- 2 gün önce
Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00Müzik
00:00Sevgili izleyiciler Cumhuriyet ekranlarına hoş geldiniz.
00:16Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli dün partisinin grup toplantısında konuştu.
00:22Hem terörsüz Türkiye'ye hem şu an İmralı'da bulunan Abdullah Öcalan'a hem de Selahattin Demirtaş'a yönelik açıklamalar yaptı.
00:29Bunları değerlendireceğiz.
00:31Siyaset bilimci doçant doktor Onur Alp Yılmaz konuğumuz.
00:34Sayın Yılmaz merhaba.
00:36Merhabalar Erdem Bey.
00:38Öncelikle hoş geldiniz.
00:40Şimdi biraz hızlı başlamak istiyorum.
00:43Aslında son zamanlarda alıştık Devlet Bahçeli'nin aniden bir çıkış yapmasına ve gündemi belirlemesine.
00:50Bekliyorduk da böyle bir açıklama.
00:52Çünkü önceden sinyali verilmişti büyük bir açıklama yapacağı yönünde.
00:56Tabii garip olan bunu grup toplantısı sırasında değil de daha sonra oradan çıkarken gazetecilerin sorusunu yanıtlarken verdi.
01:05Selahattin Demirtaş hakkındaki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı için tahliyesi hayırlı olacaktır cevabını verdi.
01:14Bu açıklamayla bir başlayalım istiyorum.
01:16Yani Devlet Bahçeli nasıl bir anda Selahattin Demirtaş için hayırlısı olacaktır deme kıvamına geldi.
01:23Şimdi bu meseleyle alakalı tabii birkaç şey söylemek lazım öncelikle.
01:29Bunlardan birincisi elbette Selahattin Demirtaş'ın çıkması çok hayırlı olacaktır.
01:34Fakat şunu da hatırlatalım.
01:35Yani ben 2016'dan beri Selahattin Demirtaş'ın tutuklandığı günden beri serbest kalması gerektiğini söylediğim için
01:41Milliyetçi Hareket Partililer tarafından çok kez terörist ilan edildiğimi hatırlıyorum.
01:47Bu kadar bir siyasi partili subjektif yorumlarına kaldıysa insanların terörist olup olmaması
01:53ve bu partide bu konuda bir istikrar sergileyemiyorsa sürekli 180 derecelik manevralar yapıyorsa
01:59hakikaten demokrasimiz adına geçmiş olsun.
02:01Diğer taraftan şöyle bir durum var tabii.
02:03Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararı siz az önce hatırlattınız.
02:062018'de sanırım ilk karar verildi. Yanlış hatırlıyor olabilirim ama 2018 gibi kalmış aklımda.
02:11Sayın Demirtaş özelinde söylüyorum bunu.
02:14Yani 2018'den beri zaten yargı kararları ortada.
02:17Hani ekstra bir karar verilmiş durumda değil.
02:19Yani zaten 2018'den beri Selahattin Demirtaş'ın hukuksuz bir biçimde içeride tutulduğu
02:24hem iç hukuk süreçleriyle hem dış hukuk süreçleriyle ispatlanmış durumda.
02:29Şimdi burada çok vahim bir şey yok mu Erdem Bey?
02:31Yani o kadar normalleştirdik ki bunu.
02:33Garip gelmiyor ama biz bunu bir yargı kararının sonucunda değil de
02:36Devlet Bahçeli'nin açıklaması sonucunda durumun değişeceğini düşünüyorsak
02:40ya da bu noktada bir kanaat oluşuyorsa
02:43Türkiye'de yargının siyasallaştığı acaba daha nasıl ifade edilebilir ki?
02:48Yani 2018'de alınmış bir hukuk kararı var.
02:50Bu hukuk karabetinin 2018'den itibaren defalarca ifade edildiği bir durum var karşımızda.
02:56Ancak biz bu hukuki kararlara bakmıyoruz.
02:58Bir siyasi irade orada çıkarları değiştiği için bir açıklama yapıyor.
03:02Biz bunu dikkate alıyoruz.
03:03Bu hakikaten çok vahim bir nokta.
