- 2 gün önce
Sanat tarihi kadınları “ilham perisi” diye süsleyerek de unutturmayı sever. Peri masalları elbette güzeldir, ama gerçek değildir! Eren Eyüboğlu da hayallerdeki bir peri değil, büyük bir yaratıcıydı.
Asıl adı Ernestine Leibovici olan "Romanyalı yabancı gelin"di Eren Hanım. Evet, "Yabancı gelin" denilerek de anıldı, ancak Anadolu onun resimleriyle bambaşka renklerde dile gelecekti.
Eren Hanım, bir dönem terk edilişin de, başkalarının da, başkalarına yazılan şiirlerin de gölgesinde kalmadı. Çünkü o, Bedri Rahmi Eyüboğlu ile Paris'te, henüz yolun başındayken büyük bir yemin etmişti: "Birimiz resmi bırakırsa, ayrılacağız."
Bedri Rahmi Eyüboğlu:
“Karadutum, çatal karam, çingenem
Nar tanem, nur tanem, bir tanem”
diye yazacağı Mari'ye (Mari Gerekmezyan) gittiğinde de bu yemini bozmadı, fırçasının gücüyle dimdik ayakta kaldı. Kendisine biçilmek istenen hayatı bambaşka bir şeye çevirdi; takvimden koparılan yapraklar gibi azalmadı, aksine bu toprakların eşsiz resimlerini yaptı, erdi, Eren oldu, Eren Eyüboğlu oldu.
Onunki, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun "Eren anadan doğma ressamdır" sözleriyle taçlanan bir zaferin hikâyesiydi.
Tutulmamış sözlerin gölgesinden sıyrılarak, hoyratlıkların karanlığını yırtarak, yeteneğinin ışığında parlayan Eren Eyüboğlu'nu ve 10 Temmuz 2026 tarihine dek Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nde ziyaretçilerini bekleyen Yan Yana sergisini, küratörü Ömer Faruk Şerifoğlu'ndan dinleyelim.
Asıl adı Ernestine Leibovici olan "Romanyalı yabancı gelin"di Eren Hanım. Evet, "Yabancı gelin" denilerek de anıldı, ancak Anadolu onun resimleriyle bambaşka renklerde dile gelecekti.
Eren Hanım, bir dönem terk edilişin de, başkalarının da, başkalarına yazılan şiirlerin de gölgesinde kalmadı. Çünkü o, Bedri Rahmi Eyüboğlu ile Paris'te, henüz yolun başındayken büyük bir yemin etmişti: "Birimiz resmi bırakırsa, ayrılacağız."
Bedri Rahmi Eyüboğlu:
“Karadutum, çatal karam, çingenem
Nar tanem, nur tanem, bir tanem”
diye yazacağı Mari'ye (Mari Gerekmezyan) gittiğinde de bu yemini bozmadı, fırçasının gücüyle dimdik ayakta kaldı. Kendisine biçilmek istenen hayatı bambaşka bir şeye çevirdi; takvimden koparılan yapraklar gibi azalmadı, aksine bu toprakların eşsiz resimlerini yaptı, erdi, Eren oldu, Eren Eyüboğlu oldu.
Onunki, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun "Eren anadan doğma ressamdır" sözleriyle taçlanan bir zaferin hikâyesiydi.
Tutulmamış sözlerin gölgesinden sıyrılarak, hoyratlıkların karanlığını yırtarak, yeteneğinin ışığında parlayan Eren Eyüboğlu'nu ve 10 Temmuz 2026 tarihine dek Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nde ziyaretçilerini bekleyen Yan Yana sergisini, küratörü Ömer Faruk Şerifoğlu'ndan dinleyelim.
Kategori
🏖
SeyahatDöküm
00:00Sanat tarihi kadınları ilham perisi diye süsleyerek de unutturmayı sever.
00:04Peri masalları elbette güzeldir ama gerçek değildir.
