- 2 gün önce
Kategori
🛠️
Yaşam tarzıDöküm
00:00Efendim günaydın. Sabah kahveniz başladı. Beyaz TV ekranlarına hoş geldiniz. Harika bir program sizleri ve beni bekliyor.
00:07Yine çok merak ettiğim sorulardan oluşan harika bir program hazırladık ekip arkadaşlarımızla ama kahvem yok.
00:14Kahvem gelsin.
00:16Sen bundan önce giymiş miydin?
00:19Dikkat ediyorlar.
00:22Ediyorlar.
00:24Efendim ben aldım kahvemi. Siz de alıp sabahkahvesi.tv'ye gönderirseniz.
00:30Ben de size hediyeler gönderirim. Hadi gelin.
00:36Efendim tekrar hoş geldiniz. Sabah kahvenize çok kıymetli avukatımızla tanıştırmak isterim sizi.
00:41Zaten biliyorsunuz tekrar takdim edeyim avukat Erman Demiroz. Hoş geldiniz hocam. Nasılsınız?
00:46Hoş bulduk. Sağ olun. Sizler nasılsınız Bircan Hanım?
00:48İyiyim. Ben yine tabii aradan böyle bir hafta geçince tonla soruyla geldim.
00:54Yine merak ettiklerimizi soracağım. Hazırsanız.
00:56Hazırız.
00:57Şimdi zorunlu mali mesuliyet sigortası ne demek?
01:02Zorunlu mali mesuliyet sigortası isterseniz daha önce konuluyla bağlantısı olsun diye geçen sigorta hukukundan bahsetmiştik.
01:12Ve uygulamada en fazla biz trafik sigortalarında uyuşmazlık çıktığını söylemiştik.
01:17Zorunlu mali mesuliyet sigortası da bizim halk arasında bildiğimiz trafik sigortası esasında.
01:24Ama bunu kamu düzeni sağlansın diye dediğim gibi uyuşmazlıklar en fazla bu alanda çıktığı için herkes araç kullandığı için ve araç kullanmanın bir riski olduğu için kazalara meydana geldiği için sigortalarda sadece trafik sigortaları ihtiyari değil.
01:43Yani isteğe bağlı değil zorunlu tutuluyor.
01:46Yani siz bugün aracınıza diyoruz ya trafik sigortası yaptırmam lazım günü yaklaştı veya sizi ajenteniz arıyor diyor ki Bircan Hanım trafik sigortanın günü geçiyor ya da geliyor yapalım.
01:59Evet.
01:59Çünkü bu zorunlu.
02:01Bunun bir cezası var.
02:02Gecikme cezası var.
02:04Bir de Allah korusun başınıza bir risk meydana geldiğinde burada tüm sorumluluk sizde.
02:10Ayrıca zaten trafik sigortası olmayan bir aracın da seyir yapması şu an mümkün değil.
02:19Yakalandığında araç bağlanıyor.
02:20Bağlanıyor.
02:21Şimdi kaskoyla sigorta arasında bir fark var mı?
02:24Tabii.
02:25Şimdi bunu ne demek istedim ben?
02:26Şimdi tekrar soruya dönersek zorunlu mali mesuliyet sigortası özetle üçüncü kişilere yani bizim haricimizde bizden kaynaklı bir üçüncü kişiye verdiğimiz.
02:39Bu kedilerimiz oluyor izleyicilerimiz de biliyor hocam.
02:41Geçen hafta size denk gelmedi ama kedi sesi berekettir.
02:44İzleyicimiz artık biliyor Beyaz TV ekranlarındaki herkes.
02:47O şimdi bizi de selamlaşıyor bizi dinlediğini gösteriyor yani onu öpüyorum.
02:50Bizden de selam olsun ona burada.
02:52Zorunlu mali mesuliyet sigortasında üçüncü kişilere bizim verdiğimiz zararlar teminat altına alınıyor.
03:01Benim bir başkasına verdiğim zarar bu sigortanı karşıladı.
03:06Trafik sigortası karşılıyor.
03:08Yani bir hasar anında diyelim ki benim aracımda da zarar meydana geldi.
03:12Trafik sigortası diyor ki ben senin aracınla ilgilenmem.
03:16Ben üçüncü kişiye verdiğin zarara bakarım diyor.
03:20Ama kask o...
03:21Benim aracımla ilgilenen taraf.
03:22Kask'tan aklımıza gelsin.
03:24Koruyor.
03:24Kask bizi koruyor ya.
03:26Kask o da bizim aracımızı koruyor.
03:27Tamam.
03:28Aradaki ayrım bu.
03:29Durum bu.
03:30Peki.
03:32Trafik kazası sonrasında vatandaşların haklarını konuşacağız.
03:35Evet.
03:36Nelerdir?
03:36Trafik kazasında şöyle bir düşünelim nasıl senaryolar olabilir?
03:42Birincisi zaten bir kaza meydana geldiyse illa ki kendi aracımızda bir hasar meydana geliyor.
03:49İkincisi Allah göstermesin bir yaralanma durumu veya vefat durumu meydana gelebiliyor.
03:56Allah korusun.
03:57Şimdi bunların üçünü de ayrı ayrı senaryoları değerlendirirsek ara avacımızda meydana gelen hasarda
04:05bizim aracımızın bir onarımıyla ilgili bir tazmin borcu oluyor sigortanın.
04:11Bir de aracımızda meydana gelen değer kaybını tazmin borcu oluyor.
04:16Yaralanma durumunu ele alırsak yaralanma durumunda biz yaralandık.
04:21Diyelim ki benim kolum kırıldı.
04:24Ben belli bir süre çalışamıyorum.
04:26Burada geçici iş göremezlik tazminatı borcu oluyor.
04:30Kolumun iyileşmesi için tedavi ve bakıcı giderleri.
04:35Borcu oluyor.
04:36Ve bu kolumu artık ben eskisi gibi kullanamıyorsam sürekli iş göremezlik tazminatı borcu oluyor.
04:44O da varsayımsal olarak bugün TRH 2010 yaşam tablosu kullanılıyor.
04:50Bir kişinin tahmini varsayımsal ömrü diyelim ki 75 olarak hesaplandı.
04:54Ben diyelim ki 40 yaşındayım.
04:5535 yıl hesabı yapılıyor mağluliyetimize göre.
04:59Bu tarz kaza durumunda vatandaşlarımızın hakları var sigorta nezdinde.
05:04Güzel.
05:05Neden şuna güzel dedim?
05:06Çünkü normalde 75 yaşına kadar belki çalışmayacak olan birisi aslında devlet nezdinde, sigorta nezdinde sanki 75'e kadar hakkı varmış da çalışıyormuş gibi bir aldı.
05:17Çalışıyormuş gibi değerlendiriliyor.
05:18Kişi çalışmıyor da olabilir.
05:20Ona trafik kazalarında aslında sürekli iş göremezlik tazminatını biz efor kaybı, güç kaybı olarak değerlendiriyoruz.
05:28Yani çalışıp çalışmamasından ziyade okulun eskisi gibi kullanamamasından kaynaklı bir tazminat gibi değerlendiriliyor.
05:36Adı da zaten efor kaybı.
05:38Güç.
05:39Güç kaybı.
05:39Şimdi bunlar çok güzel haklar ama bunları hepsini bilemeyebiliriz.
05:46Tabii.
05:46Faydalanamayabiliriz.
05:48Nasıl bir yol izleyeceğiz?
05:49Avukat mı bulacağız?
05:51Yoksa sizi kapınızda mı artık aşındıracağız?
05:53Nasıl yapalım?
05:54Ya şöyle zaten hukuk çok giriş bir alan Derya Deniz.
05:59Vatandaşların bunları tek tek alacak kalemlerini bilmeleri, usulünü, esasını bilmeleri tabii ki beklenemez.
06:07Burada kendi haklarını illa ki çevrelerinde bir hukukçu vardır ya da alanında uzman kişiler vardır.
06:14Bunlara danışmalarını ben şahsım adına öneriyorum.
06:18Yalnız şundan da özellikle de kaçınmalarını istiyorum vatandaşlardan.
06:23Bugün maalesef bir trafik kazası geçirdiğinizde muhakkak stüdyodaki arkadaşlarımın da başına gelmiştir.
06:31Ertesi gün telefonlarınız zır zır çalmaya başlıyor.
06:35Birisi arıyor sizi diyor ki ben şuradan arıyorum, ben buradan arıyorum, ben sigorta şirketinden arıyorum, ben eksperlik ofisinden arıyorum, ben filanca hasar danışmanlık firmasıyım, ben şurasıyım, ben burasıyım.
06:46Çok geçmiş olsun bir trafik kazası geçirmişsiniz.
06:49Şöyle şöyle haklarınız var, bizimle çalışın, biz sizin o tazminat sürecinizi ilerletelim şeklinde bir telefon çalıyor ve o bir telefon değil süreç içerisinde ben çok duyuyorum.
07:04Diyor ki iki yıl önce bir trafik kazası geçirdim hala arıyorlar.
07:07Öyle bir süreç yani.
07:09Öyle bir süreç de oluşuyor.
07:11Bu arayanlardan ben vatandaşın kaçınmasını önemli istiyorum.
07:15Nedeni de şu, birincisi sizin trafik kazası geçirdiğinizi karşıdaki arayan kişinin bilmesinin imkanı yok.
07:24Bu bir kişisel veri.
07:26Bu kişi sizin kaza geçirdiğinizi biliyorsa sizin verilerinizi bir yerden bir şekilde satın almış, o veriler bir şekilde sızdırılmıştır ve bugün gerçekten uygulamada bu çok yaşanıyor.
07:38Bunu izleyenler anlayacaktır beni, başına bu tarz durumlar gelenler çok yaşanıyor.
07:46Ben hep şunu söylüyorum, zehirli ağacın meyvesi zehirli olur.
07:50Tabii tabii, senin verini çalarak aldıysa ona güvenme zaten.
07:53Yani senin hakkından çalmayacağını bilmiyorsun.
07:55Ne malum, bravo.
07:57Aha çok iyi bir şey bu, tweet, güzel oldu bunu bilmemiz.
08:00Trafik kazalarında böyle bir problemimiz var.
08:02Aman ne güzel bak bizimle ilgilendiler, hızlıca arıyorlar falan demeyin.
