Oynatıcıya atlaAna içeriğe atlaAltbilgiye atla
  • dün
Türkiye’nin dört bir yanındaki eşsiz yerel zenginlikler, Ülke TV’nin “Değerlerin Daveti” programıyla hafta sonları ekranlara taşınıyor.

Kategori

🏖
Seyahat
Döküm
00:00Halkbank'ın katkılarıyla.
01:00Erzincan dediğiniz zaman belki Anadolu'nun küçük bir şehri olabilir ama yaşamsal anlamda, zihinsel anlamda şehirli insanların çok fazla olduğu bir şehir burası.
01:13Burada sanayi gelişiyor, çocukluk evresini yaşıyor ama tarımda çok çok iyi Erzincan.
01:20Aynı zamanda doğa sporlarında, su sporlarında, dağcılıkta çok çok iyi, motor sporlarında çok çok iyi bir yer Erzincan.
01:28Genellikle insanlar burada tarımla uğraşıyorlar ve geçimlerini tarımla sağlıyorlar.
01:34Ve Erzincan hakikaten bir tarafıyla Bayburt, Gümüşhane ve Giresun'a yani Karadeniz ikliminin de hakim olduğu bir yer Erzincan.
01:43Fakat Erzincanlıların deyişiyle Erzincan'a gelen de ağlıyor, Erzincan'dan giden de ağlıyor.
01:50İnanılmaz bir dinginlik var burada.
01:52Burada insanlar birbirini hiçbir şekilde rahatsız etmez.
01:56Ve kültürel bir katman var burada.
01:59Ve gerçekten buradaki insanlar değerlerine, vatanına, milletine bağlı insanlar.
02:04Biz de arkadaşlarımızla beraber bu değerleri, bu güzellikleri daha yukarı nasıl çıkarabiliriz?
02:10Onun gayret ve çabası içerisindeyiz.
02:12Anadolu'nun çoğu yeri, mesela Kahratmanmaraş, Gaziantep, Erzincan, İç Anadolu'nda bazı yerler Bakır'da çok çok ileri düzeydeler.
02:36Bakır'ın insan sağlığına da çok büyük faydaları olduğu tıbbende ispat edilmiş.
02:43Yani netice itibariyle bugün doğal olmayan her şey artık insan vücuduna zarar veriyor.
02:50Onun için insanlar aslında dünya sona doğru gittikçe insanlar ilk günleri özler oluyor.
02:58Bu da çok enteresan.
02:59Yani eskiden belki bundan 15-20 yıl önce bakırın, kilimin böyle elimizin tersiyle itildiği bir dönemden artık bunları şehirlerimizde odalarımızın en üst köşesine, en üst raflarımıza koyar olduk.
03:15Yani böyle de ciddi bir metafor var.
03:18Yani bunu belki eskiden dudak büktüğümüz şeyleri şimdi birbirimize hediye eder olduk.
03:25Erzilyan bakırcılığı çok eskilere dayanmaktadır.
03:38Yani yüzyıllar öncesine Evliya Çelebi'nin çeyat memesinde buraya uğradığında Erzilyan'da bakırcılığın olduğunu anlatmaktadır.
03:45Hatta çok daha eskiye gidersek, Milattan önce, Urartular zamanında bile burada bakır sanatıyla ilgilendiğini, oradan günümüze kadar Erzilyan'da bakırcılık süre gelmiş ve bugüne kadar da bu şekilde devam ediyor.
03:59Biz de bu bakırcılığa sahip çıkmaya çalışıyoruz, yaşatmaya çalışıyoruz.
04:02Bakır işleciliği Erzilyan'da bu bakırın üstündeki nakışları, bakırın bizim atölye kısmımız var, orada yapılıyor.
04:18Biz işleme kısmındayız yani.
04:21Üstüne nakış yapıyoruz, bizim yaptığımız nakışlar ezbere.
04:24Yani o anda doğaçlama, aklına geldiğini yapıyorsun.
04:26Tabii belli bir çerçevesi var onun içinde.
04:28Belli bir aşamadan öğreniyorsun, hadediğin zaman her şeyi de yapamıyorsun.
04:33Belli şeyleri kalıptan yapıyorsun, belli şeyleri ama bizimkisi %90'ı hep ezbere işliyoruz yani kafamızı.
04:39Şimdi ben burada 10 tane tepsi işledim, 10'la da ayır, hiçbir tanesi aynı değildir.
04:43Hepsi farklıdır.
04:44Benzeri olur ama aynısı olmaz.
04:46Elitçiliğin özelliği de odur yani o anda işlediğin, oraya ne yakışıyorsun, yapıyorsun.
