleyle alakalı,
26:11dediğim gibi,
26:11ne kadar farklı düşünmemizi isterlerse,
26:13istesinler,
26:14neticede,
26:15meseleye aydın bir şekilde bakan,
26:16Türk-Amerikan ilişkilerine baktığında,
26:18bunların tarihteki ilişkilerine baktığında,
26:21bunun işin geldiğini,
26:23açık bir şekilde ortaya koyar.
26:24Yani,
26:25gelip burada,
26:25vay efendim,
26:26fazla ilerler mi demeyecek.
26:28Gelip burada yeni bir,
26:29rota çizilecek.
26:30Ondan sonra ödev verilecek.
26:32Ondan sonra çekip gidecek.
26:33Bunun başka bir,
26:34lam icemisi yok.
26:36Onun için,
26:36ümmet olarak,
26:37bizim aydın düşünmeye,
26:38hakikaten ihtiyacımız var.
26:40Yani,
26:40eğer yönetilmek,
26:41artık gödülmek,
26:42artık zulme maruz kalmak istemiyorsak,
26:44artık,
26:45tabi ise,
26:46yani,
26:47kapasitesi,
26:48çapı,
26:49bir şey olmayan insanlar tarafından,
26:51böyle yönetilmek,
26:52ve böyle,
26:53onların keyfi arzularına göre,
26:55bize bir hayat dayatmalarını istemiyorsak,
26:57istemiyorsak,
26:58bizim,
26:59bu noktalarda,
27:00hakikaten,
27:01aydın düşünmeye,
27:02ihtiyacımız var ki,
27:03bizler,
27:04bu gidişata,
27:05bir son verebilelim.
27:07Bu,
27:08düşünme ile alakalı,
27:10ifade etmek istediğim,
27:11bir nokta daha var.
27:13Düşünmede ciddiyet,
27:14önemlidir.
27:16Yani,
27:16düşünme de,
27:17bir eylemdir.
27:18Bakın,
27:19düşünme,
27:19bir eylemdir,
27:20ve bu düşünmelere ciddiyet,
27:23esastır.
27:24Şimdi,
27:26bir kardeşim diyor ki,
27:27ya,
27:27ben evlenmek istiyorum.
27:29İyi.
27:30Ama,
27:31evlenmeye yönelik,
27:32ciddi anlamda,
27:33bir uğraş içerisinde değil.
27:35Bir çabası yok.
27:37O zaman,
27:37bu insan,
27:38sözünden ne kadar ciddidir?
27:40Pek de ciddiye almaz.
27:42Düşünün gibi insan,
27:43ya ben,
27:44İslam'ı öğrenmek istiyorum.
27:46İslam'ı bilgilerimi artırmak istiyorum.
27:48Tamam,
27:49güzel.
27:49Ama bu insan,
27:51hiç kitap okumuyor.
27:53Şimdi,
27:53kitap okumadığı zaman,
27:55araştırma yapmadığı zaman,
27:56bu insan,
27:57İslam'ı bilgilerini artırabilir mi?
27:59Artırmaz.
28:01Ya da bir başka insan,
28:02ya ben,
28:03İslam'ın bir davet olarak taşınmasını istiyorum.
28:06Bunu farz etmeye inanıyorum.
28:07Tamam.
28:09Ama hayatında,
28:10bunu insanlara anlatmıyor,
28:12paylaşmıyor,
28:12götürmüyor.
28:14O zaman bu nedir?
28:15Ciddiyetsizliktir.
28:16Düşünme eylemi de ciddiyet ister.
28:18Onun için,
28:19üzerinde düşünülmesi gereken meseleye dair,
28:22araştırma yapmak,
28:24okuma yapmak,
28:25ilişki kurmak gerekiyor.
28:26Aslında dedim ki,
28:28mesela sati,
28:29yüzeysel düşünen insanların,
28:31beyinlerinde bir anormallik yok.
28:35İnsanların,
28:36yüzde doksanından fazlası,
28:38aynı seviyede zekidirler.
28:40Bir kısmı biraz daha az zeki,
28:42bir kısmı da,
28:43az bir kısmı biraz daha fazla zeki.
28:45İnsanların,
28:46neresi tamamına yakın,
28:47aynı oranda zekidirler.
28:48Yani,
28:49bağ kurma yeteneğini,
28:51beyinleri,
28:51aynı oranda çalışır.
28:53O zaman,
28:54aydın düşünebilme,
28:56aydın fikri ortaya koyabilmek için,
28:57gayret sarf etmek gerekiyor.
28:59Ve bu işte de,
29:01ciddi davranmak gerekiyor.
29:03Evet,
29:03şimdi,
29:05düşünme töleri bu.
29:06Dediğim gibi,
29:07eğer biz,
29:08aydın bir şekilde düşünürsek,
29:10ciddi bir şekilde düşünürsek,
29:12hayata dair,
29:14temel fikirlerimizi,
29:15oluşturur.
29:16Ve oluşturduğumuz bu temel fikirlerimiz,
29:18bir hakikat olur.
29:19Gerçek olur,
29:20realite olur.
29:21Bize dayatılan fikirlerin,
29:24hakikaten yoksul olduklarını,
29:26aydın düşündüğümüz takdirde görebiliriz.
29:29Evet,
29:30işte,
29:31bize dayatılan fikirleri artık geçmek istiyoruz.
29:33Yani,
29:35insanlar için,
29:36hayata dair temel dünya görüşünü ortaya koyup,
29:39ve bu temel dünya görüşü üzerine bir nizam inşa edip,
29:43ve bu nizam ile insanların hayatına yön veren,
29:47temel dünya görüşlerinden bahsediyorum.
29:50Bunlar,
29:51üç tanedir.
29:53Biri İslam,
29:55ikincisi kapitalizm,
29:56üçüncüsü ise sosyalizmdir.
30:00İslam'ı en sona bırakmak istiyorum.
30:02onu çünkü daha detaylı el almak istiyorum.
