- 1 gün önce
Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00:00Efendim merhabalar, iyi pazarlar saatlerimiz 10.45'i gösteriyor.
00:00:04Beyaz TV ekranlarında 7. gün programına başlıyoruz.
00:00:07Ben Melis Sabahcı ve programın daimi konuğu Yusuf Alabarda ile birlikte.
00:00:12Yusuf Alabarda hoş geldiniz.
00:00:13Hoş bulduk, iyi yayınlar diliyorum.
00:00:14Çok teşekkür ediyorum.
00:00:15Ekran başından lütfen sevgili izleyenler ayrılmayın.
00:00:18Çünkü ilerleyen dakikalarda asgari ücreti de konuşacağız.
00:00:20Çok önemli.
00:00:22Asgari ücretle ilgili tabii ki komisyonlar oturuyorlar, konuşuyorlar.
00:00:25Ama oran ne olacak tabii merak ediyor.
00:00:28Belki kulis bilgileriniz vardır, belki siz ne düşünüyorsunuz onu da size soracağım.
00:00:32Ama öncesinde, şimdi Ankara Büyükşehir Belediyesi ile ilgili Yusuf Alabarda öyle bir sayışlar raporu var ki bunu size sormak istiyorum.
00:00:40Çok özür dilerim Antalya Büyükşehir Belediyesi ile ilgili.
00:00:431670 kişinin temizlikçi girip kısa sürede mühendis ve mimar yapıldığı sayışlar raporunda belgelendi.
00:00:51Şimdi bu ne anlama geliyor?
00:00:53Buradan bir başlayalım mı?
00:00:54Tabii. Sadece tabii ki Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne ait bir husus değil.
00:00:58Birçok belediyede maalesef bu türden uygulamalar var.
00:01:03Sayıştay'ın raporuna baktığımızda Antalya Büyükşehir Belediyesi,
00:01:071670 tane işçiyi iş bulma kurumu, iş kur üzerinden ilana çıkıp alıyor.
00:01:13Yani alışı bir şekilde mevzuatına uygun hale getiriyor ve buradan alınan temizlik işçisi, beden işçisi, haşere ilaçlama personeli adı altında alınan 1670 işçi.
00:01:25Bunların tamamı sayıştay raporu bu arada.
00:01:28Daha sonra mühendis, mimar, arkeolog, fizyoterapist gibi kadrolara geçiriliyor.
00:01:32Çok özür dilerim. Şimdi benim burada anlamadığım şey şu.
00:01:35Bu insanlar normalde temizlikçi görevinde giriyorlar.
00:01:38Evet daha sonra haşere ilaçlama uzmanına bir bakıyorsunuz ki mühendis kadrosuna geçmiş.
00:01:43Ya da burada beden işçisi olarak girene bir bakmışsınız ki işte mimar, mühendis kadrosuna, fizyoterapist kadrosuna.
00:01:51Niye yaparlar bunu?
00:01:51Şundan dolayı çünkü 1670 kişiyi siz temizlik işçisi, beden işçisi, haşere ilaçlama personeli olarak iş kur üzerinden basit bir prosedürle işe alıp
00:02:03oradaki işlerin götürülmesini sağlama imkanı tanımış size yasa.
00:02:07İşte bu yasanın etrafından dolanmak için alırken bu şekilde almış.
00:02:12Daha sonra aradan geçen birkaç haftalık süre içerisinde hepsini normal şartlarda ilan yoluyla ve rekabete dayalı bir şekilde alınması gereken kadrolara atamış.
00:02:23Yani yasa koyucu demiş ki senin acil bir sokakta temizlik yapan personele ihtiyacın varsa,
00:02:30böcek ve haşere ile ilgili mücadele eden ilaçlama ekibine ihtiyacın varsa, beden işçisine ihtiyacın varsa bunu hızlı bir şekilde iş kur üzerinden yapabilirsin.
00:02:40Şimdi buradan bir yol bulmuş kendisine iş kur üzerinden yaparım.
00:02:45Tamam o zaman sen iş kur üzerinden başvurunu yap.
00:02:47Ahmet Mehmet ben hiçbir mülakat falan herhangi bir şey gerektirmiyor çünkü.
00:02:51Çünkü vasıflı kadrolar değil bunlar temizlik işçisi gibi şeyler.
00:02:54Ben seni buradan alırım daha sonra ne yaparım basketbolcu kadrosunu atarım, mimar kadrosunu atarım, mühendis kadrosunu atarım.
00:03:03Bir de kişinin o andaki müracaatı mühendis, mimar, arkeolog gibi kadrolara uyumluysa aldığınız kişi böcek ilaçlama uzmanı diye geçiyor.
00:03:15Aslında arkeolog girdikten sonra tak arkeolog kadrosuna.
00:03:18Sayıştay ne diyor buna?
00:03:20Bu diyor şeffaflığı, rekabeti ve liyakatı ortadan kaldıran bir durum.
00:03:24Eğer sen mühendis alacaksan açık ilana çıkacaksın.
00:03:28Bu konuyla ilgili o kişilerin almış olduğu kamuya girebilmekle ilgili sınav sonuçlarını ortaya koyacaksın.
00:03:35Ve bu rekabet şartları içerisinde alacaksın.
00:03:37Bunu yapmak istemediği için...
00:03:39Tabii şimdi bir kişi olacağı mühendisler başvurmuyor.
00:03:42Tabii ki başvursa bile bir rekabet olacak.
00:03:47Oysa benim almak istediğim Ahmet dayının oğlu, Hacer teyzenin kızı bunları alacağım ben.
00:03:54Bunları ne üzerinden alayım?
00:03:55Bunları temizlik işçisi olarak alayım.
00:03:5715 gün sonra ben bunları atarım.
00:04:00Bak getirdim buraya rakamlar birkaç tanesini söyleyeyim müsaadenle.
00:04:03248 tane bu şekilde giren personelin 2024 yılında ünvanı değişti.
00:04:101670 kişi almışlar bu şekilde.
00:04:13Ordu gibi 1670 kişi sadece 2024 yılında aldıklarından 248 personelin ünvanı değişmiş.
00:04:22Ne olmuş?
00:04:22Beden işçisiymiş, arkeolog oluvermiş birden.
00:04:25İşte şimdi size kamu mevzuat düzenlerken yasa koyucu elinizi rahatlatacak hükümler ortaya koyuyor.
00:04:33Diyor ki beden işçisi ise takılı kalma işim çözülmedi deme çöp dağları birikmesin hemen git al.
00:04:40Şimdi hemen gidip aldığını ne yapıyor?
00:04:42İki gün sonra alıyor arkeolog yapıyor, basketbolcu yapıyor, mühendis yapıyor, mimar yapıyor.
00:04:48Orada yine temizlikçi yok.
00:04:50Ama Yusuf Alabar'da bütçe görüşmelerini takip edebildiniz mi?
00:04:53Ediyorum tabii ki.
00:04:54CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in orada özellikle değindiği bir nokta vardı.
00:04:58Liyakat.
00:04:59Ya şimdi liyakat Cumhuriyet Halk Partisi'nin bu uygulamaları ortadan çıktığı günden bu yana
00:05:04liyakat kelimesi Cumhuriyet Halk Partili belediyelere 8 beden fazla gelir.
00:05:10Mesela İstanbul Büyükşehir, bunu hemen ispat etmemiz lazım bir tanesi bu mesela.
00:05:15Bir diğeri İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde belediye meclis üyesi çıktı ne dedi?
00:05:21Biz dedi personel alımı yaparken yüzde bilmem kaç Cumhuriyet Halk Partisi'nden, yüzde bilmem kaç İYİ Parti'den, yüzde bilmem kaç diğer dedi.
00:05:30İşte Demne Kent Uzlaşısı yaptığı için onları kastediyor.
00:05:33Geri kalanların yüzde 10 küsürünü de resmi yöntemlerle işe alıyoruz.
00:05:38Kayıtları var bunun.
00:05:39Şimdi dolayısıyla liyakat konusu Cumhuriyet Halk Partisi'nin sakız gibi çiğnediği fakat bu kadar da ihlal ettiği bir husus.
00:05:48Liyakatın olmadığını biz biliyoruz.
00:05:50İşte geçtiğimiz günlerde yine ortaya çıkartılan belgeler doğrultusunda Cumhuriyet Halk Partisi'nin nepotizm konusunda, eş dost akraba atama konusunda bayrağı zirveye taktığını görüyoruz.
00:06:03Bayrağı zirveye takmak ne demek?
00:06:04Öbür partiler de masum değil aslında ama Cumhuriyet Halk Partisi'nin topluma alternatif bir ümit olma imkanı varken eş dost akraba kayırmacılığı konusunda diğer partilere rahmet okutacak uygulamalar yaptığını görüyoruz.
00:06:20Mesela bir büro memuru 18 gün içinde basketbolcu, bir haşere ilaçlama uzmanı ise birkaç ay içerisinde hemşire kadrosuna atanmış.
00:06:30Sayıştay da diyor ki istisna olarak ben sana bir kapı açmışım iş kur üzerinden beden işçisi al diye sen bunu rutine döndürüp oradan değiş ton ton yöntemiyle o taraflara atar olmuşsun diyor.
00:06:42İşte diyor mevzuata uydurmak için iş kur üzerinden yapılan bu alımların daha sonra yükselişleri şaibeli hale gelmiştir diyor.
00:06:51Şimdi her şey açık, her şey raporda kadro kadro belli, isim isim belli, sayı olarak belli devletin sayıştayı ortaya çıkartmış.
00:07:02Antalya'da böyle de İstanbul'da farklı mı, İstanbul'da böyle de İzmir'de farklı mı?
00:07:07Bu arada Yusuf Alabar'da gerçekten bunu hangi parti yapıyorsa yapsın.
00:07:10Söylüyorum o yüzden.
00:07:11Kesinlikle.
00:07:12Arş-ı alaya diktiler derken ve arkasında yaptığım açıklama bakın yerel yönetimler reformu diye ısrarlı bir şekilde üzerinde durmamızın sebebi bu.
00:07:20Bu yasa koyucu belediye başkanları icraat yapsınlar diye birçok kolaylık sağlamış.
00:07:26Demiş ki 21B deprem mi oldu senin kentinde?
00:07:2811 tane vilayetimizde oldu değil mi?
00:07:30Sen istisna olarak git hijyen malzemesi al çünkü depremdesin.
00:07:34Kamu ihale kanunu aç bilmem ne yap onu yap bunu yap uğraşma demiş.
00:07:38Sen git su al, sen git işte efendim söyleyeyim hijyen malzemesi al çünkü deprem olmuş şehir yıkılmış.
00:07:44Kamu yasa koyucu size bu konuyla ilgili bir geniş alan sağlamış.
00:07:48Siz ne yapmışsınız?
00:07:4921B ile kent lokantalarında satılmak üzere 100 milyon liralık tatlıyı gidip Muş'tan 21B istisna maddesiyle revani almışsınız.
00:07:59El insaf.
00:08:00Peki şimdi biliyorsunuz ki aslında aile yılı özellikle vurgulanan bir süreç.
00:08:06Fakat aile yılını konuşurken ailenin önemini konuşurken CHP'li meclis üyesi İrfan Gümrahtan akıl almaz bir açıklama geldi.
00:08:15Önce ne söylemiş bir ses verelim.
