Oynatıcıya atlaAna içeriğe atla
  • 7 saat önce
Döküm
00:00için, dişi koyun, dişi kuzu erkek kuzu için veya bir basit mesele için çok rahatlıkla
00:08cinayet işliyorlar.
00:09O bakımdan Anadolu şiirleri yazmaya başladım ve benim Sivas'ta avukatlık yıllarım daha
00:14ziyade memleket şiirleriyle yüklü olarak geçti.
00:17Yavuz Bülent Bakiler dinleyince hepimizi şaşırtan ve o yıllarda illa da belli bir
00:22kampın söylemiymiş gibi sunulan şiirlerini yazarken hiçbir kaygıya kapılmadığını
00:27da belirtiyor.
00:27Neyi gördümse öyle yazdım.
00:29Mesela benim çok bilinen, çok söylenen bir şiirim var.
00:34Sivas'ta Yoksul Çocuklar isimli şiirim.
00:36Orada ben Sivas'ta hem kendi çocukluğumu hem görmüş olduğum bir takım noksanlıkları,
00:42bir takım çarpıklıkları olduğu gibi ortaya koydum.
00:45Yani meselelerimize Marxist açıdan bakanlar da böyle bir şiir yazabilirlerdi.
00:50Ben de böyle bir şiir yazdım.
00:51Nitekim Aziz Nesin benim o şiirimle ilgili olarak bir kanaatini ortaya koymuştu ve Yavuz
00:57Bülent böyle şiirler yazdığı halde neden solcu değil diye kanaatini ifade etmişti.
01:02Bir takım arkadaşların sen de öyle şiirler yazdığın halde niçin solcu değilsin demişlerdi.
01:07Onlar sanıyorlar ki fakirin fukaranın meselesiyle Türkiye'de sadece solcular ilgileniyor.
01:12Hayır bu bizim ana davamız.
01:13Yani biz bin yıldan beri fakire fukaraya kol kanat giren bir düşünceyle yaşıyoruz.
01:18O bakımdan Sivas'ta Yoksul Çocuklar şiirindeki noksanlıkları, çarpıklıkları ortaya koyduğum zaman
01:24bir takım kimseler bana solcu diye bakacaklar, beni Marxist diye suçlayacaklar diye bir endişe içerisine katiyen girmedim.
01:31Anadolu'daki çarpıklıkları ortaya koyarken de katiyen böyle bir endişe taşımadım.
01:36Anadolu, Anadolu, ah Anadolu, bir yanında güzellik, incelik ve nur,
01:40bir yanında bin yıldan beridir süre gelen toz toprak, pezek, çamur dedim.
01:44Anadolu'nun gerçekten bir tarafında incelik, güzellik ve nur var,
01:48bir tarafında gerçekten toz toprak, pezek ve çamur karşımıza çıkıyor.
01:52Şimdi onu da görüp yazmak, bunu da görüp yazmak bir edebiyatçının, bir vatanperverin,
01:58bir aydının en asli vazifelerinden birisi olmalı.
02:01Ben biraz fazla hassas bir adamım.
02:03O bakımdan gözyaşlarım bu hüzün karşısında birdenbire boşanı veriyor.
02:08Mesela Sivas'ta Yoksul Çocuklar ağlayarak yazdığım bir şiirdir.
02:12Mesela Azerbaycan yüreğinde bir şah damardır.
02:15Ağlayarak yazdığım bir şiirdir.
02:16Sivas aklınızda mı?
02:18Aklımda.
02:21Sivas'ta Yoksul Çocuklar, Sivas'ta Ulu Cami avlusunda yoksul çocuklar,
02:28yalvaran gözlerle etrafa baka baka, açıyorlar küçücük esmer avuçlarını.
02:34Emmilerim sadaka, emmilerim sadaka.
02:36Hükümet konağının yanında biri, bir avuç kemik, bir parça deri,
02:42boyacıyla yinbeş, boyacıyla yinbeş diye ağlıyor ve daha fırça bile tutamıyor elleri.
02:48Garipler pazarında körpe çocuklar,
02:51yorgunluktan güzelim yüzleri al al,
02:55öldüren bir çığlık dudaklarında,
02:57boşamal, boşamal, boşamal.