30:05Ama bu,
30:06beşerin ortaya koymuş olduğu iki,
30:09ideolojiden, iki yaşam tarzından,
30:12özetle,
30:13bahsetmek istiyorum inşallah,
30:14sallallahu aleyhi ve sellem.
30:15Ülk etapta,
30:17kapitalizmle,
30:18yani insanlar için,
30:21temel fikir,
30:22temel dünya görüşü ortaya koyup,
30:24sonra bu temel dünya görüşü üzerine insanların kendisine uyacak,
30:28nizamlar belirleyen,
30:29kapitalizm,
30:30ya da daha güzel bir ismiyle,
30:33insanları işte sevdirilen ismiyle,
30:35demokrasiden bahsetmek istiyorum.
30:38istiyoruz.
30:39Şimdi,
30:40demokrasi,
30:43veya kapitalizmin temel dünya görüşü şu,
30:47hani hatırlayın,
30:48bir önceki dersimizden,
30:50düşünme eylemi ne üzerine gerçekleşiyor?
30:53İnsan, hayat ve kainat maddesi üzerine gerçekleşiyor.
30:56Dolayısıyla biz ne sorular sormuştuk?
30:59İnsan, hayat ve kainat nereden geldi?
31:02Bunların sonunda ne var?
31:03Ve biz burada ne yapmamız gerekiyor?
31:06Hani nereden geldik?
31:07Nereye gideceğiz?
31:08Burada işimiz nedir?
31:09Sorularına vereceğimiz cevap,
31:11temel dünya görüşümüz olacaktı.
31:14Bizim aynı zamanda inancımızın temelini teşkil edecekti.
31:17Şimdi bu kapitalizm dediğimiz ideoloji ise,
31:20temel görüşü şu,
31:22der ki,
31:23benim insan, hayat ve kainat veya bütün varlıkların öncesinde,
31:27bir yaratıcının olup olmadığı meselesini tartışmak istemiyorum.
31:32Bu benim meselem değil.
31:34Ve benzer şekilde,
31:36insan, hayat ve kainatın sonrasında,
31:38bir kıyamet olgusu veya bir ahiret hayatının varlığına dair de,
31:43ben herhangi bir fikir söylemek istemiyorum.
31:45Ben buralarla uğraşmak istemiyorum.
31:47Ben buraya dair ne vardır diyorum,
31:50o şekilde varlığı dayatıyorum,
31:52ne yoktur deyip,
31:53inanılanları engelliyorum.
31:55Buraları mesele etmiyorum.
31:56Peki, bunun için esas olan nedir?
31:59Benim için esas olan der ki şudur,
32:02inananlar varsa,
32:04inançlarını hayata yansıtmayacaklar.
32:08Yani benim için,
32:10dünya hayatında temel prensip,
32:12layıklık ilkesidir.
32:14Ya da diğer adıyla,
32:15sekülerizmdir.
32:17Yani inanan istediğine inanabilir,
32:19ama inancını hayatta,
32:22fiili anlamda yaşayamaz.
32:23Sadece kendi şahsında,
32:26bireysel olarak yaşayabilir.
32:28O da ona verilmiş olan,
32:30inanç hürriyeti kapsamındadır.
32:33Peki,
32:34insanın,
32:35işte yaratıcıyı,
32:36hayatın devresine dışına ittiğin zaman,
32:39hayata dair,
32:40söz sahibi kim olacak?
32:41İnsanın kendisi.
32:42Yani insan,
32:44kendi hayatına dair,
32:46nizamları kendisi koyar,
32:47istediği zaman değiştirir,
32:49istediği zaman,
32:50onlarla hayatını düzenler.
32:52Temel,
32:53anlayış olarak,
32:54bunu sürer.
32:56Şimdi,
32:57aslında bu,
32:58kapitalizmi,
33:00daha iyi anlayabilmek için,
33:02biraz da,
33:03çıkış,
33:04sürecine bakmak lazım.
33:05Yani,
33:06kapitalizm,
33:07nasıl bir süreçten sonra,
33:09meydana geldi,
33:10hangi aşamalardan,
33:12geçerek oluştu?
33:13Burayı biraz kurcaladığımızda,
33:15aslında mesele biraz daha,
33:17yani kapitalizmin vakası,
33:18daha net olarak,
33:20olgunlaşır.
33:22Şimdi,
33:23hepimiz,
33:24üç aşağı beş yukarı,
33:25hani,
33:26okuduğumuz okullarda,
33:28Avrupa tarihine dair,
33:29bir takım bilgiler,
33:31elde etmişizdir.
33:31Biz okullarda,
33:33tarih kitaplarında,
33:34bunlardan bahsetmişlerdir.
33:36İşte,
33:36Avrupa ortaçak,
33:38döneminde,
33:39çok karanlık bir,
33:40hayat,
33:41yaşıyor ve yaşatıyorlardı.
33:44Ondan sonra,
33:44işte bir,
33:45rünesans dönemi gerçekleşti.
33:47Sonra,
33:47reform hareketleri gerçekleşti.
33:49Ve sonra da,
33:50sanayi devrimi ile,
33:51mesele,
33:53işte,
33:53batının,
33:54dünya,
33:54düzeni şekillendi.
33:56Öyle bir süreçten anlatılıyor.
33:58Doğru mudur?
33:58Evet,
33:59doğrudur.
34:00Yani,
34:00baktığınızda,
34:02ortaçak Avrupa'sında,
34:04veya işte,
34:04İslam'ın hakim olmadığı,
34:05diğer bölgelerde,
34:07hayatta kimler hükmediyordu?
34:10Krallar,
34:11imparatorlar vardı.
34:12Krallar ve imparatorlar,
34:14aynı zamanda,
34:15insanlarda,
34:16mevcut olan,
34:17din onlayışının da,
34:18farkında olarak,
34:19değil mi?
34:20Onların,
34:21dinlerini kontrol eden,
34:24kiliseleri,
34:25yani,
34:25din adamlarına yanına almışlardı.
