Oynatıcıya atlaAna içeriğe atla
  • 5 hafta önce
19 Mart operasyonu mağdurları tarafından kurulan Aile Dayanışma Ağı (ADA), yedinci buluşmasını Saraçhane Parkı’nda gerçekleştirdi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun eşi ve sivil toplum gönüllüsü Dr. Dilek Kaya İmamoğlu “30 Ekim 2024’ten bu yana, bu sürecin kabusunu yaşıyoruz. Bugün, 19 Mart’ın üzerinden tam 6 ay geçti. 6 aydır onlar tutuklu, bizlerse eksiğiz. Evlatlarımızla, ailelerimizle birlikte 6 aydır onların yolunu gözlüyor, günleri sayıyoruz. 6 aydır birbirimize tutunuyor, milletimizden güç alıyoruz. Bu adaletsizliğin artık son bulmasını istiyoruz.” dedi. Saraçhane eylemleri nedeniyle bir süre tutuklu kalan üniversite öğrencisi Derin Doğa Kuş da " Biz, aydınlanma dönemini savunurken, onlar orta çağ gelsin diye uğraşıyorlar. ‘Seçimler olmasın, olsa bile ben kimlerin seçilebileceğini ben belirlerim,’ diyorlar. İstanbul'da 39 ilçeden 12’sinin belediye başkanı tutuklu. Bu nasıl demokrasi?" diye sordu.

Kategori

🗞
Haberler
Döküm
00:00Değerli katılımcılar, hepiniz hoş geldiniz.
00:08Aile dayanışma anı yedinci buluşmasını gerçekleştiriyoruz.
00:13Haftalardır hak, hukuk, adalet arayışıyla Saraçhane'de bir araya geliyoruz.
00:20Her geçen hafta yaşanan hak ihlalleri, mağduriyetler büyüyor.
00:23Bununla birlikte her geçen hafta haksızlığa karşı ses yükseltmek için burada toplanan kalabalıkta büyüyor.
00:32Biz birlik ve beraberlik içinde oldukça inancımız ve kararlılığımız da büyümeye devam ediyor.
00:39Buraya gelerek dayanışmamızı büyüten, bize güç veren herkese gönülden teşekkür ediyorum.
00:45Adalet ve demokrasi isteyen herkesi buluşmalarımıza davet ediyorum.
00:55Gelin hep birlikte toplum vicdanının ortak sesi olalım.
01:00Çocukları büyürken onlardan ayrı bırakılanların, dört duvar arasında yankılanan isyanlarını biz duyuralım.
01:08Annem nerede, babam neden eve gelmiyor diye soran çocukların yaralarını biz saralım.
01:1730 Ekim 2024'ten bu yana bu sürecin kabusunu yaşıyoruz.
01:22Bugün 19 Mart'ın üzerinden tam 6 ay geçti.
01:276 aydır onlar tutuklu, bizlerse eksiğiz.
01:32Evlatlarımızla, ailemizle birlikte 6 aydır onların yolunu gözlüyor, günleri sayıyoruz.
01:406 aydır birbirimize tutunuyor, milletimizden güç alıyoruz.
01:46Bu adaletsizliğin artık son bulmasını istiyoruz.
01:50Ortada hala bir iddianame yok.
01:53Masumiyet karinesi ve lekelenmeme hakkı ihlal ediliyor.
01:57Biz sevdiklerimizin yargılanmadan mahkum edilmesine karşı çıkıyoruz.
02:03Yargının birine başka, diğerine başka uygulanmasını reddediyoruz.
02:09Yargının herkese eşit işlemesini talep ediyoruz.
02:14Bugün hukuk ne yazık ki siyasetin bir aracı haline gelmiş durumda.
02:19Yaşananlar, yaşananlar dün toplum için büyük bir hukuk ve demokrasi sorunu olmuştur.
02:25Yargının siyasete bu derece müdahil olması hepimize zarar veriyor.
02:32Açılan yaralar, verilen zararlar ortadayken şafak operasyonlarına hala devam ediliyor.
02:40Bayrampaşa Belediyesi'ne yapılan operasyonlar, onlarca kişi gözaltına alındı ve ardından tutuklandı.
