- 4 ay önce
Sosyal Medya Hesaplarımız...
Facebook : https://www.facebook.com/AkitTVOfficial
Twitter : https://twitter.com/akittv
Instagram : https://www.instagram.com/akittv
Google+ : https://plus.google.com/+akittv
Web Site : http://www.akittv.com.tr
Facebook : https://www.facebook.com/AkitTVOfficial
Twitter : https://twitter.com/akittv
Instagram : https://www.instagram.com/akittv
Google+ : https://plus.google.com/+akittv
Web Site : http://www.akittv.com.tr
Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00Evet kıymetli izleyiciler Mustafa Kara Hasanoğlu bu hak davasında medyaya, gazeteciliğe önemli isimler de kazandırdı.
00:10Birçok hak davada yol arkadaşı vardı şimdi onlardan biriyle konuşacağız.
00:17Gazeteci yazar Serdar Arseven bizlerle olacak. Sayın Arseven hoş geldiniz yayınımıza.
00:23Hoş bulduk efendim hayırlı yayınlar diliyorum.
00:24Teşekkür ediyorum ben de size iyi yayınlar diliyorum.
00:27Mustafa Kara Hasanoğlu'yla zamanında tanışmış, yol yürümüş, onunla nice işlere imza atmış biri olarak neler söylersiniz, duygu düşüncelerinizi almak isteriz?
00:39Evet öncelikle Rabbim rahmet eylesin mekanı cennet olsun.
00:43Bu dileğimi ifade ederek varsayım.
00:46Ben 1987 yılında gazeteciliğe Güneş gazetesine başladım.
00:511965 doğumluyum yani o zaman 22 yaşındaydım.
00:54O zaman benim dindar bir aileden gelmedim.
01:00Daha doğrusu bir aileden gelmedim.
01:02Annem babam yurt dışındaydı.
01:03Ben terk edilmiş bir çocuktum.
01:07Ve artık beni büyütenler CHP dünya görüntüme sahip insanlardı.
01:12Ondan dolayı da gazeteciliğe o çevrelerde başladım.
01:15Daha sonra Rabbim namaza nasip etti.
01:19Ve dedim ki gazeteciliğini dindar insanların arasında yapayım.
01:24Böyle bir düşünce gelişti.
01:26Ve rahmetli Mustafa Kara Hasanoğlu'yla tanıştım.
01:30Yayın kurulu üyesi, Allah uzun sağlıklı ömürler versin.
01:35Ahsan Hüseyin Maden Avcıları'nda.
01:39Küçük Langa gazetesinde, Aksaraylı bir mazur dükkanında dergi çıkartmaya başlayacaklarmış.
01:47Ve bir muhabire ihtiyaçları varmış.
01:50Rahmetli Mustafa Kara Hasanoğlu'yla görüştüm.
01:53Ve o gün orada kendisiyle birlikte çalışmaya başladım.
02:01Yani 1989 yılından ben 24 yaşında iken mesai birlikteliğimiz, gönül birlikteliğimiz oldu.
02:11Cuma dergisinin ilk çalışanı bendim.
02:15Haftanın konu ve diğer referatajları kapak konusunu hazırlıyordum.
02:21Aslında derginin her işleriyle ilgileniyordum.
02:23Çünkü ilk aşamada bu işlerle ilgilenecek.
02:28Benden başka arkadaş yoktu.
02:30Benden başka kişi yoktu.
02:32Ülkü Kumral abi dağıtım işleriyle uğraşıyordu.
02:37Hatırladığım kadarıyla Ali İhsan Bey efendi üniversite öğrencisi ya da yeni mezundu.
02:43Nuri Kara Hasanoğlu abi bir yandan derginin işleriyle yani patronaj anlamında izin veriyordu.
02:51Bir yandan da bir nalburiye dükkanı vardı.
02:54Onun işlerini seviyordu.
02:56Böyle bir kadromuz vardı.
03:00Rahmetli Hasan Karakaya dışarıdan Türkiye'de ne oldu?
03:04Türkiye günlüğü bölümlerini gönderiyordu.
03:08Cevse Yozları gönderiliyordu.
03:12Gece gündür çalışarak bir dergiyi, Cuma dergisini hayata geçirdik.