00:08:17Oysa onlarınki sadece bir cinsel tercihtir.
00:08:22Bugün medeni ülkelerde aynı cinsiyetten kişilerin evliliğine dahi artık izin verilir hale geldi.
00:08:29Artık dünyayı Osmanlı'nın eski o kör bakışından bakmayıp daha modern bakmak gerekir.
00:08:38Saygılarımı sunuyorum.
00:08:39Şimdi bu arkadaş ne medeniyet kavramının içeriğini doldurabilecek bir efzafa sahip ne moderniteyle ilgili iki cümle kurabilecek bir efzafa sahip.
00:08:52Fakat ortaya koymuş olduğu cümleler kabul edilebilir gibi değil.
00:08:56İçlerindeki Osmanlı nefretini her fırsat buldukça kusan bir Cumhuriyet Halk Partisi örnekleri dizgisi görüyoruz son zamanlarda.
00:09:04Erkeğin erkekle bir evlilik yapması insanların cinsel hayatı beni hiç ilgilendirmiyor.
00:09:10Ama savunduğu ne?
00:09:11Erkek erkekle diyor medeni ülkelerde evlilik cüzdanı alabilecek şekilde bir evlilik yapabiliyorlar diyorlar.
00:09:17Bu tabii ki lutiliğin açık bir şekilde toplum içerisinde yaygınlaştırılmasını sağlayacak düzenlemelerin kabul edilmesi anlamı.
00:09:26Bunu kabul etmiyor musun?
00:09:27Sen medeni bile değilsin.
00:09:28Bunu kabul etmiyor musun?
00:09:30Asla modern değilsin.
00:09:31Bunu kabul etmiyor musun?
00:09:32Sen Osmanlısın falan.
00:09:33Bakın konu kendi içerisinde araştırıldığında Budizm'de de Hristiyanlık'ta da Musevilikte de İslam'da da dini anlamda hoş görülmeyen bir davranış kalıbı.
00:09:47Elbette insanların cinsel hayatına tecessüs yapıp kamera doğrultup bu konunun araştırmasına girmeyeceğiz.
00:09:54Ama kusura bakmasın da medeniyet, modernite gibi içini dolduramayacağı kavramlar üzerinden bu konuyu gündeme getirip medeni değilsin o zaman.
00:10:03Neden erkeğin erkeğin erkekle evlendirme dairesinde evlilik yapmasına karşı olduğun için.
00:10:09Modern hiç değilsin.
00:10:10Kimsiniz siz?
00:10:11Sen bu kelimelerin kavram olarak içini dolduramayacak efsafta bir adamsın.
00:10:16Ama gelip bu topluma bu anlamda akıl verircesine kadının kadınla evlenmesini, erkeğin erkekle evlenmesini ortaya koyacak kadar...
00:10:26İğrençsin.
00:10:26İğrençsiniz.
00:10:27Bakın bu bir kitap tavsiyesi.
00:10:30Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun Sodom ve Gomara diye bir kitabı var.
00:10:33Orada işgal yıllarında İngiltere Büyükelçiliği'ndeki, Fransa Büyükelçiliği'ndeki elçilik mensuplarıyla bu milletin evlatlarını nasıl halvet ettirdiklerini Yakup Kadri Karaosmanoğlu Sodom ve Gomara kitabında yazıyor.
00:10:49Onlar modern ama o esnada milli mücadeleyi veren, Elif'in kanısını taşıyan kadınlar ise ona göre Osmanlı.
00:10:58Bu Osmanlı nefreti içlerinde yeni değil.
00:11:00Belediye meclis üyesi, aynı Cumhuriyet Halk Partisi'nin Eskişehir Büyükşehir Belediyesi eski başkanı Yılmaz Büyükerşen...
00:11:07Ki Osman Bey'in Osmanlı Devleti'nin kurucusunun ilk ele geçirdiği ve ele geçirirken Ermeni belinde amcasının oğlu Savcı Bey'i şehit verdiği Eskişehir'dir.
00:11:18O Eskişehir'in Osman Bey'den 600 yıl sonra gelen belediye reisi eline mikrofonu alıp Osmanlı ne zaman beyaz karı canı çekse sefere çıkmıştır diyebilecek kadar dengesini, şirazesini kaybetmiş açıklamalar var.
00:11:33Adının önünde profesör bilme... Hiçbir önemi yoktur. Cehaletle bu konunun alakası hiçbir önemi yoktur.
00:11:41Yahu Osman oğlu diyorsun, beyaz karı bak bu kelimeyi kullanıyor. İstediği zaman canı sefere çıkar diyor.
00:11:48Yılmaz Büyükerşen...
00:11:49Evet var kaydı var, video kaydı var tamam mı?
00:11:51O Osmanlı ki kurucusu Osman Gazi Eskişehir'i Türkiye yurt yapmak için Ermeni belinde amcasının oğlunu şehit verip savaşa girip al demiş Eskişehir'i, sultan önünü size yurt yaptım demiş.
00:12:09600 yıl sonra gelen Eskişehir'in belediye reisi mikrofonu alıyor.
00:12:13Diyor ki Osman oğlu diyor ne zaman beyaz karı diyor şehzadelere lazım olsa sefere çıkmış diyor.
00:12:18Ya yeter artık sizin bu böyle tarihimize, ceddimize, geçmişimize bu kadar nankör bir şekilde yüklenmenizden bu millet yıldı bitti.
00:12:27Yani o toprakları şehitler vererek almış adama siz bu hakaretleri yapacaksınız.
00:12:33Kendinizin bir tane köpeğinin telini vermezsiniz.
00:12:36Bizden başka yani kendi atalarına bu kadar kötülükte bakabilen...
00:12:40Ben İtalya'da görev yaptım, Roma İmparatorluğu'nun varisidir.
00:12:45Roma'dan sonra da Paxottomana dünyayı uzun yıllar boyunca idare etmiştir biliyorsunuz.
00:12:51Ben İtalya'daki arkadaşlarımın hiçbirisinden Roma tarihine yönelik bu şekilde gaddar bir şekilde düşmanlık besleyen vallahi billahi tillahi bir tane görmedim.
00:13:02Neymiş kardeşim sizin içinizdeki erkeğin erkekle evlenmesi Osmanlı üzerinden mi izah edilir?
00:13:07Ama her şeyden bir nefret ediyorlar.
00:13:09Bizim geçmişimizden, atalarımızdan, Osmanlı devletinden bir nefret var Cumhuriyet Halk Partisi'nde.
00:13:14Kılık kıyafetle ilgili onlar için modernite ne?
00:13:17İnsanların kılık kıyafeti beni ilgilendirmiyor.
00:13:21Az çok tanışıyoruz birbirimizle.
00:13:23Yani insanların başı açık olmuş, kapalı olmuş, mini giymiş, uzun giymiş, hiç umurumda değil.
00:13:27Moderniteyi bununla açıklayan insanın entelektüel derinliği Lut Gölü seviyesindedir.
00:13:33Deyim, kapatayım.
00:13:34Peki, şimdi ya Aydın'la ilgili biraz konuşmak isterim Yusuf Alabar'da.
00:13:39Çünkü Aydın CHP'li ilçe belediyeleri Özlem Çerçioğlu'nun AK Parti'ye geçmesinden sonra Özlem Çerçioğlu'ya ciddi tepkiler gösteriyorlar.
00:13:52Ama bu tepkiyi de yapacakları işler üzerinden göstermeye başladılar.
00:13:55Önce bir ses verelim.
00:13:56Özlem Çerçioğlu'na kızdım, vatandaş çeksin ceremesini.
00:13:59Evet, bir verelim arkadaşlar.
00:14:02CHP Büyükşehir Belediyesi, CHP tarafından yönetilirken,
00:14:07bugün AK Parti'ye geçtiği için Özlem Çerçioğlu,
00:14:10paramız yok deyip, biz artık mezarlık hizmetlerini yapamayacağız,
00:14:14vatandaşın cenazesini kaldıramayacağız diye,
00:14:17belediye meclisine önerge verip,
00:14:19bunu, bundan vazgeçmek, bu hizmetlerden vazgeçmek,
00:14:22hangi siyasete sığıyor, ben bunu gerçekten şaşırıyorum.
00:14:26Segreti Haber Ankara temsilcisi Fatih Atik,
00:14:29bunu gündeme taşıyor, bu konuyu.
00:14:30Yani diyor ki, AK Parti'ye geçmesinden sonra,
00:14:34paramız yok diyorlar, CHP'li belediyeler, ilçe belediyeleri.
00:14:37Ve defin işlemlerinin yapılamayacağı konusunda,
00:14:41Özlem Çerçioğlu'nu bildiriyorlar.
00:14:43Nasıl yorumlarsınız?
00:14:44Yani bir parti değişikliği olduktan sonra,
00:14:46bu süreç, yani neden buna kadar varır?
00:14:48Buna kadar varıyor.
00:14:50Çünkü cezalandırmasını ya da Aydın Büyükşehir Belediyesi'yle ilgili
00:14:54hoşnutsuzluk ortaya çıkartmayı bu yolla sağlayabileceklerim.
00:14:57Ama bu zamana kadar yapıyorlarmış.
00:14:58Yapıyorlarmış de bu vakitten sonra yapmayarak,
00:15:01bunun faturasını da Özlem Çerçio'ya çıkartmak gibi bir davranış olarak ben bunu okuyorum.
00:15:05Ama şu, defin işlemi nedir sevgili Melisa?
00:15:08gasilhanede bir kova, bir bakraç suyla merhumu ya da merhumeyi yıkarsınız.
00:15:14Bir de 3-4 metrelik bir beyaz beze sarar, kefinler ve ondan sonra kazılmış bir çukura,
00:15:23dini veciveler yerine getirilerek merhumu ya da merhumeyi defnedersiniz.
00:15:29Budur cenaze, bunun dışında bir şey yok zaten.
00:15:31Ve bunlar daha öncesinde büyük sorundu.
00:15:35Mesela ben büyüklerimde şunu gördüm.
00:15:37Rahmetli teyzem vardı, bir gün kefen almış gelmiş eve.
00:15:41Kefen alıp geldiğinde annem sordu o ne dedi ya ben dedi işte kendi kefenimi hazırlar.
00:15:45Eskiler hep hazırlar.
00:15:46Hatta kefen parası.
00:15:47Kefen parası diye bir tabir oradan çıkmadır.
00:15:48Bravo.
00:15:49Neden?
00:15:49İnsanlar öldükten sonra bu konu, o zamanlar insanların maddi gelirleri,
00:15:54sıkıntılı 3 parçalık bir bezi bile daha öncesinden ölmeden sabunla, tasınla kadar hazırlayıp koymak.
00:15:59Aslında bu ahirete hazırlık olarak da, öbür dünyaya hazırlık olarak da görülüyor.
00:16:03Fakat daha sonrasında Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte İstanbul'da başlayan 1994'lü yıllarda Ankara'da başlayan uygulamalar bu konuyla alakalı vatandaşı çok rahatlattı.
00:16:161994 yılına kadar böyle bir uygulama yoktu.
00:16:181994 yılında Refah Partili belediyelerin, Ankara'da Melih Gökçek'in, İstanbul'da Recep Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanı olmasıyla birlikte bu uygulamalara çok büyük ağırlıklar verildi.
00:16:29Mezarlıklar düzenlendi, gasilhaneler açıldı ve kefenleme hizmeti falan verildi.