02:48Siyasetle yargı iç içe geçmiş durumda.
02:52Geçtiğimiz hafta Ekrem İmamoğlu'nun diploma davasında karar ertelendi.
02:58Yargı, demokrasi kılıcı gibi sürekli bir tehdit ve milli iradeyi engelleme aracı olarak kullanılmaya devam ediliyor.
03:07Ekrem'in otuz bir yıl önce emeğiyle aldığı diploma, siyasi amaçlar uğruna hukuk eliyle iptal edilmeye çalışılıyor.
03:17Yargılama süreçleri uzatılarak bilinçli bir belirsizlik hali yaratılıyor.
03:23Yaşanan bu diploma iptali süreci, yargının içinde bulunduğu durumun başlı başına bir göstergesidir.
03:30Ve bu durum sadece Ekrem İmamoğlu'nun meselesi değildir.
03:37Türkiye'nin kurumsallığı, gençlerimizin emekleri, hayalleri söz konusudur.
03:43Gençlerimiz bin bir çabayla elde ettikleri diplomaların bir çığpıda iptal edilmesi tehlikesiyle karşı karşıyadır.
03:53Biz buna asla izin vermeyeceğiz, veremeyiz.
04:02Size Ekrem İmamoğlu'nun savunmasından bir bölüm okumak istiyorum.
04:08Dünyanın demokrasiyi yok sayan, çılgınca işler yapan ülkelerinin peşinden gidemeyiz.
04:15Bakın, başka bazı ülkelerin farklı zenginlikleri olabilir.
04:19Bizim zenginliğimiz, insan kaynağımızdır.
04:24Sizsiniz, biziz, hepimiziz.
04:28Burada olmayan evlatlarımız, insan kaynağımız, en büyük zenginliğimizdir.
04:34İnsan kaynağımızı yeteneğiyle var eden ise özgürlüklerimizdir.
04:39Demokrasidir ve cumhuriyettir.
04:42Onun erdemidir.
04:43Onun verdiği fırsatlardır.
04:44Onun verdiği ve bize yakalattığı imkanlardır.
04:49Bu değerlerimize sıkı sıkı tutunmak zorundayız.
04:54Biz ülkemizin geleceği için özgürlüğümüze, demokrasimize ve cumhuriyetimize sahip çıkmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.
05:03Değerlerimize sonsuza kadar sahip çıkacağız.
05:06Saraçhane'den yükselen bu umudu, direncimizi asla kıramayacaklar.
05:12Bu umut ve bu direnç, gençlerimizin geleceği içindir.
05:17Ekrem de gençleri, onların geleceğini düşünerek her zaman umutla ve inançla çalıştı.
05:25Bugün de Silivri'de aynı şekilde onların sorunlarını dert edilmeye devam ediyor.
05:31Sayın Genel Başkanımız, Özgür Özel ile birlikte gençler için mücadele ediyor.
05:39İşte bu yaklaşımın göstergesi olarak sizlere, Millete Emanet kitabını sizinle paylaşmak istiyorum.
05:48Sevgili Yavuz Oğlan'ın kaleminden ve ön sözünü, Genel Başkanımız Özgür Özel'in yazdığı,
05:56Ekrem İmamoğlu'nun son sözünü yazdığı, Millete Emanet kitabı,
06:0219 Mart mücadelesinde bizlere destek veren gençlerin gözaltına alınarak,
06:07sonrasında tutuklanarak, burslarının ve yurtlarının iptal edilmesiyle,
06:12yaşadıkları mağduriyeti gidermek için ve bu akıl almaz operasyonlarla,
06:18gözaltına alınan ve sonrasında tutuklanan ailelerin mağduriyetini gidermekle,
06:23onlara biraz olsun ilaç olabilmek için bu kitabı sevgili Genel Başkanımız Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu'nun
06:30birlikte ortaya çıkardığı ve sevgili Yavuz Oğlan'ın kaleme aldığı bu kitabı sizlerle paylaşıyorum.
06:38Herkesten bu kitap için destek bekliyorum.
06:42Bu kitap size emanet, yani Millete Emanet.
06:45Hepinize teşekkür ediyorum.
