Eda: Biliyor musun? Babamı Her Ziyaret Ettiğimde, Ölümün Ağırlığı İçime Daha Fazla Çöküyor. Harun: Seni O Kadar İyi Anlıyorum ki.. Eda: Bu Gerçeği Düşünmekten Kendimi Alıkoyamıyorum. Harun: Ölümü Düşünmek, Yaşama Haksızlık Etmek Değil Mi? Düşünme Artık.. Eda: Sen Hiç Düşünmedin Mi? Yani.. Son Anı.. Korkmuyor Musun Hiç? Harun: Benim Korkum Ölüm Değil Birtanem. Seni Arkada Yalnız, Acılar İçin de Bırakmaktan Korkuyorum Ben.. Eda: Bırakma O Zaman.. Sakın Ölme.. Ben Sensiz Yapamam.. Harun: Eğer Bir Gün Ölürsem.. Senin Her Zamankinden Daha Fazla Güçlü Olman Gerekecek. Herkezden, Her şeyden Önce.. Yağmur için Yapmalısın Bunu.. Hayata Daha Fazla Sarılmalısın.. Eda: Nasıl Olacak O? İstesem de Yapamam ki.. Senin Olmadığın Bir Dünya’da Yaşamak Ölmekten Daha Zor. İmkansız Benim İçin.. Çünkü Ben Senim.. Sen Ölürsen.. Bende Ölürüm. Harun: Tamam.. Hiçbir Yere Gitmiyorum. Seni Bırakmaya Niyetim Yok.. Hadi Gidiyoruz.. Eda: Nereye? Harun: Evlenmeye.. Eda: Evlenmek mi? Harun: Evet.. Hadi Gel..