03:17Ve kısa süre içerisinde o zamanın en büyük dergileri olarak kabul edilen nokta ve tempo dergilerinin toplam trajilerinin iki katını tek başına sağlayarak büyük bir güç oldu.
03:30Ve daha sonra bu Cuma dergisi günlük gazeteyi aldı.
03:36Ve ardından dört sene sonra 1989'da Cuma dergisinin yayın hayatına başlaması,
03:441993'te, 12 Eylül 1993'te beklenen vakit gazetesi,
03:50rahmetli Mustafa Karasanoğlu'nun genel yayın yönetmenliğinde, liderliğinde, patronajında,
04:01yayın kurulu üyeleri, rahmetli Hasan Karakaya yazı işleri müdürüydü.
04:07Ben de istihbarat şefi, daha sonra haber müdürü olarak görev aldım.
04:11Daha sonra Ankara temsilciliği, genel yayın danışmanlığı yaptım.
04:15Bu süreç içerisinde Mustafa Karasanoğlu'nu, belki herkesten fazla yakından tanıma imkanı buldum.
04:23Çünkü bizim dergimizle Mustafa Ali'nin evi aynı binadaydı.
04:27Bir alt katında, Bodrum katında bir katılıyorduk.
04:30Üst katında rahmetli Mustafa Karasanoğlu'nun yayıncısı ikram ediyordu.
04:35Ben dergide bazen sabahlara kadar çalıştırdım.
04:39Bu çalışmaların sırasında rahmetli Mustafa Karasanoğlu yukarıdan aşağı iner.
04:44gece üçlere, dörtlere kadar, sabaha kadar, sabah mamazına kadar sohbet ettiğimiz olurdu.
04:51Ondan çok şey öğrendik.
04:53Bizim tefektörümüzün gelişmesinde çok büyük katkısı oldu.
04:59Mustafa Karasanoğlu'nu anlatmak gerekirse,
05:04tam anlamıyla bir dava adamı, bir mücadele adamı.
05:07Hiçbir zaman zorluklardan yılmayan, gözümü budaktan esirgirmeyen bir dava adamıydı.
05:16Ve meselelere klasik sağcı, solcu bakış tesbile bakmazdı.
05:21Ben bu sağcı, solcu termine ölüsünden tabiri caizse nefret ediyorum.
05:26Çünkü bir tarafına sol, bir tarafına solu yerleştirmişler.
05:30İki kutuplu dünyanın zamanında.
05:35Yani ne sağcıyız, ne solcu, hak yolcuyuz, hak yolcu diyenler var.
05:41Biraz da ona benzer.
05:43Ben kendimi ne sağcı olarak gördüm, ne solcu olarak gördüm.
05:46Bir başka tanıma ihtiyaç vermedim.
05:48Ben bir Müslümanım.
05:49Dolayısıyla bir Müslüman olarak,
05:52Kur'an ve sünnet ne diyorsa onu yapmakla mükellef bir kutu olarak gördüm.
05:57Mustafa Karasanoğlu abiye de öyle bakardı.
06:00Yani işte sağcılar, solcular diye kategorize etmekten çok,
06:04hak ve batıl olarak,
06:06yani Kur'an ifadesiyle, Kur'an-ı Kerim'in ifadesiyle,
06:12hak ve batıl olarak nitelendirildi.
06:14Hak mücadelesini vermeye çalışırdı.
06:17Bunu yaparken,
06:20şu özelliği de vardı Mustafa abiye.
06:22Kendi dünyasına yakın insanları da ikaz etmeyi görebilirdi.
06:28Dolayısıyla,
06:30yani bugün yaşamış olsaydı,
06:33AK Parti'deki eksiklikleri ve yanlışlıkları da,
06:35mesela aile meselesini de,
06:38ailedeki erozyonu da,
06:40değerler erozyonunu da,
06:43ve bu konuda iktidarın yapmadıklarını da,
06:47gündeminde ısrarla tutardı.
06:50Zaten,
06:516284 sayılı kanun,
06:54süresiz dafaka meselesi gibi,
06:57aileyi tarif eden,
06:58düzenlemelerle mücadelenin de,
07:01simgelerinden biriydi.
07:02onun liderliği döneminde,
07:05bu konuda çok sayıda manşetler atılırdı.
07:09Ve iktidar da,
07:11feministlerin etkisinden,
07:14kurtarılmaya çalışılırdı.