03:05Diğer taraftan sizin sorduğunuz soruya gelecek olursam
03:09Orada şöyle bir durumla karşı karşıyayız.
03:11Sayın Bahçeli'nin yaptığı TRÇ çıkışı, Sayın Bahçeli'nin yaptığı Kıbrıs çıkışı,
03:16Sayın Bahçeli'nin yaptığı Demirtaş çıkışı
03:18Bunların hiçbiri birbirinden bağımsız değil.
03:21Ne demeye çalışıyorum burada?
03:23Aslında şunu söylemeye çalışıyorum.
03:25Devlet Bahçeli 2016'da ya da 2017'de daha doğru bir ifadeyle o kadar kırılgan bir dengeye evet dedi ve Türkiye'yi o kadar kırılgan bir rejime geçirdi ki Cumhurbaşkanlığı hükümeti sistemiyle beraber.
03:36Aslında bunun sancılarını yaşıyor.
03:39Şimdi bunu şöyle biraz açarak devam edeyim.
03:42Hatırlayacaksınızdır Adalet ve Kalkınma Partisi'nin ilk iktidar olduğu yıllarda hatta 2015'e kadar Devlet Bahçeli kimsenin ağzından duymadığımız ve duymayı da tercih etmeyeceğimiz bir biçimde neredeyse hakarete varan ifadelerle iktidarı eleştiriyordu.
03:58Özellikle Sayın Cumhurbaşkanı'nı eleştiriyordu.
03:59Şimdi burada önemli nokta şu hatırlayacaksınız yine o yıllarda Ergenekon ve Balyoz kumpaslarıyla Türkiye'de ordunun içindeki milliyetçi ve ulusalcı generaller ya da genel olarak bürokrasinin içindeki milliyetçi, ülkücü, ulusalcı kadroların tasfiye edildiğini görüyorduk.
04:16Ve burada temel mesele şuydu aslında iktidar hani o zamanlar AK Parti'yle alakalı söylenen bir şey vardı.
04:23Adalet ve Kalkınma Partisi hükümet olsa da iktidar olamaz, muktedir olamaz deniyordu.
04:28Muktedir olmak yani devlet olmak için, devleti kontrol etmek için kendilerinin yetişmiş kadroları yeterli olmadığı için Fethullahçı kadroları kullanmaya başladı.
04:37Zaten devletin içine yatay olarak sızmış kadrolandı Fethullahçı kadrolar.
04:42Adalet ve Kalkınma Partisi bunları dikey olarak örgütledi.
04:45Yani bunları bürokrasi içinde yükselterek çeşitli makamlara getirildi.
04:48Bunun anlamı neydi Erdem Bey?
04:49Milliyetçi Hareket Partili kadrolarının tasfiye olmasıydı.
04:52Yani devlet bahçeyi o günde muhalefet ederken aslında pragmatik bir şekilde muhalefet ediyordu.
04:57Ben hatırlıyorum hatta, 2007 seçimlerinden önce Devlet Bahçeli şöyle bir şey söylemişti.
05:03Ocak ayı filandı, o zaman Sayın Cumhurbaşkanı'nın aday olacağı düşünüyordu.
05:06Sonra Abdullah Bey oldu ama o günlerde Tayyip Bey'in adı ifade ediliyordu.
05:10Şöyle bir şey söylemişti, hiç unutmam ben onu.
05:13Siz Milliyetçi Hareket Partisi'ni parlamentoya gönderin, biz meclis kararıyla Erdoğan'ı Çankaya'dan indireceğiz demişti.
05:20Bu hala Milliyetçi Hareket Partisi'nin internet sitesinde duruyor bu arada.
05:22Bu yüzden dediğim gibi buradaki temel mesele Milliyetçi Hareket Partili kadrolarının devlet içinden tasfiye edilmesiydi.
05:30Çünkü MHP 1970'lerden beri işliye işliye o kadroları bürokrasi içine yerleştirmişti.
05:35Şimdi bakın burada kritik nokta şu, 2014'te Sayın Cumhurbaşkanı'nın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından,
05:402015'e kadar hatırlayacaksınız yine o dönemleri, fiilen bir başkan gibi yönetiyordu ülkeyi.
