- 2 gün önce
Kategori
🏖
SeyahatDöküm
00:01:00Mostar'ın Taş Köprüsü'nden Succeska'nın vahşi ormanlarına, Kravica'nın şelalelerinden Lukomir'in dağ köylerine.
00:01:08On sekiz yer. Her biri bir dünya. Her biri sizi farklı bir duyguya götürecek.
00:01:20Hazırsanız gidelim.
00:01:21Neretva Nehri'nin üzerinde 450 yıldır bir köprü duruyor.
00:01:31Mostar'ın kalbi, Bosna Hersey'in ruhu.
00:01:34Beyaz taşlardan örülmüş, 12 metre genişliğinde, 24 metre yüksekliğinde bir şah eser.
00:01:44Osmanlı ustası Mimar Hayruddin'in ellerinden çıkmış bu eser, 1560-6 yılında tamamlanmış.
00:01:50Ama burada sadece bir köprü yok.
00:01:56Burada bir medeniyet var, bir hikaye var, bir direnç var.
00:02:00Köprünün iki yanında taş evler sıralanmış.
00:02:07Balkonlar nehre bakıyor, çiçekler balkonlardan sarkmış.
00:02:11Dar sokaklar taş döşeli, her köşe başında bir tarih.
00:02:15Çarşılarda mis gibi kahve kokusu yayılıyor.
00:02:24Bakır kaplar, el yapımı halılar, rengarenk şallar rüzgarda sallanıyor.
00:02:29Esnaflar güler yüzle selamlıyor, kahve ikram ediyor.
00:02:38Ayaklarınızın altında cilalı taşlar.
00:02:41Yüzlerce yıldır, milyonlarca ayak bu taşlara basmış.
00:02:45Her biri bir hikaye bırakmış.
00:02:53Yüzünüze çarpan hafif su damlacıkları.
00:02:56Nehir 65 metre aşağıda, zümrüt yeşili, hızlı, güçlü akıyor.
00:03:02Suyun sesi etrafı dolduruyor.
00:03:05Kulağınızda bir melodi gibi yankılanıyor.
00:03:07Köprünün ortasında duruyorsunuz.
00:03:16Bir yanda doğu, bir yanda batı.
00:03:20Sağda minare yükseliyor, solda kilise çanı çalıyor.
00:03:23İki dünya burada buluşuyor, birbirine sarılıyor.
00:03:26Köprüden atlayan gençleri izliyorsunuz.
00:03:3120 metre yükseklikten buz gibi suya dalıyorlar.
00:03:35Bu gelenek yüzyıllardır sürüyor.
00:03:37Cesaret gösterisi değil, bir ritüel bu.
00:03:40Gün batımında köprü büyü gibi.
00:03:45Güneş batıya inerken beyaz taşlar altın renge bürünüyor.
00:03:50Neretvan'ın suları önce turuncu, sonra pembe, sonra mor oluyor.
00:03:55Işıklar yavaş yavaş yanıyor.
00:03:59Köprü aydınlanıyor.
00:04:01Gece karanlığında bir mücevher gibi parlıyor.
00:04:09Mostar Köprüsü, 93 yılında savaşta yıkıldı.
00:04:14Ama 10 yıl sonra taş taş tekrar örüldü.
00:04:18Çünkü bu köprü sadece bir yapı değil.
00:04:21Barışın, birlikteliğin, umudun sembolü.
00:04:25Burası insanlığın ortak mirasıdır.
00:04:30UNESCO, dünya mirası listesindedir.
00:04:33Ve her yıl milyonlarca insan buraya geliyor.
00:04:36Sadece köprüyü görmek için değil, bu duyguyu yaşamak için.
00:04:46Mostar'ın taş zarafetinden, şimdi doğanın ham gücüne geçiyoruz.
00:04:51Güneye, Trebijat nehrinin aktığı yere,
00:04:53Ormanların derinliklerine.
00:04:55Yolu takip ediyorsunuz.
00:05:01Etrafınız yeşilliklerle çevrili.
00:05:03Kabak ağaçları, meşeler, söğütler gökyüzünü örtmüş.
00:05:07Ormanın içinden bir ses geliyor.
00:05:12Uzaktan, hafif.
00:05:14Sonra giderek yükseliyor.
00:05:16Bir gümbürtü, bir uğultu.
00:05:19Yere titreşimler yayılıyor.
00:05:22Birkaç adım daha atıyorsunuz ve karşınıza çıkıyor.
00:05:25Kravica şelalesi.
00:05:3825 metre yükseklikten, 120 metre genişliğinde bir perde gibi su dökülüyor.
00:05:44Binlerce beyaz ip, havaya saçılıyor.
00:05:47Şelale yarım daire şeklinde.
00:05:51Sanki doğa bir amfiteyatro inşa etmiş.
00:05:54Ortada dev bir sahne, etrafta yeşil seyirciler.
00:05:58Suyun gücü o kadar fazla ki, 100 metre öteden yüzünüze sisle serpiliyor.
00:06:04Aşağıda turkuaz bir havuz var.
00:06:09Berrak, derin, büyüleyici.
00:06:11Güneş ışınları suya vurduğunda havuzun dibi görünüyor.
00:06:15Kayalar, taşlar, su bitkileri net seçiliyor.
00:06:21Suyun içinde insanlar yüzüyor.
00:06:24Çocuklar gülüşüyor, çığlık atıyor.
00:06:26Şelalenin altına yaklaşanlar suyun gücünü hissediyor.
00:06:30Omuzlarına, başlarına dökülen o soğuk, o ferahlık.
00:06:44Şelalenin etrafı cennet gibi.
00:06:47Söğütler suya doğru eğilmiş, dalları havuza değiyor.
00:06:51Yosunlar kayaları kaplamış, her yer canlı yeşil.
00:06:56Kuşlar cıvıldıyor, kelebekler uçuşuyor.
00:06:59Arılar çiçeklerin arasında dolaşıyor.
00:07:02Ormanın kokusu burnunuza geliyor.
00:07:05Nemli toprak, taze yapraklar, yabanıl çiçekler.
00:07:10Şelalenin yanında küçük mağaralar var.
00:07:13Suyun arkasına geçebiliyorsunuz.
00:07:15Orada durup dışarı bakıyorsunuz.
00:07:17Su perdesi gözünüzün önünden akıyor.
00:07:20Işık kırılıyor, gökkuşakları beliriyor.
00:07:22Her an farklı bir renk.
00:07:29Farklı bir ışık oyunu.
00:07:31Sanki bir rüyanın içindesiniz.
00:07:36Yaz aylarında burası canlı.
00:07:38Aileler piknik yapıyor, gençler kayalardan atlıyor.
00:07:42Müzik çalıyor, kahkahalar yükseliyor.
00:07:47Ama sabah erken gelirseniz sadece doğayla baş başa kalıyorsunuz.
00:07:52Suyun sesi, kuş cıvıltıları ve hiçbir şey.
00:07:56O sessizlik, o huzur.
00:07:58Kravica sadece bir şelale değil.
00:08:03Bosna Hersey'in saklı cenneti.
00:08:05Doğanın hala el değmemiş bir köşesi.
00:08:08Buraya geldiğinizde dünya durur.
00:08:11Zaman yavaşlar.
00:08:12Sadece su, yeşil ve siz kalırsınız.
00:08:16Müzik
00:08:16Kravica'nın su cennetinden şimdi mistik bir yolculuğa çıkıyoruz.
00:08:30Kuzeye, buna nehrinin kaynağına.
00:08:33Kayaların dibine.
00:08:37Bir uçurum var karşınızda.
00:08:40Dikey, dev, ürkütücü.
00:08:42Yüz metre yüksekliğinde beyaz kayalar gökyüzüne uzanıyor.
00:08:48Ve tam bu kayaların dibinde,
00:08:51karanlık bir mağaradan bir nehir fışkırıyor.
00:08:55Buna nehri.
00:08:56Buz gibi, berrak, güçlü.
00:08:59Sanki yerin derinliklerinden fırlıyor.
00:09:02Işığa kavuşuyor.
00:09:04Kaynağından çıktığı anda büyük bir nehir.
00:09:07Sessiz ama kudretli.
00:09:10Kayaların hemen yanında,
00:09:12suyun kenarında ahşap bir yapı duruyor.
00:09:16Blagaş Tekkesi.
00:09:18450 yıllık bir derviş evi.
00:09:22Beyaz duvarlar, ahşap çıkmalar, pencereler suya bakıyor.
00:09:27Osmanlı mimarisi burada doğayla kucaklaşmış.
00:09:30Tekke sanki kayadan fışkırmış gibi.
00:09:32İnsan yapısı mı, doğal oluşum mu anlaşılmıyor.
00:09:35İçeri giriyorsunuz.
00:09:47Ayakkabılarınızı çıkarıyor, taş döşemeye basıyorsunuz.
00:09:51Serin, sakin, huzurlu.
00:09:54Duvarlarda eski yazılar, hat sanatı, geometrik desenler.
00:10:01Tavandan sarkıt avizeler, köşelerde mum ışıkları.
00:10:05Odalar küçük, sade, mütevazı.
00:10:07Dervişler burada ibadet edermiş, meditasyon yaparmış, ruhlarını arındırırmış.
00:10:15Tekkenin balkonuna çıkıyorsunuz.
00:10:17Ayaklarınızın altında doğrudan nehir akıyor.
00:10:20Su o kadar berrak ki dibindeki taşları sayabiliyorsunuz.
00:10:24Etrafınız yeşillikle çevrili.
00:10:28Söğütler, incir ağaçları, asma dalları.
00:10:32Kuşlar şakıyor, suyun sesi kulağınıza bir ninni gibi geliyor.
00:10:37Rüzgar yüzünüze vuruyor, nemli, ferah, tertemiz.
00:10:41Mağaranın ağzına bakıyorsunuz.
00:10:53Karanlık, derin, gizemli.
00:10:56İçeri girebiliyorsunuz.