03:00Nane satan, su satan yetim çocuklar,
03:04şarkı söyleyemediler güneşe aya.
03:07Biliyorum ne masal dinlemeye doydular,
03:10ne oyun oynamaya.
03:12Bezirci'de, yüce yurtta, altın tabakta,
03:15çocuklar var incecik yüzleri nurdan,
03:17ama toz toprak içinde elleri ayakları,
03:20oyuncakları çamurdan.
03:22Ve günahkar çocuklar, suçlu çocuklar,
03:25mahkeme salonunda bakarım dizi dizi,
03:27bu suç bizim suçumuz, bu günah bizim,
03:31affedin bizi.
03:33Gökteki yıldızlar kadar sayısız,
03:35ah yurdumun kimsesiz ve yoksul çocukları,
03:39anmadığım farkınız yok koparılmış başaktan,
03:42alın bu gözleri benden,
03:44alın bu yüreği artık,
03:46utanıyorum yaşamaktan,
03:48utanıyorum yaşamaktan.
03:50Peşin yargılara tutsak bir dönemin en büyük faturasıdır bu.
03:54Değerlerimizi kategorize etmeden sevmeyi nedense bir türlü öğrenemedik.
03:58Yavuz Bülent Bakiler'de eksiği yeterince okumamasında buluyor toplumun.
04:02Bir Fransız yazarı var,
04:05Honoré de Balzac biliyorsunuz,
04:07Honoré de Balzac diyor ki,
04:08millet edebiyatı olan topluluktur.
04:10Bu çok doğru bir tespit.
04:12Çünkü edebiyatın temel malzemesi,
04:14dildir dil olmadan edebiyat olmaz,
04:16edebiyat olmadan millet olmaz.
04:17Şimdi madem ki,
04:19edebiyat bir milleti meydana getiren büyük güçlerden birisi,
04:22öyleyse biz edebiyatımıza çok daha geniş bir çerçeve içinden bakmak mevcudiyetindeyiz.
04:27Ama maalesef, ama üzülerek söylüyorum,
04:29Türkiye'de bu konuda çok ciddi bir bölünme oldu.
04:32Türkiye'nin meselelerini sosyalist, marksist bir cephe içerisinde görenler bir başka gruba kaydılar.
04:39Türkiye'nin meselelerini serbest piyasa ekonomisi içinde görmek isteyenler bir başka grup oluşturdular.
04:45Böylece bunlar adeta birbirine hasım oldular.
04:48Ama bence bu son derece yanlış bir bölünme oldu.
04:52Şiirimizde bölünme oldu,
04:53hikayemizde bölünme oldu,
04:54romanımızda bölünme oldu.
04:56Bu bölünmeler bize pek çok şey kaybettirdi.
04:58Bir takım gençlerimiz meselelere sadece böyle bir at gözlüğüyle baktıkları için
05:03bir grubun eserini okumaya, o eserleri incelemeye başladılar.
05:07Bir başka genç grup veya bir başka topluluk başka bir yöne çevrilmeye başladılar.
05:12Böylece biz bir takım değerlerimizi, bir takım kıymetlerimizi maalesef yeteri kadar okuyamadık, öğrenemedik.
05:19Edebiyattan mahrum kalmak demek,
05:21bizi millet şuuru etrafında birleştiren çok kuvvetli duygulardan uzak kalmak demektir.
05:26Bizim milletimizin dün olduğu gibi bugün de bana göre en büyük sıkıntılarının başında
05:31bu bölünmeler, bu meselelere tek zaviyeden bakmalar, bu basit kavgalar geliyor.
05:37Biz dünyada en az okuyan milletlerin başında geliyoruz.
05:40Ben uzun yıllar Kültür Bakanlığı'nda çalıştım.
05:43Oradan elde etmiş olduğum resmi rakamları size söylüyorum.
05:46Mesela Batı dünyasında 4.500 kişiye bir kütüphane düşmektedir.
05:51Türkiye'de 64.000-65.000 kişiye bir kütüphane isabet etmektedir.
05:56Türkiye'de kitap bir insanın ihtiyaç listesinin 122. sırasına kaymıştır.
