00:00Ondan sonra bakın hep görüyorsun 400, 500, 400, 300, 300 hep bu şekilde gidiyor.
00:06Fakir'in hemen hemen nereye kadar? Eylül'ü başına kadar.
00:08Eylül'ü başından sonra yüzler biraz ikiyüzlü mertebelerin başlarına gelirken
00:14İzmir'in deprem tehlikesi belki çok yıkıcı olamasada ama bulunduğu binaların miadını dolduruyor olması,
00:23zeminin çok yüksek alüvyon tabakasının üzerinde olması ve dolgu zeminin üzerindeki yapılaşmaların eski olması.
00:3110 Ağustos'ta Balıkesim Sınırgi ilçesinde 6.2 büyüklüğüne meydana gelen depremden bu zamana kadar yaklaşık 40-45 gün geçti.
00:37O zamandan bu zamana bakıldığında da yaklaşık 10 binin üzerinde de artçı depremler oldu.
00:44Ancak bu artçı depremleri de bizden incelediğimizde hemen hemen Eylül'ün başına kadar
00:49günlük 400, 500, 300 olan sayılar, artçı deprem sayıları
00:54Eylül'den itibaren bir 200'lere kadar inmişti.
00:57Ta ki 2 gün önce meydana gelen depreme kadar.
01:002 gün önce meydana gelen artçı depremle beraber bu sayı tabi yine yüzlerin üzerine çıktı.
01:05Normalde o deprem olmazdan önce baktığımızda yaklaşık 50-55-70 civarında artçı depremler vardı.
01:11Bu da ne anlama geliyordu?
01:136.2 büyüklüğüne meydana gelen depremden 45 gün sonra yavaş yavaş azalan eğmeyle bu artçılar
01:18bitecek ve ondan sonra normal seyrine, o fay sistemi normal seyrine gelecek anlamına geliyordu.
01:24Evet 2 gün önce meydana gelen deprem de artçı depremdi.
01:27Yine 5 büyüklüğüne bir depremdi.
01:305 büyüklüğüne olan bir depremdi.
01:31Ama sayı yine yüzlerin üzerine çıktığından dolayı günlük artçı sayısı depremi
01:36bu da normal seyrine daha inmemiş anlamına gelir.
01:39Çünkü 10 Ağustos'tan önceki tarihlere baktığımızda günlük ortalama 7-8-9 olan depremler şu anda yine yüzlerin üzerine düştü.
01:47Ta ki bu yine 10 seviyesine yani 10 rakamlı sayılara düştüğü anda bizler diyebileceğiz ki 10 Ağustos'tan bu zamana kadar ki geçen sürede tamamen bu artçılar bitiyor anlamına gelmiş anlamına gelir.
01:59Çünkü 6.2 büyüklüğüne bir deprem artçıları muhakkak olacaktır.
02:02Artçıları bekliyorduk ve birkaç ay süreceğini de bekliyorduk.
02:05Zaten bu öngörümüz de devam ediyor.
02:07Tabi sayı 10 binin üzerine geçince vatandaşlarımız orada bir deprem fırtınası durumunun da akıllarını getirmiş olabilir.
02:14Evet bunu da söyleyebiliriz.
02:15Artçı depremler bakıldığında günlük 300, 200, 400, 500 olması biraz yüksek geldi.
02:21Bu da o bölgelerde bu deprem fırtınalarının biraz daha o bölgeyi sardığı veya meydana geldiği anlamına da geldi diyebiliriz.
02:31Zemin büyütmesi faktörü.
02:33Deprem dalgası 3 fazla gelir.
02:35Birinci dalga geliyor.
02:37Düşeği bir şekilde binaya vurduğundan dolayı herhangi bir yıkıcılık özelliği belli olmuyor.
02:44Ama ondan sonra gelen ikinci dalgalar ve daha sonra da yüzey dalgaları tamamen yıkıcı özelliği gösteriyor.
02:49Ve bu dalgalar zeminin her katmanında her farklı litolojiden geçerken de farklı bir özelliğe bürünüyor.
02:57Yani kayalık zeminden geçerken genliği ve gücü daha farklı oluyor.
03:01Balçık zeminden geçerken, alüvyon zeminden geçerken, çakılı bir ortamdan geçerken bunların tüm fazları, bütün genlikleri değişiyor.
03:10Yani bunu biraz daha vatandaşlarımızın anlayacağı şekilde söylemek gerekirse.
03:14Yani kilometrelerce ileride meydan gelen bir deprem İzmir'e yaklaştığında, sönmeye yakınken, gücünü, etkisini, şiddetini azaltmışken,
03:23burada o deprem şiddetini artıracak bir zemine geldiği zaman, nasıl temel reis bir ıspanak yiyip de çok güçleniyorsa,
03:31aynı o deprem bölgesinde zeminin çok balçık olduğu ya da kötü ya da kalın alüvyon tabakası dediğimiz kötü bir zemine geldiği zaman da güçleniyor,
03:39şiddetini artırıyor ve binalara o şekilde etki yapıyor.