00:10:57Birkaç adım atıyorsunuz.
00:10:59Işık azalıyor, serin artıyor.
00:11:03Mağara içeriden devasa.
00:11:05Tavan görünmüyor, duvarlar kaybolmuş.
00:11:08Sadece suyun sesi var.
00:11:10Gümbürdüyor.
00:11:11Yankılanıyor.
00:11:12Kocaman mağarayı dolduruyor.
00:11:16Burası sadece bir tekke değil.
00:11:19Bir enerji merkezi.
00:11:20İnsanlar buraya huzur bulmaya geliyor.
00:11:23Oturup suyu izliyorlar.
00:11:25Sessizliğe dalıyorlar.
00:11:28Bazıları dua ediyor.
00:11:30Bazıları sadece düşünüyor.
00:11:33Hangi dine, hangi inanca mensup olursanız olun,
00:11:36burası size bir şeyler veriyor.
00:11:38İç huzuru, ruh dinginliği.
00:11:41Bir arınma.
00:11:45Gün batımında tekke büyüğünü doğuluyor.
00:11:49Güneş kayaların arkasına saklanıyor.
00:11:51Gölgeler uzuyor.
00:11:53Tekke altın ışıkla aydınlanıyor.
00:11:55Su sesi daha da belirginleşiyor.
00:11:59Sessizlik çöküyor.
00:12:01Ve siz orada, o anın içinde, zamanın dışında kalıyorsunuz.
00:12:07Blagaj'ın mistik sessizliğinden, şimdi tarihin ve doğanın buluştuğu bir şehre geçiyoruz.
00:12:19Kuzeye, iki nehrin birleştiğine, şelalenin şehrin içine düştüğü yere.
00:12:23Cajce.
00:12:27Orta Çağ'ın başkenti, Bosna Krallığı'nın kalbi.
00:12:33Şehrin merkezinde, tam ortasında 22 metre yüksekliğinde bir şelale var.
00:12:39Pliva Nehri, Vırbas Nehri ile buluşurken bu muazzam gösteriyi sergiliyor.
00:12:43Şelale Şehrin İçinde
00:12:47Evler şelalenin etrafında dizilmiş, köprüler suyun üzerinden geçiyor.
00:12:53Sanki şehir şelaleye sarılmış gibi.
00:12:55İnsanlar, pencerelerinden şelaleyi izliyor, balkonlarından su sesini dinliyor.
00:13:09Şelalenin gücü inanılmaz.
00:13:11Su öyle bir hızla dökülüyor ki, etraf sis bulutuyla kaplı.
00:13:16Güneş vurunca gökkuşakları beliriyor.
00:13:20Akşam karanlığında şelale ışıklandırılıyor.
00:13:23Mavi, yeşil, mor, kırmızı.
00:13:27Her renk suya yansıyor, şehir bir masal diyarına dönüşüyor.
00:13:33Şelalenin üzerinde tepeye tırmanıyorsunuz.
00:13:37Dar sokaklar, taş merdivenler, tarihi evler.
00:13:40Her adımda geçmişe doğru yükseliyorsunuz.
00:13:50Ve en tepede kale görünüyor.
00:13:53Cajce Kalesi.
00:13:5414. yüzyıldan kalma, devasa, görkemli.
00:13:59Kuleler hala ayakta, surlar hala sağlam.
00:14:02Kalenin duvarlarına tırmanıyorsunuz.
00:14:08Taşlar yosunlu, soğuk, tarihi.
00:14:11Parmak uçlarınızla dokunuyorsunuz.
00:14:14Asırları hissediyorsunuz.
00:14:15En yüksek kuleye çıkıyorsunuz.
00:14:25Ve karşınızda Cajce'nin tamamı açılıyor.
00:14:29Şelale aşağıda iki nehir birleşiyor, yeşil vadiler uzanıyor.
00:14:34Kırmızı kiremitli çatılar, taş evler, kilise kuleleri, minareler.
00:14:38Hepsi bir arada, bir uyum içinde.
00:14:42Kalenin içinde eski bir kilise var.
00:14:54Yıkık, harap ama hala ayakta.
00:14:58Duvarlarında freskler solmuş, renkler uçmuş.
00:15:02Ama hala bir şeyler anlatıyor.
00:15:05Krallar, kraliçeler, savaşçılar.
00:15:07Bosna Krallığı'nın son günleri burada yaşanmış.
00:15:11Son kral, burada taç giyimi.
00:15:13Şehir.
00:15:15Sonra Osmanlı gelmiş.
00:15:16Tarih değişmiş.
00:15:20Kaledenin avlusunda oturuyorsunuz.
00:15:22Sessizlik var.
00:15:23Sadece rüzgarın sesi, şelalenin uzaktan gelen uğultusu.
00:15:29Gözlerinizi kapatıyorsunuz.
00:15:31Geçmişi hayal ediyorsunuz.
00:15:33Atlı askerler, büyük savaşlar, zafer çığlıkları.
00:15:37Sonra barış, ticaret, kültür.
00:15:40Tarih burada katmanlar halinde yatıyor.
00:15:45Cajce, sadece bir şehir değil.
00:15:48Tarihin canlı müzesi.
00:15:50Doğanın ve medeniyetin el ele verdiği yer.
00:15:55Şelale gücü temsil ediyor.
00:15:57Kale direnci temsil ediyor.
00:15:59İkisi birlikte Bosna Hersey'in ruhunu anlatıyor.
00:16:02Cajce'nin taş duvarlarından şimdi vahşi doğanın kalbine iniyoruz.
00:16:16Kuzeybatı'ya, Una Nehri'nin aktığı, şelalelerin birbiri ardına geldiği, ormanların sonsuz uzandığı yere.
00:16:24Una Milli Parkı.
00:16:29Bosna Hersey'in kuzeybatı köşesinde, Hırvatistan sınırında 10 bin hektarlık bir doğa cenneti.
00:16:36Burası sadece bir park değil.
00:16:41Burası Avrupa'nın en temiz nehrinin aktığı, zümrüt yeşili suların dans ettiği, şelalelerin şarkı söylediği bir diyar.
00:16:48Una Nehri.
00:16:53Adı Latincede bir anlamına geliyor.
00:16:56Ve gerçekten de bir.
00:16:59Tek, eşsiz, benzersiz.
00:17:03Nehir yeşil.
00:17:05Ama öyle sıradan bir yeşil değil.
00:17:07Zümrüt gibi, kristal gibi, büyülü gibi bir yeşil.
00:17:11Su o kadar berrak ki, 5 metre derinliği görüyorsunuz.
00:17:15Dibindeki kayalar, balıklar, su bitkileri net seçiliyor.
00:17:21Nehir boyunca yürüyorsunuz.
00:17:24Patika ormanda kayboluyor.
00:17:26Etrafınız kocaman ağaçlarla çevrili.
00:17:29Kayınlar, gürgenler, kestaneler.
00:17:32Bazıları 300 yaşında.
00:17:34Gövdeleri o kadar kalın ki, 3 kişi zor kucaklıyor.
00:17:40Güneş ışığı yaprakların arasından süzülüyor.
00:17:43Zemin yosun kaplı, yumuşak, sessiz.
00:17:47Ayak sesleriniz yutulup gidiyor.
00:17:50Birden bir ses.
00:17:52Şelale sesi.
00:17:54Yaklaşıyorsunuz ve karşınıza stırbaki buk çıkıyor.
00:17:58Una'nın en büyük şelalesi.
00:18:0124 metre yükseklikten, 100 metre genişliğinde su dökülüyor.
00:18:05Gümbürtü o kadar yüksek ki, birbiri.
00:18:09Nizle konuşamıyorsunuz.
00:18:10Yüzünüze su serpintileri geliyor.
00:18:13Üşümeye başlıyorsunuz ama umursamıyorsunuz.
00:18:17Şelalenin üzerinde kayıklar yüzüyor.
00:18:20Rafting yapan insanlar bağırıyor, gülüyor.
00:18:24Kayık şelalenin kenarından geçiyor,
00:18:26neredeyse düşecek gibi oluyor.
00:18:28Sonra son anda dönüyor, güvenli suya giriyor.
00:18:31Adrenalin, heyecan, coşku.
00:18:36Una'da Rafting Avrupa'nın en iyilerinden.
00:18:39Her yıl binlerce sporcu buraya geliyor.
00:18:43Nehir boyunca yürümeye devam ediyorsunuz.
00:18:46Her köşe başında yeni bir şelale, yeni bir manzara.
00:18:50Martin Broad şelaleleri.
00:18:52Küçük ama sayısız.
00:18:53Su basamaklar halinde iniyor.
00:18:58Her basamakta bir havuz, her havuzda balıklar.
00:19:01Alabalıklar, sudaklar.
00:19:03Su o kadar temiz ki, balıklar elleriyle tutulabilir gibi.
00:19:07Ormanda eski manastırlar var.
00:19:11Yıkılmış kiliseler, taş duvarlar, mezarlar.
00:19:14Tarihe ait izler.
00:19:17Orta çağda burası keşişlerin yaşadığı yermiş.
00:19:20Sessizlikte ibadet ederlermiş.
00:19:23Doğayla baş başa kalırlarmış.
00:19:25Şimdi sadece taşlar kalmış.
00:19:27Ama ruh hala hissediliyor.
00:19:30Bir milli parkında zaman durmuş.
00:19:34Burada modern hayatın sesi yok.
00:19:35Telefon çekmiyor, gürültü yok.
00:19:39Sadece su sesi, kuş sesi, rüzgar sesi ve siz.
00:19:46Doğanın tam ortasında kaybolmuş, bulmuş, kendinize dönmüş.
00:19:56Una'nın vahşi doğasından şimdi taşlaşmış bir zamana geçiyoruz.
00:20:01Güneye, Neretva Nehri'nin kıyısına, tepedeki Taşköy'e.
00:20:05Poçitelj.
00:20:10Orta çağdan kalma bir köy.
