00:00Şöyle aslında yani biz Afet ve Hacıldurum Yönetim Başkanlığı tarafından kaydedilen ve yayınlanan deprem verilerine bakarak Türkiye'nin deprem aktivitesini takip etmekteyiz.
00:12Yani 2025 yılında meydana gelen deprem verilerine baktığımız zaman bunların sayısının 53.262'ye ulaştığını görmüş durumdayız.
00:22Bu da aslında işte asrın felaketi dediğimiz yani 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen yani 2023 yılındaki depremlerden sonra Türkiye'de en fazla depremin meydana geldiği en fazla deprem kaydının alındığı ikinci yıl olarak söyleyebiliriz bu 53.262 depreme bakarak.
00:45Büyüklük açısından bakarsak yani özellikle dörtten büyük depremler daha fazla herkes tarafından hissediliyor.
00:54Yani dörtten büyük olarak da 437 deprem Türkiye genelinde meydana geldi.
01:00İşte bunların 412'si 4 ile 5 arasında, 20 tanesi 5 ile 6 arasında, 5 tanesi de 6 ile 6.9 arasında.
01:10Yani dörtten büyük depremler açısından da yine duruma bakacak olursak da bir günde aslında her gün dört büyüklüğünde bir depremin ortalama olarak meydana geldiğini,
01:22yaklaşık 15 günde bir de 5 ve 5'ten büyük bir depremle sarsıldığımızı, 73 günde bir de 6 ve 6'dan daha büyük bir depremle Türkiye'miz maalesef depremlerle sarsılmış durumda.
01:36Sadece bu veriler ve bu bilgiler bile bizim Türkiye'nin hani deprem açısından ne kadar tehlikeli, ne kadar riskli olduğunu bize göstermekte.
01:48Bu verilere aslında il olarak da bakacak olursak işte sındırgının etkisiyle Balıkesir ilinde aslında Türkiye'de meydana gelen depremlerin en fazlası Balıkesir ilinde meydana geldi.
02:03Sonrasında hemen ona komşu olan Kütahya ilinde, sonrasında Muğla'da, Malatya'da, Maraş'ta diye bunları sıralayabiliriz.
02:14Yani en fazla depremin meydana geldiği il Balıkesir ili, ikinci il olarak da Kütahya ilinde en fazla depremin meydana geldiğini söyleyebiliriz.
02:25Önem açısından aslında 2025 yılında meydana gelen depremlerin önem açısından sıralamak istersek en büyük depremimiz 23 Nisan 2025 tarihinde Silivri'de meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem.
02:42Yani bu deprem hala tartışılıyor işte değişik yayınlarda İstanbul'un deprem tehlikesinin hala yüksekliğini koruduğu yönünde açıklamalar var ki biz de bunlara katılıyoruz.
02:56Sonrasında ikinci önemli depremimiz Sındırgı'da yani ardı ardına Sındırgı biliyorsunuz 10 Ağustos ve 27 Ekim tarihlerinde 6.1 büyüklüğünde iki depremle sarsıldı.
03:09Türkiye tarihinde hiç görülmeyecek şekilde yani 10 Ağustos'tan bu yana geçen 4.5 aylık zaman süreci içinde de 21.000 yaklaşık deprem Sındırgı'da meydana geldi.
03:23Yani bu Türkiye tarihinde aslında bir ilçede meydana gelen en fazla deprem olduğunu da bunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
03:31Burada da bunların 82 tanesinin 4'ten büyük olduğunu görmekteyiz Sındırgı'da meydana gelen depremlerin.
03:39Günde ortalama da yani 146 depremle Sındırgı halkı etkilenmiş yani günde 146 deprem meydana gelmiş.
03:49Bunların da günde de yaklaşık bir tane de 4 ve 4'ten büyük bir depremle sarsılmış.
03:55Yani bu açılardan Sındırgı depremi ve o bölgenin deprem aktivitesini de yakından izlemek, takip etmek gerekir diye düşünüyorum.
04:06Sonrasında 3. sıraya koyacağımız depremi, hani Santorini belki bize uzak olduğu için ben onu sıralamaya koymadım ama
04:14Konya'da, Kulu'da bir 5 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti.
04:19Bu hem Konya'dan hem Ankara kent merkezinden önemli derecede hisseden kişi oldu.
04:26Yani bu deprem de önemliydi.
04:2917 kişinin yaralanmasına neden oldu.
04:32Dördüncü olarak da aslında Ankara'daki depremleri belki ifade edebiliriz.
04:37Çünkü 17 Şubat, 2017 Şubat tarihinde, 21 Şubat tarihinde ve 11 Ağustos 2025 tarihlerinde
04:46hani çok büyük olmasa da Etimeskut ilçesinde tam Ankara'nın merkezinde göbeğinde
04:52işte büyüklüğü 3.6'ya varacak büyüklüklerde depremlerin olması
04:58ve bunun çok sayıda kişi tarafından hissedilmiş olması Ankara'nın deprem tehlikesinin tekrar tartışılmasına neden oldu.
05:08E tabi mevcuttan, geçmişten günümüze kadar gelen ve depreme dayanıksız stoğun fazla olması nedeniyle
05:16e maalesef ülkemizde meydana gelen depremler neticesinde hatta 5'ten büyük depremler bile maalesef hasar yapıyor.
05:24Bizim öncelikle yapmamız gereken bu kentsel dönüşüm çalışmalarını daha da hızlandırmak
05:31riskli diye tespit edilen yapıları da süratli bir şekilde ya güçlendirerek veya yıkarak yerine yenisini yapmak lazım.
05:40Hani bu tür diri fay üzerinde olan yerleşim birimlerine daha öncelik vermek
05:45mümkünse oraları yapılaşmaya uygun olmayan alan diye ilan etmek de bir önemli çalışma olabilir.
05:53Bence bir de mekansal planlar yani bir çevre düzeni planı yaparken, bir bölgeyi imara açarken
06:01mutlaka ama mutlaka o bölgenin deprem tehlikesinin yanı sıra diğer afetler açısından da tehlikesini ortaya koymamız
06:09ve tehlikeli yerler yani gidip fayın üstüne imara açmamamız lazım.
06:15Sıvılaşma özelliği gösteren, heyelan özelliği gösteren yerleri de yine yapılaşmaya açmayarak
06:20yerleşime uygun olmayan alan diye buraları ilan ederek de afetlere dirençli şehir yaratabiliriz.
06:29Bir de şunu vurgulayım aslında biz bu iki bin yirmi beş yılında beş yüz doksan dört kişinin yaralandığını ifade etmiştim az önce.
06:36Bu yaralanmaların tamamı panik nedeniyle yani deprem sırasında ne yaptığımızı, ne yapacağımızı bilmememiz nedeniyle
06:45bu yaralanmalar meydana geldi.
06:49Bu da bize Türkiye'de afet farkındalık eğitimlerinin sayısının daha arttırılması, niteliğinin daha da arttırılması,
06:58bunların bu eğitimlerin kalitesini de yani işi bilen insanların bu eğitimleri vermesi lazım
07:04ve eğitimi alan kişi de davranış değişikliğine neden olacak düzeye bu eğitimleri getirmemiz lazım.
07:11Bu da bence iki bin yirmi beş yılındaki depremlerden çıkarmamız gereken önemli derslerden biridir diye ifade edebilirim.
İlk yorumu siz yapın