Selim Naşit, Zeki Alasya, Nevra Serezli 04:00 İki düğün hatayla aynı salonda, teki sünnet düğünü! - Bu karyola ne burada böyle? - Ne karyolası? - Baksanıza... - AAA kim koymuş bu karyolayı buraya? - Ay önce divan koyduk, divan küçük ve fakir durunca bu pirinç karyolayı getirttik, ne de olsa biricik yavrumuz. - E haklısınız da bu karyola ne olacak? - Ne demek ne olacak, hanfendiciğim haklısınız ama yani bu iş karyolasız olur mu efendim? - Ya, şimdi adet böyle demek? - Hayır efendim, eskiden beri böyleydi. - Hiç rastlamadım efendim. - Siz düğün görmemişsiniz efendim. - Yanına bir de duş koydursaydınız bare. - Beyefendi afedersiniz ama yani düğün salonunun ortasında duşun ne işi var ya? Duş tabi var da duş evde. Sonra biliyorsunuz herhalde bir süre yıkanmak yasak. - Neden? - E yara mikrop kapabilir. - A A AA ayol ne de rahat anlatıyor! - Yani şimdi iş burada, duş evde? - Beyefendi zatıaliniz sıhhi tesisatçı mısınız? - Yoo!? - E duşa niye takıyorsunuz be kardeşim? - E peki misafirler nerede, onlar da mı burada olacak? - Tabi düğün kimin için yapılıyor? - Yani böyle karyolada kalabalıkta, herkesin gözü önünde? - Elbette ya, allah allah, hep beraber toplanacağız karyolanın başına... - AAAA! - ...olayı baştan sona izleyeceğiz... - AAA! - ...iş bitecek, tebrik edip hediyesini vereceğiz. - Ay bir de hediye mi veriyorlar? - Hediye verecekler tabi, bokuna mı yapıyoruz bu kadar masrafı! - Oldu olacak bir de madalya taksınlar. - Takarlar efendim takarlar, maşallah takarlar. - Nereye!? - Oğlanın şeyine. - Neyine?