00:20:11Ama sadece köy değil.
00:20:13Bir kale, bir cami, bir han, bir hamam.
00:20:18Osmanlı döneminin tüm izleri burada.
00:20:22Köy tepeye yaslanmış.
00:20:24Evler taştan, dar sokaklar taştan.
00:20:27Her şey taş.
00:20:28Gri, bej, beyaz tonlarda bir tablo.
00:20:31Sanki zaman burada donmuş, duvarlar arasına hapsedilmiş.
00:20:42Köyün girişinden başlıyorsunuz.
00:20:45Dar bir kapıdan geçiyorsunuz.
00:20:46Kemerli, taştan, üzerinde de Osmanlı arması.
00:20:51Sonra sokaklar başlıyor.
00:20:56Çok dar, kıvrımlı, dik.
00:20:58Bazen merdiven, bazen rampa.
00:21:01Taşlar parlak, yüzlerce yıldır ayak basılmış.
00:21:03Evler sokağın iki yanında dizilmiş.
00:21:09Taş duvarlar, ahşap pencereler, kiremitli çatılar.
00:21:13Bazıları restore edilmiş, bazıları harap.
00:21:18Kapılar açık.
00:21:19İçeriden yaşlılar bakıyor, gülümsüyor.
00:21:23Bazı evlerde el sanatları satılıyor.
00:21:25Halılar, bakır kaplar, ahşap oyma işler.
00:21:29Geleneksel Bosna İşçiliği.
00:21:30Yukarı çıktıkça manzara açılıyor.
00:21:42Aşağıda neretva parlıyor.
00:21:44Nehir gümüş bir şerit gibi uzanıyor.
00:21:48Karşı kıyıda yeşil tepeler, vadiler, bağlar.
00:21:52Meyve bahçeleri, zeytin ağaçları.
00:21:55Akdeniz havası buraya kadar geliyor.
00:21:57Hava sıcak, kuru, ferah.
00:22:00Köyün ortasında cami var.
00:22:05Hacı Alija, cami.
00:22:0716. yüzyıldan kalma.
00:22:09Minaresi hala dik, kubbesi sağlam.
00:22:14İçeri giriyorsunuz.
00:22:16Serin, sakin, sessiz.
00:22:18Halılar yerde, duvarlar beyaz, tavan ahşap.
00:22:22Mihrap narin, oymalı, zarif.
00:22:25Osmanlı inceliği her detayda görülüyor.
00:22:35Caminin yanında medrese var.
00:22:38Eski öğrenci odaları, avlu, çeşme.
00:22:41Burada yüzlerce talebe okumuş.
00:22:43Kur'an ezberlenmiş, bilim öğrenilmiş.
00:22:46Şimdi terk edilmiş.
00:22:49Sadece taşlar kalmış.
00:22:52Ama duvarlar hala konuşuyor, hikayeler anlatıyor.
00:22:55En tepeye çıkıyorsunuz.
00:22:59Kale burada.
00:23:01Pojitelj kalesi, savunma kulesi, muhafız odası, sur duvarları.
00:23:08Yukarıdan köyün tamamı görünüyor.
00:23:10Taş evler basamaklar gibi dizilmiş.
00:23:12Cami ortada.
00:23:14Minaresi yükseliyor.
00:23:15Nehir aşağıda ışıldıyor.
00:23:17Manzara nefes kesici.
00:23:18Gün batımı zamanı.
00:23:24Pojitelj altın oluyor.
00:23:26Güneş, tepelerin arkasına inerken taşlar ışıldıyor.
00:23:30Turuncu, pembe, mor tonlar her yeri kaplıyor.
00:23:36Ezan okunuyor.
00:23:37Ses taş duvarlarda yankılanıyor.
00:23:40Vadiye yayılıyor.
00:23:41Ve siz orada, o anda, yüzyıllar öncesine taşınmış gibi oluyorsunuz.
00:23:48Pojitelj sadece bir köy değil.
00:23:52Yaşayan bir müze.
00:23:54Geçmişin canlı tanığı.
00:23:55Ve buraya geldiğinizde sadece görmüyorsunuz.
00:23:59Hissediyorsunuz, yaşıyorsunuz.
00:24:02O zamana ait oluyorsunuz.
00:24:07Ramsko Lake.
00:24:08Pojitel'in taş dokusundan şimdi suyun ve dağların birleştiğine geçiyoruz.
00:24:12Orta Bosna'ya, Yeşiltepe'lerin arasına.
00:24:16Sessiz göle.
00:24:182300 metre uzunluğunda dağlarla çevrili turkuaz bir ayna.
00:24:33Burası yapay ama doğal görünüyor.
00:24:35Bir baraj gölü.
00:24:37Neretva nehrinin üzerine baraj kurulmuş, vadi su altında kalmış.
00:24:41Ama öyle güzel ki, sanki hep buradaymış gibi.
00:24:44Gölün kıyısında küçük bir manastır var.
00:24:55Rama Manastırı.
00:24:5715. yüzyıldan kalma.
00:24:59Fransiskan rahiplerinin evi.
00:25:03Beyaz duvarlar, küçük kuleler, taş çan kulesi.
00:25:06Manastır gölün kenarında, suyun hemen üstünde.
00:25:10Yansıması suda görünüyor.
00:25:12Sanki iki manastır var gibi.
00:25:25Manastıra giriyorsunuz.
00:25:27Avlu küçük, taşlı, sessiz.
00:25:30Ortada bir çeşme, kenarında lavanta.
00:25:33Koku mis gibi yayılıyor.
00:25:37Kiliseye giriyorsunuz.
00:25:39İçerisi sade.
00:25:40Ahşap banklar, taş zemin, duvarda haç.
00:25:44Işık, renkli camlardan süzülüyor.
00:25:47Kırmızı, mavi, sarı tonlar yerde dans ediyor.
00:25:50Manastırın kütüphanesi var.
00:26:06Eski kitaplar, el yazmaları, haritalar.
00:26:09Latin alfabesiyle yazılmış metinler.
00:26:11Rahipler, yüzyıllardır burada bilgi biriktirmiş.
00:26:17Kültürü korumuş.
00:26:18Savaşlar olmuş, yıkımlar olmuş ama kitaplar hep kalmış.
00:26:22Göl kenarında yürüyorsunuz.
00:26:35Su durgun.
00:26:36Aynası gibi.
00:26:38Gökyüzü suya yansıyor.
00:26:40Bulutlar, dağlar, ağaçlar.
00:26:43Her şey iki kat güzel.
00:26:46Su soğuk.
00:26:48Elinizi sokuyorsunuz.
00:26:50Buz gibi.
00:26:50Dağlardan eriyen karlar buraya akıyor.
00:26:55Su tertemiz, içilebilir.
00:27:03Gölde tekne turları var.
00:27:06Küçük motorlu sandallar, balıkçı kayıkları.
00:27:09Birine biniyorsunuz, suya açılıyorsunuz.
00:27:13Motor sesi susmaya başlıyor.
00:27:16Sadece suyun hafif çarpmış sesi kalıyor.
00:27:19Tekneni sallanıyor.
00:27:20Rahatlıyorsunuz.
00:27:22Etraf tamamen sessiz.
00:27:24Kuş sesi bile yok.
00:27:27Sadece rüzgar, sadece su.
00:27:29Gölün ortasında duruyorsunuz.
00:27:33Gölün ortasında duruyorsunuz.
00:27:34Etrafa bakıyorsunuz.
00:27:36Dağlar çepeçevre.
00:27:38Yeşil, ormanlı, görkemli.
00:27:41Zirveleri bulutlar.
00:27:42Zirveleri bulutlara değiyor.
00:27:50Güneş bulutların arasından çıkıyor, ışık huzmeleri suya vuruyor.
00:27:55Işık oyunları başlıyor.
00:27:56Su turkuaz, sonra kobalt mavisi, sonra lacivert oluyor.
00:28:01Her an farklı bir renk.
00:28:05Akşam olduğunda göl büyüye dönüşüyor.
00:28:08Gün batımı dağların arkasından oluyor.
00:28:11Gökyüzü pembeye, turuncuya, mora bürünüyor.
00:28:14Su bu renkleri yansıtıyor.
00:28:18Sanki gökyüzü suya düşmüş gibi.
00:28:21Manastırın silüeti karanlıkta beliriyor.
00:28:24Işıklar yanıyor, suyun üzerinde titriyor.
00:28:33Ramsko Gölü sadece bir göl değil.
00:28:36Dinginlik yeri, sessizlik yeri.
00:28:39Ruh, dinlendiren yer.
00:28:40Burası, dünyadan koptuğunuz, kendinize döndüğünüz yer.
00:28:47Modern hayatın koşturmacası burada bitiyor.
00:28:51Or.
00:28:52Zaman yavaşlıyor, düşünceler duruluyor.
00:28:55Ve siz sadece orada, o anın içinde kalıyorsunuz.
00:29:05Ramsko'nun dinginliğinden,
00:29:07şimdi Bosna Hersey'in en yüksek ve en izole köyüne tırmanıyoruz.
00:29:12Bielasnika Dağı'nın zirvesine yakın, 1700 metre yüksekliğe.
00:29:19Lukomir, Bosna'nın çatısı.
00:29:22Ülkenin en yüksekte yaşanan köyü.
00:29:27Buraya ulaşmak kolay değil.
00:29:29Dar toprak yollar, dik virajlar, kayalık patikalar.
00:29:32Yol bazen o kadar dik ki, yürümek zorlaşıyor.
00:29:37Ama her adımda manzara değişiyor.
00:29:40Aşağıda vadiler derinleşiyor.
00:29:42Gökyüzü yaklaşıyor.
00:29:44Bulutlar ayaklarınızın altında kalıyor.
00:29:46Ve sonunda köy görünüyor.
00:29:5215 ev.
00:29:53Taştan yapılmış, piramit çatılı, geleneksel Bosnian mimarisinde.
00:30:00Çatılar taşla kaplı.