00:08Eren Eyüboğlu da hayallerdeki bir peri değil, büyük bir yaratıcıydı.
00:12Asıl adı Ernestin olan Romanyalı yabancı gelindi Eren Hanım.
00:17Evet yabancı gelin denilerek de anıldı ama Anadolu onun resimleriyle bambaşka renklerde dile gelecekti.
00:23Eren Hanım bir dönem terk edilişinde başkalarının da başkalarına yazılan şiirlerin de gölgesinde kalmadı.
00:31Çünkü o Bedri Rahmi Bey ile Paris'te henüz yolun çok başındayken büyük bir yemin etmişti.
00:37Birimiz resmi bırakırsa ayrılacağız.
00:40Bedri Rahmi Eyüboğlu
00:42Kara tutum, çatal karam, çingenem, nar tanem, nur tanem, bir tanem.
00:48Ağaçsam dalımsın, salkım saçak, eteksem balımsın avlum, günahımsın, vebalimsin.
00:57Dili mercan, dizi mercan, dişi mercan, yoluna bir can koydum, gökte ararken yerde buldum.
01:05Kara tutum, çatal karam, çingenem, daha ne mi olacaktım bir tanem?
01:09Gülen aylan, ağlayan larımsın, kadınım, kısrağım, karımsın.
01:14Diye yazacağı Mari'ye gittiğinde de bu yemini bozmadı.
01:18Fırçasının gücüyle dimdik ayakta kaldı.
01:21Kendisine biçilmek istenen hayatı bambaşka bir şeye çevirdi.
01:24Takvimden koparılan yapraklar gibi azalmadı.
01:27Aksine bu toprakların eşsiz resimlerini yaptı.
01:31Erdi, Eren oldu, Eren Eyüboğlu oldu.
01:35Onun ki Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun
01:37Eren anadan doğma ressamdır sözleriyle de taçlanan bir zaferin hikayesiydi.
01:42Tutulmamış sözlerin gölgesinden sıyrılarak,
01:46hoyratlıkların karanlığını yırtarak yeteneğinin ışığında parlayan
01:50Eren Eyüboğlu'nu ve yan yana sergisini küratöründen dinleyelim.
01:55Eren ve Bedri Rahmi Eyüboğlu,
01:57Türk resim sanatının önemli bir sanatçı çifti olarak biliniyor.
02:00Öncelikle bu ikilinin geçmişi ve sanatkar yerleri hakkında bize kısaca bilgi verebilir misiniz?
02:04Bedri Rahmi Eyüboğlu adı,
02:07yani hepimiz herhalde bu konuda mutabıkızdır.
02:09Cumhuriyet dönemi Türk sanatı ya da 20. yüzyıl Türk sanatının en önemli isimlerinden birisi.
02:14Geçmişe dönüp baktığımızda 1911'de Trabzon'da doğuyor.
02:19Ve sonrasında da babasının görevinden dolayı
02:21Anadolu'nun muhtelif şehirlerinde geçiyor çocuklu.
02:24Ama Trabzon'da lise öğrencisiyken yaşadığı bir bunalımlar, sıkıntılarla
02:30okulda artık devam edemeyecek hale geldiğinde
02:32o sırada resim öğretmeni olan Zeki Kocamemi'nin ona öğretmesiyle diyeyim,
02:38yani Zeki Kocamemi'nin böyle bir alternatif olabileceğini söylemesiyle
02:42o zaman İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi olan,
02:46yani şimdiki Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi resim bölümüne gelebileceğini,
02:50çünkü o yıllarda akademinin lise bölümü de var.
02:53Dolayısıyla akademinin lise kısmına geliyor.
02:551928-1929 burada.
02:59Burada bir yıl kadar öğrenim gördükten sonra
03:01bu defa o sırada hocası olan İbrahim Çallı,
03:05babasına diyor ki bu çocuk bir yılda bizden alacağını aldı.
03:09Rami Bey bu çocuğu ne edin? Avrupa'ya gönderin.