06:52Haftaya tekrar burada birlikte beraber olmak dileğiyle, hoşçakalın.
07:02Bizimle beraber, bizlere destek veren, yine önemli insanlar, kıymetli insanlarımız var.
07:09Sevgili Melike Demir Ağa, teşekkür ediyorum.
07:16Teşekkür ediyorum.
07:21Burada nasıl peçimde?
07:23Nasıl, nasıl bektaş?
07:24Size de teşekkür ediyorum.
07:26İyi ki varsınız.
07:27Etmelik de olalım.
07:29Mücadelemize birlikte devam edelim.
07:30Merhabalar, buralara kadar geldiğiniz ve yaşadıklarımıza ilgi gösterdiğiniz için teşekkür ederiz.
07:56Ben, Adana'nın seçilmiş ilk kadın belediye başkanı, Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin'in oğluyum.
08:1431 Mayıs'ta annem ve babam bir şafak operasyonuyla aramızdan çekilip alındılar.
08:20Bu operasyonlarda annesi ve babası aynı anda tutuklanan pek bir örnek olduğunu sanmıyorum.
08:27Ya da bilmiyorum.
08:30Son 100 gündür ben, iki kardeşim, biri reçit olmayan iki kardeşim ve geniş ailemiz,
08:37kimle ne konuşmamız gerektiğini bilmeden, sürecin nasıl ilerleyeceğini öngöremeden,
08:42iddianamenin, mahkemenin ne zaman başlayacağını bilmeden bir belirsizlik içerisinde
08:47stres ve zaman zaman biriken öfkeyle bir anda kala kaldık.
08:59Bu süreç bizim hayatlarımızda telafi edilemeyecek sorunlar yarattı
09:05ve hayatımızın gidişatını bir daha geri dönülemeyecek şekilde değiştirdi.
09:12Haberlerde cezaevine alınan insanların isimlerini görüyorsunuz.
09:18Fakat bu acı sadece onlarla sınırlı değil.
09:22Cezaevine alınarak bir ilişki ağına çomak sokuluyor.
09:25Bu insanların çocukları, anneleri, babaları, dayıları, akşamları sohbet ettikleri dostları,
09:32iş arkadaşları, çalışanları, bu insanların hayatları, düzeni tamamen değişiyor.
09:38Bu açıdan düşününce ben, kardeşlerim, ailem, arkamda gördüğünüz onlarca aile
09:46bu operasyonlarda hayatları bir gecede değişen on binlerce insanı temsil ediyor.
09:51Tutuklu yargılanan belediye başkanlarının, yardımcılarının, belediyede çalışanlarının
10:00temsil ettikleri nüfusu da düşündüğümüzde
10:03bu operasyonlar sonucunda
10:05on milyonlarca insanın hayatı bir şekilde değişmiş durumda ve değişmeye devam ediyor.
10:11Bir insanın hayatını bu kadar kolay değiştirmek kolay mı?
10:17Hayatta kaçan fırsatlar geri gelmiyor.
10:21Geçen zaman geri getirilemiyor.
10:24Kaçan fırsatlar bir daha getirilemiyor.
10:29Soyut genellemelerle konuşmak istemiyorum.
10:31Bizzat bizlerin, ailemin hayatları son yüz gündür geri dönülemez şekilde değişti.
10:37Otuz yaşına yeni bastığım bu süreçte, seneler içerisinde okuldan mezun olduktan sonra
10:44adım adım geliştirdiğim, üzerine koyarak medya ve gazetecilik alanında ürettiğim projelerim,
10:52arkadaşlarımla geliştirdiğim hayallerim, girişimlerim hepsine ara vermek zorunda kaldım.
10:58Yüz güne aşağın süredir içimde herhangi bir şey yapmak için bir enerji, bir motivasyon bulamıyorum.
11:07Hayatım, kardeşlerimin hayatı, kuzenlerim, dayımın, ailemin haftada 3-4 kez Silivri'ye giderek geçiyor.
11:16Geri kalan günler annemin, babanın ihtiyaçlarını, istedikleri kıyafetleri, kitapları temin etmeye çalışarak,
11:23onları elimizden geldiğince yalnız bırakmamaya çalışarak geçiyor.
