- 2 gün önce
Kategori
🛠️
Yaşam tarzıDöküm
00:00Günaydın kıymetli izleyenlerimiz Elif Melek'le her şeyi konuşalım da yeniden bir aradayız.
00:05Efendim bugün harika konuklarım var. İlk konuğum klinik psikolog Ahmet Gönüllü bizlerle olacak ve depresyonu konuşacağız kendisiyle.
00:12O yüzden hem de bugün İstanbul'da hava kapalı değil mi hocam tam depresyon havası var dışarıda.
00:18Depresyona girmemek için veya kendimizi üzgün hissetmemek için bu bölümü kaşırmayın diyorum.
00:24Sonrasında gıda yüksek mühendisi ve arı ürünleri uzmanı Dr. Aslı Elif Tanoğru Samancı ile arı ürünlerinin mucizevi etkilerini değerlendireceğiz.
00:33Biliyorsunuz kendisini sıklıkla da severek programlarımızı da ağırlıyoruz.
00:37En sonunda da ben size yine psikoloji ile ilgili bir şey hocam mindful eating'i anlatmak istiyorum.
00:42Anda kalarak o duygusal ve sevgisel yemeği nasıl sağlayabiliriz'i konuşacağız.
00:48Efendim hoş geldiniz.
00:49Hoş bulduk.
00:49Nasılsınız?
00:50Çok teşekkürler Elif Hanım. Sağ olun.
00:52Hocam sizleri gördüğünüz için çok çok mutluyuz.
00:55Sağ olun ben de öyle.
00:56Şimdi depresyon deyince akla sadece böyle üzüntü geliyor.
01:01Ağlama, boşluk, kaygılı duygular geliyor.
01:03Peki depresyon nedir ve sadece üzgün hissetmekle mi paraleldir?
01:07Depresyon sadece üzülmek değildir.
01:10Üzüntü hayatımız boyunca zaman zaman yaşadığımız bir duygudur.
01:14Geçici bir durumdur.
01:15Ancak depresyon kişinin duygu durumunu, davranışlarını, düşüncelerini, fiziksel enerjisini bozan ve bir takım psikolojik ruhsal problemler yaşatan kişinin hayatını olumsuz etkileyen bir ruhsal hastalıktır.
01:33Bunun da tanımlamasını yapan Amerika Psikiyatri Birliği'nin yayınladığı DSM-5 tanım kriterle kitabında bulunmaktadır.
01:43DSM-5'ten yaralanan uzmanlar, psikiyatristler, klinik psikologlar, nörologlar.
01:48Burada yer alan belirtiler, belirtilere göre depresyon 5 belirtinin en az 2 hafta sürüyle devam etmesi durumudur.
01:56Bu belirtiler nelerdir?
01:58Nelerdir hocam? 5 tane belirti olacak, hepsi 2 hafta devam etmesi.
02:02Evet, depresyonda yaygın belirtilerin en önemlilerinden bir tanesi insanın motivasyonu düşüyor olması, enerjisinin azalması, karar verme sürecinde zorlanma yaşaması, kişinin enerjisinin azalması durumu ve onun dışında birçok şey,
02:20değersizlik fikri, kişinin sosyal ortamlardan uzak kalması, içine kapanması, buna benzer şeyler uyuyamaması veya uyuması, iştah sorunları yaşaması gibi durumlarla yaşanabiliyor.
02:37Onun dışında kilo kaybı veya kilo alma şekilleri devam ediyor.
02:41O da kişiden kişiye değişen bir durum.
02:44Beynin ilgili bölümünün verdiği tepkiyle alakalı kişiden kişiye değişmesinin nedeni o.
02:50Ve sürekli yorgun hissetmek, sürekli mutsuzluk ve umutsuzluk hisleri.
02:56Bunlar yaygın belirtiler ve dolayısıyla bu saydığımız belirtilerden en az 5 tanesinin en az 2 hafta süreyle devam etmesi gerekiyor.
03:05Depresyon diyebilmemiz için.
03:07Bunlar yaygın belirtiler olarak adlandırılıyor.
03:09Neleri sıraladık? Normal dışında yapılan hareketler aslında değil mi?
03:13Özgüven eksikliği, uyuyamama, başkasından uzaklaşma, arka dışlarından uzaklaşma, işine gitmeme, adeta yataktan kalkamama, enerjisinden yoksun kalması ve olumsuz düşünceler.
03:28En önemli bir litre halinden bir tanesi de yoğun olumsuz düşünceler.
03:34Bunlar insanın beyin yapısını kötü etkileyen, enerjisini alıp götüren duygular, durumlar.
03:39Bunlar beyni de küçültebiliyor mu hocam? Bazı çalışmalarda sürekli stres ve üzüntünün...
03:45Depresyon anında beynin hipokampus bölümünün zayıfladığı, küçüldüğü saplanmıştır.
03:51Ama iyi haber tedavi edilmesi durumunda geriye gelmektedir.
03:54Ah çok güzel. Peki hocam genel olarak depresyonun nedenlerini sıralayacak olursak, genetik faktörler mi daha etkili, çevresel faktörler mi daha etkili?
04:03İkisi de önemli. Genetik faktörler ve çevresel etkiler, ikisi de etkili olmakla birlikte yapılan bireyler,
04:09bilimsel araştırmalarda, çalışmalarda genetik etkinin %30-40 civarında olduğu, çevresel etki faktörlerinin de önemli miktarda yer aldığı görmektedir.
04:21Her ikisi de etkilidir ancak daha çok insanı depresyona tetikleyen faktörlerin başında yaşam olayları ve stres gelmektedir.
04:30Stres burada çok önemli bir faktördür.
04:32Stresin yönetilememesi ve uzun sormesi durumunda depresyona girilebilmektedir.
04:37Evet, peki depresyon ve stres arasındaki farkı konuşacak olursak, depresyon nedir, stres nedir ve bunları düzenlemek için, yaşamamak için veya etkilerini en aza indirmek için neler yapabiliriz?
04:48Depresyon uzun süren, stres yoğunluğunda yaşanan, günlerce hatta haftalarca süren adeta dinmeyen bir fırtına gibidir.
04:58Ama stres geçici bir yağmur gibi düşünmek gerekiyor.
05:01Çünkü günlük hayatta yaşadığımız bir takım sorunlarda oluşan doğal tepkidir.
05:07Bunun geçici olması durumda sorun gelmesiyle ortadan kalkabilmeyi azalan bir durumdur.
05:13Ancak bunun süre gelmesi, devamlılığı halinde depresyona girilebilir.
05:18Bir bardağa düşünün, su donmaya başlamaktadır.
05:21Ve bardak taşmaya başlayınca yavaş yavaş dolan bardak adeta yavaş yavaş insanın depresyona girmesi gibidir.
05:28Bardağın son taşıran damla aslında depresyona girme halidir.
05:32Dolayısıyla buradaki risk faktörleri zaman içerisinde gerçekleşiyor.
05:38Keşiler birdenbire depresyona girmiyor.
05:40Mesela nedir bu risk faktörleri?
05:42Zamanla artar dediniz veya olayların toplanmasıyla...
05:45Çevresel etkiler, daha çok hani yaz olabilir, ayrılık olabilir, işinden olma ekonomik zorluklar,
05:51eşiyle olan olumsuz ilişkiler, iş hayatındaki yaşadığı zorluklar,
05:55arka çevresinde dışlanması, zorbalığa uğraması, okulda mesela örneğin.
06:00Buna benzer birçok yaşamda karşılaşabilecek sorunlar kişiyi depresyona doğru götürebilir.
06:07Bu tabii herkese depresyona gireceği anlamına gelmiyor.
06:11Yani bu tür olumsuzlukları gören, yaşayan insanlardan bir kısmı depresyona girmiyordur.
06:16Daha farklı tepkiler de veriyorlar.
06:19Peki hocam bu depresyon...
06:19Keşinin genetik yatkınlığı da önemli burada.
