02:16Görev dondurması aslında dondurmaların atası da denilebilir.
02:19Çünkü en doğal haliyle yapılmış zamanında. Eski kardan, buzdan, imal edilerek süt salet ve şeker, eski dönemlerden kalan çevirme şekilde yapılmış.
02:33Daha sonra makineyeleşmiş bir miktar. Diğer dondurmalardan en çok ayırt edicili özelliği daha sıcak, daha yumuşaktır.
02:41Bu alışveriş merkezlerindeki sohmatik makineler var. Onların dondurmalarına benzetiyorlar.
02:47Yani dondurmaların da atası diyebiliriz bizim dondurma için.
02:52Görevli dondurmasının tarihi 200 yılı geçkin bir tarih.
02:55Görevli zaten kuruluşu itibariyle kadim bir şehrimiz.
02:59Yaklaşık 800-900 yıllık bir şehrimiz.
03:03Ta Osmanlı'dan bu yana var.
03:06Tabii eski imkanlar olmadığı için 200 yılı şöyle bilebiliyoruz.
03:09Görevli'de de mevcut kar kuyularımız var.
03:12İnsanlarımız eskiden bu dondurmayı yapabilmek için kar kuyularına kışın yan karları doldurur.
03:17Ve kadim olan kemençemizle beraber üstünde horanını teper.
03:21Onu bir güzel sıkıştırır.
03:22Üstünü kapattıktan sonra kış aylarında ondan buz elde eder.
03:25Ve göreliye has formülü olan salipti, meyan köküyle sütümüzle beraber o enfes dondurmayı yaparak 200 yıldan beri halkımıza ikram ediyorlar.
03:39Tadından memnunuz.
03:41Çocukluğumuz da dahil, şimdi de dahil.
03:43Aynı tadı yaşlanınca çocukluktaki aldığımız tadı şu anda da alamayabiliriz.
03:50Yaşlandık artık.
03:51İnşallah siz de çok uzun yaşarsınız da bunu görürsünüz.
03:56Ama dondurmamız meşhur, meşhur, meşhur, meşhur denir ya işte.
04:02Meşhurdur, tatlıdır, iyidir, güzeldir ve devamlı olarak da böyle kalacak.
04:13Bir günceleri köylerde, düğünlerde, bayramlarda, genellikle Arafa günleri çocuklara, caminin kapısında, yaşlara ikram edilirmiş.
04:24Köyün anı dermiş yani.
04:25Ali Ağa, Mehmet Ağa, yarın Arafa veya bayram sabahı dondurma dağıtacağız derlermiş.
04:33O da tabii köyde iki aile sırayla yaparlarmış.
04:36Dağıtırlarmış bayram sabahı çocuklara, şenliğe ona buna.
04:41O şekilde başlıyor bu.
04:43Ondan sonra işte tabii ufak tefek bir maddiyat oluyor.
04:47İnsanlar beş on üç bir para kazanıyorlar.
04:49Baktılar tabii o zamanlarda tabii geçim çok zor.
04:53Bazı şeyler maddiyatlı oluyor.
04:56Ne yapalım ne dedim.
04:58Cami hasına cami var.
04:59Onun kapısına iniyorlar.
05:01Yani o mevzusu elli yıl sonra diyelim.
05:04Bundan yüz elli yıl önce.
05:06Oraya geldikten sonra bir ticari amaca dönmüş.
05:09Yani bir gelir kaynağına dönmüş.
05:12Ağır ağır orada satılmaya başlanmış.
05:15Dedelerimiz, arkadaşları, öbür amcaşuşlar yapmaya başlamışlar.
05:19Bu şekilde devam edip şu zamana kadar gelmiş.
05:24Bizim en büyük özelliği günlük olmasıdır.
05:29Şoklanmamasıdır.
05:30İnsana dokunmamasıdır.
05:32Taze sütten yapıyoruz.
05:33Biz bunu bu akşamdan hazırlıyoruz.
05:36Bugün yapıp satıyoruz.
05:37Şoklamıyoruz bunu.
05:43Bizim dondurmamızda şeker çok az.
05:45Hatta hiç yok gibi bir şey.
05:47Dolayısıyla şeker hastaları hiç şey yapmadan dondurmamızı yiyebiliyor.
05:50Onda bir sıkıntı yok.
05:51İkincisi bizim esasında buradaki yöresi adı köpük dondurmadır.
05:54Kaymak dondurmadır.
05:55Çok hafiftir.
05:57Ve şekil verebilirsin kaçıkta.
05:58Yani sert bir dondurma değil.
05:59Hani bir dondurmaya batırınca izi kalır.
06:02Çekersin, yemekleşsin.
06:03Bizimki öyle değil.
06:04Bizimki aldır mı gidiyor.
06:05Çok yumuşak bir kıvam olur.
06:08Yani önüme 5-6 tane dondurma koysanız göle dondurması budur diyebilirim.
06:11Fakat bizim dondurmanın özelliğini de çok bozmak istemiyoruz.
06:19Yani böyle çok bozulduğu zaman çok makineleşiyor.
06:23Makineleştiği zaman da özelliği bozulur.
06:25Bu diyor ki dondurma niye İstanbul'da yok.
06:27Yani dondurmanın İstanbul'da olmanın sebepleri var yani.
06:30Her şey biraz da yerinde güzel.
06:31O açıdan yani bence biraz daha yöresel taat olarak kalması bence daha özel.