00:16:33İnsanlar artık şu konuyla ilgili çok rahat.
00:16:36Bir yakını rahmetli olduğunda arıyorsunuz belediyeyi, cenaze gasilhanede yıkanıyor.
00:16:42Gasilhanede yıkandıktan, kefenlendikten sonra da kazılmış bir çukura defnediliyor.
00:16:46Eğer siz bir bakraç suyla 3 metre patiskadan bir kefen bezi alıp merhumu ya da merhumeyi defnedecek bir çukur da kazanmıyorsanız kapatın o belediyelere.
00:16:58Kapatın. Bak bir bakraç sudan bahsediyorum.
00:17:01Kapatın o belediye. Kadroları var, gasilhaneleri var.
00:17:05Oraya tahsis edilmiş belediyelerin tamamında artık din görevlileri var.
00:17:09Neyin hizmetini veremiyorsunuz?
00:17:11O zaman bu AK Parti'ye geçmesiyle ve AK Parti belediye başkanı zor durumda bırakmak için yapılan bir şey.
00:17:15Bununla alakalı olduğunu düşünüyorum.
00:17:17Eğer para yok diye bu konu yapılmıyorsa 70 milyona konser yapmaya, 795 milyona bir yıl içerisinde konser düzenlemeye,
00:17:25100 milyona muştan tatlı almaya siz devam edin, köpek barınakları yapın, mamalar dağıtın.
00:17:31Ama insanların rahmeti ermiş anasını babasını gömmemek için bir kovası, 3 metre kare kumaş,
00:17:40bir tane de çukuru kazmayacaksanız bu vatandaş alışık onu da yapar.
00:17:44Ama bunun faturasını size çıkartır.
00:17:47Tabii bir sonraki seçimlerle.
00:17:48Bunun faturasını size çıkartır tabii ki.
00:17:49Doğru.
00:17:50Şimdi Yusuf Alabar'da bir konteyner mevzusu var.
00:17:53Evet.
00:17:54Bu da önemli.
00:17:55Çünkü Balıkesir CHP İl Başkanı Erdan Köybaşı,
00:17:58Sındırge'ye hiç konteyner gönderilmedi diyerek devletin deprem zedeleri yalnız bıraktığını iddia etti.
00:18:03AK Parti Meclisi üyesi Birol Şahin ise konteynerların gönderildiğini ve bazılarının rezervde tutulması gerekirken
00:18:12Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından hayvan barınağı olarak kullanıldığı iddiasında bulundu.
00:18:18Evet.
00:18:19Şimdi bu konteyner mevzusu önemli.
00:18:21Çünkü yani bir kesim var ki bunu gördüklerini de söylüyorlar.
00:18:25O konteynerların hayvanlar için kullanıldığı konusunda iddialar var.
00:18:31Nasıl yorumlar?
00:18:31Şimdi hemen şöyle söyleyeyim, devletin Sındırgı'ya falan depremde kayıtsız kalmadığını en iyi bilenlerden biriyim.
00:18:37Ben Balıkesirliyim ve Sındırgı depremi sonrasında oradaki birçok arkadaşımla yapmış olduğum görüşmelerde
00:18:44devletin depremin olduğu ilk saatlerden itibaren Sındırgı'da olduğunu, hasar tespit çalışmaları yaptığını,
00:18:50çadır kent oluşturulduğunu, konteyner kent oluşturulduğunu falan Sındırgılılar biliyor.
00:18:54Fakat Sındırgı'daki deprem 11 vilayetimizdeki meydana gelen deprem gibi değil,
00:19:00daha çok hasarlı binalar üzerinden ve biteviye, namütenahi sarsıntılar üzerinden devam ediyor.
00:19:07Şimdi dolayısıyla devletin deprem zedelere bir şekilde dönüp bakmadığı konusu,
00:19:12söz konusu ismi zikredilen kişinin kendi iç kuruntusuyla gündeme getirdiği cümledir.
00:19:1911 vilayetle 400 bin konut dağıtıldı.
00:19:22İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ankara Büyükşehir Belediyesi bir tek konut gidip yapmadılar oraya.
00:19:27Ama çok güzel şu yapıldı, iş adamlarından iddianamedeki rakama göre söylüyorum,
00:19:33192 milyon lirayı alıp bunun da 58 milyon lirasını deprem bölgesinde harcadık gibi bir takım laflar ortaya koydular.
00:19:40Devletin depremde, yangında, selde, afette vatandaşının yanında nasıl durduğunu görmek isteyen,
00:19:47Karamanmaraş'a gitsin, Hatay'a gitsin, Malatya'ya gitsin, görsün, yetmiyorsa Kastamonu'nun Bozkurt'una gitsin.
00:19:5311 Büyükşehir Belediye Başkanı ile Kılıçdaroğlu geldi, biz de de 11 Büyükşehir Belediyesi olarak Kastamonu Bozkurt'a ayağa kaldıracağız.
00:20:01Kastamonu Bozkurt'lılara buradan soruyorum, Kılıçdaroğlu ve 11 arkadaşını Bozkurt'ta bir daha gören var mı?
00:20:08Marmaris'te yangın oldu, yangından sonra depremde köy evlerine işte evler verilecekti.
00:20:13Dediler ki uçaklar Türk Hava Kurumu'nun çalışmadı, biz 11 Büyükşehir Belediyesi olarak para toplayacağız, bu uçakları ayağa kaldıracağız.
00:20:22Bırak para toplayıp uçakları ayağa kaldırmayı, Türk Hava Kurumu'nun İBAN adresine 1 TL bile yatırılmadı.
00:20:28Uçakları kim topladı? Cumhurbaşkanı Erdoğan talimat verdi, savunma sanayi başkanlığına toplattırdı uçakları.
00:20:35Devlete ait olmamasına, bir derneğe ait olmasına rağmen, Türk Hava Kurumu çünkü dernekler statüsünde bir yer.
00:20:42Şimdi dolayısıyla sındırgıya bu şekilde bir hizmet etmemesi düşünülemez.
00:20:45Aa bir bakıyoruz ki köpekler için barınak yapılmış deprem eğer söz konusu iddialar doğruysa.
00:20:53Çünkü bu konuyla ilgili telefon açtığımda oradan gelen bilgilerin kahir ekseriyetinin doğru olduğunu söylüyor.
00:21:00Evet çok kişi söylüyor.
00:21:00O zaman konu yargıya derhal intikal ettirilmeli.
00:21:05O konteynerları oraya gönderen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın ilgili ekipleri mutlaka konuya müdahil olmalı.
00:21:11Balıkesir Valiliği de toplum vicdanını rahatlatacak şekilde net açıklamalar yaparak toplumu bilgilendirilmeli.
00:21:19Şimdi tabii bu kadar milyonlarca lira para harcanarak köpek barınağı yapılması deprem için gönderilen konteynerların kullanılması ayrı bir dert.
00:21:32Bu kadar büyük barınakların birçok ilimizde yapılır hale gelmesi vallahi bizi Allah ıslah etsin dedirtecek boyuta geldi.
00:21:43Tabii bu konuyla alakalı köpeklerin sahiplendirilmesi konusunda gayret ortaya koyulması, dışarıdaki boşu boş köpeklerin toplatılması konusundaki fikrimiz zaten bizim ortada.
00:21:55Fakat depremde vatandaş kullanılsın diyerek gönderilen konteynerlar kullanıldıysa vay halimize.
00:22:03Bir de şimdi Üsküdar'ın eski belediye başkanı Hilmi Türkmen bu konuda aslında şimdi tam böyle hani köpekler üzerinden kullanılmış diyoruz ya konteynerler.
00:22:13Şimdi ekrana geçireceğimiz görüntü de görevde olduğu dönemde Üsküdar'ın eski belediye başkanı Hilmi Türkmen kullandığı makam aracına bir köpeğin bindirildiği anı paylaşarak aslında bir tepki gösteriyor.
00:22:25Peki tepkiyi kime gösteriyor?
00:22:27Son yerel seçimde seçimlerin ardından AK Parti'den CHP'ye geçen Üsküdar Belediyesi üzerinden konuşuyoruz.
00:22:33Bu kez köpeğe tahsis edilen bir makam aracıyla tartışma konusu oluyor.
00:22:39Hilmi Bey'in kendisinin kullanmış olduğu bir makam aracı. Ben de Hilmi Bey'i daha öncesi görevde olduğu dönemlerde zaman zaman bir ortamda bir araya geldiğimiz dönemden bilirim.
00:22:49Beytülmal konusunda yani milletin helal bildiği ve dolayısıyla alnının teriyle sandığa koyduğu vergi olarak paraları kör kuruşuna kadar riayet ederek kullanan bir arkadaş.
00:23:03Şimdi aynı kişinin Üsküdar'a vermiş olduğu bunca hassasiyetin değerin sonunda kendi kullandığı makam aracının yani milletin vergileriyle alınmış aracın Üsküdar'ın şu andaki belediye başkanının köpek taşımacılığını yapması sadece Hilmi Türkmen'in üzerinde hassasiyetle durması gereken bir konu değil.
00:23:24Bu ülkede gerçek anlamda vatan sevdalısı herkesin mutlaka sorgulaması gereken bir husus.
00:23:33Şimdi bir bakıyorsunuz siz kameraya yakalanıyorsunuz.
00:23:37Aracınızın plakasını iki tane farklı kişinin çocuklarını taşımak maksadıyla kullanan başka bir otel sahipleri zincirine veriyorsunuz.
00:23:47Öbür tarafta araçları getirdiniz ne yaptınız İstanbul Büyükşehir Belediyesi alındığında araç israfı var diyerek oraya 600-700 tane araç dizildi.
00:23:58Şimdi İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kiralamış olduğu araç sayısı o meydana çektikleri araçların tam 3 katına ulaşmış durumda.
00:24:07Hadi diyelim ki daha iyi hizmet vermek için eleştirdiğiniz miktarın 3 kata araç kiraladınız.
00:24:13Nerede kullanıyorsunuz araçlarınızı köpek taşımacılığında?
00:24:17Bunları mutlaka görmeliyiz.
00:24:20Suyu taşıyan ile suyu testiye dolduran ile testiyi kırıp size bugüne kadar verilmiş hizmetleri zayi edenleri aynı kefede tutmaya devam edersek elbette kaçınılmaz sonucumuz büyük sınavlarla karşı karşıya kalmak olur.
00:24:37Burada çok açık bir şekilde bunu görebiliyoruz.
00:24:39İsk Bayt ile ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin daha öncesinden metrodan indikten sonra kullanabileceğiniz bisikletleri vardı.
00:24:48Yüz binlerce bisiklet heba oldu.
00:24:51Yüz binlerce bisiklet heba oldu.
00:24:53E şimdi kardeşim hizmet etmediğiniz gibi var olan sistemi de kanibalizm dedikleri bir sistem vardır.
00:25:00Kemirme var olan sistem kemirilerek tüketiliyor.
00:25:04Bu İstanbul'da da bu şekilde Ankara'da da bu şekilde.
00:25:07Bu nereye kadar gidecek?
00:25:08Bir vakit daha taşıyacak şehrin şartları.
00:25:11Daha önceki yapılmış yatırımlar bir vakit sonra sona erecek.
00:25:14İşte Ankara'nın su yüzde bir nokta küsür kalmış.
00:25:18E kayıp kaçak oranı ne?
