- 2 days ago
- #degisimitakipedin
Serdar Yılmaz ile Hayata Yön Veren Mefhumlar'da bu akşam, "İslâm Şahsiyeti" konusu ele alınıyor.
#DeğişimiTakipEdin
#DeğişimiTakipEdin
Category
📚
LearningTranscript
00:00Euzubillahimineşşeytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim.
00:08Velhamdülillah ve salatu ve selamu ala rasulillah emma ba'd.
00:13Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu.
00:18Kerim kardeşlerim, bu hafta hayata yön veren mefhumlar derslerimizde
00:24İslam şahsiyeti konusunu ele alacağız inşallah.
00:27Zira İslam şahsiyeti konusu günümüzde kendisinde en çok sapmalar yaşanan mefhumlardandır.
00:38Bu mefhumun doğru anlaşılamaması, İslam şahsiyetini oluşturan unsurların doğru tespit edilememesi
00:46ve bu doğru mefhum üzerine bir anlayış geliştirilememesi,
00:51günümüz Müslümanlarını hızla İslam şahsiyeti olmaktan çıkaran,
00:57ya da İslami bir şahsiyet oluşturmalarına mani olan bir unsur haline gelmiştir.
01:06Bu sebeple zihniyetleri ve davranışları birbirine muhalif olan,
01:12her türlü sapık ve saptırıcı fikirlere karşı korumasız olan,
01:17rengi belli olmayan birer şahsiyetler haline dönüştürmüştür.
01:23Hatta bir kısım kimseler İslam şahsiyeti mefhumunu öyle tahrif ettiler ki,
01:31sanki bir bukalemun gibi girdiği her ortama göre rengini değiştiren,
01:37ilkesiz ve kaidesiz, her türlü farklı zihniyetlere ve düşünce yapılarına sahip olabilen
01:46ve yine nefsiyetinde ve davranışlarında bir ölçüsü ve ilkesi olmayan kimseler olarak resmettiler.
01:55İşte bu tahrifatın neticesinde Müslümanlar bugün bir şahsiyet krizi ve bir şahsiyet bunalımı yaşıyorlar.
02:07Bu krizden kurtulmanın yegane çaresi ise,
02:11İslam şahsiyeti mefhumunu doğru esaslar üzerine bina etmek
02:16ve bu doğru mefhum üzerinden de İslami şahsiyetler oluşturmaktır.
02:23İşte bugünkü dersimizde inşallah bu önemli ve hayati mefhumu ele alacağız.
02:32Kardeşlerim öncelikle şahsiyet nedir bunu ortaya koymamız gerekir.
02:39Dolayısıyla şahsiyeti oluşturan unsurları buna göre tespit etmemiz gerekir.
02:45Şahsiyet bir insanın yaşamını sürdürürken, hayatını devam ettirirken,
02:54yapmış olduğu tüm davranışlarında takip ettiği biçim, seyir ve keyfiyettir.
03:03Hayatını devam ettirirken ortaya koyduğu davranışlarında takip ettiği seyir,
03:12keyfiyet ve davranış biçimi o kimsenin kişiliği ve şahsiyetidir.
03:19Zira bir insanı diğerinden ayıran, birini seçkin ve üstün kılan,
03:25diğerini ise düşük ve seviyetsiz yapan şey,
03:28o insanların yaptıkları davranışlardır.
03:33Yani bizler bir insanın şahsiyetini, kişiliğini, düşüklüğünü ya da kalkınmışlığını davranışlarına bakarak anlarız.
03:44Ancak tabi burada bir eşya ya da bir olaya karşı davranışını değil,
03:50tüm eşya ve olaylara karşı davranış biçimidir önemli olan.
03:54Bir kişi yanlış bir malumattan dolayı,
03:59cahilliğinden dolayı ya da heva ve hevesine uymaktan dolayı
04:05bu davranışında bozukluk ve düşüklük gösterebilir.
04:10Bundan dolayı bir iki davranışı,
04:13bir kimsenin kişiliğini ve şahsiyetini ortaya koymaz.
04:18Bir kimsenin şahsiyetini ve kişiliğini ortaya koyan,
04:23resmeden ve gösteren hayattaki davranış biçimi ve davranış keyfiyetidir.
04:30İşte buna ıstılahta nefsiyet denilir.
04:34Yani davranış biçimi, davranış keyfiyeti denilir.
04:39Mesela insanlarla kurduğu ilişkilerde ortaya koyduğu davranış biçimi,
04:47ailesiyle kurduğu ilişkide davranış biçimi,
04:51Rabbiyle yani yaratıcısıyla kurduğu ilişkilerdeki davranış biçimi,
04:56işte tüm bunlar bir kişinin nefsiyetidir.
04:59Peki davranış nedir?
05:03Ve kişi davranışlarını neye göre yapar?
05:07Kıymetli dostlar,
05:09davranışlar insanın iç güdü ve uzvi ihtiyaçlarını doyurmak için yaptığı tüm işlerdir, tüm amellerdir.
05:18İnsan hissettiği tüm ihtiyaçlarını doyurmak için zorunlu olarak kendisinde var olan eğilimlere göre hareket eder.
05:30Mesela yaptığı tüm ibadetler tedeyyün iç güdüsünden kaynaklanan davranışlardır.
05:37Yine beka iç güdüsünden kaynaklanan ihtiyaçlarını doyurmak için çalışır, çabalar, mülk edinir, alışveriş yapar
05:50ve diğer tüm insanlarla ihtiyaçlarını giderecek ilişkiler kurar.
