İzmir'de yaşayan ve piyanoyla ilk kez 3,5 yaşında tanışan minik Yusuf henüz okuma yazma öğrenmeden duyduğu sesleri notaya döküp, 6 yaşında dBeethoven ve Mozart gibi dünyaca ünlü bestecilerin eserlerini çalmaya başladı.
02:04Ya da çocukların bu tür aletlere erişebileceği bir alan mutlaka olmalı.
02:08Okullarda ya da başka alanlarda.
02:12Çocukların çünkü mutlaka içlerinden gelen bir özel dürtü oluyor.
02:16İster resim yani sanat dalları içerisinde ve müzikle ilgili konularda enstrümanla olan ilgileri nedeniyle bu mutlaka böyle olmalı diye düşünüyorum.
02:27Dolayısıyla ben de çocuklarımın önüne bu tür enstrümanları koyuyorum.
02:31Ben kendim de biraz gitar çalıyorum.
02:34Yani çok sesle ilgileniyorum.
02:36Biraz şanla ilgileniyorum her neyse.
02:39Dolayısıyla çocukların bu tür bir eğilimleri varsa da mutlaka üzerine gidilmesi gerektiğine inanan biriyim.
02:45Dolayısıyla ışığın önüne de bir oyuncak piyano koydum.
02:51O koyduğum oyuncak her çocuk çok ilgilenmez.
02:57Oynar sonra bırakır.
02:58Ama ışık ısrarla saatlerce üzerinden kalkmıyarak ve bir şeyleri uydurmaya çalışarak büyük ilgi gösterdiğini görünce ben de kendi bilgilerimi ışığımda ışığın bu enstrümanla ilgili kendini geliştirmesine yardımcı olacak şekilde duyarlı bir şekilde devam etmeye çalıştım.
03:19Bir süre sonra o ilgi arttığı için de bir piyano almak istedim aslında.
03:24Onların ellerinin de oturması açısından aslında normal formda bir piyano gerekiyordu.
03:33Bunu almayı düşünürken bu sırada annesi ve annesinin eşi birlikte ona bir sürpriz yapıp bir piyano alıp gelmişler hediye ettiler.
03:42Ondan sonra piyanodan daha da yakınlaşarak piyanoyla ilgili çalışmaları daha da hızlandı.
03:52Sonra önüne nota çözümlemeleri oluşturdum.
03:56Beğendiği şarkıların notalarını döktüm ve onları nota olarak öğreniyor önce ezberliyor.
04:03Ondan sonra da o notaları basmaya çalışıyor.
04:06Doğal bir müzik algısı var.
04:08Yani kulağı çok iyi aslında hani dışarıdan baktığımız zaman.
04:12O kulağıyla bildiği, sevdiği şarkıların ritimlerini çok güzel yakalıyor.
04:19Bir ölçüyü kendi yaratıyor.
04:22Ve ilgi duyduğu parçaları öğrenmek için inanılmaz çalışıyor.
04:26Hızlı bir şekilde de bitiriyor.
04:28Yani bir haftada bir şarkı bitirebiliyor.
04:31Beethoven'dan beğendiği şarkılar.
04:33Mozart.
04:34İşte Türk Marşı'na ilgi duydu.
04:35Sonra son zamanlarda 100. Yıl Marşı sevgili Norma Ender'in marşını çok sevdiği için
04:46ben baba bunu da çalmak istiyorum dedi.
04:49Çözümledik notalarını.
04:50Sonra oturup uzun süre çalıştı.
04:52En zorlandığı parçalardan biri oldu.
04:55Ama şimdi çalıyor.
04:56Çalmaktan da büyük keyif alıyor.
04:57Piyano onun önüne geldiğinde galiba 3,5 yaşında falandı.
05:03Ondan sonra işte 4,5 yaşlarda da piyanosu oldu.
05:09Ve aslında başlangıç tarihi onun piyano, oyuncak piyanoya ilgi gösterdiği an olarak düşünürsek
05:19şeydir, 3,5-4 diyebiliriz ona.
05:23Sonra köyde bir öğretmenimiz, gönüllü eğitimci öğretmenimiz Ferah Yanova köye geldi
05:35ve köyde çocuklarla bir etkinlik yapmak istedi.
05:42Köyde bir küçük derneğimiz var.
05:44O dernekte çocukların işte bu tür kişisel gelişimlerine katkı sağlamak için çaba sarf ediyorlar.
05:49O öğretmen de ışığı fark etti ve ilk yaptığımız etkinlikte ilk konserini o zaman verdi.
05:55Küçük, basit bir şarkıyı çaldı o etkinlikte.
05:59Sonra o süreç onun biraz ilerlemeye başladığı süreçti.
06:05Sonra aynı öğretmenimizin yıl sonu konserine konuk sanatçı olarak davet edildi.
06:10Urla Dam'da çok güzel bir gösteriye imza attı.
06:13Orada Türk Beethoven'ı çaldı.
06:16Beethoven'un 5. senfonesinden parçalar.
06:19Sonra İstiklal Marşı'nı çalmakla ilgili büyük bir tutku içindeydi.
06:25Öğretmen de onu kırmadı.
06:27Bütün grubu o ayağa kaldırıp güzel bir İstiklal Marşı'yla küçük bir konser vermiş oldu.
06:32Biraz kendisine sorsanız ben orman çocuğuyum der.
06:36Zaten börtü böceğin içinde, hayvanların arasında, doğanın içerisinde, börtü böcek derken akrebi de tanıyor, yılanı da tanıyor, diğer hayvanları tanıyor.
06:49O süreç, her çocuk için olması gereken bir süreç diye inandığım bir şey.
06:57Yani çocuklar mutlaka doğayı daha yakından tanımalı.
07:00Işık öyle bir çocuk ve dolayısıyla aynı o biraz hadi vahşi diyelim.
07:07Vahşi değil ama biz çok izole bir yerde oturuyoruz.
07:11Köyden iki kilometre uzakta ormanın içinde, zeytinliğin içinde oturuyoruz.
07:15Dolayısıyla orada çeşitli şeylere yardım ediyor.
07:19Ağaç taşıyor, işte ne bileyim ekiyoruz, biçiyoruz.
07:23Birçok orman faaliyetinin içerisinde pişiyor zaten.
07:27Orada hareketsiz olmasına imkan yok zaten.
07:30Yani taşlara tırmanıyor, ağaç, yani bir oyun parkı yok.
07:34Ağaçlara tırmanıyor.
07:36Dolayısıyla ışık son derece de hareketli.
07:39Dolayısıyla yapmaya çalıştığımız şey onun düzgün bir yaşama adım atmasını sağlamak aslında.
07:48Piyano tamamen bir tesadüfen onun ilgi göstermesiyle ortaya çıkan bir şey.
07:54Ama kendini belli ediyor çok ilgili olduğu için muhtemelen bir şeyler olacak.
07:59Benim bir çocukta en korktuğum şey ilgilendiği, sevdiği şeyi fark etmek.
08:05Hani bununla es geçmekten çok korktum.
08:07Bir şekilde piyanoyla ilgili yeteneğinin olduğunu fark edince de peşine düştüm.
08:18Eşimle birlikte bir piyano bulma çabasındaydık.
08:24Yani piyano gelince daha da bir arttı hevesi.
08:27Bu şekilde mutlu oldum yani sonuçta sevdiği şeyi fark edebildik babasıyla birlikte.
08:33Yani o devam etmek istediği sürece yani ilerleyecektir.
İlk yorumu siz yapın