06:21Ya, yüzde kaçtır mesela?
06:23Genetik yatkınlık yüzde 35-40 civarında.
06:26Epey yüksek.
06:26İkizler üzerinde yapılan çalışmalarda bu bilimsel bir gerçeklik.
06:30İkizler biliyorsunuz tek yumurta ikizlerinde.
06:32İşte anne-i baba da eğer depresyon varsa,
06:35tek yumurta ikizlerinde yapılan çalışmalarda ortalama,
06:38anne-i babadan geçen genetik yapının yüzde 35-40 olduğu saplanmış bilimsel olarak.
06:46Hocam şöyle, depresyon yaşamak bir karakter zayıflığı mıdır?
06:49Yani bu güçlülüğü gösterir, bazı insanlar da deriz ya hep depresyondasın, hiç mutlu değilsin gibi ifadeler kullanırız.
06:58Nedir aslında, nasıl bir tepkidir bu?
06:59Depresyon iradeye bağlı bir şey değildir.
07:01Zayıflıkla bir alakası yoktur.
07:03Yoğun duygu yükünü işayan, hayata karşı daha dirençli olmaya çalışan,
07:08belki birçok sorumluluk sahibi, mükemmellikçi duygusu içerisinde olan,
07:13etrafına çok daha fazla yardım isteyen her şeyi kendi üzerinde almaya çalışan kişiler de daha çok yaşanmaktadır.
07:21Dolayısıyla o nedenle güçlü olmak veya zayıf olmakla bir alakası yoktur.
07:26Herkesin başına gelemeyecek bir durum.
07:28Evet, o zaman aslında güçlü kalmaya çalışanlar daha çok depresyona meyilli olabilir mi?
07:31Daha risk altındalar, evet.
07:33Daha çok risk altındalar.
07:34Peki, günlük yaşamımızda depresyona başa çıkmak veya depresyondan korunmak için ne gibi tedbirler alabiliriz?
07:41Davranışçı ekole göre biz uzmanlar bilimsel davranışı terapi uygulamaktayız.
07:47Bu terapi metodu genel kabul görmüş dünyada ve onlarca defa ispatlanmış arasılmalarla, bilimsel metotlarla.
07:57Bunun getirdiği bir takım metotlar depresyonun tedavisinde oldukça etkilidir.
08:02Bunda yapılan şeyler, özellikle danışanlarımız geldiği zaman güncel olarak küçük aktivasyonlar, günlük davranış modelleri sunmaya çalışıyoruz.
08:14Zira depresyonda olan bir insanın büyük hedefler ortaya koyması mümkün değildir.
08:21Yarını bile düşünemez halidir.
08:22Dolayısıyla o kişiye büyük hedefler koymak yerine küçük aktivasyonlar yapması gereken küçük adımlarla aslında tekrarlanan bu adımlar uzun vadede onu daha ileriye geçmeye sağlayacaktır.
08:36Onlar nelerdir?
08:37Bir tanesi gün dışarı çıkmak, dışarı çıkmak, yürüyüş yapmak.
08:41Öncelikle biz 10-15 dakika yürümesini, bu alışkanlığı edinmesini istiyoruz.
08:45Ama zaman içerisinde en az ilaç kadar olan etki, haftada 3 gün 30 dakikalık tempolu yürüyüş.
08:51O aşamalı o tarafa götürüyoruz.
08:54Yani seansının ilk başlarında değil, terapinin sonraki aşamalarında o yürüyüşü öğretmek, alıştırmak, sonradan tempolu hale getirmek etkili olabiliyor.
09:04Onun dışında herifes egzersizleri önemli bir yer alıyor.
09:07Zira kişinin rahatlamasına daha esnek ve daha zihinde düşünce yapısa sahip olması neden oluyor.
09:16Depresyonda düşünceler çok yoğun ve olumsuz düşüncelerdir.
09:20Dolayısıyla kişiyi depreson götüren en önemli faktörlerden bir tanesi süre gelen sürekli otomatik düşüncelerdir.
09:27Bunları biz analiz ediyoruz terapi esnasında.
09:30Kişinin yaşadığı güncel durumlar nedir, temel yaşları, olumlu düşünceleri var mı, olumsuz düşüncelerin hangileri, belirtenin ne olduğunu öğrenmeye çalışıp o üzerinde çalışmalar yapıyoruz.
09:42Seans arabasında ilerlemeyi yapıyoruz ve her seans psikolojik testler uyguluyoruz.
09:48Duygu terminolojisi adında bir ölçeğimiz var.
09:51Seans başında bunu uyguluyoruz.
09:53Beş maddeden oluşuyor.
09:54Onun dışında iki üç haftada bir bek depresyon ölçü adında 21 sorudan ibaret olan gelen bir ölçek var.
10:03Orada bizim yapmamız gereken aslında depresyonda gelmemiz gereken yeri hedefleyip hedeflediğimiz, istediğimiz yere geliyor olup olmadığımızı görebiliyor olmak.
10:14O çalışmada biz onu fark ediyor.
10:17Ona göre endemler olmaya başlıyoruz.
10:18Bizim de bazı beslenme diyetik araştırmalarında yine o bek depresyon ölçeyi, gece yeme sendromu veya obeste ile olan ilişkilerini değerlendirdiğimiz zamanlarda oluyor.
10:28Peki hocam hani biraz daha açacak olursak günlük yaşantımızda depresyonu engelleyebilmek için anda kalarak ya da farkına vararak ne yapabiliriz?
10:37Sıklıkla işte nelerin birer stres faktörü olduğunu mu değerlendirmemiz lazım?
10:42İzleyenlerimize ne önerirsiniz?
10:43Mindfulness tekniği dediğiniz sizin de kendi mesleğinizde uyguladığınız anda kalmak veya şimdiye gelmek, şimdiye yaşamak gibi bir tekniğimiz var.
10:53Orada depresyonda olan kişi zihni dağılmıştır.
10:57Kendisi şu an yaşamamaktadır.
10:59Biz ona kendisine aslında 5-10 dakika boyunca bir ödev veriyoruz, günlük ödevler.
11:04Orada bunlar nedir? Yani 5 nesneyi seçmesi, 4 tane kokuyu alması ve 3 tane tadı yaşamasını düşünüyoruz.
11:14Örneğin bir kahvenin tadını gerçekten dolu dolu almasını, kahve içtiği esnada o 1 dakikalık sürede onu nasıl içtiğini, oradaki aldığı lezzetin hissedilmesini istiyoruz.
11:24Bu ödevler kendisine bilinçli farkındalığı yitiriyor ve o düştüğü geri, düştüğü o derin duygulardan, derin düşüncelerden biraz sıyrılmasına, kurtulmasına kendisinin farkındalığını geliştirmesini sağlamış oluyoruz.
11:42Onun dışında kitap okuma alışkanlığı mutlaka edindirmeye çalışıyoruz.
11:44Özellikle danışanlarımız kitap okumakta çok zorlanıyor çünkü karar verme mekanizması çok zayıflamış ve konsantrasyon güçlüğü yaşıyor.
11:54Dolayısıyla biz ona öncelikle 10 sayfalı bir kitap okumasını istiyoruz.
11:58Uyku bozukluğu varsa yatmadan önce onu okumasını aksi halde uyumasının da zor olduğunu biliyoruz.
12:07Zira takdir ederseniz bilirsiniz ki zaten insan uyurken ve yatakta uzanmış bir halde kitap okuması durumunda zaten 10 sayfadan fazla okuyamaz.
12:16Uykuya dalmıştır o konsantrasyon sağlıyorsa.
12:20İkili avantaj oluyor burada.
12:21Hem uyku uyumasını sağlıyoruz çünkü depresyonun en önemli sorunlarından bu uyku reglasyonunu düzenlemek.
12:28Uykusuzluk çok ciddi bir problem.
12:30Yani zinde kalkmamızını sağlıyor, olumsuz düşünelerden kurtulamıyor.