00:30:02Kayraktan, düz, ağır taşlar.
00:30:05Kışın kar yağdığında, bu taşlar çatıyı tutuyor.
00:30:09Rüzgara karşı koruyor.
00:30:10Bacalardan duman çıkıyor.
00:30:13Odun kokusu havaya yayılıyor.
00:30:16Köyde zaman durmuş.
00:30:19Elektrik yok.
00:30:20Asfalt yok.
00:30:21Modern, hiçbir şey yok.
00:30:23İnsanlar, yüzyıllardır aynı şekilde yaşıyor.
00:30:28Kadınlar geleneksel kıyafetler giyiyor.
00:30:31Renkli önlükler.
00:30:33Başörtüleri.
00:30:34El örgüsü çoraplar.
00:30:36Erkekler koyun güdüyor.
00:30:37Tarlalarda çalışıyor.
00:30:39Çocuklar çıplak ayak koşuyor.
00:30:41Bahçelerde oynuyor.
00:30:46Köylüler misafirperver.
00:30:54Kapılarını açıyor, içeri davet ediyor.
00:30:57Eviniz küçük, tek odalı.
00:31:00Ortada ocak, etrafında kilimler, yastıklar.
00:31:03Duvarlarda eski fotoğraflar asılı.
00:31:07Dedeler, nineler, evlilik resimleri.
00:31:10Tavanda kurutulmuş otlar, tıbbi bitkiler.
00:31:13Köşede bakır kaplar, ahşap eşyalar.
00:31:17Her şey el yapımı.
00:31:18Her şey eski.
00:31:20Kadın çay ikram ediyor.
00:31:25Kendi yetiştirdiği bitkilerden.
00:31:27Ada çayı, ıhlamur, dağ çayı.
00:31:29Kokusu mis gibi.
00:31:35Sonra peynir getiriyor.
00:31:37Kendi koyunlarından yaptığı.
00:31:39Taze, beyaz, tuzlu.
00:31:42Yanında ev yapımı ekmek.
00:31:44Tandırda pişmiş, sıcacık, tereyağlı.
00:31:47Köyün ucunda uçurum var.
00:31:52Rakovic.
00:31:53Uçurumu.
00:31:55600 metre dikey.
00:31:58Kenara gidiyorsunuz.
00:32:00Aşağı bakıyorsunuz.
00:32:01Vadi dipsiz gibi.
00:32:03Bulutlar vadinin içinde dolaşıyor.
00:32:05Karşıda dağlar sıralanmış,
00:32:07zirve zincirleri uzanıyor.
00:32:10Rüzgar güçlü.
00:32:12Saçlarınızı savuruyor, üşütüyor.
00:32:14Ama manzara o kadar muhteşem ki,
00:32:18soğuğu umursamıyorsunuz.
00:32:24Köyde koyun sürüleri var.
00:32:27Yüzlerce koyun.
00:32:29Beyaz, tüylü, çanları çalıyor.
00:32:31Çoban onları güdüyor.
00:32:35Yaşlı bir adam, değneği elinde, köpeği yanında.
00:32:39Koyunlar otluyor, çanlar çınlıyor.
00:32:42Ses dağlara yansıyor, yankılanıyor.
00:32:45Pastoral bir müzik.
00:32:49Akşam olduğunda köy sakinleşiyor.
00:32:52Güneş dağların arkasına batıyor.
00:32:54Gökyüzü alev alıyor.
00:32:55Kırmızı, turuncu, mor.
00:33:00Evlerden ışıklar sızıyor.
00:33:02Bacalardan duman tütüyor.
00:33:04Akşam yemeği hazırlanıyor.
00:33:06Koyun eti, sebze, ekmek.
00:33:09Basit ama lezzetli.
00:33:14Gece karanlığında yıldızlar açılıyor.
00:33:17Işık kirliliği yok, şehir yok.
00:33:19Gökyüzü siyah bir kadife üzerine serilmiş elmaslar gibi.
00:33:23Samanyolu görünüyor.
00:33:27Net, berrak, muhteşem.
00:33:30Yıldızlar o kadar yakın ki, elinizi uzatsanız tutacakmış gibi.
00:33:37Lukomir sadece bir köy değil.
00:33:39Geçmişin yaşadığı yer.
00:33:41Geleneklerin korunduğu yer.
00:33:43Modern dünyadan kopmuş, kendi zamanında kalmış bir yer.
00:33:46Buraya geldiğinizde 100 yıl geriye gidiyorsunuz.
00:33:52Ve belki de hayatın böyle de yaşanabileceğini, basitliğin güzelliğini anlıyorsunuz.
00:34:06Lukomir'in dağ havasından, şimdi tekrar nehir kenarına.
00:34:10Osmanlı zarafetine iniyoruz.
00:34:12Neretva Nehri'nin üzerinde duran başka bir köprüye.
00:34:18Konjik Eski Köprüsü.
00:34:20Mostar'ın küçük kız kardeşi diyebiliriz.
00:34:23Ama o da kendi güzelliğine sahip.
00:34:2717. yüzyılda inşa edilmiş.
00:34:30Altı kemerli, beyaz taştan, zarif.
00:34:33Neretva'nın en hareketli kısmında duruyor.
00:34:36Köprünün etrafında Konjik Kasabası uzanıyor.
00:34:42Küçük, sakin, otantik.
00:34:44Osmanlı döneminden kalma ahşap evler, çarşı, cami, han.
00:34:51Sokaklarda kedi dolaşıyor, çocuklar oynuyor, yaşlılar kahve içiyor.
00:34:56Hayat yavaş, huzurlu, sade.
00:34:58Köprüye yürüyorsunuz.
00:35:09Taş basamaklar, parmaklıklar eski.
00:35:12Taşlar cilalı, parlak.
00:35:15Yüzyıllardır ellerce insan buradan geçmiş.
00:35:19Köprünün ortasında duruyorsunuz.
00:35:22Aşağı bakıyorsunuz.
00:35:23Neretva hızla akıyor.
00:35:25Su yeşil, köpüklü, çalkantılı.
00:35:28Taşlara çarpıyor, sıçrıyor, gürültü yapıyor.
00:35:34Köprünün iki yanında balıkçılar var.
00:35:37Oltalarını atmış, bekliyor.
00:35:40Sabırlı, sessiz, huzurlu.
00:35:44Ara sıra bir balık yakalıyorlar.
00:35:47Alabalık.
00:35:48Parlak, canlı, zıplıyor.
00:35:51Sepete koyuyorlar, tekrar olta atıyorlar.
00:35:58Köprünün yakınında eski bir han var.
00:36:08Tito'nun sığınağı olarak biliniyor.
00:36:11Soğuk savaş döneminde gizli bir askeri üs olarak kullanılmış.
00:36:14İçeri giriyorsunuz.
00:36:18Dev tüneller, gizli odalar, komuta merkezi.
00:36:22Beton duvarlar, metal kapılar, dönemin teknolojisi.
00:36:26Burası nükleer savaş için yapılmış.
00:36:28Tito ve hükümeti burada saklanacakmış.
00:36:30Şimdi müze.
00:36:34Eski haritalar, askeri kıyafetler, silahlar.
00:36:38Soğuk savaşın tüm gerilimi burada hissediliyor.
00:36:43Kapalı bir yeraltı dünyası.
00:36:45Güneş ışığı girmiyor.
00:36:47Hava nemli, serin.
00:36:49Dar koridorlar, düşük tavanlar.
00:36:52İçeri girdikçe daha derin iniyorsunuz.
00:36:54Sığınaktan çıktığınızda güneş ışığı gözünüzü alıyor.
00:37:06Derin bir nefes alıyorsunuz.
00:37:08Tekrar köprüye geliyorsunuz.
00:37:12Şimdi köprü daha değerli görünüyor.
00:37:15Barışın sembolü.
00:37:17Bağlantının sembolü.
00:37:19Geçmişten bugüne uzanan bir yol.
00:37:20Köprünün kenarında küçük kafeler var.
00:37:26Açık hava, ahşap masalar, el dokuması örtüler.
00:37:30Bosna kahvesi içiyorsunuz.
00:37:34Kahve koyu, sert, köpüklü.
00:37:38Yanında lokum, su.
00:37:40Yavaş yavaş yudumlarken köprüyü izliyorsunuz.
00:37:44İnsanlar geçiyor, fotoğraf çekiyor, sohbet ediyor.
00:37:47Hayat akıyor.
00:37:49Tıpkı Neretva gibi.
00:37:50Akşam karanlığında köprü ışıklandırılıyor.
00:37:56Sarı ışıklar taşları aydınlatıyor.
00:37:59Köprü gece karanlığında parıldıyor.
00:38:03Neretva'nın sesi daha belirgin hale geliyor.
00:38:07Suyun akışı, taşlara çarpması.
00:38:09Doğanın müziği.
00:38:10Konjik köprüsü, Mostar kadar ünlü değil.
00:38:16Ama o yüzden daha samimi, daha o otantik.
00:38:21Buraya geldiğinizde turist kalabalığı yok.
00:38:26Sadece yerel hayat, sadece doğal güzellik var.
00:38:29Ve belki de bu yüzden daha özel.
00:38:42Konjik'in nehir kenarından, şimdi renkli evlerin ve kalenin bulunduğu tarihi şehre yükseliyoruz.
00:38:48Orta Bosna'nın vezir şehrine.
00:38:54Travnik.
00:38:56Osmanlı döneminin idari merkezi.
00:38:58200 yıl boyunca Bosna eyaletinin başkenti.
00:39:02Şehir dağların arasında, dar bir vadide kurulmuş.
00:39:07Etrafı yeşil tepelerle çevrili.
00:39:10Hava tertemiz.
00:39:11Su soğuk, doğa cömert.
00:39:17Şehre girdiğinizde, ilk gördüğünüz şey renkli evler.
00:39:21Sarı, mavi, pembe, yeşil.