03:11Rami Bey o sırada milletvekili olmasına rağmen
03:14çocuğunu Avrupa'ya gönderip orada okutmak kolay bir iş değil.
03:18Ama bir şansı var.
03:19Ağabeyi Sabahattin Eyüboğlu devlet bursuyla o sırada
03:23Lyon'da Fransız filolojisi ihtisası yapıyor.
03:27Durumdan ağabey haberdar olunca
03:29ağabeyi Sabahattin Eyüboğlu babasına diyor ki
03:32kardeşim gelsin benimle, biz kardeşimle bursumu paylaşırız yani.
03:36Benim bursum ikimize yeter.
03:38Böylelikle 1930-1931 işte Paris'e gidiyor Lyon'a,
03:43ağabeyinin yanına.
03:44Amacı hem orada işte sanat bilgisini, görgüsünü geliştirmek,
03:49mümkün olursa bir atölyeye girip orada eğitim almak.
03:52Ve o sırada Paris'te André Lod atölyesinde
03:55devlet bursuyla öğrenim gören Türk ressamlarından
03:57Cemal Toğlu, Sabahattin Eyüboğlu'nun kardeşinin
04:00işte Lyon'da olduğunu öğrenince
04:02sanat eğitimi amacıyla Paris'e davet eder.
04:05Çünkü evinde bir davet olacak.
04:07O davete Bedir Rahmi'nin de katılmasını ister.
04:10Ve öylelikle Cemal Toğlu'yla tanışmak
04:12ve André Lod atölyesinde bir eğitim alma
04:14şansı var mı yok mu onu öğrenmek için
04:18Paris'e iner.
04:201931'in sonlarıdır.
04:22Ve orada Cemal Toğlu'yu bulmak için
04:24André Lod atölyesini işte elinde adresle arayıp bulduğunda
04:27kapıyı ona André Lod atölyesinde öğrenci olan
04:30Romen kızı Ernestine Lebovici açar.
04:34Ernestine atölyenin masyesidir aynı zamanda.
04:37Yani sorumlusu olan öğrenci.
04:39Görecek kıdemli öğrenci.
04:42İşte Mr. Toğlu nasıl sorduysa
04:45sorduğunda der ki
04:46onlar işte öğle yemeğinde biraz bekleyin gelirler.
04:50Beklerken Ernestine ona bir kahve ikram etmek ister.
04:53O da olur deyince
04:54Ernestine içeri kahve yapmaya gittiğinde
04:56Bedir Rahmi
04:57André Lod atölyesinin duvarlarındaki
05:00resimleri, desenleri incelemeye başlamıştır.
05:03Biraz sonra
05:04Ernestine elinde kahveyle geldiğinde
05:07onun ilgiyle duvarlara baktığını görünce
05:09en çok hangilerini beğendiniz diye sorar.
05:12Ve Bedir Rahmi de
05:14tak tak üç tane resim gösterir duvardan.
05:17Üç de Ernestine'dir.
05:19Ernestine
05:20Allah'a al mor mor bir mahcubiyetle
05:23nasıl yani
05:24o şaşkınlıkla
05:26kendi resimleri olduğunu söyleyince
05:28bu defa da aralarında koyu bir muhabbet başlar.
05:31Onları öyle bir koyu muhabbete dalmış halde bulunca
05:34Cemal Tollu biraz sonra öğle yemeğinden dönüşte
05:37akşamki davete Ernestine'de davet edilir.
05:40Yani
05:40Paris ve çevresindeki Türk
05:42sanat okuyan Türk öğrencilerin buluşacağı o akşama
05:45Ernestine'de
05:47Bedir Rahmi kontenjandan davet edilmiş olur.
05:50Ve o davette
05:51daha da kaynaşırlar.
05:52Hatta rivayete göre çay,
05:54kahve, rivayete göre içki.