03:43Bundan dolayı da miadını doldurmaya yakın binalarımıza diyebiliriz, yaşı 35 ve üzeri olan binalarda diyebiliriz,
03:50zemini kötü olan yerlerde inşa edilmiş 9 katlı binalarda diyebiliriz.
03:55Bu deprem dalgalarına maruz kaldığında da, eyvah acaba İzmir'deki bir deprem mi, İzmir'in çevresinde bir deprem mi diyerek korku ve paniğe sebebiyet veriyor.
04:03Depremler tabii ki baktığımız zaman Türkiye dünyanın en aktif ikinci deprem kuşağında.
04:08Yani Alpler ile Himalayalar arasındaki en aktif deprem kuşağında.
04:13Bu da ne anlama geliyor?
04:14Türkiye'de geçmiş yıllarda olduğu gibi de bundan sonraki yıllarda da yine can kayıplarının sebebiyeti verecek büyüklükte depremler meydana gelecektir.
04:23Ama bunun yeri, zamanı ve büyüklüğü maalesef net bir şekilde söyleyemiyoruz.
04:28Diyoruz ki sismistenin yoğun olduğu yerler ya da sismik boşlukların olduğu yerlerde biz bir öngörebiliriz.
04:34Bu bölgelerde uzun yıllardan beri deprem olmadığından dolayı orada biraz yakın zamanda deprem olma ihtimali var diyebiliriz.
04:42Bunu bu şekilde öngörebiliriz ya da yorumlayabiliriz.
04:44Veyahut da geçmişten bu zamana yani geçmiş derken son 120 yıldan bu zamana kadar baktığımızda
04:49o bölgede meydana gelen en yüksek deprem bu olduğu için bu büyüklüğe kadar depremler bekleyebiliyor olabiliriz diyebiliriz.
04:57Ama maalesef üçüncü bir bilinmeyen olan zamanı bilemiyoruz.
05:03Onunla ilgili ciddi bir sorunumuz var ve büyük bir soru işaretimiz var.
05:07Onun için zamanı bilmediğimiz an dolayı bizler deprem bölgesinde yaşadığımızı bilmeli.
05:14Depreme karşı daha hazır, daha dirençli, daha güçlü ve sağlıklı bir kentin yaşanması için
05:20her bireyin vatandaşlarından, yerel belediyesine, devletten, sivil toplum örgütlerine,
05:25herkesin üzerine düşen görevlerini yaparak hareket etmesi gerekiyor.
05:29Çünkü dünyamız her yerden deprem alan bir ya da deprem yaşayan bir bölge.
05:34Esasında depremlerin olmasının şöyle bir avantajı da var, şöyle bir doğru bir yanı da var, güzel bir yanı da var diyeyim.
05:40Fay sistemin yani fayların olduğu yerlerde doğal kaynaklar vardır.
05:44Doğal kaynaklar dediğimiz petrol, maden yatakları, jeotermal vs. ve birçok örnekleri var.
05:52İşte bu fay hatlarının da olduğu yerlerde, bu tarz doğal kaynaklar da olduğu için de bizler bunları değerlendirerek
05:58böyle bir coğrafyada yaşamın avantajlarını kendiliğimize çevirebiliriz.
06:04Hem depreme karşı dirençli bir halde gelerek, hem de bu fay sistemindeki bulunan tüm doğal kaynakları da
06:10şey yaparak, rezervlerini tespit edip kullanmaya hazır haline gelerek
06:14ülkemizi daha konforlu, daha yüksek bir hale getirebiliriz.
06:20Dünyada depremler olmazsa yaşam biter.
06:22Bu şekilde net bir şekilde söyleyebiliriz.
06:24Neden yaşam biter?
06:25Çünkü depremler demek dünyanın nefesi alması anlamına gelir.
06:28Bizler nasıl nefessiz yaşamıyorsak da dünyada depremsiz yaşarsa yaşamın bitirebileceği duruma gelir.
06:33Ondan dolayı depremlerden korkmadan, depremlerle alışarak, depremlere karşı dirençli bir mücadele göstererek
06:40yaşanabilir ve sağlıklı kentlerle beraber biz bu coğrafyada gündelik hayatlarımıza devam edebiliriz.
06:46Zaten bakın 45 gün geçti.
06:48Bu artçılar da ne olur?
06:50Ve şunu söyledim ben, yaklaşık olarak bu artçılar aynı ana şokun sayısına çok yakın veya üstü olmaz.
İlk yorumu siz yapın