05:45Yani daha önce görmediğimiz bir şekilde işte kabineyi topluyordu örneğin, hani başbakan toplar kabineyi.
05:51Ve hani bunun sürekli bu hale geldiğini görmüştük biz.
05:54Bunu yapıyordu ama ona bu zemini sağlayan bir gerçeklik vardı.
05:58O da şuydu, partisi tek başına iktidardı.
06:022015'te partisi tek başına iktidarını kaybedince 7 Haziran'da bunu sürdüremeyeceğini düşündü ve bir meşruiyet krizi de oldu AK Parti'nin.
06:09Ya da Sayın Cumhurbaşkanı'nın, fiilen başkan gibi yönettiği rejimde bir meşruiyet krizi de oldu ki 7 Haziran'da Sayın Cumhurbaşkanı'nın iddiası,
06:17400 milletvekilini AK Parti'nin kazanıp başkanlık sistemine geçmekti.
06:20Yani bu olmadığı gibi partisi de tek başına iktidarı kaybetti.
06:24Şimdi bu meşruiyet krizine bir şekilde cevap vermesi gerekiyordu Sayın Cumhurbaşkanı'nın.
06:28Ve hemen daha seçim akşamı biz erken seçim çağrılarının yapılmaya başladığını gördük.
06:32Ardından çok kaotik bir ortamın içinde 1 Kasım seçimlerinde biz Adalet ve Kalkınma Partisi'nin yeniden tek başına iktidar olduğunu gördük.
06:39Ama hatırlayalım o 7 Haziran'dan 1 Kasım'a giden süre içinde inanılmaz bir milliyetçi dalganın yükseldiğini,
06:46insanların istiklardan yana oy kullanma eğilimine girdiğini ve özellikle Milliyetçi Hareket Partisi'nin AK Parti'ye oy kaydığını gördük.
06:53Yani MHP %6'ya yakın oy kaybetti iki seçim arasında.
06:56Dolayısıyla böyle bir zeminde Sayın Cumhurbaşkanı şunu düşündü.
07:00Beni iktidarda tutacak olan soru bir milliyetçi bir formül.
07:03Ve bu bağlamda Devlet Bahçeli'nin yine benzer bir dönemde yaşadığı bir krize de cevap vererek
07:09iki lidere de yani kendisine de Bahçeli'ye de bir çıkış önermiş oldu.
07:13O dönem Meral Akşener'in liderliğindeki bir grup Milliyetçi Hareket Partisi'nde bir liderlik yarışı başlatmıştı.
07:20Ve bu liderlik yarışının temel motivasyonu da aslında 7 Haziran'dan sonra herhangi bir koalisyon tablosuna Milliyetçi Hareket Partisi'nin girmeyerek
07:28MHP'nin iktidar nimetlerinden faydalanmasının önüne geçtiği ya da Devlet Bahçeli'nin
07:33MHP'lilerin kamu kaynaklarından faydalanmasının önüne geçtiği düşüncesine dayanıyordu.
07:38Ve MHP'nin %6 civarında oy kaybetmesinde Devlet Bahçeli'nin bu tutumuna bağlıyorlardı.
07:43O yüzden böyle bir zeminde Sayın Cumhurbaşkanı'nın Sayın Bahçeli'ye bir el uzatması şu anlama geliyordu.
07:49Diyordu ki Devlet Bahçeli'ye Sayın Cumhurbaşkanı, gel kamu kaynaklarını benim iktidarda olduğum bir formülde kullandı.
07:57Ve bu yolla kendisi de Milliyetçi bir zemin tesis ederek, kendisine beka üzerinden bir rıza tesis ederek
08:02ve hakikaten Türkiye'de evet bir beka problemi vardır diyecek bir partner de bularak
08:06bunu da Türkiye'de Milliyetçilik de özdeşleşmiş partinin liderine yaptırarak
08:10kendi meşruiyet zeminini de açtı, Devlet Bahçeli'nin meşruiyet krizini de açtı.
08:15İki meşruiyet krizini birden açtı aslında.