12:34Sabah kalktığında bir karabasan gibi geliyor kendisine.
12:37Çünkü gece salgılanan melatoninden de yeteri kadar faydalanamamış oluyor, dinlenememiş oluyor.
12:42O karamsağlıktan kurtulamıyor.
12:43Stresi daha da artıyor.
12:44Pozitif bir enerji alamıyor, evet.
12:46Evet efendim.
12:46Peki depresyon hakkında toplumda sıkça rastlanan yanlış inanışlar, yanlış bilgiler nelerdir?
12:53Genelde derler ki psikoloğa gitmeyin.
12:55Neden?
12:56Yanlış, yani psikoloğa gidilmez.
12:59Dolayısıyla ama toplumda son zamanlarda çok önemli gelişmeler var bu konuda.
13:03Psikoloğa gitmenin önemi daha çok ortaya çıkmaya başladı.
13:05Gerek bilimsel yayınlar, gerek televizyon programları, üniversitelerde okullarda verilen eğitimler, bu konuda yapılan toplantılar, seminerler kişilerin bu konuda farkındalığını artırdı.
13:17Psikoloğa giden kişi sayısı son yıllarda çok arttı.
13:20Belki de pandeminin de etkisi oldu.
13:22Muhtemelen.
13:22O dönemde yapılan diziler, filmler bunu da etkiledi.
13:27Meslektaşlarımızın yaptığı çok güzel diziler var.
13:29Onların da toplumda etkileriyle birlikte.
13:33Psikologlara giden, yani psikolojik, sosyal destek alan kişilerin sayısını artması sevindirici bir durum.
13:39Kesinlikle öyle çünkü bu da bir bilim dalı ve bir takım özürlerim, eylemlerimizin veya yaşamımızda farkında olmadığımız şeylerin farkındalığını bir uzman eşliğinde görüp, öğrenip ve hayatımıza anlam katmaya çalışıyoruz aslında psikologla.
13:54Psikolojik destek almaktan çekinmeme gerekir.
13:57Kesinlikle.
13:57Hocam peki depresyonla ilgili farkındalığı arttırabilmek için neler yapabiliriz?
14:03Kendimiz adına veya çevremizde depresyonda olduğunu düşündüğümüz kişilere karşı da olabilir bu.
14:08Eğitim özellikle yani gerek okullarda gerekse iş hayatında buna ilişkin bilgilendirme, sosyal medyada videolar, içerikler üretmek, toplumu bu konuda bilinçlendirmek, bilgilendirmek, seminerler düzenlemek bu konuda.
14:26Ve bu seminerlere tabii gelen kişi sayısı az olabiliyor.
14:30Burada bunların canlı ve dikkat çekici olması adına önemli kişilerin davet edilmesi etkileyecektir bence bilgilendirme anlamında.
14:38Bazen yapılan programlarda insanlar fazla ilgi göstermiyor.
14:43Çünkü popüler kültür buna biraz engel teşkil ediyor.
14:48Başka programlar dikkat çekiyor.
14:50İnsanlar farklı şeyleri izliyor.
14:53Dolayısıyla bu entegrasyonu sağlamak lazım.
14:55Yani toplumun dikkat çeken şeyler neyse onları önüne koymak gerekiyor.
14:59Gerek okullarda gerek iş hayatında.
15:02Bunları yapılması durumda bilgilendirme ve tanıtım anlamında çok daha mesafe kat edeceğiz.
15:08Evet özellikle sosyal medya kültüründe bunu çok fazla görüyoruz.
15:11Her uzmanımız tabii ki çok çok kıymetli ama bazen de çok fazla takipçisi olan veya çok daha videolar çeken kişiler daha iyi biliyorlar anlamına gelmiyor.
15:21Herkesin bir uzmanlık alanı var.
15:23Hocam peki son dakikalarımıza girdik ve buradan izleyenlerimize özetle ne aktarmak istersiniz?
15:29İzleyicilerin vazgeçmemesi gerektiğini düşünüyorum.
15:33Sosyal destek almaktan çekinmemeleri gerektiğini kendilerinin iyileşmelerine yönelik atacakları en cüsur adımın bir yardım istemek, bir yardım almak ve yakına sorunu derdini anlatmak olacağını düşünüyorum.
15:49Dolayısıyla yalnız değiller. Birçok değerli uzmanlardan oluşan kişiler bulunmaktadır.
15:55Gerek psikiyatristler gerek psikologlar. O yüzden çekinmeden geçsinler.
16:00Şu anda ülkemizde çok bu konuda değerli uzmanlar var.
16:03Çok iyi verimli sonuçlar alacaktan düşünüyorum.
16:06Evet kıymetli hocam bugün vaktinizi ayırıp bizlerle paylaştığınız için bu değerli bilgileri çok teşekkür ediyoruz.
16:11Ben teşekkür ederim.
16:12En önemli kısım neydi? Yalnız değilsiniz.
16:14Efendim, klinik psikolog Ahmet Gönüllü bugün bizlerleydi.
16:18Şimdi sırada bir videomuz var.
16:20Doktor Vedat Tosun, medikal estetik hekimi bizlere altın egzozom hakkında detayları paylaşacak.
16:29Egzozom son zamanlarda zaten estetik sektörünün ilgi odağı oldu.
16:33Çünkü hücresel bir tedavi.
16:35Peki egzozom nedir? Önemli olan bu.
16:37Egzozom hayvansal, bitkisel ve insan kaynaklıdır.
16:40Kolesteroidin içerikli olan da var.
16:41Burada altın egzozomu da anlatırsak şöyle.
16:44Canlıya ilk etki veren koyu sarı renkli sütten yani kolesteroidin içerikliği üretildiği için bizim için daha önemli.
16:52Bu yüzden hekimler tarafından kullanılmaktadır.
16:54Şimdi saç dökülmesini ayırabiliyoruz.
16:56Biliyorsunuz erkeklerde işte genetik yapıdan oluyor.
16:59İşte hormonal değişikliği, testosterona bağlı.
17:01Kadınlarda ise daha değişik yöntemlerde dökülmeleri var.
17:05İşte türoid hastalıkları falan.
17:06Saç dökülmelerinde folikül tamamen birdenbire kaybolmuyor.
17:09Faz faz yani büyüyor, dökülüyor, büyüyor, dökülüyor ve son fazla tamamladıktan sonra da kayboluyor.
17:15Bu arada beslenmeden de kaynaklanan dökülmeler var.
17:18Egzozom hücreler arası iletişimi sağlayıp hücreye uyarı verdiği için iyileştiği ve içerisinde 20 milyar hücreyle 200 mg büyüme hormonuyla beraber o köklerin dökülmeden daha güçlü, daha gür, daha dolgun kalmasını sağlıyor.
17:32Her dökülmede olduğu gibi de saç ekiminden önce de bizim doner bölge dediğimiz bir alan var.
17:38İki kulak arası.
17:39Buranın önemi şuna bağlı.
17:41Buradan alacağımız iyi folikülleri ekersek daha iyi sonuç elde ediyoruz.
17:45Buranın iyi olmayan hastalarda veya foliküllerin daha kaliteli olsun dediğimizde hem ekilecek alana hem de o foliküllerin daha verimli hale gelebilmesi için saç ekiminden önce de egzozomu öneriyoruz.
17:57Burada da hem doner bölgesi için hem de ekilecek alana için egzozomun faydalı olacağını söyleyebiliriz.
18:03Saç ekimi bildiğimiz bu ufak bir cerrahi işlemdir.
18:06Üfü dediğimiz alandan tek tek grefler alınıyor.
18:09Sonrasında ise ekilecek alana safirle ya kanal açılıyor ya da diyeçayla direkt kanal açmadan kalem tekniği ile ekim yapılıyor.
18:17Burada önemli olan yaranın iyileşmesi.
18:18Bir kere ufak da olsa bir yara oluşumu var.
