Her çocuk farklı öğrenir; ancak disleksi yaşayan çocukların yolu biraz daha sabır ve anlayış gerektirir. Dünya Disleksi Günü’nde konuşan Çocuk Nörolojisi Uzmanı Prof. Dr. Dilara Füsun İçağasıoğlu, “Disleksi bir hastalık değil, nörobiyolojik bir bozukluktur” dedi. Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Uzmanı Uzm. Dr. Zeynep Zorlu ise, “Aileler sabırlı ve destekleyici olmalı” diyerek ailelere önemli mesajlar verdi.
02:08Doğu akıcı okuyamama, doğru okuyamama, harfleri tanımama, rakamları, renkleri tanımama ve çabuk unutma.
02:16Bütün bunlar disleksinin erken bulguları olarak yer almakta.
02:21Ayrıca disleksili çocuklar sınıfta yüksek sesle okumaktan kaçınırlar ve yine sınıfta yazı yazmaktan kaçınırlar.
02:28Küçük B, küçük D, küçük P ve küçük Q harfleri birbirine benzediği için bu harfleri de karıştırırlar.
02:36Bunları doğru yazamazlar.
02:37Disleksinin ne yazık ki bugün ilaçla bir tedavisi yok.
02:42Ancak buna rağmen disleksi tedavisi eğitim ve öğretimle belirli bir yere kadar getirilebiliyor.
02:49Yani medikal tedavi yerine kişinin, çocuğun öğretim alanının genişletilmesi, olanaklarının değiştirilmesi ve kişiye uygun bir eğitim planlanmasıyla disleksi sorunu aşılabilir.
03:05Biliyorsunuz ki her çocuk farklıdır ve her disleksi de farklıdır.
03:11Bu yüzden çocukların kendilerine göre bir plan strateji uygulanmalıdır.
03:16Eğer bir aile çocuğun uygun eğitimi alıp almadığını endişe duyuyorsa da okuluyla işbirliği halinde olmalıdır ki çocuğa faydası olsun.
03:24Evet, disleksi konusunda gerçekten sosyal medyada da birçok doğru bilinen ancak yanlış kabul ettiğimiz durumlar var.
03:33Bunlardan bir tanesi disleksi bir hastalıktır terimi.
03:36Aslında disleksi bir hastalık değil, nörobiyolojik bir bozuk.
03:40Disleksi erkek çocuklarda daha sık görülür.
03:43Yine bu da çok doğru değildir çünkü disleksi her iki cinsde de aynı oranda görülür.
03:49Ancak kızlar erken dönemde bu disleksi bulgularıyla baş edebilme çabası içerisinde oldukları ve bunları çabuk kazandıkları için
03:58bu disleksili bireyler etrafı çok rahatsız etmezler ve tanı koymakta da biraz güç olabilir, tanıtı biraz gecikebilir.
04:08Yine disleksinin sosyal statü ile ilişkisi olduğunu, işte fakir bölgelerde beslenmenin iyi olmadığı, eğitimin iyi olmadığı bölgelerde
04:16disleksinin daha çok daha sık görüldüğü inanışı vardır.
04:19Ancak bu da doğru değildir.
04:20Disleksi ile zeka düzeyinin, sosyal statünün hiçbir ilişkisi yoktur.
04:25Disleksi tamamen nörobiyolojik bir fonksiyon bozukluğudur.
04:30Evet, bu da aslında ailelere burada birkaç şey önermek istiyorum açıkçası.
04:34Bunlardan bir tanesi sabırlı ve anlayışlı olmaları ailelerin.
04:38Bazen ben disleksili çocukların ailelerine soruyorum, disleksi sizce nedir diye birçok cevaplar aldım enteresan ama
04:46en güzellerinden birisi de sabır işidir hocam cevabıydı.
04:49Gerçekten sabır gerektiren bir şey.
04:51Ailelere önerim sabırlı ve anlayışlı olmaları, onları cesaretlendirmeli ve özgüvenini kazanmalarını sağlamaya çalışmalarıdır.