00:39:25Osmanlı tarzı ahşap evler, çıkmalar, kafesli pencereler.
00:39:29Evler yamaca yaslanmış.
00:39:33Basamaklar gibi dizilmiş.
00:39:35Her ev bir üsttekinden biraz daha yukarıda.
00:39:38Sanki birbirlerine bakıyor, sohbet ediyorlar.
00:39:50Sokaklar dar, kıvrımlı, taş döşeli, çarşı canlı.
00:39:55Dükkanlarda geleneksel el sanatları.
00:39:57Bakır işlemeler, kilimler, ahşap oymalar.
00:40:03Fırınlardan börek kokusu yayılıyor.
00:40:06Buranın böreği ünlüdür.
00:40:08Kat kat hamur, içinde peynir, ıspanak, et.
00:40:13Sıcacık, gevrek, lezzetli.
00:40:15Şehrin tepesinde kale duruyor.
00:40:21Travnik Kalesi.
00:40:2315. yüzyıldan kalma.
00:40:25Dev surlar, kuleler, buçlar.
00:40:28Kaleye çıkmak için dik bir yokuş tırmanmanız gerekiyor.
00:40:34Taş merdivenler, yorucu ama değer.
00:40:37Her adımda şehir daha net görünüyor.
00:40:39Kale kapısından giriyorsunuz.
00:40:49Kemerli, taştan, üzerinde Osmanlı tuğrası.
00:40:52İçerisi geniş bir avlu.
00:40:56Eski muhafız kuleleri, cephanelik, su sarnıcı.
00:41:00Şimdi bir kısmı restore edilmiş, bir kısmı yıkık.
00:41:04Ama hala etkileyici.
00:41:05Kalenin en yüksek kulesine çıkıyorsunuz.
00:41:12Dar bir merdiven, taş basamaklar.
00:41:14Karanlık, nemli, soğuk.
00:41:18Ama tepede manzara açılıyor.
00:41:21Travnik'in tamamı ayaklarınızın altında.
00:41:24Renkli evler, camiler, kiliseler, saat kulesi.
00:41:28Etrafta dağlar, ormanlar, vadiler.
00:41:32Gökyüzü masmavi.
00:41:33Bulutlar beyaz yünlü koyunlar gibi.
00:41:42Şehrin merkezinde eski bir saat kulesi var.
00:41:46Sarık Kulesi.
00:41:4829 metre yüksekliğinde ahşaptandır.
00:41:53Saat hala çalışıyor.
00:41:55Her saat başı zilini çalıyor.
00:41:58Ses şehre yayılıyor.
00:42:00Dağlara çarpıyor.
00:42:01Geleneksel bir ses.
00:42:03Nostaljik bir ses.
00:42:06Travnik'te birden fazla cami var.
00:42:09Renkli cami, Süleyman Paşa Camii, Halit Paşa Camii.
00:42:14Her biri farklı yüzyıldan, farklı mimari tarzda.
00:42:17Minareler gökyüzüne uzanıyor.
00:42:21Ezan okunduğunda sesler birbiriyle karışıyor.
00:42:24Şehir bir melo diye dönüşüyor.
00:42:27Şehirde eski bir vezir evi var.
00:42:33Ivo Andrić'in müzesi.
00:42:35Ünlü Yugoslavia yazarı burada doğmuş.
00:42:38Nobel ödülü almış.
00:42:41Evi şimdi müze.
00:42:43İçerisi otantik.
00:42:44Eski mobilyalar, el yazması notlar, kişisel eşyalar.
00:42:48Andrić'in yaşadığı dönem burada canlanıyor.
00:42:53Travnik'in çevresi güzel.
00:42:56Blasic dağı yakında.
00:42:58Kış sporları, merkezi.
00:43:01Yazın yeşil meralar, kışın beyaz pisler.
00:43:03Plavavoda.
00:43:07Mavi su kaynakları.
00:43:09Kayalardan fışkıran berrak sular.
00:43:11İçilebilir, şifalı, buz gibi.
00:43:15İnsanlar şişelere doldur.
00:43:17Ip götürüyor.
00:43:21Travnik, eski Bosna'nın kalbi.
00:43:24Osmanlı mirasının canlı tutulduğu yer.
00:43:28Buraya geldiğinizde geçmişe yolculuk yapıyorsunuz.
00:43:31Ama aynı zamanda günümüzü de yaşıyorsunuz.
00:43:35Çünkü Travnik geçmişle bugünü birleştiriyor.
00:43:38Gelenek ve modernlik burada, el ele.
00:43:50Travnik'in renkli şehir hayatından,
00:43:53şimdi Bosna Hersey'in en vahşi, en dokunulmamış doğasına geçiyoruz.
00:43:57Güneydoğu'ya, dağların, ormanların, milli parkın kalbine.
00:44:06Sütjeska Milli Parkı.
00:44:08Bosna Hersek'in en eski milli parkı.
00:44:1117.500 hektar.
00:44:14Burası sadece bir park değil.
00:44:17Burası Avrupa'nın son ilkel ormanlarından birinin bulunduğu yer.
00:44:20Perucica, ilkel ormanı.
00:44:235.000 yıldır insan eli değmemiş.
00:44:28Ormana giriyorsunuz.
00:44:30Ve hemen farklılığı hissediyorsunuz.
00:44:33Ağaçlar devasa.
00:44:35Kayın ağaçları 45 metre yüksekliğinde.
00:44:38Gövdeleri 3 metre çapında.
00:44:39Bazı ağaçlar 300 yaşında.
00:44:45Bazıları daha da yaşlı.
00:44:47Hatta bazıları bin yıllık olabilir.
00:44:49Kimse tam olarak bilmiyor.
00:44:52Çünkü hiç sayım yapılmamış.
00:44:56Orman katmanlı.
00:44:57En altta yosunlar, mantarlar, çürümüş ağaç gövdeleri.
00:45:02Yukarıda çalılar, fidan ağaçlar.
00:45:04Daha yukarıda olgun ağaçlar.
00:45:08En tepede dev kral ağaçlar.
00:45:12Güneş ışığı ancak tepeye ulaşıyor.
00:45:15Aşağısı loş, serin, nemli.
00:45:18Işık, yeşilimsi, hayalet gibi.
00:45:21Sanki suyun altında yürüyormuş gibi hissediyorsunuz.
00:45:32Ormanın sesi farklı.
00:45:33Kuş sesi var ama uzaktan.
00:45:37Rüzgar yapraklarda hışırdıyor.
00:45:39Bir yerlerde su damlıyor.
00:45:43Ara sıra bir dal kırılıyor.
00:45:45Yere düşüyor.
00:45:46Yankılanıyor.
00:45:47Sonra tekrar sessizlik.
00:45:49Derin, yoğun, ezici bir sessizlik.
00:45:55Ormanda hayvanlar var.
00:45:56Boz ayılar.
00:45:58Bosna'nın en büyük ayı popülasyonu burada.
00:46:00300'den fazla ayı.
00:46:03Ayrıca kurtlar var.
00:46:06Vaşaklar var.
00:46:07Yaban domuzu, geyik, karaca.
00:46:09Doğa burada tam anlamıyla vahşi.
00:46:12İnsan sadece ziyaretçi.
00:46:14Ev sahibi hayvanlar.
00:46:15Parkın içinde Magliç Dağı yükseliyor.
00:46:21Bosna-Hersek'in en yüksek zirvesi.
00:46:242.386 metre.
00:46:29Zirveye tırmanmak bir gün sürüyor.
00:46:32Patika dik, kayalık, yorucu.
00:46:35Ama manzara bunu fazlasıyla telafi ediyor.
00:46:37Zirveye çıktığınızda Bosna'nın tamamını görüyorsunuz.
00:46:43Etrafınız dağlarla çevrili.
00:46:45Dağ sıraları dalga dalga uzanıyor.
00:46:48Ufuk bulanık, belirsiz.
00:46:52Bulutlar ayaklarınızın altında.
00:46:54Rüzgar güçlü, soğuk.
00:46:57Ama hava tertemiz.
00:46:58Derin nefes alıyorsunuz.
00:47:01Ciğerleriniz temiz havayla doluyor.
00:47:14Parkın içinde Tırnovaçko Gölü var.
00:47:171500 metre yükseklikte bir dağ gölü.
00:47:21Buzul Gölü.
00:47:24Göl çok soğuk.
00:47:26Yılın çoğu zamanı donmuş.
00:47:27Yazın bile su sıcaklığı 10 derece.
00:47:31Ama o kadar berrak ki dibini görüyorsunuz.
00:47:35Gölün kenarında oturuyorsunuz.
00:47:38Etraf tamamen sessiz.
00:47:40Sadece rüzgarın sesi.
00:47:42Suyun hafif çalkantısı.
00:47:46Güneş yavaşça batıyor.
00:47:48Göl altın renge bürünüyor.
00:47:50Dağların yansıması suda beliriyor.
00:47:53İki dünya birleşiyor.
00:47:55Yukarı mı, aşağı mı belli olmuyor.
00:47:57Sütçeska sadece bir milli park değil.
00:48:13Doğanın kalbinin attığı yer.
00:48:16Vahşiliğin yaşadığı yer.
00:48:17Buraya geldiğinizde medeniyetten kopuyorsunuz.
00:48:22Teknoloji, gürültü, stres geride kalıyor.
00:48:27Sadece doğa, sadece siz, sadece an kalıyor.
00:48:31Ve belki de bu dünyanın böyle köşelere ihtiyacı var.
00:48:37İnsanın kendini hatırlaması için.
00:48:39Doğanın bize neyi gösterdiğini anlamak için.
00:48:42Sütçeska'nın vahşi ormanlarından, şimdi kışın beyaz, yazın yeşil, her mevsim güzel dağa çıkıyoruz.
00:49:00Olimpiyat Zirvesi'ne.
00:49:05Cahorina Dağı.
00:49:071984 yılında kış olimpiyatlarına ev sahipliği yapmış.