08:05Onlar bayağı hasar tespitine gelmiş, yam yam gibi davranıyorlar.
08:09Maalesef öyle ya zaten vatandaş da bıkıyor bir süre sonra.
08:12Çünkü o kadar çok arıyorlar ki ya vatandaşın bir yakını vefat etmiş ya da cenaze gömülmemiş telefonla arıyorlar.
08:22Bilmiyor çünkü o kazada ne olduğunu bilmiyor vatandaş.
08:24Sadece ona bir veri verilmiş.
08:27Ölümlü kaza, yaralanmalı kaza, onun da bilgisi yok.
08:32Ama adamın orada canı yanmış, cenaze gömülecek, arıyor geçmiş olsun, kaza geçirmişsiniz.
08:38Tam kasap, et, koyun, can değil mi? Tam o durum.
08:41Çok da kötü bir zamanlama yani.
08:43Maalesef.
08:44Evet, bundan sonra Allah korusun böyle bir şey olursa herkes bir bilsin yani.
08:47Şimdi trafik kazasındaki kusur durumunda tazminatlar nasıl etkileniyor onu bir konuşalım.
08:53Şimdi geçen sormuştunuz yayının sonunda hatırlar mısınız bilmiyorum.
08:59Bir vefat durumunda biz kusurluyuz o zaman tazminat alabilir miyiz diye.
09:05Yine aynı noktaya geleceğim.
09:07Kimse kusurundan bir fayda sağlayamıyor hukukun temel prensibi gereği.
09:11Şimdi bir trafik kazasında biz yüzde yüz haklı olabiliriz.
09:14Kusur dağılımı yapılmış olabilir.
09:17Yüzde elli olmuş olabilir.
09:19Veya asli talih yüzde yetmiş beşe yirmi beş.
09:22Burada tazminat hesabında her zaman için kusur tenzili dediğimiz bir durum var.
09:27Yani kusur indirimi.
09:29Yani bugün bizim yüz bin liralık bir tazminat alacağımız varsa trafik kazası sonucunda.
09:34Bizim kusurumuz oranında burada bir tenzilat yapılıyor.
09:37Diyelim ki yüzde yirmi beş bir kusurumuz var.
09:39Yüz bin liranın yüzde yirmi beşi yetmiş beş bin lira bizim hakkımız oluyor.
09:43Ama benim aslında çok merak ettiğim şey şuydu.
09:46Kusur yüzde yüz kusuru olan kişi öldüyse ne olacak?
09:50Tamam.
09:50Yüzde yüz kusuru olan kişi vefat etti.
09:53Evet.
09:53Karşı tarafın çok maddi gideri oldu.
09:56Hiç kusuru yok.
09:57Tamam.
09:58O durumda zaten vefat eden kişi kendi kusuruyla vefat ettiği için o herhangi bir alacağı olmuyor.
10:05Onun veya hak sahiplerinin.
10:07Daha doğrusu hak sahiplerinin.
10:08Evet.
10:08Herhangi bir alacağı olmuyor.
10:11Ama onun verdiği zarardan maalesef mirasçıları etkilenebiliyor.
10:17Tamam.
10:18Ama yine onun verdiği zarardan sigortacısı da sorumlu oluyor.
10:23Yani trafik sigortacısı dedik ya zorunlu mali mesuliyet sigortası üçüncü kişilere verdiğimiz zararda bizi korur diye.
10:30Vefat etti kendi kusuruyla ama karşı tarafta da çok ciddi bir zarar var.
10:33O zaman kişinin kendi sigortacısı o üçüncü kişilerin zararını üstlenmek durumunda kalıyor.
10:43Peki araç değer kaybı nedir?
10:46Araç değer kaybı trafik kazasındaki maddi hasarda aracımızla biz seyrederken bir trafik kazası meydana geldi.
10:55Yine az önce bahsettiğimiz gibi kusur durumlarından bizim bu kazanın oluşumunda hiçbir kusurumuz yok.
11:01Ben de aracı geçen gün almıştım sıfır bir araç aldım.
11:04Çok da hevesliyim böyle güzel güzel gidiyorum açtım müziyemi ama kusursuzum birisi geldi bana bam diye vurdu.
11:11Şimdi bu sıfır aracımı örnek veriyorum ben 1 milyon TL'ye aldığımı farzedelim.
11:16Yandan vurdu bana sağ arka kapım sağ ön kapım diyelim ki onarıldı boyandı.
11:22Şimdi bir benim aracımda bir hasar bedeli artık tremerine plakasına işlendi.
11:28İki benim aracımda boyanan değişen parçalar oldu.
11:32Doğal olarak ben bu aracı yarın bir gün sonra bir yıl sonra on yıl sonra satacağım zaman alıcı diyecek ki senin aracında iki parça boya var kapılarım boyanmış şu kadar tremerim var.
11:44Doğal olarak senin aracın 1 milyona değil 900 bin liraya satılacak.
11:49Yani orada 100 bin liralık bir fark var.
11:50Bu bir değer kaybı.
11:51Bu bir arığın değer kaybı.
11:53Ben burada kusursuzum benim hiçbir suçum yokken ben bu 100 bin lirayı üstlenmek zorunda değilim.
11:58Değilim.
11:59Yine bize zarar veren kişinin sigortacısı teminatın yetmediği durumda da sürücü veya işleteni işleten dediğimizde o aracın ruhsat sahibi diyoruz.
12:09Onlar sorumlu olmuş oluyor.
12:10Peki değer kaybını nasıl hesaplayacağız?
12:13Değer kaybı nasıl hesaplanıyor?
12:14Sigortada şu mantık var gerçek zarar ilkesi.
12:18Gerçek zarar ilkesinden şunu anlayabiliriz.
12:20Gerçekten benim aracımda bugün az önce verdiğim örnekte iki kapanın boyanıp onarılması benim aracımda ne kadar değer kaybettir?
12:30Bunu nasıl hesaplarsınız?
12:32Daha önce o kapılarda bir işlem var mı yok mu?
12:34Örnek veriyorum daha önce o kapılar boyandıysa bir daha boyandı artık onda çok bir değer kaybı oluşmaz.
12:40Çünkü zaten boyalıydı gibi aracımızın yaşı, kilometresi daha önce aynı noktalardan hasar alıp almadığı bunların hepsi bir etken.
12:50Yani aracımızın rayicinde daha önce kazasız haliyle şimdiki kazalı hali arasındaki fark bu yöntemle hesaplanıyor.
12:58Burada şöyle bir algı da var.
13:01İşte planca yaştan sonraki araçlarda değer kaybı olmaz diye.
13:05Hayır, 40 yaşında da olabilir araba, 50 yaşında da olabilir, 300 bin kilometrede de olabilir, 500 bin kilometrede de olabilir.
13:14Gerçek zarar ilkesi gereği bu araçta gerçekten satarken bir değer kaybı oluşuyorsa bu araçta değer kaybı vardır diyoruz biz.
13:24Hesaplaması da bu şekilde yapılıyor.
13:25Daha vahim de bir durum var.
13:27Nedir?
13:28O da aracın perti çıkmasına.
13:29Evet.
13:30Tabir bu ya o yüzden öyle söyledim affınıza sığınarak.
13:32Burada süreç nasıl ilerliyor?
13:34Yani onarılmaz araçlarda artık diyelim.
13:37Araç artık trafikte güvenli seyir kabiliyetini yitirdiğinde artık bu araçlar onarılamıyor.
13:43Doğal olarak da perti ayrılıyor, trafikten çekiliyor.
13:47Bu araçların, bu hasarlı hallerinin bir değeri var.
13:51Biz buna soğutaj değeri diyoruz.
13:53Yani kabaca hurda halinin değeri.
13:57Onların da bir ekonomik değeri oluyor çünkü.
13:59Bu soğutaj değerinden aracın raiş değeri düşülüyor.
14:03Aracın raiş değeri de kazadan önceki halindeki değeri düşülüyor.
14:08Aradaki fark sigortacının sorumluluğunda kalıyor.
14:12Yine bir örnekle açıklamak gerekirse.
14:13Bir milyonluk araçta hasar sonrasında araç diyelim ki soğutaj değeri 300 bin lira oldu.
14:19Arada 700 bin liralık fark var.
14:20Bu 700 bin lirayı size kusuruyla çarpan şahsın sigortacısından talep edersiniz.
14:27Ama bugün için 300 bin lira poliçe limiti var.
14:30700'ün 300'ünü aldık.
14:32Geriye 400 bin lira alacağımız var.
14:34Kaskomuz da yoksa, kaskomuz varsa eğer 400 bini oradan talep edebiliriz.
14:39Ama kaskomuz yoksa size çarpan şahıslardan, sürücüden veya o aracın sahibinden bu paraları tahsil edebiliyorsunuz.
14:46Araç onarım sürecinde araçtan mahrum kaldığımız bir süre var.
14:51Bu ne olacak?
14:53Eğer araç onarıma sevk edildiyse,
14:56araç tabi kaza sonrasında illaki bir servise onarılması için gönderiyoruz.
15:01Serviste araç, servisin yoğunluğu, parçaların, tedarik süreçleri, eksperin gelmesi, gitmesi derken 20 gün geçti.
15:0820 gün boyunca ben aracımdan mahrum kaldım ve bu kazanın oluşumunda benim herhangi bir kusurum yoktu.
15:15Durduk yerde ben 20 gün aracımı kullanamadım.
15:17Eğer ben bir şahıssa 20 günlük aracımın emsal aracımla aynı araçlarının kira bedeli neyse bunu sigortacıdan değil bana çarpan şahıstan talep ediyoruz.
15:31Çünkü sigortacının sorumluluğunda değil bu.
15:33Vermek zorunda.
15:34Vermek zorunda.
15:34Hukuken zorunda ama vermeyebilir.
15:36O zaman da yakasına yapışmıyoruz.
15:38Hukuken gerekli yolları tüketiyoruz.
15:42Diyelim ki araç ticari bir araç.
15:44Örnek veriyorum taksi.
15:46Bu sefer de 20 günlük kazancı hesaplanıyor.
15:5120 gün onarımda kaldı.
15:53Yine aynı şekilde sigortacının sorumluluğu yok.
15:55Bu sefer yine aynı şekilde şahıssa başvuruyoruz.