06:02Batı dünyasında kitap bir insanın ihtiyaç listesinin 18. sırasında yer alıyor.
06:07Ve Türkiye'de bizim bütün kütüphanelerimizdeki kitap sayımız 25 milyon civarındadır.
06:13Ama Amerika'da 1 milyar 500 bin civarında kütüphanelerde kitap var.
06:18İsveç'te 170 milyon kitap var ki İsveç Türkiye'nin aşağı yukarı onda biri kadar bir ülke bile değil.
06:25Dünyada çok az okuyan milletlerin başında geliyoruz.
06:28Okumamak bizim en büyük facialarımızın, en büyük felaketlerimizin sebebi.
06:32Gençlerimiz çok dar bir Türkçe ile meselelerimize bakıyorlar.
06:37Gençlerimizin kültür dünyaları o bakımdan çok zayıf.
06:41Yine resmi rakamları dikkate alırsak size şu açıklamada bulunmak ihtiyacını hissediyorum.
06:48Mesela dilin, dil zenginliğinin hem insan hayatında hem millet hayatında çok önemli bir role sahip olduğunu bilen batılı eğitimciler,
06:588 yıllık eğitimden geçirdikleri çocukların ders kitaplarını 71 bin kelime ile yazıyorlar.
07:03Bu rakam İtalya'da 32 bindir, Japonya'da 44 bindir.
07:08Bu rakam Atatürk'ün ifadesiyle çağdaş medeniyet seviyesine yükselmek mecburiyetinde olan Türkiye'de 6-7 bin civarında değişmektedir.
07:16Ve bizim sevgili çocuklarımız da bu 6-7 bin kelimenin %10'uyla konuşmaktadırlar.
07:21Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye'de de insanlar kelimelerle düşünmekte ve kelimelerle konuşmaktadırlar.
07:26O bakımdan hem edebiyatımızı zenginleştirmek, hem yazılan eserleri anlamak, okumak, anlamak,
07:32hem de Türkiye'yi çağdaş medeniyet seviyesine yükseltmek bizim kayıtsız ve şartsız çok zengin bir Türkçe'ye sahip olmamız da mümkündür.
07:40Bu davaların davası olarak karşımızda bulunuyor.
07:44Bakiler'de aşk şiirlerinin yeniden ön plana geçişi Arif Nihat Asya ile karşılaşmasıyla başlıyor.
07:50Bir gün Ankara'ya geldiğimde üstadlarımdan Arif Nihat Asya'yı ziyaret ettim.
07:55Dedi ki Hisar'da yayınlanan şiirlerini çok büyük dikkatle okuyorum.
07:59Niçin aşk şiirler yazmıyorsun?
08:00Neden aşk şiirlerinden korktun?
08:03Aziz Hocam dedim Sivas'ta halkımı, milletimi yakından tanıdıktan sonra artık aşk şiirleri yazmaktan utanır oldum.
08:10O bakımdan daha ziyade Anadolu'yu olduğu gibi ortaya koymak istiyorum dedim.
08:14Anadolu'yu yaz elbette sana mani olmak istemiyorum.
08:17Ama bizim hayatımızın yarısı kadındır ve aşktır hayatımızın manası.
08:22Aşk olmadan meşk olmaz, aşk olmadan şiir olmaz.
08:25Mutlaka aşk şiirleri de yazmalısın dedi.
08:28Hocamın bu ikazından sonra aşk şiirleri de yazmaya başladım.
08:31Ama benim Anadolu şiirlerim öyle sanıyorum ki Anadolu'yu çok gerçekçi bir yüze ortaya koyan şiirlerdir.
08:39Mesela bir tanesini okumamı ister misiniz?
08:44Ben Anadolu'yum, yıllar yılı susuz kaldım, yıllar yılı aç.
08:49Şükrederek kalktığım sofralarımda ya soğan ekmek olur ya hukuk ulam aç.
08:54Hastalarım vardı ölüm yataklarında, ne doktor yüzü gördüm ne ilaç.
08:59Devlet denince hep vergi geldi aklıma, jandarma denince kırbaç.
09:03Zaman zaman nankör çıktığı bir youtube okuttuğum, bölge vermedi çok kere diktiğim ağaç.
