00:00Ondan sonra bakın hep görüyorsunuz 400, 500, 400, 300, 300 hep bu şekilde gidiyor.
00:0610 Ağustos'ta Balıkesir Sınır ilçesinde 6.2 büyüklüğüne meydana gelen depremden bu zamana kadar yaklaşık 40-45 gün geçti.
00:13O zamandan bu zamana bakıldığında da yaklaşık 10.000'in üzerinde de artçı depremler oldu.
00:19Ancak bu artçı depremleri de bizden incelediğimizde hemen hemen Eylül'ün başına kadar günlük 400, 500, 300 olan sayılar,
00:27artçı deprem sayıları, Eylül'den itibaren 200'lere kadar inmişti.
00:32Ta ki 2 gün önce meydana gelen depreme kadar.
00:352 gün önce meydana gelen artçı depremle beraber bu sayı tabi yine 100'lerin üzerine çıktı.
00:41Normalde o deprem olmazdan önce baktığımızda yaklaşık 50, 55, 70 civarında artçı depremler vardı.
00:47Bu da ne anlama geliyordu?
00:486.2 büyüklüğüne meydana gelen depremden 45 gün sonra yavaş yavaş azalan eğmeyle bu artçılar bitecek.
00:54Ve ondan sonra normal seyrine, ofay sistemi normal seyrine gelecek anlamına geliyordu.
00:59Evet 2 gün önce meydana gelen deprem de artçı depremdi.
01:02Yine 5 büyüklüğüne bir depremdi.
01:055 büyüklüğüne olan bir depremdi.
01:07Ama sayı yine 100'lerin üzerine çıktığından dolayı günlük artçı sayısı depremi.
01:12Bu da normal seyrine daha inmemiş anlamına gelir.
01:14Çünkü 10 Ağustos'tan önceki tarihlere baktığımızda günlük ortalama 7, 8, 9 olan depremler şu anda yine 100'lerin üzerine düştü.
01:22Ta ki bu yine 10 seviyesine yani 10 rakamlı sayılara düştüğü anda bizler diyebileceğiz ki 10 Ağustos'tan bu zamana kadar ki geçen sürede tamamen bu artçılar bitiyor anlamına gelmiş anlamına gelir.
01:34Çünkü 6.2 büyüklüğüne bir deprem artçıları muhakkak olacaktır.
01:38Artçıları bekliyorduk ve birkaç ay süreceğini de bekliyorduk.
01:40Zaten bu öngörümüz de devam ediyor.
01:42Tabi sayı 10 binin üzerine geçince vatandaşlarımız orada bir deprem fırtınası durumunun da akıllarını getirmiş olabilir.
01:48Evet bunu da söyleyebiliriz.
01:51Artçı depremler bakıldığında günlük 300, 200, 400, 500 olması biraz yüksek geldi.
01:57Bu da o bölgelerde bu deprem fırtınalarının biraz daha o bölgeyi sardığı veya meydana geldiği anlamına da geldi diyebiliriz.
02:06Zemin büyütmesi faktörü.
02:08Deprem dalgası 3 fazla gelir.
02:10Birinci dalga geliyor düşeği bir şekilde binaya vurduğundan dolayı herhangi bir yıkıcılık özelliği belli olmuyor.
02:19Ama ondan sonra gelen ikinci dalgalar ve daha sonra da yüzey dalgaları tamamen yıkıcı özelliği gösteriyor.
02:25Ve bu dalgalar zeminin her katmanında her farklı litolojiden geçerken de farklı bir özelliğe bürünüyor.
02:32Yani kayalık zeminden geçerken genliği ve gücü daha farklı oluyor.
02:36Balçık zeminden geçerken, alüvyon zeminden geçerken, çakılı bir ortamdan geçerken bunların tüm fazları, tüm genlikleri değişiyor.
02:45Yani bunu biraz daha vatandaşlarımızın anlayacağı şekilde söylemek gerekirse.
02:49Yani kilometrelerce ileride meydan gelen bir deprem İzmir'e yaklaştığında sönmeye yakınken, gücünü, etkisini, şiddetini azaltmışken
02:58burada o deprem şiddetini artıracak bir zemine geldiği zaman nasıl temel reis bir ıspanak yiyip de çok güçleniyorsa
03:06aynı o deprem bölgesinde zeminin çok balçık olduğu ya da kötü ya da kalın alüvyon tabakası dediğimiz kötü bir zemine geldiği zaman da güçleniyor, şiddetini artırıyor ve binalara o şekilde etki yapıyor.