15:5820 günlük kazanç kaybını ondan talep ediyoruz.
16:01Pert durumunda ise aracımızın sigortacıdan veya soğutajcıdan bize gelen paralar oluyor ya aracımız ra işleri.
16:12O geçen sürede makul bir araç almak için geçen süre hesaplanıyor.
16:16Orada da yine emsel kira bedelleri veya kazanç sağlayan bir araç ise kazanç bedelleri ne talep edebiliyoruz.
16:23Ama burada sigortacının bunda sorumluluğu yok.
16:27Şahıslardan talep ediyoruz.
16:29Çok teşekkür ediyorum hocam.
16:30Yine kıymetli bilgileriniz için.
16:31Rica ederim.
16:32Çok keyifliydi.
16:33Ben de merak ettiklerimi arada sıkıştırıyorum.
16:34Hep böyle elimdekileri değil de benim de merak ettiğin durumlar oluyor.
16:37Efendim ben sayın avukatıma uğurlarken siz lütfen kahveleri tazeleyin.
16:43Geliyorum.
16:46Efendim sabah kahveniz devam ediyor yanımda güzeller güzey.
16:50Artık çok alıştım Bahar sana.
16:52Yani Bahar'ın title'larını sayasın.
16:54Dedim ki ben senin title'larını sayamıyorum.
16:56Dedim ki o zaman ben size bir kartımı vereyim.
16:58Aynen böyle oldu.
16:59Kartı görünce bir şoka daha girdim.
17:01Yanımda uluslararası danışman tercüman ve menajer Bahar Sönek var.
17:05Aynı zamanda sen bir organizatörsün.
17:08Evet.
17:09Bak bunu hiç söylemedin bana haftalardır.
17:12Bir bakıyorum Bahar sende yok yok.
17:15Ama çok dikkatimi çekti.
17:18Düğün organizasyonları da yapıyorsun değil mi?
17:20Evet doğru.
17:20Şimdi bak bu Almanya'daki düğün işi biraz önemli.
17:24Almanya'da yaşayan Türkler düğünlerde ben yanlış mı hatırlıyorum?
17:29O düğünler 6-7 saat mi sürüyor?
17:30Sürüyor evet erken başlar.
17:31Bu ne kadar insan mutlu olabilir ki bu kadar evlendiği için?
17:35Bizim 2 saatte bilsin ben dayanamıyorum zaten.
17:39Yahu şeyler ne derler geniş aileler oldukları için.
17:42Ha geniş aile.
17:44Takılar takılar takılar takılar.
17:47Çoğuları zaten takı için yapabiliyor.
17:49Ama sadece Türkler.
17:53Çok tatlı bir çoğu zaten takı için yapıyor.
17:56Mesela bir düğün 8-9 saat sürüyorsa o tadından yenmiyor.
17:59Ya işte yemeği, şu su, bu su, eğlencesi, kamerası, makyaj tazeleme, şovlar falan derken.
18:07Bizde 8 saat içi süren bir organizasyon yok ya.
18:10Bazı daha fazla sürenler de var mı?
18:12Bizde o kadar takı yok hayatım.
18:14Pıt bitiyor hemen.
18:16Nasıl gidiyor o işler?
18:17Orada nasıl sektör?
18:18Bizim gibi mi şeyler?
18:20Yazın mı?
18:20Bizim o hayır.
18:21Bizim o hayır.
18:21Şimdi Almanya'da çok değer veriyorlar böyle işi.
18:24Evet.
18:25Neden?
18:25İşte dediğim gibi çok geniş aileler oluyor.
18:27Ve bizim oradaki salonlar da öyle 100-200 kişilik değil.
18:30500-700-1000 yani yeri geliyor.
18:34Evet.
18:35Yani şimdi şu anda bu son zamanlarda son bir senedir de bir çekişme var.
18:42Kim daha güzel düğün yapar?
18:44Kim daha şahşalı düğün yapar?
18:46Şey kendi aralarında.
18:49Kendi toplumları arasında.
18:50Sen ve daha güzel.
18:51O bizde de var hayatım.
18:53O Türkçe'de de.
18:53Ama abartılı.
18:55Yani o özel kıyafetler tasarlanır, şey yapılır.
19:01Kına var mı?
19:02Kına da var.
19:03Her şey var yani nişan, kına.
19:06Bu ara şeyler de mesela çok ünlü oldu.
19:09Bunu bizim Türkler yapmıyor ama bahsettiğim Bulgaristan Türkleri çok yapıyor.
19:13Doğum günleri.
19:15Şimdi büyük büyük koca koca yapıyorlar.
19:17Düğün salonlarında falan.
19:18Evet, evet.
19:20Yani gerçekten görmek lazım diyoruz.
19:22Yani bizim bildiğimiz düğünler onlara hafif bir şey.
19:27İşte altınlar takılır, paralar takılır, hediyeler geliyor.
19:29Ve şey yapmadığın zamanlarda da işte bizim oranın çok tatlı ve komik bir özellik diyorum.
19:35Direkt ağızlarıyla söylüyorlar.
19:37Ne diyor sen bana takmadın altın ha?
19:38Öyle mi diyor?
19:39Aa valla en sevdiğim yüzünü söylesin her şey.
19:41Doğru.
19:42Evet çünkü o yıllarca gitmiş onun düğününe takmış takmış.
19:44Kendisi düğününe takamamış da söylesin yani.
19:47Bunlarla nasıl uğraşıyorsun Bahar?
19:48İşte kadın gelişimcilik sabrı da gerektiren bir şey bu.
19:51Evet.
19:52İşte o yüzden de zaten işim yoğun ve dar vaktim oluyor.
19:58Ki şöyle düşünün aslında.
20:03Ben ortada bir köprüyüm.
20:07Kim ne istiyorsa oradan alıyorum oraya veriyorum.
20:11Düğün mü yapmak istiyor?
20:12Düğün yok oraya.
20:12Fotoğrafçılık mı?
20:13Fotoğrafçılık da var bize çünkü.
20:15Ya yok yok diyorum ya.
20:17Dedim ki ya ev kartlarıma bakacağım.
20:19Buna bakayım.
20:19Bu daha iyi.
20:20Vallahi bak.
20:21Özel fotoğraflığınıza çekeceğim benden.
20:23Ay nasıl özel ya?
20:24Siz zaten özelsiniz.
20:26Nasıl özel fotoğraflar?
20:27Kise gösteremeyeceğimiz fotoğraflar mı?
20:29Özel fotoğraflar, fotoğrafçılık da var.
20:31Özel günlerimizi ölümsüzleştiriyorsun.
20:35Doğum da dahil mi?
20:36Şöyle doğum fotoğrafı yani doğumdan sonra çektiğimiz fotoğraflar da oldu.
20:40Güzel.
20:41Ben bunu sonradan öğrendim biliyor musunuz?
20:43Yani işte size anlatmak istediğim benim daha önceki programlarda da hani girişimci diyoruz ya.
20:49Ben asla fotoğraftan organize anlamazdım.
20:53Ben sonradan bunları da öğrendim ve ekledim.
20:55Ben bunu bilmiyorum, ben bunu beceremem.
20:57Hani bir kere söylemiştiniz ya ilk bölüm.
20:59Aynen.
20:59Hani yok ben bunun motivasyonunu yapamam falan kafasından çıkın.
21:03Ben kendim örnek veriyorum demiştiniz.
21:04Bu o muydu?
21:05Evet bu oydu.
21:05Aynen.
21:06Ben fotoğrafçılık eğitimi görmedim sadece.
21:09Ben mesela zamanda 10 sene önce körü körüne bir şey açtım, bir ofisi açtım.
21:16Boloslama.
21:17Gerçekten öyle.
21:18Sadece böyle ufak tefek maksat şeyi mi olsun?
21:20Ne derler?
21:21Bir uğraşım olsun.
21:22Yerim belli olsun.
21:23Haa sigorta işiyle başlamıştım.
21:25Çok tatlısın değil mi?
21:26Haa evet.
21:27Mesleğim çok daha başka bir şey.
21:29Sigortacı mıydın?
21:30Ben de sigortacı da değildim.
21:32Onu da sonradan işte yaptım.
21:34Öyle başladım.
21:34Allah şey gibi nar gibi çarşıdan aldım.
21:37Bir tane eve geldim bin tane.
21:40İşte girişimcilik budur.
21:41Asıl girişimcilik bu değil mi?
21:43Aynen.
21:43Sınır yok.
21:44Sen yarın bir gün valla uçak falan bile kiralayabilirsin.
21:47Hiç belli olmaz.
21:47Bak nasıl fikir?
21:49Bence mantıklı.
21:50Kanka lütfen bunu bana ortak yapıyorsun.
21:52Anlaştık.
21:53Peki.
21:54Asıl girişimcilik demişken merak ettiğim bir şey var.
21:57Kadın girişimcilerin iş yaşam dengesini sağlaması ile ilgili önerilerin var.
22:02Hem hayatta devam edecek hem iş dengesini kuracak.
22:04Önerilerin var mı?
22:06Evet var.
22:07Özel hayatına bakiyene vakit ayıramıyorsun.
22:09Evet ama.
22:09Ama şöyle bir şey var.
22:10Eğer şöyle ama bunu şöyle düşünmek lazım.
22:13Küçük çocuğu varsa insanlar şey yapıyor zaten devlet sana zaten yardımcı oluyor.
22:18Çocuğunu götürüp kreşe vermiyor.
22:20Çalışıyorsan.
22:21Çalışıyorsan.
22:22Çocuğun üzretsiz mi?
22:23Ya şu devlet açısından evet çalışanlardan işte küçük büyücüsü bir miktar olurlar.
22:26Cüzy bir miktar evet.
22:27Evet ne bileyim devletten geçinenlerle şey mesela gidip kendini geliştirebilmenin için.
22:32O yüzden de bizim oradan mesela şeyler part time olarak çalışabilir full time olarak ve birkaç saatlik.
22:38Çok anneler var öyle o şekilde çalışan.
22:40Bizim gibi mi orada da part time saatler?
22:43Bizim orada sabit saatlerimiz.
22:45Yani belli bir saatten sonra mesela beş saat olunca part time oluyor.
22:51Günlük.
22:52Dört ile beş saat arası.
22:54Sekiz saat çalışırsan full time'a geçiyor.