09:09En gümrah ırmaklarım boşuna akıp gitti, üç beş adım ötesinde toprağım vardı kıraç.
09:15Gittim yiğitçe de dövüştüm gaza meydanlarında, ne takı zaferler istedim ne taç.
09:21Savaşta çiğnetmedim hilali düşmanlara, barışta düştü üstüme gölge gölge haç.
09:26Yolsuz okulsuz köylerim, kasabalarım hala alın terine muhtaç.
09:31Ben Anadolu'yum acılığı mahzun, bende bitmez tükenmez dert kulaç kulaç.
09:37Anadolu şiirlerim böyle.
09:39Memleket ve aşk şiirleri birbirini besleyen unsurlar olmuş Yavuz Bülent Bakiler'de.
09:45Ama hangisi ağır basıyor derseniz.
09:47Daha fazla aşk şiirleri yazdığımı görüyorum.
09:51Şunu söyleyebilirim.
09:53Bugünkü nesil aşkın ne demek olduğunu katiyen bilmiyor.
09:58Bu cümlemi bin defa tekrar etmek isterim.
10:00Bugünkü nesil aşkın ne demek olduğunu bilmiyor.
10:04Aşkı son olarak bizim neslimiz yaşadı.
10:06O bakımdan benim şiirlerimde aşk son derece aziz, mukaddes ve mübarek bir duygu olarak ortadadır.
10:15Ve ben şiirlerimde kadını bir cinsiyet meselesi olarak suretikatiye de ele almadım ve düşünmedim.
10:22Onu bütün duygularımın üstünde gördüm ve platonik bir aşkla ben sevdim.
10:31Öyle yazdım.
10:32Şiirlerimde biraz beğenildiyse öyle sanıyorum ki bu özelliğinden ötürü beğenildi.
10:36Mesela size bir aşk şiirimi okuyarak aşkı nasıl anladığımı, nasıl sevdiğimi ortaya koymak istiyorum.
10:44İspatı benim şaşırdım kaldım işte bilmem ki nemsin isimli şiirimde.
10:49Şaşırdım kaldım bilmem ki nemsin.
10:54Sözde senden kaçıyorum dolu dizgin atlarla.
10:58Bazen sessiz sedasız ipekten kanatlarla.
11:01Ama sen hep bin yıllık bilenmiş inatlarla.
11:05Karşıma çıkıyorsun en serin imbatlarla.
11:09Adını yazıyorsun bulduğun fırsatlarla.
11:11Yüreğimin başına noktalarla, hatlarla.
11:15Baş başa kalıyorum sonunda heyhatlarla.
11:17Sözde senden kaçıyorum dolu dizgin atlarla.
11:22Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle.
11:25Öldür bendeki beni sonra diri kendinle.
11:28Çarpsan kara sevdaya en azından yüz binle.
11:30Nasıl bağlandığımı anlarsın kemendinle.
11:34Kaç defa çıkıp gittim buralardan yeminle.
11:37Ama her defasında geri döndüm seninle.
11:40Hangi düğüm çözülür nazla, sitemle, kinle.
11:43Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle.
11:46Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki nemsin.
11:49Bazen kız kardeşimsin, bazen öp öz annemsin.
11:53Sultanımsın susunca, konuşunca kölemsin.
11:56Eksilmeyen çilemsin.
11:58Orada ufuk çizgim, burada yanım yöremsin.
12:01Beni ruh gibi saran sonsuzluk dairemsin.
12:04Çaresizim çaremsin.
12:06Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki nemsin.
12:09Her şey bir yana, Azerbaycan deyince başka bir parlıyor gözleri üstadın.
12:16Bu başka bir serde.
12:18Ben dış dünyaya önce Azerbaycan penceresinden bakmaya başladım.
12:23Çünkü benim soyum, sopum Azerbaycan'ın bugün Ermeni işgalinde kalan Karabağ bölgesinin
12:29Ağdam köyünden Türkiye'ye hicret etmişlerdir, göçmüşlerdir.
12:34O bakımdan evimde Azerbaycan'la ilgili dessanları, masalları çok dinledim.