00:25:20Konuşan yok.
00:25:21Aradan geçen yedi yıl içerisinde kaç tane ileri derece biyolojik arıtma tesisi yapıldı ki o sular sulamada en azından kullanılabilsin?
00:25:29Bilen yok.
00:25:30Saatlerce boşa akan suları hep birlikte görüyoruz.
00:25:33Sonra ne?
00:25:34E biz suyu kademeli artış yapacağız.
00:25:36137 lira 140 lira metre küpünü ortalamasını getireceğiz.
00:25:40Böylece de su israfını önlemiş olacağız.
00:25:42Valla bunun adı liyakatsızlıktır, bunun adı vurdum duymazlıktır, bunun adı nepotizmdir.
00:25:49Bu nereye kadar gider hep birlikte göreceğiz.
00:25:52Ama Türkiye'de şehirler Hindistan şehirlerine dönüyor.
00:25:56Evet.
00:25:57Hatta bununla ilgili bir şey de var.
00:26:00Yani sıralama da yapılmış biliyor musunuz?
00:26:02Asya kıtasının en yoğun trafik sıralaması yapılmış mesela.
00:26:05Bu sıralamada İKON'da İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa geliyor.
00:26:11Evet şuraya bakın.
00:26:12Buradan mesela paylaşıyor.
00:26:13Şimdi burada da tabii projeksiyonlar yapmak lazım ama projeksiyon yapmak için vizyoner bir belediyeciliğe sahip olmanız lazım.
00:26:20Yani sizin demeniz lazım ki ben belediye başkanı olduğumda entegre bir ulaşım sistemi oluşturacağım.
00:26:27Yılda küçük de olsa 5 kilometre, 10 kilometre metro istasyonları yapacağım.
00:26:32Bu konuyla ilgili gerekirse uluslararası finans kuruluşlarıyla anlaşma yapacağım falan demeniz lazım.
00:26:38Şimdi bunların hiçbirisini söylemeyip eğer siz diyorsanız ki Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde toplu taşımayı bedava yapacağım sonra da trafik sorununu çözeceğim derseniz
00:26:46bunu dedikten hemen birkaç hafta sonra da bedava yapacağınızı vaat etmiş olduğunuz trafiğe yüzde 35 toplu taşımaya zam yapıp bunu da dolar üzerinden tıpkı suyu damacana suyuyla izah eder gibi bunu da dolar üzerinden
00:27:01biz geldiğimizde 1 dolardı biz 0.80 dolara düşürdük gibi inanılmaz argümanlarla izah etmeye kalkar ve bunun üzerine bir de inanmıyorsanız yapay zekaya sorun derseniz
00:27:13trafik sorunu bu hale gelir.
00:27:15Şimdi trafik sorunu elbette dünyada her büyük metropol şehirde var olan bir şey.
00:27:21Fakat trafik...
00:27:21Ama Ankara eskiden bu kadar değil.
00:27:22Dereceye niye giriyorsunuz onu söyleyeceğim.
00:27:25İşte büyük şehirler bu konuyla ilgili vizyon çalışması yapmış ve demişler ki entegre ulaşım sistemi ortaya koymuşlar.
00:27:32Yeraltı metroları koymuşlar.
00:27:35Kızılay merkezli bir toplu taşımayı terk etmişler.
00:27:39İnsanların eğer ki Dikmen'den yaşam kente gideceklerse ikisi arasında çalışan hatlar oluşturmuşlar falan.
00:27:46Ve bu konuyla ilgili taşıyacakları saatler ve o duraklardan o saatlerde kaçar kişi gitmiş istatistiklerini tutarak oraya görevlendirdikleri araçları bile ona göre dizayn etmişler.
00:27:58Bu bir.
00:27:58Şimdi siz bunları yapmıyorsunuz.
00:28:00Sonra ne diyorsunuz?
00:28:01Bu kadar araç varken hangi belediye başkanı gelirse gelsin bu işin altından kalkamaz.
00:28:06Bak ben bununla ilgili rakam örneği vereceğim.
00:28:08Öyle boş şey yapmak yok.
00:28:10Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde kayıtlı araç sayısı 2002 yılında 4,5 milyon civarındaydı.
00:28:15Şimdi 32 milyon civarında.
00:28:17Yani tam 8 kat insanların kullandığı araç sayısı arttı.
00:28:21Bu normal mi?
00:28:22Evet normal.
00:28:23İnsanların maddi gelirleriyle doğru orantılı olarak insanlar araç sahibi olmaya başladılar.
00:28:28Hatta birçok aile büyük şehirlerde artık iki araca sahip falan.
00:28:32Peki 4 milyondan 32 milyona çıktı diye ben Melisa Bağcı olarak size soruyorum.
00:28:36Bir bayram tatiline gitmeye kalktığınızda, bir yaz tatiline gitmeye kalktığınızda ya da herhangi bir boş zamanda hafta sonu buradan bilmem nereye gitmeye kalktığınızda kaç çeşit alternatifiniz var?
00:28:48Hava yoluyla gidebilirsiniz.
00:28:491500 liraya bilet bulabiliyorsunuz.
00:28:51Hızlı tren yapmış adam.
00:28:532000 küsur kilometrede Ankara'dan İstanbul'a, Ankara'dan Eskişehir'e, Ankara'dan Sivas'a, Ankara'dan Yozgat'a saatte 280 kilometre hızla giden hızlı treni kullanabilirsiniz.
00:29:03Kendi aracınızı kullanabilirsiniz.
00:29:0530 bin kilometre duble yol yapılmış bu ülkede.
00:29:08Şimdi ne yapmış adam?
00:29:104 milyonluk araç sayısı 32 milyona çıkacaksa ben ulaşımı çeşitlendirmeliyim demiş.
00:29:15Hızlı treni, otoyolu, duble yolu bunlarla alakalı.
00:29:19Böyle olunca da araç sayısı 8 kat artmasına rağmen kaza oranları daha da düşmüş.
00:29:25Araç sayısı 8 kat artmasına rağmen trafik sorunu daha da rahatlamış.
00:29:29Ama büyükşehirlerde siz bugüne kadar bu konuları yapmak yerine 2.2 milyar lira harcayıp beton kuleyi Hıdırlıktepe'ye dikip bir de sonra bunu bitmiş hali gibi yeşillendirip öncesi sonrası diye yayınlamaya utanmıyorsanız trafikten de utanmazsınız.
00:29:46Hatta trafikte artık Ankara'da insanlar mola veriyor.
00:29:50Aa onun ihtiyaçlarını biliyorum.
00:29:52Ekrana bir verin arkadaşlar lütfen onu.
00:29:55İnsanlar artık trafikte o kadar bunalıyorlar ki.
00:29:58Tabure taşıyıp çay kahve molası veriyor.
00:30:00Bakın şu anda ekranda görüntü görüyorsunuz.
00:30:02Evet Ankara'dan bu arada yeni görüntüler bu görüntüler.
00:30:06Kapıyı açıyor trafik artık komple durmuş.
00:30:09Ne yapsın mola veriyor.
00:30:10Orada mola veriyor bir çay kahve içiyor.
00:30:13Bizim Ankara'da hiç böyle bir sistem yoktu.
00:30:15İstanbul'da mesela sıklıkla simit satanlar olurdu.
00:30:19Simit satanlar olurdu işte su olurdu.
00:30:22Yakında Ankara'da da artık bu görüntüleri görüyoruz.
00:30:24Ha simit satan zaten Ankara'da var da artık adamlar durmuşlar çay kahve molası veriyorlar.
00:30:28Çünkü trafik o kadar yoğun ki.
00:30:30Ya işte bu ondan.
00:30:31Vizyonunuz yoksa dünyada olup biteni anlamamışsanız birileri gelip de size yol yaptıkça trafik artar diye
00:30:38aslında verilmesi gereken ağırlığı metrolara olduğu kapsamında söylenmiş sözü hop diye alıp ekrana söylerseniz
00:30:46daha sonra alay konusu olduğunuzda inanmıyorsanız yapay zekaya sorun derseniz
00:30:50biz programlarımızı yapay zekaya değil bizzat kendimiz yapıyoruz.
00:30:54Sevgili Melisa.
00:30:56Çok güzel bir örnek verdiniz Yusuf Alabar'da.
00:30:59Şimdi biz liyakatı konuşuyoruz ya.
00:31:02Aslında bunu konuşurken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'ndan da
00:31:05Dehşetti.
00:31:07İfade var.
00:31:08Kendi belediyesiyle ilgili aslında ifadelerde bulunuyor ve geçmiş dönemi suçluyor.
00:31:12Peki neyle ilgili suçluyor?
00:31:14Bir ses verelim lütfen.
00:31:14Özellikle geçen son 5 senede 10 binden fazla yeni personel alınmış.
00:31:20Hayati ihtiyaçlara binaen değil.
00:31:22Birilerinin hatırı için yapılmış.
00:31:23Hatır gönül işi için yapılmış.
00:31:25Son aylarda özellikle çok böyle inanılmaz bir dernekleri arayıp bize işte liste gönderin
00:31:30gönderdiğiniz listedeki herkesi işe alacağız falan denmiş.
00:31:34Binlerce insan son birkaç ayda işe alınmış.
00:31:37Binlerce insan.
00:31:38O kadar alelacele alınmışlar ki güvenlik soruşturmaları yapılmış.
00:31:41Usule uygun alınmamış yani.
00:31:433 bin tane güvenlik görevlisi alınmış bir ordumuz var resmen.
00:31:47Buralarda bir ölçüsüzlük var.
00:31:49Ekranda konuşan isim İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay.
00:31:53Son 5 sene içerisinde böyle bir yığılma bu şekilde bürolara doldurulmuş.
00:31:573 bin tane güvenlik görevlisi alınmış diyor.
00:32:0010 bin diyor.
00:32:01Güvenlik görevlisi 3 bin tane de 10 bin tane de diyor ki Cumhuriyet Halk Partisi'ni il ilçe teşkilatlarına liste getirin demiş.
00:32:07Listedeki herkese hatır gönüle binayen almışlar.
00:32:10Ben demiyorum.
00:32:10Yani diyor ki bir güvenlik olur.
00:32:11Ben demiyorum.
00:32:12Kim diyor?
00:32:12CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı.
00:32:14Ve ben bu açık yürekliliğinden dolayı gerçekten de Tugay Bey'i tebrik ediyorum.
00:32:20Çünkü bir ordu kurulmuş diyor.
00:32:22Güvenlik ordusu kurmuşuz diyor.
00:32:23Neye ihtiyaç var diyor.
00:32:25Şimdi mesela 3 bin tane güvenlik görevlisi.
00:32:27Ne yapıyorsunuz abi?
00:32:28Sefere mi çıkıyorsunuz?
00:32:29Sakız Adası'nı mı fethedeceksiniz?
00:32:313 bin diyor bak.
00:32:3330 falan demiyor.
00:32:34300 de demiyor.
00:32:35Önceki dönem belediye başkanı kim?
00:32:36Önceki dönem belediye başkanı da Cumhuriyet Halk Partili.
00:32:39Biz de bunu anlatmaya çalışıyoruz.
00:32:40Cumhuriyet Halk Partili belediye, Cumhuriyet Halk Partili belediyeyi anlatıyor bu iş.
00:32:44Şimdi 3 bin güvenlik görevlisi ne demek?
