Anadilde eğitim muazzam bir kültür kopukluğuna sebep olur.

  • 10 yıl önce
DİDEM ÜRER: Hüseyin Gülerce Hocamız;“ana dilde savunma hakkının kanunlaşmasının ardından sıranın ana dilde eğitimin kanunlaştırılmasına geldiğini.”

ADNAN OKTAR: Aman, o çok riskli. Yani öbürü çok makul eskiden beri olan birşey. Çünkü savunma yapıyor, insan mesela Kürt nasıl olsun savunması? Yani nasıl yapacak? Tercüman alarak yanına konuşuyor, tabii ki Kürtçe konuşacak. Yahut mesela İngiliz turistler oluyor, burada tutuklanıyor adam ne konuşacak, nasıl konuşsun? Yani savunma yapmak için Türkçemi öğrenecek? Beş yıl eğitim görmesi lazım. Yani o normal ama Güneydoğulu kardeşlerimize Türkçe öğretmeyip, Kürtçe öğretirlerse, bütün bağlantıları koparmış olurlar, Allah esirgesin. Ne İstanbul’a geldiklerinde dillerini anlatabilirler, ne okulda okuyabilirler, ne hastaneye gittiğinde dertlerini anlatabilirler, ne eczaneden ilaç aldığında prospektüsünü okuyabilirler, ne mağazalardaki tabelaları okuyabilirler. Çok vahim olur, muazzam bir kültür kopukluğu olur, olmaz.

Kürt kardeşlerimize iyilik yapılmış olmaz böyle bir şeyde. Şimdi düşünün, benim dilimi değiştirseler, ben bir ülkeye gittim yani yabancı dil, mesela İngilizce, ben Türkçe biliyorum, nasıl anlaşacağım ben orada? Gittiğim yerde insanlar Türkçe biliyorsa,ne büyük kolaylık, ne büyük rahatlık, ne büyük konfor. İnsan nasıl sıkıntı çeker öyle bir ortamda, düşünemiyorum dili yok gibi, konuşamıyor gibi, ağzı kapatılmış gibi, hatta gözü kapatılmış gibi, çok zorlanır insan. Yani tam bir kopuş demektir, Allah esirgesin, olmaz öyle şey.