05:56Hatta bir rivayete göre de boya
05:57henüz yeni bitmiş bir taze boya
06:00bulaştırır gömleğine
06:02Bedir Rahmi.
06:03Ve Ernest'in
06:04onu temizlemek için
06:06işte gömleği çıkartmasını ister.
06:08Ve o yakınlaşmayla
06:09Alev Baca'yı sarar.
06:11Öyle bir aşk hikayesi doğar aralarında.
06:14Ve biz bu sergiyi hazırlarken
06:16fark ettim.
06:16Daha önce Bedir Rahmi'ye dair
06:18epeyce yazıp
06:19çizmeme,
06:20epeyce çalışmama rağmen
06:21gözümüzden kaçmış.
06:23Bir röportajda
06:24ileriki yıllarda
06:25bir röportajda
06:26hatta Eren Hanım'da röportaj yapılırken
06:28bir iki yerde Bedir Rahmi
06:30girer konuşmaya.
06:32Ve o girdiği konuşmalardan,
06:34sözlerden birinde
06:36bilmediğimiz,
06:37daha önce bilmediğimiz
06:38hatta ailenin yani
06:40torunlarının da bilmediği
06:41ilginç bir cümle kullanır.
06:43Biz evlendiğimiz gün
06:45birbirimize söz vermiştik.
06:47Birimiz resmi bırakırsa ayrılalım.
06:49Dolayısıyla o
06:5031 sonu başlayıp
06:5136'da evlilikle taçlanan
06:53arada ailelerin muhalefeti,
06:55arada mesafeler,
06:57zorluklar, sıkıntılarla
06:584,5-5 yıla yakın
07:00bir aşk hikayesini
07:01sonunca 36'da evlenirken
07:02birbirlerine
07:03böyle bir söz vermişler.
07:05Ve o
07:05İş Bankası yayınlarından
07:07yayınlanmış olan
07:08dört ciltlik aşk mektuplarına
07:09dönüp okuduğumuzda,
07:10o satır aralarında
07:11buram buram
07:12birbirlerine olan
07:13bağlılık aşk
07:14ama asıl
07:15birbirlerinin resim tutkusu,
07:17resmi olan aşkları.
07:18Yani onlar
07:18birbirlerinin
07:19resmi sevmesine,
07:21resmi resim tutkusuna
07:22tutulmuşlar.
07:24Bunu görüyoruz.
07:25Ve zaten bunu da
07:26farkında olarak bu cümleyi kurmuşlar.
07:27Yani birimiz
07:28resmi bırakırsak ki
07:30birimiz
07:31diğerinden vazgeçtiği
07:32anlamına gelir gibi
07:33bir sözleşmişler.
07:35Ve 50 yılla yakın
07:37beraber yoldaşlıklarında
07:38her evlilikte olacağı gibi
07:40bir takım sıkıntılar,
07:41bir takım problemler
07:43orada da yaşanmıştır.
07:44Biliyoruz.
07:45Bildiklerimiz var,
07:46bilmediklerimiz var.
07:47Hikayeler.
07:47Ama
07:48birbirlerinden
07:49hiç vazgeçmiş değiller.
07:51Ben nitekim
07:511975'te
07:53Bedir Ahmi
07:53vefat ettiğinde
07:54Eren Hanım
07:55ben şimdi resimlerimi
07:57kime göstereceğim?
07:58Ben en büyük eleştirmenimi
07:59kaybettim
08:00demiştir.
08:01Ve Eren Hanım
08:0136'da
08:02Bedir Ahmi ile
08:03evlenerek,
08:04evlilikle yani
08:05evlenerek
08:06Eren Eyüboğlu'na
08:07dönüştüğünde
08:07ki sonrasında
08:08Romanya ile teması
08:10yok denecek kadar az.
08:12Zaten ailesi de orada
08:13bir takım sıkıntılar
08:13yaşıyor ve dağılıyor
08:14yani Romanya'daki ailede.