18:20Sonra orada en önemli şey ne var?
18:22Folikülün beslenmesi ve tutunması gerekiyor.
18:24Sonrasında ise o folikülün daha yoğun bir şekilde çıkması sağlanması gerekiyor.
18:30Bu yüzden egzozomu da bu konuda çok öneriyoruz.
18:32Saç dökülme tedavilerinde daha önce hastalarda mezoterapi ve PRP'yi kullanıyorduk.
18:37Mezoterapi ve PRP'de takip edilen hastalarda daha etkin sonuç alamadığımız ve seans aralıkları çok sık ve çok uzundu.
18:45Şöyle söyleyebiliriz yani biz hastalarımıza 10-12 seans yaparken egzozomun içeriğinden dolayı ve egzozomun etkin tedavisinden dolayı bu seanslar yılda 3 seansla hastanın daha dolgun saçları işte dökülme oranında %90 oranında azalması gibi sonuçları elde edildiği için hastalarımıza genelde egzozom tedavilerini önerebiliyoruz.
19:08Hastaların en çok merak ettiği şey de şöyle bir şey oluyor saçım dökülüyor ekim mi yaptırayım yoksa dökülme tedavisi mi saçı dökülen hastalarda ekimi önermiyoruz.
19:17Burada da en çok tedavi yöntemlerinden biri gene egzozom çünkü saç dökülmesini durdurmamız gerekiyor.
19:23Saç dökülmesi durmayan bir hastada ekim yapıldığında o ekimden sonra tekrar ekime ihtiyacı ve çok çirkin görüntüler de ortaya çıkabiliyor.
19:32Bu yüzden dökülmesi gerçekleşmiş hastalara ekim dökülmesi daha gerçekleşmemiş hastalarda ise dökülme durdurmak için altın egzozomu kullanabilirler.
19:42Yaş aralığı genelde işte 19-20 yaşlarında başlayan veya daha önce herhangi bir hastalıktan dolayı beslenmeden dolayı sıkıntı çeken hastalarımızda yaş aralığı koymuyoruz.
19:52Genelde 18-19 yaşından sonra dökülmesi başlayan her hastada uygulanabilecek metotlardan söyleyebiliriz.
19:58Bu uygulamadan sonra hastalar genelde uygulama ufak bir invazif işlem olduğu için işte saç derisindeki yıkama işte o alana su değdirmeme yani 8-10 saatlik bir dikkat ister.
20:12Ondan sonra sosyal hayatına çok rahatlıkla devam edebilir.
20:15Çünkü oradaki ufak bir invazif işlemden dolayı enfeksiyon riskinden dolayı aslında bunu söylüyoruz.
20:20O yüzden hastaların dikkat etmesi gereken 8-10 saat.
20:22Toparlarsak şöyle diyebiliriz saç ekimi yaptırmak isteyen, saç ekiminden sonra daha gür saçlara kavuşmak isteyen, işte saçı dökülüyor ama ekimi düşünen veya ekime ihtiyacı olmayan daha dökülmesi yeni başlamış hastalarımızda bu uygulamaları yaptırabilirler.
20:39Evet efendim Doktor Vedat Tosun'u izledik ve şimdi sırada sizlere anda kalarak beszamenin önemini vurgulamak istiyorum.
20:49Öncelikle gerçekten fiziksel olarak fizyolojik olarak bir açlık mı çekiyoruz yoksa duygusal bir açlığın içinde miyiz?
20:56Bazı besinlere yaklaşırken bunu teyit etmekte fayda var.
20:59Özellikle yüksek enerji içeren şeker miktarından zengin gıdaları çok fazla tükettiğimizde ister istemez stres yönetmemiz de zorlaşıyor ve hızlı bir şekilde kilo olarak beden algımızı maalesef daha olumsuz değerlendirerek daha fazla strese de sebep yaratabiliyoruz.
21:16Öncelikle bir besine yaklaşırken o gıdayı normal beslenme saatlerinizin haricinde tüketiyorsanız gerçekten aç mıyım sorusunu sorarak yaklaşmanız lazım.
21:29Eğer gerçekten aç değil stresli, öfkeli, kaygılı veya yalnız hissettiğiniz bir durumda o besine yaklaşıyorsanız maalesef bu duygusal yeme eyleminin olduğunu gösterir.
21:40Yani sizin yiyeceklerle olan ilişkinizin sadece açlık tokluk sürecinde olması iyidir.
21:45Sadece yalnızlık ve kaygı durumlarında değil mutluluk durumlarında da kontrol dışı beslenmeler çok fazla olabilir.
21:52Yani bir besine sizi mutlu edeceğine inanarak daha fazla onu tüketmeniz de sağlıksız bir kilo artışına sebep olabilir.
21:59O yüzden öncelikle ne yapıyoruz dedik aç mıyız tok muyuz bunu bir kontrol altına alıyoruz.
22:04Ve sonrasında baktık ki bu açlığın önüne geçemiyoruz kısa bir nefes egzersizi.
22:10Ne yapıyoruz öncelikle bir nefes çekiyoruz dörde kadar sayıp yavaş yavaş nefesimizi veriyoruz.
22:16İkinci turda da aynı şekilde dörde kadar sayarak nefesimizi tutup yavaş yavaş veriyoruz.
22:21Ve sonuncusunda da altı saniye kadar altıya kadar sayarak daha doğrusu nefesimizi tutup geri veriyoruz.
22:27Ve bu şekilde bir nefes egzersizi ile rahatlamayı gerçekleştirdikten sonra yeniden aç mıyım tok muyum sorusunu soruyoruz.
22:35Veya öfkeli stresli kaygılı bir durumdaysak yemek de değil aslında bedenimizle teması geçip kendi içimizde bu problemi çözerek fazla enerji almaktan da kaçınıyoruz.
22:46Duyguyu adlandırmadığımız takdirde tükettiğimiz bütün gıdaların bize olumsuz sonuçlar getireceğini söylemekte fayda var.
22:53Özellikle can sıkıntısı, öfke, yalnızlık gibi duygularında böyle fazla ve sağlıksız beslenmeyi tetikleyebileceğini söyleyebiliriz.
23:01Bilinçli beslenmek ve beslenmeyi öğrenmek aslında duyguları da yönetebilmenin birer temsilcisidir.
23:09Mesela dikkat verebileceğimiz bir şekilde beslenme eylemini sürdürmek lazım.
23:14Nasıl?
23:14Şu an mesela eğer hafta sonu kahvaltınızı bu saatte yapıyor ve beni izliyorsanız bile beslenmenizi doğru sürdürmüyorsunuz demektir.
23:21Çünkü ekrandan veya diğer dikkat dağıtıcılardan uzak bir beslenmemiz gerekiyor.
23:26Duyuları dahil edeceğiz.
23:28Aldığımız besini elimizle tutup onun dokusunu hissedip kokusunu hissedip görselleriyle kendimizi tatmin edeceğiz.
23:37Sonrasında da tüketirken ağız içinde geçen sürenin biraz fazla olması gerekiyor.
23:42İlk lokmayı olabildiğince yavaşça yenip besinleri ağızda uzun süre tutmak ve onu hissetmek daha iyi.
23:50Hem de beyne tokluk sinyallerinin iletilmesi için.
23:53Birkaç lokmalar tüketildiğinde lokmalar arasında kendimizi yine kontrol etmek,
23:57hani o besini hissederek, tadarak yemek bizim için çok daha iyi.
24:02Ve özellikle doyma prensibi bakımından da karnımızı tamamen doyurarak veya tıka basa yiyerek bu eylemi sürdürmememiz gerekiyor.
24:10Genelde duygusal yemenin altında en büyük problem stres yönetimi oluyor.
24:15Stres yönetimi bozuklukları meydana geldiğinde de ister istemez daha sağlıksız ve yoğun enerjili besinlere yöneliyoruz.