22:56Bizim gibi yirmi dört.
22:59Ben gözümü açıyorum buradayım.
23:01Sabah buradayım.
23:03Bizimle ne diyorlar?
23:04Bizim time'ımız yok hayatım.
23:06Biz böyle timesız.
23:07Ama size bir şey söyleyeyim bu bizlerde var sadece.
23:09Bizim Türklerde var bu.
23:11Mesela tamam ben de kurumsallaşıyorum.
23:15Kurumsallaş yani kurumsal olduktan sonra normalde belli saatte ödülmen lazım.
23:20Ama yeri geliyor gece yaralına kadar çalışmak zorunda kadar kırmamak için.
23:24Tabii işin yoğunu.
23:24Bir de senin içinde bu düğün dernekçileri var ya tam hatır gönül işi.
23:28Mutlu etmen lazım falan filan.
23:30Ama bunu bir tek biz yapıyoruz.
23:32Mesela bir Alman.
23:33Ya Alman niye örnek veriyor?
23:34Çünkü Almanya'da yaşadığım biçim bu işim.
23:36Mesela sekiz saatten sonra o kepenkler iner.
23:39Olay bitmiştir.
23:40Bak o disiplinini seviyorum bak.
23:42Kesinlikle.
23:42Şimdi biz yapamıyoruz bunu.
23:44Yaptığın zaman da seni or görüyorlar.
23:46Öyle mi?
23:47Burada da yoksuz olmuyor.
23:49Tamam orada da öyle.
23:50Bir şey diyeceğim.
23:51O disiplin neden oluyor böyle?
23:53Sabah erken çok erken kalkacaklar.
23:55Beş dedim mi kapanacak o kepenkler falan filan.
23:57O nasıl oluyordu bir şey?
23:58Onu yapamıyoruz bir türlü.
23:59Bir şey bir şey bir söz vardır.
24:02Zaten erken erken kalkan erken yol alır derler.
24:06Almanya'nın şeyi budur.
24:09Almanya bu sistemle gidiyor.
24:11Mesela bizimkiler çalışmızlar bazılarımız.
24:13Gençler özellikle çok son senelerde son zamanlarda.
24:17Yayıyorlar.
24:179'lara 10'lara kadar uyuyorlar.
24:20İnsan saat 10'u 11'e geçtikten sonra şey yapabilir mi?
24:24Bir iş becerebilir mi?
24:24Hayır.
24:2512-1 dedin mi devlet kurumları Almanya'da biter.
24:2812'ye 1'e kadar işini hallettin ettin.
24:32Aynen.
24:33Ondan dolayı özellik bir telaş bir şey.
24:35Aynen.
24:35O özellik var zaten bizim orada.
24:38Ondan dolayı sistem adamlar özel hayatlarında yaşıyor.
24:41Tatillerini yapıyor.
24:42Mesela mecbursun, mecbursun Almanya'da eğer çalışırsan ve işçiysen tatil hakkını kullanmaya.
24:51Mecbursun.
24:52Mecbursun.
24:52Bu sene kullanmadım.
24:53Seneye iki kat yapayım mı?
24:54Kullanmadığın zaman bazıları şey ödemesini yapıyor yoksa siliniyor tatilgilerin.
24:58Yanıyor.
24:59Aynen.
24:59Bir şey soracağım.
25:00Kadın girişimciler için uluslararası fırsatlar nelerdir?
25:03Senin ülkenin için konuşalım.
25:04Almanya'da yani benim uluslararası fırsatlar nedir?
25:09Devlet bu konuda gel buraya bunu yap.
25:12Ya da ilk mesela.
25:13Vız'de de ilk işletmeye fırsat var.
25:15Mesela Türkiye'de.
25:16Tamam.
25:17Mesela bizim orada nasıl biliyor musunuz?
25:20Özellikle bu devletten yardım alan insanlara kolaylık sağlamaya çalışıyorlar.
25:26İşsiz kalmasın diye.
25:27Hayatı tanısın.
25:28Parasını kazansın.
25:30Diyor ki arkadaş diyor sen diyor bunu yapabilmen için mesela bir yabancılardan bahsedelim.
25:34Oraya gelen yabancılar.
25:36Geldikleri takdirde adamlar diyor ki kursunu ödeyeceğim.
25:39Almancanı git öğren.
25:41Onun dışında mezhep öğrenmek istiyorsan mesleğini de öğren.
25:43Tamam.
25:44Onu yaptıktan sonra baktım başarısın.
25:46Diploman var.
25:47Git iş yerinde aç.
25:49Bundan daha fazla yapamaz.
25:50Ama bazıları işte bunu.
25:52Suismal ediyor ya da beceriler.
25:53Aynen.
25:54Olabiliyor.
25:54Yani özellikle kadınlara ve bundan dolayı kadın hakları derler mesela.
25:59Kadın hakları budur yani aslında.
26:00Asıl bu.
26:00Şimdi geçtiğimiz hafta biz Bağır Hanım'la.
26:04Tercümanlık konuşurken aklıma birkaç soru takıldı.
26:07Vaktimiz yoktur.
26:08Haftaya sor demiştin.
26:09Mesela şimdi.
26:10Müşterilerle iletişim de çok önemli.
26:12Evet sen daha resmi bir dil olmasından yanasın.
26:15Ama müşteri bir işçilerin nasıl?
26:18Nasıl olmalı?
26:19Ha.
26:19İşte geçen hafta da galiba bu konudan ben bahsetmiştim birazcık.
26:24Tercümanlık yani yaptığımız nerede tercümanlık yaptığımız önemli.
26:29Yere bağlı.
26:30Tabii tabii.
26:31Sen sıcak bir insansın.
26:32Efendim.
26:32Sen sıcakkanlı bir insan.
26:33Ya ben sıcakkanlıyım evet.
26:35Ama mesela dediğim gibi bir kuruma gittiğin zaman resmi olmak zorundasın.
26:39Bazı insanlar mesela kendilerini şey hissediyorlar.
26:42Ben onlara samimi olayım arkadaş gibi davranıyorum.
26:44Benim şeyim de bu zaten.
26:45Güzel ama bak güven de verebilir o.
26:48Yani.
26:48Çünkü bazıları çekiniyorlar.
26:50Şöyle şimdi şeyde olduğunu görünce.
26:51Çok sert de ben sevmem ya.
26:53Ya hiç de gerek yok bence.
26:55Valla ben hiç öyle sert işleri yürütenlerle diyemem bir şey ya.
26:58Ya.
26:59O bir şey değil ki.
27:00O ne böyle kompleks gibi.
27:02İşte öyle insanlar var.
27:03Bundan dolayı da galiba geçen hafta mı yine bahsetmiştim.
27:08En son bölümde pardon.
27:11İnsanlar tırsıyor.
27:12Gerçekten tercümanlardan tırsıyorlar.
27:16Korkuyorlar.
27:17Önce paramı ver.
27:18Sonra bunu işte iletişim kopuklu.
27:20İşte orada başlıyor kopukluk değil mi?
27:22Güvenmediği için öncedeki paramı alayım.
27:23Aynen öyle.
27:24O ne biçim bir cümle yani.
27:25Önce paramı ver.
27:26Ben bunu çok da çevirme.
27:27Öyle bilmiyorum.
27:27Yani şimdi bizim de özelliğimiz bu işte.
27:30Sıcakkanlık.
27:31Sıcakkanlı davranıyoruz.
27:32Yakın davranıyoruz ki.
27:34Şahıs bir kişi bizden korkmasın.
27:36Açık açık konuşabilsin ki.
27:38Biz yardımcı olalım.
27:40Çok haklısın.
27:40Ama işte açık konuşma da tercümanın vücut dilinden ve üstü buradan geçiyor.
27:44Şimdi mesela hangi kurse sertifikaları tavsiye edersin?
27:48Şöyle Alman.
27:50Çok var mı?
27:50Var yani.
27:51A1 var, A2 var, B1 var, B2 var.
27:53Bunlar da bir şey.
27:54Mesela evlilik yoluyla gelmiş olan kişiler veya atıyorum iş, iş için gelip de orada Almanca gerektiren kişiler bile belli seviyeler var.
28:04Ama en azından kendini mesela bir doktora giderken, bir okula giderken bunlar çok önemli mesela okulda çok önem veriyorlar buna.
28:14O yüzden de insanlara bazen hata yapıyor çocuklarla alakalı.
28:17En azından onları anlaşabilecek kadar Almanca olması gerekir.
28:21En azından onları anlaşabilecek kadar.
28:22Evet.
28:22Peki bir de şimdi serbest tercümanlar var ya da bir kuruma bağlı tercümanlar var.
28:26Bunların arasındaki fark nedir?
28:27Arasındaki şu, ben her ikisiyim.
28:30Her ikisiyim.
28:31Sen şaşırmadın sen her şeyi maşallah.
28:33Mesela tercüman, hem tercümanlık ofisine bağlı.
28:35Sen çok iyi yemek de yapıyor musun?
28:36Çok güzel yapıyorum.
28:37Ben o belli.
28:38Memleket neresi?
28:38Adana.
28:39Söylemişti tabii.
28:41Bizim orada kötü yemek yapanız zaten memlekete almıyorlar.
28:44Değil mi?
28:44Mesela sende her şey var.
28:45Sen her ikisisin de şu anda.
28:47Mesela hem sende hem kurum.
28:48Hem ikisi nasıl?
28:49Açıkla şöyle yapayım.
28:50Mesela kurumsal olunca ya tercümanlık ofislerinden çağırıyorlar.
28:55Ya da direkt mahkemelerden.
28:57Kurumsal.
28:58Serbest olunca mesela kendi ofisimiz var.
29:01Diye sana geliyorlar.
29:03Yine aynı konular mı mesela?
29:05Evet evet aynı konular olabilir.
29:06Mesela avukat işlemleri oluyor.
29:08Onları ben serbest şey olarak yazılarını çıkartabiliyorum.
29:11Değil mi?
29:11Değil mi?
29:11Değil mi?
29:11Değil mi?
29:11Değil mi?
29:12Mahkemelerle mesela ya da kurumlarla iletişime geçirebilirim.
29:15Özel olarak.
29:16Aa güzel.
29:17O zaman rahatım.
29:18Daha rahatım.