00:32:46Ben hemen bir tablo çıkartayım.
00:32:4850 bin lira maaş, 10 bin lira da SGK üzerinden hesaplayalım.
00:32:5160 bin lira.
00:32:523 bin kişiye sizin ayda vereceğiniz maaş 180 milyon lira.
00:32:56Yılda vereceğiniz maaş 2 milyar 160 milyon lira.
00:32:595 yıllık döneminiz boyunca vereceğiniz para 10 milyar 800 milyon lira.
00:33:04Maaş artı SGK.
00:33:0610 milyar 800 milyon lira.
00:33:0950 bin lira maaş, 10 bin lira SGK.
00:33:11Sonra da maaşları ödeyemediklerini söylüyorlar.
00:33:12Ödeyemezsin işte 10 milyar diyor.
00:33:14Ya da ne olur?
00:33:15İzmir'de, Karşıyaka'da, Güzelbahçe'de, Uğurla'da, Seferihisar'da, Konak'ta, Güzel Yurt'ta, Kadife Kale'de hizmet bekleyen insanlara şunu diyeceksiniz.
00:33:24Ya sana normalde iyi şartlarda hizmet vermem lazım.
00:33:27Çöpün usulüne uygun toplamam lazım.
00:33:29Vahşi depolamaya dedikleri ortaya attığı yöntemlerle atmaması lazım.
00:33:34Körfezin kokmaması lazım.
00:33:36Ama ben bu parayı 3 bin tane güvenlikçi aldım.
00:33:40Bunlara 5 yıllık dönem içerisinde 10 milyar lira verdiğim için ey Kadife Kaleli, ey güzel yurtlu, güzel bahçeli, narlı dereli hemşerilerim, karşıya kalı hemşerilerim, şemiklerdeki oturan vatandaşlarım size bu hizmeti veremiyorum.
00:33:54Kusura bakmayın.
00:33:55Budur bunun Türkçesi.
00:33:56Ama Özgür Özel şey dememiş miydi ya?
00:33:58Asgari ücret 39 bin lira olsun ifadesinde bulunmuştum.
00:34:02O şeye göre değişiyor.
00:34:03Özgür Bey'in o an ne hissettiğine göre değişiyor.
00:34:06Bazen 39 bin lira diyor, bazen 50'ye çıkartıyor.
00:34:09En düşük emekli maaşı 55 bin lira olacak.
00:34:11Cumhuriyet Halk Partisi ne diyor?
00:34:12Bakın ben buradan bir kez daha söyleyeyim.
00:34:15Devlet dediğiniz iki gözü, iki kulağı olan, cebinde sonsuz para kaynağı olan bir şey değil.
00:34:21Özgür Bey'in söylemiş olduğu işte şeyler devletin bütçesiyle alakalıdır.
00:34:26Kendi çalışanlarına veremediği parayı.
00:34:29İşte ben onu söylüyorum.
00:34:31Kendi çalışanlarına veremediği parayı vaat olarak veriyor.
00:34:34Halkımız unutmasın.
00:34:35İktidara gelirlerken bedava ulaşım yapacaklardı.
00:34:38Gördük.
00:34:39Suyu bedava yapacak bir Mansur Yavaş vardı.
00:34:41Gördük.
00:34:42Her şeyi bedava yapacağını söyleyen, İstanbul'da emekliye 10 bin lira pazar yardım yapacağını
00:34:47söyleyen bir belediye başkanı vardı.
00:34:50Gördük.
00:34:52O paraların nereye gittiğine dair iddianameyi de gördük.
00:34:55Hepsini gördük.
00:34:56Şimdi son cümlem olsun.
00:34:58Bedava peynir sevgili Melisa fare kapanında olur.
00:35:02Ama şimdi bu İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı şirkette çalışan işçiler,
00:35:06maaşlarının eksik yatırılması ve sosyal haklarının 4 aydır ödenmemesi sebebiyle
00:35:11çıplak ayakla bir eylem yaptılar.
00:35:14Onun da görüntüsü var.
00:35:15Bir yandan arkadaşlar...
00:35:16İflas etmiş yerel yönetimler tablosu.
00:35:17İzleyelim.
00:35:20Verelim arkadaşlar ekranı.
00:35:22Arkadaşlar ekrana getiriyorlar şu anda da.
00:35:24Yani bunlar hem bakın.
00:35:25Buyurun.
00:35:26Çıplak ayakla eylem yapıyorlar.
00:35:27Neden İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeki maaştan ödenmez?
00:35:30Bunlar ama güvenlik görevlisi falan da almışlar.
00:35:33İşte 10 bin tane adamı alırsanız, adamlara da maaşa bağlarsanız,
00:35:38adam maaşı eksik yattığı zaman da çıplak ayakla yürür,
00:35:42senden alması gerektiğini ister.
00:35:43Yani bu anlamda Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin belediyeleri getirdiği yer
00:35:48iflas noktasıdır.
00:35:49Beşiktaş'la ilgili bir haber vardı.
00:35:51Beşiktaş Belediyesi'nin aslında hukuken iflas ettiğini,
00:35:55var olan taşınmazlarını satarak çalışan maaşı ödeme gayreti içinde olduğunu söylüyor.
00:36:03E şimdi bu kabul edilebilir mi?
00:36:04Derhal vakit geçirmeksizin yerel yönetimler kanunu değiştirilmeli.
00:36:09Yani bu şekliyle şehirlerimizin her gün elimizden çıktığını izlemek zorunda kalıyoruz.
00:36:15Dünyada Çin'e ait şehirler, Endonezya'ya ait şehirler,
00:36:18Güneydoğu Asya özellikli söylüyorum, Singapur, Malezya'ya ait şehirler,
00:36:23Güney Kore'ye ait şehirler inanılmaz derecede hızlı ve organize bir şekilde
00:36:28altyapılarını sağlamlaştırıp küresel vizyonda sadece ülkelerin değil şehirlerinin de
00:36:33rekabet ettiği dünyaya hazırlanırken bizim şehirlerimizde köpek konteynerlarının yapılması,
00:36:39altyapının elden çıkması, işçi maaşlarının ödenemez hale gelmesi,
00:36:44popülizmin duvar yapması.
00:36:45İYTT otobüsleri de berbat durumda.
00:36:48Geçenlerde bir video gördüm.
00:36:49O video elimizde varsa verelim vatandaş elinde şemsiye açıyor.
00:36:54Neden? İYTT otobüsünden susuzluğu için.
00:36:57Böyle bir şey olabilir mi?
00:36:58Böyledir ama işte bu bizi Bangladeş, Hindistan seviyesine düşürüyor.
00:37:02Buyurun bakın.
00:37:03Şu an ekranda.
00:37:04Buyurun bakın.
00:37:05Yanan otobüslerden sonra tepesinden yağmur akan otobüsler,
00:37:10çalışmayan metro merdivenleri, İspak'ta heder edilmiş on binlerce bisiklet.
00:37:15Nereye bu gidiş? Nereye yani?
00:37:18Kovadis. Nereye yani bu gidiş?
00:37:20Şimdi sevgili izleyenler birazdan asgari ücretle konuşacağız.
00:37:22Asgari ücretle ilgili siz ne düşünüyorsunuz?
00:37:25Oran yüzde kaçı olmalı?
00:37:27Tabii bize yazın ama öncesinde,
00:37:30şimdi Yusuf Alabar'da son zamanlarda
00:37:32Türkiye'de bakıcı olarak çalışmaya gelen kadınların sayısının oldukça arttığı gözlemlenmiş.
00:37:40Ancak çok pek çoğu da tabii çalışma izni ve sigorta olmadan
00:37:45sadece işverenlerle arasındaki çalışmaya dayalı bir şekilde çalıştığı belirtiliyor.
00:37:50Şimdi ben burada şunu sormak istiyorum.
00:37:52Bakıcılık tabii aslında önemli bir meslek.
00:37:56Ama Türkiye'de Türk kişiler tarafından çok fazla yapılmadığını da gördük.
00:38:01Bunu nasıl yorumluyorsun?
00:38:03Şimdi öncelikli olarak bu bir mevzuat ile regüle edilmiş.
00:38:06Ben bu konuyla ilgili bakıcı çalıştıran birkaç aileyle bu konu kapsamında görüşme yaptım.
00:38:12Siz kendinize işte Türk devletlilerden bir bakıcı getirecekseniz,
00:38:17Özbekistan'dan, Türkmenistan'dan bu konuyla ilgili gidiyorsunuz.
00:38:20İlgili birimlere müracaatla bulunuyorsunuz ve ilgili birimler size kimi getirecekseniz
00:38:26ona göre bir değerlendirme yaparak size izin veriyor ya da vermiyor.
00:38:30İzin veren kısmı mevzuat olarak bu konunun düzenlendiğini bize gösteriyor.
00:38:35Şimdi bu konu düzenlenmesine rağmen izin verilip de evinizde dışarıdaki ülkelerden getirilmiş bir bakıcı çalıştırdığınızda
00:38:43size olan bir maliyet çıkıyor.
00:38:45Ama siz bunu off the record herhangi bir yere kayıt yaptırmadan
00:38:48Türkiye'ye kaçak yollarla girmiş ya da kaçak olmayan yollarla girmiş ama ülkeyi terk etmemiş.
00:38:54Mesela 6 aylık vize verilmiş kendisine gelmiş, 6 aydan sonra hiç ses seda çıkmamış, ülkesine de çıkış yapmamış.
00:39:02Ama Türkiye'de kalmış yani.
00:39:03Ama Türkiye'de kalmaya devam etmiş.
00:39:04Bu Almanya'da da Amerika Birleşik Devletleri'nde de görülebilecek bir durum.
00:39:07Gidersiniz buradan Türk olarak 6 aylık vizeniz biter, dönmezseniz Almanya'da kaçak işçi durumuna gelirsiniz.
00:39:14Amerika'da Hispanikler bu durumdadır.
00:39:16Türkiye'de de demek ki böyle var.
00:39:18Şimdi burada tabii ki ihbar hatlarının kurularak bu ailelerin bu yurt dışından gelen insanları
00:39:25gayri insani şartlar altında çalıştırmasıyla ilgili bir husus varsa devlete bir ihbar hattı.
00:39:32Var zaten ihbar hattı ama bunun biraz daha bilinir görünür olması lazım.
00:39:36Dolayısıyla bu konuda devlete yönelik şunu yap diyebileceğimiz bir şey yok.
00:39:42Bunun mevzuatını çıkartmışlar.
00:39:43Mesela çobanlar mevzu.
00:39:45Türkiye'deki çiftliklerin tamamında Afgan çobanlar çalışır.
00:39:49Ama bunun sebebi de çalışmak istemiyor ki kimse çoban olarak.
00:39:54Bu bir hakikat.
00:39:55Bunun üzerine ne yapmış?
00:39:56Türkiye Cumhuriyeti Devleti gitmiş Afganistan'la bir anlaşma yapmış.
00:40:01Ve sizin çoban ihtiyacınız varsa müracatta bulunuyorsunuz.
00:40:04Afganistan gönderdiği kişiyi biliyor.
00:40:06Siz aldığınız kişiyi biliyorsunuz.
00:40:08Bu kişiye ait sosyal güvenlik primi kapsamında yatırılması gereken bir beblağı var.
00:40:12Onu yatıttırıyorsunuz.