04:51Yani böyle hepsini aynı yaparsan zaten fabrikasyon gibi olur.
04:54Baskı türü gibi bir şey olmuş olur.
04:56Ayrı olması lazım.
04:57Öyle devam ediyoruz şimdilik.
05:13Şimdi Erzincan Bakır işlemeli işlemeciliği Türkiye'de tek.
05:17Yani bizim Erzincan işlemeciliği çok farklı.
05:20Yani Erzincan'da, Türkiye'de sadece Erzincan'da yapılabilen bir işçilik.
05:25Buradan yetişen insanlar belki başka illerde yapabilirler ama çoğunluğu burada bu işlerin yapılmakta.
05:33Mesela bu bir Bakır işlemeci, Erzincan'a ait bir işleme ürünü.
05:38Bu bize öncelikle ham olarak gelir.
05:40Yani burada böyle şekil olarak gelmez.
05:43Biz böyle tabaka olarak düşünebilirsek böyle Bakır'da dümdüz bir şekilde gelir.
05:48Bu geldikten sonra bunun tabii ki bir yıkanıp temiz bir hale getiriyoruz.
05:52Daha sonra işlemenin belli olabilmesi için, el emeği olması için bunun üzerine biz boya atıyoruz.
05:58Bu boyanın üzerine işleme yapıyoruz.
06:01Daha sonra işlemecinin eline gider.
06:03Burada el yordamıyla bunlara desenler verilir.
06:07Bu doğaçlamayla verilir.
06:08Yani o insan o andaki durumu doğaçlaması neyse ona desen verir.
06:14O desen verdikten sonra tekrar atölyeye gelir bu ürün.
06:18Atölyeye geldikten sonra vernik atarız.
06:21Uzun süre dayanabilmesi, kararmaması, bozulmaması için vernik atılır.
06:25Bu şekilde ürünü hazır hale getirmiş oluyoruz.
06:28Genelde bizim burada şimdi ürettiğimiz şeyler biraz süs eşyasına yönelik ve mutfak eşyasına yönelik.
06:48Bizdekiler şekerlik diyelim ki hem süs eşyası hem kullanacağı bir şey.
06:52Tepsi kullanabilirsin ve aynı zamanda aksesör olarak da koyabilirsin.
06:55Biz burada ağırlıklı olarak biraz aksesör türü genelde işlemenin tepsi, kahve takımlarını altına koyuyoruz.
07:02Veyahut da servis tabaklarımız var, ibrik çeşitlerimiz var.
07:06Tabaklara dediğim gibi yazılar yazıyoruz.
07:09Erzincan'dan adını hatıra götürmek için yazdırıyor.
07:11Saat, hem saat duvarda duruyor hem bir Erzincan'ın hatırası.
07:15Bakırcılar çarşısına gittiğinizde, ustalarla konuştuğunuzda,
07:26yani bir kilo tatlı parasına 10 gün, 20 gün, 30 gün emek vermiş bir bakırı görüyorsunuz.
07:3410 bakır işliyorsa her bakırda farklı farklı bir motifi de görüyorsunuz.
07:39Ve bu motifleri, o emekleri ortaya koyarak size, bize sunuyorlar.
07:45Bu emeğin ben çok değerli olduğunu düşünüyorum ve bunu yaşatabilmek için hangi ilimizde varsa bu,
07:51yani kaybolmaya yüz tutmuş el ürünlerimizin başında bence en önemli olan bakırcılık gelmeli ve buna sahip çıkmalıyız.
08:09Bir bakır objenin üstünde en az 4-5 kişinin emeği var.
08:17Yani tek bir insan bunu çıkartması imkansız bir şey.
08:20Emek çok olduğu için, yani sevilmesinin bence en büyük sebebi o.
08:24Değerini bilenler için gerçekten çok kıymetli bir ürün.
08:27Bir ürün alıyorsunuz, bize bazen müşterilerimiz geliyor, söylüyorlar,
08:31işte babaannemden kalma Erzincan bakırı diyor, dedemden kalma.
08:35Hala hala daha dürüyor, işte duvarımda asmışım veya bir şekerlik hala daha bekliyor.
08:41Yani bu yüzden kalıcı olması ve emek olması bunun değerini artırıyor özellikle.
08:55Biz ilk mesleğe başladığımızda yani böyle elektrikli bir şey yoktu, yani böyle makine türümüz yoktu.
09:00Sadece bizim şöyle kalemlerimiz var, halen devam ediyoruz yine.
09:04Bunlarla işliyorduk, hep el ile yapıyorduk yani.
09:07Hiç makine yoktu ta ki 80'li yıllara kadar, 75'in sonuna 80'li yavaş yavaş bu dişçi makinelerini keşfettik.