07:15Çünkü,
07:17feminist dünya görüşü,
07:19cinsiyetçi ve ayrımcı dünya görüşü olarak,
07:22maalesef,
07:23çok zarar verdi.
07:25Dolayısıyla bunlar üzerinde durdu.
07:26CHP zihniyetiyle bir mücadelesi vardı.
07:31Bu mücadelesi de,
07:32CHP zihniyetinin tamamen,
07:35değerler karşılıklı konum almasıyla alakalıydı.
07:38O konuda da,
07:39çok kesin mücadelesi vardı.
07:41Vesayetçi Anayistan'la mücadelesi vardı.
07:45Rahmetli Mustafa Karahasan oğlunun.
07:48Vesayetçi odaklar,
07:52üniformalı bürokrasi,
07:53maalesef,
07:54Türkiye'yi,
07:55her darbede,
07:5650 sene geri bıraktırdı.
07:59Ve bu,
08:01bizim için çok büyük sıkıntı oldu.
08:03Zaten,
08:04CHP yapılanmasının,
08:06vücut bulması ve,
08:07zemin bulması ve alan genişletmesi de,
08:10büyük ölçüde,
08:12Vesayetçilerin,
08:13memlekete verdiği tarifatı,
08:15kullanmalarından oldu.
08:17Yani,
08:17kendilerini,
08:19meşru hareket olarak gösterdiler,
08:21onlar yüzünden.
08:23Dolayısıyla,
08:24Türkiye'ye çok büyük zararları oldu.
08:28Akit Medya Grubu'nun patronu olarak,
08:31Mustafa Karahasan'la Abey rahmetli,
08:34bu konuda da öncülük yaptı.
08:36Yani,
08:37vesayet odaklarıyla,
08:40mücadele noktasında,
08:41rahmetli Mustafa Karahasan'ın oğlu,
08:44tam manasında bir Avrupa Birliği katkısıydı.
08:47Avrupa üzerinden,
08:48dönüşüm çabalarına,
08:49tamamen karşı çıkardı.
08:51Ve,
08:52Batı,
08:53dünyasının,
08:54bize vereceği bir medeniyet dersinin,
08:57olmadığını,
08:58olamayacağını,
09:00sık sık vurdulardı.
09:01dolayısıyla,
09:02Avrupa Birliği'ne,
09:05işte,
09:05terim bakan,
09:06muhafazakar çevrelere de,
09:09bir tepkisi vardı.
09:11Yine,
09:11konflikt,
09:12eziklik,
09:13bataklığından,
09:15Müslümanların,
09:16kurtulması gerektiğini,
09:17söyledilerdi.
09:18Bakınız,
09:19geçtiğimiz günlerde,
09:20bir,
09:21jandarma,
09:22albayı,
09:23hanımefendi,
09:24jandarma paşası oldu.
09:26Birçok paylaşım dikkat çekti.
09:28Efendim,
09:29bir kadın,
09:30AK Parti iktidarı döneminde,
09:32jandarma paşası olmuş,
09:34çok büyük bir iş olmuş.
09:35Hayır,
09:35olabilir,
09:36ne var bunda,
09:37ciltiyetli söylemene gerek var.
09:39Bunu da,
09:39şuna dayandırıyorlar,
09:40eskiden layıklar bize,
09:43efendime söyleyeyim,
09:45kafesi,
09:45kadını kafes arkasında tutacak derlerdi.
09:48Bakın,
09:48tutmuyormuşuz,
09:49biz paşa bile yapıyormuşuz.
09:51Yani,
09:51hala mı meklidiyet,
09:52itibatı,
09:53hala mı ezitli,
09:54hala mı komplek?
09:56Rahmetli Mustafa Karaharsan Olu,
09:57bunlara da çok güzeldir.
09:59Yani,
10:00Müslüman kendisinin,
10:00itibat çabasında olmaz.
10:02Müslüman kendisinin,
10:04belirtevrelere,
10:05birin göstermek çabasında olmaz.
10:08Onların,
10:09eleştirilerinden etkilenerek,
10:12farklı farklı yollara girmez.
10:15Bunları söylerdi,
10:16dik dururdu,
10:18dik yaşardı.