11:28Silivri'ye gitme aktivitesi öyle azımsanacak bir aktivite değil.
11:31Yol 2 saat sürüyor, git gel 4 saat, avukatları beklerken içeride 4-5 saat daha zaman geçiliyor.
11:40Tam zamanlı bir iş gibi biz her Silivri'ye gittiğimizde 6-7 saatimiz gidiyor.
11:46Yalnızca ben değil, kardeşim yüksek lisansına devam ediyordu bu operasyonlar öncesinde, yurt dışında.
11:52Amacı orada iş bulmak, bir süre orada deneyim kazanmaktı.
11:5731 Mayıs'ta haberi aldığımızda gelmek zorunda kaldı ve okulu yarıda bıraktım.
12:03Çok istediği bir teknoloji şirketinde bir iş teklifi almıştı.
12:07Buna Silivri Cezaevi'nin önünde, araba içerisinde sürekli kesilen bir internette girmek zorunda kaldı.
12:1415 yaşında küçük kardeşim, ergenliğe girdiği, gelişimi için çok önemli olan bir dönemde,
12:22yaz için babamla gezi planları kurduğu bir yazın başlangıcında bir anda kala kaldı.
12:28Biz de pek ilgilenemediğimiz için tüm yazını orada burada kanepede uzanıp Reels karşısında televizyon, telefon izleyerek geçirdim.
12:39Biz yalnız da değiliz.
12:42Her hafta Adana'dan Silivri'ye gelen avukat kuzenim,
12:45Adana'daki kaosu düzeltmeye çalışan dayımlar, yengem,
12:48manevi olarak bize destek olmaya çalışan amcalarım, halalarım,
12:52Seyhan Belediye Başkanlığı sorumluluğunu üstlenen,
12:59hala hazırda öncesinde bir düzeni, bir hayatı olan, şu an vekillik yapan Hasibe Hanım,
13:05hepimizin hayatları bu süreçte geri dönülemez bir şekilde değişti.
13:10İçimdeki öfkeyi ve bu ülkeye dair kaybettiğim umutları biraz olsun bastırarak,
13:15bir geri adım geriye atıp objektif olarak düşünmeye çalışıyorum.
13:19Tabii ki, kamu parasını kendi şahsi menfaatleri için kullanan birizleri varsa yargılanmalı.
13:26Bizim karşı olduğumuz konu bu değil.
13:29Bizler tutuklanmanın bir cezaya dönüştürülmesine, bir kamçı olarak kullanılmasına karşıyız.
13:35Herhangi bir delil olmadan, sadece şüphe üzerinden,
13:39milyonlarca insanı temsil eden belediye başkanlarının,
13:42belediye başkan çalışanlarının tutuklanmalarına karşıyız.
13:45Yeri, yurdu belli olan insanların ve bizim örneğimizde,
13:50ta Adana'da yaşayan, bin kilometre ötede yaşayan belediye başkanlarının,
13:55çalışanlarının, bin kilometre öteye, Silivri'ye hapsedilmesine
14:01ve soruşturmayı İstanbul'da yapılmasına karşıyız.
14:06Avukat olan annem ve babamın evin içerisinde ne konuştuklarını,
14:12değer yargılarını, önceliklerini biz çocukları olarak çok iyi biliyoruz.
14:17Dinlemekten her zaman gurur duyduğum büyük bir aşk hikayeleri
14:20ve aslında Cumhuriyet'in bir dönem vatandaşlarına sağlayabildiği fırsat eşitliğinin iyi bir hikayesidir.
14:286-7 kişilik ailelerinin ilk üniversite mezunu çocukları olarak
14:32İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde tanışmışlar,
14:36birbirlerine güvenerek sıfırdan Adana'da bir hayat yaşartmışlardır.
14:41Bu süreçte 3 çocuk yetiştirmişler, onlara iyi eğitim verebilmişler,
14:4740'a yakın çalışan olan hukuk ofisi yönetmişler
14:50ve hayatın sunduğu maddi, manevi tatmini büyük oranda yaşamışlardır.
14:55Annemin siyasete neden girdiğini çok iyi biliyorum.