08:16Ama
08:16Eren Hanım'a burada
08:18kendini
08:18Bedir Ahmi Eyüboğlu'nun
08:19eşi
08:20ve gerçek bir
08:21Türk resamı
08:22kimliğiyle
08:22var olmuş
08:23ve varlık
08:24göstermiştir.
08:25Yani
08:25bütün devlet resmi
08:27heykel sergilerinde
08:28Karı Koca
08:28Behaber sergileri var.
08:30Eren Hanım'ın
08:30Müstakil
08:31Solo sergileri var.
08:32Yani
08:33Türk resminin
08:33ana karakterlerinden
08:34birine dönüşmüştür.
08:35ve
08:36bunun için
08:37çaba göstermiştir.
08:38Anadolu'yu dolaşmaya
08:39Anadolu'dan resimler
08:40yapmaya
08:41can atmıştır.
08:43Ve
08:43Eren Hanım'ı
08:45dönemin
08:45diğer Türk resimlerinden
08:46farklı kılan
08:47ve önemli
08:48ve özel kılan
08:49bir unsur da
08:50bizim
08:50o erken
08:51Cumhuriyet
08:52ideolojisinin de
08:53bir uzantısı olarak
08:54hatta
08:55geç Osmanlı'dan
08:56başlayan
08:56batıllaşma
08:57ideolojisi
08:58içerisinde
08:59yüzümüzü
09:00batıya dönüp
09:00bütün yani
09:01sanatçılarımızın
09:02sanatçı adaylarımızın
09:03yüzünü batıya dönüp
09:04Anadolu'yla
09:05Anadolu
09:06motifleri
09:06figürlerine
09:07gelmeyi
09:07biraz da
09:08hor gördükleri
09:09açıkçası
09:10dönemde
09:11Eren Eyüboğlu
09:12bu
09:13angajmanlardan
09:14uzak olarak
09:15Anadolu'yu
09:16boyamaya
09:17Anadolu'yu
09:17resim etmeye
09:18doyamamıştır.
09:19Ve
09:19nitekim
09:20Ahmet Hamdi
09:21Tanpınar
09:21onun için
09:22eski
09:23büyük ressamlardan
09:24birine atıfla
09:25Anadolu'yu
09:26görmüş
09:27Senello
09:28diyor
09:28Tanpınar
09:29Eren Eyüboğlu
09:30için.
09:31Ve
09:31buradaki
09:31resimlere
09:32baktığımızda
09:33Eren Hanım'ın
09:34Anadolu'dan
09:35figürler,
09:36Anadolu'dan
09:36motifleri
09:37büyük bir coşkuyla
09:39boyadığını görüyoruz.
09:40Nitekim
09:41içerideki bir salonda
09:42Eren Hanım'ın
09:43Anadolu'dan resmetli
09:45kadınları ayırdık ki
09:46onlar bir kısmıdır yani.
09:47Trabzon'lu gelin
09:48Bursa'lı gelin
09:49İdeli gelin
09:50yani adeta
09:51böyle bir
09:52portreler
09:53dizisi
09:53motiflerin ötesinde.
09:56Yine
09:56mektuplarda
09:57sık sık
09:58rastlaştığımız
09:58Eren Hanım'ın
10:00adeta kendine
10:01resim atölyesi
10:02gibi gördüğü
10:02bir resim
10:03yapmak için
10:04bir an önce
10:05gitmeye
10:05can attığı yer
10:06Bursa'dır.
10:07Eren Eyüboğlu'nun
10:08en heyecanla
10:09ve özlemle
10:11gitmek istediği yer
10:12ve her canı
10:12sıkıldığında
10:13ya da o bunaldığında
10:15Bedir Ahmet ona
10:15teklif ederek
10:17yani Bursa'ya git
10:18ve birkaç resim yap
10:19ya da o
10:19Bursa'ya gitsem de
10:20birkaç resim yapsam.
10:21Hep böyle bir
10:22özlem ve böyle bir
10:23arzu içerisindedir.