00:40:14Bu kişi hastalandığında Türkiye'deki sağlık sistemini kullanırsa çalıştığı şirket tarafından SGK'sı ödendiği için bu konuyla ilgili devlete yük olmamış oluyorsunuz.
00:40:24Ama siz bu konudaki üç kuruşu hesap ederek Afganistan'dan o şekilde çoban getirtmeyip kaçak bir Afganı çoban olarak kullanıyorsanız
00:40:32ya da Türkmenistan'dan meşru yollarla mevzuata uygun bir bakıcı getirtmeyip bunu kendi evinizde SGK primlerini yatırmadan kullanmayı yanınıza kar kalırdan olarak kullanıyorsanız bunun bir bedeli olur.
00:40:48Şimdi Bursa Osman Gazi'den bir görüntü getireceğiz.
00:40:52Eğitim veren bir özel eğitim okulunda otizmli öğrencilerin sıralara bağlanarak nasıl bir muamele yapıldığını şimdi ekrana getireceğiz.
00:41:01Verin lütfen arkadaşlar.
00:41:21Şimdi Osman Gazi'de özel bir eğitim kurumu bu arada otizmli öğrenciler tabii ki de bakımları da onların özel oluyor ve zor da o ayrı.
00:41:29Ama adeta bağlanarak ders işlendikleri görüntüleniyor.
00:41:35Şimdi öncelikli olarak bu konuyla ilgili yine yaptığım araştırmada otizmli öğrencilerin özellikle ileri derecede olanlarının zapturapt edilmesi ya da belli bir koltuğa oturtulması ya da ders işlenmesi esasında birçok müşkülat var.
00:41:48Fakat yöntemin hiçbir şekilde boğulmayacağı, öğretmen sayısının arttırılması gerektiğini falan söylüyorlar.
00:41:55Dolayısıyla bu anlamda öğrencileri burganla bulunduğu yere bağlayarak bir eğitim verme metodolojisinin doğru bir metodoloji olmadığını uzmanlar da söylüyor.
00:42:05Dolayısıyla bu özel eğitim kurumunda yapılması gereken elbette bunlar engelli kardeşlerimiz ve eğitim almaları esnasında verilmesi gereken efor normal bir öğrencimize göre çok çok daha fazla emek istiyor.
00:42:19O zaman özel bir eğitim kurumuysanız karınızı minimize edip o konuda öğretmene yardımcı olacak kadroyu biraz daha arttırmaları gerekiyor.
00:42:27Yoksa bu görüntüler kabul edilebilir.
00:42:28Benim aklıma şu geldi. Acaba oradaki eğitimi veren öğretmenler o kişilerle yani otizmli öğrencilerle ilgilenebilecek yeterli kapasiteye mi sahip değil?
00:42:37Ya onu olduğunu zannetmiyorum. Anlaşılan o ki öğretmen...
00:42:40Çünkü onların eğitimleri farklı oluyor diye biliyorum.
00:42:42Tabii farklı öğretmen yetersiz geliyor anlaşılan. Onun öğretmenlerin yanında ilave öğretmenden ziyade öğretmene yardım eden asistan niteliğindeki şeyler var.
00:42:52Ama bana çok da davranışı normal gelmediği için...
00:42:54İşte onu söylüyorum. Onu arttırdığınız takdirde öğretmeni bu şekilde gayrimedeni bir uygulamayla eğitim verdiği iddiasındaki görüntüleri ortadan kaldırırsınız.
00:43:05Yani en azından yardımcı sayısının arttırılması lazım.
00:43:08Yoksa bu devirde urganla sıraya engelli kardeşlerimizin bağlanması kabul edilebilir bir şey değil.
00:43:13Demek ki acaba kapasitesi mi yeterli değil ki diye düşünmedim değil.
00:43:16Yok zannetmiyorum.
00:43:17Peki şimdi Sarıyer'de pazarda eşofman çaldığı iddia edilen bir çocuğa nasıl bir muamele uygulanmış onu da verelim lütfen.
00:43:24Şimdi ekrandaki küçük çocuğumuz iddia o ki pazarda bir eşofman çalmış.
00:43:46Akabinde de kendisine böyle bir ceza yöntemi uygulamayı layık görmüşler.
00:43:51Görüyorsunuz iple kendisini bağlamışlar. Polise haber verin diyorlar.
00:43:54Aslında bunu bağlayanı da bağlamak lazım.
00:43:57Evet.
00:43:57Çünkü çocuğun yaşına baktığı hani mesela olsa ki 25 yaşında gelse bir şey çalsak şöyle bağlayın demiyorum.
00:44:05En azından esnaf olarak onu orada yere yatırırsınız polisi çağırırsınız falan yani.
00:44:09Bunlar hayatın akışının içerisinde olan şeyler.
00:44:12Ya 9-10 yaşındaki çocuğu iple bağlayıp polisi çağırır mı?
00:44:15Yani Hindistan'da makak maymunu mu bağlıyorsunuz kardeşim?
00:44:18Bu görüntü kabul edilebilir mi yani?
00:44:20Edilemez mi?
00:44:21Tut kolundan tut bir yere gidebilecek durumda değil.
00:44:23Zaten kaç yaşında çocuk yani?
00:44:25Niye böyle bir travma yaşatıyorlar onu da bilmiyorum.
00:44:27Belki de o çocuğun yaptığı doğru değil.
00:44:31Kesinlikle değil.
00:44:31Kesinlikle doğru.
00:44:32Hırsızlık tabii ki de doğru değil.
00:44:33O çocuğun ailesini aslında sorguya almak ve bu çocuğu zaten devlet kendi ilgili mevzuatı gereği eğer bu işlerde kullanılıyorsa devlet koruması altına alıyor.
00:44:43Bu da yasal olarak mevzuatı düzenlenmiş bir şey.
00:44:46Alırsınız çocuğun kimliğini tutarsınız kolundan çağırırsınız yetkileri.
00:44:50Nereye kaçabilecek çocuk?
00:44:51Ne bağlıyorsunuz yani?
00:44:53Değil mi?
00:44:53Yani bu kabul edilebilir bir görüntü mü?
00:44:56Nereden kaynaklanıyor bunlar?
00:44:57Yani işte onu bağlayan kişinin de travmaları var bence.
00:45:01Çünkü toplum olarak birçok travmalardan geçerek bugünlere geldik.
00:45:05Yani işte evde şiddet gören, anne babasından işte bu konuyla ilgili şiddet gören çocuklar büyüdüğünde de kendisi bu şiddete meyal hale gelebiliyor.
00:45:15Dolayısıyla o çocuğun o şekilde bağlanması elbette kabul edilebilir bir şey değil.
00:45:20Yapılması gereken bu çocuğun devlet koruması altına alınıp kim o çocuğu bu tür işlerde kullanıyorsa o aileyle bağını kopartmak lazım.
00:45:29Aile Bakanlığı'nın da bu işler için var olduğunu düşünüyorum.
00:45:31Şimdi İzmir'den bir görüntü getireceğiz Yusuf Alabar'da.
00:45:34Bir markete kucağında köpeğiyle girmeye çalışan bir kişi daha sonrasında market çalışanlar tarafından bir tepkiyle karşılaşıyor.
00:45:43Ama verdiği yanıt aslında çok dikkat çekici.
00:45:46Verelim lütfen.
00:45:46Çocuğumu arabada bırakacakmışım, alışverişimi öyle yapacakmışım.
00:45:52Hiçbir şekilde buraya giremezmişim.
00:45:55Yasakmış.
00:45:56Bu çocuk girmesi yasakmış buraya.
00:46:02Göbeçi malzemelisiniz değil mi siz?
00:46:03Ben bu çocukla, bakın bu çocukla kucağımda dokun, yere dokunulurmadığım halde bu AVM'den asla alışveriş yapamaz mıyım?
00:46:12Yapamazsınız.
00:46:13Yapamaz mıyım?
00:46:14Yapamazsınız.
00:46:14Tamam, teşekkür ederim.
00:46:16O köpeğin sahibi diyor ki, o bir köpek değil, o bir çocuk diye tepki gösteriyor.
00:46:23Bu arada Yusuf Alabar'da, şimdi bu çok bir tartışma konusu.
00:46:26Bazıları evet ellerinde kendi köpeğiyle birlikte AVM'ye giriyor.
00:46:30Çünkü bazı yerlerde buna izin var.
00:46:32Bazı yerlerde de izin yok.
00:46:34Eliyle girdiğinin dışında yalnız bir tane de araba oluyor, arabaya oturtuyor.
00:46:38Size zararı yok ki arabanın içinde.
00:46:39O arabanın içerisinde başka birisi bir demet maydanoz oluyor, köpeğin oturduğu yerdeki arabaya koyuyor.
00:46:45O maydanozu, o marulu akşam evde salata yapıp yiyor.
00:46:50Bununla biliyoruz.
00:46:50Dolayısıyla hijyen gerektiren yerlere, kafelere, hastanelere, alışveriş merkezlerindeki gıda satılan reyonlara köpekle girme konusu regüle edilmiş durumda.
00:47:01Onu oraya almayan AVM'nin yetkililerini burada Beyaz TV ekranında tebrik ediyorum.
00:47:07Tebrik ediyorum çünkü benim sağlığımı düşünüyor.
00:47:10Köpek düşmanı mıyım?
00:47:11Hayır, köpeğe olan bir adamım.
00:47:12Ve barınaktan bir köpek almış bir adam olarak bunu söylüyorum.
00:47:16Köpeğimi hiçbir gün gezdiren bir insan olarak tasmasını takıp bilmem ne kafeye götürüp orada da koltuğa oturtan bir şeyim olmadı.
00:47:25Şimdi bu Avrupa'da hiçbir şekilde göremeyeceğiniz uygulamalar bunlar.
00:47:29Şimdi dolayısıyla günün sonunda eğer siz gıda satılan bir yere köpeğinizle girme konusunda size bir müşkülat çıkartıldığında bu konuyla alakalı bilmiş bilmiş açıklamalar yapmanız ya da bu bizim işte bu benim yavrum, çocuğum, oğlum, kızım falan demeniz çok kabul edilebilir şey gibi gelmiyor.
00:47:53Madem kitap önerilerinden gidiyoruz, Türkiye'de insanların yalnız yaşama oranları anormal boyutlara ulaşmış.
00:48:02Bu küçük bir ırk ya.
00:48:02Peygamber Safa'nın yalnızız diye bir eseri vardır.
00:48:05Yani insanlardaki bu yalnızlık haleti ruhiyesinin tezahürü bu gördüğümüz manzaralar.
00:48:11Köpek sevimli, ben köpek severim ama herkes benim köpeğimi sevmek zorunda değil.
00:48:15O da öyle bir soru.
00:48:16O doğru.
00:48:17Şimdi tabii biz sokakta köpek besleyeni gördük, kedi besleyeni gördük.
00:48:21Ama şimdi ekrana götüreceğimiz, getireceğimiz görüntü hayretler verici bir kadın.
00:48:26Bakın sokakta ne besliyor.
00:48:29Besleyen kız, anne geldi.
00:48:32Hadi yiyin bakalım.
00:48:36Ben annesinin fareleri.
00:48:40Hadi yiyin bakalım.
00:48:41Züce yiğit olmuş oldunuz ha.
00:48:45Hadi afiyet olsun.
00:48:50Allah ıslah etsin.