10:20Rahmetli Mustafa Karaharsan Olu'nun sevdiği,
10:23siyasetçiler,
10:25rahmetli Erbakan Hoca,
10:27rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu,
10:29ve,
10:29ve,
10:30Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dan,
10:36Beyoğlu Gençlik Kolları Başkanlığından,
10:39Halef'si,
10:40teneflerdi.
10:44Sayın Recep Tayyip Erdoğan'la,
10:46bildiğim kadarıyla,
10:47en az ayda bir kere görüşürdü.
10:50O görüşmelerinde,
10:51Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a,
10:53iktidarın doğruları kadar,
10:54yanlışları noktasında da,
10:56değerlendirmelerde bulunurdu.
10:58bunu söylemekten,
11:00asla çekinmezdi.
11:01Milliyetin politikalarını eleştirirdi,
11:03aile politikalarını eleştirdi ama,
11:05doğrularına da,
11:06en fazla desteri,
11:08rahmetli Mustafa Karaharsan Olu,
11:10verildi.
11:12Akit Yayın Kurulu toplantılarında,
11:14ben,
11:14daha çok Ankara'da olduğum için,
11:17geliş girişlerde,
11:19birlikte olurduk,
11:21Yayın Kurulu toplantılarına katılırdım.
11:22Yayın Kurulu toplantılarında da,
11:25son derece hareketli,
11:26dinamik bir yapı vardı.
11:28rahmetli Mustafa Karaharsan Olu,
11:30o Yayın Kurulu toplantılarının lideriydi ama,
11:33orada konular sonuna kadar tartışılır.
11:35Bazen de insanlar,
11:36celalliğini,
11:38ve sonuçta ortaya,
11:41en güzel manşet,
11:43fikir tartışmaları ve bazen de,
11:45fikir tartışmaları ile çıkardı.
11:47Her Yayın Kurulu toplantısından önce,
11:49Kur'an-ı Kerim'den bir,
11:51Sure'nin bir bölümünün,
11:555-6 ayetinin,
11:5710 ayetinin,
11:58meali okunurdu.
12:00Betmele ile başlanırdı.
12:03Yani,
12:04rahmetli Mustafa Karaharsan Olu,
12:0728 Şubat sürecinde,
12:08büyük baskılara muhatap olmuştu.
12:11Gözaltına alınmıştı,
12:12bunu hatırlıyorum.
12:15Ama,
12:16hiçbir zaman bir yılgınlık,
12:18bir endişe,
12:19ZF'se'nin,
12:21galibe çalması gibi,
12:23durumlara düşmezdi.
12:24Yani,
12:24güçlü iradesi vardı.
12:25Selik gibi,
12:27iradesi vardı.
12:29Böyle hatırlıyorum ben,
12:30rahmetli Mustafa Karaharsan Olu'nu.
12:33Tabii ki,
12:33her kul gibi,
12:35eksiklikleri de vardı.
12:37Hepimizin eksiklikleri var.
12:39o eksikliklerinin,
12:41dile getirilmesine de,
12:42pek bir göstermezdi.
12:43Yani,
12:43bizden,
12:44bazı konularda eleştiriyorum.
12:46Mesela,
12:47akit medya grubunun,
12:49daha fazla eleman yetiştirmesi gerektiğini,
12:53eğitime,
12:55yani,
12:55personel eğitimine,
12:56daha fazla ağırlık vermesi gerektiğini,
12:58belki,
12:58personeli,
12:59yurt dışına göndererek,
13:01daha fazla,
13:02gelişim sağlamaları gerektiğini söylerdim.
13:05O konularda da,
13:07benim eleştirilerim üzerine,
13:08ön açıcı olmuştur.
13:10Yani,
13:11hiçbir zaman şöyle değildir,
13:12rahmetli Mustafa Karaharsan Olu.
13:14En iyisini her zaman ben bilirim.
13:16Her şeyi ben doğru yaparım.
13:18Bu noktada değildi.
13:20Yani,
13:21eleştirilirdi,
13:22eleştiriye tamir ederdi.
13:24Daha doğrusu,
13:25tamir etmesi de gerekmezdi.
13:26Çünkü kabullenirdi.
13:27Yani,
13:28bir noktada,
13:29eksikliği olduğu zaman.
13:30Peki,
13:31ne yapmamız gerekir derdi?
13:33Kendisini eleştirenlerden,
13:34mutlaka mutlaka çözüm de isterdi.