34:28Dolayısıyla,
34:28şöyle bir tablo ortaya çıkmıştı.
34:31Kralların,
34:32ve dil adamlarının,
34:34ortak yönetimi ile,
34:36insanlar üzerine tahakküm ediyorlardı,
34:38hükmediyorlardı.
34:39Fakat,
34:40bu hükmetme,
34:41kesinlikle adil bir hükümdarlık değildi.
34:44İnsanlar,
34:45fakirlikten,
34:46kırılıyor.
34:47İnsanlar,
34:48ne bileyim,
34:48her türlü zulme katlanıyordu.
34:51Çünkü,
34:51o kralları,
34:52ya da krallara bağlı,
34:53diğer işte,
34:54yöneticileri,
34:55sorgulayan bir merci yoktu.
34:56Kanun,
34:57onların iki dudağı arasındaydı.
34:59İstedikleri şekilde,
35:00keyfi muamelede bulunabiliyorlardı.
35:03Böylesi bir yaşam tarzı.
35:05Ve bu zulümleri icra ederken de,
35:07maalesef,
35:08işte,
35:08tahrif edilmiş,
35:09İncil'in koruyucuları konumunda olan,
35:12din adamların da,
35:13kendi zulümlerini,
35:15meşrulaştırıyorlardı.
35:17Bakın,
35:17Avrupa,
35:18ve diğer bölgeler,
35:20böyle bir süreçten geçti.
35:23Dolayısıyla,
35:24bu süreç,
35:25insanların içerisinde,
35:27bazılarının,
35:28akletmesini,
35:30ve bazılarının artık,
35:31sorgulamaya başlamasına,
35:32sövbe et verdi.
35:33İnsanlar şunu dedi,
35:35ya ben nasıl bir Allah'a inanıyorum ki,
35:38bu Allah bana zulüm ediyor.
35:39Çünkü,
35:40kral,
35:40Allah adına hükmediyor.
35:42Ya da,
35:43yaptığı icraatları,
35:45bir şekilde kiliseye onlatırıp,
35:46Allah,
35:47emretmiş gibi göstermeye çalışıyor.
35:51İnsanlar bunu sorgulamaya başladı.
35:54Ve,
35:54işte,
35:55ilk etapta,
35:56Rönesans döneminde,
35:57bu sorgulamanın,
35:59gerçekleşmesine zemin hazırlandı.
36:03Rönesans neydi?
36:05Rönesans,
36:06Batı toplumunda,
36:07işte,
36:08şiirin,
36:09edebiyatın,
36:10sanatın,
36:10artık icat edilmeye başladığı bir süreçtir.
36:14İnsanların artık yavaş yavaş,
36:15okuma-yazma oranlarının arttığı bir süreçti.
36:21Ve,
36:22insanlar,
36:23ya,
36:23bu zulümatın dışında,
36:25işte,
36:25kendisinden zevk alınabilecek meseleler olduğunu gördüler.
36:28İşte,
36:29mimarlıkta,
36:30mimari yapılarda,
36:31çeşitlenmeye gittiler.
36:33Şiirler,
36:34edebiyatseler ortaya koydular.
36:36Müzik ortaya koydular.
36:38Tiyatrolar oluştururlar,
36:39vesaire.
36:40Mesela,
36:41hala,
36:42işte,
36:43halkı Müslüman olan ülkelerde bile,
36:45değil mi,
36:45o dönemde ortaya konulan eserler,
36:48bir şekilde,
36:49ezberletiliyor,
36:50dayatılıyor,
36:51okutuluyor.
36:52İşte,
36:52Voltaire var,
36:53Shakespeare'ler var,
36:54değil mi,
36:54Dante'ler var,
36:56Montaigne'ler var,
36:58değil mi,
36:58Leonardo Binciler var,
37:00bunların eserleri var.
37:01Hala,
37:01biz hepimiz biliyoruz bunların isimleri.
37:02Niye biliyoruz?
37:03Yani onların kendilerine aydınlanma dönemi,
37:06aydınlanma çağı,
37:07süreci dedikleri,
37:08o süreçte,
37:09işte Avrupalıların gözünü açtıran,
37:12öncü şahsiyetler.
37:14Rönesans'ın hemen akabinde,
37:1616. yüzyılda,
37:17reform hareketleri başladı.
37:20Artık,
37:20matbaa icat edilmeye başlandı.
37:23Matbaa icadıyla,
37:24çok kitaplar basıldı,
37:26İncil'ler basıldı.
37:28Çok ilginçtir.
37:29Şimdi İncil'ler basılıyor,
37:30insanlar İncil okuyor.
37:30Şimdi zaten İncil,
37:33yani İncil olmaktan çıkmış,
37:34vahiy olmaktan çıkmış,
37:35değil mi,
37:36din adamlarını artık kendi elleriyle yazmış oldukları kitaplara dönüşmüş,
37:40o ayrı bir dert.
37:42Ona rağmen,
37:44din adamları,
37:44İncil'deki kendi elleriyle yazdıkları İncil'e ters hükümler veriyorlarmış.
37:49İnsanlar bunu anladı.
37:51Mesela,
37:52işte,
37:53bu anlamda,
37:53Martin Luther King,
37:56değil mi,
37:57ilk etapta bu noktada,
37:58bir başkaldırı başlıyor.
38:00ve neticede,
38:02Katolik Hristiyan'ın dünyasına bir karşı bir darbe veya bir girişimde bulunuyor,
38:06protestanlığı oluşturuyor.
38:09Şimdi çünkü,
38:10adamlar kendi yazdıkları İncil'e bile ters davranışla bulunuyorlarmış.
38:15Tabii,
38:17ardında başka şeyler de geldi.
38:20Her alanda,
38:20belli başlı insanlar çıktı.
38:22Diğer taraftan,
38:23işte,
38:24bilimsel keşifler yapılıyor.
38:26Değil mi?
