Mehmet Aydın - NURDANE -şiir
- 12 yıl önce
NURDANE
Nedir bu göç telaşı daha kırkında
Ölüm güzelliği kar dağı olmuş suratında
Yumruk gibi sıkılmış gözlerin çukurunda
Şahadet parmağın on ikilik yavrunda
Etme dur, mürüvvetini gör de git
Dokuz ayın kasvetini
Sancıların külfetini
Acıların şiddetini
Günahların zulmetini
Kefarete say da git
Çekmeyen bilmez hastanın ahvalini
Direncin atamadı kanındaki illetini
Dualarla uyudun, sabır dedin, salmadın kendini
Baharda ağlattın bizi küçük evin büyük gelini
Etme dur, Oğul balından bir kaşık tat’ta git
Feleğin inadına
Azrail’in vicdanına
Meleklerin şahına
Öksüzlerin hatırına
Bir gülücük at ta git
Takdiri ilahidir dilimize yapışan, hiç susmaz
Kısa öyküler muhabbetle kaynaşmaz
Sönmüş ocak, zaman ateşiyle tutuşmaz
Bir seyirlik, yüzünü gören yanından ayrılmaz
Etme dur, Doya doya son bakışını sun da git
Sabahın körüne
Şişlinin göbeğine
Kamburlaşan döşeğine
Böyle hayatın kefenine
Yüreğini sar da git
Mehmet Aydın
05.04.2012
Nedir bu göç telaşı daha kırkında
Ölüm güzelliği kar dağı olmuş suratında
Yumruk gibi sıkılmış gözlerin çukurunda
Şahadet parmağın on ikilik yavrunda
Etme dur, mürüvvetini gör de git
Dokuz ayın kasvetini
Sancıların külfetini
Acıların şiddetini
Günahların zulmetini
Kefarete say da git
Çekmeyen bilmez hastanın ahvalini
Direncin atamadı kanındaki illetini
Dualarla uyudun, sabır dedin, salmadın kendini
Baharda ağlattın bizi küçük evin büyük gelini
Etme dur, Oğul balından bir kaşık tat’ta git
Feleğin inadına
Azrail’in vicdanına
Meleklerin şahına
Öksüzlerin hatırına
Bir gülücük at ta git
Takdiri ilahidir dilimize yapışan, hiç susmaz
Kısa öyküler muhabbetle kaynaşmaz
Sönmüş ocak, zaman ateşiyle tutuşmaz
Bir seyirlik, yüzünü gören yanından ayrılmaz
Etme dur, Doya doya son bakışını sun da git
Sabahın körüne
Şişlinin göbeğine
Kamburlaşan döşeğine
Böyle hayatın kefenine
Yüreğini sar da git
Mehmet Aydın
05.04.2012