00:49:12O dönemden kalma tesisler hala var.
00:49:16Kayak pistleri, telesiyeciler, atlama kuleleri.
00:49:19Ama dağ sadece kış sporlarıyla ünlü değil.
00:49:23Yaz aylarında da muhteşem.
00:49:25Dağın etekleri ormanla kaplı.
00:49:30Köknar, ladin, çam, koyu yeşil, sık, gür.
00:49:37Yukarı çıktıkça ağaçlar seyriliyor, boyları kısalıyor.
00:49:411800 metre sonra orman bitiyor.
00:49:44Meralar başlıyor.
00:49:47Meralar uçsuz bucaksız.
00:49:50Yumuşak çimen tepeleri, yabani çiçekler, otlayan inekler.
00:49:56İneklerin boyunlarında çanlar.
00:49:59Otlarken çanlar çınlıyor.
00:50:01Ses etrafta yankılanıyor.
00:50:03Pastoral bir melodiye dönüşüyor.
00:50:05Huzur veren, rahatlatıcı.
00:50:10Yazın Cahorina yeşil.
00:50:12Havanın temizliği inanılmaz.
00:50:15Nefes aldığınızda ciğerleriniz ferahlatılıyor.
00:50:17Yürüyüş parkurları var.
00:50:21Kilometrelerce patika.
00:50:23Bazıları kolay, bazıları zor.
00:50:26Her seviyeye uygun.
00:50:29Patikada yürürken etrafınız çiçeklerle dolu.
00:50:33Gelincikler, papatyalar, mor lavantalar.
00:50:37Arılar vızıldar, kelebekler uçuşur.
00:50:40Bazen bir kaynak bulursunuz.
00:50:44Dağdan inen berrak su.
00:50:46Elinize alır içersiniz.
00:50:48Buz gibi, tertemiz, canlandırıcı.
00:50:50Dağın zirvesine yaklaştıkça, manzara açılıyor.
00:50:58Artık sadece Cahorina görmüyorsunuz.
00:51:01Etraftaki diğer dağları da görüyorsunuz.
00:51:05Bielasnika, Trebeviç, İgman.
00:51:09Dağ sıraları birbirine kenetlenmiş.
00:51:11Sanki dev bir dalga sistemi.
00:51:13Yeşil dalgalar gökyüzüne doğru yükseliyor.
00:51:16Kışın Cahorina, bambaşka, beyaz, karlı, pırıl pırıl.
00:51:24Pistler hazır, teresiyejler çalışıyor.
00:51:29Kayakçılar pistlerde kayıyor.
00:51:31Hız yapıyorlar.
00:51:32Atlıyor, dönüyor.
00:51:34Kardan bulutlar havaya saçılıyor.
00:51:37Çığlıklar, kahkahalar her yeri dolduruyor.
00:51:42Pistler geniş, uzun, iyi bakımlı.
00:51:45Başlangıç seviyesinden profesyonellere kadar her seviye için uygun.
00:51:52Teresiyej'e biniyorsunuz.
00:51:53Yavaşça yükseliyorsunuz.
00:51:55Aşağıda kayaklara bakıyorsunuz.
00:51:57Pistlerde zigzag çiziyor.
00:51:59Hızla iniyorlar.
00:52:05Zirveye vardığınızda rüzgar soğuk ama manzara ısıtıyor.
00:52:10Bosna Hersey'in tamamı ayaklarınızın altında.
00:52:12Güneş kara yansıyor.
00:52:17Her yer parlıyor, ışıldıyor.
00:52:19Gözlerinizi kısıyorsunuz ama bakmadan duramıyorsunuz.
00:52:23Dağın tepesinde küçük bir kulübe var.
00:52:28İçerisi sıcak, samimi.
00:52:30Şömine yanıyor, odun çatırdıyor.
00:52:32Sıcak çay, çorba, yerel yemekler.
00:52:37Kayaktan sonra burada oturup ısınmak mükemmel.
00:52:40Pencereden dışarı bakıyorsunuz.
00:52:42Kar yağıyor, rüzgar esiyor.
00:52:44Ama siz içeride, sıcakta, huzurdasınız.
00:52:48Gece olduğunda dağ büyüye dönüşüyor.
00:52:56Pisler aydınlatılıyor.
00:52:58Işıklar karda parlıyor.
00:53:00Gece kayağı yapanlar var.
00:53:04Gökyüzü siyah, yıldızlar sayısız.
00:53:07Samanyolu net görünüyor.
00:53:09Böyle berrak gökyüzü şehirlerde bulamazsınız.
00:53:14Cahorina sadece bir dağ değil.
00:53:17Spor merkezi, doğa harikası, huzur yeri.
00:53:22Kışın beyaz, yazın yeşil.
00:53:25Her mevsim farklı, her mevsim güzel.
00:53:30Buraya geldiğinizde sadece spor yapmıyorsunuz.
00:53:33Doğayla bağlantı kuruyorsunuz, kendinizi yeniliyorsunuz.
00:53:39Cahorina'nın olimpiyat havasından, şimdi yanı başındaki diğer olimpiyat dağına geçiyoruz.
00:53:50Biraz daha yüksek, biraz daha vahşi.
00:53:55Bielasnika Dağı.
00:53:572.207 metre.
00:54:00Cahorina'dan daha yüksek.
00:54:03Adı Beyaz Dağı anlamına gelir.
00:54:06Çünkü zirvesi, yılın çoğu beyaz, karlı.
00:54:10Kar erimez, daimi kalır.
00:54:20Bielasnika'da 1984 olimpiyatlarında kullanılmış.
00:54:25Erkekler kayak yarışları burada yapılmış.
00:54:29Eski tesisler hala var.
00:54:31Ama burada daha az turist var.
00:54:33Cahorina kadar kalabalık değil.
00:54:36Daha sakin, daha otantik.
00:54:38Dağın alt kısımları ormanlık.
00:54:43Karanlık, sık, gizemli ormanlar.
00:54:47İçinden geçerken kaybolma hissi yaşıyorsunuz.
00:54:50Ama pat.
00:54:52İkalar iyi işaretli.
00:54:55Takip ederseniz sorun yok.
00:54:57Orman içinde eski çoban kulübeleri var.
00:55:00Taştan yapılmış, çatısı yıkılmış.
00:55:03Artık kimse kullanmıyor.
00:55:05Sadece hatıra kalmış.
00:55:06Orman hattını açtığınızda manzara değişiyor.
00:55:18Meralar başlıyor.
00:55:19Ama Cahorina'daki gibi düz değil.
00:55:22Burada arazi engebeli.
00:55:23Tepeler, vadiler, dolambaçlı patikalar.
00:55:30Yürüyüş biraz daha zor ama daha heyecanlı.
00:55:33Her tepenin ardında yeni bir manzara çıkıyor.
00:55:35Yaban hayatı bol.
00:55:40Dağ keçileri var.
00:55:41Kırmızımsı kahverengi tüylü, çevik, hızlı.
00:55:45Kayalarda zıplıyorlar.
00:55:47Sizi görünce kaçıyorlar.
00:55:51Kartallar havada süzülüyor.
00:55:53Kanat açıklıkları iki metre.
00:55:55Yüksekten aşağı bakıyor.
00:55:57Av arıyor.
00:55:58Bir anda dalıp bir hayvan kapmak için.
00:56:01Zirveye doğru tırmandıkça hava soğuyor, rüzgar sertleşiyor.
00:56:09Ağaç yok, çalı yok.
00:56:12Sadece kayalar, taşlar, kar yamaları.
00:56:17Ama her adımda manzara daha da güzelleşiyor.
00:56:21Sarajevo görünmeye başlıyor.
00:56:22Şehir vadinin içinde, uzakta, küçük, evler oyuncak gibi.
00:56:28Zirveye vardığınızda, nefes alacak haliniz yok.
00:56:34Yorgunluktan değil, manzaradan.
00:56:38Etraf tamamen açık.
00:56:40360 derece görüş.
00:56:42Her yöne bakıyorsunuz.
00:56:43Her yönde dağlar var.
00:56:45Cahorina sağda, Trebevit solda, Magliç uzakta.
00:56:49Dağ zincirleri sonsuza kadar uzanıyor.
00:56:58Zirvede bir işaret var.
00:57:04Taştan yapılmış, üzerinde yükseklik yazıyor.
00:57:072207 metre.
00:57:11Yanında bir defter var.
00:57:14Zirveye çıkanlar isimlerini yazıyor.
00:57:16Tarih nereden geldikleri, düşünceleri.
00:57:20Defteri karıştırıyorsunuz.
00:57:21Dünyanın her yerinden insanlar buraya gelmiş.
00:57:24Hava çok berrak olduğunda, Adriatik denizi görülebiliyormuş.
00:57:31150 kilometre uzaktan.
00:57:35Bugün o kadar berrak değil, ama yine de inanılmaz.
00:57:39Bulutlar ayaklarınızın altında.
00:57:41Gökyüzü masmavi.
00:57:43Güneş yüzünüze vuruyor, ama rüzgar soğutuyor.
00:57:45Gelasnika'nın eteğinde geleneksel dağ köyleri var.
00:57:53Umolcani, Lukomir, taştan evler, yerel insanlar, basit yaşam.
00:58:01Köylülere uğrayabiliyorsunuz.
00:58:03Misafirperver karşılıyorlar.
00:58:05Evlerine davet ediyorlar.
00:58:07Peynir, ekmek, çay ikram ediyorlar.
00:58:09Hikayeler anlatıyorlar.
00:58:12Dağ hayatını, kış zorluklarını, yaz güzelliklerini.
00:58:16Bielasnika sadece bir dağ değil.
00:58:23Doğal yaşamın devam ettiği yer.
00:58:25Modern dünyadan uzak, geleneklerin yaşadığı yer.
00:58:30Buraya geldiğinizde sadece dağa tırmanmıyorsunuz.
00:58:33Zamanda geriye gidiyorsunuz.
