00:00Bir taarruzdan çok daha fazlasıydı, bir milletin istiklal alametiydi.
00:0530 Ağustos günü pek çok komutanın olmaz dediği olmuş, çok riskli gördüğü plan başarıya ulaşmıştı.
00:12Hafızanın bu bölümünde Türk milletinin büyük zaferi, büyük taarruz var.
00:16Tarih 30 Ağustos 1922.
00:20Yok olmanın eşiğine gelmiş bir milletin yeniden dirilişi ha yaşandı ha yaşanacak.
00:25An meselesi, o gün Mustafa Kemal Paşa son keşif raporlarını harita üzerinde tetkik etmiş,
00:31Bal Mahmut'ta bulunan 1. Ordu Karargahı'ndan Dumlupınar civarındaki 4. Ordu Karargahı'na hareket etmişti.
00:38Vakit ikindi üzeriydi.
00:41Başkumandan kolordu kumandanına, beyefendi teşebbüs ve kararınız nedir diye sordu.
00:47Kolordu kumandanı taarruza geçmek için yürüyüş halinde bulunan fırkanın gelmesini beklediklerini söyledi.
00:53Mustafa Kemal Paşa ise şu cevabı verdi.
00:56Düşünmeye vakit yok. Güneş gurup etmeden kati neticeyi almak lazım.
01:01Düşman aksi takdirde Murat Dağı eteklerinden Kızıltaş Vadisi'ni takiben çekilebilir.
01:07Karargahda geçen bu konuşmanın ardından Mustafa Kemal Paşa derhal otomobiline binmiş ve bugün Zafer Tepe dediğimiz yere inme emrini vermişti.
01:16Bu esnada 1. Ordu Kumandanı tarafından ikaz ediliyordu.
01:20Paşam, ateş hattına iniyorsunuz.
01:23Burada Mustafa Kemal Paşa 5 bin yıllık yazılı savaş tarihinde olmayan bazı stratejiler ve taktikler uygular.
01:29Neden?
01:30Baskın gizlilik ve aldatmaya önem verir.
01:33Neden?
01:34Çünkü Türk ordusu yokluklar içinde, fakir.
01:40205 bine, 208 bine kadar çıkmış.
01:43Milletin kalan son atomluk cephanesi.
01:45Ama Yunan ordusu 228 bin, 225 bin.
01:50Normal şartlarda taarruz eden taraf, yani savaş tarihinde, savaş literatüründe siz eğer taarruz edecekseniz, saldırı yapacaksanız savunan taraftan 3 kat üstüne olmanız gerekiyor.
02:03Silahınızla, asker sayınızla.
02:06Burada tersi bir durum var.
02:08Planını baskın, gizlilik ve aldatmaya dayandırır.
02:12Az kuvvetle taarruz edecek ama düşmanın beklemediği bir yerde, beklemediği bir zamanda baskın şekilde taarruz edecek.
02:20Kağıt üstünde Yunan kuvvetleri yaklaşık iki katımızdı.
02:24Bu yüzden büyük taarruzun ince düşünülmesi ve stratejiyle işlenmesi gerekiyordu.
02:30Sadece arazide değil, mümkün olan her yerde baskın, gizlilik ve aldatma şarttı.
02:35Örneğin zaferden bir hafta önce gazeteler bir çay ziyafetini yazmıştı.
02:40Ancak gerçek başkaydı.
02:4223 Ağustos 1922 gecesi Mustafa Kemal Paşa Ankara'yı sessizce terk etti.
02:48Bir iki gün içinde köşke kendisiyle görüşmeye gelen olursa rahatsızlandığı söylenecek ve kimse kabul edilmeyecekti.
02:55Bu esnada Anadolu Ajansı bir çay ziyafetinden bahsediyordu.
02:59Bu haber Gazi Paşa'nın Ankara'da olduğu hissini kuvvetlendirmek için İstanbul gazetelerine de telgrafla iletilmişti.
03:06Oysa büyük taarruzun kararı alınmıştı bile.
03:09Büyük komutanlar da buna katılacak, yüksek ünbeli komutanlar.
03:13Bu haber verildiğinde Mustafa Kemal Paşa Akşehir'de, Konya Akşehir'de cepheye intikal eder.
03:19Hatta Mustafa Kemal Paşa annesine bile ziyafete gittiğini söyler.
03:24O da bilmez.
03:2526 Ağustos 1922'nin Şafak vaktinde muazzam bir topçu ateşe eşliğinde taarruz başladı.
03:34Yarım saat sonra Kocatepe mevkiinde mitralyoz ve piyade tüfekleri devreye girdi.