29:19Kurumsal olunca daha ciddisin.
29:22Ya da sana gibi görev veriliyor.
29:23Tabii.
29:24Peki tamam.
29:24Tabii tabii.
29:25Ay çok teşekkür ediyorum.
29:26Sohbetin çok tatlı.
29:28Ben teşekkür ediyorum.
29:30Almanyalardan geldin.
29:31Sizin için.
29:32İyi ki geldin.
29:34İnşallah sizi güzel ağırlamışızdır.
29:35İnşallah.
29:36Çok memnunum.
29:37Sizi de çok seviyoruz.
29:38ve buradan da Bircan Hanım'ın merak eden herkes söz verdiğim gibi yan yana geldik.
29:45Çünkü herkes merak ediyordu.
29:46Evet yan yana gelelim.
29:46Ben yanına geleyim.
29:47Şöyle güzelce.
29:48Hiç kalkma hiç kalkma.
29:49Hiç kalkma.
29:49Yana geleyim şöyle.
29:50Çok merak edenler oldu.
29:51Çok merak edenler oldu.
29:52Bircan vali deyince aa dediler.
29:55İnanamadılar.
29:56Ya ne akıcık kızıma gitme orada dediler mi?
29:58Dediler mi?
29:58Dediler mi öyle?
29:59Yok demediler.
30:00Kıskandılar sakın.
30:02Ama gördüğünüz gibi.
30:03Çok tatlı bir kız.
30:04Bircan Hanım da gerçekten çok asil ve çok samimi.
30:10Sizi çok kendime benzettim Bircan Hanım.
30:12Ben de bak yan yanayız.
30:13Ben öyle uğurluyorum.
30:14Sabah kahvesine devam ediyoruz.
30:16Hoşçakalın.
30:20Efendim sabah kahveniz tüm mızıyla devam ediyor.
30:22Yanımda öroloji uzmanı operatör doktor Furkan Şendoğan var.
30:25Hocam hoş geldiniz.
30:26Hoş bulduk.
30:27Merhabalar.
30:27Sizi böyle sanki reklam arasında çok bekletmişiz.
30:30Yok yok.
30:30Hayır.
30:31Değil bekletmedik değil mi?
30:32Bekletmedik.
30:33Hep o harrabin suçu o reji şeyden nereye koyacağım bilmiyor ya kameraya.
30:37Biz oradan şaşırıyoruz.
30:38Sevgiler olsun.
30:39Şimdi bugün ayı ben çok dertliyim bu konuda.
30:42Hocam böbrek taşlarını konuşacağız ama ben mütemadiyen yazın hep belirli bir ayında
30:47böbrekle ilgili sıkıntı yaşıyorum.
30:49Ya kum ya enfeksiyon ya taş.
30:50Geçen yaz taştı.
30:51Şimdi böbrek taşı türleri var mı?
30:54Tabii ki.
30:55Ne?
30:55Ne demek istedi?
30:55Biz böbrek taşlarını aslında sınıflandırabiliyoruz.
30:58En çok genelde kimyasal yapılarına göre sınıflandırıyoruz ama bulunduğu yer,
31:02direk grafilerde görünüp görülmemesine göre radyo opak ya da radyo lüsen sınıflandırılabiliyor.
31:07Mesela böbrekte bulunuyorsa bir böbrek taşı, idrar kanalına düşmüş taşı, üreter taşı,
31:12mesanelik taşı diyoruz.
31:14Ama genellikle sınıflandırmamız yapısal, kimyasal yapısına göre sınıflandırıyoruz.
31:19Kalsiyum oksalat taşları, kalsiyum fosfat taşları, sitruvit taşları, enfeksiyon taşlarıdır mesela.
31:24Magnezyum, amanyum, fosfat içerir.
31:26Bunun dışında sistin taşları, kalıtsal geçişi olan taşlardır.
31:32Eğer anne de babada sistin taşı varsa çocuklarda da olma ihtimali yüksektir.
31:35Sistit bildiğimiz sistit?
31:36Sistin, sistin taşı, sistin.
31:38Tamam ben sistit dedim, onun da taşı var yok artık yani.
31:42En çok hangisini görüyoruz?
31:43Genellikle tüm dünyada ve Türkiye'de kalsiyum oksalat taşlarını görüyoruz.
31:47Bunun dışında ürik asit taşlarını ve enfeksiyon taşları, sitruvit taşlarını da çok sık görüyoruz.
31:52Hangisi daha ağırlıdır acaba?
31:54Vallahi yolu tıkadıktan sonra hepsi ağırlı değil mi?
31:57Mesane sanki daha böyle bir şey gibi.
32:00Genellikle idrar kanalına düşen taşlar daha ağırlı.
32:03Peki, şimdi böbrek taşı oluşumunda bizi o tetikleyen, oluşumu, riski arttıran şey nedir?
32:11Şimdi bu ülkemiz de aslında endemik bölgelerden biri böbrek taşında.
32:16En sık görülen hastalıklardan biri.
32:19Bugün bir literatürü açtığımız zaman yapılan çalışmaların çoğu Türkiye'den, çünkü çok fazla hasta görüyoruz.
32:26Bundan dolayı bir genetik yatkınlığımız var.
32:29Bunun dışında yetersiz sıvı alımı veya sıvının kaybı, çok fazla miktarda sıvı kaybı olan durumlar,
32:35böbrek taşı oluşumunda önemli etmenlerden, risk faktörlerinden biri.
32:39İdrar yolu enfeksiyonları, keza gene aynı şekilde böbrek taşı oluşumunda önemli faktörlerden biri.
32:45Aşırı tuz tüketimi, aşırı protein alımı, hayvansal ürünlerin alımı, bazı metabolik hastalıklar risk faktörleri içerisinde.
32:54Şimdi bu söylediğiniz iki şeyi birleştirince, özellikle aşırı proteinle sıvı kaybını birleştirince böyle sporcular geldi gözünün önüne.
33:01Kesinlikle.
33:02Çok fazla protein, hayvansal ürün tüketmek taş için risk faktörü gerçekleşiyor.
33:06Bir de çok terlemek değil mi?
33:07Çok terlemek ve özellikle sıcak iklimlerde yaşayanlar, taş hastalığı açısından daha büyük risk altındalar.
33:14Ülkemizde de güneyde yaşayanlara göre, kuzeyde yaşayanlara göre daha fazla taş hastalığı görmekteyiz.
33:20Yine sıcak ortamlarda, çelik madenlerde çalışan, sıcak ortamlarda işlerini icra edenlerde daha fazla.
33:27Tabi sedanter bir hayat. İstanbul'da herkes masa başı çalışıyor biliyorsunuz.
33:32Hareketsiz bir yaşam ne yazık ki.
33:34Yine en büyük risk faktörleri.
33:36Hem böbrektaşı hem boyu fıtığı.
33:37Evet kesinlikle.
33:39Hepsi bir arada oluyor maalesef.
33:40Bunun dışında da tabi ki hem istekli sedanter hayat bir de tabi bazı hastalık durumundan dolayı yatağa mahkum olan hastalarda da böbrektaşını daha çok görüyoruz.
33:50Aa tamam hareketle ilgili bir durum.
33:52Şimdi aslında bu soracağım soru çok önemli.
33:56Daha doğrusu cevabı çok önemli.
33:57Çünkü bir anda kapınızı çalabilir ve anlamayabilirsiniz.
34:02O yüzden semptomlarını soracağım.
34:03Genellikle hastalarda gördüğümüz semptomlar ağrı.
34:07Yani idrar kanalına düşen bir taşlar.
34:09Ama nasıl bir ağrı?
34:10Evet gerçekten.
34:11Siz daha önce tecrübe ettiniz.
34:12Ay ben tecrübe ettim o yazım mahvoldu benim.
34:15Yani tarihte göre.
34:16Sanki hocam yani çok affedersiniz böyle tuvalete gitme isteği varmış.
34:20İsteğiniz varmış gibi ama.
34:21Ama öyle bir şey aslında yokmuş gibi.
34:22Sanki idrar çıkmıyormuş gibi hissedin.
34:23Doğru mu?
34:23Doğru.
34:24Doğru.
34:25Sanki çok idrara sıkışık gibi tuvalete gidip idrar yapmama durumu olabilir.
34:29Tabii ağrı en önemli faktörlerden biri şey en önemli semptomlardan biri pardon.
34:34Özellikle bize hastayı getiren ağrı.
34:37Şiddetli bir yan ağrısı.
34:39Tabii bu taşın bulunduğu yere göre de değişebiliyor.
34:41Bazen yan bölgelerde bazen orta karında.
34:44Alt üreter taşlarında mesaneye yakın bölgedeki taşlarda testis ağrısıyla bile gelebiliyor.
34:49Ya da vulva ağrısı kadınlarda genital ağrıyla daha kasık bölgelerinde ağrıyla gelebiliyorlar bize.
34:54Benim şuralardaydı.
34:55Evet muhtemelen daha yukarıda yan ağrısı üst üreter taşları ya da böbrek taşlarında.
35:00Evet çok şiddetli bir ağrı.
35:02Hocam yani şu program olmasa neler anlatacağım size.
35:06Yani sevgili Rütük Başkanımız'a sevgiler olsun.
35:10O yüzden anlatmıyorum geçiyorum.
35:12Peki.
35:13Bunun dışında idrarda kanama gibi semptomlar da görebiliyoruz.
35:16Yani bazen işeme değişiklikleri idrar semptomları olabilir.
35:21Sık sık tuvalete gidiyorum.
35:22İdrarımı rahat boşaltamıyorum diyebiliyor hastalar.
35:25Bunun dışında şiddetli bulantı kusmalar.
35:28Bu ağrılar o kadar şiddetli olabiliyor ki bazen hastanın midesi bulanabiliyor ve kusabiliyor gerçekten.
35:34Bazen medikal tedaviye bile dirençli olabiliyor.
35:38Peki bunları görüntüleme durumumuz var mı?
35:42Tabii ki.
35:42Görüntüleyebiliyoruz.
35:43Genellikle birçok yöntem var.
35:47Direk ürünler sistem grafisi yapılan tetkiklerden, görüntüleme yöntemlerinden biri.
35:51Yıllardır yapıyoruz.