08:17Dolayısıyla burada hatırlayalım yine Gemerek ve Tosya Asli Hukuk Mahkemeleri kararıyla
08:24Milliyetçi Hareket Partisi'nin kurultayı durduruldu.
08:27Bunun ardından 15 Temmuz oldu ve hemen ardından Devlet Bahçeli böyle apar topar
08:31Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçmesi gerektiğini bir grup toplantısında söyleyerek
08:35Türkiye'yi Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçirdiler.
08:38Neden bu kadar uzun bir giriş yaptı?
08:39Çünkü sebebi şuydu aynı dönemde 2016 civarı yani 2017 Cumhurbaşkanlığı sistemine geçtikten sonra
08:45ve o hal şartlarında hatırlayacaksınız yine Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri
08:53ardı ardına Türkiye'de demokrasiyle alakalı kaygılı olduklarına dair raporlar yayınladılar.
08:58Freedom House'un bu açıdan işte Türkiye'yi partlı free durumundan yani ne diyelim buna
09:04kısmi özgür olmaktan not free ülkeler arasına yani özgür olmayan ülkeler arasına aldığına şahit olduk.
09:12Yani bu dönemde Batı'dan çok yoğun bir baskı vardı Türkiye'ye karşı.
09:15Ve işte burada Devlet Bahçeli ve Erdoğan Rusya, Çin gibi yükselen Asya dinamiklerine yaslanarak
09:22işte S-400'ün alınması da bu süreçin bir uzantısıydı aslında.
09:25Batı'nın bu baskısını dengelemeye çalıştılar.
09:28Bu 2023'e kadar böyle devam etti Arden Bey.
09:31Ancak 2023'den sonra Sayın Cumhurbaşkanı dünyanın nereye gittiğini de okuyarak
09:35direksiyonu doğrudan Batı'ya kıyordu.
09:38İşte Milliyetçi Hareket Partisi'nin kırılganlığı da burada başlıyor.
09:42Yani bu sistemin içinde aslında dengeyi oluşturan şey
09:47Türkiye'nin doğuyla kurduğu ilişkiydi Milliyetçi Hareket Partisi adına.
09:50Burada çünkü Türkiye'yi seçimsizleştirmek ya da Türkiye'de Azerbaycan tipi bir babadan
09:57oğula rejim kurmanın önünde Türkiye'nin Batı'yla kurduğu ilişkilerin engel oluşturduğunu
10:02biliyordu Devlet Bahçeli.
10:03Ama bu bağlamda doğuyla ilişki kurarak da Türkiye'de Devlet Bahçeli'ye ihtiyaç
10:08olacak kadar bir otoriter rejimi de bir şekilde Batı'ya da kabul ettiriyordu.
10:13Tabii ki burada göçmen meselesinin de etkisi vardı ama yükselen Doğu dinamiği
10:16Batı açısından son derece tehdit edici ve tedirgin edici bir durum olduğu için
10:20Türkiye'nin aslında paradoksal olarak önemini azaltmıyordu Doğu'yla kurduğu ilişki.
10:24Batı nezdini de arttırıyordu.
10:26Şimdi 2023'den sonra ne yaşandı onu hatırlayalım.
10:29Hatta 2021'den sonra.
10:30Rusya Ukrayna Savaşı dolayısıyla Orta Doğu'dan çekilmek zorunda kaldı.
10:34Bir diğer mesele 2023'de başlayan İsrail soykırımlarıyla İran'ın direniş ekseni kırıldı.
10:40Yani işte Esad devrildi, Lübnan-Hizbullah'a neredeyse tasfiye oldu, Hamas'ın geldiği durum ortada vesaire.
10:47Dolayısıyla burada da Orta Doğu'nun İsrailleştirilmesi süreci olarak adlandırdığım bir süreç var benim.
10:54Burada İsrail aslında Orta Doğu'nun, Hazar coğrafyasının ve Doğu Akdeniz'in enerji üssü haline getirme projesi.
11:02Amerika'nın zihnindeki bu projede İsrail ve Türkiye beraber çalışacak.
11:06Yani böyle bir plan var.
