Yusuf Suresi, 21, 34, 3, 111 Ayetlerinin Tefsiri

  • 10 yıl önce
ADNAN OKTAR: “Allah, emrinde galib olandır,” (Yusuf Suresi, 21) Şeytandan Allah’a sığınırım. “Yusuf'u yeryüzünde (Mısır'da) yerleşik kıldık.” Hakim kıldık. Yani oranın meliki kıldık. “Ona sözlerin yorumundan (olan bir bilgiyi) öğrettik.” “Çok güzel yorumluyordu” diyor Cenab-ı Allah. “Ama ben öğrettim” diyor Allah. Bakın, ayete dikkat edin; “Allah, emrinde galib olandır.” 2014 tarihini veriyor. Bir sene kaldı, inşaAllah. “Ancak insanların çoğu bilmezler” diyor Allah. İşte çoğu bilmediği için çoğuna duyurmak lazım.

“Böylece Rabbi, duasını kabul etti ve onların hileli düzenlerini kendisinden uzaklaştırdı.” (Yusuf Suresi, 34) Bak, “Böylece Rabbi, duasını kabul etti ve onların hileli düzenlerini kendisinden uzaklaştırdı.” Demek ki Hz. Yusuf (a.s)’a yapıldığına göre hile, Hz. Mehdi (a.s)’a da yapılacak. Zaten Yusuf Suresi Hz. Mehdi (a.s)’a yapılacak saldırıları sembolik olarak anlatan ayetlerdir. Yusuf Suresi’nde öyle hikaye anlatmaz Cenab-ı Allah. Olmayacak bir olayı anlatmaz. Yani hayatta karşılaşılmayacak bir olayı anlatmaz. Eğer bir kıssa anlatılıyorsa o hayatta karşılaşılacak bir olaydır. Mesela Süleyman kıssası, dünya hakimiyeti, geçmişte bir hikaye olarak anlatmıyor Allah onu. Olacak bir olayı anlatıyor. Hiçbir zaman için öyle hikaye tarzında bir şey anlatmaz Kuran. Zaten onu da özellikle de vurguluyor Allah ayette. Mesela Yusuf Suresi’nde de, Yusuf Suresi’nin başında da o vurgulanır.

Bak, diyor ki, şeytandan Allah’a sığınırım, Yusuf Suresi, 3; “Biz bu Kuran’ı sana vahyetmemizle en güzel kıssaları,” kıssalar, işte Yusuf kıssası, Hz. Süleyman kıssası, “en güzel kıssaları gerçek bir haber,” bak gerçek bir haber, hikaye değil, “gerçek bir haber olarak sana aktarıyoruz, oysa sen daha önce bundan haberi olmayanlardandın.” Kıssadan hisse almamız için Allah bize aktarıyor, inşaAllah. “Gerçekte Biz akıl erdiresiniz diye onu Arapça bir Kuran olarak indirdik” diyor ayette. “Akıl erdirin, düşünün diye indirdim” diyor Cenab-ı Allah. 3’te bu ayet açıklanıyor. Biliyorsunuz bu surede bütün ebcedler hep Mehdiyet’e göredir, yani Mehdiyeti vurgulayan tarzdadır Yusuf Suresi’nde. 111 ayettir.

Bak, diyor ki Cenab-ı Allah; “Andolsun onların kıssalarında,” yani Yusuf kıssasında, Süleyman kıssasında, Zülkarneyn kıssasında, Kehf kıssasında, “onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için,” aklı kirlenmiş yobazlar için değil, aklı temiz olanlar için, Mehdi talebeleri için, İsa Mesih talebeleri için “ibretler vardır.” İbret ne? Benzeri olayla karşılaşacaksın demektir. Yani mesela diyorsun ki; “arabaya birisi çarpmış, ibret al” diyorsun. Nasıl ibret alacak? Sen daha dikkatli kullanırsın, bir daha çarpmaman için. Buna ibret denir. Veyahut mesela bir yere gittin, güzel bir ziyafet veriyorlar. Tabaklar çok güzel konmuş, her şey güzel yerleştirilmiş. Ne yapıyorsun orada? İbret alıyorsun. Sen de ziyafet verdiğinde o mükemmel ziyafetin bir benzerini yapıyorsun. İbret alıyorsun. İbret diye ona derler. “Andolsun onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır” diyor Yusuf Suresi’nde Allah, 111. ayette. “Bu Kuran düzüp uydurulacak bir söz değildir. Ancak kendinden öncekileri doğrulayıcı,” yani Tevrat’ı ve İncil’i doğrulayıcı, “her şeyin çeşitli biçimlerde açıklaması,” ama her şeyin. Nasıl? “Çeşitli biçimlerde” diyor; bir öyle bir böyle, bir böyle bir öyle. “Ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet,” yani imanlarının gelişmesi ve iman etmeleri için bir hidayet, “ve rahmettir.” “Allah’tan bir ferahlık ve güzelliktir” diyor Allah.