05:58Yine nevi iç güdüsünden kaynaklanan ihtiyaçlarını doyurmak için ne yapar?
06:05Evlenir öyle değil mi?
06:06Aile kurar.
06:07Anne, baba veya akrabalarıyla ilişkilerini sürdürür.
06:13Uzvi ihtiyaçlarının doyumu için yer, içer, uyur.
06:18Velhasıl insanların tüm davranışları ihtiyaçlarının doyumuna yönelik yaptığı işler ve amellerdir.
06:30İşte tüm bu davranışlarını gerçekleştirirken takip ettiği seyir, biçim ve keyfiyet, nefsiyettir.
06:41Yani davranış biçimidir.
06:43Peki bu davranış biçimini, keyfiyetini belirleyen şey nedir?
06:52Tabii ki insanın aklıdır.
06:56İnsan davranış biçimini akletme biçimine, düşünme keyfiyetine göre belirler.
07:03Malum, insanı hayvanlardan ayıran en bariz özellik de zaten budur.
07:12İnsan hayvanlar gibi ihtiyacını hissettikten sonra direkt bunun doyumuna yönelmez.
07:24Ne yapar?
07:24Öncelikle düşünür, ölçer, biçer ve belirli kurallara ve ölçülere göre davranış ortaya koyar.
07:33İşte insanın sahip olduğu bu akletme biçimine ve düşünüş keyfiyetine de zihniyet denilir.
07:43Yani sadece bir eşya hakkında ya da bir olay hakkındaki düşünmesi değil, tüm düşünme eylemlerinde yürüttüğü ve takip ettiği seyirdir, keyfiyettir zihniyet dediğimiz şey.
08:03Bizler zihniyet kavramını gündelik hayatımızda sıkça kullanırız öyle değil mi?
08:10Mesela falan kişinin zihniyeti bozuk deriz ya da şu kişinin çok temiz ve seçkin bir zihniyeti var deriz.
08:20Falan kişi İslami bir zihniyete sahip deriz.
08:25İşte düşüklük, bozukluk ya da yükseklik ve seçkinlikle vasıflandırdığımız zihniyet, düşünüş ve akletme biçimi ve keyfiyetidir.
08:37İşte kardeşlerim, şahsiyet yani kişilik bu zihniyet ve nefsiyetten meydana gelir.
08:46Diğer bir tabirle düşünüş biçimi ve davranış biçiminden bunların birleşiminden kişinin şahsiyeti meydana gelir.
08:57Gelin, şimdi bunu biraz daha açalım.
09:02Bizler hem ilk dersimizde hem de daha sonraki derslerimizde insanın hayattaki davranışlarının mefhumlara göre olduğunu ortaya koymuştuk.
09:14Dolayısıyla insanın davranışları ayrılmaz bir şekilde kesin bir bağ ile mefhumlarına bağlıdır.
09:26Bu insanın bir hakikatidir, fıtratıdır.
09:30Mefhumlar ise insanın karşı karşıya olduğu eşya ve vakaları yine kendisinde bulunan bilgilerle ilişkilendirmesi ile meydana gelir ve oluşur.
09:42İşte bu oluşum vakıa ve bilgileri birbiriyle ilişkilendirme anında hem vakıanın hem de bilgilerin ölçüldüğü ölçü kaide ya da kaidelere göre billurlaşır, somutlaşır.
10:02Yani vakıa ve bilgileri birbirleriyle ilişkilendirme anındaki insanın akletmesine, kavramasına göre o şey hakkındaki anlam, mana insanda billurlaşır, somutlaşır.
10:22Mesela bir Müslüman susadığında susuzluğunu gidermek için karşısında bir içki ya da bir şarap bulduğunda
10:35Öncelikle o içki hakkında kendisinde var olan bilgiler ile ilişkilendirmeye gider.
10:43O içkinin susuzluğu giderici olması, içilebilir olması ve yine aklı giderici, sarhoşluk verici bir içecek olması o insanda var olan bilgilerdir.
10:56İşte içki ile bu bilgileri ilişkilendirme esnasında kendisinde var olan ölçü ve kaidelere başvurur.
11:08Mesela bir Müslüman için içki hakkındaki bu kaide, aklı giderici ve sarhoşluk verici her şeyin haram olduğu kaidesidir.
11:19Bu ölçü ve kaideye binaen de içkiden yüz çevirir.
11:23Onu içmez, susuzluğunu onunla gidermez.
11:30Aynı şekilde İslam'dan uzak olan bir kimse de içki hakkında onun haram olduğu ile ilgili bir mefhum olmadığı için
11:42İslami kaideler dışında farklı kaideler benimsediği için o kişi o içkiyi içer.
11:51İşte kardeşlerim, bu şekilde her bir kişide sahip oldukları ölçü ve kaidelere göre
12:00hem söylenilen sözleri ve cümleleri anlayacak,
12:06hem somut vakalarıyla manaları idrak edecek,
12:10ve hem de bunlar hakkında hüküm verecek zihniyet ve akliyet meydana gelir.
12:19Yani zihniyet, bir şeyi akletme, idrak etme keyfiyetidir.
12:26Diğer bir tabirle, bir kaide veya farklı kaidelere göre,
12:31vakanın bilgilerle veya bilgilerin vakayla ilişkilendirilmesi keyfiyetidir.
12:39Bundan dolayı, eşya ve vakaları akletme keyfiyetinde kullanılan kaidelere göre zihniyetler farklılaşır.