24:22Stresi yönetebilmek için de özellikle omega 3'den zengin, liflerden zengin,
24:27fermente olmuş mesela kefir, yoğurt gibi beyin bağırsak eksenini de destekleyebilecek gıdalarla birlikte
24:33B grubu vitaminlerden ve magnezyumdan zengin gıdaları da beslenmemize sıklıkla dahil etmemiz,
24:40kaliteli bir uyku uyumamız ve besin çeşitliliğini sağlarken belli zaman aralıklarında düzenli ve sağlıklı beslenme eylemini sürdürmemiz gerekiyor.
24:49Bunların dışında yapmamız gereken temel şey,
24:52eğer bunları kendi alanımızda kontrol altına alamıyorsak,
24:56bir diyetisyen ve psikolog eşliğinde süreci devam ettirmeliyiz.
24:59Şimdi sıradaki konuğum gıda yüksek mühendisi ve arı ürünleri uzmanı Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı ile
25:05arı ürünlerinin bütün detaylarını konuşacağız.
25:12Arı ürünlerini tüm yönleriyle ele alıyoruz.
25:15Anadolu propolisi nedir, kullanım alanları nelerdir,
25:19arı sütü hangi durumlarda tercih edilir gibi merak edilen pek çok soruyu
25:23gıda yüksek mühendisi ve arı ürünleri uzmanı Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı ile konuşacağız.
25:30Arı ürünlerinin üretiminden kalite kriterlerine kadar her detay şimdi canlı yayında.
25:36Hoş geldiniz kıymetli Elif Hanım nasılsınız?
25:41Hoş bulduk sağ olun iyiyim siz nasılsınız?
25:43Bizler de çok iyiyiz çok teşekkür ederiz yeniden bir arada olduğumuz için gerçekten çok mutluyum.
25:48Aynen ben de özledik sizleri.
25:50Değerli vaktinizi ayırdınız koşturmacalar hem yurt dışı her yerdesiniz ve çok sizi gururla takip ediyorum.
25:56Sağ olun çok teşekkürler.
25:57Ama rica ederim sizleri tanımayan izleyenlerimiz için kendinizden bahsedebilir misiniz?
26:01Tabii ki. Ben Aslı Elif Tanuğur Samancı gıda yüksek mühendisiyim.
26:07Arı ürünleri konusunda uzmanım.
26:09Aynı zamanda arı ürünlerinde yine doktoram var biyoloji alanında.
26:14Yaklaşık 25 yıldır arı ürünleriyle çalışıyorum.
26:18Aslında beni arı ürünlerinde derinleşmemi sağlayan konuda oğlumda yaşadığım bir bağışıklık sistemi sorunu oldu.
26:25Özellikle de propolisle Anadolu propolisiyle tanışmam.
26:29İsterseniz çok kısa ondan da bahsedelim.
26:31Tabii lütfen. Seve seve lütfen.
26:32Belki bilen izleyicilerimiz vardır ama bilmeyenler ilk defa izleyenler için.
26:37Benim ilk oğlum doğduktan itibaren 10 aylıktan itibaren 5 yaşına kadar sık sık ateşleniyordu.
26:43Ve bu ateşlenme ancak antibiyotikle düşüyor ve belli bir süre düşüyor sonra tekrar çıkıyordu.
26:51Sık sık her ay ateşle karşı karşıya kalmıştık.
26:535 yaşına geldiğinde tabii ki bu aşırı antibiyotik kullanımı sık sık enfeksiyon geçirme düşük bağışıklığında bir sonucu olarak bir otoyumun hastalığa yakalandı.
27:05Hocamız 18 profesör gezdik.
27:09Son gittiğimiz doktorumuz teşhisi koydu ve dedik.
27:12Hennoş online vaskülit.
27:13Vücut kendi kendine kanıyor ve kan cilt altında toplanıyor.
27:18Bağışıklık hücrelerinin sayısının artmasından başka çare yok dedi.
27:21Çünkü bir tedavisi yok hastalığın.
27:23Vücudun kendi kendini onarması lazım.
27:26Ve o zaman doktorumuz bana propolis kullanmamı önerdi.
27:31Ben de aracılık sektörünün içerisindeyim.
27:33Hem akademik olarak da hem sektörel olarak da.
27:36Eşim de Taylan Samancı, Ziraat Yüksek Mühendisi aracılık uzmanı.
27:40Ama o yıllarda ülkemizde henüz propolis üretimi yok.
27:43Propolisler ithal olarak Çin'den ithal ediliyor.
27:47Ve piyasadaki ürünlerin içinde de hep bu Çin propolis'i var.
27:50Ben de arı ürünlerinde kalite ve hile tespiti konusunda uzmanım.
27:54Ben de doktora dedim ki hocam bunun doğrusunu ben piyasada bulamıyorum.
28:00Hani İtalya'dan bile gelse ürün içinden Çin propolisi çıkıyor.
28:03Çin propolisleri de gerçek propolis değil.
28:06Dolayısıyla dedim güvenip çocuğa veremiyorum.
28:08O da bana şu soruyu sordu.
28:10Neden çocuğun için kendin üretmiyorsun dedi.
28:13İşte ben o zaman propolisle tanışmış oldum.
28:17Eşim Taylan Bey arıcılardan rica etti.
28:19Bir arıcımız üretip gönderdi.
28:21Bakın ham propolis böyle.
28:23Taş gibi sert.
28:24Bal mumuyla karışık bir madde.
28:27Ama bu haliyle insan vücudu sindiremiyor.
28:29Mutlaka ekstrakt edilip damla formuna getirilmesi gerekiyor.
28:33O işlemi de laboratuvarımda oldum için yaptım.
28:36Propolis'i damla formuna getirdim.
28:38Ve bu şekilde vermeye başladım.
28:40Gerçekten 6 ayda barışıklık hücrelerinin sayısı tam 2 katına çıktı.
28:44Hem iç kanama hem otoyumun hastalık hem de eş zamanlı sık sık ateşlenme problemi ortadan kalktı.
28:52Sonra da kendi kendime şunu söyledim.
28:54Madem ki dedim doğada böyle bir şifa var.
28:57O zaman ben bunu bütün insanlığa anlatmalıyım.
28:59Ben de oğlumu bana bağışlayan tabii ki önce Allah'ın izniyle arılar ve doğayı tüm dünyaya anlatmaya özellikle de Anadolu propolisini, ülkemizin bu kıymetini bütün dünyaya anlatmaya karar verdim.
29:13Evet çok değerli bir hikaye.
29:14O gün bugündür de bu alanda çalışmalarıma devam ediyorum.
29:17Ve gerçekten takdire şayan birçok çalışmanız var.
29:21Siz de arı gibi çalışkan bir kadın olarak her platformda hem arıcılığın, arı ürünlerinin önemli vurguları hem de geliştirilmesi için elinizden gelen bütün bürümsel desteği sağlayacaksınız.
29:30Evet Anadolu'muzun arı ürünleri çok kıymetli.
29:33Ve arıcılıkta çok önemli bir ülkeyiz Elif Hanım.
29:36Evet.
29:36Yani 75 bin arıcımız, 8.2 milyon arı kovanımız, 12 bin bitki türümüz var.
29:42Ben 25 yıllık meslek hayatımda dünyanın her yerinden arı sütü, propolis, polen, arı ekmeği, bal bunları analiz etme, inceleme fırsatı buldum.
29:56Gerçekten Anadolu'muzun arı ürünlerinin kalitesi, özellikleri dünyanın hiçbir yerinde yok.
30:02Çünkü 3.800 endemik bitki türü var.
30:04Evet.
30:05Ve bu bitki türleri de bize çok yüksek kalitede saf arı ürünleri veriyor.
30:09Yeter ki doğru üretilsin, hile olmasın, yani arı ürünlerine herhangi bir dışarıdan katkı yapılmasın.
30:17Propolis için de doğru bir şekilde özütlenmesi, uzman gıda mühendisleri kontrolünde, laboratuvar koşullarında damla sıvı formuna getirilmesi, bal mumunun ayrıştırılması gerekiyor.