09:15Yani bunun özel bir makinesi yok.
09:17Bunun şu motor dişçi motoru, şurası da ayrıca tornacı da yaptırdığımız bir şey.
09:23Bizim şu ellimizin şeyini bu yapıyor yani.
09:26Ama bunun izi farklı duruyor, bu kalemle yaptığım izi farklı duruyor.
09:30Bununla işlediğimizde onun arasında işleme, işten anlayan olursa fark edebiliyor.
09:33Eskiden yaptığımız sadece eldi yani.
09:35Sadece el kalemlerle çalışıyordu.
09:37O zaman da işte bir kısmı ince kalem, bir kısmı kalın kalem.
09:40Yani iki üç işlemeli.
09:41Birisi hatlarını yapıyordu, birisi dolgusunu yapıyordu, birini gümüşünü yapıyordu.
09:45Böyle seri haldeye gidiyordu.
09:47O zaman çalışan da çoktu.
09:48Talep de çoktu.
09:49Dışarıya mal kavuşmuyordu yani.
09:50O zaman çok gidiyordu.
09:51Çünkü hediyeli geççe sadece bakır vardı.
09:53Bu ürün sadece böyle bakır bir ürün olarak algılamamak lazım.
10:11Bir dekoratif eşevi olarak da görülebilir.
10:14Evinizin herhangi bir köşesinde bir süs eşevi olarak da düşünebilirsiniz.
10:17Hatta kullanım açısından diyelim cezveleri, sürahileri, bardakları, tepsileri bunları da aynı zamanda yine kullanabilirsiniz.
10:27Çok güzel bir işçiliği var.
10:29Yani gelenin Erzican'dan alındığı hemen anlaşılabilir.
10:33Her evde belki olmayabilir.
10:35Özellikle başka şehirlerden gelen misafirlerimiz götürdükleri zaman eminim ki çok büyük bir ilgiyle karşılaşıyorlardır.
10:41Bir kahve takımı aldıkları zaman, bunu hediye götürdükleri zaman o hediye ettiği kişi inanın ki kendini daha özel hissediyordur.
10:49Eminim yani çok değer, kıymetli hissediyordur.
10:52Çünkü bu ender bir ürün her yerde bulunabilecek bir ürün değil.
10:56Ha deyince ben çarşıdan gidip ya şurada bir tane ürün alayım diye denilebilecek bir ürün değil.
11:01Bunun Erzincan'dan çıkması, işte coğrafi işaret olması bunun çok daha değerli hale getiriyor.
11:07Çok daha kıymetli hale getiriyor.
11:09Alan kişi de zaten bunu fark ediyor.
11:11Kendini daha değerli hissediyordur eminim yani.
11:28Şimdi bir hatıranız olması lazım, bir ayak iziniz olması lazım, bir yerde bir nefesiniz olması lazım.
11:34Yani o bakır sadece bunu, bugünü ifade etmiyor.
11:36Tarihi süreçler içerisinde bütün geçmişiniz aslında oraya işleniyor.
11:42O bir işleme değil, aynı zamanda geçmişiniz orada yaşıyor.
11:45Tarih ve geçmiş, bugün de izleri yoksa zaten tarih olamaz.
11:50Onun için bunu nasıl aşacağız?
11:53Bunu milli eğitimle, ustalarımızla konuşarak, halk eğitimlerde kurslar açarak, gençlerimizi buraya teşvik ederek bunu aşmak zorundayız.
12:02Fakat işimiz çok kolay değil.
12:04Çünkü diğer tarafta insanları ve gençleri cezbeden binlerce uyarıcı var.
12:11O uyarıcılardan o gençleri kurtarıp bu tarafa sevk etmek oldukça zor.
12:16Ama bunu yapmak zorundayız.
12:18Eğer biz gelecekle ilgili bir hayalimiz, bir kurgumuz varsa mutlak sürette bunu yapmamız gerekiyor.
12:25Bunun bir yolu da şundan geçiyor diye düşünüyorum.
12:28El emeğinin devlet memurluğundan daha çok kazandırdığını, daha çok değerli olduğunu ailelerimize anlatmamız, onları iknetmemiz gerekiyor.
12:39Bunu yapmadığımız müddetçe bu tehlike bizi bekliyor diye düşünüyorum.
12:43Şimdi bu ürün geleceği hakkında konuşacak olursak, evet bizler büyüklerimizden aldık.
12:58Böyle devraldık ve böyle gidiyoruz.
13:01Bizler de gelecek nesillere aktarmak istiyoruz.
13:03Yani şunu söylemek zorundayım.
13:05Çünkü şu anda bu üründe yaş ortalaması çok yüksek.