10:25Ve nitekim
10:26sergide
10:26o Bursa resimlerine
10:28de bir bölüm ayırdık
10:29ve serginin en güzel
10:30odası diye
10:31anlatıyorum
10:31dolaşırken.
10:33Yani dolayısıyla
10:33Eren Hanım'ı
10:34herhangi bir
10:35Türk yasamından
10:36ayırmak
10:37biraz geride
10:38görmeyi bırakın
10:39aksine
10:39önde
10:40ileride görmek
10:41mümkün.
10:42Bunu da zaten
10:43bugüne kadar
10:44Türk resim tarihine
10:44dönüp baktığımızda
10:45Anadolu'yla
10:46bu kadar haşir neşir
10:47olmuş
10:48çok az
10:49isim vardır
10:50Eren Eybul'üyle
10:51kıyaslayabileceğimiz.
10:52Bedir Ahmet'e
10:53geri dönecek olursak
10:54Bedir Ahmet'e
10:55zaten
10:55çocukluk yıllarından
10:56itibaren
10:57nitekim
10:5712 yaşında
10:59daha cümlet ilan edilmemiş
11:00yanlış hatırlamıyorsam
11:011923'ün
11:02Ağustos'unda
11:03gününe
11:04yazdığı
11:05şöyle bir cümle var.
11:07Galiba ben
11:07tanınmış bir
11:09ressam alacağım.
11:10Ağabeyim
11:11önemli bir
11:12edip.
11:13tatlı çevirilerini
11:14okuyacağız.
11:16Adeta
11:17geleceği görmüş
11:17ve kendine böyle bir
11:18yürüyeceği yolu
11:19çizmiş bir çocuk
11:21ve o duyarlılıkla
11:22o kararlılıkla
11:24yürümüş
11:25adeta yürüyeceği yolu
11:27görmüş
11:27diyebiliriz
11:28daha o çağ
11:29o yaşlarda
11:30yani onlu yaşlardan itibaren
11:31ve kendini
11:33sıfırdan
11:34adeta kendince
11:35bir Anadolu
11:36ikonografisi
11:36yaratmaya
11:37adamış.
11:38Bedir Ahmet'in
11:38bütün çabasını
11:39bununla
11:41özetleyebiliriz
11:42dönüp baktığımızda.
11:43yani Bedir Ahmet'in
11:44çağdaş sanat
11:45literatürüne
11:46kazandırdığı
11:47Anadolu'dan
11:47yüzü aşkın
11:49özgün
11:50kendi yarattığı
11:51kendi stilize
11:52ettiği
11:52motifi
11:53figürü vardır.
11:55Bu yönüyle de
11:57bence
11:58dünya sanatında
11:59Türkiye damgasını
12:00vurmuş
12:01en önemli isim
12:02olarak
12:02var olmuştur
12:03ve
12:04sanattan
12:05Anadolu'dan
12:05söz ettiğimiz
12:06sürece de
12:06var olacaktır.
12:07Bedir Ahmet Eyüpoğlu
12:09Eren Eyüpoğlu'nun
12:11sırçasını
12:12nasıl etkilenmiş
12:12ya da etkilenmiş mi?
12:13Şöyle
12:13ikisi de
12:14birbirlerinden
12:15tabii ki etkilenmişlerdir.
12:16Yani aynı ortamda
12:17çalışıyorlar
12:18aynı kaynaklardan
12:19besleniyorlar
12:20ama bu sergide
12:21farklı duvarlarda
12:23gösterebilirim.
12:24Birbirlerine
12:25yaklaştıkları
12:26yerler var
12:27birbirlerinden
12:28uzaklaştıkları
12:29yerler var.
12:29Yani gerek
12:30teknik olarak
12:30gerek konu olarak.
12:32Çünkü
12:32nitekim bunu
12:34Bedir Ahmet şöyle
12:35dile getirir
12:35Eren
12:36anadan doğma
12:37ressam.
