00:00Şimdi bunun bir de içeriden aslında bakıyor olmamız lazım.
00:03İçeriden bakabilmemizin de şu an bize şöyle bir avantajı var.
00:07Biliyorsunuz gazeteci Furkan Karabay da şu anda cezaevinde bu adli suçlularla birlikte bir koğuşta bulunuyor Silivri'de Beşenol Cezaevinde.
00:15Şimdi biz de onunla zaman zaman görüşüyoruz avukat görüş kabininde.
00:18Onun anlattığı birkaç şeyler var.
00:20Mesela bunlardan biri şu içeride bir tane uyuşturucu ticaretinden yakalanmış bir kişi var.
00:24Ama bu kişi yani siz baktığınızda gazeteci mesela neden tutuklanır?
00:29Yaptığı haberlerden tutuklanır veya ifade özgürlüğün ihlali nedeniyle tutuklanır.
00:33Ama orada adli koğuşta gazeteci olarak tutuklanmak neredeyse ayıplanıyor.
00:38Çünkü siz para kazanmadığınız bir şeyden dolayı tutuklanıyorsunuz.
00:41Ama orada işte silah ticareti yapan adam geliyor gazeteciye.
00:44Uyuşturucu ticareti yapan adam geliyor gazeteciye.
00:48Gazeteci diyor ben 2 milyon dolar kazandım mesela.
00:51Cezaevine girdim.
00:52Bir yıl yatacağım bu 2 milyon doların karşılığında.
00:55Bir sene sonra çıkacağım.
00:56Bambaşka bir hayata devam edeceğim.
00:58Sen ne yapacaksın diyor.
01:00Mesela silah ticareti yapan adam geliyor.
01:02Kardeşim diyor ben bir sevkiyattan zaten 10 milyon kaldırıyorum diyor.
01:05Onun karşılığı olarak da gelip burada yatacağım.
01:06Bir, bir buçuk sene.
01:07Ben zaten bunu kabullenerek bu işi yapıyorum.
01:09Hadi ben kabulleniyorum.
01:10Sen gazeteci olarak para dahi kazanmıyorsun.
01:12Neden bu işi yapıyorsun ha?
01:14Gibi sorular sorabiliyorlar.
01:15Yani bu aslında o adli suçluların kafasındaki düşünme biçimini anlamamız açısından bize bir kolaylık sağlıyor.
01:22Çünkü burada cezasızlık algısına geleceğiz.
01:25Şöyle bir durum.
01:25Adam o paranın karşılığında, o cezaevinde zaten onu yani 2 milyon dolar karşılığı bir buçuk sene yatmaz mısın?
01:32Şimdi bu soruyu sorsak Türkiye'de 85 milyon kişiye.
01:35Bu soruyu evet verecek ben 40 milyon kişi minimum bulurum.
01:37Şimdi böyle bir durumda insanlar bu cezasızlık algısı nedeniyle bu suçları işlemekten hiçbir beis görmüyorlar.
01:45Aksine bu suçları işlemiş olmaktan da utanmıyorlar.
01:48Daha da vahimi sizi de aslında bu suçu sürüklemeye teşvik ediyorlar.
01:52Yani bu suçu işlemeden içeri girersen pek akıllı gözüyle bakmıyorlar sanırım insanlara.
02:01Ya özür dileyerek söylüyorum yani sen eğer para kazanmadığın bir işten dolayı sadece devletin, milletin bekası için, refahı için, ifade özgürlüğü için, gazetecilik için içeri giriyorsan sana o koğuşta tabiri caizse enayi gözüyle bakıyorlar.
02:15Aslında bu kadar yozlaşmış durumdayız.
02:18Evet aslında bu kadar yozlaşmış durumdayız.
02:21İşte bu yozlaşmanın bir sonucu olarak da zaten görüyorsun listede Avrupa birincisiyiz.
02:26Elhamdülillah demek lazım.
02:27Ya şimdi bir ilginç konumuz daha var Enes Bey.
02:33O da sizle bir kere daha konuşmuştuk bunu.
02:36Bizim kendi suç örgütlerimiz, kendi mafyalarımız, çetelerimiz yetmezmiş gibi biz ithal ediyoruz yurt dışından.
02:48İhraç da ediyoruz, Balkanlara da ihraç ediyoruz.
02:50Avrupa'dan ithal ediyoruz.
02:53Bunu nasıl açıklayabiliriz?
02:55Yani leblebi dağıtır gibi oturum izni, vatandaşlık, pasaport dağıtıyoruz.
03:00Ve Yunanistan'da örneğin olan olaylar İstanbul Şişli'de baronların birbirini vurmasına kadar gidiyor.
03:07Buna bir avukat, bir hukukçu gözüyle baktığınızda tabloyu nasıl görüyorsunuz siz?