11:07Hatırlayacaksınız yine Tom Barak birkaç gün önce zaten hani benim söylememe gerek yok bu iddia bana ait değil.
11:12Tom Barak bu birkaç gün önce açıkça ifade etti.
11:14Şimdi işte burada şöyle bir durum var.
11:17Sayın Bahçeli de kendisinin hani az önce dedim ya Batı desteğine dayanarak babadan oğla bir rejim kurulursa
11:23böyle bir rejimde mesela size sormuş olayım.
11:26Devlet Bahçeli'yi Tayyip Erdoğan tam olarak ne yapacak?
11:29Herhalde oyun dışı bırakır.
11:31Yani ve dolayısıyla burada aslında Milliyetçi Hareket Partisi bir tasfiye olma korkusu yaşıyor.
11:36Yaşadığı korku daha ziyade bundan ibaret.
11:38Yine unutmayın Tom Barak'ın Amerika'da yapmış olduğu biz Erdoğan'a işte F-16'dan F-35'den daha kıymetli bir şey veriyoruz.
11:46O da meşruiyet dediği şey neydi biliyor musunuz?
11:48Siz böyle babadan oğla bir rejim kurmaya yeltendiğinizde dünyadan izole olmanızı beklenir normal şartlar altında.
11:54Dünya size yaptırma duyguları vesaire.
11:56Söylediği şey tombaran buydu.
11:59Bir bizim Orta Doğu'nun İsrailleştirilmesi sürecine Kıbrıs'ta, Orta Doğu'da, Hazar coğrafyasında Tayyip Erdoğan ses çıkartmaz ve yardımcı olursa biz onun dünyada izole edilmesinin önüne Amerikan bariyeri çekeriz.
12:12Bunun önüne Amerikan duvarı öreriz diyordu aslında.
12:15İşte bunların tamamı devlet bahçeliğe bir ne diyelim kendisinin varlığını sorgulatacak bir rejime doğru gittiğimizi düşündüren şeyler.
12:25Yani bakın Kıbrıs meselesini hatırlatması tombaran hakikaten boşuna değil.
12:30Diğer taraftan Erdoğan'ın ısrarla Azerbaycan-Ermenistan barışında bir aktör olmaya çalışması boşuna değil.
12:36Ne diyorum burada Hazar enerjisinin de bir payı var çünkü Hazar enerjisi de düşünülen şeylerden biri.
12:41Türk-Kürt-Arap ittifakı vurgusu boşuna değil.
12:44Tüm bunlar aslında Amerika'nın giriştiği bu yeniden dizaynda Türkiye'nin bir parça olması,
12:49buradan Türkiye'de iktidarın rejiminin finanse edebileceği bir kaynak yaratabilmesi
12:53ve Amerika'nın tezlerine destek olması karşılığında otoriterleşme politikalarına karşı
13:00Batı'nın olası yaptırımlarından kaçınma arayışı.
13:03Elbette burada Rusya'ya karşı Türkiye'nin ordu gücünü de Avrupa'ya adeta pazarlamasının da bir katkısı var iktidarın.
13:11Şimdi neden Devlet Bahçeli bunları kullandı diyorum.
13:14Bakın Kıbrıs'ta en radikal çıkışı yaptı.
13:16Ben az önce ne dedim?
13:17Kıbrıs meselesi iktidarın elindeki en önemli kozlardan biri Amerika ile bu açıdan masaya oturmak için.
13:23Tom Barak da bunu söylüyor zaten.
13:25E diğer taraftan bakın dün bir şey daha söyledi.
13:27SDG meselesi.
13:28Bakın cümle şuydu akut dönemde akut dönem ne demek?
13:33Çok acil afet dönemleri yani ivedilikte hareket edilmesi gereken dönemler.
13:37Akut dönemde bizim buraya müdahale etmemiz gerekebilir gibi bir laf etti.
13:42Yani aslında orada da bir sınır ötesi operasyona yeşil ışık yaktı.
13:48Peki Amerika, İsrail ve Türkiye'yi ne üzerinden uzlaştırmaya çalışıyor?