38:27Sir Isaac,
38:28Nifton'lar çıktı,
38:29Archimedes'ler çıktı,
38:31Galile'ler çıktı.
38:31Öbür tarafta,
38:33işte,
38:33fikri anlamda,
38:34Montaigne'ler,
38:36ya da,
38:36Jean-Jacques Rassou'lar,
38:38ya da,
38:38işte,
38:38Thomas Hobbes'ler,
38:40her ne kadar telaffuz edemezsek doğru.
38:42Ama,
38:42isimlerin hepsini zekredemezsek de,
38:44yani,
38:44bugün,
38:45çoğumuzun isimlerini bildiği,
38:47bir tür,
38:47bir sürü şahsiyetler çıktı.
38:49Bazıları,
38:49işte,
38:50İmmanuel Kant,
38:51veya Hegel gibi,
38:52filozof oldu.
38:53Bazıları,
38:54düşünür oldu.
38:54Bazıları,
38:55ressam oldu.
38:56Vesaire,
38:56vesaire.
38:57Şimdi,
38:58bunlar ile,
38:59insanlar,
39:01herkes,
39:01olayın bir yerine tutup,
39:03bir şekilde,
39:03toplumu,
39:05kilise ve krallara karşı,
39:07ne yaptılar?
39:09Kışkırttılar.
39:10Ya da,
39:10uyandırdılar,
39:11tablice ise.
39:12Şimdi,
39:12baktığımızda,
39:13aslında,
39:14kapitalizmin ortaya çıktığı süreç,
39:17bir takım haklı sebeplere dayanıyor.
39:19Bakın,
39:20haklı sebeplere dayanıyor.
39:21Yani,
39:22haksız bir şekilde,
39:23kilise ile,
39:24krallar ortaklaşa,
39:25insanlar üzerinde,
39:26zulmü icra ederken,
39:28düşünürler,
39:29bunu sorguluyor.
39:31Tabi,
39:31bunu sorgularken,
39:32veya buna karşı,
39:33muhallif bir cephe oluştururken,
39:35bütün yolları deniyorlar.
39:38Tabi,
39:39mesela,
39:39aynı şekilde,
39:40bunlara paralel,
39:41bir de,
39:42iktisat alanında,
39:43bir takım adamlar çıktı.
39:45Değil mi?
39:45Yani,
39:46bugün,
39:46kapitalist iktisat nizamının,
39:48kendisiyle,
39:49daha çok şekillendiği,
39:50işte,
39:50Adam Smith'lerin,
39:51Stavr, Miller'in,
39:52değil mi?
39:53Ricardo'ların da,
39:54başlattığı bir süreç vardı.
39:56Bunlar da,
39:57meseleyi,
39:58iktisadi açısından,
39:59değerlendirip,
40:00olayı,
40:01bütünleştirmeye çalıştılar.
40:03Ve sonra,
40:04artık,
40:04Avrupa halkları,
40:06müthiş mücadelelerle,
40:08ne yaptılar?
40:09Kendi krallarına karşı,
40:10başkallar yaptılar,
40:11ve bir takım devrimler yaptılar.
40:13Ve,
40:13hepimizin,
40:14mesela,
40:14bildiği,
40:15işte,
40:151789'da,
40:17Fransız ihtilali var.
40:201789'da,
40:21başlayıp,
40:211799 yılına kadar,
40:2310 yıllık bir süreç,
40:25yaşanıyor.
40:26Ve,
40:2610 yıllık süreç içerisinde,
40:28kardeşlerim,
40:2810 binlerce,
40:29100 binlerce,
40:30insanlar katlediliyor.
40:33Gerçi,
40:34yani,
40:34bundan önce,
40:35çoğumuzun bilmediği,
40:36ya da çok gündeme getirilmeyen,
40:38başka bir devrim var.
40:39İngiliz devrimi.
40:421640 yılında,
40:43Fransız ihtilalinden,
40:44çok çok daha önce gerçekleşen,
40:46yani,
40:46belki,
40:46Fransız ihtilaline,
40:48bir nevi,
40:48basamak olmuş bir devrimdir.
40:51Ama,
40:52çok dilendirilmez,
40:52çünkü,
40:53tabiri caizse,
40:54kansız bir devrim olmuştur.
40:56Yani,
40:57İngiliz,
40:57kraliyet ailesi ise,
40:591. James,
40:592. James neyse,
41:004. James döneminde,
41:031620'li yıllarda,
41:06çok ciddi anlamda,
41:07iktisadi sıkıntılar,
41:08baş gösteriyor.
41:09İnsanlar,
41:10mırıldırmaya başlanınca,
41:11James aynı taktiği uyguluyor.
41:13Kiliseyi yanına alarak,
41:15kiliseyi yanına alarak,
41:17yaptıklarını meşrulaştırma yoluna gidiyor.
41:21Tabi,
41:21bu meseleye,
41:22çözüm olmaktan ziyade,
41:24meseleyi daha çok,
41:25karmaşık hale getiriyor.
41:28Dolayısıyla,
41:29bu 4. James,
41:30bakıyor ki,
41:31işinin içerisinde çıkamayacak,
41:33işte bir parlamento,
41:34icra ediyor.
41:35Parlamento,
41:37tabi oluşuyor ama,
41:38parlamento,
41:39isteklerini yerine getirmekte,
41:40onlara yaptırmaktan zorlanıyor,
41:42feshediyor.
41:43Sonra,
41:44tekrar mecbur kalıyor,
41:45ve ikinci bir defa daha,
41:46parlamentoyu oluşturarak,
41:48artık kral olarak,
41:49yetkilerini,
41:51parlamentoyla,
41:52paylaşma zorunda kalıyor.
41:54Yani bu,
41:55İngiltere tarihinde,
41:57soyluların,
41:58ya da,
41:58Burjuvazi'nin,
41:59devrimi olarak,
42:00değerlendirilir.
42:01Yani çok böyle,
42:02kanunla falan bir devrim,
42:03ya da halk devrimi değil.