12:49Bir kimseyi İslami zihniyet ile vasıflandırdığımızda,
12:54kastettiğimiz şey, onun vakalar karşısında İslami ölçü ve kaidelere göre düşünüp aklettiğidir.
13:04Bunu kastederiz.
13:06Aynı şekilde komünist zihniyet, kapitalist zihniyet, karışık zihniyet veya düzenli zihniyet dediğimizde hep aynı şeyi kastederiz.
13:17Yani vakalar ile bilgileri ilişkilendirme esnasında kullandıkları kaide ve kaidelere göre düşünüş biçimlerini kastederiz.
13:32İşte kardeşlerim, şahsiyetin oluşumundaki esaslardan birincisi olan zihniyet budur.
13:40Böylece bir kişide var olan mefhumların neticeleriyle insan idrak ettiği, anlamlandırdığı vakaya yönelik davranışlarını
13:55ya o vakaya yönelme veya ondan yüz çevirme şeklinde bir eğilim ortaya koyar, bir yöneliş ortaya koyar.
14:07Ve bu eğilimleri özel bir eğilim ve belirli bir meyil haline gelir.
14:14İşte bu eşya ve vakalara yönelik gösterdiğimiz eğilimler ise ihtiyaçlarımızı doyurmak istediğimiz eşyalar hakkında bizlerde var olan mefhumlarla bağlantılı olarak bizleri o eşya ile doyuma yönelten yönelticilerdir, meyillerdir.
14:39İnsandaki bu eğilimleri ortaya çıkartan şey insanı organik ihtiyaçlarını ve içgüdüleri doyurmaya iten dinamik enerji dediğimiz ve bu enerji ile mefhumlar arasında meydana gelen bağlantıdır.
14:57Yani insandaki canlılık enerjisi ihtiyaçlarını doyurması için kişiyi sevk eder ve iter.
15:09Aynen biraz önceki susuzluk hisseden kişi örneğinde olduğu gibi.
15:15Bir kimsenin açlık, susuzluk gibi ihtiyaçlarını hissetmesi kendisinde canlılık ve dinamik enerji denilen şeyden dolayıdır.
15:30Yani her bir canlı acıkır, susar ve kendisinde hissettiği ihtiyaçlar onu dürter ve tahrik eder.
15:39Bu istek ve ihtiyacın doyurulması ve giderilmesi için akıl kendisinde var olan mefhumlarla ilişki kurar.
15:51Mefhumlarla kurulan bu ilişki neticesinde insanda ihtiyaçlarını giderecek olan şeylere yönelik eğilim dediğimiz bir yöneliş meydana getirir.
16:07İşte tek başına bu eğilimler yani hayat hakkındaki mefhumlarla bağlantılı olan bu yönelişler insanın nefsiyetini oluşturur.
16:18Dolayısıyla nefsiyet iç güdüleri ve organik ihtiyaçları doyurma keyfiyetidir.
16:28Diğer bir ifade ile ihtiyaçları doyurmaya, tatmin etmeye yönelten faktörlerin mefhumlarla ilişkilendirilmesi keyfiyetidir.
16:39Bundan dolayı hayat hakkındaki mefhumlarla bağlantılı olarak eşya hakkında insanda var olan mefhumlarla insanın içinde doğal olarak var olan dürtüler arasındaki zorunlu bağlantıdan meydana gelen senteze ve birleşime nefsiyet diyoruz.
17:06Yani kısaca nefsiyet davranış biçimi ve davranış keyfiyetidir.
17:16Bir davranış gerçekleştirirken takip ettiği yöntemdir insanın.
17:23Bu da insanların sahip oldukları mefhumlarla bağlantılı olan eğilimlerdir, meyillerdir, yönelimlerdir.
17:33İşte kardeşlerim biraz önce izah ettiğimiz zihniyet ve şimdi bahsettiğimiz nefsiyetten kişinin şahsiyeti meydana gelir.
17:50Dolayısıyla bağ kurma anında insanın bilgileri ve vakayı ölçmede kullandığı ölçü veya kaideler nefsiyetin ve zihniyetin oluşumunda yani belirli bir şahsiyetin oluşumunda en büyük etkendirler.
18:16Zihniyetin oluşumunda kullanılan ölçü kaide ve kaideler nefsiyetin oluşumunda kullanılan kaidelerle aynı olmazsa insanda bulunan zihniyet ve nefsiyet birbirinden farklı olur, farklılaşır.
18:38Böylece kişi seçkin olmayan, istenilmeyen, düşük bir şahsiyete sahip olur.
18:47Çünkü kelimeleri ve cümleleri anlayışı, vakayı idrak edişi eşyayı olan meylinden farklı bir şekilde meydana gelir.
18:57İşte günümüzde yaşanan sorunlardan en büyüğü de budur.
19:03Bugün Müslümanlar hem İslam akidesine inandıklarını, onu ölçü ve kaidelerini benimsediklerini ve akidelerine göre bu ölçüleri benimsediklerini söylüyorlar.
19:17Hem de davranışlarını İslam akidesi dışındaki ölçü ve kaidelerle ilişkilendiriyorlar.
19:26Böylece zihniyeti farklı, nefsiyeti farklı, söylediği ve inandığı ile yaptığı birbirine zıt olan Müslüman tipleri ortaya çıkıyor.
19:41Bu nedenle şahsiyetin tedavi edilmesi ve seçkin bir şahsiyetin oluşturulabilmesi ancak insanın zihniyeti ve nefsiyeti için aynı anda sadece tek bir kaidenin oluşturulması ve benimsenmesi ile mümkündür.
