DİDEM ÜRER: Başbakanımızın konuşmasının devamında yine ülkenin bütünlüğünü vurgulayan bir açıklama da vardı. “Tek bayrak şehitlerimizin bayrağıdır.Eşi ve benzeri yoktur. Tek vatan, bu topraklar Türkiye Cumhuriyeti vatanı topraklarıdır. Bizlere fazlasıyla yeter. Yeter ki fitne olmasın. Bir olalım, biz olalım, diri olalım” dedi.
ADNAN OKTAR: Ben destekliyorsam Başbakanımız’a hiçbir şey olmaz. Ben milletimin vicdanıyım, inşaAllah. Milletimiz hep o yönde düşünüyor. En az şu an yüzde altmış destekliyorlar. Tabii vatan, millet, bayrak konusunda hepimiz hassasız. Ben de tedirgin oluyorum. Ama Başbakan da Müslüman evladı, nur gibi Müslüman. Bayağı aklı başında, vatanının, milletinin selametini en iyi düşünen insanlardan birisi. Allah’a kendini adamış, dünyadan bir çıkarı yok, dünyasından geçmiş bir insan. Niye vatana millete zarar verecek bir şey yapsın?Ne zoru?Ne faydası olacak ona?Niye yapsın? Söz veriyor, söylüyor, konuşuyor; daha hala inanmazsan bu da anormal olur artık. Ayıp, değil mi?
DİDEM ÜRER: Tabii ki inşaAllah.
ADNAN OKTAR: Sözü boş ver. Adam;“şu şunu demiş, bu bunu demiş”.Bu, bizi ilgilendirmez. Neticeye bakarız. Biz dikkatlice izliyoruz. Bir eğilme, yamulma, bozulma olmadığına göre; tamam. Gidişat düz gidiyor.Ben buna bakarım.Ama -maazAllah, neuzubillah- her zaman için olabilir.İllaki Başbakanımız için şart değil ki. Allah ömrünü uzun etsin. Hepimiz ölümlüyüz.O da ölecek, biz de öleceğiz. Bir başkası gelir, bir eğilme bükülme olursa millet olarak hazırız.Biz eğilen çelik bile olsa, onu hukukla, demokrasiyle, sevgiyle, akılla düzeltiriz, inşaAllah.