35:52Ancak bazen başta da bahsettiğim taşlar radyo opak yani grafide görünen ve görünmeyen diye ayrılabiliyor.
35:59Bazı taşları direk ürünler sistem grafisine göremeyebiliyoruz.
36:02Mesela ürik asit taşlarının gibi.
36:04Bu tür durumlarda bilgisayarlı tomografi bizim elimizi gerçekten güçlendiriyor.
36:09Bize hem anatomik detay veriyor hem böbrek fonksiyonları hakkında fikir sahibi olabiliyoruz.
36:13Çünkü idrar kanalına düşen bir taş böbreği genişletebiliyor.
36:17Bu genişlemenin derecesini görebiliyoruz.
36:20Bunun dışında taşın nerede olduğunu görebiliyoruz.
36:22Tomografiye mi gireceğiz?
36:23Tomografiye girmek gerekebiliyor.
36:25Ama şöyle bir şey var.
36:26Tabii bunlar radyasyonlu tetkikler oldukları için hastalar biraz çekiniyorlar.
36:30Ancak şöyle bir şey var.
36:31Biz genellikle artık taş dozunda çekebiliyoruz.
36:33Yani daha düşük dozlar vererek hastaya bu çekimleri sağlayabiliyoruz.
36:37Daha detaylı bilgi vermesinden dolayı en duyarlı yöntemlerden biri tabii ki tomografi yöntemi.
36:43Çok önemli ama eğer gebeyse kişi, taş düşüren kişi veya çocuksa
36:48tabii radyasyon maruziyetini düşünmek zorundayız bu hastalarda.
36:51Onlar da genellikle ultrasonu tercih edebiliyoruz.
36:55Böyle yöntem var.
36:56Peki aslında söylediniz ama ben yine de taşın ağrı yaptığı bölgeleri sizden tekrar istesem.
37:01Tabii ki tabii ki.
37:03Genellikle bulunduğu lokalizasyona göre ağrı değişebilir.
37:06Eğer üst üreter taşlarında ya da böbreğin kalisiyel yapılarını tıkayan bir taşsa
37:10daha yukarıda yan bölgede flank dediğimiz bölgede aslında isteyebilir.
37:14Orta kısımlarda daha karın ağrısı şeklinde aslında bize gelebilir.
37:17Alt üreter taşlarında özellikle mesaneye yakın bölgedir bunlar.
37:22Kadınlarda dış genital ağrısı olabilir.
37:24Erkeklerde tesis ağrısıyla bazen şiddetli tesis ağrılarıyla gelirler bize.
37:28Ondan dolayı böbrek taşı da düşünmek lazımdır hastalarda.
37:32Tedavisini konuşacağız.
37:34Bu tedavi uygulamalarını merak ediyoruz.
37:36Genellikle 5 mm'nin altındaki böbrek taşları spontan pasajı yani kendiliğinden düşme ihtimali yüksek taşlardır.
37:43Bunlar da takip öneriyoruz.
37:44Ancak 5 mm'den sonra eğer bu hastalarda semptom yaratıyorsa idrar yolu enfeksiyonuna sebep oluyorsa
37:52cerrahi tedavileri düşünmek gerekiyor.
37:55Ya da böbrek yetmezliğine neden oluyorsa.
37:56Ama burada küçük bir detay vermekte fayda var.
38:00Bazı taş diplerini biz ilaçla eritebiliyoruz.
38:02Evet özellikle ürik asit taşlarında medikal tedaviyle 3 aylık ağızdan bir tablet vererek hastalara yok edebiliyoruz.
38:11Ama o 3 ay çekecek miyiz ağrıyı?
38:12Ağrı eğer burada önemli olan şey şu taş bir yeri tıkıyor mu tıkamıyor mu?
38:21Bu asemptomatik böbrek taşlarında söylediği.
38:23Tamam bazen tıkamayabilir ve ağrıya neden olmayabilir.
38:26Evet bu tür durumlarda medikal tedaviyle 3 ay gibi kısa sürede tamamen yok edebiliyoruz.
38:30Ama tabi burada hasta seçimi çok önemli.
38:32Özellikle ürik asit taşları bu tür kemoliz deriz biz buna kemoliz tedavisine çok uygun taşlardır.
38:40Tabi siz bunu görüntülemeyle ya da işte otomografilerle hangi tip olduğunu...
38:43Tip olduğunu görüntülemelerle görmek mümkün değil ama...
38:46Evet ama fikir verebilir.
38:48Mesela başta bahsettim radyolüsen yani röntgenlerde görünmeyen taşlar daha çok ürik asit taşları ya da sisli taşlarıdır.
38:55Fikir sağlayabilir ama burada tabi asıl o taşın ne cinsin yani yapısının ne olduğunu öğrenebilmek için yapmamız gereken taş analizidir.
39:04Taş analizinden sonra bu hastalara tedavi uygulayabiliyoruz gerçekten.
39:07Gerçekten taş mı o? Niye taşlıyoruz?
39:10Niye taşlıyoruz acaba? Bunun yapısının içinde ne var?
39:12Tabi ki işte kalsiyum içerikli taşlar çoğu an.
39:16Ama taş kadar sert mi gerçekten?
39:17Kalsiyum taşları gerçekten çok sert.
39:19Bazen hastalara dışarıdan şok dalga tedavisi veririz.
39:22Tedavilerle kırılmayabilir dışarıdan şok dalgasıyla.
39:25Büyük taşları da soracağım. Onun tedavisini mi merak ediyorum?
39:29Büyük taşların tedavisine birkaç tane tedavi yöntemi var.
39:31Aslında biz boyutlarına göre tedavileri planlıyoruz.
39:34Mesela daha demin bahsettiğim gibi şok dalga tedavisi.
39:38Dışarıdan bir propla ciltten böbreğin olduğu lokalizasyon taşın olduğu bölgeye şok dalgaları verebiliyoruz.
39:44Bu şok dalgalarıyla böbreklik ya da idrar kanalı üst kısımdaki taşları kırıp fragmant edip taşı hastanın dökmesini sağlayabiliyoruz.
39:53Bunun dışında bu ama genellikle burada ESV'le dediğimiz yani şok dalga tedavisinde hasta seçimi çok önemli.
39:59Mesela bir kere başta da bahsettik taşın röntgende görünebilir olması lazım.
40:04Çünkü biz bu röntgeni çekerek hastaya şok dalga tedavisi uygulayabiliyoruz.
40:10Röntgende görünmeyen taşlarda ne yazık ki şok dalga tedavisini uygulamak kolay değil.
40:15Bunun dışında eğer bir enfeksiyon taşıysa açıkçası şok dalga tedavisini ön planda çok düşünmemeye çalışıyoruz.
40:21Çünkü bu taşlar kırıldığı zaman enfeksiyon yaygın enfeksiyona neden olabiliyor.
40:27Bir diğeri de tabii ki obes hastalar.
40:29Obes hastalarda taş cilt mesafesi uzadığı için bu hastalarda şok dalgasının o taşa ulaşma ihtimali azalıyor.
40:36Bu tür durumda da obes hastalarda çok tercih edilemiyor.
40:40Bunun dışında cerrahi tedavilerimiz var.
40:42Eğer 2 santim civarındaysa taş 2-2,5 santime kadar hidrar kanalından böbreğe ulaşıp özel bir cihazda flexible dediğimiz ucu hareketli tüm böbreğin odacıklarına girebileceğimiz taşla ve lazerle bu taşları ufak fragmanlar haline getirip bu taşları toplayabiliyoruz.
41:00Herhangi bir yara izine gerek kalmadan cerrahi gerçekleştirebiliyoruz.
41:04Tamamen kapalı yöntemle.
41:05Ama 3 santimin ve üzerindeki taşlarda cerrahi tedavimiz perküten dediğimiz bir cerrahi yöntemimiz var.
41:12Ciltten bir tünel oluşturuyoruz böbreğin içerisine.
41:15Böbreğin içerisine girip taşı fragman edip topluyoruz.
41:18Veya bunların kombine tedavilerini yapabiliyoruz.
41:20Kapalı mı?
41:21Bunların hepsi kapalı cerrahi.
41:23Perküten'de tabii ki yaklaşık 1 santimlik bir insizyon oluyor giriş yaptığımız yerde.
41:28Aynen öyle onun dışında tamamen kapalı.
41:30Artık açık cerrahileri çok tercih etmiyoruz.
41:32Çünkü inanılmaz böbrek yetmezliğine neden olabiliyor açık cerrahiler.
41:37Ama bu asların çoğu ne yazık ki geçmişte açık cerrahi geçirenlerin çoğu ne yazık ki a fonksiyonu böbrekle bize tekrar gelebiliyor.
41:44Bürolojideki en önemli şey artık minimalin vazivi yöntemler.
41:47Yani daha az zarar ver, daha az küçük aletler kullan.
41:52Son yıllık teknolojiler de gerçekten bu konuda baya bizim elimizi kolaylaştırıyor.
41:56Türk hekimleri de muhteşem.
41:58Bu modaya uymada Türk hekimlerinin hızla yetişemiyorum.
42:01Gerçekten daha bir şey yeni...
42:03Özellikle taş konusunda çok ilerideyiz.
42:05Avrupa'ya göre çok çok ilerideyiz.
42:07Peki bu sıvı alımı ve diyet gerçekten önemli mi böbrek taşı için?
42:09Kesinlikle.
42:11Bir kere taş hastalığı genetik bir hastalık.
42:12Bunu kabul edelim yani.
42:14Genetik altyapısı olan bir hastalık.
42:16Türkiye'de çok sık.
42:17Annenizde babanızda eğer bir taş hastalığı varsa sizde olma ihtimali çok yüksek.
42:21Bunun dışında çevresel...
42:23Benim çocuğumda.
42:23Kesinlikle.
42:24Çevresel faktörler çok önemli.
42:26Diyet çok önemli.
42:27Özellikle sıvı alımı en az...
42:30Mesela burada şey vardır.
42:31İşte hep klasik bilgidir.
42:32En az iki litre, iki buçuk litre sıvıyı tüketmiyoruz.
42:36Aslında doğru bir tabir değil.
42:37Yani 60 kilodaki bir adamla ya da kadınla 90-100 kilo birinin aynı sıvıyı alması ve aynı etkiyi beklemek çok mantıklı değil.