20:06Yani bağ kurma esnasında bilgilerin ve vakanın ölçüldüğü kaidenin insanı davranışa sevk eden meyillerle mefhumlar arasında da aynen kullanılmasıyla mümkündür.
20:26Böylece tek bir kaide ve tek ölçü üzerine seçkin bir şahsiyet oluşur.
20:32İşte şahsiyet dediğimiz şey budur.
20:36Peki kardeşlerim İslam şahsiyeti nedir?
20:41Ve İslam şahsiyeti nasıl meydana gelir?
20:45Evet, İslam diğer tüm şahsiyet tiplerinden tamamen farklı olarak seçkin bir şahsiyet oluşturmakla
20:56insanı eksiksiz bir şekilde tedavi etmiş olan bir dindir.
21:03Zira İslam, İslam akidesini üzerine fikirlerini oturtacağı ve bu esasa göre de mefhumlarını oluşturacağı fikri kaide haline getirmiştir.
21:19İslam akidesiyle, ölçmek suretiyle, doğru fikir ile yanlış fikir birbirinden ayırt edilir.
21:29Çünkü o, alemlerin Rabbi olan Allah'tandır.
21:35Çünkü o, insan hayat ve kainatı yaratandandır.
21:41İslam'ın getirdiği akide ve inancın fikri kaide olmasından dolayı da fikirler İslam akidesi üzerine bina edilir.
21:53Ve insanın zihniyeti bu akide üzerine meydana gelir.
21:59Böylece bu fikri kaide ile kişi seçkin bir zihniyete sahip olur.
22:09Kendisinde fikirler için doğru ölçüler bulunur ve fikir sapmasından da bu şekilde emin olur.
22:19Bozuk fikirleri reddeder.
22:23Doğru fikir ve sağlam bir kavrayış üzerinde kalır.
22:27İşte bu, İslami zihniyettir.
22:31İslam akidesinden kaynaklanan bu fikri kaide,
22:36her bir Müslüman için eşya ve vakalar karşısında üzerinde yürüdüğü bir düşünüş ve akletme biçimidir.
22:46Aynı zamanda İslam, insanın iç güdü ve organik ihtiyaçlarından kaynaklanan davranışlarını,
22:57bu akideden çıkan şer'i hükümlere göre dosdoğru bir şekilde tedavi eder.
23:04Ve iç güdülerini en güzel bir şekilde düzenler.
23:08Ne onları baskı altında tutar, ne de tamamen salıp serbest bırakır.
23:16Bilakis, insan için huzur ve istikrar sağlamaya yönelik,
23:23ihtiyaçlarını birbiriyle uyumlu bir şekilde doyurabileceği bir ortam hazırlar.
23:29Dolayısıyla kardeşlerim, İslam, getirdiği İslam akidesini Müslümanlar için bir zihniyet yapmıştır.
23:40Bir zihniyet kılmıştır.
23:42Hayata ilişkin tüm fikirlerin, kendisiyle ölçüldüğü fikri kaide yapmıştır.
23:50Aynı zamanda İslam akidesi, insan hayat ve kainat hakkında külli bir fikirdir.
24:01Bu külli fikirle insanın her türlü problemini çözüme kavuşturur.
24:06Ve böyle de olmuştur.
24:08Bundan dolayı kardeşler, İslam akidesi genel bir mefhum olmaya elverişli bir akidedir.
24:15Yani Rabbimiz, İslam akidesini ve bu akideden çıkan fikir ve hükümleri öyle tanzim etmiştir ki,
24:25hem insanın zihniyeti için, hem de nefsiyeti için bir esas olarak alabileceği dosdoğru bir ölçü ve kesin bir kaide haline getirmiştir.
24:39Buna göre, İslam akidesiyle, İslam şahsiyetini oluşturduğu gibi,
24:47aynı akideyle insanın zihniyetini ve nefsiyetini meydana getirdiğine şahit oluruz.
24:55Bunu bariz bir şekilde görürüz.
24:58İşte bu şekilde, İslami zihniyet, yalnızca İslam esasına göre düşünen zihniyettir.
25:08Yani, İslami zihniyet, sadece düşünen ve bilen bir zihniyet değildir.
25:16Hayat hakkındaki düşünceleri için, genel ölçü olarak sadece İslam'ı ölçü kabul eden zihniyettir.
25:25Bu sebeple de, insanın pratikte ve gerçekte, İslam'ı tüm fikirleri için ölçü haline getirmesi,
25:39kendisinde İslami bir zihniyet oluşturur.
25:42İslami nefsiyet ise, bütün eğilimlerini, meyillerini, İslam esası üzerine kuran nefsiyettir.
25:55Sadece ibadetlerde değil, doyurulmak istenen ihtiyaçlarının tamamı için,
26:02yalnızca İslam'ı genel ölçü haline getiren nefsiyettir.
26:09İslami nefsiyetti.
26:11Yiyip içmesinde, ticaretinde, aile ilişkilerinde,
26:17diğer tüm insanlarla kurduğu ilişkilerde,
26:20siyasetinde ve ekonomisinde,
26:22velhasıl hayatın tümünde,
26:26sadece İslam'ı kendisine ölçü ve kaide kabul eden bir nefsiyettir.
26:35Böylece kardeşlerim,
26:37bu zihniyet ve nefsiyet sayesinde,
26:41alim veya cahil oluşuna bakılmaksız,
26:44farzları ve mendupları yerine getiren,
26:48haramları ve mekruhları terk eden,
26:50veya bunlarla beraber müstehap olan itaatleri de yapan
26:55ve şüphelerden, şüphelilerden de kaçınan
26:59İslami bir şahsiyet meydana gelir.