42:04Ama,
42:05bir ilk,
42:06yani,
42:06artık kralın,
42:08imparatorun,
42:09yetkilerini paylaşan,
42:11bir,
42:11parlamento var.
42:12Fakat,
42:14Fransız ihtilali,
42:16devrimi ise,
42:17tamamen,
42:18krallığı devre dışına bırakmıştır.
42:19Hatta,
42:19o,
42:20Louis denilen krallarını,
42:21ailesini de yok etmişlerdir.
42:23Sülalesini dahi yok etmişlerdir.
42:25Bir daha,
42:26olmasın diye.
42:27Şimdi,
42:28bu hareketlere baktığımızda,
42:29artık,
42:30Avrupa'da,
42:31diğer krallıklar da,
42:32yok olmaya başlıyor.
42:34Ya,
42:34o kralların yetkileri azaltılıyor,
42:36ya da,
42:37kralla birlikte,
42:38parlamento kuruluyor,
42:40ya kral,
42:40tamamen devre dışı bırakılıyor,
42:42ya da kral,
42:43sembolik bir konuma getiriyor.
42:45Mesela,
42:45bugün Avrupa ülkenin,
42:46bir çoğu altında,
42:46hala yönetimi,
42:47krallıktır değil mi?
42:48Danimarka,
42:48Hollanda,
42:49değil mi?
42:50İngiltere dahil,
42:52resmi,
42:52şey,
42:53ideolojisi,
42:54ya da şey,
42:55rejimi,
42:55krallıktır.
42:56Ama iş,
42:57parlamentoda.
42:58Yani ne oldu?
42:59Yani,
42:59şunu demeye çalışıyorum.
43:01Kapitalizmin,
43:02oluşma süreci,
43:04uzun bir süreç içerisinden,
43:05gerçekleşti.
43:05Yaklaşık,
43:06üç yüz yıl,
43:08bir süreç.
43:09Ve bu üç yüz yılın sonunda,
43:11artık bu fikriyat,
43:12bir sistematiğe büründü.
43:14Ve günümüzde,
43:15neredeyse dünyanın tamamında uygulanan,
43:18nizam,
43:19bu nizam.
43:20Bu nizam,
43:21cafcaflı bir takım söylemleri,
43:24özgürlük vaatleri olan,
43:26ama esasında,
43:27sömürüye dayalı bir sistemdir.
43:29Esasında,
43:30insanların hayatlarını,
43:32insanların kaderlerini,
43:34zenginlere terk eden,
43:35bir sistemdir.
43:37İnsanları bencilleştiren,
43:39insanları,
43:40diğer insana karşı,
43:41kurt ve vahşi bir hayvan konumuna getiren,
43:44bir ideolojidir.
43:45Kapitalizm,
43:46öyle vahşi bir ideolojidir ki,
43:48hani bir laf vardır,
43:50gölgesini satamadığı,
43:51ağacı,
43:52kesebilen bir anlayıştır.
43:54Dolayısıyla insanlara benciliği,
43:57menfaatperestliği aşılayan bir sistemdir.
44:00Merhametsizliği önceleyen bir sistemdir.
44:03Ve bu sistemde,
44:05zenginlerin,
44:06para sahiplerinin,
44:08söz sahibi olduğu bir sistemdir.
44:09İşte şu anda dünyaya egemen olan nizam,
44:13kapitalist nizam.
44:14Bu kapitalist nizam,
44:15dünyaya egemen olduğu için,
44:17dünya kan gölü,
44:18gözyaşı içinde.
44:19Bu kapitalist nizam,
44:21dünyaya egemen olduğu için,
44:22insanların,
44:23canlarının,
44:24kanlarının,
44:25mal ve para karşılığında hiçbir değeri yoktur.
44:28Ve kendi menfaatleri için,
44:30insanları katletmekten çekinmeyen insanlar,
44:33bu kapitalistlerdir.
44:34Ama bu kapitalistler,
44:36dediğim gibi,
44:37sürekli insanları,
44:38hayal ettikleri,
44:39ötopya olan demokrasi fikriyle,
44:42insanları adı da kendilerine,
44:44aşık ettirmişlerdir.
44:46Öyle bir ötopya olarak gösterirler ki,
44:48insanlar hayatları boyunca,
44:50onu elde etme işini uğraşırlar.
44:52Ama her seferinde,
44:54sömürülürler.
44:55Her seferinde zulme,
44:56maruz kalırlar.
44:58İşte,
44:58kapitalist sistem.
45:00Evet,
45:00ilk çıktığı dönemde,
45:02belki,
45:03kralları,
45:04veya kralların kendisine,
45:05binek olarak kullandıkları,
45:07din adamlara karşı,
45:08haklı bir mücadele ortaya komşu olabilirler.
45:10Ama onlar,
45:12onları hayatlarından,
45:13uzaklaştırmak suretiyle,
45:15hayatlarına birçok krallar hakim kıldılar.
45:17Yani artık,
45:19yasamaya,
45:20nizamlara,
45:21düzenlere,
45:22yön veren,
45:23kral ya da kilise değil,
45:25mal sahibi olan,
45:26zengin insanlar oldu.
45:29Para sahibi,
45:30kapital sahibi,
45:32insanlar,
45:33hayata,
45:34egemen oldu.
45:35İşte,
45:35kapitalist,
45:36dünya nizamının,
45:37ortaya çıkışı,
45:38serüveni ve bugüne gelişi.
45:41dediğim gibi,
45:42biz bu ideolojiye baktığımızda,
45:45bu ideoloji şunu der,
45:46kim neye inanırsa inansın ama,
45:48inancını hayatın dışında tutsun,
45:50layıklık,
45:51bu kapitalist sistemin,
45:52uygulandığı bütün ülkelerde,
45:54yazılı olsun ya da olmasın,
45:55anayasaların temelindedir.
45:57hiçbir kanun,
45:59hiçbir yasa,
46:00layıklık ilkesine aykırı olarak,
46:02meydana getirilemez.