42:46Ben genellikle öneririm kilo başına 30 ila 40 silsü sıvı tüketimi gibi öneriyoruz.
42:50Aslında kitabi bilgilerimiz de şunu söyler.
42:54Sıvı alımından çok idrar çıkışına göre sıvıyı düzenlemeliyiz.
42:57Yani en az iki buçuk litre idrar çıkaracak kadar sıvı almaktır.
43:02Buradaki trik nokta budur.
43:03Sıvı gerçekten çok önemli.
43:05Aşırı hayvansal protein tüketmek bunları genellikle birazcık daha minimalize etmeye çalışıyoruz.
43:10Ve tuz tüketimi.
43:11Türkiye'de biliyorsunuz inanılmaz bir tuz tüketimi var.
43:14Ben tuza tuz döküyorum.
43:16Bir de bir şey yanlış mı hatırlıyorum?
43:18Hani mesela salatalarda çok yıkamasak falan filan gibi.
43:21Onların çok primer etkisi yok aslında.
43:23Yok evet.
43:24Burada tuz tüketimi çok önemli.
43:27Neden önemli?
43:27Biz Türkiye'de yaklaşık 12-15 gram tuz tüketiyoruz.
43:31Ama taş hastalarının tüketmesi gereken miktar 6 gram.
43:356 gram.
43:36Türkiye ortalaması 12-15 gram.
43:37Falan yani düşünün durumumuza.
43:39Peki son sorum olsun.
43:41Tekrarlayan böbrek taşı oluşumunun önlenmesinde hangi testleri öneriyorsun?
43:44Bir kere öncelikle metabolik testler çok önemli.
43:48Eğer bir taş tekrarlıyorsa bir yerde bir yanlış olabilir.
43:51Dikkatli olmak lazım.
43:53Bu hastaların idrarda bazı maddeleri fazla atıyor olabilirler.
43:56Çok teşekkür ediyorum.
43:57Ben teşekkür ederim.
43:58Sağ olun.
43:58Kıymetli bilgileriniz için.
44:00Beni böyle bir geçmiş mağazaya götürürüz ve hocalarımı tekrarladım.
44:02Umarım bir daha yaşatmasın.
44:03Umarım bir daha yaşamazsınız.
44:05Teşekkürler hocam.
44:05Kıymetli hocamı uğurluyorum ve sabah kahvemize devam ediyoruz.
44:08Ve günü çok kıymetli bir hocamla kapatıyorum.
44:15Fitoterapist doktor Ayla Aksoy.
44:17Hoş geldiniz.
44:17Hoş bulduk.
44:18Hoş bulduk.
44:19Yayınımıza.
44:19Tekrar hoş bulduk.
44:21Biliyorsunuz fitoterapiye aşığım.
44:23Bunun içinde sorularımda merak ettiğim sorular.
44:27Şimdi bu kansere çağımızın hastalığı diyorlar.
44:30Neden öyle diyorlar?
44:31Sayısından mı?
44:32Çok yaygın.
44:34Çok yaygın.
44:35Ve yaş grubu da tanımıyor kanser bir taraftan.
44:38Yani her yaş grubunda her türlü ortaya çıkabiliyor.
44:43Bir sürü etken var tabii çağın hastalığı olmasında.
44:46Nüfus sayımızın artışı önemli bir etken.
44:49Cinsiyet ayrımı yaptığı hastalıklar var.
44:52Kanser türleri var.
44:53Sağlıksız yaşam biçimleri.
44:55Aslında modern hayatın yan etkisi de diyebiliriz.
44:58O sebeple kanser çok yaygın olarak bir bağışıklık sistemi hastalığı olarak karşımıza çıkmakta artık.
45:07Peki bağışıklık sistemi kanserle çok aynı anda konuşulan bir konu.
45:13Neden bu kadar önemli?
45:15Bağışıklık sistemimiz vücudumuzun ordusu.
45:18Temel savunma mekanizmamız.
45:20Emniyet güçlerimiz, güvenlik güçlerimiz.
45:22Bağışıklık sistemimiz düştüğü zaman sebebi yaşamsal streslerimiz, kötü koşullarımız, uyku düzensizliğimiz, ruhsal problemlerimiz hepsi olabilir.
45:35Bağışıklık sistemimiz düştüğü zaman aslında vücudumuzun her zaman tamir mekanizmasında, temizleme mekanizmasında çalışan hücrelerimiz kanser hücresiyle mücadele edemiyor.
45:47Yani kanser hücreleri oluşurken, her gün vücudumuzda sayılarca kanser hücreleri oluşurken bağışıklık sistemimiz güçlü olduğu için biz bunları öldürebiliyoruz.
45:58Bağışıklık sistemimiz az önce saydığımız sebeplerle düştüğü zaman kanserle mücadele edemiyoruz.
46:04Bu noktada üstüne basa basa vurguluyoruz ki iyi bağışıklık sistemi her zaman kanserle mücadeleyi kolaylaştırır.
46:12Neden böyle diyoruz?
46:13Vücudumuzun savunma mekanizması bizim ordumuz.
46:15Ordumuzu ne kadar güçlü tutarsak düşmanlarla o kadar kolay savaşabiliriz.
46:21Bunun için de önemli.
46:23Önemli.
46:24Şimdi fitoterapi bağışıklık sistemini mi güçlendirir?
46:31Kanserle mi mücadele eder?
46:33Her ikisi içinde de bir kombinasyonu var mı?
46:36Çok güzel söylediniz.
46:38Sorunuz zaten cevabıyla beraber geldi aslında.
46:41Her ikisi içinde bağışıklık sistemimizi güçlü tutuyoruz.
46:45Bir taraftan kanserle mücadeleyi kolaylaştırıyoruz.
46:50Mevcut tedavilerine de hastanın destek oluyoruz.
46:54Süreyen tıbbi tedavilerine yani kemoterapi, radyoterapi gibi tedavilere de destek oluyoruz.
47:00Ve bazı bitkisel ajanlarla onların etkinliğini arttırıyoruz bir taraftan.
47:07Aslında sadece bağışıklık sistemimiz değil.
47:10Onu kanserle mücadelede elbette ki kullanıyoruz.
47:13Bir taraftan da antikanser özelliklerinden, anti-inflamatör özelliklerinden hepsinden faydalanıyoruz.
47:19Fitoterapeutik bileşiklerin.
47:22Peki hocam kanserde fitoterapinin etkinliği nasıl devreye giriyor?
47:27Nasıl devreye giriyor?
47:28Öncelikle bağışıklık sistemini şimdi kenara koyuyorum.
47:32Az önce konuştuğumuz gibi.
47:34Şöyle bir sistem işliyor.
47:35Kişi tedavi aldığı bir süreç var kişinin.
47:39Bu tedavi sürecinde mevcut bir takım yan etkiler ortaya çıkıyor.
47:43Bazıları kanser nedeniyle ortaya çıkan etkiler, bazıları tedavi nedeniyle ortaya çıkan yan etkiler.
47:50Ne dedik?
47:50Bağışıklık sistemimiz.
47:51Bağışıklık sistemimizde bir sürü hücremiz var bizim.
47:54Beyaz kan hücrelerimiz.
47:56Bunlar kanserin öldürücü hücreleri.
47:59Bunlar düşüyor.
48:00Bunlar düştüğü zaman ne oluyor?
48:02Enfeksiyonlara yatkınlık artıyor.
48:04Fitoterapiden destek aldığımızda bu kan hücrelerimizi arttırabiliyoruz.
48:09Böylelikle ne oluyor?
48:10Enfeksiyonlara yatkınlığımızı ortadan kaldırıyoruz.
48:14Kırmızı kan hücrelerimiz düştüğünde ne oluyor?
48:16Vücudumuzda demir eksikliği, kansızlık dediğimiz tablo ortaya çıkıyor.
48:20Yine aynı destekleri aldığımızda, fitoterapiden fayda aldığımızda haysizlik, yorgunluk gibi semptomlarımız ortadan kalkıyor.
48:29Bir taraftan baktığımızda trombositlerimiz düşüyor tedavilerimiz sırasında.
48:35Hatta bu düşüklükler tıbbi tedavimizin kesilmesine kadar gidebiliyor.
48:39Böylelikle biz fitoterapiden destek alırsak, kan hücrelerimizi, bağışıklık sistemimizi güçlü tutarsak zaten bunu kontrol altına alıyoruz.
48:48Sonra dönüp baktığımızda karaciğerimiz.
48:51Karaciğerimiz vücudun bütün toksik yükünü çeken organımız.
48:55Ve kendini yenileyebilen bir organımız.
48:58Fakat bu kadar toksik yük altında karaciğer artık işlevini yerine getiremez hale gelmeye başlıyor.
49:05Kan değerlerimiz, karaciğer enzimlerimiz yükseliyor, hastalıkta sarılık baş gösterebiliyor gibi bir takım semptomlar ortaya çıkıyor.
49:14Güçlü karaciğer demek, toksik yükü atmak demek.
49:18Oradaki mekanizma ne kadar iyi çalışırsa o kadar rahat edecek.
49:22Biz ne yapıyoruz?
49:23Fitoterapi ile karaciğerimizi destekliyoruz bir taraftan.
49:26Yani hedefimiz sadece bağışıklık özelinde değil.
49:30Dönüyoruz, geliyoruz.
49:31Bir ana organımız daha var, böbreklerimiz.
49:34Böbreklerimiz, bizim vücudumuzdan yine bu toksik yükleri bütün boşaltım sistemimizin ana aktörü.
49:42Böbrek fonksiyonlarımız bozulduğu zaman ne yaparız?
49:45Hastalarda çeşitli sıkıntılar ortaya çıkmaya başlıyor.
49:47Bacaklarda şişlik yürüme güçlükleri vesaire gibi.
49:51Demek ki bizim böbreklerimizi de korumamız lazım.
49:53Bunun için fitoterapi desteğimiz var mı?
49:55Bunun için de var.
49:56Aslında çok yönlü, bütün organlara rahatlıkla hizmet edebildiğimiz, onların daha iyi çalışmasını destekleyebildiğimiz bir tıbbi yöntem.
50:05Özellikle neye iyi gelir diye sormak istemiyorum, yanlışı önlendirmek istemiyorum.
50:13Haksız rekabet de olabilir.