13:37Ve çözüm paketiyle,
13:38kalpına çıktığımız zaman,
13:40o yolda,
13:41adımlar da atardı.
13:43Mustafa Karaharsan Olu abi,
13:44son derece,
13:46tasarrufa dikkat eden bir,
13:48liderdi diyeyim.
13:50Bununla birlikte,
13:52para harcaması gereken yerlere de harcardı.
13:55Yani,
13:55haber için yapılması gereken bir şey varsa,
13:58mesela,
13:58rahmetli Mustafa Karaharsan Olu,
14:01Kıbrıs'ta,
14:03Kıbrıs davasına büyük önem verirdi.
14:06Ve oraya,
14:07gidip,
14:09muhabirlerin,
14:11haber yapmasına,
14:12mutlaka,
14:14imkan hazırlardı.
14:15Muhabirlerin,
14:16olay yerinde olması gerektiğini söylerdi.
14:19Biz,
14:19onun zamanında,
14:21sık sık,
14:22olay yerlerine gider.
14:23Olay yerlerinden yayınlar yapar.
14:25Olay yerlerinden,
14:26haberler gönderirdik.
14:27yani,
14:28camlı habercilik,
14:30meraklısıydı Mustafa Karaharsan Olu.
14:33Bu bakımdan da çok iyi yanlıştırdık.
14:35Ben atlardım,
14:36girerdim.
14:36Yani,
14:36benim bir serbest bir alanım vardı.
14:39Ben öyle,
14:40kimseyi dinlemem yani.
14:41Böyle,
14:42şeymiş,
14:42müdürmüş,
14:43bilmem neymiş,
14:44şuymuş,
14:44buymuş,
14:45hiç benim için önemli değil.
14:47Cumhurbaşkanı'na saygı gösteririm ama,
14:48Cumhurbaşkanı'nın görevi,
14:51önemliyse,
14:52benim de görevim önemlidir.
14:54Bir köpçüyle,
14:56Cumhurbaşkanı'nın makamları,
14:58mevkileri ayrıdır.
14:59Ama,
14:59haysiyetleri,
15:00onurları eşittir.
15:02Dolayısıyla,
15:03biz,
15:04Akit Medya Grubu'nda,
15:05bu kardeşlik şuuruyla,
15:07hareket ettik.
15:08Ve,
15:10bir haber için,
15:11bir şey için,
15:13zahmete girmek gerekiyorsa,
15:14girilecektir.
15:15Gitmek gerekiyorsa,
15:16gidilecektir.
15:17gece uyumamak gerekiyorsa,
15:19uyumayacaktır.
15:21Para harcamak gerekiyorsa da,
15:22harcanayacaktır.
15:25Rahmetli,
15:25Mustafa Karansanoglu,
15:26bu şuurdaydı.
15:27Onun için,
15:28bizim İstanbul ve Ankara,
15:29haber merkezlerinde,
15:31en az 7'er,
15:328'er muhabir çalışırdı.
15:34Bu muhabir arkadaşları,
15:35biz mümkün olduğunca,
15:36uzmanlaştırmaya çalışırdık,
15:38alanlarında.
15:39Tabii ki,
15:39her alana ayrı muhabir,
15:40tavsiye edemezdik ama,
15:42mümkün olduğunca,
15:44her arkadaşın,
15:46belli alanlarda,
15:47özellikle haberlerde yoğunlaşarak,
15:49gelişim sağlamasına çalıştırdık.
15:51Bundan dolayı da,
15:52o dünyeden,
15:53yani Akit Medya Grubu'nda,
15:55çok sayıda gazeteci yetişti.
15:57Şu anda,
15:58önemli yerlerdeler.
16:00Tabii,
16:00eskisi gibi değil şu anda.
16:02Yani,
16:03kimileri,
16:03iktidar goygoyculuğu,
16:05yalakalı,
16:05kimilerini,
16:06iktidar düşmanlığı üzerinden,
16:08film toplamaya çalışıyor,
16:10medyada.
16:10bizde öyle bir şey yoktu.
16:12Yani,
16:13bizde iktidar yalakalı,
16:14iktidar goygoyculuğu,
16:16yoktu.
16:17Biz,
16:18iktidarın doğrularına destek verip,
16:21yanlışların noktasında da,
16:22uyarıcı,
16:23ikaz edici olmaya çalışırdık.