03:17Bundan dolayı da miadını doldurmaya yakın binalarımıza diyebiliriz, yaşı 35 ve üzeri olan binalarda diyebiliriz, zemini kötü olan yerlerde inşa edilmiş 9 katlı binalarda diyebiliriz.
03:30Bu deprem dalgalarına maruz kaldığında da eyvah acaba İzmir'deki bir deprem mi, İzmir'in çevresinde bir deprem mi diyerek korku ve paniğe sebebiyet veriyor.
03:38Depremler tabi ki baktığımız zaman Türkiye dünyanın en aktif ikinci deprem kuşağında.
03:44Yani Alpler ile Himalayalar arasındaki en aktif deprem kuşağında.
03:48Bu da ne anlama geliyor?
03:50Türkiye'de geçmiş yıllarda olduğu gibi de bundan sonraki yıllarda da yine can kayıplarının sebebiyeti verecek büyüklükte depremler meydana gelecektir.
03:59Ama bunun yeri, zamanı ve büyüklüğü maalesef net bir şekilde söyleyemiyoruz.
04:03Diyoruz ki sismistenin yoğun olduğu yerler ya da sismik boşlukların olduğu yerlerde biz bir öngörebiliriz.
04:09Bu bölgelerde uzun yıllardan beri deprem olmadığından dolayı orada biraz yakın zamanda deprem olma ihtimali var diyebiliriz.
04:17Bunu bu şekilde öngörebiliriz ya da yorumlayabiliriz.
04:19Veyahut da geçmişten bu zamana yani geçmiş derken son 120 yıldan bu zamana kadar baktığımızda o bölgede meydana gelen en yüksek deprem bu olduğu için bu büyüklüğe kadar depremler bekleyebiliyor olabiliriz diyebiliriz.
04:32Ama maalesef üçüncü bir bilinmeyen olan zamanı bilemiyoruz.
04:38Onunla ilgili ciddi bir sorunumuz var ve büyük bir soru işaretimiz var.
04:42Onun için zamanı bilmediğimiz an dolayı bizler deprem bölgesinde yaşadığımızı bilmeli depreme karşı daha hazır, daha dirençli, daha güçlü ve sağlıklı bir kentin yaşanması için her bireyin vatandaşlarından, yerel belediyesine, devletten, sivil toplum örgütlerine, herkesin üzerine düşen görevlerini yaparak hareket etmesi gerekiyor.
05:04Çünkü dünyamız her yerden deprem alan bir ya da deprem yaşayan bir bölge.
05:09Esasında depremlerin olmasının şöyle bir avantajı da var, şöyle bir doğru bir yanı da var, güzel bir yanı da var diyeyim.
05:15Fay sistemin yani faylarının olduğu yerlerde doğal kaynaklar vardır.
05:19Doğal kaynaklar dediğimiz petrol, doğal, petrol, maden yatakları, jeotermal vesaire ve birçok şeyi var, örnekleri var.
05:27İşte bu fay hatlarının da olduğu yerlerde bu tarz doğal kaynaklar da olduğu için de bizler bunları değerlendirerek böyle bir coğrafyada yaşamın avantajlarını kendiliğimize çevirebiliriz.
05:40Hem depreme karşı dirençli bir hale gelerek hem de bu fay sistemindeki bulunan tüm doğal kaynakları da şey yaparak rezervlerini tespit edip kullanmaya hazır haline gelerek ülkemizi daha konforlu, daha yüksek bir hale getirebiliriz.
05:55Dünyada depremler olmazsa yaşam biter. Bu şekilde net bir şekilde söyleyebiliriz.
05:59Neden yaşam biter? Çünkü depremler demek dünyanın nefes alması anlamına gelir.
06:03Bizler nasıl nefessiz yaşamıyorsak da dünyada depremsiz yaşarsa yaşamın bitirebileceği duruma gelir.
06:09Ondan dolayı depremlerden korkmadan, depremlerle alışarak, depremlere karşı dirençli bir mücadele göstererek yaşanabilir ve sağlıklı kentlerle beraber biz bu coğrafyada gündelik hayatlarımıza devam edebiliriz.
İlk yorumu siz yapın