14:59Mesleğinde ve aile hayatında belli bir tatmine ulaştıktan sonra
15:03kendisini gerçekleştirmek için yaklaşık 10 sene önce işini bırakıp
15:08babama devredip toplumsal olaylara kendini nasıl adadığını çok iyi biliyorum.
15:14Bu süreçte nasıl kadın davalarına koşturduğunu,
15:16şiddet gören kadınların yanında oluşunu,
15:19Adana'yı içten içe kemiren uyuşturucu sorununu
15:22hakkında araştırma yapıp bir rapor oluşturmasını,
15:27siyasete kadın katılımını teşvik etmek için
15:30kadın muhtarlarla yaptığı röportajları,
15:32çıkardığı kitabı, akşam evdeki çalışmalarını,
15:36bu süreçte bitirdiği yüksek lisansı,
15:41kulaklık takmadan katıldığı için tüm evi domine eden online derslerini,
15:44Adana Barosu'nda CHP içerisinde aldığı çeşitli rolleri
15:49bizzat gördük, deneyimledik.
15:53Böyle bir kadının belediye başkanlığı gibi bir onura layık görüldüğü tarihten
15:57yalnızca 3 ay sonra bir ihale çetesiyle iş tutması ne kadar akla mantığa sınıyor.
16:03Annemin büyük borçlarla devraldığı belediyeyi disipline etmek için
16:07gece gündüz çalıştığına şahidiz.
16:10Seyhan'ın en büyük sorunu olan temizlik sorunu çözmek için
16:14sayısız toplantılar yaptığına,
16:17büyük büyük ihaleler vermek yerine
16:19mahalleli kadınları
16:20mahallelerini temizlemeleri karşısında
16:23istihdam sağladığına şahidiz.
16:27Bu, Seyhan'ın kasasını
16:30geçmiş dönemde ne iş yaptı belli olmayan
16:33alacaklılara karşı
16:34kendi parasını korur gibi koruduğuna şahidiz.
16:37Bu alacaklıların
16:47annemden yüz bulamayınca
16:49babamla iletişime geçtiğini
16:51ve tehditler savurduklarına şahidiz.
16:56Belediye kasasını korumaya çalışan annem
16:59ve annemi korumak için alacaklılarla iletişime geçen babam
17:02neden bu eziyeti çekiyorlar?
17:04Yerleri, yurtları belliyken
17:07Adana'da değil de neden İstanbul'da var?
17:10Neden İstanbul'da yargılanıyorlar?
17:14Akıp giden zamanı geri alabilen var mı?
17:17Mafyalar, çeteler, en ağır suçların zanlıları
17:21tutuksuz yargılanır veya hiç yargılanmazken
17:23hayatlarını adalet sistemine adamış
17:26ve topu topu bir sene belediye başkanlığı yapmış
17:29insana bu muameleyi aklınızla alıyor, vicdanınız kabul ediyor mu?
17:36Neyse ki yalnız değiliz.
17:38Burada hep birlikte bir mücadele içerisindeyiz.
17:41Değerli katılımcılar, kıymetli dostlarımız, sevgili ailem
17:54ben Kültür AŞ'de genel müdür yardımcısı olarak görev yapan
17:58haksız yere tutuklu bulunan
18:00Erdin Çolak'ın kardeşi Erdal
18:02bugün burada yalnız bir davayı değil
18:04aynı zamanda adalet arayışımızı dile getirmek için toplandık.
18:08Bizim yolculuğumuz Mart operasyonlarıyla başlayan
18:12ve dalga dalga yayılan hukuksuzluklarla şekillendi.
18:15O günden bu yana bizleri adil olmayan bir yargılama sürecinin
18:19direnişçileri haline getirdiler.
18:22Bugün burada açıkça söylüyorum
18:23benim kardeşim, dostlarım ve çalışma arkadaşlarım
18:26tutuklu değil, esirdir.
18:27Çünkü ortada adil bir yargılama yoktur.
18:31Tutukluluk şüphelerin değil, somut delillerin sonucu olmalıdır.
18:35Ancak görüyoruz ki tutukluluk bir cezalandırma aracına dönüştürülmüştür.