16:25Yani,
16:26şöyle bir endişemiz yoktu.
16:28Biz,
16:28gelene ağam,
16:29gidene paşam demezdik.
16:31Zaten,
16:31reklamı da,
16:32rahmetli Mustafa Karasanoğlu'nun döneminde,
16:34hazırlanılan,
16:35meşhur reklamı da var.
16:37Gelene ağam,
16:38gidene paşam demedik.
16:39Ne demek bu?
16:40Kimileri,
16:41kimin arabasına binse,
16:42onun güdüğünü çarar.
16:43Evet.
16:44Onun güdüğünü östürür.
16:46Parayı verenin güdüğünü östürür.
16:48Akit Medya Grubu,
16:50böyle yapmaz.
16:51Akit Medya Grubu,
16:52doğruya doğru yanlış ve yanlış der.
16:54Akit Medya Grubu,
16:56Hayra Motor,
16:57Territ Trendy,
16:58bu Akit Medya Grubu'nun geleneğidir.
17:00Bundan dolayı da,
17:02Akit'tekileri sevmeyenler de vardır.
17:04İktidar çevrelerinden de sevmeyenler vardır.
17:07Muhalefet çevrelerinden de sevmeyenler vardır.
17:10Uzak tutmaya çalışanlar vardır.
17:12Çünkü,
17:14doğrucu davutlar,
17:15hep böyle,
17:17bu ne insanlardır ama,
17:19onlara da ihtiyaç vardır.
17:21Çünkü,
17:22yanlış yaptığınızda,
17:23sizi ikaz edecek belirleri lazım.
17:26Merhum,
17:28Hazreti Ömer,
17:29Radyalıhan'ın dediği gibi,
17:32yani,
17:33eğer ikaz etmiyorsanız,
17:35sizde hayır yoktur.
17:36İkaz ettiğiniz halde,
17:37biz uymuyorsak,
17:38bizde hayır yoktur.
17:40Doğrular noktasında.
17:41dolayısıyla,
17:42akit medya grubu,
17:45bu ikaz görevini,
17:47yani,
17:48bizim dostlarımızın da,
17:50bizim arkadaşlarımızın da,
17:51yanlış yaptıkları,
17:52takdirde,
17:53ikaz edilmeye,
17:55ihtiyaç duyduğunu,
17:56en iyi bile,
17:58medya grubudur.
17:59Bugün bu işler,
18:01bu işler,
18:02medyanın,
18:03değişik grupları tarafından,
18:04maalesef,
18:05yerine getirilmiyor.
18:06eksikliklere dikkat çekilmiyor.
18:09Manevi vatan,
18:10tahribatı var.
18:12Aile tahribatı var.
18:14Eğitim alanında,
18:14pek çok sıkıntı var.
18:16Kültür alanında,
18:17pek çok sıkıntı var.
18:19Bu sıkıntılara,
18:20birilerinin,
18:21işaret etmesi gerekiyor.
18:23Sadece,
18:23doğruları söyleyen,
18:24sizin dostunuz değildir.
18:26Aslında,
18:27sadece doğrularınızı söylüyorsa,
18:30sadece sizi alkışlıyorsa,
18:31dostunuz da değildir.
18:33Hem doğrularınızı söyleyecek,
18:34destekleyecek,
18:35hem de yanlış yaptığınız zaman,
18:37sizi,
18:38dostça,
18:38kardeşçe,
18:39ikaz edecek,
18:40insanlara,
18:41aydınlara ihtiyaç vardır.
18:43İşte rahmetli Mustafa Karasın oldu,
18:45bu insanlardan,
18:47biridir.
18:48Bu,
18:49böyleydi rahmetli Mustafa Karasın oldu.
18:51Peki,
18:52cuma derdikisi ilk çıktığı zaman,
18:54halktan,
18:54vatandaşlardan bu kadar tebeccüh görmesi,
18:57bu kadar tirajının olmasının nedeni neydi sizce?
19:01Şimdi,
19:02daha önce,
19:02dinden insanların yayınladığı,
19:06mesela rahmetli Necif Fazıl,
19:08Kusakir'in yayınladığı,
19:10büyük doğruları derdisi vardı ama,
19:13kulaklı olamıyordu,
19:14yani,
19:15intikarları vuruyordu,
19:16efendim,
19:18yani,
19:19parasızlık yüzünden,
19:20ne bileyim,
19:21o dönemin şartları itibariyle,
19:23yani,
19:23atlayarak giden,
19:24yüklü bir medya organıydı.