13:52SDG'nin sisteme entegre olduğu, işte tümenler halinde orduya entegre olduğu bir ara formülü diyelim.
13:58Hani Erdoğan'ı da ikna edecek, Erdoğan'ı da iç kamuoyunda zor durumda bırakmayacak bir formüle ikna etmek.
14:03Erdoğan buna ikna oldu demiyorum.
14:04Ama Amerika'nın zihnindeki plan İsrail ve Türkiye'yi bu açıdan uzlaştırmak.
14:08Yani SDG'yi böyle bir formüle sisteme entegre etmek.
14:11Devlet Bahçeli'nin söylediği şey bunun tam tersi.
14:14Devlet Bahçeli bunun aksine bir şey söylüyor.
14:17Ve yine diğer taraftan az önce ifade ettiğim gibi
14:20Filistin meselesini de Devlet Bahçeli çok fazla kaşımaya başladı farkındaysanız.
14:25Yine bahsettiğim o 2007'lerde, 2008'lerde
14:27İktidar Partisi, Adalet ve Kalkınma Partisi
14:30Hamas'ta ilişki kurduğu için bir terör örgütüyle ilişki kurmakla suçluyordu Devlet Bahçeli.
14:34Tayyip Erdoğan.
14:35Yine Milliyetçi Hareket Partisi'nin sitesinden bulunabilir bu açıklamalar.
14:38Hamas'a dair yaptığı açıklamalar.
14:39Bugün ise Hamas üzerinden bir Filistin hassasiyetini kaşıyor.
14:43Çünkü biliyor ki Türkiye'de bu SDG meselesi, Filistin meselesi ve diğer taraftan Kıbrıs meselesi toplumun ortak kaygıları.
14:51Yani toplumun kair ekseriyetinin üzerinde uzlaştığı meseleler.
14:55Ve diyor ki Erdoğan'a sen Amerika ile bu konularda pazarlığa oturursan ben de toplumu bu açıdan provoke ederim.
15:01Bu hassasiyetleri kaşırım.
15:03Yani gözdağı veriyor ya da uyarıda bulunuyor Cumhurbaşkanı'na karşı.
15:07Evet.
15:08Yani TRÇ çıkışı da bununla alakalıydı aslında.
15:11Yine benzer bir mesajı iletiyor aslında.
15:13Bir dengeyi tutturmaya çalışıyor.
15:14Az önce anlattım o dengeyi.
15:16O denge 2023'den sonra Erdoğan ve Batı lehine döndü.
15:20Burada başka bir pazarlık yürümeye başladı ve bu da Devlet Bahçeli'nin elini zayıflattı.
15:23Ama Erdem Bey müşu demek değil yanlış anlaşılmasın.
15:26Benim en başından beri ifade ettiğim gibi bu Devlet Bahçeli Türkiye'ye demokrasi getirecek.
15:30Yok inanılmaz faziletli bir erdemli demokrasi rejimi kuracak filan öyle bir şey söylemiyorum.
15:35Söylediğim şey Devlet Bahçeli'nin zihnindeki kurgu şu.
15:39Adalet ve Kalkınma Partisi'nin MHP'ye ihtiyaç duymaya devam edeceği kadar otoriter bir rejim.
15:45Yani evet otoriter bir rejim ama Rusya gibi.
15:48Hani babadan oğula geçmediği iktidarın ama güvenlik bürokrasisi içinde örneğin el değiştirdiği.
15:54Mesela Putin öldükten sonra muhtemelen Putin'in oğlu geçmeyecek yani devletin başına.
15:59Orada güvenlik bürokrasisinin içinden bir kişi geçecek yine büyük bir ihtimalle.
16:02Hani öyle bir rejim tasarımı var Milliyetçi Hareket Partisi'nin.
16:06Çünkü Adalet ve Kalkınma Partisi'nin MHP'nin oyuna olan ihtiyacı ortadan kalkarsa
16:11o noktada Milliyetçi Hareket Partisi sizin de az önce ifade ettiğiniz gibi elbette sistemden kaçınılmaz olarak tasfiye olacak.
16:16Bunun önüne geçilmeye çalışılıyor.