46:03Ve hiçbir fert,
46:04veya hiçbir hareket,
46:06layıklık ilkesine aykırı olarak,
46:08inancını hayatında var etmek isteyemez.
46:10bu düşüncenin,
46:14temel dünya görüşü bu.
46:15Ve,
46:16bu görüşe binaenle,
46:18dolayı olarak da,
46:18bir nizam,
46:20bina etmişlerdir ki,
46:21bu da,
46:22bahsettim,
46:23fiil olarak yaşadığımız,
46:24nizamın kendisi.
46:26Şimdi,
46:27değerli kardeşler,
46:29belki biraz uzadı ama,
46:31yani,
46:31çok da,
46:32derinlemesine inmedik.
46:34Yani,
46:34inilirse,
46:35aslında çok daha farklı şeylerde göreceğiz ki,
46:37ben bu noktada kardeşlerime de,
46:39tavsiye ederim.
46:39Yani,
46:40kapitalizmin,
46:40ortaya çıkış sürecini,
46:42böyle,
46:42kaba taslak da olsa,
46:44bu süreçte,
46:44rol almış olan,
46:45hareketlerin,
46:47düşünürlerin,
46:48ve düşüncelerin ne olduğu noktasında,
46:51bir,
46:51ön bilgiye sahip olmaları,
46:53bu düşüncenin,
46:54anlaşılması noktasında,
46:55faydalı olacağına,
46:56inanıyorum.
46:57Şimdi,
46:58haftaya,
46:59bir sonraki dersimizde,
47:01İslam'dan,
47:02sadece bahsetmek istediğim için,
47:04vakit biraz uzadı farkındayım ama,
47:05kısa bir şekilde de,
47:07sosyalizmden de,
47:08bahsetmek istiyorum.
47:09Şimdi,
47:10ikinci bir dünya görüşü,
47:11ikinci bir hayatı,
47:12anlamlandıran ideoloji ise,
47:14sosyalizmdir.
47:15Sosyalizmde,
47:16çıkış sürecine baktığımızda,
47:18o da,
47:19kapitalizm gibi,
47:20tepkisel olarak ortaya çıkmış bir ideolojidir.
47:23Nasıl kapitalizm,
47:24kilise ve krallara karşı,
47:25tepki olarak ortaya çıktıysa,
47:27sosyalizmde,
47:29kapitalizme karşı,
47:30tepki olarak ortaya çıkmıştır.
47:31işte,
47:37sanayi devriminin,
47:39artık başlayıp,
47:41fabrikaların,
47:42makinelerin,
47:43oluştuğu bir süreçte,
47:45insanlar,
47:46fabrikalarla,
47:47imal,
47:48latta başladılar.
47:50Fabrikalar,
47:52yığınla,
47:52işçilerle dolup taşmaya başladı.
47:54Şimdi,
47:56bir işçi sınıfı oluştu.
47:57Ve bir de patronlar sınıfı oluştu.
48:00Patronlar az,
48:01işçiler çok.
48:03Şöyle basit bir örnek vererek,
48:04bunu açıklamaya çalışayım.
48:06Şimdi,
48:07bir fabrikatörü,
48:08düşünün,
48:09bir fabrikası var,
48:10ve,
48:11100 tane işçisi var.
48:12Bu 100 tane işçi,
48:14bu fabrikatöre,
48:16günde,
48:16ya da işte günde,
48:181000 lira,
48:19kazandırıyor.
48:20Bu fabrikatör,
48:21bu 1000 liranın,
48:22900'ünün kendini almıştı,
48:24alıp,
48:24o 100 lirayı da,
48:26100 tane işçiye,
48:28maaş olarak,
48:28ücret olarak veriyor.
48:30Aşırı bir zenginlik,
48:31aşırı bir fark.
48:34Dolayısıyla,
48:34o,
48:35kapital sahibi,
48:37o fabrikatörler,
48:38o çiftlik sahipleri,
48:40çok kısa bir süre içerisinde,
48:41zenginleştiler.
48:42Ve onlar zenginleştikçe,
48:44daha fazla,
48:45işçi çalıştırdılar,
48:46ve daha fazla sömürdüler.
48:48Şimdi,
48:49işçiler,
48:50karın toplumuna çalışır duruma geldi.
48:52Sağlık sorunlarını,
48:53karşılayamaz oldular.
48:55Öyle,
48:55bir de,
48:56günde 7 saat,
48:568 saatte değil,
48:5714 saat,
48:5818 saatte varan,
49:00mesailerle çalıştırdılar,
49:02bu insanları.
49:03Dolayısıyla,
49:04bariz bir haksızlık ortaya çıktı.
49:06Şimdi,
49:06kapitalizm,
49:07özgürlük getirmişti.
49:09Çalışma hürriyetini getirmişti.
49:10Mülk edilme hürriyetini getirmişti.
49:12Dileyen dilediği şekilde işçi çalıştırabilir,
49:14dileyen dilediği şekilde sümürebilir,
49:16anlayışını getirmişti.
49:17Ve bu anlayış,
49:19bil fil pratikte uygulandı.
49:21Uygulandığında,
49:22bunun bir haksızlık olduğu noktasında,
49:25bir takım insanlarda,
49:26rahatsızlık oluşturdu.
49:28İşte,
49:29o klasik,
49:29iktisadi düşüncenin,
49:31olgunlaşmaya başladığı bir süreçte,
49:33birçok eleştirel yaklaşımı içerisinde olan Karl Marx,
49:37iktisadi anlamda bir takım teorileri ortaya koydu.
49:40Ve,
49:41bu işçilerin kazanıp da,
49:44patroların ceplerine doldurduğu,
49:46o değerin,
49:48o emeğin,
49:49şey o malın,
49:50işçilerin emeğinin karşılığı olduğunu,
49:53ve onlara verilmesi gerektiğini iddia etti.
49:56Böylece,
49:57sosyalizm düşüncesinin temmeleri atılmaya başlandı.