00:58:35Sade yaşamı görüyorsunuz.
00:58:37Ve belki de hayatın bu kadar basit olabileceğini anlıyorsunuz.
00:58:46Bielasnika'nın zirvesinden şimdi Doğu Bosna'ya,
00:58:55Drina Nehri'nin kıyısına ünlü köprüye iniyoruz.
00:59:01Drina Köprüsü.
00:59:03İvo Andriç'in romanına konu olan
00:59:05UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki 450 yıllık tarihi yapı.
00:59:12Vizegrad kasabasını ikiye bölüyor.
00:59:14Bosna Hersek Kâke, Sırbistan'dan ayırıyor.
00:59:18Ama aynı zamanda birleştiriyor de.
00:59:23Köprü on bir kemerli.
00:59:25190 metre uzunluğunda.
00:59:28Mimar Sinan'ın baş öğrencisi,
00:59:29Mimar Hayruddin tarafından yapılmış.
00:59:341590, iki yılında tamamlanmış.
00:59:37On yıl sürmüş inşaatı.
00:59:39Binlerce işçi çalışmış.
00:59:41Taşlar, Drina'nın kıyısından getirilmiş.
00:59:43Her taş elle yontulmuş, elle yerleştirilmiş.
00:59:49Köprünün ortasında bir kısım genişliyor.
00:59:53Sofa deniyor.
00:59:54İnsanların oturup dinlenebileceği bir teras.
00:59:56Burası yüzyıllardır buluşma noktası.
01:00:01Aşıklar burada randevulaşır, arkadaşlar sohbet eder, balıkçılar oltu atar.
01:00:07Hayat burada akar.
01:00:09Tıpkı Drina gibi.
01:00:10Drina Nehri.
01:00:26Bosna Hersek'in vekin en ünlü nehri.
01:00:28Yeşil, derin, sakin.
01:00:31Ama bazen öfkeli.
01:00:34Yağmur yağdığında kabarıyor, köpürüyor, taşıyor.
01:00:38Köprünün kemerlerine çarpıyor.
01:00:40Ama köprü hiç sallanmıyor.
01:00:43450 yıldır ayakta.
01:00:45Ne sel vurdu, ne savaş yıktı.
01:00:47Dimdik duruyor.
01:00:48Köprünün üzerinde yürüyorsunuz.
01:00:53Taşlar düzgün döşenmiş, parmaklıklar alçak.
01:00:59Aşağı bakıyorsunuz.
01:01:01Drina yavaşça akıyor.
01:01:03Yüzeyinde güneş ışıkları dans ediyor.
01:01:05Balıklar görünüyor.
01:01:07Yayın balıkları.
01:01:08Irı, yavaş, huzurlu.
01:01:18Köprünün hikayesi trajik.
01:01:21İnşaat sırasında nice işçi ölmüş.
01:01:23Nice taş suya düşmüş.
01:01:25Nice hayal yıkılmış.
01:01:29Andrik'in romanında bu acılar anlatılır.
01:01:31Köprü sadece bir yapı değildir.
01:01:33İnsanlığın mücadelesinin sembolüdür.
01:01:36Acının, sabrın, umudun sembolüdür.
01:01:42Köprünün yanında bir anıt var.
01:01:44Andrik'in heykeli.
01:01:46Oturmuş, düşünüyor.
01:01:47Eline kalem almış.
01:01:51Andrik burada doğmamış.
01:01:53Ama çocukluğu burada geçmiş.
01:01:55Köprüyü çok sevmiş.
01:01:57Romanını ona adamış.
01:01:58Nobel ödülünü bu romanla almış.
01:02:07Vizegrad kasabası.
01:02:08Küçük, sakin.
01:02:10Drina'nın iki yakasına yayılmış.
01:02:13Evler alçak, bahçeli.
01:02:15Eski Osmanlı izleri her yerde.
01:02:17Dar sokaklar, ahşap balkonlar, çiçek saksıları.
01:02:23Kasaba huzurlu.
01:02:24Kimse acele etmiyor.
01:02:26Herkes birbirini tanıyor.
01:02:28Selamlaşmalar, sohbetler, kahve ikramları.
01:02:31Drina'nın kıyısında küçük tekneler var.
01:02:36Ahşap sandallar, boyalı, renkli.
01:02:39Tekne turu yapabiliyorsunuz.
01:02:42Nehirde yavaşça sürükleniyorsunuz.
01:02:45Etraf yeşilliklerle kaplı.
01:02:48Söğüt ağaçları suya eğilmiş.
01:02:50Balıklar atlıyor.
01:02:52Kuşlar cıvıldıyor.
01:02:53Nehrin sesi, kulağınızda bir ninni gibi.
01:02:56Akşam karanlığında köprü ışıklandırılıyor.
01:03:07Altın sarısı ışıklar taşları aydınlatıyor.
01:03:10Köprü, gecenin içinde bir mücevher gibi parlıyor.
01:03:16Drina suyuna yansıyor.
01:03:18İki köprü var gibi.
01:03:19Biri gerçek, biri hayalet.
01:03:21İkisi de güzel.
01:03:25Drina Köprüsü, sadece bir mimari eser değil.
01:03:29Bir edebiyat eseri.
01:03:31Bir tarih eseri.
01:03:32Bir kültür eseri.
01:03:36Buraya geldiğinizde sadece taş görmüyorsunuz.
01:03:40Hikaye görüyorsunuz.
01:03:41Duygu görüyorsunuz.
01:03:43Ve belki de bu yüzden UNESCO onu koruma altına almış.
01:03:47Çünkü bu köprü insanlığın ortak hafızasının bir parçasıdır.
01:03:51Vizegrad'ın doğu havasından, şimdi Bosna Hersey'in kuzeyine, ikinci büyük şehre, Vırbas Nehri'nin kıyısına geçiyoruz.
01:04:10Banja Luka.
01:04:12Republika Sırpska'nın başkenti.
01:04:14Modern, canlı, yeşil bir şehir.
01:04:17Ama şehrin kalbinde tarihi bir kale duruyor.
01:04:22Kastel Kalesi.
01:04:242000 yıllık.
01:04:25Romalılardan kalma.
01:04:26Sonra Bizans kullanmış, Macarlar geliştirmiş, Osmanlı büyütmüş.
01:04:31Kale Vırbas Nehri'nin hemen kıyısında.
01:04:38Yeşil bir tepenin üzerinde.
01:04:40Etrafı parklarla çevrili.
01:04:43Giriş ücretsiz.
01:04:45Kapılardan geçiyorsunuz, geniş bir avluya giriyorsunuz.
01:04:48Taş yollar, eski kuleler, yıkık duvarlar.
01:04:52Ama bir kısmı restore edilmiş.
01:04:54Kalenin duvarlarına tırmanıyorsunuz.
01:04:59Taşlar kalın, sağlam.
01:05:01Yüzyıllardır fırtınalara, savaşlara, depremlere direnmişler.
01:05:07Burçlara çıkıyorsunuz.
01:05:09Yukarıdan Banja Luka'nın tamamı görünüyor.
01:05:12Şehir.
01:05:13Yeşil.
01:05:14Ağaçlar çok.
01:05:16VARBAS Nehri, şehrin ortasından geçiyor.
01:05:19Parlak, hızlı, canlı bir nehir.
01:05:24KALENİN İÇİNDE KÜÇÜK Bİ KİLİSE VAR
01:05:35KALENİN İÇİNDE KÜÇÜK Bİ KİLİSE VAR
01:05:35KALENİN İÇİNDE KÜÇÜK Bİ KİLİSE VAR
01:05:36KALENİN İÇİNDE KÜÇÜK Bİ KİLİSE VAR
01:05:36Çok eski.
01:05:37Bizans döneminden.
01:05:39Duvarlarında freskler var.
01:05:41Solmuş, bulanık ama hala izlenebilir.
01:05:46Azizler, İsa, Meryem.
01:05:49Altın yaldızlar, kırmızı tonlar.
01:05:52İnanılmaz el işçiliği.
01:05:53O dönemde nasıl yapıldığını anlamak zor.
01:05:58Kale avlusunda konserler oluyor.
01:06:01Yazın her hafta canlı müzik.
01:06:03Rock, caz, klasik.
01:06:07İnsanlar çimlere uzanıyor.
01:06:09Müzik dinliyor.
01:06:10Çocuklar oynuyor.
01:06:12Gençler dans ediyor.
01:06:13Kale tarihi ama aynı zamanda canlı, modern.
01:06:23Kalenin kenarında Vırbas Nehri akıyor.
01:06:33Burası rafting cenneti.
01:06:35Nehir hızlı, kayalık, zorlu.
01:06:40Rafting tekneleri geçiyor.
01:06:41İçindekiler çığlık atıyor.
01:06:43Kürek çekiyor.
01:06:44Tekneler dalgalarda zıplıyor.
01:06:47Su her tarafa sıçrıyor.
01:06:49Adrenalin dolu.
01:06:50Heyecanlı.
01:06:51Nehrin kıyısında yürüyüş yolları var.
01:06:56Kilometrelerce patika.
01:06:58Ağaçların altında, gölgede, serin.
01:07:04Bisikletliler pedal çeviriyor.
01:07:06Koşucular tempo tutuyor.
01:07:08Aileler yürüyor.
01:07:09Şehir halkı burada spor yapıyor.
01:07:12Dinleniyor, sosyalleşiyor.
01:07:14Banja Luka'nın merkezi modern.
01:07:20Geniş caddeler, yeni binalar, alışveriş merkezleri.
01:07:26Ama Eskişehir hala var.
01:07:29Dar sokaklar, tarihi evler, çarşı, Osmanlı dönemi camileri, Avusturya dönemi binaları.
01:07:36Katmanlar halinde tarih.
01:07:44Şehirde Ferhadija Camii var.
01:07:55En ünlü cami.
01:07:5616. yüzyıldan.
01:07:57Ama savaşta yıkılmış.
01:07:592013 yılında yeniden inşa edilmiş.