27:03İşte bu tür niteliklere sahip olan herkes de
27:07İslam şahsiyetinin varlığından bahsedebiliriz.
27:11Çünkü,
27:14İslam esasına göre düşünen ve
27:16arzu ve isteklerini İslam'a uyduran herkes,
27:20İslam şahsiyetine sahiptir demektir.
27:24Evet kardeşlerim,
27:27işte İslam şahsiyeti budur.
27:30Ve İslam,
27:31bu şahsiyeti oluşturmayı ve geliştirmeyi emretmiştir.
27:37Çünkü,
27:39akıl ve idrak,
27:41her insanın fıtratında bulunmasına,
27:44her insanda kesin olarak var olmasına rağmen,
27:48zihniyet ancak insanın,
27:52fiili ve çabası ile meydana gelir.
27:55Aynı şekilde,
27:57meyiller de,
27:58insanla beraber yaratılmış olmasına,
28:01ve her insanda kesinlikle bulunmasına rağmen,
28:05nefsiyet de yine,
28:07insanın fiili ve çabası ile oluşturulur.
28:10Bundan dolayı,
28:12İslam,
28:14zihniyetin gelişmesi,
28:16ve tüm fikirleri ölçme gücüne sahip olması için,
28:22kişinin,
28:23İslam kültüründen olabildiğince,
28:26fazla faydalanmasını emretmektedir.
28:30Yine,
28:31İslam'a ters düşen tüm eğilimleri,
28:35reddedebilme gücüne sahip olabilmek,
28:38ve nefsiyeti kuvvetlendirebilmek için de,
28:43farzları ve mendupları emretmiştir.
28:46Haramlardan ve mekruhlardan da sakınmayı talep etmiştir İslam.
28:51Bütün bunlar,
28:52şahsiyeti yükseltmek,
28:54ve en üst seviyeye ulaşma yolunda,
28:58insanın,
28:59Müslümanın yürümesini sağlamak için vardır.
29:02Yoksa,
29:04bu ifade,
29:05bu niteliklere sahip olmayanlar da,
29:07İslam şahsiyetinin olmadığı anlamına gelmez.
29:10Bilakis,
29:12davranışlarını İslam'a bağlı kılan,
29:14her bir kimse,
29:16sadece farzları yerine getirmek,
29:18haramları da terk etmekle,
29:21İslam şahsiyetine sahip olur.
29:23Her ne kadar,
29:25kuvvet bakımından,
29:26aralarında farklar olsa da,
29:29bunların tamamı,
29:30İslam şahsiyetidir.
29:31Bir insanın,
29:33İslam şahsiyetine sahip olup olmadığına hüküm verirken,
29:39önemli olan,
29:41kişinin,
29:42düşüncelerine,
29:44ve eğilimlerine,
29:45İslam'ı esas alıp almamasıdır.
29:50İşte,
29:51İslam şahsiyetleri arasındaki farklar da,
29:55zaten buradan kaynaklanır.
29:56Kimi insanlar,
30:00gösterdikleri çabalar ile,
30:03hem zihniyetini geliştirmekte,
30:05hem de sadece,
30:06farzlar değil,
30:07tüm menduk ve müstahabları yerine getirerek,
30:11sadece haramlar da değil,
30:12mekruhları da terk ederek,
30:14nefsiyetini geliştirir.
30:16Kimi insanlar ise,
30:18İslam akidesini esas almakla birlikte,
30:21farzları yerine getirmek ve,
30:23haramlardan kaçınmakla yetinir.
30:25Neticede,
30:29zihniyetleri ve nefsiyetleri için,
30:32İslam akidesini ölçü aldıkları müddetçe,
30:36tüm bunlar,
30:37İslami şahsiyetlerdir.
30:41Tabi,
30:42burada,
30:43bir hususu vurgulamak gerekir.
30:46Zira,
30:47bir kısım insanlar,
30:49İslam şahsiyetini,
30:51meleklik olarak tasavvur ediyorlar.
30:53Müslüman bir şahsiyetin,
30:57tüm kusurlardan ve hatalardan,
30:59arınmış kimseler olarak tasvir ediyorlar.
31:03Öncelikle,
31:04kıymetli dostlar,
31:05bu büyük bir hatadır.
31:07Kesinlikle,
31:08insanlar arasında,
31:09melekler bulunmadığı gibi,
31:11melek arayanların,
31:13topluma vermiş oldukları,
31:15zarar da çok büyüktür.
31:16Hatta,
31:17bu kimseler,
31:19kendilerinde bile,
31:20böyle bir özellik bulamadıkları için,
31:22ümitsizliğe düşerler.
31:24İşte,
31:25bu kimseler ancak,
31:27hayalcilerdir.
31:30Bu hayalciler,
31:31İslam'ı yaşamanın,
31:33ancak bir hayal olduğunu,
31:36İslam'ı,
31:37hayatta uygulamanın,
31:39ve bu uygulamalara sabretmenin,
31:41mümkün olmadığını,
31:43söylemeye çalışırlar.
31:44Hatta,
31:46bu sebeple,
31:47insanların,
31:48İslam'dan,
31:49yüz çevirmelerine,
31:50dahi,
31:51sebep olurlar.
31:53Halbuki,
31:54İslam,
31:55uygulanmak için gelmiş,
31:56pratik bir dindir.