06:40Bazı zamanlar oluyor ki sıra bulunmuyor.
06:43Herkes böyle orada sağ olsun bizim şu andaki mevcut belediye başkan ve yöneticilerimiz onlara güzel yerler yaptılar.
06:50Ve şu anda hijyenik olarak üretiyorlar.
06:53Gıda mühendislerimiz de ilçenin gıda mühendisleri de bu konuda dikkat ediyorlar.
06:59Teftiş ediyorlar.
07:01Ve hijyeninde bir sıkıntı yok.
07:04Bugüne kadar da olmadı.
07:07Çok bir konsept değişti Meryem.
07:10Sadece değişen kar yerine buz kullanıyoruz.
07:13Buzu kendimiz üretiyoruz derin dondurucularda.
07:15Tabi zamanında bu derin dondurucular 88-89'larda falan çıktı.
07:23Onun önce kar kuyularımız vardı bizim.
07:26Kar kuyusu.
07:2720 metre derinlik 15 metre eninde.
07:30Zamanında kesilen ağaçlarından kapatılır.
07:33Üzeri çatı şeklinde.
07:35Kışın doldurulurdu bu yani imece usulü.
07:38Benim amcam da kemençeciydi zamanında.
07:41Yine yaşıyor Allah uzun ömürler versin.
07:43Kemence çalardı biz içine girip horon oynardık.
07:46Bundaki amaç karı sıkılaştırmak.
07:50Hani o çığlanan toplanan karı sıkılaştırıp sıkı olduğu zaman daha kullanışlı oluyor.
07:56Kalıp kalıp kesilir çıkarılırdı.
07:59O şekilde işte kar da yapılıyordu.
08:01Hayvanlarla yol olmadığı zaman çok çilesini çekti büyüklerimiz bu işin ya.
08:05Ben de yani 49 yaşındayım.
08:07Ben de o konsepti yaşadım.
08:09Kuyu doldurma zamanını yaşadım.
08:11Kesiyorsun, kıllı çuvallara koyuyorsun.
08:14Hayvanların sırtında yürüyerek 3 kilometre merkeze geliyorsun buraya caminin yanına.
08:20Çok zor bir hayattı.
08:21Çelişkeli, meşerkelli bir hayattı yani.
08:23Şimdi görev dondurmasının ustaları farklı.
08:31İsmi aynı.
08:33Coğraf işaretleme alındı doğru.
08:35İsim olarak alındı.
08:36Ama ustalar hepsi aynı değil.
08:40Sizin de mesela evde sizin demlediğiniz çayla eşinizin demlediği çay aynı değildir.
08:44Mutlaka fark vardır.
08:46Bu da aynı şekilde.
08:47Bunu mutlaka altını çizmek lazım.
08:49Çünkü bunun da çok büyük yanılgıya düşenler var.
08:51Hepsinde aynı tadı bulamayabilirsiniz.
08:53O yüzden ustaları seçmeleri lazım.
08:58Çocukluk devirlerimizde bu dondurmaların bunun bir özelliği de şu var.
09:03Esprisi de şudur.
09:04Zebil, zebil.
09:06Zebil.
09:07Bunun hasretini çeken, bunun hasretini çeken, gurbette yaşayıp da ilçemize gelip bu dondurmadan yiyen,
09:14belki cebinde parası yoktur diye düşünen bizim güzel insanlarımız da var.
09:19Verir mesela üretim yapan veya satan arkadaşımıza, para verir.
09:24Zebil, zebil, zebil diye bağırılır, vatandaş gelir, bunu yer yani.
09:30Güzel yani, güzelliği de bana göre bir esprisi de bu.
09:33Tadı güzel, kendi güzel.
09:36Zebil, zebil, zebil, zebil, parasız.
09:41Şunu söyleyeyim, öncelikli olarak burada bir zebil demiş olduğumuz bir adet var.
09:46Zebil bedava demek.
09:47Yani bir insanın hayrına, asasının, dedesinin hayrına dondurmacaya gidip para vererek,
09:53benim hayrıma işte 100 tane, 200 tane dondurmayı sebil et dediği zaman,
09:57sanki böyle arılar, peteye gelmiş gibi bütün insanlar oraya toplanır.
10:01Hem onun doğasından faydalanmak için, hem de o dondurmayı yiyebilmek için.
10:04Ben bunun aynısını Ankara'da yaptım.
10:06Standı açtığımız zaman, dedim ki zebil.
10:09İnsanlar önce bir durdu.
10:10Zebil ne demek?
10:11Çünkü Türkiye'nin her yerine insanlar var.
10:13Bedava, hayrıma deyince aynı şekilde orası da doldu.
10:16Güzel bir adettir bu da.
10:20İnsanlar yaşlı olsun olsun olsun gelirdir ki,
10:24ben de 50 liralık zebil yapmak istiyorum.
10:26Maddiyat önemli değil, 1 lira da olur, 5 lira da olur, 10 lira da olur, 100 lira da olur.
10:31Ben de zebil yapmak istiyorum, bir hayrat.
10:33Onu ölüsünü, bir nevi maneviyat diyelim buna.
10:36Manevi yönünü biraz tatmin edebilmek.
10:38Ama doğru mu? Çok doğru bir şey.
10:41İnsanlar uzatır elini, zebil, zebil diye bağırırsınız.
İlk yorumu siz yapın