30:29Dolayısıyla böyle sözleşmeli arıcılık modelleriyle izlenebilir bir şekilde, doğru şekilde üretilmiş saf Anadolu arı ürünlerini, propolisini tercih etmeliyiz.
30:40Evet.
30:40Öncelikle biraz da propolisin nasıl üretildiğinden bahsetsek, arılar propolis ne için üretiyor, bizler insan sağlığında veya çeşitli gündelik yaşantımızda ne amaçlarla kullanabiliyoruz?
30:51Çok geniş bir kullanım yelpazesi var. Hem bunlara değinelim hem de WhatsApp üzerinden numaramızdan sorularınızı iletebilirsiniz kıymetli izleyenler.
30:59Çünkü propolis'te boğaz spreyleri var, cilt bakım kremleri var veya bağışıklık güçlendirme yönelik birçok ürün var. Neyi nasıl kullanabiliriz bunları da detaylandıralım.
31:08Şimdi propolis bir ağaç reçinesi, arıların ağaçların reçinemsi kısımlarından topladığı dünyanın en güçlü doğal antioksidanı.
31:16Bildiğimiz bütün antioksidanlardan daha güçlü bir doğal antioksidandan bahsediyoruz.
31:22İçerisinde 300 farklı fenolik flavoneit bileşen var, bitkilerden, ağaçlardan gelen.
31:28Dolayısıyla aslında arılar doğanın bütün şifalı bileşenlerini toplayıp propoliste bir araya getiriyor.
31:34Kovanda da her petek gözünü propolisle kaplayarak orayı bakteri, virüs, mantarlardan arındırıp steril ediyorlar.
31:41Böylece propolis güçlü bir şekilde kovanı her türlü zararlıdan, bakteriden, virüsten, mantardan ve dış zararlılardan, dış etkenlerden koruyarak arının yavrusuna sağlıklı bir şekilde gelişmesini sağlıyor.
31:57Aynı zamanda arının gıdası olan arı sütü, bal ve poleni de orada bozulmadan kovanın içerisinde koruyabiliyoruz propolis sayesinde.
32:06Yani doğa bunu yapıyor, arılar bunu yapıyor.
32:08Biz kullandığımızda da tabii ki kovandan toplarken propolis bal mumuyla karıştığı için mutlaka dediğim gibi insan vücudu sindiremiyor ve sindiremediği için de mutlaka ekstraksiyondan geçirip bal mumunu ayrıştırıp sıvı damla formuna getirmemiz gerekiyor.
32:25Propolis'i damla formunda vücudumuz sindirebiliyor ve bu şekilde tükettiğimizde de biyoyarayışlılığı yani insan vücudundaki sindirim oranı %98'e kadar çıkıyor.
32:36Normalde ham haliyle %2 sadece yani bu şekliyle propolis'i tüketemiyor insan vücudu ama damla formunda %98 oranında sindirebiliyor.
32:47Ne faydası var?
32:48Şimdi arılar kovanda aynı amaçla kullanıyor aslında kovanı her türlü zararlılardan ve bakteri virüs mantarlardan korumak için biz de kullandığımızda bizi de aslında vücudumuzu bir detoks gibi bütün toksinleri kanımızdan temizlemekte ve aynı zamanda vücuttaki zararlı bakteri virüs mantarları vücuttan atmakta çok güçlü bir bileşen.
33:12Yani bir enfeksiyon savar, doğal antibiyotik diyebiliriz.
33:16Aynı zamanda birçok bilimsel çalışma var propolisle ilgili.
33:20Yani aslında arılar 20 milyon yıldır propolis üretiyorlar.
33:24Siz literatüre baktığınızda ki PubMed, Science Direct, Vali gibi böyle uluslararası tıbbi makalelerin yayınlandığı kaynaklara, veri tabanlarına baktığınızda
33:35120 binin üstünde tıbbi araştırma olduğunu görüyorsunuz propolisle ilgili.
33:41Bu çalışmalar neyle ilgili?
33:42Özellikle propolisin çocuklarda ve yetişkinlerde orta kulak enfeksiyonları, kulak-burun-boğaz enfeksiyonları, üst ve alt solunum yolu enfeksiyonları, astım, alerjik astım, bronşit gibi hastalıkların tedavisinde destekleyici olarak nasıl kullanıldığı ve nasıl faydalar gösterdiğini ortaya koyuyor bu çalışmalar.
34:02Aynı zamanda kanserde birçok kanser türünde propolisle ilgili yapılmış araştırmalar var.
34:08Baş-boyun kanserleri, gırtlak-gütak kanserleri, mide-bağırsak kanserleri, lösemi gibi, kan kanseri gibi değişik kanser türlerinde de propolisle ilgili yapılmış çok fazla araştırma ve yayın var.
34:20Hem tedavi sırasında yani kanser tedavisi sırasında kemoterapi, radyoterapi alırken bu ağır tedavilerin yan etkilerini azaltmakta propolisten çok yararlanılmış.
34:32Birçok bilimsel çalışmalar bunu söylüyor.
34:35Ağız içi af ve yaraların oluşumunu engelliyor.
34:37Oluşmuş yaraların iyileşmesini sağlıyor.
34:39Aynı zamanda kanserli dokunun kendi içinde yok olmasına yardımcı olurken sağlıklı dokuyu da koruyor.
34:47Yani sağlıklı hücreleri de koruyor propolis.
34:49Yani tedaviyi de aslında güçlendiriyor.
34:52Vücudun kanseri yenme ihtimalini de güçlendiriyor.
34:55Dolayısıyla birçok araştırmalar bunları gösteriyor.
34:58Ben de tabii ki dediğim gibi 25 yıllık meslek hayatımda birçok tıbbi araştırmanın içerisinde bizzat yer aldım.
35:06Mesela biz ülkemizde Anadolu propolisiyle çok ciddi araştırmalar yaptık.
35:11Ben İstanbul Teknik Üniversitesi mezunuyum.
35:15Ve hem İstanbul Teknik Üniversitesi'nde hem de birçok farklı üniversitemizle birlikte iş birliği içerisinde çok ciddi akademik araştırmalar yaptık.
35:24Bunlardan bir tanesi Anadolu propolisinin meme kanseri üzerine etkileriyle ilgiliydi.
35:29Burada Anadolu propolisini ve aynı zamanda başka ülkelerden elde edilen propolisleri de meme kanseri hücreleri üzerine in vitro koşullarda onkoloji bölümünde yine farklı bir üniversitede İstanbul Üniversitede onkoloji bölümündeki hocalarımız uygulayarak propolisin kanser hücrelerini yok etme etkisine baktılar.
35:51Ve Anadolu propolisi belirgin bir şekilde kanser hücrelerini yani kendi kendine kontrolsüz çoğalan hücreleri durdurup artık sen yanlış bölünüyorsun sen bölünmemelisin komutu verip onun DNA ve RNA replikasyonunu durdurup.
36:09Yani apoptoz izlediğimiz kendi içinde yok olmasını sağlarken sağlıklı dokuya zarar vermediği bu çalışma da ortaya kondu.
36:18Ve hatta bu uluslararası bir ünlü onkoloji kongresinde de sunum haline geldi ve yayın haline geldi.
36:25Yine birçok başka araştırmalar da gerçekleştirdik Anadolu propolisi ile ilgili.
36:29Mesela propolis Anadolu propolisi içeren burun spreyi formülünün alerjik linist hastalarında bu 10.000 hasta Türkiye'den 440 hasta da Avrupa'dan katıldı bu araştırmaya.
36:42Yaklaşık 60 farklı merkezde ve üniversitede yapıldı.
36:463 hafta boyunca bu spreyi günde 3 defa burun içerisinden uygulayarak ki spreyin formülünde propolis, deniz tuzu ve okaliptüs yağı var.