16:19Yani aslında şöyle bir şey yapmıyor Devlet Bahçeli.
16:22Adalet ve Kalkınma Partisi'ni sistemin dışına atmaya çalışmıyor.
16:26Milliyetçi Hareket Partisi'nin sistemin dışına atılmasının önüne geçmeye çalışıyor.
16:30Ve bu yüzden de Adalet ve Kalkınma Partisi'ni iç kamuoyunun desteğini arkasına alarak sıkıştırmaya çalışıyor.
16:38Bunlar sonuçta siyasi aktörler elbette rekabet halindeler.
16:41Diğer taraftan baktığınızda bürokrasi içindeki güç paylaşımı noktasında örneğin rekabet halindeler.
16:47Hiçbir yerde olmadığı gibi Türkiye'de de kaynaklar sınırsız değil.
16:49Kaynakların paylaşımı noktasında rekabet halindeler ki kadro dediğimiz şey, devlet içindeki kadro dediğimiz şey de bu kaynaklardan bağımsız değil.
16:58Kaynağın bir anlamı da devlet içindeki kadrolar demek zaten.
17:01O yüzden tüm bu alanlardaki rekabetlerin sonucunda Devlet Bahçeli bu tür çıkışları yapıyor.
17:06Kendisinin sistem içinde tasfiye olmasının önüne geçebilecek bütün kartlarını oynuyor.
17:12Bunlardan biri de Selahattin Demirtaş.
17:14Çünkü Devlet Bahçeli şunu görüyor, Kürtler evet barış istiyorlar, evet demokratik bir barışa da evet diyorlar ama Erdoğan'a hiç güvenmiyorlar.
17:24Ve hatta dahasını söyleyeyim size, bizim yaptığımız son araştırmadan çıkan sonuç aslında buydu.
17:30Barışa evet ama Erdoğan'a hayır diyorlar.
17:32Bu yüzden de Demirtaş'ın adını öne çıkartarak burada çözüm sürecinde, yani evlere şenlik çözüm süreci diyorum gerçi ben bunu ama,
17:40bu süreçte Devlet Bahçeli Erdoğan'ı değil, ki zaten orada bir güven bulmalama olduğundan bahsettim Kürtlerle arasında,
17:47kendisinin güvenilir aktör olacağı bir zemin kurgulayarak, sadece Türk kamuoyunun değil,
17:53Kürtlerin de desteğini arkasında toplamaya çalıştığını ifade etmemiz mümkün.
17:56Yani gelen tepkiyi yumuşatmaya çalışıyor iktidar Selahattin Demirtaş üzerinden.
18:01İktidar değil Devlet Bahçeli.
18:02Devlet Bahçeli pardon, tamam.
18:03Şimdi ama yani iktidar deyince hatta doğal olarak AKP MHP geliyor.
18:08Efendim şimdi Devlet Bahçeli'den hazır bahsettik, ağzınıza sağlık.
18:12Siz de hem çok geniş hem de çok güzel özetlediniz yaşadığımız durumları.
18:17Dün yaptığı grup toplantısında dikkat çeken başka bir kısım daha vardı.
18:21Hani bu anıtkabire gitmemek, resepsiyona gitmemekle ilgili şu yorumlar yapılmıştı ya,
18:26AKP MHP içerisinde kavga var.
18:28Devlet Bahçeli tepki gösteriyor.
18:30Bunlara yanıt verdi.
18:32Dedi ki ben kişisel problemler sebebiyle gitmedim anıtkabire.
18:36Anıtkabire gitmediğim için de resepsiyona katılmak doğru olmayacaktı.
18:40İşte muhaliflerin ağzına laf verecektik gibi bir açıklama yaptı ama
18:43orada tabii başka son kısımda bir cümlesi daha vardı.
18:48Anıtkabire gitmeyip koşa koşa resepsiyonda poz verenler dedi.
18:52Bunu da şöyle düşündük.
18:54Acaba Davutoğlu ve Babacan'a mı bir gözdağı vermeye çalışıyoruz?
18:58Çünkü onların da yeniden AK Parti'ye dönüşü gündemde konuşuluyor.