31:59Mevcut,
31:59vakadaki,
32:01problemleri çözen,
32:03uygulanması zor,
32:04olmayan bir dindir.
32:06Kişi,
32:08İslam akidesini,
32:09idrak ettikten sonra,
32:11İslam şahsiyetine,
32:13sahip olunca,
32:14insandaki düşünce,
32:16ne kadar zayıf olursa olsun,
32:19veya,
32:20meyilleri ne kadar kuvvetli olursa olsun,
32:24her insan,
32:25İslam'ı,
32:26kolaylıkla,
32:27kendisine uygulayabilir.
32:29Çünkü,
32:30kişi,
32:31İslam akidesini,
32:33mefhumları ve eğilimleri için,
32:36ölçü olarak alıp,
32:37bu doğrultuda yürüdüğünde,
32:40kesinlikle,
32:42İslam şahsiyetine,
32:44sahip olur.
32:45Artık,
32:46bundan sonra yapacağı şey,
32:49zihniyetini geliştirmek için,
32:51İslam kültürünü arttırmak,
32:54nefsiyetini geliştirmek için de,
32:57itaatini arttırmaktır.
32:58Çünkü,
33:00o,
33:01fikirlerini ve,
33:03meyillerini,
33:05İslam akidesiyle,
33:07tedavi etmiştir artık.
33:09İslam akidesini,
33:11fikirlerini,
33:12üzerine bina edeceği,
33:14fikri,
33:14kaide haline getirmiştir.
33:17Bunun için,
33:19İslam'ı,
33:20akla ve delile dayalı olarak kabul eden,
33:23İslam'ı eksiksiz bir şekilde hayatında uygulayan ve Allah'ın hükümlerini doğru şekilde anlayan bir Müslüman,
33:35diğer tüm insanlardan ayrı olarak seçkin bir İslam şahsiyetine sahip kimse olur.
33:42Evet kardeşlerim,
33:46İslam şahsiyeti işte böyle oluşur.
33:50Ancak,
33:51bu oluşum,
33:53sonsuza dek devam edecek bir şahsiyet anlamına gelmez.
33:57Sadece,
33:58şahsiyetin oluştuğu anlamını ifade eder.
34:02İslam akidesi üzerine oluşturulan bu şahsiyetin,
34:05devamlılığı garanti değildir.
34:08Çünkü,
34:09insanın bazen düşünmesinde,
34:12bazen de eğilimlerinde,
34:15İslam akidesinden dönüş,
34:17sapış olabilir.
34:19Hatta,
34:19bu dönüş,
34:21bazen dalalet şeklinde,
34:23yani,
34:24İslam'dan çıkma şeklinde,
34:26bazen de,
34:28fasıklık şeklinde görülür.
34:31Bu sebeple,
34:33bir kimsenin,
34:34İslam şahsiyeti üzerine,
34:36devam edebilmesi için,
34:39hayatının her anında,
34:41düşünme ve meyillerinin,
34:43İslam akidesi üzerinde kalmasına dikkat etmesi gerekir.
34:48Bundan dolayı,
34:50zihniyetin ve nefsiyetin geliştirilmesine çalışılarak,
34:55şahsiyeti geliştirmek,
34:57son derece elzem ve önemlidir.
35:00Peki,
35:01bunlar nasıl geliştirilir?
35:03Kardeşlerim,
35:05nefsiyeti geliştirmek,
35:08yaratıcıya ibadet etmek,
35:12ve ona itaatle yaklaşmakla,
35:16ve her şeyde,
35:17bütün meyillerini,
35:19İslam akidesi üzerine,
35:21bina etmekle olur.
35:24Zihniyeti geliştirmek ise,
35:26İslam akidesinden çıkan,
35:29fikir,
35:29hüküm ve ölçülere sahip olmayı,
35:33arttırmakla,
35:35ve delilleriyle birlikte,
35:38İslam kültürünü,
35:40somutlaştırmakla olur.
35:42İşte,
35:43Resulullah,
35:44sallallahu aleyhi ve sellemin de,
35:46uyguladığı,
35:47şahsiyet oluşturma ve geliştirme metodu budur.
35:51Resulullah aleyhissalatü vesselam,
35:55İslam akidesine davet ederek,
35:57insanları ilk olarak İslam'a girmeye çağırdı.
36:02Müslüman olduklarında ise,
36:04onlarda bu akideyi kuvvetlendirmeye,
36:08düşünmelerinin ve meyillerinin,
36:10bu akide üzerinde olmasına özen gösterdi.
36:15Kendisine indirilen Allah'ın ayetlerini,
36:19Müslümanlara açıkladı.
36:22Böylece,
36:23hükümler,
36:24onlar da billurlaştı,
36:26somutlaştı.
36:29Onlara İslam'ın hükümlerini tek tek öğretiyordu.
36:32Bundan dolayı,
36:34sahabe efendilerimiz,
36:36nebilerden sonra,
36:38dünyadaki şahsiyetlerin en üstünleri oldular.
36:42İşte,
36:44tüm bunlardan ortaya çıkan sonuç şudur ki,
36:48İslam şahsiyetini oluşturmada başlangıç noktası,
36:52İslam akidesini yerleştirmek,
36:55ve ardından da bu akide üzerine,
36:58düşünme ve meyilleri bina etmektir.
37:00Sonra da,
37:03itaatleri yerine getirmeye,
37:05ve İslami kültürü arttırmaya,
37:08çaba göstermek ve harcamaktır.