05:00Ayrıca disleksili aileler profesyonel yardım alabilirler.
05:05Özellikle bir çocuk nöroloji uzmanından, çocuk psikiyatristinden, konuşma terapistlerinden ve psikologlardan yardım almaları uygun olur.
05:14Bu çocuğun yönetimini, erken tanısını ve eğitimini planlamada yine yardımcı olacaktır.
06:00Merhabalar, ben Dr. Zeynep Zorlu, çocuk ve ergen psikiyatristiyim.
06:03Disleksi aslında özgül öğrenme bozukluğunun bir alt tipi.
06:06Özgül öğrenme bozukluğunda hem okuma, hem yazma, hem de sayı, yani matematik becerilerle ilgili üç alt tip bulunuyor.
06:14Disleksi bunun okumayla ilgili olanı, yani okuma, sözcük tanıma, hızlı okuma, kelimeyi anlamlandırmayla ilgili kısmına,
06:22yani okuma bozukluğuna disleksi diyoruz.
06:24En sık görülen özgül öğrenme bozukluğu da disleksi.
06:27Disleksili bireyler şöyle fark ediliyor.
06:30Genelde ilkokula başladıklarında okumayı, yazmayı, yani normal zeka düzeyine sahip, bazen de daha yüksek zeka düzeyine sahip bir çocuk aslında.
06:39Arkadaşları okumaya geçerken sözcükleri karıştırıyor, tanıyamıyor, bir türlü okuyamıyor ya da okusa da yavaş okuyor.
06:46Bu şekilde aslında aileler ilk fark etmeye başlıyorlar.
06:51Yeterli ve düzgün eğitimi aldıktan sonra 6 ay kadar hala okumada bir zorluk varsa ve çocuğun zeka düzeyinde normalse biz buna disleksi diyoruz.
07:00Eğitimle, erken fark edilmekle, özel eğitimle çocuğun bir şekilde en azından farklı bir öğrenme stiline sahip oluyorlar.
07:07Diğerlerinin yakalaması mümkün oluyor.
07:09Fakat biraz gecikildiğine bazen 3. sınıfa geliyor.
07:13Çocuk da zeki olduğu için aslında atıyorum 100 kelime okuması gerekiyorken 50 okuyor.
07:18Ama bir yetersizlik hissi gelişiyor çocukta.
07:20Ben niye hani yapamıyorum, niye diğerleri kadar yapamıyorum gibi bir özgüvendilik problem olabiliyor çocuklarda.
07:27Ve bu hayat boyu onu etkileyebiliyor.
07:28O yüzden erken fark etmek, bir şüpheleri varsa ailenin, acaba mı bile deseler bir görüş almaları önemli bence.
07:36Bu çocukların bazen farklı yönleri ön planda olabiliyor.
07:39Kimisi çok iyi resim yapıyor mesela ama sadece disleksiylemiyorum yazamıyor.
07:45B'yi, D'yi karıştırıyor, sağı solu karıştırıyor ya da müzikte çok iyi olabiliyorlar.
07:50Tabii bu eksik yönlerini tamamlarken ileride olan yönlerin, ön planda olan yönlerini de sivriltmek lazım.
07:55Bu çocukların özgüvenini biraz da oralardan geliştirmek lazım.
07:59Aileler genelde ödevi yaptırırken çok çatışabiliyorlar.
08:02Kendi geçmişlerine ait bazı şeyleri yansıtabiliyorlar.
08:06Özellikle çocukta bir okuma zorluğu, yazma zorluğu varsa başka birinden destek almak.
08:13Bir üniversiteli abla abi olabilir, özel eğitim öğretmeni olabilir.
08:17Ödevlerini onlarla yaptırmak.
08:18Onun dışında dediğim gibi aslında çocuğun iyi olan özelliklerine, iyi olan yönlerine de vurgu yapmak aileler için tavsiyem olabilir.
İlk yorumu siz yapın