00:05Mert Doğan'ın babası, Duygu Doğan'ın kayınpederi, Doğa ve Mavi Doğan'ın da dedesiyim.
00:14Benim bugün yapacağım açıklama, tabii ki içerideki duruşmayla ilgili değil,
00:21onunla ilgili ilk müzakerelerde, ilk savunmalarımızda da bahsetmiş olduğumuz
00:28Ceyda Hacıbekir oğlunun yapmış olduğu, okulda yapmış olduğu pazarlama etkinliğiyle ilgili.
00:41Benim küçük torunum Mavi Doğan, Ceyda Hacıbekir oğlunun oğluyla aynı sınıfta, İstanbul'da.
00:48Ve burada en son bu gelinen maalesef bu katliamda Ceyda Hanım'ın organizasyonuyla bizim çocuklar da geldiler ve maalesef orada kendilerini kaybettik.
01:04Ama bunun daha önceki olaylarda da etkili olduğunu öğrendik.
01:11Şöyle ki, benim gelinimin telefonu yeni bulundu.
01:16Emanetten aldık ve açtırdık bir şekilde.
01:19Oradan çıkan fotoğraflarda sanıyorum hepinizde bu fotoğraf var.
01:22Ekim ayında yani bu katliamdan dört ay önce yine okulda bir pazarlama etkinliğiyle bazı sınıf öğrencilerinin ve dolayısıyla birilerinin katıldığı bir organizasyon olmuş.
01:40Nerede olmuş?
01:40Diğer otelde yani Gazelli Oteli'nde resimlerini de gördük.
01:45Ve çok acıdır ki o resimde baktıysanız en soldaki kız çocuğu benim büyük torunum Doğa.
01:56Yani Doğa Doğan ve ikinci fotoğrafta da zaten aynı şekilde Ceyda Hacıbekir oğlu ve eşi ve diğer yönetim kurulu üyeleriyle kahvaltıda oğlun ve gelinimin ve çocuklarımın, torunlarımın olduğu resimde de görüyorsunuz.
02:12Yani bunu neden anlatıyorum?
02:14Burada özellikle ilk savunmalarda yönetim kurulu üyeliklerimiz sadece alt üzerinde bizim hiçbir etkinliğimiz, hiçbir yetkimiz yok gibi bir takım savunmalar yani hiç tutarsız savunmalara girdiler.
02:27Ama burada benim çocuklarının maalesef bu cinayete kurban gitmelerinin nedeni bu okuldaki yapılan efendim pazarlama etkinliği bu pazarlama etkinliğinde benim gelinimin arkadaşı hem de gelinimin arkadaşı uyandırmıyor.
02:44Şimdi arkadaş düşünebiliyor musunuz?
02:46Alıyorsunuz okuldan çocukları götürüyorsunuz.
02:49Aynı katta benim oğlum, gelinim ve iki torunum ya kardeşim hiç mi sizden bir tanesi yaralanmaz veya canını kaybetmez?
02:58Kaybetmez.
03:00Kaybolan yetmiş sekiz can bizim canımız.
03:02Yüz otuz altı yaralı yine bizim canlarımız.
03:04Ama maalesef net kötü tezavüf ki otelin hiçbir yetkilisi, hiçbir yönetim kurulu üyesi ve hiçbir çalışanı, hiçbir çalışanı yaralanmamış bile böyle bir şey olur mu arkadaşlar?
03:16Herkes görür hepiniz zaten sizlerin sayesinde bunlar basına da yansıdı böyle sıvışarak çıkıyorlar ama bizim çocuklarımız orada tamamen Allah'a terk edilmiş oluyor yani canları maalesef maalesef burada hem daha önceki yapılan Ekim ayında yapılan Gazelle Oteli'ndeki etkinlik hem de bu en son 20 Ocak 21 Ocak tarihinde yapılan Grand Kartal Oteli'ndeki etkinlik okullardaki yapılan pazarlama etki faaliyetinin sonucunda olmuş.
03:46Benim çocuklarım, torunlarım bu maalesef otel sahiplerinin çağırdığı ve bir şekilde katliama bıraktığı, kendilerinin kaçtığı, kendilerini bıraktığı bir olaydır.
04:11Eee Uğurt Han abinin de söylediği gibi Ceyda Hacı Bekiroğlu eee okulda yaptığı pazarlamalarla insanları toplayıp daha sonra da onları ölüme terk edilip sıvışıp gitmiştir.
04:24Elif Aras'la Emir arasında benim karım da kızımın odasından hiç haber vermeden önünden geçerip gittikleri gibi.
04:31Aynı zamanda ben de telefon, kızımın telefonuna ulaştığım zaman daha önce de belirtmiştim.
04:38Eee cesaret edip artık kendimi toparlayıp açtığımda telefonu öğlen vakitlerinde eşimle Emine Murtaza Ergül'ün sarmaş dolaş resimlerini çekmişler, çekmiş kızım.
04:51Ve akşam da oturmuş Emine Murtaza Ergül'le eşim kahve içmişler ve sabah ben ilk indiğimde eee Emine Murtaza Ergül'le karşılaşmıştım.
05:10Yani sabaha kadar akşam öğlen resim çektirip sarmaş dolaş, akşamleyin kahve içtiğin insanı, arkadaşını ki sabaha kadar merak edip ben gelene kadar aramamış bile.
05:23Bir tane cevapsız yok. Neredesiniz? Ne oldunuz? Kurtuldunuz mu? Veya kalkın, uyanın.
05:29Uyanın. Hiç hiçbir şekilde dediğim gibi ııı uyandırmalarış. Bunlar baştan sona ne yazık ki kötüler. Yani bilgisizlik, cahillik, her şey bir yana ama kötülük içlerinde.
05:45Tamamen oradan çıkıp daha sonra canlarını atıp oturup muzlarını yemeklerini yemişler.
05:52Diyeceklerim bu kadar. Adalete güveniyoruz.
05:58Gereken ııı kararın verileceğine inanıyoruz. Mahkeme başkanına ve heyetine güveniyoruz.
İlk yorumu siz yapın