Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'deki canlı sohbeti (6 Mayıs 2013; 17:00)

  • 10 yıl önce
AYŞE KOÇ: Nurlu, güzel yüzlü Hocamın sohbetine başlıyoruz, inşaAllah.

ADNAN OKTAR: Evet “101 ayet” dedin.

DİDEM ÜRER: 101. ayeti görmüştüm Hocam sabah namazında, ırkçılıkla ilgili ilk defa dikkatimi çekti ayet.

ADNAN OKTAR: Tabii. Şeytandan Allah’a sığınırım. Mü’minun Suresi, 23. Sure’nin, 101. ayeti. “Böylece Sur'a üfürüldüğü zaman” artık kıyamet başlamış, “artık o gün aralarında soylar (veya soybağları) yoktur ve (üstünlük unsuru olarak soyluluğu veya birbirlerine durumlarını) soruşturmazlar da. Hangi ırktansın, hangi boydansın? Bunu soruşturmazlar diyor Allah. Bitmiş artık kıyamette. Tabii bu ırkçılığa karşı bir cevap.

Bir Alevi kardeşimiz yazmış, “Hocam” diyor, “aleyhimizde, Alevilerin aleyhinde çok sözler dolanıyor” diyor. “Onlara bir cevap verir misiniz?” diyor. Kardeşim, bir kere benim iki tane eniştem Aleviydi. Ben Aleviliği yakından tanıyan bir insanım. Ahmet Kılıç eniştemize giderdik, Tokat’ta, Beybağı’nda, küçük, Beybağı’nda evi vardı, biz on beş gün, yirmi gün kalırdık. Ben bizzat Ahmet Kılıç eniştemin ne kadar dindar, ne kadar efendi, ne kadar haysiyetine, şerefine, namusuna düşkün bir insan olduğunu görüyordum. Alevi tanıdıkları geliyordu, onların da ne kadar nezih ve efendi olduklarını görüyordum. Diğer eniştem de Aleviydi, son derece haysiyetine, şerefine düşkün, dindar, aklı başında bir insandı. Ayrıca ben Hacıbektaş’ta üç gün kaldım, Alevi kasabası, Hacıbektaş kasabasında birçok Alevi ahbabım oldu, dostlarım oldu. Hepsi nezih, çok efendi, asil, neşeli, dışa dönük, çok güvenilir insanlar. Aleviler hakkında ahlaksız adamların sözlerini söyleyip, onlara cevap vermemi istersen, bu anormal bir hareket olur, yakışık almaz. “Alevilere böyle diyorlar. Diyeceğim ben “bu yanlıştır.” Kardeşim bu zaten hakaret bu söz. Bunu söyleyen zaten ahlaksız adam. Ahlaksızın sözünü niye naklediyorsunuz? Haysiyetsiz, şerefsiz, namussuz adamların sözünü niye naklediyorsunuz? Nakledilir mi bu? “Alevilere böyle deniyor, fakat böyle değildir” denmez bu. Alevinin ayağının tozu olmaz o adamlar. Alevi demek, Allah aşığı demektir, Hz. Ali (r.a) aşığı demektir, ehl-i beyt aşığı demektir, sevgi dolu insan demektir. İnsanları sever, çocukları sever, yaşlıları sever, müziği sever, güzel sözler eder, hikmetli konuşur. Kavgacı değildir, barış insanıdır. Hikmet insanıdır, hikmetli konuşur. Mesela Yunus Emre Alevidir. Deyişleri Yunus Emre’nin nefes kesiyor. Hikmet, güzellik. Onun için böyle ahlaksız insanların sözünü nakletmeyin. Bana buraya yazmışsın, diyorsun ki; “Hocam bunların böyle olmadığını söyle.” Bu hakaret zaten. Söylenir mi bu? Olmaz öyle şey. Onlar kendi işine baksın, ahlaksız, terbiyesiz adamlar. Aleviler nurdur. Benim Ahmet eniştem, daha önce de anlatmıştım, mübarek, rahmetli çok çok efendiydi. Evlendirme memuruydu. Tokat’ta çok güzel evi vardı. Küçük Beybağı’nda, bağ eviydi. Böyle bir kapak var, oradan açılıyor, oradan aşağı iniyorsun. Çok geniş bir yere iniyorsun. Evin içinde yine geniş bir yer ama püfür püfür esiyor. Bir çıkıyorsun, Allah, şeftaliler böyle. Elmalar, armutlar. Aradan küçük bir dere akıyor. Sürekli, şırıl şırıl şırıl şırıl aşağıya doğru. Bir de küçük kuzu koymuştu bahçeye, hoplaya zıplaya geziyor falan. Salıncak vardı bahçede. Tokat kebabı fırını vardı, kendisini orada. Çok asil insandı. Misafir geldi mi acayip sevinirdi. Çok hürmetliydi. Titizlikle beş vakit namazını kılardı. Gözümün önünde, görüyordum yani. Hayır kılmıyor da olabilir ayrıca. Her Sünni namaz mı kılıyor? Sünni olan namaz kılar da, Alevi kılmaz diye öyle bir şey yok kardeşim. Alevi de kılmayabilir, Sünni de kılmayabilir. Alevi de kılar, Sünni de kılar. Öyle bir şey yok. Alevilik Hz. Ali (r.a)’a daha şiddetli bir sevgi, bir aşk yani Hz. Ali (r.a)’a kilitlenme, muhabbet, dedeme. Bu, inşaAllah.

Aleviler hakkında ileri geri konuşanlar sadece ahlaksız, karaktersiz, şerefsiz, namussuz adamlar. Onları ne kaile alıyorsunuz, insan yerine koyuyorsunuz? Adam mı onlar? İnsan mı onlar yani? Mahluk. Mahlukun neyine cevap veriyorsun. Ahmet eniştemle biz, Almus’a da gitmiştik böyle hep beraber. Onun motosikleti vardı, püfür püfür. Gıjgıj’a gitmiştik Tokat’ta. Mis gibi kokuyordu bahçe, son derece. Asla yalan söylemez, kimseye oyun oynamaz. Her gün misafirleri vardı. Müthiş hürmetliydi, çok nezaketli bir insan. Kardeşim Aleviler çok olgundur. “Bir yobaz evine mi gidersin, Alevi mi deseler”, ben Alevi evini tercih ederdim. Sevgi yok ki onlarda, muhabbet yok, dostluk yok. Alevi öyle değildir. Sazı aldı mı, Allah kalbine ilham eder, muhteşem güzel sözler ediyorlar. Acayip güzel. Alevi deyişleri nefistir. Çok güzeldir. Böyle çok derin aşk kokan, muhabbet kokan ve kalbe hitap eden çok güzel sözler ederler, ilhamla. Dolayısıyla sakın ha, ahlaksız adamların sözünü ağzınıza almayın. “Böyle diyorlar, şöyle diyorlar” diye

Önerilen