19:25Milli Gazete vardı,
19:27Milli Gazete'de,
19:28Milli Görüş Camiatı'na ithal eden,
19:32o zamanki,
19:33Milli Selamet Partisi'nin,
19:35daha sonraki Refah Partisi'nin,
19:37ilk yayın organı,
19:38niteliğindeydi daha çok,
19:40ama,
19:41her kesimin okuduğu,
19:42her kesimle ilgilenen,
19:43ilgilenen,
19:45aktif,
19:46dinamik gazetecilik yapan,
19:48düzenli bir medya organı,
19:50noktasında bir özlem,
19:51bir beklenti,
19:52bir talep vardı.
19:54Cuma dergisi,
19:55haftalık,
19:57dergiden çok,
19:57haftalık gazetenin içeriğindeydi,
20:00günceli yakalamaya çalışıyordu,
20:01tabii haftalık dergide bu çok zor olur,
20:04hele bugün hiç olmaz,
20:06gündem çok sık değiştiği için,
20:08her hafta biz bir konuyu ele alırdık,
20:10ve o konu üzerinde,
20:11ki o zamanlar,
20:13tartışılamayan konulardı,
20:14tabu olarak,
20:15görülen konulardı,
20:17tabularla uğraştı,
20:19akit medya,
20:21o zamanki Cuma dergisi,
20:22akit yoktu o zaman,
20:24ve bu ilgi gördü,
20:26vatandaşlar günlük gazete istiyordu,
20:29diller insanlar,
20:30haklarını savunan bir,
20:32medya organı istiyordu,
20:33bunun da günlük olmasını istiyordu,
20:35bu özlemler,
20:37Cuma dergisine ilgiyi arttırdı,
20:39önceleri yanlış hatırlamıyorsam,
20:435-6 binlik bir tirajdaki,
20:46Ülkü Kumral Ağabeyi de burada,
20:49kulakları çınlasın,
20:51çok önemli gayretleri olmuştur,
20:52şehir seyir dolaşıp,
20:54ilçe ilçe dolaşıp,
20:55o minibüsüyle,
20:57ilçe ilçe dolaşıp,
20:59Cuma dergisinin,
21:01tempeciliklerini kurmuştur,
21:03dağıtım ağına kurmuştur,
21:05dolayısıyla Cuma dergisi,
21:06o dağıtım ağına da yaslanarak,
21:09Türkiye'nin dört bir yanında,
21:10bütün illerde, ilçelerde,
21:12karşılık bulan bir,
21:13mevkute olmuştur,
21:16ve bu da,
21:17gittikçe artan,
21:19bir şekilde,
21:21talep oluşturmuştur,
21:223 ay ara verdi Cuma dergisi,
21:23o arada da,
21:25anketler yayınlendi,
21:27yani okuyucularımız,
21:28hakikaten,
21:29günlük gazete istiyor mu,
21:30günlük gazetenin,
21:31nasıl olmasını istiyor,
21:33günlük gazetede,
21:34kimlerin yazmasını,
21:35kimlerin çalışmasını,
21:36istiyor,
21:37hangi bakit seksine sahip olmasını istiyor,
21:40bu konuda,
21:41okuyucularla yanıtmalar oldu,
21:42ve binlerce,
21:43on binlerce mektup geldi,
21:45o mektuplar tatlif edildi,
21:48o mektuplarda tabi,
21:49talep edilenlerin çoğu,
21:50daha sonra yazar oldu,
21:52rahmetli Hasan Karakar'ı,
21:53rahmetli Ahmet Kekereç,
21:58rahmetli Yılmaz Yalçıner,
21:59rahmetli Adil Özgün,
22:01yani unutursam affetsinler,
22:03yayın kurulumuzda,
22:05rahmetli Abdurayim Karakorç,
22:07rahmetli Hüseyin Yılmaz,
22:08bunların hepsi,
22:10talep edilen yazarlardı,
22:12o taleplere göre,
22:14yazar kadrosu belirlendi,
22:15günlük gazetenin,
22:17bendenizle talep edilen bir,
22:19şükürler olsun ki haberciydim,
22:21onu da,