12:38Ben çalışarak
12:39oldum.
12:40Bedir Ahmet'in
12:41resmi
12:41genellikle daha
12:42bezemecidir.
12:44Nakış dediği
12:45soyut
12:46motiflere
12:47ağırlık verir
12:48ve
12:48nakış gibi
12:50işler
12:50işlemiştir.
12:51Yani Bedir Ahmet'in
12:52resimleri
12:53daha ayrıntılı
12:54ve daha
12:54işçiliklidir.
12:56Eren Hanım'ın
12:57resimleri ise
12:58daha artistik
13:00fırçası
13:01daha rahat
13:01daha güçlü
13:02bir fırçaya
13:02hakimdir.
13:04Ve
13:04Eren Hanım
13:05ele aldığı
13:06her konuyu
13:07figürü
13:08adeta
13:09anıtsallaştırır
13:10tuvallerinde.
13:12Yani
13:12ikisinin net
13:13böyle bir farkı var.
13:16Bedir Ahmet
13:16Batı sanatının
13:18büyük ustaları
13:18bildiğimiz
13:19yani Van Gogh'dan
13:20Picasso'ya
13:21ya da
13:22Gogen'den
13:24Utrillo'ya
13:26ve daha
13:26eski
13:27ustalara
13:28hepsini
13:29kendince
13:30özümsemiş
13:30kendince
13:31hıfzetmiştir.
13:32Yani orada
13:33durakları vardır.
13:34Bazen
13:35üç ay
13:35bazen iki yıl
13:36takıldığı
13:36sanatçılar vardır.
13:38Ve hepsini
13:38alacağını
13:39alıp
13:40yürümüştür.
13:42Ama
13:42Eren Hanım'da
13:44net bir
13:45Matis
13:46etkisi vardır.
13:47Ve Matis'den
13:48bizzat
13:49öğrencisi de
13:50olmuştur.
13:50İstanbul'a gelirken
13:51Matis'in ona yazdığı
13:53bir referans mektubu
13:54da vardır.
13:55Matis etkisi
13:56Eren Hanım'dan
13:56hiç gitmemiştir.
13:58Yani Eren Hanım
13:58Matis'i
13:59kendine
13:59hep usta
14:00bilmiştir.
14:01Başka
14:02Sezan
14:02birkaç isim
14:03daha sayabiliriz
14:04etkilendiği ama
14:04Eren Hanım'ın
14:05o anlamda
14:06şeyi daha
14:06sınırlıdır.
14:07etkilendiği
14:09isim
14:09skalası.
14:11Bedirahmi'de
14:11çok daha geniştir bu.
14:13Ve bu da
14:14ikisini
14:14farklı yönde
14:16biçimlemiştir.
14:17Peki bu
14:17sergide
14:18Eyüp Oğlu
14:18Çifti'nin
14:19sanat yolculuğunun
14:20hangi dönemine
14:20ait eserler
14:21ağırlıkta ve
14:22ziyaretçileri
14:23burada tam olarak
14:24ne bekliyor
14:25bizim?
14:25Yani burada
14:26ikisinin
14:27birbirine
14:28paralel
14:29ve
14:30koşut
14:30da diyebileceğim
14:31biçimde
14:32yerleştirdik.
14:33Sergide aşağı yukarı
14:34eş sayıda
14:35eserler var.
14:36Ve görece
14:36bir retrospektif
14:38mantıkla yaptığımızı
14:39söyleyebilirim.
14:40Bu içinde
14:41bulunduğumuz odada
14:42en erken
14:43dönemlerinden
14:43başlayarak
14:44ve sonra
14:45ikisinin de
14:46işte öne çıkan
14:47bir takım
14:47temaları da
14:48gözeterek
14:49mekanın da
14:50bize sunduğu
14:51imkanlarla
14:52mekanın da
14:53biliyorsunuz
14:54odalardan
14:55oluştuğu için
14:55biz de
14:55sergi kendi içinde
14:57bir takım bölümlerden
14:57oluşturduk.
