04:04Bu kriterler çerçevesinde ama aslında hastalığın bir biyolojik ya da patolojik doğası da var.
04:13Bu temelde beyinde biriken amiloid ve tau dediğimiz maddeler üzerinden gerçekleşen bir şey.
04:19Üstüne üstlük bu birikimler hastalığın klinik olarak ortaya çıkmasından yani demansın ortaya çıkmasından yaklaşık 10-15-20 yıl önce meydana gelmeye başlıyor.
04:30Biz bir takım yöntemlerle bunu saptayabiliyoruz.
04:33Örneğin hastaların belinden aldığımız beyin omlucuk sıvısı dediğimiz madde de bu maddelere bakabiliyoruz.
04:41Ülkemizde amiloid PET dediğimiz bir yöntemle bunu bakmak mümkün.
04:45Bir de tau PET var ama bugün için elimizde olmayan bir olanak Türkiye için bunlarla mümkün.
04:50Son gelişmelerden bir tanesi de kandan bakılabilen bir takım yine biomarker dediğimiz bu maddeleri gösterebilen yöntemlerle daha basit, daha kolay bir yöntemle de hastalığın biyolojik tanısını ortaya koyabildiğimiz,
05:03bir tanesi göstermeye başladığı bilimsel literatür bu da bizim için çok önemli bir şey.
05:07Çünkü erken dönemde ve kolay bir şekilde biyolojik olarak Alzheimer hastalığının altyapısını taşıyıp taşımadığı bir kişinin gösterme olanağını bulmuş olduk bu sayede.
05:19Şimdi geldiğimiz bu noktada hastalara yaklaşımımız ve hastalığın bir şekilde takibi de değişiklik gösterdi.
05:28Birincisi erken tanı önemli bir hale gelmeye başladı.
05:31Çünkü henüz emekleme safhasında olduğunu söylememiz gerekir ama bir takım tedavi yöntemlerinin, hastalığın seyrini yavaşlatabilecek tedavi yöntemlerinin ortaya çıkmaya başladığını görüyoruz.
05:43Öyle olunca ve bunlar hastalığın erken safhalarında daha beynin tamamen harap olmadığı safhalarda etkili olduğunu düşünürsek erken tanı gerçekten önem taşıyor.
05:55Bu erken tanının bu anlattığımız tarzda biyolojik özelliklerde olması gerekiyor.
06:00Fakat bu çerçeve ortaya çıktığında bir başka sonuçla da karşılaşmış olduk.
06:05Aslında biyolojik olarak hastalığı taşıyan ya da hastalık süreçlerini bir şekilde yaşayan insanların tümünün Alzheimer hastalığının demansına ulaşmadığını da gördük.
06:19Şimdi yöneldiğimiz yeni araştırmalar bu hastalığı, biyolojik özelliklerini taşıyıp da hastalığı ortaya koyabilecek olan kişilerin daha net bir şekilde ayırt edilmesi,
06:31bu kişilerin kendilerine özgü risk faktörlerinin belirlenmesi ve bunların daha hastalık ortaya çıkmadan bir biçimiyle düzenlenmesi üzerinden
06:42kişinin hastalığa yakalanma sürecini yavaşlatmak, uzatmak ve geriye atmak çerçevesinde gerçekleşiyor.
06:50Bu çerçeve içerisinde düşünürsek hastalığın da bir takım bizim tarafımızdan sınıflara ayrıldığını söylemek gerekiyor.
06:58Demans, bunama dediğimiz tablo artık bilissel işlevlerin belirgin şekilde bozulduğu ve kişinin günlük hayatını da etkilediği bir dönemi tarif ediyor.
07:08Bu dönemde hastalarımız artık kendi başlarına hayatlarını sürdürme becerilerini yavaş yavaş kaybetmeye başlıyorlar.
07:17Bunun bir önceki safhası bizim hafif bilissel bozukluk dediğimiz evrede sadece bizim nöropsikolojik testlerle saptayabildiğimiz bilissel bozulma söz konusu ama
07:29bu kişinin günlük hayatını bağımsız bir şekilde sürdürmesini etkilemiyor.
07:33Şimdilerde bunun da bir önceki safhasını değerlendirmeye çalışıyoruz.
07:39Buna sübjektif kognitif bozukluk ya da sübjektif bilissel bozukluk ismini veriyoruz.
07:46Burada kişi şikayetçi yani unutkanlıktan şikayet ediyor mesela ama biz testlerle bile henüz onda bir değişiklik olduğunu gösteremiyoruz.
07:55İşte bu safhada da hastalarımızı değerlendirmek demin bahsettiğim çerçeve içerisinde onların biyolojik olarak ve bireysel olarak taşıdıkları riskleri değerlendirmek
08:06ve bu riskler çerçevesinde de bir biçimde onların hayatlarını böyle bir demansla karşılaşmayacak şekilde yönlendirmesini sağlamayı amaçlıyoruz.
İlk yorumu siz yapın