50:14Yani bir şehrin bir sebzesi çok iyidir ya da bir şehrin bir meyvesi çok iyidir.
50:19Bunu da söylemek istemiyorum ama çok bilinen, işte karaciğere çok iyi gelen bir enginar evi var ya hep.
50:25Aslında öyle enginariye de hadi o karaciğerin toksikliğini azalt falan gibi bir durum değil yani değil mi bu?
50:32Şöyle söyleyeyim, şimdi sağlıklı yaşamak için sağlıklı beslenmek gerekiyor.
50:36Evet, karaciğerimizi bu toksik yükten arındırmak enginar çok bilinen bir şey zaten.
50:43Tüketilen de bir bitki.
50:45Çok sevilmiyor herkes tarafından ama karaciğerimiz için tüketmeli miyiz?
50:49Tüketmeliyiz.
50:50Bu bir gerçek.
50:51Ama baktığımız zaman zerdeçal var.
50:55Zerdeçal artık zaten antikanser oluşuyla, antiflamatuar oluşuyla bilinen bir bitki.
51:01Yani bunları bilmemiz bilgi bize güç getirir zaten.
51:05Hedefimiz de bu aslında bilinçlendirmeyi sağlamak.
51:08Ama tabii ki kendi kafamıza göre bunları kullanmak değil ama besinsel olarak da hayatımıza taze sebzeyi her zaman katmalıyız enginar gibi.
51:16Miktar?
51:17Miktar da önemli mi?
51:19Miktar çok önemli.
51:20Şimdi eğer tıbbi tedavi protokolünden, kemoterapi diyorum, fitoterapiden bahsediyorsak şöyle bir şey ne kadar enginar yersek yiyelim o istediğimiz dozu alamayabiliriz.
51:33Ve enginarın etkinliğini arttırmak için onun yanında yine karaciğer destekleyici bileşiklere ihtiyacımız olabilir.
51:42Zaten fitoterapinin aslında bilimsel temeli buradan kaynaklanıyor.
51:47Nasıl kurkuminin diyoruz zerdeçalın etkinliğini arttırmak için karabiber gibi taşıyıcı bileşiklere ihtiyaç var.
51:54Hani besin olarak kullanırken, baharat olarak kullanırken de öyle.
51:58Yine enginar gibi onun yanına bir silimarin eklemek belki.
52:02Yani bütün bunları bir arada yapabileceğimiz bir tıp disiplininden bahsediyoruz.
52:06O yüzden kilolarca enginar yememiz lazım.
52:10Ama tabii ki bu demek oluyor ki bundan da uzaklaşmayalım.
52:15Hayatımızın her alanında sağlıklı beslenme mutlaka olmalı.
52:19Tanı ve araştırma sürecinde fitoterapinin etkinliği var mı?
52:24Evet şimdi fitoterapi bütüncül bir bakış açısı.
52:29Tanı sürecimiz şöyle bir sürecimiz hastayı zorlayan bir süreç.
52:33Bu zorlayan süreçte hem hasta hem hasta yakınları ne yapacaklarını şaşırıyorlar.
52:39Duygusal olarak çöküşler yaşanabiliyor.
52:41Neye nerede müdahale edebileceklerini bilmiyorlar.
52:45Öncelikle tabii ki hasta yakınlarına tavsiyem destek, tam destek, full destek.
52:48Bir taraftan da uygun araştırmalar ve bu bilimsel yöntemlerin bilimsel ellerden çıkması.
52:56Bu süreçte biz hastalarımızı tabii ki yalnız bırakmıyoruz.
53:00Vücutlarını hem bedensel hem ruhsal olarak olabildiğince bu tedavi sürecini hazırlamak.
53:07Bizim en temel hedefimiz.
53:09Hasta ya baktığımız zaman ister kanser hastası olsun ister başka bir hasta olsun hasta bir bütün zihinsel olarak, ruhsal olarak, fitoterapiden ruhsal olarak da biz destek alıyoruz.
53:24Ruhsal olarak da işimizi kolaylaştırıyoruz.
53:27Yani kanser hastaları anksiyetesi çok yoğun insanlar.
53:31Yapılan bir takım araştırmalar var.
53:33Hani derler ya üzüntü mü kansere sebep olur?
53:37İnsan kanser olucu mu üzülür?
53:39Yani büyük bir meta analiz çalışmasında mesela anksiyetesi yoğun olan kişilerin çok ciddi oranda kansere yakalanma arasında ciddi bir bağlantı tespit edilmiş.
53:51Ben daha da şimdi anksiyetik olurum Allah korusun.
53:53Bunun için diyorum ya fitoterapi birleşiklerimiz var bizim.
53:57En az antidepresanlar kadar etkili.
54:00Hastanın kaygı seviyesini kontrol altına alabilecek yine aromatik birleşikler var.
54:05Bunlarla da ruhsal dengeyi sağlayabiliyoruz.
54:07Fitoterapi bizim çok güçlü bir silahımız.
54:10Genelde formu ne oluyor? Sıvı mı?
54:13Sıvı formlar da var.
54:15Ekstra formları da var.
54:16Kapsül formları da var.
54:17Merhem.
54:19Merhem formlarımız da var.
54:20Onları çeşitli şekilde şöyle söyleyeyim.
54:22Mesela örnek vereyim.
54:24Kanser hastasında ağız içi yaralar oluyor.
54:27Aldığı kemoterapinin yan etkileri.
54:29Bazen radyoterapinin yan etkileri.
54:32Sıvı formlardan faydalanıyoruz mesela bunlar için.
54:35Bir taraftan da ama ağız içinde iltaplanma olduğu zaman ne yapmamız lazım?
54:39O iltaplanmayı gidermemiz lazım.
54:42Hem sıvı formülasyonlar hem ağızdan alabileceği formülasyonlar.
54:46Hastanın ağızdan alabildiği süre zarfınca yani oral beslenmeye devam ettiği süre zarfınca tabii ki fitoterapiden destek alıyoruz.
54:55Geçtiğimiz bölümde yine sormuştum ama fitoterapi, kemoterapiyle ve radyoterapiyle beraber kullanılabilir bir yöntem mi?
55:05Kullanılabilir bir yöntem.
55:07Kesinlikle öyle.
55:09Hem bu tedavilerin tıbbi tedaviler sırasında hem sonrasında her zaman fitoterapiden destek alabiliriz.
55:17Burada vurgulamak istediğim en temel şey bu işin bilimsel ellerden çıkması.
55:23Çünkü hastalarımızla, hastalarımızın onkolojik tedavisini yürüten doktorlarımızla bir iş birliği içerisinde olmamız lazım.
55:32İyi bilmemiz lazım. Yan etkileri iyi bilmemiz lazım ve hangi hastaya hangi dozun ne kadar uygulanacağını iyi bilmemiz lazım ki hastayla bu şifa yolculuğunu kontrollü ellerde sürdürülelim.
55:46Kemoterapinin organlara bir yan etkisi var tabii ki.
55:52Var, var. Evet.
55:53Neler?
55:55Bir kere sağlıklı olan bütün organlara genel olarak yan etkisi var.
55:59Karaciğerimiz, bağışıklık sistemimiz, kan hücrelerimiz, böbreklerimiz, beynimiz, sinir sistemi sağlığımız, kemoterapinin yan etkileriyle maalesef karşı karşıya kalıyor.
56:14Biz bunları ne kadar kontrol altına alırsak hastanın yaşam kalitesini arttırıyoruz.
56:20Şöyle bir gerçek var.
56:22Hastanın ömrünü hiçbirimiz biçemeyiz.
56:25Elbette bunlarla ilgili yapılmış çalışmalar var ama buradaki hedefimiz ne?
56:31Yaşadığın süre zarfınca hastanın yaşam kalitesini yükselterek sağlıklı bir yaşam sürdürmesi.
56:38Hedefimiz bu.
56:39O yüzden de kemoterapinde, radyoterapinde yan etkilerini minimuma indirmek için elimizde çok güçlü fitoterapi durmakta.
56:47Mesela bu kanser tanısı konulduktan sonraki süreçte hem hastanın hem de ailenin beklentisi ne?
56:58Yani ilk aklı şöyle bir şey geliyor.
57:00Tabii ki ölüm geliyor ilk akla.
57:03Böyle bir süreç var.
57:05Bu ciddi bir umutsuzluk yaratıyor hastada.
57:07Beklentine tabii ki hasta yakınları için hastalarının bir an önce sağlığını konuşması.
57:15Telaşlılar mı?
57:16Telaşlılar, panik haldeler.
57:19Sağa sola müracaat ediyorlar.
57:21Biz sizler gibi program yapan insanlar sayesinde onları duyuruyoruz ki bu telaşı içerisinde sağdan soldan kulaktan duyma bilgilerle hareket etmesinler.
57:33En önemli şey bu ve telaşta yapmamız gereken ilk şey önce bir sakinci düşünmek.
57:40Bir sakin olalım.
57:40Bir sakinci düşünmek.
57:41Her şey kontrol altında.
57:42Ve aynı zamanda şeffaf olmak.
57:44Yani onkoloğumuza karşı, fitoterapi hekimimize karşı bu süreci hep birlikte yönetirsek bu süreçten sağlıkla çıkabiliriz.
57:53Ve ruhsal olarak kontrolü ele alırsak güçlü bir ruhla hem hasta yakınları hem hastalarımız hastalıkla çok kolay mücadele edebilirler.
58:02Moral çok önemli.
58:02Moral kesinlikle çok önemli.
58:04Mor geldiğimi moralimiz güzel olsun.
58:05Bizim stüdyomuz morlarla bezeli.
58:07Buradan da tüm kanser hastalarına tanısı konmuş ya da evresinin kaç olduğu fark etmeksizin hepsine moraller, güzel güzel moraller gönderelim.
58:16Programımızda böyle moralli kapatalım.
58:18Evet aynen öyle.
58:19İyi ki geldiniz hocam.
58:20Ayvalı'a dönüyorsunuz.
58:22Döneceğiz.
58:23Döneceğiz.
58:23Sizi yine ağırlamak çok isteriz.
58:25Bir bakın takviminize biz sizinle konuşacak çok şansız.
58:27İnşallah.
58:28Seve seve.
58:30Ayvalı'a selam.
58:31Bitti koşacakım.
İlk yorumu siz yapın