Oynatıcıya atlaAna içeriğe atla
  • 7 hafta önce
Almanya, Amerikan teknoloji devlerinin ülkenin dijital altyapısı üzerindeki hâkimiyetini tartışmaya açtı. ARD’de yayımlanan belgeselde, işletim sistemleri ve uygulamaların çoğunun ABD menşeli olması “ulusal güvenlik tehdidi” olarak değerlendirildi. Bilişim uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık, sosyal medya manipülasyonunun da ciddi bir risk olduğunu belirtti. Türkiye için ise yeni yasalarla yerli dijital platformların desteklenmesinin şart olduğu vurgulandı.

Kategori

🗞
Haberler
Döküm
00:00Almanya dijital bağımsızlık konusunu gündemine aldı.
00:05Dijital altyapının Amerika'da olduğuna dair belgesel yayınlandı.
00:08Almanya'nın da dikkate alması son derece aslında sevindirici.
00:12Çünkü biliyorsunuz bugün işletim sistemlerinin %80'i 90'ı Amerikan menşeili.
00:19Mobil aplikasyonların uygulamalarında aynı şekilde %80'i 90'ı Amerikan menşeili.
00:24Zaten ilgili belgeselde de ARD'nin yayınladığı belgeselde de bunların hepsini detaylı bir şekilde söylüyor.
00:31Özellikle orada çok önemli bir sahne var ki ben diyor bu mobil uygulamaları silsem ne olacak?
00:36İşletim sistemi zaten Amerika'ya ait.
00:38Dolayısıyla bütün veriler bilgiler Amerika'nın eline gitmiş oluyor.
00:42Almanya tarafından yayınlanan belgeselde Amerika'nın dijital gücünün bir güvenlik tehlikesi olduğu vurgulandı.
00:48Hepimiz sanal medya kullanıyoruz.
00:49Sanal medya manipülasyonu en büyük çağımızın sorunlarından bir tanesi.
00:54Şimdi sürekli biz farkında olmadan belli bir algı ve etki ajanlığına kurban gidiyoruz.
01:00Niye?
01:00X platformunu kullanıyor insanlar.
01:02X platformu üzerinden sürekli belli videolar içerikler sizin önünüze çıkıyor.
01:07Biz zannediyoruz ki Meltem Hanım bu bir anda etki ediyor.
01:10Hayır.
01:11Bu zamanla eklemlenerek bir nevi bunu tohum olarak düşünebilirsiniz.
01:15Siz belli bir noktadan sonra kendi düşünce kalıplarınızı da değiştirmeye başlıyorsunuz.
01:21Etkisi altında kalıyorsunuz.
01:23Hadi biz belki yetişkiniz bu kadar etki altında kalmayabiliriz.
01:26Ama çocuklar ve gençler sürekli buradaki içeriklere korumasız bir şekilde maruz bırakıldıklarında üzülerek söylemek gerekir ki
01:34o mecralar aracılığıyla yayılan o düşünce kalıplarının ideolojik kalıpların esiri ve kurbanı olabiliyorlar.
01:42Sanal medya özgürlükler alanı olarak ifade edildi.
01:45Kimin özgürlük alanı?
01:47Amerika Birleşik Devletleri'nin izin verdiği ölçüde sizin özgürlük alanınız.
01:53Gazze ve Filistin'de yaşananlar niye sansürlendi?
01:55Madem özgürlük alanı ya da İslamofobik paylaşımlar, İslam düşmanlığı niye sanal medya üzerinden körükleniyor?
02:03Bu mecralar kontrolsüz ve denetimsiz.
02:052020 yılındaki yasa artık yetersizdir ve biz bunu söylesek sadece evet haklı insanlar söyleyebilirler.
02:13Ya olur mu özgürlük alanı ama Almanya da artık bu noktada önemli bir noktada düşünmeye başladı.
02:19Peki Türkiye'de durum ne?
02:20Türkiye dijital bağımsızlığını nasıl sağlar?
02:23Bir yasa bu noktada son derece önemli ama bu var olan yasanın güncellenmesi değil,
02:30ekstradan bir yasa olarak Türkiye'deki yerli teknolojiyi koruyabilecek türden bir yasa olması,
02:37teşviki arttıracak türden bir yasa olması gerekiyor.
02:40En sosyal bence gelecek adına önemli, umuyorum en sosyal gibi farklı uygulamalar olur, çıkar.
02:46Biz artık diğer mecraları, sizin az önce adını saydığınız mecraları değil,
02:50en sosyal ve en sosyal gibi bizim için önemli bir potansiyeli olan farklı uygulamaları da burada konuşuruz.
02:58Bunun son derece önemli olduğunun altını çizmemiz gerekir.
03:01Bizim için tok neyse en sosyal de odur.
03:04Dolayısıyla bu mecraların desteklenmesi, önünün açılması, kullanıcılar tarafından ilgi gösterilmesi gerekiyor.
03:12Bu mecralar ideolojik mecralar değildir.
İlk yorumu siz yapın
Yorumunuzu ekleyin

Önerilen