13:09Yani eğer bu yaş ortalaması çıraklıktan başlayabilirsek bu ürün çok daha geleceğe eminim taşınacaktır yani.
13:16Buna özellikle biraz dikkat çekmek istiyorum.
13:19Geçmişteki gibi yetişen elemanımız, çırağımız maalesef yok.
13:24Yani bu yönde devletlerimizin çalışmalarını bazen bizle paylaşıyorlar.
13:30Yani inşallah iyi bir yere geleceğine inanıyorum.
13:39Her yerde var Bakır ama Erzincan işlemesi hiçbir yerde yoktur.
13:45O varsa da Erzincan'dan gitmiştir veya Erzincan'dan bağlantılıdır.
13:48Bu iççilik buranın has bir şeyi, sanatı yani.
13:51Tabii bu zamanında sektördü.
13:53Bayağı bir çalışan vardı.
13:55Zamanla zamanla tabii azaldı şimdi.
13:57Yine var tabii ki devam ediyor ama eski kadar yoktur.
14:00Talep de azalıyor.
14:02İşte usta da yetişmiyor.
14:03Yani geriden gelen herkes okuyor.
14:05Okula giden adam da daha gelip böyle bir el sanatıyla uğraşan yok.
14:08Gençlere tavsiyemiz, yani okullarını okusunlar.
14:11Ama onu okurken de bir sanat edinsinler yani.
14:13Sanatın şeyi olmaz yani.
14:14Okul bittikten sonra bu sanatı olan insan hiçbir zaman boşta kalmaz.
14:18İleride daha iyi bir meslek sahibi olursa, hayır ama bir sanatı olsun yani.
14:21Bu işi olur, başka işi olur ama sanatı olsun yani.
14:24Yani şimdiki gençlerimizin hiçbir sanatı yok maalesef.
14:26Bizim zamanımızda herkes yani okula da geçse bir sanata gidiyordu.
14:30Şimdiki nesilde artık bilmiyoruz yani.
14:32Hiç sanata yönelen yok ama sanatları olması lazım.
14:34Tavsiyemiz hem okusun, okulunu da aksatmasın ama bir sanat da edinsin yani.
14:39Türkiye'yi ve bizi bekleyen bir tehlikeden bahsetmek istiyorum.
14:57Bu bakır işlemeciliği bir usta çırak ilişkisi gerektiriyor.
15:02Nesilden nesile aktarmanız gerekiyor.
15:05Teknolojinin çok büyük faydaları olduğu gibi teknoloji aynı zamanda eskiyi de yok etmekle tehdit ediyor.
15:13Bunu görmemiz gerekiyor.
15:15Yani teknolojinin bütün imkanlarından faydalanmamız gerekiyor.
15:18Ama bunun yanında bizi bekleyen bir tehlikede geçmişi, gelenekleri, eski göreneklerinizi yerle bir edebiliyor.
15:26Peki bizim ne yapmamız gerekiyor?
15:28Bizim yapmamız gereken eski değerlerimizi yok etmeden bugüne taşımamız gerekiyor.
15:35Fakat bununla ilgili çok ciddi bir kriz var.
15:38Teknoloji ilerledikçe yapay şeyler, malzemeler hayatımıza doldukça bizim geçmişi itme gibi bir riskle karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.
15:49Bunu niçin anlatıyorum?
15:50Şimdi burada Bakırcılar Çarşısı var, toplantılar, sektör toplantıları yapıyoruz biz.
15:57Maalesef çırak bulamıyorlar.
15:59Çırak bulamamak ne demek?
16:0010 yıl içerisinde Bakır İşletmeciliğinin yok olmasıyla karşı karşıya geleceğiz.
16:06Peki ustalara soruyoruz, niye bulamıyorsunuz?
16:09Çünkü diyorlar ki bu iş sabır isteyen bir iş.
16:12İşleme yapacaksınız.
16:13Yani belki günlerce, aylarca eliniz, yani bazen buralar şişiyor işleme yaparken.
16:20Gözleriniz bozuluyor.
16:22Ve ama yan tarafta da hayat çok hızlı bir şekilde akıyor.
16:27İnsanlarda sabır yok, tahammül yok.
16:30Her şeyin bir an önce olup bitmesi ve teknolojinin size sunduğu hazır imkanlar var.
16:36Ve insanlar diyor ki bu hazır imkanlar varken ben niye bu kadar emek sarf edeyim?
16:41Fakat şunu görmemiz gerekiyor.
16:44Hatırası olmayan bir millet geleceğe kendini taşıyamaz.
17:11Halkbank'ın katkılarıyla.
17:35Önce halk, sonra bankayız Halkbank.

Önerilen