36:55Yani herhangi bir ilaç etken maddesi bulunmuyor.
36:57Alerjik linist semptomlarının bütün bu coğrafyanın tamamında 3 haftada %65 oranında iyileştiği hastaların tamamında bazı hastalarda iyileşme oranında %100'e kadar çıktı.
37:11Dolayısıyla çok etkili bir şekilde burun içi ödem, tıkanıklık, sık sık hapşırma bütün bu semptomlarda alerjik linist etkili olduğu ispatlandı.
37:21Yine Anadolu propolisi ile gerçekleştiğimiz başka bir araştırmada bu araştırmaya da Karadeniz Teknik Üniversitesi ve yine yurt dışından yabancı bir üniversite katıldı.
37:33Burada tipiki diyabetli ratlarda Anadolu propolisini farklı dozlarda uygulayarak hem kan şekerinin dengelenmesine yani kandaki glikoz seviyelerinin ve aynı zamanda diğer kan şeker belirteçlerinin seviyelerine bakıldı.
37:51Hem de karaciğer enzimleri ve karaciğer fonksiyonlarına bakıldı.
37:55Propolisin dozu arttıkça yani mesela %30 oranında saf Anadolu propolisi içeren formüle doğru geçtikçe hem iyileşmenin hızlandığı, kan şekerinin daha hızlı dengelendiği, kan belirteçlerinin daha olumlu bir şekilde düzeldiği hem de karaciğer enzimlerinin de eş zamanlı olarak daha hızlı bir şekilde düzeldiği görüldü.
38:15Bu şekilde çok sayıda araştırmanın ben de bizzat içerisinde yarardım.
38:21Literatüre baktığınızda da çok sayıda çalışma var.
38:24Nasıl kullanalım?
38:25Tabii ki şunu da hatırlatalım.
38:27Arı ürünleri ilaç değil.
38:28Arı ürünleri bir besin, gıda ve bunları bir besin olarak günlük beslenmemize eklememiz gerekiyor.
38:36Yani vücudu günlük sağlıklı tutmalıyız ki aslında uzun vadede kronik ve yıkıcı hastalıklara yakalanmayalım.
38:42Dolayısıyla propolisi düzenli olarak en az %10 oranında saf Anadolu propolisi içeren bir formülden günde en az 10 damla çocukların en az 20 damla da yetişkinlerin kullanması lazım.
38:56Suya katılabilen, suda çözülebilen formüller var veyahut da doğrudan katı gıdalara, yoğurda, ekmeğe, bala damlatılabilecek daha yoğun propolis içeren formüller de var.
39:06Bu formülleri düzenli kullandığımızda bir nevi hastalıklara yakalanmamızı engelleyici, bağışıklığımızı güçlendirici ve vücudumuzu dengeleyici, metabolizmamızı dengeleyici bir rol oynuyor.
39:19Eğer hastalanırsak ne yapmalıyız?
39:21O zaman dozu 4 katına çıkarıyoruz.
39:24Yani çocuklarda 10 damla kullanırken 40 damlaya, yetişkinlerde de günde 20 damla kullanırken 80 damlaya kadar çıkartmamız gerekiyor.
39:32Tabii ki propolis içeren burun boğaz spreyi veyahut da şurup, tablet, kapsül gibi ama Anadolu propolis olması ve dediğim gibi mutlaka ekstraktı edilmiş damla sıvı formunda veyahut da o balmumu ayrıştırılmış formda olması gerekiyor.
39:49Bu formüllerden çok rahatlıkla yararlanabiliyoruz.
39:52Evet değerli hocam, propolisin her anlamda kanserden tutun enfeksiyonlara kadar geniş bir yelpazede faydalı olabileceğine, iyi bir gıda takviyesi olabileceğini değerlendirdik ve siz de gerçekten birçok çalışmanın içerisine doğrudan yer almış bulunuyorsunuz.
40:08Bu da bizim için büyük bir gurur.
40:10Hocam özellikle sık sık hastalanan çocuklar için, şimdi artık okullar açıldı, mevsimler değişiyor, kışa gireceğiz iki gün sonra ve sürekli hastalanan çocuklar için hangi arı ürünlerini önerirsiniz?
40:21Propolisin faydalı olabileceğini söyledik, diğer arı ürünleri neler olabilir ve yine aşağıda numaramız görünüyor kıymetli izleyenler.
40:29Kıymetli Gıda Yüksek Mühendisi Arı Ürünleri uzmanı Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı'ya sorularınızı buradan iletebilirsiniz. Siz deyiz.
40:36Şimdi okul döneminde biliyorsunuz zaten propolisi mutlaka ben öneriyorum çocuklara.
40:43Özellikle de bilimsel çalışmalarda da çok çalışma var dediğim gibi.
40:48Yani sık hastalanan çocuklara düzenli propolis verildiğinde hastalanma sıklığının azaldığı, daha az ilaç kullanma ihtiyacı duyulduğu çocukların okuldan geri kalıyorlar hastalıklarında biliyorsunuz.
41:00Propolis kullanan çocuklarda okul başarısının da arttığı göstermiş.
41:03Çünkü az hastalandığı için okula devam daha düzgün oluyor.
41:07Dolayısıyla bunun gibi çok araştırma ve çalışma var.
41:11Ben de bizzat kendim evladımda da yaşayıp görmüş birisi olarak.
41:15Düzenli kullanmanın bu şekilde özellikle kış döneminde çok ciddi faydası var.
41:19Yani hem hastalanma sıklığı azalıyor, hastalandığında kolay atlatıyor, daha az ilaç kullanma ihtiyacı duyuyor ve okula da devamda da problem olmadığı için okul başarısı da yükseliyor.
41:30Ama aynı zamanda arı sütünü de çocukların beslenmesine ekleyebiliriz.
41:35Benim tavsiyem çocuklara ya propolis içeren bir formül, bu sıvı damla formunda olabilir veyahut da meyve sularını anneler sabahları okula giderken bir on damla ekleyebilirler, sütü ekleyebilirler.
41:46Suya doğrudan katabilirler. Çocuklar nasıl seviyorsa ya da böyle ham balla karışık halde arı sütü, propolis, ham bal karışımı şeklinde verebiliriz.
41:56En azından bir tatlı kaşığı sabahları evden çıkmadan hem üçünü birden, üçünün de ayrı ayrı faydaları var.
42:03Arı sütünün de bilissel gelişime çok faydası var.
42:06Yani hafıza, konsantrasyon ki konsantrasyon çağımızda en önemli konu haline geldi.
42:12Hem çocuklarda hem yetişkinlerde. Çok fazla uyaran var hayatımızda. Özellikle ekranlara çok fazla bakıyoruz.
42:19Dolayısıyla konsantrasyon ciddi önemli bir sorun haline geldi.
42:24Çocukların derse konsantrasyonu bile arı sütünün hem çocuklarda hem yetişkinlerde yapılmış araştırması var.
42:30Düzenli kullanıldığında çocuklarda okul başarısını arttırdığı, beyin gelişimini, beyin aktivitesini arttırdığı için.
42:37Aynı zamanda yetişkinlerde de ileri yaşlara doğru da böyle artık 40 plus bizler yani.
42:44Sizi tenzih ediyorum, kendimi koyuyorum.
42:48Bizlerde de hem konsantrasyon günlük yoğun koşturma tempomuz içerisinde de günü böyle sabahları böyle bir kahve içip ayılmaya çalışırız ya.
42:58Aslında hiç gerek yok.
42:59Bir tatlı kaşığı arı sütü propolis ham bal karışımı atsak ağzımıza aslında daha sağlıklı bir uyanış oluyor.
43:05Hem de gün boyu zinde ve aktif geçirebiliyoruz.
43:09Dolayısıyla yetişkinlerde de hafıza ve konsantrasyonu güçlendirdiği, daha da ileri yaşlarda Alzheimer ve bunama gibi rahatsızlıkları da önlediği ortaya konmuş.