50:01Tabii Karl Marx,
50:02İlk etapta,
50:03iktisadi teorilerle ortaya çıktı.
50:04Ama,
50:05Karl Marx,
50:06Hegel'in teorisinden,
50:07felsefesinden etkilenen bir insandır.
50:09Ve yine,
50:09kapitalist,
50:10rejimde,
50:11büyük bir rol alan,
50:13Jean-Jacques Rousseau'nun,
50:14eşitlikçi fikirlerinden de etkilenmiş olan bir insandı.
50:18Veya,
50:19aynı zamanda,
50:20Friedrich,
50:21işte,
50:21Engelsen'da,
50:22Engelsen'i,
50:23ve daha sonraki süreçte,
50:24zaten hayatlarını birlikte geçmiş olan bir insandı.
50:27Şimdi,
50:28bu,
50:28iktisadi olarak,
50:29teori,
50:30daha sonra,
50:31genişleyerek,
50:32bir ideoloji konumuna geldi.
50:34Yani,
50:35buna mesela,
50:35bilimsel anlamdaki görüşlerini desteklemek için,
50:38Darwin'in,
50:39evrim teorisini kullandı.
50:40Değil mi?
50:41Şimdi,
50:42ve,
50:43ortaya,
50:45demin gibi,
50:45derli toplu,
50:46kendisince,
50:47bir ideoloji ortaya koydu ki,
50:49onun ideolojisinin temel fikri şuydu.
50:52Dedi ki,
50:53insan,
50:53hayat,
50:54kainat,
50:54bizlerin hissettiği her şey,
50:56maddedir.
50:58Bu maddenin,
50:59bir öncesi yoktur.
51:01Yani,
51:02bu madde,
51:02ezelidir,
51:03dedi.
51:04Yani,
51:04bu madde,
51:05aslında bir şekilde,
51:05ya da birileri tarafından,
51:06yaratılmadı,
51:07dedi.
51:07Ve,
51:10herkese,
51:11bu maddenin bir sonu da yok,
51:12dediler.
51:13Bu maddenin,
51:14sonunda işte,
51:15bir kıyamet,
51:16bir ahiret,
51:16vakasıyla karşılaşmayacak,
51:18dediler.
51:18Ebedi olarak,
51:19devam edecektir,
51:20dedi.
51:21Ne oldu?
51:21Bakın,
51:22o zaman,
51:23sosyalist ideolojinin,
51:24ana,
51:25düşüncesi ortaya çıktı.
51:27İnsan,
51:28hayat ve kainatın öncesinde,
51:29madde var,
51:30sonrasında,
51:31madde var,
51:32yaratıcı da yok,
51:33ahiret de yok.
51:33Dolayısıyla,
51:34bu bir şekilde,
51:35inkar edildi.
51:36Ve,
51:36hayata dair,
51:37kanunlara ve nizamlara,
51:38insan yere kendisi belirler.
51:40Ama belirlerken,
51:41asla ve kata,
51:42herhangi bir metafizik fikirle,
51:44yani bir dinle,
51:46ilişkilendirilemeyecektir,
51:47denildi.
51:49Dolayısıyla,
51:50bütün nizamlarını,
51:52ferde,
51:52topluma,
51:53bakışlarını,
51:54hep bu,
51:55esasdan,
51:56ele aldı,
51:56değerlendirdi.
51:57Ve sonra,
51:58bu düşünce olgunlaşınca,
52:00Birinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru,
52:021917'de,
52:03Rusya'da,
52:04bir devrim ile,
52:05sosyalist ideoloji,
52:07hayat buldu.
52:08Tabi,
52:08hayat bulduktan sonra,
52:10ilkelerini,
52:11pratiğe dökmeye başlayınca,
52:12karşılarında,
52:14işte,
52:14inançlara sahip,
52:15fark etmez,
52:16Hristiyan,
52:16Yahudi,
52:16Müslüman,
52:17inançlara sahip,
52:18yılınca insanlar gördüler.
52:20Mal,
52:21özel mülkiyete sahip olmak isteyen,
52:24yılınca insanlar vardı.
52:25Ki,
52:25hepsi,
52:25bütün insanlar böyleydi.
52:26ve dolayısıyla,
52:28bu ideolojiyi,
52:29insanlara,
52:30benimsetmek adına,
52:31çok büyük katliamlar da gerçekleştiler.
52:34Yani,
52:34ilk uygulayıcıları olan,
52:36Stalin'e,
52:36veya,
52:39Lenin'e baktığımızda,
52:40hakikaten,
52:41böyle hani,
52:42dünya tarihinde,
52:43eşi ve benzeri görülmemiş,
52:45katliamlar gerçekleştiler.
52:46Şimdi,
52:48buradaki hataları neydi?
52:49En büyük hataları,
52:51bugün fıtrat dediğimiz,
52:52yani hani,
52:53ilk,
52:53geçen dersimizde bahsetmiştik ya,
52:55insan bir takım işgüdülere sahiptir.
52:58Bu işgüdüleri sonradan öğrenmedi ki.
53:00Bunlar kendi fıtratına,
53:01yaratılışına vardı.
53:03Neydi bunlar?
53:05Tediyyün işgüdüsü,
53:06bekaya işgüdüsü ve türel.
53:08Onlar,
53:09türel'i,
53:10belki,
53:11uygun gördüler de,
53:11ama tediyyün ve bekaya işgüdüsünü kabul etmediler.
53:14Yani insanın asla mal sahibi olma istemesini kabul edilmez.
53:19Bu,
53:19kapitalist nizam altında yaşa yaşa insanlara öğretilmiş bir şeydir dediler.
53:25Mesela,
53:26din içinde,
53:27din derler,
53:28afyondur.
53:29Esasında ben bu kelime üzerine düşündüğümde,
53:33söylenildiği zaman diliminde aslında haklı bir tabirdi.