37:11Böylece,
37:13İslam şahsiyetini oluşturmak,
37:15ve onu,
37:16sağlam esaslar üzerine,
37:18devamlı kılmak,
37:20işte böyle,
37:22mümkün olabilecektir.
37:24Tabi,
37:26burada,
37:27Müslümanlardan sadır olan,
37:29bir takım davranış bozukluklarına da değinmek gerekir.
37:33Geçmişte,
37:34ve özellikle günümüzde,
37:37birçok Müslümanlar da,
37:38İslami şahsiyetle çelişen,
37:41davranışlara şahit olabiliyoruz.
37:44Bu sebeple,
37:46bazı insanlar,
37:47İslam'a ters düşen amellerin,
37:51kişiyi,
37:51İslam'dan çıkardığını,
37:54zannedebiliyorlar.
37:55Yine,
37:57bir Müslüman'da,
37:59bir takım davranış bozukluklarının görülmesi,
38:02onların,
38:03İslam şahsiyetine sahip olmaktan uzaklaştığı anlamında,
38:08kesinlikle değildir.
38:10Zira insan,
38:12bazen mefhumlarını,
38:14akidesiyle bağlama gafletine,
38:17bağlamama gafletine düşebilir.
38:20Veya,
38:21bu mefhumların,
38:22İslam akidesiyle,
38:24veya,
38:24İslam şahsiyetiyle,
38:26çeliştiğini,
38:27görmeyebilir,
38:28bilmeyebilir.
38:30Yine,
38:31şeytanın ona musallat olmasıyla,
38:34amellerinden,
38:35bazılarında,
38:36kalbi,
38:37İslam akidesine karşı,
38:40o esnada soğuyabilir.
38:42Ve böylece,
38:43bu akideye,
38:44ters düşen işleri yapabilir.
38:47Bu nedenle,
38:48böylesi durumlarda hemen,
38:50kişinin,
38:50İslam'dan çıktığını,
38:52veya,
38:53İslam dışı bir şahsiyete sahip olduğunu söylemek,
38:56doğru olmaz.
38:58Her ne kadar,
38:59bazı amellerinde,
39:00asi,
39:02günahkar olsa da,
39:04İslam akidesini,
39:05benimsemeye,
39:07devam ettiği müddetçe,
39:09o kişi,
39:10Müslümandır.
39:12İslam akidesini,
39:14düşünme ve meyilleri için,
39:16esas olarak,
39:17almaya devam ettikçe,
39:20bazı davranışlarında,
39:22fıska ve fücura,
39:23yani günaha düşse de,
39:26İslam şahsiyetine,
39:27sahip demektir.
39:29Çünkü,
39:31bir takım,
39:32amel ve davranışlarında,
39:34bozukluklar,
39:35hatalar bulunsa da,
39:37önemli olan,
39:39düşünme ve meyilleri için,
39:42İslam akidesini,
39:43esas alması,
39:44ve İslam akidesine,
39:47inanmasıdır.
39:49Sözle,
39:50veya,
39:51amelle,
39:52İslam akidesini,
39:53benimsemeyi terk etmedikçe,
39:55bir Müslüman,
39:56İslam'dan çıkmış,
39:57sayılmaz.
39:58düşünme ve meyillerinde,
40:00düşünme ve meyillerinde,
40:01İslam akidesinden,
40:03uzaklaşmadıkça,
40:04yani,
40:05düşünme ve meyillerine,
40:07İslam akidesini,
40:08esas almaktan,
40:10vazgeçmedikçe,
40:12İslam şahsiyetinden,
40:14çıkmış,
40:15sayılmaz.
40:15Zira,
40:17kardeşlerim,
40:19mefhumların,
40:20İslam akidesiyle olan,
40:22bağlantısı,
40:23otomatik bir bağlantı değildir.
40:26Yani,
40:27kişi,
40:28Müslüman olduysa,
40:30İslam akidesini kabul ettiyse,
40:33artık,
40:33onun tüm mefhumları,
40:35otomatikman,
40:36İslam'a göre,
40:37olacaktır,
40:38diye bir şey söylenemez.
40:40Aksine,
40:41İslam akidesiyle,
40:44meyiller ve mefhumlar arasındaki bağ,
40:47kendisinde,
40:49dönme ve ayrılma kabiliyeti bulunan bir bağdır.
40:54Bunun için,
40:57Müslümanların,
40:58bir takım amellerinde,
41:00Allah'ın emir ve yasaklarına muhalefet ederek,
41:03asi olması,
41:05çok da şaşılacak bir durum değildir.
41:08Zira,
41:09kişi bazen,
41:10menfaatine ve çıkarına uygun olduğu,
41:13hayaline kapılarak,
41:14bir fiili yapar.
41:16Sonra ise,
41:17hatasını anlar,
41:19pişman olur,
41:20ve Allah'a döner.
41:22Bu şekilde,
41:24Allah'ın emir ve yasaklarına muhalefet eden kişi,
41:28akidenin yokluğuyla itham edilemez.
41:31Akidesiyle değil,
41:34yalnızca,
41:35o davranışıyla,
41:37kınanması gerekir.
41:39Zira,
41:41biraz önce de dediğimiz gibi,
41:44Müslüman demek,
41:46melek demek,
41:47ya da masum kişi demek değildir.
41:50Önemli olan,
41:51İslami bir şahsiyet olabilmesi için,
41:55kişi de,
41:56İslam akidesinin varlığından,
41:57düşünme ve meyillerini,
42:00İslam akidesine göre,
42:02şekillendirdiğinden,
42:04emin olmaktır.