19:03İşte Ahmet Davutoğlu bana Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı teklifi gelirse,
19:08gerçekten yetkili bir yardımcılıksa devlet için kabul ederim dedi.
19:12Ve kulislerde de Mehmet Şimşek'in yerine Ali Babacan'ın düşünüldüğü konuşuluyor.
19:17Ve bunun akabinde de Devlet Bahçeli'nin yaptığı bu açıklama Davutoğlu ve Babacan'a bir tırnak içerisinde gözdağı mıydı sizce?
19:26Az önce anlattığım bütün sürecin uzantısı olan bir durum bu.
19:29Babacan ve iktidarın yakınlaşması da böyle, Devlet Bahçeli'nin söylediği şey de böyle.
19:35Dedim ya 2023 sonrasında Sayın Cumhurbaşkanı çok sert bir manevrayla direksiyonu tekrar batıya kırdı.
19:41Türkiye'de organik batıcılar kim desem herhalde ilk üçün içinde Ali Babacan'ı sayarsınız.
19:46Şimdi bu kadar batıya yöneldiği bir denklemin içinde organik bir batıcı olarak,
19:51batıyla çok iyi ilişkileri olan biri olarak Ali Babacan'a neden ihtiyaç duymasın Sayın Cumhurbaşkanı?
19:56Ama bu kadar organik batıcıların, Sayın Cumhurbaşkanı'nın babadan oğula bir rejim kurduğu
20:01ve batı nezdinde buna meşruiyet üretileceğinin konuşulduğu,
20:04az önce anlattığım bütün bu süreçler dolayısıyla batının buna ses çıkartamayacağı,
20:08hatta destekleyeceği çünkü Erdoğan'a ihtiyaç duyduğunu ifade ettiğim bu durumu düşündüğümüzde
20:13Ali Babacan'ın buraya doğru gitme ihtimali elbette Sayın Bahçeli'yi tedirgin eder.
20:19Diğer bütün süreçler olduğu gibi.
20:21Ve burada Ali Babacan'la Davutoğlu'nu yine sizin çok yerinde hatırlatmanızla
20:25anıt kabir üzerinden farkındaysanız karikatürize ediyor.
20:29Az önce anlattığım bu konular nasıl toplumun hassasiyeti ise biliyor ki
20:32Atatürk de bir toplumsal hassasiyet ve bunu da kaşıyor.
20:37Aslında Devlet Bahçeli'nin bütün toplumsal hassasiyetleri kaşıdığı
20:40ve bu yolla sistem içindeki denge arayışını tutturmaya çalıştığı bir sürecin içindeyiz.
20:45Peki sevgili Yılmaz çok teşekkür ediyorum.
20:48Bugün normalde size söz verdiğim sürenin belki biraz üzerine çıktım ama
20:52çok detaylı çok güzel özetlediniz.
20:55Bütün konuyu eminim izleyiciler de çok memnun kalacaktır bu özetten.
20:58Ben kendi adıma çok teşekkür ediyorum. İyi ki katıldınız. Bugün ağzınıza sağlık.
21:04Ben çok teşekkür ediyorum. Bütün izleyenlerimize de sevgiler saygılar sunuyorum.
21:09Evet sevgili izleyiciler, siyaset bilimci doçent doktor Onur Alp Yılmaz konuğumuzdu.
21:14Devlet Bahçeli'nin dün yaptığı grup toplantısı konuşması hakkında bir değerlendirme aldık.
21:19Uzman konuğumuzdan bir taraftan Selahattin Demirtaş ve yürüyen süreci ilişkin konuştu.
21:24Tabii Öcalan'dan da bahsetti.
21:26Bir diğer taraftan ise diğer partilerin genel başkanlarına yönelik eleştirilerde bulundu.
21:32Bunların satır satır ne anlama geldiğini sizler için Onur Alp Yılmaz anlattı.
21:36Efendim burada noktalıyoruz programı. Başka programlarda yeniden görüşmek dileğiyle.
Önerilen
1:35
|
Sıradaki
1:31
2:38
5:43
2:48
0:51
İlk yorumu siz yapın