12:38Ben yüreğimde Azerbaycan'a karşı bir yakınlık duydum.
12:41Babam Azerbaycan radyolarını dinlerdi Sivas'ta.
12:45Çok zor alırdık o radyo yayınlarını ama
12:47Azerbaycan Türkçesi de benim içimde adeta güller gibi açılırdı.
12:52Sonra ben 1950 yılında bütün Türk dünyasına karşı çok yakın bir ilgi duymaya başladım.
12:57Hikayesi uzun olduğu için anlatmıyorum.
12:59Ama bunun ismi bizim edebiyatımızda, siyasi hayatımızda Turancılıktır.
13:03Ben 1950 yılında Turan mehkulesiyle, düşüncesiyle savrulur oldum.
13:07Üniversite sıralarına kadar çok coşkun duygularla geldim.
13:11Ve ben bunun şiirini yazdım.
13:13Ben bu konuda kitaplar yazdım.
13:14Türkiye'nin 81 virayetim var.
13:16Ben bu 81 virayetin 70'inden davet aldım.
13:19Gittim orada Türk dünyasının meselelerini ortaya koydum.
13:23Çünkü inandım ki, samimiyetle inandım ki
13:25Türkiye'nin kalkınması ve çağdaş medeniyet seviyesine yükselmesi,
13:28Batı dünyasından katiyen dirsek temasını kaybetmeksizin
13:32Türk dünyasıyla, yeni kurulan Türk Cumhuriyetleriyle
13:35siyasi, iktisadi ve kültür münasebetleri kurmasına bağlı.
13:39Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti böyle bir yola girerse,
13:42sizi karşımda gördüğüm gibi samimiyetle inanıyorum,
13:4510 yıl gibi kısa bir süre içerisinde
13:47Türkiye, dünyanın en güçlü devletlerinden birisi haline gelir.
13:50Ama büyük devletler bunun süratle ve
13:53çok büyük bir öfkeyle karşına çıkmaya çalışıyorlar.
13:56Bizim de devletimizin, aydınımızın vazifesi bütün bu karşı koymalara rağmen
14:02Türk dünyası ile Türkiye arasındaki bu kültür beraberliğini koruyabilmektir,
14:07sağlayabilmektir.
14:09Azerbaycan için yazmış olduğum şiirler var.
14:11Eğer müsaade ederseniz bu programda
14:13Azerbaycan Yüreğimde Bir Şah Damardır isimli şiirimi okuyarak
14:18sohbeti tamamlamak istiyorum.
14:20Azerbaycan Yüreğimde Bir Şah Damardır
14:23Kuşluk vaktine kadar geceler boyu
14:26Savrularak okuduğum yine şehriyar
14:29Ala ceylanlara benzer hep Azeri türküler
14:33Dinlediğim tar
14:35Ayrılmaz başımdan bırakmaz beni artık
14:38Selamsız sabahsız bir efkar
14:41Ve yüreğim bin yıllık destanlarla tutuşur
14:45Büyür Azerbaycan kadar
14:47Azerbaycan dedem korkut şafağ
14:50Mübarek dilimi süt gibi sar
14:53Bazen rüzgar olur bitlerimde
14:55Bazen yağmur gibi üstüme yağar
14:58Götür beni aras
15:00Al beni hazar
15:01Türkü Türkten başka şimdi kim anlar
15:04Yaram derin, merhemim yok, vaktim dar
15:07Bir destan yazar gibi yaz beni anar
15:10Duy beni bahtiyar
15:12Duy beni şahmar
15:13Geçen zaman üstüne
15:15Dökülen kan üstüne
15:17Kılıç kalkan üstüne
15:19Ve ağzı köpüren yeleli atlar üstüne
15:21Benim bir yeminim var
15:23Azerbaycan yüreğinde bir şah damardır
15:27Ben Yakup gibiyim uzun yıllardır
15:30Onda Yusuf'umun kokusu vardır
15:32Ve hasreti gönlümde büyük Kürkistan kadardır
15:35Ayettir kitabımda, bayrağımda rüzgardır
15:38Azerbaycan yüreğinde bir şah damardır
İlk yorumu siz yapın
Yorumunuzu ekleyin

Önerilen