18:40Unutulmasın ki yüz tavşandan hiçbir zaman bir at meydana gelmeyeceği gibi
18:44yüz şüpheden de hiçbir zaman bir delil meydana getirilemez.
18:47Sevgili kardeşim Erdinç
18:48her zaman işinin en iyisini yapmaya çalışan
18:51bir problem gördüğünde
18:53kalıcı bir çözüme nasıl dönüştürebilirim diye düşünen
18:55ve sürekli çabarcayan değerli bir yöneticidir.
18:58Erdinç yalnızca kendi işiyle değil
19:01ülkesine, milletine yararlı olabilecek şeylerle dertlenen bir insandır.
19:06Geçmişinde pek çok projede yöneticilik yapmış
19:08ülkemize katma değer kazandıracak çalışmalara imza atmıştır.
19:12Onun vizyonu hep şu olmuştur
19:13ülkeme ne katabilirim, daha iyisini nasıl yapabilirim
19:16biz üretmeli, biz geliştirmeli
19:19devletimiz olmayanı biz ortaya koymalıyız
19:21demiştir.
19:21Erdinç benim için yalnızca bir kardeş değildir.
19:26Biz ikimiz, anne karnında başlayan yolculuğumuz
19:28ömrümüzün boyunca
19:29birbirimize yoldaş olmamıza devam etti.
19:33Erdinç ile biz ikiz kardeşiz.
19:35Biz bugüne kadar yalnızca iki kez ayrıldık.
19:37Birincisi onun vatanı görevi içindi
19:39ikincisi ise bu haksız tutukluğuk.
19:41O benim dostum, sırdaşım, yoldaşım ve diğer yarımdır.
19:45Hayatta beklenmedik şeyler olunca hep şunu söylerdi.
19:48Zor olan hep bana denk gelir.
19:49Evet, yine zor olan ona denk geldi.
19:52Ama bilsin ki bu zorluk sadece ona değil, bana da denk geldi.
19:55Çünkü biz aynı canın iki parçasıyız.
19:58Anadolu'da bir söz vardır.
20:00Zor oyunu bozar, zor çekmeyince lor yenmez diye.
20:03Bizi zorla susturmaya, yıldırmaya, parçalamaya çalışanların
20:07unuttuğu bir gerçek var.
20:09Zorluk bizi güçlendirir, bizi birleştirir, bizi diri kılar.
20:13Bizim bakış açımız...
20:14Bizim bakış açımız, başımıza gelen olumsuzluklardan ders çıkartmaktır.
20:23Yaşadığımız her şey bizi güçlendirir ve geleceği hazırlar.
20:27İşte Erdinç de bu hukuksuz tutukluğun karamsarlığında değil, bir fırsat olarak görüyor.
20:31Baltamızı bileme zamanı, koşturmamızla dinlenme zamanı diye geçiriyor bu süreci.
20:36İçerideki günlerini nasıl geçiriyorsun dediğimde,
20:39kendime bir düzen kurdum, sabah kahvaltımı yapıyor, sporumu yapıyor,
20:43kitabımı okuyor ve fırsat buldukça projeler üzerinde çalışıyorum diyor.
20:46Böylece zihnim berrak alıyor, daha sağlıklı planlar yapabiliyor,
20:50yeni fikirler geliştirebiliyorum.
20:52Bütün bunları kibrit kutusu kadarı olan küçücük, dört duvar arasında yapıyorum.
20:55Ağır yaşam koşullarında, en temel haklardan mahrum bir şekilde ayakta durmaya çalışıyorum.
20:59Bazen kavurucu sıcaklarla, bazen soğuklarla, nemle, güneşi görememenin ağırlığıyla mücadele ediyorum.
21:09İnişlerim çıkışlarım oluyor, zorlandığım anlar oluyor.
21:12Ama en zor olanı sevdiklerimi özlemek, onları görememek, çocuklarımın kokusunu alamamak diyor.
21:18İşte tam da bu noktada şunu söylemeliyim.
21:20Onun yokluğunda benim hep bir yanım eksik.
21:22Zor zamanlarda yanımda olan, bana güç veren, sadece bir arkadaş, dost, sırdaş değil,
21:27diğer yanım olan kardeşimdir.