42:07Temel sağlam olduğu,
42:09düşünme ve meyilleri,
42:11İslam akidesine göre,
42:13bina edildiği sürece,
42:14ara sıra görülebilecek yanılgılar,
42:18veya davranışlarındaki bir takım bozukluklar nedeniyle,
42:22kişi,
42:23İslam şahsiyetine sahip olmamakla,
42:26itham edilemez.
42:29Bir Müslümanın,
42:31İslam şahsiyeti olmaktan çıkması demek,
42:36onun,
42:37düşünceleri ve davranışları için,
42:39İslam'ı tek esas almaktan çıkması demektir.
42:43Şayet düşüncelerinde,
42:47mefhumlarında,
42:48eşya ve olaylara bakışında,
42:52İslam akidesini esas almıyorsa,
42:56o kişi de,
42:56İslami zihniyetten,
42:59ve dolayısıyla da,
43:00İslami bir şahsiyetten,
43:03söz edilemez.
43:05Aynı şekilde,
43:07eğilimlerinde,
43:08meyillerinde,
43:10davranışlarında,
43:10İslam akidesini esas almıyorsa,
43:15o kişi de,
43:16İslami nefsiyetten,
43:19ve dolayısıyla da,
43:20İslami şahsiyetten,
43:22söz edilemez.
43:24Bu kişi,
43:26İslam akidesini kabul ettiğinden dolayı,
43:29ve inkar etmediğinden dolayı,
43:32Müslüman olarak kabul edilse de,
43:35İslam şahsiyeti değildir.
43:38İşte kardeşlerim,
43:40bugünkü tehlike de,
43:42budur.
43:43Müslümanların,
43:44karşı karşıya kaldığı,
43:46büyük mesele,
43:47budur.
43:51Maalesef,
43:52günümüzde,
43:54Müslümanların büyük çoğunluğu,
43:56İslam akidesini,
43:57tasdik etmekle,
43:59ve inkar etmemekle,
44:01birlikte,
44:02ne düşüncelerinde,
44:03ve mefhumlarında,
44:06ne de,
44:07meyillerinde,
44:08ve davranışlarında,
44:10İslam akidesini,
44:11esas almıyorlar.
44:13İslam akidesinden çıkan,
44:15mefhum ölçü ve kanaatleri,
44:18hiçbir şekilde,
44:19gözetmiyorlar.
44:21İslam dışı,
44:22ideolojilerden kaynaklanan,
44:25kaideler ve ölçüler ediniyorlar.
44:27Hayattaki davranışlarını,
44:31İslam'a göre,
44:32tanzim etmiyorlar.
44:35İslami hükümlerin,
44:37uygulanmamasından,
44:39rahatsızlık duymuyorlar.
44:42İşte bu hal,
44:43bu kimseleri,
44:44İslam şahsiyeti olmaktan,
44:47çıkartan bir haldir.
44:49Hatta bugün,
44:52Müslümanlar,
44:53başta da belirttiğimiz gibi,
44:54şahsiyet ve kişilik krizi,
44:58ve bunalımı yaşıyorlar.
45:01Bunun sebebi de,
45:02içinde yaşadığımız toplumun,
45:05gayri İslami,
45:06fikir,
45:07hüküm,
45:08ve nizamlardan oluşan,
45:10bir toplum olmasıdır.
45:14Kamuoyuna hakim olan fikirlerin,
45:16İslam değil,
45:17küfür fikirleri olmasıdır.
45:20İslam'ın sesinin az,
45:23küfrün sesinin ise,
45:24çok çıkmasındandır.
45:27Bu durum,
45:28Müslümanların,
45:29şahsiyetlerini,
45:31darma duman etti.
45:33Kişiliklerini ortadan kaldırdı.
45:36Onları,
45:38renkleri belli olmayan,
45:40şahsiyetler haline dönüştürdü.
45:42Evet kardeşlerim,
45:45bu durumdan kurtuluşun tek çaresi,
45:50yeniden İslam akidesini tek ölçü ve kaide kılmak,
45:56hem zihniyetlerde ve nefsiyetlerde,
45:59hem de toplumsal hayatta ve devlet yönetiminde sadece İslam'ı hakim kılmaktır.
46:07İslam akidesini fikri kaide ve fikri liderlik olarak yüklenip,
46:15kamuoyunun sadece onunla dolmasını sağlamak için çabalamaktır.
46:22Aksi takdirde bu şahsiyet krizi artarak devam edecektir.
46:29Allah bizleri ve nesillerimizi böyle bir akıbetten muhafaza eylesin.
46:35Bizleri İslami şahsiyetler olarak Müslümanlara önderler kılsın.
46:43Tüm Müslümanları yeniden seçkin İslami şahsiyetler haline getirecek,
46:50İslami toplumu ve İslami devleti bizlere bir an evvel nasip eylesin.
46:58Amin.
46:59Allahümme amin.
47:01Evet kıymetli dostlar ve kerim kardeşlerin,
47:04bu haftada yine önemli bir mefhumu ele almaya çalıştık ve bu dersimizin de sonuna geldik.
47:15Haftaya yeni bir mefhum üzerinde buluşmak ümidiyle hepinizi Allah'a emanet ediyorum.
47:23Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu.
Recommended
49:23
|
Up next
47:29
44:23
48:19
42:13
45:41
48:19
46:21
45:55
47:02
42:27
45:41
42:51
35:03
38:33
36:51
39:48
42:21
35:17
50:09
28:19
30:26