Yeşilçam oyuncusu Metin Akpınar'ın 1980'li yıllarda Suphiye Orancı ile evlilik dışı ilişkisinden doğan ikiz kızlarından biri olan Duygu Nebioğlu, "karşı tarafın sosyal ve ekonomik araştırma tutanağı olmadığı" gerekçesiyle ertelenen 10 milyon liralık tazminat davasını açma sebebini açıkladı.
02:23Her bütün kardeşlerimle yaşadığımızın bütün yaralarımız ayrı ayrıdır.
02:30Beni duygusal yönde, ismim gibi de tetikleyen durumlar oldu.
02:35Ve özenen Nebioğlu fizik öğretmeni Antalya'da Nebioğlu ailesi benim evlat edindi.
02:426 yaşındayken babamla çocuk kesirgeme kurumunda karşılaşmamız üzerine ben kız evladı istiyorum demesinin üzerine müdüre bizi söylemiş.
02:57Hatta şöyle bir durum da oldu.
03:00Yani ikiz kardeşimin olduğunu da öğrendikten sonra biz ikiz kızları ayıramayız dedikleri için ikiz kız kardeşimle ayrılmadım.
03:12O yüzden bu benim için bir dayanaktı.
03:17Tek kökümle bağlantılı oldun.
03:19Tek biyolojik akrabam kardeşimdi.
03:22Bazı köklerimin arayışımın sebebi de ikiz olarak dünyaya gelmekti.
03:29Bu da çok etkili oldu benim arayışımda.
03:32Bilinmeyen gerçekler de vardı.
03:34Ben orada terk edilmiş bir çocuk olarak değil de trafik kazasında anası babası ölmüş çocuklar olarak evlat edilen aileme bilgi verilmişti.
03:48Annem babam kimdir?
03:49Yani kök arayışım çok derin benim.
03:52Kimlik arayışım çok derin.
03:54Tazminat davası açmamın en önemli sebeplerinden bir tanesi.
03:59Annem Supiye Orancı ile ilişkisinin tek gecelik olduğunu beyan etmesi.
04:06Yani basın açıklamasında böyle bir beni itibarsızlaştıran, kadını itibarsızlaştıran bir açıklaması vardı.
04:14Bu beni inanılmaz bir yıkım yaşattı bana duygusal olarak.
04:21Hani bir sanatçı olan babamın toplumun önünde böyle bir açıklama yapması.
04:28Toplumun da bir kısmının bu konuda bana baskıyla gelmesi, bu konuda beni hedef göstermesi.
04:37Yani her insanın kalbi, vicdanı maalesef güzel olmuyor.
04:43Ben de tabii bu süreçte çok yıpranacağımı da hissettim ve çocukluk yaralarıma da sahip çıkmakla bir birey olarak hükümlü olduğum için kendisine tazminat davası açtım.
04:58Ama tabii bu tazminat davasının sadece hukuki yönde biz bunu yapmamız gerekiyordu.
05:08Avukatlarım, avukatlarımla beraber konuştuğum da zaten benim kendisiyle ilgili görüşme talebim yok.
05:18Kendimi de öyle bir görüşme talebimde veya görüşmeme şeklinde bir talebimde olmadı.
05:24Buna hissetmiyorum da zaten böyle bir sorumluluk yükü bana ait değildir.
05:32Biz kendisiyle karşı tarafın avukatları, benim avukatlarımla birlikte bu tazminat süreçlerini değerlendiriyoruz.
05:42Yorgunum yani görüyorsunuzdur biraz yorgunluk da var.
05:46Bitmesini istiyorum artık.
05:48Ben de bu davalarım bittikten sonra kimsesiz çocukların sesi olacağıma,
05:56annelerin kucağından kopartılan bebeklerin, annelerin, annelerin yaşadığı o ızdıraba,
06:04bir nasıl iyilik sendromu, bir hareket sendromu başlatacağıma inanıyorum, kalben inanıyorum.
06:12Bir hareket olacağına inanıyorum ve bu mücadeleminde arkasında kalmaya karar verdiğim için tazminat davası açtım.
06:24Biz babamla görüşmemizde ben hep kendisini tanımaya çalıştım.