03:39Kısa zamanda Kalecik Sivrisi Türk askerleri tarafından ele geçirildi.
03:43Cephane bitiyor Paşam dediklerinde soğukkanlılıkla emir verdi.
03:47Tek mermi kalıncaya kadar ateşe devam edilecektir.
03:51Cephane ikmalimizi düşmandan yapacağız.
03:53Yarın öğleden sonra Afyon'dayız.
03:56Öyle de oldu.
03:57İkinci gün Afyon, üçüncü gün Dumlu Pınar.
04:00Türk ordusunun önlenemez ilerleyişi sürüyordu.
04:03Mustafa Kemal'in burada dayandırdığı olay,
04:07baskın gizlilik aldatma.
04:08Ve Hacca Anesti nerede?
04:12Yunan başkomutanı.
04:13450 kilometre ileride İzmir'de.
04:15Rahat, viskisini yudumluyor.
04:18Mustafa Kemal Paşa nerede başkomutan?
04:21Askerinin önünde, cephede.
04:23Büyük taarruz esnasında birçok Yunan askeri esir alındı.
04:27Bu askerlerin arasında generaller de vardı.
04:30Türk ordusu taarruzun üçüncü günü Dumlu Pınar'a ulaşmıştı.
04:34Fırka kumandanı Kazım Paşa, esir alınmış dört Yunan generalini Atatürk'ün huzuruna getirdi.
04:40Generallerden biri, karşısındaki kişinin Mustafa Kemal Paşa olduğuna inanmakta güçlük çekti.
04:46Hayretle sordu.
04:47Bu Mustafa Kemal Paşa, bizim bildiğimiz Maraşal Mustafa Kemal midir diye.
04:52Başkumandanlık Muharebesini bizzat kendisi idare etmiştir yanıtını alınca,
04:56bir müddet sustu ve dudaklarından şu sözler döküldü.
05:00Zafer, galibiyet, şeref ve bu topraklar.
05:03Her şey sizin hakkınızdır.
05:05Bizim Hacı Anesti İzmir'den kıpırdayamadı.
05:08Ertesi sabah Mustafa Kemal Paşa önünde duran savaş alanına bakacaktı.
05:13Binlerce düşman cesedi, terk edilmiş toplar, cephaneler ve yüzlerce topçu hayvanı.
05:20Gazi Paşa bu elim manzarayı gördükten sonra bakın ne söylüyor.
05:24Bu manzara insanlığı utandırabilir fakat meşru müdafahamız için buna mecburduk.
05:30Türkler başka milletlerin vatanında böyle bir harekete teşebbüs etmezler.
05:35Gazi Paşa sonrasında yere düşmüş bir Yunan bayrağı görüyor ve o bayrağın yerden kaldırılmasını emrediyor.
05:41Çünkü bayrak düşman da olsa bir milletin istiklal alameti.
05:45225-230 bin kişinin 130 bin kadar askeri Anadolu topraklarında kalır, gömülür.
05:54Büyük bir travmadır bu.
05:56Yunan başkomutanına tayin olan son anda Türkopis, diğer general diyeniz, çok sayıda subay ve er esralanır.
06:03Büyük bir travma, büyük bir travma yaşadıkları için Kasım ayında hemen mahkeme dizenlerler Atina'da buna sebep olan başbakan, bakanlar ve Hacı Anesli Başkomutan idam kararı verilir ve kurşuna dizilerek 6 kişi, 6 devlet adamı idam edilir.
06:22O kadar büyük travmadır yani.
06:2430 Ağustos 1924'te, büyük taarruzdan 2 yıl sonra Dumlupınar'da, Atatürk'ün de katılacağı bir tören organize edildi.
06:33Başkumandanlık meydan muharebesinin ve zaferinin yıl dönümüydü.
06:37Törene iki fırka asker katılsın denildi ancak ortada bir sorun vardı.
06:41İki fırka asker binlerce insan demekti.
06:44O kadar insan nasıl nakledilecekti?
06:47Trenler için tahsisat yoksa fırkalar yürüyerek gelsin denildi ancak askeri açıdan mümkün değildi.
06:54İki yıl önce Dumlupınar'dan İzmir'e bir haftada gelmişlerdi.
06:57İki yıl sonra aynı şeyi başarmak imkansızdı.
07:01Çünkü Dumlupınar'dan İzmir'e ilerleyen askerler zafer kanatları takmıştı.
07:06Çünkü o yürüyüş bambaşka bir yürüyüştü.
07:09Zafer'in 103. yılında büyük taarruza dair önemli olayları hafızaya taşıdık.
İlk yorumu siz yapın