03:13Yani yine sarkastik bir gidiş yapmamak için zor tutuyorum kendimi ama biz artık süper güç olduğumuz için dünyada mafya ihraç ettiğimiz gibi ithal edebiliyoruz.
03:22Çünkü biz baktığımızda artık dünyada eskiden biz neydi?
03:2650'lerde, 60'larda, 70'lerde, Almanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesine işçi gönderen bir ülkeydik.
03:32Dolayısıyla biz aslında dünyada çalışkanlığımızla bilinirdik.
03:35Doğruluğumuzla, dürüstlüğümüzle bilinirdik.
03:37Bundan dolayı da işçiler olarak ülkeler işte Almanya bizden işçi talep ederdi.
03:41Başka ülkeler bizden işçi talep ederdi.
03:43Biz Avrupa'nın bu boşta kalan işçi stonu karşılayan bir ülkeydik.
03:47Ama artık yıl özellikle 2010'lara geldiğinde, 2010 ve sonrasına geldiğinde biz Avrupalılar tarafından bu sürecin sonunda istenmeyen duruma geldik.
03:57İşçi olarak dahi istenmeyen duruma geldik.
03:59Biliyorsun bize başvurulu sonuçların da kamuoyunun malumu, işte retoranlarının çok yüksek olduğu, kabul olsa bile çok kısa süreli vizeler verildiği herkesin malumu.
04:08Şimdi biz neden Avrupa'dan istenmiyoruz?
04:09Çünkü biz artık bir dönüşüme girdik.
04:11Biz artık çalışarak para kazanmaya değil, illegal işler yaparak para kazanmaya inanan bir millet haline dönmeye başlıyoruz genel kanı olarak.
04:20Bunun sonucu olarak da eskiden işçiyi ihraç ederken şimdi mafya ihraç ediyoruz.
04:25İşte bir mafya örgütümüz Yunanistan'da çatışarak yaralanmalı ölümlü saldırılar gerçekleştiriyor.
04:30Bir mafya örgütümüz İtalya'da mafya örgütü lideri, suç örgütü lideri iddiasıyla bir kişi İtalya'da tutuklanıyor.
04:36Onun etrafındaki kişiler yine İtalya'da tutuklanıyor.
04:38Gürcistan'a baktığımızda Gürcistan'da bir sürü Türk'ün illegal hem kaçak olarak bulunduğunu hem illegal işler yapanların Gürcistan'da bulunduğunu biliyoruz.
04:47Bu ihraçların yanına bize yani çok az geldiği için bu ihraç ettiğimiz şeyler bir de söylediğiniz gibi, sorduğunuz gibi ithal ediyoruz.
04:56Peki bunu hangi yolda ithal ediyoruz?
04:58Vatandaşlık vererek, oturum izni vererek veyahut da çalışma izni vererek ithal ediyoruz.
05:03İşte bunun birçok örneği var.
05:04Mesela bu Tombulcoz vardı, yani Tombulcoz olarak bilmiyor bu uyuşturucu.
05:09Biz buna mesela vatandaşlık vermişiz.
05:12Veyahut da bu İran'dan gelen bir sürü uyuşturucu baronuna biz onların gerçek kimlikleriyle dahi değil, sahte kimlikleriyle vatandaşlık vermişiz.
05:20Bunun sonucu olarak biz bu insanlara vatandaşlık vererek aslında biz bunu devleti himayemiz altına alıyoruz anlamına geliyor.
05:26Çünkü Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı öyle alevla bir vatandaşlık değil.
05:31Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olursanız siz eğer, Türkiye'de ilk yasalara tabi olursunuz.
05:35Ama onun harici eğer yurt dışında bir yargılamaya veyahut da adli makamlarla bir muhataplığa maruz kalırsanız, yardım isteyeceğiniz yer zaten Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği, Türkiye Cumhuriyeti Konsolosluğu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olacaktır.
05:48Dolayısıyla biz aslında bizim olmayan vatandaşların hamiliğini üstleniyoruz.
05:52Peki bu hamiliğine karşılığında üstleniyoruz?
05:54Yani iddia edilen şu an eskiden şu anda 400 bin dolar oldu vatandaşlık bedeli tapu ile.
06:00400 bin dolarlık taşınmaz alıma halinde vatandaşlık verilebiliyor.
06:05Bu yaklaşık 2 seneci 250 bin dolardı.
06:07Kaldı ki bu 250 bin dolar dahi olmadan önce zaten son zamanlarda çıkılan işte sahte imza skandalı, sahte tapu skandalı, sahte reçete skandalı gibi sahte vatandaşlık skandalı olduğunu da biz iddianamelerde gördük, haberlerde okuduk.
06:20Dolayısıyla burada belki 250 bin dolara dahi taşınmaz almadan vatandaşlık alan birçok suçlu bizim ülkemizde şu anda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak cirit atıyor.
İlk yorumu siz yapın