00:48:51Gerçekten Allah ıslah etsin.
00:48:53Yusuf Bey gerçekten hayretlere düştüm.
00:48:55Belki tam...
00:48:56Melisa ağlanacak haline gülüyorsun.
00:48:58Benim gördüğüm doğru değil mi yani?
00:48:59Fare besliyor.
00:49:00Evet yani.
00:49:01Anne geldi diyor.
00:49:02Tabii ki fare hastalık yayma anlamında, veba mikrobu anlamında hastalık geçirgenliği oldukça yüksek bir hayvan.
00:49:10Veba mikrobu ve kara humma gibi hastalıklar koca bir Avrupa kıtasını yok etmiş durumdadır.
00:49:17Dolayısıyla o günden bu yana fare mücadele edilmesi gereken bir kemirgen olarak görülür.
00:49:24Çünkü hastalık bulaştırma oranı çok yüksektir.
00:49:27Ama bu mantık nasıl bir mantık?
00:49:30Nasıl bir zihniye?
00:49:31Allah ıslah etsin deme sebebim o.
00:49:33Şimdi tabii sadece fareyle de bağlantılı olunmamalı.
00:49:36Güvercin beslenmesi de bu anlamda sıkıntılıdır.
00:49:39Mesela İngilizler, o bizim hani yem attığımız güvercinleri flying red.
00:49:44Yani uçan fareler olarak görürler.
00:49:46Çünkü güvercinler de çok kesafet, yoğunluk oluşturduklarında hastalık yayıcı hayvanlar.
00:49:53Bunları öldürelim anlamında söylemiyoruz.
00:49:55Beslemeyelim.
00:49:56Beslediğiniz takdirde bu fareler bulunduğunuz muhite birçok farklı mikrobu taşıyabilecek vasfa sahip.
00:50:05Ne demek ya anneciğim sen yağlandın sen biraz bilmem ne yap falan.
00:50:08Yani bunlar kabul edilebilir uygulamalar değil.
00:50:11Bunlar psikiyatrinin ilgi alanına giriyor.
00:50:13Ben şaka yapmıyorum.
00:50:14Gerçek anlamda söylüyorum.
00:50:15Ben çok şaşkınlıkla izliyorum.
00:50:16Bunlar direkt psikiyatrinin ilgi alanına giren hususlar.
00:50:19Yani sadece yerel yönetimlerde bu işi kontrol ederek zapturapt altına almanız mümkün değil.
00:50:26Psikiyatrinin ilgi alanına giren konuları mutlak surette kamu sağlığı açısından ilgili bölümler ele almalı diye düşünüyorum.
00:50:34Şimdi İzmir, Ege ve Bornova'da yurtta kalan kız öğrenciler saat biliyorsunuz ki 23'den sonra bir güvenlik tedbirleri nedeniyle ailelerine mesaj gider.
00:50:47Peki o yurtta kalan kız öğrenciler ne söylüyorlar?
00:50:51Bir ses verelim lütfen.
00:50:52Bana sor aile beni bana sor özgürlük hakkımız söke söke alırız.
00:51:08Şimdi belki tam olarak anlaşılmamış olabilir ne söyledikleri.
00:51:1123'den sonra yurda girişleri yurda gitmediklerinde ailelerine bilgilendirme mesajının gitmemesini istiyorlar.
00:51:21Ve aslında o giden mesaj uygulamasını protesto ediyorlar.
00:51:25Mesaj gitmeli mi gitmemeli mi?
00:51:27Tabii ki gitmeli.
00:51:27Neden gitmeli?
00:51:29Bakın ben buraya rakamlar çıkarttım.
00:51:31Sadece 2024, 2025, 2026 döneminde 398 bin öğrenci kredi yurtlar kurumu dediğimiz devletin yurtlarına girebilmek için müracatta bulunmuş.
00:51:45398 bin rakam getirdim.
00:51:47391 bini de yerleştirilmiş.
00:51:50Yerleştirme oranı bu sene %98.31.
00:51:53Yani devlet çocuklar üniversiteyi kazandığında, Ankara'ya geldiğinde, İstanbul'a geldiğinde, İzmir'e, Bursa'ya, Mersin'e, Antalya'ya başka yerlerden geldiğinde mağdur olmasınlar diye kredi yurtlar kurumu adı altında devasa tesisler yaptı.
00:52:08Özellikle 2015'den sonra bugüne kadar geçen 10 yıllık süre içerisinde bu kredi yurtlar kurumu adına yapılan tesislerin haddi hududu yok.
00:52:18%98 yerleştirme oranı var.
00:52:20Siz yurda başvuruyorsunuz.
00:52:21Başvururken şartı koyuyor size.
00:52:24Yönetmeliği var.
00:52:25Neden?
00:52:25Çünkü bu yurtların içerisinde milyon öğrenci kalıyor.
00:52:30Milyon.
00:52:31Bir düzen olmadan, bir mevzuat olmadan, bir regulasyon olmadan bu işin başarılı bir şekilde kotarılması mümkün mü?
00:52:38Yemek çıkıyor, sabah kahvaltısı, akşam yemeği, çarşafları değişiyor, çalışanı var falan.
00:52:41Bir de aslında güvenlik için de önemli değil mi?
00:52:43Tabii işte birçok şey var.
00:52:45Mesela bu yönetmeliğe ben açtım baktım.
00:52:48Çalışana şiddet uygulamak, alkol uyuşturucu sokmak, hırsızlık yapmak, eşyaya zarar vermek yurttan atılma sebebi.
00:52:55Ve yurtlar saat 23'de kapısı kapanıyor.
00:52:5823'den sonra yurda gelmeye kalktığınızda erkek çocukta olsanız, kadın çocukta olsanız ailenize bu konuyla ilgili bir bilgilendirme geliyor.
00:53:06Ve veliler bunu talep ediyorlar.
00:53:08Peki çok özür dilerim, 23'den sonra isterse girebiliyor değil mi yurda?
00:53:11Ama sadece mesaj gidiyor.
00:53:12Mesaj gidiyor.
00:53:13Bana sor aileme sorma, bana sor aileme sorma.
00:53:17Şimdi kusura bakma, sen ailenle beraber kredi yurtlar kurumuna başvurmuşsun.
00:53:22Orada mesela buraya çıkarttım, 75 liraya kahvaltı, akşam yemeği 145 lira, 200 liraya karnını doyuruyorsun.
00:53:29Dışarıda bir hamburger alamıyorsun o parayla.
00:53:31Ve burada devletin emin elinde birçok eksiği vardır, mutlaka vardır.
00:53:36Büyük bir organizasyon çünkü.
00:53:38Devletin sağlamış olduğu kredi yurtlar kurumunda bu şartları kabul ederekten orada başlıyorsun.
00:53:44Bu şartları kabul ederekten.
00:53:46Hiç kimsenin hayatı cendere altına alınmıyor.
00:53:48Eğer siz bana sor, aileme sorma diye bir uygulamadan yanaysanız, kredi yurtlar kurumuna başvurmazsınız.
00:53:543 arkadaş özel bir evde, özel bir daireyi kiralarsınız.
00:53:5923 dediği gecenin 3'ünde de gelebilirsiniz.
00:54:02Ama sizin aileniz bunu istemiyor.
00:54:04Ve siz ergen olmanıza, hukuk nezdinde 18 yaşın üstünde olmanıza rağmen ailenizin katkısıyla üniversite okuyabiliyorsunuz.
00:54:13Bu gerçeği bir tarafa atıp yurtlara 23'den sonra geldiğinde ailen bunu bilmesin istiyorsunuz.
00:54:19Bu kabul edilebilir bir şey değil.
00:54:20Bu baskı olarak düşünülemez.
00:54:22Neden düşünülemez?
00:54:23Çünkü size devlet bu yurtlarda zorunlu olarak kalmanızı mecbur tutmuyor.
00:54:30Ben şunu merak ettiğim için zaten.
00:54:3223'den sonra da yurda giriş var, girebilir, sıkıntı yok.
00:54:37İsterse gece 1'de 2'de girsin.
00:54:39Ailene mesaj gitmesin.
00:54:40Ama ailesine mesaj, yani girebiliyor.
00:54:43Ama işte girebiliyor, erkek çocuk içinde gidiyor.
00:54:45Burada mesela kadınlar üzerinden sloganlar atılıyor.
00:54:48İşte diyor hükümet kadınları istihdamdan alıkoymak istiyor.
00:54:52Gecenin 3'ünde yurda gelenle kadın istihdamı arasında nasıl bir ilişki var acaba?
00:54:55Hatta bir şey söyleyeyim mi?
00:54:56Bu konuyla ilgili verilen rakamlara baksalar, kadın istihdamı konusu son 20 yıl içerisinde öyle büyük oranlar da arttı ki,
00:55:04Milli Eğitim Bakanlığı'nda çalışan kadın istihdam oranı %60'ları geçmiş.
00:55:09Milletvekilliği, mesela Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni 25 yıl önceki kadın milletvekili sayısı ile şimdiki kadın milletvekili sayısı arasında alakasız bir uçurum oluşmuş.
00:55:19Yani kadınlar lehine pozitif anlamda birçok uygulama hayata geçirilmiş.
00:55:23Hatta eleştiriler var.
00:55:25Kadınların doğurganlık oranlarının azalmasını kadına yönelik olarak sağlanmış bu imkanlardan kaynaklandığını söylüyorlar.
00:55:31Bu ayrı bir tartışma konusu ama şimdi siz gecenin üçünde yurda geleceksiniz, belki alkollü geleceksiniz,
00:55:39size bu konuyla alakalı olarak ailenize bilgilendirme gidecek, ondan sonra kabul etmiş olduğunuz baştan kabul etmiş olduğunuz şartları çiğneyeceksiniz,
00:55:48sonra bana sor aileme sorma, öyle ya ama yok, öyle ya ama yok.
00:55:52Çok güzel bir uygulama yani.
00:55:53Kamuya ait muazzam bir hizmet, dünyada başka örneği var mıdır bu denli yoğun bir hizmet veren onu bilmiyorum ama.
00:56:01Valla duyuyoruz haberleri de yani her şeyi görüyoruz, bizler de burada ekrana getiriyoruz.
00:56:05Güvenlik alarak da o kadar güzel bir aslında uygulama.
00:56:08Belize anne baba da bunu biliyor.
00:56:10Bakın ben bir babayım şimdi ve bir kız babasıyım, gecenin üçünde ben Ankara'da otururken,
00:56:19örnek olsun diye söylüyorum, çocuğumun İstanbul'daki işte üniversitede okurken kredi yurtlar kurumuna üçte gelmesini ben istemiyorum.
00:56:29Hiçbir veli istemez, o yüzden de böyle bir uygulama var.
00:56:31Ben istemiyorum ve diyorum ki devlete ben bunu istiyorum.
00:56:33Ha çocuk diyor ki ben 18 yaşın üstündeyim, bunu bana dayatamazsınız.
00:56:38Kardeşim o zaman oraya başvururken imzalattılar sana bunu, şartlar bu kabul ediyorsan dediler ve sen altını imzaladın.
00:56:45Şartı imzaladıktan sonra çıkıp orada işte protesto adı altında bir takım gösteriler yaparak bu düzeni değiştiremezsin.
00:56:53Peki şimdi Yusuf Ağabar'da muhakkak ki bugün bir de pazar, herkes tabii kahvaltıya gidiyor.