01:08:04Şimdi yepyeni.
01:08:06Beyaz taşlardan, zarif minaresiyle yükseliyor.
01:08:09İçerisi geniş, aydınlık, huzurlu.
01:08:14Akşam karanlığında kaleye geri dönüyorsunuz.
01:08:19Işıklar yanmış, kale aydınlatılmış.
01:08:22Duvarlar, altın sarısı parlıyor.
01:08:26Aşağıda vırbasın sesi geliyor.
01:08:29Nehir gece de akmaya devam ediyor.
01:08:31Durmuyor.
01:08:33Hiç bitmiyor.
01:08:34Tıpkı hayat gibi.
01:08:37Banja Luka Kastel Kalesi sadece eski taşlar değil.
01:08:42Şehrin kalbi, şehrin ruhu.
01:08:44Burası geçmişle bugünün buluştuğu yer.
01:08:49Tarih ve modernitenin el ele olduğu yer.
01:08:52Ve belki de bu yüzden Banja Luka bu kadar özel.
01:08:56Çünkü geçmişini unutmuyor ama geleceğe bakıyor.
01:08:58BİSOKO'nun gizeminden, şimdi Bosna Hersek'in başkentine,
01:09:09tarihin ve kültürün buluştuğu doğu ile batının kucaklaştığı şehre geliyoruz.
01:09:14Yolculuğumuzun son durağı.
01:09:16Sarajevo, Balkanların Kudüs'ü, Avrupa'nın Kudüs'ü.
01:09:23Burası sadece bir başkent değil.
01:09:28Burası bir dünya.
01:09:30Cami, kilise, sinagog yan yana.
01:09:33İslam, Hristiyanlık, Yahudilik birlikte yaşıyor.
01:09:37Doğu ve batı kültürü iç içe.
01:09:39Şehre baş çarşıdan başlayalım.
01:09:45Eski şehir merkezi.
01:09:47Osmanlı dönemi çarşısı.
01:09:51Dar sokaklar, taş döşeli yollar, ahşap dükkanlar.
01:09:55Bakır işleme atölyeleri, kuyumcular, halı satıcıları.
01:09:59Her dükkandan farklı bir koku, farklı bir ses.
01:10:02Bakır işçileri çekiçle vuruyor.
01:10:07Tık, tık, tık.
01:10:09Ses sokaklarda yankılanıyor.
01:10:13Kahve dükkanlarından mis gibi Bosna kahvesi kokusu yayılıyor.
01:10:17Taze öğütülmüş kahve.
01:10:19Cezvede kaynatılmış, köpüklü.
01:10:21Yanında lokum, su.
01:10:23Geleneksel şekilde servis.
01:10:28Baş çarşının ortasında Sebilç var.
01:10:3018. yüzyıldan kalma, ahşap bir çeşme.
01:10:36Etrafında güvercinler uçuşuyor.
01:10:39Yüzlerce güvercin.
01:10:41İnsanlar yem atıyor, güvercinler etrafı sarıyor.
01:10:45Çocuklar gülüyor, fotoğraf çekiliyor.
01:10:50Gazi Hüsrev Bey Camii.
01:10:52Baş çarşının en büyük cami.
01:10:5516. yüzyıldan kalma.
01:10:56Avlusu geniş, çeşmesi ortada.
01:11:01İçerisi huzurlu, sakin.
01:11:03Halılar yumuşak, kubbe yüksek.
01:11:06Duvarlar narin nakışlarla süslü.
01:11:08Caminin hemen yanında Saat Kulesi.
01:11:15Sarat.
01:11:1630 metre yüksekliğinde.
01:11:20Bu saat özel.
01:11:22Ay takvimine göre çalışıyor.
01:11:24Günde iki kez ayarlanıyor.
01:11:26Dünyada böyle çalışan tek saat kulesi.
01:11:28Baş çarşıdan çıkıp Feradija caddesine geliyorsunuz.
01:11:34Modern Sarajevo başlıyor.
01:11:38Geniş cadde, tramvay hattı, modern mağazalar,
01:11:43Avusturya-Macaristan İmparatorluğu döneminden kalma binalar,
01:11:47sarı cepheler, yüksek tavanlar, zarif balkonlar.
01:11:51Birinci Dünya Savaşı burada başladı.
01:12:051914 yılında Avusturya-Macaristan veliahtı Frans Ferdinand burada suikasta uğradı.
01:12:14Köprünün yanında ayak izleri var.
01:12:16Suikastçının durduğu yer.
01:12:18Gavrilo Princip'in ayak izleri.
01:12:20Tarih burada somutlaşıyor.
01:12:25Sarajevo'nun etrafı dağlarla çevrili.
01:12:29Trebeviç, Cahorina, Belasnika, İgman.
01:12:33Her yönde dağ.
01:12:36Teleferikle Trebeviç'e çıkabiliyorsunuz.
01:12:39Yukarıdan şehrin tamamı görünüyor.
01:12:41Kırmızı çatılar, minareler, kilise kuleleri, yeşil ağaçlar.
01:12:47Milyaka Nehri şehrin ortasından geçiyor.
01:12:50Şehirde tünel müzesi var.
01:12:56Savaş tüneli.
01:12:5793 ile 95 yılları arasındaki kuşatma döneminde şehre tek giriş buradan sağlanıyormuş.
01:13:04800 metre uzunluğunda, yer altında, dar, alçak, karanlık.
01:13:13Buradan yiyecek, silah, insan taşınıyormuş.
01:13:17Müzeyi geziyorsunuz.
01:13:20Tünelin bir kısmı açık.
01:13:23İçeri girebiliyorsunuz.
01:13:25Eğilmeniz gerekiyor.
01:13:26Tavan çok alçak.
01:13:30Nemli, serin, karanlık.
01:13:33O dönemin zorluğunu hissediyorsunuz.
01:13:35Savaşın acısını anlıyorsunuz.
01:13:37Sarajevo'nun en ünlü yerlerinden biri Vrelo Bosne.
01:13:45Bosna Nehri'nin kaynağı.
01:13:46Şehrin dışında ormanlık bir alanda.
01:13:51Kaynaklardan fışkıran berrak sular.
01:13:54Havuzlar oluşturmuş.
01:13:55Etraf tertemiz.
01:13:56Yeşilliklerle dolu.
01:14:00Fayton turları var.
01:14:02Atlar çekiyor.
01:14:03Yavaşça gidiyorsunuz.
01:14:05Ağaçların altından geçiyorsunuz.
01:14:06Kuşlar cıvıldıyor.
01:14:08Su sesi geliyor.
01:14:11Çocuklar ördeklere yem atıyor.
01:14:14Aileler piknik yapıyor.
01:14:16Huzurlu, sakin, terapi gibi.
01:14:27Akşam karanlığında baş çarşıya dönüyorsunuz.
01:14:31Sokaklar aydınlatılmış.
01:14:33Sarı ışıklar taş duvarlara vuruyor.
01:14:37Müzisyenler çalıyor.
01:14:39Balkan müziği.
01:14:40Geleneksel melodiler.
01:14:42İnsanlar oturup dinliyor.
01:14:44Ayaklarını tikliyorlar.
01:14:45Alkış tutuyorlar.
01:14:49Restoranlardan lezzetli kokular geliyor.
01:14:52Çevap, burek, dolma, sarma.
01:14:56Bosna mutfağı zengin.
01:14:58Osmanlı, Avusturya.
01:15:00Balkan etkilerinin karışımı.
01:15:04Bir lokantaya giriyorsunuz.
01:15:06Ahşap masalar.
01:15:08El dokuması örtüler.
01:15:10Garson güler yüzlü.
01:15:12Menüyü anlatıyor, tavsiyeler veriyor.
01:15:14Yemekten sonra Milyaka kıyısında yürüyorsunuz.
01:15:27Nehir sessizce akıyor.
01:15:30Köprüler ışıklı.
01:15:31Yansımalar suda titriyor.
01:15:33İnsanlar yürüyor.
01:15:36Sevgililer el ele.
01:15:39Gençler banklarda oturup sohbet ediyor.
01:15:41Hayat akıyor.
01:15:43Huzurlu, sakin.
01:15:44Sarajevo, kolay bir şehir değil.
01:15:50Zor geçmişi var.
01:15:52Acılar çekmiş.
01:15:53Savaşlar görmüş.
01:15:56Ama ayakta kalmış.
01:15:58Dirençli, güçlü, umut dolu.
01:16:02Ve bu yüzden Sarajevo sadece bir başkent değil.
01:16:06Bir sembol.
01:16:06Barışın sembolü, bir arada yaşamanın sembolü.
01:16:21Kapanış.
01:16:22Ve böylece Bosna-Hersek yolculuğumuz sona erdi.
01:16:28Mostarda başladık.
01:16:29Sarajevo'da bitirdik.
01:16:31Arada 16 yer daha gördük.
01:16:33Şelaleler gördük.
01:16:34Dağlara tırmandık.
01:16:35Eski köprülerden geçtik.
01:16:38Mistik tekkelere girdik.
01:16:41Bosna-Hersek'in sadece savaş değil,
01:16:43inanılmaz bir doğa ve kültür hazinesi olduğunu gördünüz.
01:16:56Sizce hangi yer en etkileyiciydi?
01:16:59Mostar'ın köprüsü mü?
01:17:00Kravica'nın şelalesi mi?
01:17:02Yoksa Lukomir'in zamanda donmuş köyü mü?
01:17:05Yorumlara yazın.
01:17:07Merak ediyorum.
01:17:10Eğer videoyu beğendiyseniz beğenmeyi unutmayın.
01:17:13Kanala abone olun çünkü daha nice ülke, daha nice yer keşfedeceğiz birlikte.
01:17:17Bir sonraki videoda görüşmek üzere.
01:17:21Güle güle.
Önerilen
23:52
|
Sıradaki
1:18:27
1:16:09
15:13
21:15
23:11
15:04
16:12
1:24:22