06:28Zaten bir on kere görüştük.
06:30Yani bu on kere görüşmemizde de ya iki saat oluyordu ya işte üniversitesinde eğitim verdiği işte kamu alanın içerisinde oluyordu.
06:44Yani böyle babamla tatile çıktığım şeyler olmadı.
06:47Yani bir kere kendisiyle ilgili böyle bir süreç yaşadık.
06:50O hepsinin de maalesef Hüsran'la ben annemin, babamın evine dönüyordum.
06:57Beni büyüten annemin, babamın yanına gidiyordum.
07:02Çok ipranmış bir şekilde gidiyordum.
07:05Ve Özdener Nebioğlu ve Emine Nebioğlu birer eğitimci insanlar olduğu için bu konuda da hep beni desteklediler.
07:15Hep bu kök bağımı, soy bağımı kurmam, benim artık gerçekleri öğrenmem, hayatıma devam edebilmem için normal her insan gibi ben de çalıştım.
07:31Üniversitemi bittikten sonra iş alanlarına girdim ama bir şey hep benim karşıma çıkıyor.
07:37Ve ben kendi hayatımı yoluna koyamıyordum.
07:42Ailem bu konuda bana çok destek verdi.
07:44Bana karşı taraftan dondurma mı alacaktık, parka mı götürecektik, salıncakta mı sallandıracaktık diye bir şey söylediler.
07:57Ve ben de kendi korkularımın, kendi eksikliğimin üzerine gitmek istediğim için kimsesiz çocuklara dondurma da alacağım.
08:07Bu kimsesiz çocukları parka da götüreceğim.
08:10Kimsesiz çocukları salıncakta da sallandıracağım.
08:13Yani ben nasıl değerlendireceğimi kendi kafamda planlamış üzereyim.
08:21Yapmak istediğim hayallerim artık bu konu üzerinde odaklıyım.
08:27Türkiye'nin de buna ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.
08:37Bunlar sokak köpeği olduğu için sokaktan kurtarılmış bu baranaktan kurtarıldı.
08:43O yüzden biraz ürkek olabiliyorlar.
08:45Ama hayvanları seviyoruz.
08:49Onlar bize Allah'ın emaneti çok özel canlar.
08:53Bu yolda da beni çok zor süreçlerimi rahatlattılar.
08:59İyi ki varlar.
09:00Ben Aksekin'in bir köyünde yaşıyorum.
09:03Yani doğanın içerisinde yaşıyorum.
09:05Zaten burada büyüdüm.
09:07Buraya yazları gelirdim.
09:09Artık yaz kış buradayım.
09:11Annemle babamla yaşıyorum.
09:13Burayı da çok seviyorum.
09:14Buranın insanlarını da çok seviyorum.
09:17O yüzden buradan ayrılmayı düşünmüyorum artık.
09:20Yani yapmış o böyle planladığım hayallerim üzerinde tabii ki ayrılacağım.
09:28Ama artık buradayım.
09:33Aferin bu kız çemi.
09:48Aferin kız çemi.
09:50Aferin çocuğuma.
09:56Nerede gülsen görsen orada kalırsın.
10:03Doğruldum doğruldum.
10:05Baharı bekleyen kumrular gibi.
10:10Büyük bakımlarla beraber birkaç şey oldu.
10:13Özellikle de dört tane önemli olan yakaladık.
10:16Bunlardan birincisi önce zamanını bilmiyor.
10:19Sanat nedir?
10:22Doğa insan, insan toplum ilişkilerini irdeleyen olguya kısaca sanat diyoruz.
10:30Sanatın her dalı.
10:31Yani söyleyecek sözü olan düşüncesini her yere yazabilir.
10:36Kağıta yazabilir, peliküle yazabilir, beyaz cama yazabilir, bina yapabilir.
10:40Bey, günaydın.
10:41Bir şey söylemek ister misiniz?
10:43Bir şey söylemek ister misiniz Metin Bey?
10:44Hayır, savcı beye çağrısı üzerine ifade vermeye gidiyorum.
10:47Akifadeden sonra görüşürüz.
10:50Evinizden mi alındınız Metin Bey, siz kendiniz mi geldiniz?
İlk yorumu siz yapın