53:36Çünkü,
53:37Karl Marx bu kelimeyi kullanırken,
53:39bunu,
53:40işte,
53:41bütün çağlara aydınlık veren,
53:44İslam için değil,
53:45tam tersine tahrif edilmiş,
53:47insanların,
53:48kendi elleriyle yazdıkları,
53:50İncil'lerin,
53:52kaynağı Hıristiyanlığı için kullanıyordu.
53:55Öyleydi.
53:55Çünkü,
53:56hani,
53:57kapitalist nizamının ortaya çıkışından bahsettik ya,
54:00şimdi,
54:00krallar,
54:01kendi zulümlerini,
54:03neyle meşrulaştırıyorlardı?
54:06Kiliseyle,
54:06din adamları.
54:07Dolayısıyla,
54:07ne yapsa,
54:07bu afyondu.
54:09İnsanda tediyyün işgüdüsü var,
54:10dindardır.
54:11Dolayısıyla,
54:12Allah emretti ise teslim oluyordu.
54:14Ve Karl Marx,
54:15bunun aslında,
54:16insanların kendi hevasından söylediğini biliyor,
54:18ama ne hikmetse,
54:19işte,
54:19kökten reddedecek ya,
54:21bunu,
54:21dinin,
54:22afyon ve uyuşturucu etkisi olduğunu söylüyordu ki,
54:25dediğim gibi,
54:25o dönem Hristiyanlık için,
54:27belki de geçeliydi.
54:28Yani,
54:28neticede,
54:29işte dediğim gibi,
54:30sosyalizm de,
54:31kapitalizm gibi,
54:32akli olarak çıkmadı.
54:34Aydın bir düşünmenin neticesinde çıkmadı.
54:37Tamamen vakadan,
54:39etkilenerek,
54:40gerçekleşen bir takım hususlardan,
54:42etkilenip,
54:43tepki olarak ortaya çıktılar.
54:45Yani,
54:46sosyalizm,
54:47işte,
54:47insan hayat ve kenti üzerine derin düşünmenin içerisinde varmadı.
54:51Ya da kapitalizm,
54:52işte,
54:52öncesini ilgilendirmiyorum,
54:53sonrasını ilgilendirmiyorum,
54:55şeklinde bunu düşünerek demedi.
54:56sadece bu dünya hayatındaki süreci değerlendirerek bir fikir ortaya koydu.
55:01İşte bunların ortaya koydukları bu fikirler,
55:04aydın düşünceden uzak,
55:07sati veya yer yer derin fikirler olarak değerlendirebileceğimiz fikirlerdi.
55:12Şimdi,
55:14dedim ki,
55:14mesela o,
55:15kapitalizmden,
55:17kapitalizme tepki olarak çıktı dedik ya,
55:20birçoğumuzu duymuşuzdur.
55:22Hani,
55:22Fransız ihtilali gerçekleşirken,
55:25saraydan bir bayanın,
55:27ifade ettiği bir söz vardır.
55:29Halk,
55:30sarayın bahçesinde toplanmış,
55:32açız,
55:32açız,
55:33ekmek istiyoruz,
55:34diye bağırdığında,
55:35ne demişti?
55:36Yani,
55:36kralın kızımdır,
55:37ya da evden bir bayamdır,
55:39ne demişti?
55:39Ya ekmek yoksa,
55:40pasta yesinler.
55:41Şimdi bu,
55:43o anki ruh durumunu,
55:44ruh halini anlatıyor,
55:45değil mi?
55:46Yani,
55:46kız,
55:47ekmeksiz bir dünya düşünüp,
55:48yani o kadar bolluk içerisindedir,
55:50ekmek olmadığı zaman,
55:51pastayla,
55:52börekle,
55:52karnını dönebiliyor.
55:54Ve zannediyor ki,
55:55diğer insanlar da öyle.
55:57Düşünebiliyor musunuz?
55:59Yani,
55:59işte,
55:59böylesi bir süreçte,
56:01bu ideolojiler çıktı.
56:02Dolayısıyla diyorum ki,
56:03tepkisel ideolojilerdir.
56:04Ha,
56:04derinlemesine incelenebilir.
56:07Yani,
56:07mesela,
56:08sosyalizmde çok farklı yorumları vardır,
56:10uygulama biçimleri vardır,
56:11değil mi?
56:12Zirai sosyalizm vardır,
56:13işte devlet sosyalizmi vardır,
56:15toprak sosyalizmi vardır,
56:16komünizm vardır.
56:18Her biri,
56:19tarih içerisinde,
56:19farklı bir düşünür gelip,
56:21o,
56:22temel düşünceyi,
56:22uygulama noktasında,
56:24bir takım farklı yorumlarla,
56:26icra etmiştir.
56:28Ama,
56:28esası değişmemiştir.
56:30Yani,
56:30materyalist bir,
56:32ideolojidir.
56:34Kapitalizm,
56:35layıklık üzerine,
56:36bina edildi.
56:37Tek kelimeyle,
56:38sosyalizm ise,
56:39materyalizm üzerine,
56:41bina edildi.
56:42Ve bu iki ideoloji,
56:44insanların hayatına,
56:46karanlıkta başka bir şey getirmedi.
56:47Zulümden başka bir şey,
56:49getirmedi.
56:49Evet,
56:50belki birçok günüyle,
56:51sosyalizmin,
56:52bir takım uygulamaları,
56:54kapitalizmin zulmünden,
56:55bunalmış olan insanlara,
56:57çekici gelebilir.
56:58Ama bir bütün olarak baktığımızda,
57:00aslında,
57:01insanın fıtratıyla örtüşmeyen,
57:03ve çok daha uzun süre yaşamayan,
57:05bir ideoloji oldu.
57:07Onu da,
57:08görmek gerekiyor.
57:10Evet,
57:10değerli kardeşler,
57:11inşallah,
57:12bir sonraki dersimizde,
57:14bir diğer temel dünya görüşü olan,
57:17İslam'dan,
57:18bahsedeceğiz.
57:19Allah hepinden razı olsun.