00:57:00Belki de evlerinde kahvaltı yapıyorlar ama dışarıda muhakkak serpme kahvaltı yapıyorsunuzdur diye düşünüyorum.
00:57:04Yok serpme kahvaltı yapmam.
00:57:05Öyle mi?
00:57:06Evet.
00:57:06Peki bir izleyicimiz, bir vatandaşımız serpme kahvaltı yapıyor.
00:57:10Peki o serpme kahvaltının sonrasında ne yapıyor?
00:57:13Verelim arkadaşlar.
00:57:15Ne yapıyorsun Sevda?
00:57:16Ben dedim size bunları burada bırakmam diye parasını vermiş.
00:57:19Hepsini eve götüreceğim, paketleyeceğim, götüreceğim.
00:57:21Niye bırakayım ki buradan?
00:57:22Diye anlayacaklar, çöp atacaklar zaten.
00:57:25Allah Allah.
00:57:26Deli miyim ben oradan bakmayacağım?
00:57:28Şimdi izlediğiniz görüntüde serpme kahvaltı yapan vatandaş akabinde kahvaltısını topluyor.
00:57:40Muhtemelen hepsini yiyemedi, eve götürecek.
00:57:42Burada diyor ki zengin fakir meselesi değil, benim olan benim götürüyor.
00:57:47Kesinlikle doğru söylüyor.
00:57:49Serpme kahvaltının içerisinde zaten siz onu masaya koyduğunuz andan itibaren tekrardan içeriye alıp kullanma imkanınızın olmaması lazım.
00:57:58Atılacak onlar belki.
00:58:00Atmıyor demek ki itiraz ettiğine göre.
00:58:02Ben çay kaşığı ile çilek reçeli var mesela.
00:58:05İki kaşık aldım.
00:58:06Çilek reçeli orada duruyor.
00:58:08Ve bunu benim almama mani olmak istiyorsan sen, sen demek ki onu yarım haliyle tekrardan içeride kullanıyorsun anlamı çıkartırım ben.
00:58:17Normalde çöpe gidecekse, eğer hanımefendi de bunların hepsini alıyorsa şunu demen lazım.
00:58:23Hanımefendi biz serpme kahvaltıda ortaya koyduğumuzu tekrardan mutfağımıza geri almıyoruz zaten.
00:58:28Dilediğinizi alabilirsiniz demesi lazım.
00:58:30Bu bir.
00:58:30İki, serpme kahvaltı sevenleri üzmek istemem ama serpme kahvaltı öncelikli olarak büyük bir israftır.
00:58:38Sonrasında da büyük bir görgüsüzlüktür.
00:58:41Ha yani insanlar bunu...
00:58:43Ama gidiliyor pazar günleri.
00:58:44Gidilebilir çünkü büyük bir israf var orada.
00:58:47Görgüsüzlük kelimesini o yüzden dolayı kullanıyorum.
00:58:50Çoğu çöpe gidiyor.
00:58:51Şimdi buradaki hanımefendiyi tebrik ediyorum.
00:58:53Neden?
00:58:54Ben yurt dışında yaşadığım dönem içerisinde Avrupa'da ama özellikle ve has zaten Amerika Birleşik Devletleri'nde sofranıza gelen her şeyi mutlaka adamlar paketine koyar götürüyorlar.
00:59:05İngilizce'de bunun adı nedir?
00:59:06Doggy pack'tir.
00:59:07Yani alıp adam demek ki köpeğine de verebiliyor, kendisi de kullanabiliyor.
00:59:13Ben bunun parasını vermişim ve israf haramdır geleneğinden gelerek yetiştirilmişim.
00:59:18Parasını vermişim, israf haramsa, sofrada da bu varsa ben artanları götürüyorsam sadece takdir edilir.
00:59:25Evet.
00:59:25Bu arada bu utanılacak bir şey de değil.
00:59:28O yüzden sertme kahvaltıya gittiğinizde artanlarınızı alın götürün çünkü size o fiyat içerisinde sunulan şeyler size aittir.
00:59:36Evet.
00:59:37Peki şimdi tabii artık çok fazla gıda zehirlenmeleri olduğunu biliyoruz.
00:59:42Özellikle de dışarıdaki yiyeceklerden.
00:59:45Akisar'da bir AVM'de bir görüntü geliyor şu anda Yusuf Alabar'da.
00:59:52Zincir restorandan sipariş veren vatandaşın yemeğinden solucan çıktı.
00:59:59Bu görüntümüz bu.
01:00:01Bu arada bu sadece bir yere bağlı değil.
01:00:03Ben bununla ilgili çok fazla görüntü geldiğini biliyorum.
01:00:05Evet şöyle özellikle İstanbul'da böcek ilacı zehirlenmesinden hayatını kaybeden ailenin ilk etapta yediği yemeklerden kaynaklı olarak öldüğü haberi yaygınlaşınca konunun uzmanı olan bir doçent doktor vardı zehirlenme yemek zehirlenmeleriyle ilgili.
01:00:24Onunla bir televizyon programı esnasında yaptığımız görüşmede aslında bu olayların artmadığını farkındalığın arttığını söyledi.
01:00:32Artık herkes daha dikkatli ediyor.
01:00:34Artık daha dikkatli olduğu için bu manzaraları daha sık görmeye başladık.
01:00:37Mesela bizim yapmış olduğumuz raflarda günü geçmiş malzemelerin son kullanma tarihinin asetonla çıkartılması gibi konularda insanlar daha artık dikkatli hale geldiler.
01:00:48Bu tabii ki bilinci yükseltme açısından güzel bir şey.
01:00:50Peki şimdi birazdan asgari ücreti konuşacağız. Lütfen ekran başından ayrılmayın diyelim ama kısa bir araya gidiyoruz.
01:00:56Efendim kısa bir aranın ardından yedinci güne devam ediyoruz.
01:00:59Yusuf Halabar'da şimdi ben anons ettim reklama gitmeden önce dedim ki asgari ücret.
01:01:04Evet.
01:01:05Çünkü çok konuşuluyor. Tespit komisyonu da hatta bununla ilgili görüşmelerini yapıyor.
01:01:10Asgari ücretle ilgili de belli senaryolar var.
01:01:12Hem merak ediyorum bir kulis bilginiz var mıdır hem de sizce oran ne olmalıdır diye sorayım.
01:01:18Şimdi asgari ücret konusu Türkiye'de neden önemli?
01:01:21Sadece asgari ücretle çalıştığı için insanlar değil aynı zamanda bir baz fiyat bareme olarak kabul ediliyor.
01:01:28Yani asgari ücret işte 22 bin liraysa tamam ben sana tabii ki asgari ücret vermeyeceğim ama işte 22 bin lira değil onun iki katı vereceğim derken bile orayı kısa salıyor.
01:01:39Yani barem kabul ettiği için çok önemli.
01:01:43Mühim alan tabii ki asgari ücret ile çalışmanın dışındaki meslek kollarına yönlendirilebilmek.
01:01:49Çok çünkü ihtiyaç var.
01:01:51Mesela burada konuştuk bir baş sıhhi tesisatçı usta deprem bölgesinde çalıştığı inşaatta 100 bin lira alıyor diye burada eleştiri konusu olmuştu.
01:02:00Biz de ustalığın ne kadar zor bir olay olduğunu falan konuşmuştuk.
01:02:04Şimdi bu kapsamda asgari ücret asgari ücretle çalışmayanları da etkiliyor.
01:02:08Peki ne konuşuluyor? Kulislerde %25 ile %35 arasında bir şey var skala var.
01:02:14Fakat %25'in çalışanın beklentisini karşılamadığını 27 bin lira gibi bir rakama tekabül ettiğini dolayısıyla bunun %25'den %30-35 bandına çekilmesi gibi konular var.
01:02:27%30 bu konuyla ilgili daha ağırlıklı olarak Ankara'da konuşulan konuların arasında.
01:02:32Ama bu tabii ki hükümetin kendisinin verdiği bir karar değil bir komisyon buna karar veriyor.
01:02:36Komisyonun içerisinde sendika temsilcilerinden işveren temsilcilerine ve çalışan işçilere varıncaya kadar içerisinde insanlar var.
01:02:44Ki sen Cumhurbaşkanımız da elinizi taşın altına koyun dedi.
01:02:49Evet çünkü şey bu bu asgari ücret konusu devletten çıkan bir şey değil işverenden çıkıyor.
01:02:54Hani Cumhurbaşkanı yardımcısı da dedi ki yani ağanın eli tutulmaz bizde de bu konuyu da 30 deriz sen 35 ver yani çalışanına.
01:03:01O ayrı bir şey ama %30 olursa ne kadar oluyor 28.735 lira yaklaşık 29.000 lira oluyor.
01:03:08Ben de diyorum ki 29.000 lira verildikten sonra 30.000 lira dediğimiz %35'lik baremin yakalanması için 1000 liraya ihtiyaç var.
01:03:181000 lira Türkiye'de enflasyonu falan zıplatmaz.
01:03:21Bu konuyla ilgili işvereni çalışanına karşı biraz daha verici olmaya davet ediyorum.
01:03:30%35'e gelirse de 30.000 lira yaklaşık kaba taslim şey olur.
01:03:34Tabii ki işçi çalıştıran insanlar açısından barem olduğu için bu çarkı döndürme açısından onlara da tabii ki hak veriyorum.
01:03:42Zor bu devirde 40 kişilik 50 kişilik işçi çalıştıran kobi işletmelerinin sahibi arkadaşlarım var.
01:03:49Gerçekten de gün geldiğinde tekeri döndürmekte güçlük çekiyorlar.
01:03:52Ama asgari ücret çalışanımız açısından kıymetli.
01:03:57Bence %25 bandından ziyade 30.000 lira asgari ücretlinin anasının ak sütü gibi helal olacağı bir rakam olur diye düşünüyorum.
01:04:06Peki siz ne düşünüyorsunuz sevgili izleyiciler?
01:04:09Lütfen bizimle paylaşın.
01:04:11Haftaya tekrar konuşacağız.
01:04:11Haftaya tekrar konuşacağız.
01:04:12Sıklıkla da Yusuf Alabarda ele alalım istiyorum bu konuyu.
01:04:15Tabii.
01:04:16Hatta şunu da belirtmek istiyorum.
01:04:18Daha fazla yaşayacağım konular vardı ama süremizin de sonuna geldik.
01:04:21Lütfen sevgili izleyenler hem Yusuf Alabarda'nın sosyal medya hesabından.
01:04:24Tabii açık hepsi.
01:04:24Hem benim sosyal medya hesabımdan bizlere yazın görüşlerinizi.
01:04:28Şu konuyu da işleyin dediğiniz konular varsa lütfen bizimle paylaşın.
01:04:31Hayata dokunan her konuyu bizimle paylaşabilirler.
01:04:34Biz olabildiğince sizlerin önem verdiği konuları bu masaya yatırmaya çalışıyoruz.
01:04:40Şimdilik 7. günün bu haftalık sonuna geldik.
01:04:42Haftaya pazar saatler 10.45'i gösterdiğinde biz Yusuf Alabarda ile birlikte haftanın son gününde inşallah yeniden 7. gün diyeceğiz.
01:04:49Efendim hoşçakalın.
01:04:50İzlediğiniz için teşekkür ederim.
İlk yorumu siz yapın