21:29Bugün onun eksikliğini iliklerime kadar hissediyorum.
21:32Ama yalnız değilim.
21:33Annem, babam, abim hepimiz aynı duyguyla yaşıyoruz bu süreci.
21:37Ve bu acı süreç bizi yıkmak yerine daha da kenetledi.
21:41Daha da büyüttü.
21:42Artık biz yalnızca bir aile değil, bu haksızlığa karşı birleşmiş kocaman bir aile olduk.
21:52Bizim oralarda çok sevdiğimize gülüm deriz.
21:58Benim gülüm, kardeşim, ikinci kez görüşe gittiğimde yine o bakış açısıyla, yine o tebessüm ile bana şöyle dedi.
22:05Gülüm, burası öyle bir yer ki, sanki 1950'lerin imkanlarıyla inşa edilmiş gibi,
22:09insanları körletmek için kurulmuş, onların o yılların düzenini sürdürmek için çabayla dursunlar,
22:14ben kendi içimde başka bir düzen kurdum.
22:16Aklım ve kalbim bir tutmaya çalışıyorum.
22:19Bu adaletsiz yargılama, onu yalnızca dört duvar arasında hapse etmedi,
22:23onun bir babanın yaşayabileceği en ağır sırağla baş başa bıraktı.
22:26Çocuklarına gerçeği söyleyemedi.
22:28Onlara hapisteyim diyemedi.
22:29Bunun yerine işe gidiyorum demek zorunda kaldı.
22:32Düşünebiliyor musunuz?
22:33Bir babanın evlatlarının gözlerinin içine bakarken, özgürlüğünü değil, gerçeği gizlemek zorunda kalması,
22:38işte bu parmakların bile ötesinde insanın ruhuna vurulan en ağır zincirdir.
22:44Ama o bütün karanlığa rağmen dimdik ayakta kalıyor.
22:52Korkusuzca, inançla ve sabırla direniyor.
22:54İşte bu onun karakterinin, onun gücünün en büyük göstergesidir.
22:57Bugün burada sizlere şunu söylemek istiyorum.
23:00Bu süreç bitecek.
23:01Bu karanlık tünelin sonunda aydınlık günler var.
23:03Aydınlık her zamankinden daha yakın.
23:09Çünkü unutmayalım, adalet er ya da geç gelir.
23:12Burada herkese ses ediyorum.
23:14Erdik yalnız değildir.
23:16Biz yalnız değiliz.
23:17Biz birlikte güçlüyüz ve birlikte adaleti getireceğiz.
23:19Selamlar hepiniz hoş geldiniz.
23:48Benim adım Derin, İstanbul Üniversitesi Radı Televizyon ve Sinema 3. sınıf öğrencisiyim.
23:59Ben de 19 Mart'dan sonra 23 Mart'ta olması gerekiyor tutuklanan arkadaşlarımızdan biriyim.
24:07Bazen sosyal medyada yazılanlara bakıyorum.
24:1219 Mart'ta Beyazıt'ta o gün İstanbul Üniversitesi'ndeyken bu kadar büyük bir şey yapacağımızın farkında değildik diye.
24:20Bence bu sabah uyanıp yola düşen herkes çok farkındaydı.
24:23Çünkü mesela ben 2001 doğumluyum.
24:30Yani bu ne demek?
24:31Şu hayata gözümü açtığımdan beri hep aynı hükümet var.
24:35Bir ömür aynı hükümetle geçti.
24:39Koca bir ömür.
24:40Yani koca bir ömür süren bir birikmişlik vardı üstümüzde.
24:45Hayatımız boyunca bize aman ona karışma, siyasete karışma, başınıza bir şey gelir dediler.
24:53Bir ömür bu memleketi sen mi kurtaracaksın cümlesiyle geçti.
24:57Biz o gün sadece o barikatları değil bu cümleyi de açtık.
25:01Evet biz kurtaracağız dedik.
25:03En azından deneyeceğiz dedik.
25:11Bu sefer gençleri sadece bir tabildot yemek istiyoruz ve onu alıp geri döneceğiz derken bulmadılar.
25:18Sadece öğrenciyiz deyip talepler sıralarken bulmadılar.
