Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'deki canlı sohbeti (18 Nisan 2013; 23:00)

  • 10 yıl önce
DAMLA PAMİR: Derin gözlerine, bakmaktan çok büyük zevk aldığım aşkım Hocamın, derin sohbetine başlıyoruz, inşaAllah. Hoş geldiniz Hocam.

ADNAN OKTAR: Hoş bulduk.

İman zaten kalkar kalkmaz, sabah ilk karşılaştığımız, en büyük gerçek. Hayat içinde de sürekli heyecanını yaşadığımız, en büyük gerçek. Ama Allah ne güzel imtihan ortamı meydana getirmiş. Zayıf insanlara, Allah kendini örtüyor. Güçlü insanlara da kendini daha açıyor, gösteriyor Allah. İman, o zaman değerli oluyor, daha güzel oluyor. Çünkü arayarak bulmuş oluyorsun, emek vermiş oluyorsun. Allah uğurunda çile çekiyorsun, sevgini göstermiş oluyorsun. Çünkü çile çekmezsen, doyumda olmaz. Seviyorum ama çile çekmemişim, olmaz. Bu Leyla Mecnun olayında da, orada nedir? Çile çektiği için, o sevgi bizim gözümüzde kutsal oluyor, güzel oluyor. Allah uğurunda da çile çekilince güzeldir, acı çekince güzeldir. Yoksa öbür türlü herkes sever, ne olacak yani. Aşkın, tutkunun derin yönü budur. Affedici olmak, merhametli olmak, koruyucu olmak, derin düşünmek, güzellikleri detaylı görmek, hikmetleri detaylı görmek ve sabır, yani sabır çok önemli.

Didem Hocam dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Hocam, Amerika’da Boston maratonunda ki patlamanın ardından, bugün Texas’ta bir gübre fabrikasında bir patlama daha oldu. Sebebi henüz belirlenemeyen patlamada 70 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi yaralandı. Patlamanın bir nükleer bomba etkisinde olduğu ve bölgede 2.1 şiddetinde deprem meydana getirdiği açıklandı.

ADNAN OKTAR: Allah Allah. Kim bilir ne hikmetle Allah meydana getiriyor, kim bilir ne hikmetleri var, kim bilir nelere vesile olacak! Allah her şeyi, ince ince tertip edendir. Önümüzde ki günlerde göreceğiz. Ama dedim gibi büyük olaylar. Daha yeni söyledim. Büyük olaylar, 2013-2014 öyle görünüyor, Allahualem.

Didem Hocam dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Hocam, İran’da ki 7.8 büyüklüğünde ki depremin ardından, bugün gelen bilgilere göre 5.2 büyüklüğünde yeni bir deprem daha meydana geldi. Ayrıca önceki gün meydana gelen, 7.8 büyüklüğünde ki depremde, Pakistan’ın İran sınırında ki Meşgil’de 3000 ev yıkılmış, 19.000 kişi evsiz kalmış.

ADNAN OKTAR: Can kaybı olmaması iyi. Mal kaybı zekat hükmünde olur, o kadar önemli değil. Can kaybı da olsa, o da şehit hükmünde olur, hayırla olur, hikmetle olur. Allah dünyaya bir şey hatırlatıyor. “Bir şey var” diyor, “buna dikkatinizi çekiyorum” diyor, Cenab-ı Allah. Amerika’nın dikkatini çekiyor. Amerika’da o şekilde, İran’da o şekilde, her ikisini yapan da Allah’tır. Sebep birçok, altından örgüt çıkar, şu çıkar, bu çıkar, hepsi Allah’ın kontrolüyle oluyor. Hikmet nazarıyla bakılırsa, birçok derinlik silsile şeklinde zincirleme derinlik görülür. Ve en ucu, en sonu Mehdiyet’e dayanır. Böyle zincir, zincir gider. En son geldiği nokta, yine Mehdiyet’tir. Hz. Hızır (a.s)’la bağlantı, Mehdiyet.

Evet, Didem Hocam.

DİDEM ÜRER: CHP, 4+4+4 kademeli eğitim sisteminin laikliğe aykırı olduğu gerekçesiyle, Anayasa Mahkemesi’ne götürmüştü. Mahkeme bu talebi reddederek, gerekçeye kararı da şöyle söyledi; “Laiklik dinsizlik değildir. Laik devlet, dinler karşısında tarafsız olmakla birlikte, toplumun dini ihtiyaçlarını karşılanması konusunda kayıtsız değildir. Laiklik, her ferdin istediği inanca, mezhebe sahip olabilmesi, ibadetini yapabilmesi ve dini inançlarından dolayı diğer vatandaşlardan farklı bir muameleye tabii kılınmaması anlamına gelir” denildi. “Din konusunda ki seçmeli derslerinde bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği’”söylendi.

ADNAN OKTAR: Evet. Millet, Allah vermesin dinsiz olursa, Türkiye toz duman olur. Yani Türk milleti de kalmaz, Türkiye diye hiçbir şey kalmaz. Türkiye’yi ayakta tutan dindir. Din vesilesiyle Allah ayakta tutuyor. Yani açık açık görülüyor, son zamanlarda ki tartışmalarda insanların konuştuğu konular, dönüp dolaşıp geliyor. Birleştirici ne? Din. Bütünleştirici ne? Din. Din gittiğinde, ailede kalmaz, ahlakta kalmaz, devlette kalmaz, hiçbir şey kalmaz. Zaten onu söylüyor Marksistler, “komünizm geldiğinde” diyorlar, söylüyorlar “din gidecek, din gidince, aile gidecek” diyor, “ahlak gidecek ve bu tarz insanları bir arada tutan manevi güçlerin tamamı dağılacak” diyor. Ve “insanlar ilk çağa dönecekler” diyor, “ilk mağara dönemine. Komün, komünal toplum olacak” diyor. Kadın ortak, mal ortak, devlet yok, din yok, aile yok yani “hayvan sürüsü haline geleceksiniz” diyor. Sıkıysa, yapın bakalım! Hz. Mehdi (a.s)’ın olduğu ortamda, Hz. İsa Mesih (a.s)’ın olduğu ortamda, Hz. Hızır (a.s)’ın kol gezdiği, bir gün Texas’a, bir gün Ankara’ya, bir gün Tahran’a, bir gün Tokyo’ya gittiği ortamda, oturmuşlar, komünist hikayeler anlatıyorlar. Hiçbir şey yapamazsınız. Bütün kudret Allah’ın elinde.

Evet, Didem Hocam.

DİDEM ÜRER: Başbakan Erdoğan; “Güneydoğu bölgesinin

Önerilen