43:19Çocuklarda arı sütünün bir faydası da büyüme gelişme.
43:25Şimdi biliyorsunuz arı sütü anne süt gibi.
43:27Arılar bunu yavrularını beslemek için vücutlarından salgılıyorlar.
43:30Dolayısıyla aslında bir nevi anne sütü.
43:34Bu anne sütünü hayatı boyunca alan kovanda bir arı var.
43:38Şimdi arılar doğduktan sonra önce 3 gün arı sütüyle besleniyorlar.
43:42Yani yeni doğduklarında.
43:44Sonra bal ve polenle beslenmeye devam ediyorlar.
43:46Ama kovanda bir tane arı sürekli arı sütü yemeye devam ediyor.
43:51O arı diğer arılardan 30 kat daha büyük oluyor.
43:552 kat daha fazla gelişiyor ve her gün 2000 yumurta yumurtluyor.
44:00O arı kraliçe arıya dönüşüyor.
44:02O arıyı kraliçe arıya dönüştüren madde de arı sütü.
44:06Şimdi arı sütünün şöyle bir faydası var.
44:09İçerdiği bileşenler doğada başka hiçbir gıdada yok.
44:12Aynen anne sütü gibi çok özel organik asitler ve proteinler içeriyor.
44:17Bu organik asit ve proteinler vücudu ve bütün hücreleri aslında aktive ederek büyüme gelişmeyi tetikliyor.
44:25Dolayısıyla arı sütünü düzenli kullanan çocuklarda spor performansının arttığı kas, beyin, kemik gelişiminin daha sağlıklı olduğu ortaya konmuş.
44:34Ve yetişkinlerde de biz yetişkinlerde de dediğim gibi günlük enerjimizin ve performansımızın hep yüksek olması için çok faydalı.
44:42Aynı zamanda da bebek sahibi olmaya çalışan çiftlerde de yumurta ve sperm sayısını ve kalitesini arttırdığı ortaya konmuş.
44:51Bilimsel çalışmalar bunu söylüyor.
44:53Bunu reklamlardan sonra daha detaylı konuşalım mı kıymetli Aslı Elif Hocam?
44:57Kısa bir aranın ardından arı ürünleri uzmanı Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı ile arı ürünleri konuşmaya devam edeceğiz.
45:03Kısa bir aranın ardından kıymetli gıda yüksek mühendisi arı ürünleri uzmanı Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı ile yayınımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz.
45:11Bu kısacık arada bile o kadar çok Whatsapp'tan soru geldi ki hemen size aktarmak istiyorum.
45:17Anadolu Propolis'in nereden güveni elde edebiliriz?
45:20Düzenli bir şekilde her zaman kullanabilir miyiz?
45:23Düzenli bir şekilde her zaman kullanabiliriz.
45:25Ülkemizde ne mutlu ki Anadolu Propolis üretiliyor.
45:28Sözleşmeli arıcılık modeliyle kovandan sofraya izlenebilir bir şekilde üretilmiş ve doğru bir şekilde özütlenmiş laboratuvar koşullarında formülleri tercih edebilirler.
45:40Evet özellikle alerjik astımla kullanabilir miyim diye sorular da var.
45:44Evet alerjik astım, alerjik rinit, bronşit, bronşiolit bu tarz hastalıklarda Propolis'in düzenli kullanımda hem tedavinizi alırken tabii ki yani ilaçlarınızı içerken eş zamanlı Propolis kullanıyorsunuz.
45:56Hem tedavinin etkinliğini arttırdığı yani çok daha hızlı bir şekilde iyileşmenin meydana geldiği hem de bu rahatsızlıklarının tekrarlama ihtimalini azalttığı gösterilmiş.
46:08Özellikle de bu mevsim geçişlerinde mutlaka düzenli bir en az 3 ay önceden başlayıp o hani alerjik sezon dediğimiz ağaç tozlarının ve polenlerinin doğaya yayıldığı zamandan önce başlanırsa,
46:23mesela şimdi başlanırsa çok daha rahat bir şekilde bu alerjik rahatsızlıklar atlatılabiliyor.
46:29Çünkü immunoglobinin E'yi yani alerji anında yükselen değerleri düzenleme özelliği var Propolis'in.
46:37Hocam bir de demişler ki kronik astımda kullanımımız nasıl olabilir?
46:42Astımda da kullanabiliyoruz.
46:44Hatta işte ben aslında yayınları getirdim ama zaman yetmedi.
46:48Astım hastaları yapılmış çok fazla araştırma var Propolis'te.
46:52Özellikle düzenli kullanıldığında yani yapılan araştırma şöyle.
46:57Bir grup astım hastası ikiye ayrılarak 60 kişinin katıldığı bir çalışma.
47:02Bir gruba sadece Propolis veriliyor.
47:04Diğer gruba da verilmeden takip ediliyor.
47:06Propolis alan grupta bu nefes darlığı, nefesle ilgili problemlerin belirgin bir şekilde iyileştiği düzenli kullanımda ki 12 haftalık bir araştırma.
47:1512 hafta düzenli bu hastalar günde 2 defa 300 mg saf Propolis'i sıvı formda alıyorlar.
47:22Ve 12 hafta sonunda astım skorlarına bakıldığında Propolis alan grubun almayan gruba göre çok daha iyi seyrettiği ve iyileşme meydana geldiği gösterilmiş.
47:33Dolayısıyla düzenli kullanabilirler. Damla formunda, burun boğaz spreyi formunda tercih edebilirler.
47:40Evet efendim. Etil alkolü Propolis'i çözmeyi denemiş bir izleyen aracıymış kendisi.
47:47Kendi imkanlarımızı çözürebilemeyiz diye bir soru var.
47:50Hayır, balmumu da çözülür. Hiçbir anlamı olmaz. Balmumunun ayrıştırılması gerekiyor.
47:55Bu ekstraksiyon bir know-how.
47:57Uzman gıda mühendisleri kontrolünde özel cihazlarla laboratuvar koşullarında yapılması lazım.
48:02Ve aynı zamanda bir Propolis'in doğal yapısı bozulmadan balmumundan ayrıştırılması gerekiyor.
48:10Dolayısıyla öyle laboratuvarda, pardon, evde ya da arılıkta yapılabilecek bir işlem değil.
48:17Bir de etil alkol de her yerden alınıp kullanılabilecek bir madde değil.
48:21Dolayısıyla ben hiç tavsiye etmiyorum.
48:23Uzmanlar eşliğinde laboratuvar üretilmesi.
48:24Evet, yani sıvı damla formunun uzmanlar tarafından, uzman gıda mühendisleri tarafından laboratuvar koşullarında özel ekipmanlar, cihazlarla yapılıyor olması lazım.
48:35Peki, son olarak genel itibariyle solunum yolu hastalıklarında kullanımımız nasıl olmalı?
48:39Solunum yolu, yani üst ve alt solunum yolu enfeksiyonlarında az önce de söylediğim gibi Propolis'i damla formunda, yanı sıra boğaz spreyi ve burun spreyi formunda da tercih edebilirsiniz.
48:54Birlikte de kullanabilirsiniz.
48:55Çünkü bir toksik dozu yok.
48:56Yani toksik olmayan bir bileşen olarak tanımlanmış Propolis.
49:01Dolayısıyla günlük düzenli kullanmakta hiçbir sıkıntı yok.
49:05Evet, kıymetli Aslı Elif Tanuğru Samancı.
49:07Bugün sizleri ağırlamak benim için büyük bir keyifti.
49:10Yeniden yeni bölümlerde sizleri ağırlamayı tekrardan çok isterim.
49:13Çok teşekkür ediyorum.
49:14Efendim, bugün de Elif Melek'le her şeyi konuşalım.
49:16Sonuna geldik.
49:17Haftaya saatler 12'yi gösterdiğinde yine Beyaz TV ekranlarında görüşmek dileğiyle.
49:22Hoşçakalın.
İlk yorumu siz yapın