25:22Gerçekçi olduk ve imkansızı hedefledik.
25:25Günlerce binlerce öğrenci Beyazıt'tan Saraçhane'ye yürüdük.
25:35Ülkede demokrasinin kırıntısı kalmamış.
25:38Seçilenleri tanımıyor.
25:39Üstüne üstlük artık seçim bile yaptırmak istemeyen bir iktidarla karşı karşıyayız.
25:45Her şey bulutlu görünüyorken gençler o gün ilk ışığı yaktı ve umudun olduğunu gösterdi.
25:50İşte bu yüzden üç yüz bir kişiyle birlikte birkaç gün içerisinde üç yüz bir kişiyi tutukladılar.
26:01Bizim gözaltına alındığımızın ertesi günü önce adli kontrole serbest bırakıldığımızı söylediler.
26:07Sonrasında da savcı üvey kararını değiştirdi.
26:12Tekrar düşündü.
26:13Bu yüzden tutuklama talebiyle hepinizi mahkemeye sevk ediyoruz diye.
26:18Sonrasında yaklaşık on dakika içerisinde hepimizi tutukladılar.
26:22Yani sadece bir saat içerisinde önce serbest bırakılıp sonrasında tutuklandık.
26:29Cesaret gösterenleri esaretle korkuttular ama başaramadılar.
26:33Biz hala sloganlarımızla, bayraklarımızla, meydanlarda, sokaklardayız.
26:39Siyaset yapmaya devam ediyoruz ve siyaset yapmak için buradayız.
26:43Artık gençler apolitikler etliye sütlüğe karışmak istemiyorlar diyemiyorlar.
26:52Zaten hepsi yurt dışına çıkmak istiyorlar diyemiyorlar.
26:56Zaten çıkmak istesek de hem buna yetecek para yok hem de zaten çoğumuz yurt dışı yasağı aldık.
27:03Bizleri korkutmakta başarısız oldular.
27:06Oldukları gibi bu sefer de başarısız olacaklar.
27:09Belediyelerde hala kayyımlar varken bir de siyasi partilerin içine de deneyelim dediler ve başarısız oldular.
27:18Biz aydınlanma dönemini savunurken onlar ortaçağa gelsin diye uğraşıyorlar.
27:22Seçimler olmasın olsa bile ben kimlerin seçilebileceğini ben belirlerim diyorlar.
27:28İstanbul'da 39 ilçe var, 12 ilçenin belediye başkanı tutuklu.
27:31Bu nasıl demokrasi?
27:34Her gün yeni bir grev yasaklanışını görüyoruz.
27:36Kaymakamlık yazısıyla eylemler yasaklanıyor.
27:39Her gün yeni bir kadın cinayeti işleniyor ve önlenebilecekken bunlar önlenmiyor.
27:44Geçtiğimiz ay mecliste bir milletvekili en düşük emekli aile 35 bin TL olmalı dedi.
27:50Ve mecliste bunun üstüne kahkahalarla güldüler.
27:52Emeklilerin, emekçilerin hayatlarını döndürdükleri ücret artsın denildi ve güldüler.
27:57Bütün bu enflasyon karşısında askeri ücret açık sınırın altına düşmüşken, seçilmiş belediyelerde kayyumlar görev yapıyorken, seçilmiş belediye başkanları şu an Silivri'deyken yapılması gereken hükümeti terk etmektir.
28:13Ama onlar elinden geleni, onlar elindekileri bırakmamak için tüm tuşlara basıyorlar ama başaramayacaklar.
28:20Faşizm tehlikesine karşı gücünü halk örgütlerinden alan güçlü bir parlamentoyu ve örgütlü demokrasiyi savunmak zorundayız.
28:35Demokrasi için hemen erken seçim gereklidir.
28:38Bunu savunmaktan asla vazgeçmeyecek.
28:41Yolumuz açık olsun.
28:47Halk, hukuk, adalet!
28:50Halk, hukuk, adalet!
28:53Halk, hukuk, adalet!
28:56Şu panoraf çekimi için arkadaşlar.
28:58Sizinleri böyle.
İlk yorumu siz yapın
Yorumunuzu ekleyin

Önerilen