Tevrat’ta müzik dinlemek ve dans övgüyle anlatılmaktadır.

  • 11 yıl önce
ADNAN OKTAR: Müzik dinlemeyi ben anlayamıyorum. Tevrat’ta her yerde müzikten bahsediyor, eğlenceden bahsediyor. Nasıl oluyor bu? Bakın, ne diyor:“Sevincinizi dile getiriniz gücümüz olan Allah’a, sevinç sözleri söyleyin. Sevinç çığlıkları atın Yakup'un Allah’ına! İsrail’in Allah’ına. Çalgıya başlayın, tef çalın, tatlı sesli lir ve çenk çınlatın.” Açık işte bak, Mezmurlar 81:1.

“Ben de Seni, Senin sadakatini çenkle öveceğim, ey Allah’ım, lir çalarak seni ilahilerle öveceğim, Seni ilahilerle överken dudaklarımla varlığımla sevincimi dile getireceğim. Çünkü Sen beni kurtardın. Dilim gün boyu senin zaferinden söz edecek.” Mezmurlar 71:22-24

“Ey bütün dünya, RAB'be sevinç çığlıkları yükseltin! O'na neşeyle kulluk edin, Sevinç ezgileriyle çıkın huzuruna! Bilin ki RAB Allah'tır. Bizi yaratan O'dur, biz de O'nunuz. Kapılarına şükranla, Avlularına övgüyle girin!”

Şükrederek, övgüyle, “Allah’a hamd olsun” diyerek, “Allah-u Ekber” diyerek.“Şükredin O'na, adına övgüler sunun!” Mezmurlar 100:1-4

“Lir çalarak RAB'be şükredin, On telli çenk eşliğinde” Uddan daha gelişmiş. Udun tel sayısından daha fazla. “On telli” diyor bak, on telli. Kanun gibi. “O'nu ilahilerle övün.” Mezmurlar 33:2

“Ya RAB, sana şükretmek, Ey Yüceler Yücesi, adını ilahilerle övmek, Sabah sevgini, Gece sadakatini, On telli sazla, çenk ve lirle duyurmak ne güzel!” Bak, sabah ve akşam onlarda da ibadet,inşaAllah.Mezmurlar 92:1-3

“Boru çalarak O'na övgüler sunun!” Boru yani klarnet, zurna o tip. “Çenkle ve lirle O'na övgüler sunun!” Mezmurlar 150:3

“Bu arada Davut'la bütün İsrail halkı da RAB'bin önünde lir, çenk, tef, çıngırak ve ziller eşliğinde ezgiler okuyarak var güçleriyle bu olayı kutluyorlardı.”  Dans ediyorlardı, diyor. O zaman benim dans etmeme niye şaşıyorsunuz? Benim şarkı söylememe veyahut müzik dinlememe niye şaşıyorsunuz? Burada açık.

“Keten efod kuşanmış Davut, RAB'bin önünde var gücüyle oynuyordu.” Demek ki müthiş bir performans gösteriyordu. Var gücüyle, onu gösteriyor. Normal oynuyordu demiyor, “var gücüyle oynuyordu.” Müthiş bir performans.“Davut'la bütün İsrail halkı, sevinç naraları ve boru sesi eşliğinde” klarnet, zurna gibi çalgılar “RAB'bin Sandığı'nı getiriyorlardı. RAB'bin Sandığı Davut Kenti'ne varınca, Saul'un kızı Mikal pencereden baktı. RAB'bin önünde oynayıp zıplayan Kral Davut'u görünce, onu küçümsedi.” Samuel 6:14-16 Bazı İsrailli kardeşlerimizin konumu aynı olmuş olur o zaman, değil mi? Hz. Davut’u da demek ki onlar küçümseyecekler, olmaz.

Samuel 6:19“Ardından kadın erkek herkese, bütün İsrail topluluğuna birer somun ekmekle” geçenlerde anlatmıştım bir somun ekmek“birer hurma ve üzüm pestili dağıttı.” “Bir hurma yeter” diyor, şeker açısından çok iyi. Ama üzüm pestili apayrı bir şey ekmekle beraber. Bir ondan, bir ondan güzel. Oranın ekmeği öyle pudra gibi ekmek değil; protein yığını, inşaAllah. Köy ekmeği yani hakiki ekmek, inşaAllah.“Sonra herkes evine döndü.”

Samuel 6:20“Davut ailesini kutsamak için eve döndüğünde, Saul'un kızı Mikal onu karşılamaya çıktı.” Onu kendince küçümsemeye kalkıyor Mikal, inşaAllah. Bak, diyor: “Değersiz biri gibi, kullarının cariyeleri önünde soyundun.” diyor, gurur yapıyor, kibir yapıyor. Peygamberlerde gurur olmaz, kibir olmaz,inşaAllah.

Önerilen