14:59Yani
14:59ikisinin de
15:01ortak eserlerden
15:02yer aldığı
15:02işte portreler gibi
15:03ya da aile gibi
15:04aile portrelerinin
15:05olduğu odalar gibi
15:06daha
15:07ya da
15:08kadın
15:09figürlerinin olduğu
15:11ortak odalar
15:12olduğu gibi
15:12Bedirami'nin
15:13özgün motiflerinin
15:14olduğu başka bir oda var.
15:15İşte demin söylediğim
15:16Eren Able'nin
15:17Anadolu
15:18kadınlarını
15:20yoğunlukta olduğu
15:21topladığımız bir oda var.
15:23Yine Eren Hanım'ın ağırlıklı olduğu
15:24işte Bursa Odası var.
15:26Bedirami'nin daha ağırlıklı olduğu
15:27diğer şehirler var.
15:29Orada da
15:29Çorum ve Edirne
15:30Bedirami'nin
15:31gittiği
15:32iki yurt gezisinden
15:34eserler.
15:35Ve sonra işte
15:36İstanbul ve portreler
15:37yine ikisinin ortak
15:38yürüdüğü
15:40konular.
15:40Burada sadece resimler yok.
15:42Bazı belgeler de var.
15:44Biraz da onlardan bahsedebilir misiniz?
15:46Neler var burada belgelerde?
15:47Burada yine o işte
15:48ikilinin
15:50yani ilk tanışma
15:5131 sonundaki tanışmalarından itibaren
15:54o yürüdükleri
15:5650 yıla yakın
15:57yaşam ve sanat yolculuğundan
15:59böyle bir takım
15:59köşe taşı niteliğinde
16:01bir takım
16:01işaret niteliğindeki
16:03belgeler
16:03fotoğraflara da yer verdik.
16:06Bir başka vitrinde
16:07ikisinin de
16:08resim dışında
16:09bir takım objeleri
16:10çalıştığı objeleri
16:11görebilirsiniz.
16:12Seramik gibi
16:13ya da
16:13Bedirami'nin işte
16:14kağıt ağırlığı olarak
16:16tasarladığı
16:17bir takım
16:18ahşap kütükleri
16:19boyamıştır.
16:20Yani
16:20nitekim
16:22kendi serüvenlerinde de
16:23yani
16:23şeyin
16:24Eren Eyüboğlu'nun
16:25daha seramik
16:26ağırlıklı işleri vardır.
16:27Bedirami ise
16:28her bulduğu şeyi
16:29boyadığı için
16:30işte boyadığı taşlardan
16:32boyadığı
16:33ahşap
16:34parçalarına
16:36kadar
16:36farklı malzemelerle de
16:38çalıştıklarını
16:39yani ucundan da olsa
16:40küçük örnek de olsa
16:41görürsün istedik.
16:42Bedirami'nin
16:43vefatının
16:4450. yılı bu yıl.
16:45Zaten bu serginin
16:47oluşmasında da
16:48o kısmen vesile oldu.
16:50Bedirami'nin
16:50ölümünün 50. yılında
16:52böyle görkemli bir sergi
16:54oluşmasına
16:55İş Bankası
16:56Resmi
16:56Eykel Müzesi
16:57teşekkür ederiz.
16:58Hem kendi adıma
16:59hem aile adına
17:00yani Bedirami'nin
17:0250. yılını
17:03vefatının 50. yılını
17:04İş Bankası Müzesi
17:06böyle bir görkemli
17:07sergiyle selamlanmış oldu.
17:08İzlediğiniz için teşekkür ederim.
17:09İzlediğiniz için teşekkür ederim.
17:10İzlediğiniz için teşekkür ederim.
17:11İzlediğiniz için teşekkür ederim.
17:12İzlediğiniz için teşekkür ederim.
İlk yorumu siz yapın