22:22Mustafa Karar Sonu abi,
22:23bizzat söyledi,
22:24seninle ilgili de pek çok mektup var dedi,
22:27ben Türkiye Gazetesi'nde çalıştım,
22:28bir sene kadar,
22:29ondan sonra,
22:30rahmetli Mustafa Karar Sonu,
22:33beni,
22:33akit gazetesini istedi,
22:36yani,
22:36kelimenin tam manasını istemek,
22:38rahmetli Nevzat Yalçıntaş'ı,
22:40rahmetli Mustafa Karar Sonu,
22:41ziyaret ederek,
22:42Türkiye Gazetesi'nde,
22:43sizle birlikte çalışıyorum,
22:44ama benim daha çok ihtiyacım var,
22:46müsaade ederseniz,
22:48Serdar kardeşimle birlikte çalışmak istiyorum dedi,
22:51rahmetli Nevzat Yalçıntaş da,
22:53tabii dedi,
22:54siz de bizim insanımızsınız,
22:56biz Serdar kardeşimizden çok memnunuz,
22:59ancak sizin daha çok ihtiyacınız varsa,
23:01elbette,
23:02buranın kapısı her zaman,
23:03kendisini açıktır diyerek,
23:04bu izgilerdi,
23:06daha sonra ben,
23:07şeyde çalıştım,
23:09akit gazetesini,
23:12istihbarat şefi olarak başladım,
23:13daha sonra Ankara temsilcisi yaptım,
23:15bir ara günden bugüne,
23:16tercüman da,
23:174 yıl boyunca,
23:18yazdım,
23:19ondan sonra Ankara temsilcisi olarak,
23:21geri dönüşü oldu,
23:22hep geri dönüşlerimde de,
23:25nasıl bir şeyse,
23:27tevafıksa,
23:28hep böyle gerilim,
23:30gündemin tansiyonu yükseldiği,
23:32dönemlere denk geldi,
23:33tabii,
23:34zor ve,
23:36hem zor,
23:37hem zevkli,
23:38hem heyecanlı,
23:40bir süreçti benim için,
23:41akit medyada çalışmak,
23:43evet,
23:44yaklaşık 17 milat gazetesinde yazıyorum,
23:47akit medya grubunda da,
23:50akit televizyonda,
23:51daimi konuk olarak,
23:53haftada bir kere,
23:55imkan buldukça,
23:56ses verme,
23:59durumunda oluyor,
23:59izleyicilerimizi takip ediyorlar,
24:00evet,
24:01evet,
24:01yani,
24:01Mehmet Mustafa Kararşanoğlu,
24:03bu şekilde anlattım,
24:06neleri ekstik bıraktım,
24:07bilmiyorum işte,
24:09çok böyle,
24:11her işe kendisini atan bir insandı,
24:14bir ara,
24:14Mehmet Kışlacı,
24:15kulakları ısınlasın,
24:16dağıtım minibüsünü,
24:19manevra yaparken,
24:20geri gel gel gel demiş,
24:21o da kaçırmış biraz,
24:23duvarla,
24:24belki fotoğraflar dönüyordur şu anda,
24:26duvarla,
24:27minibüsün arasında kaldıydı,
24:30rahmetli Mustafa Kararşanoğlu,
24:32kabulcek yemekleri asar görmüştü,
24:34ve hastanelik olmuştu,
24:36o hastanedeyken bile,
24:38günlük,
24:39şey,
24:39gazetenin işleisini takip ederdi,
24:42yani,
24:42hiçbir zaman korkmazdı,
24:43ben Mustafa abinin,
24:45iznin yaptığını,
24:46pek hasarlamam,
24:47yani,
24:47bir tek izni onun,
24:48pazar günleri,
24:49ailesiyle birlikte,
24:49sabahleyin,
24:51kahvaltıda buluşuyordu,
24:53aileye çok önem veriyordu,
24:54ailesine,
24:54Kararşanoğlu,
24:55ailesine tabii ki,
24:56rahmetli,
24:57Ahmet Kararşanoğlu da,
24:58burada,
25:00minnetle anmak lazım,
25:01o da çok iyi bir,
25:02şey,
25:04evlat ve evlatlar yetiştirmiş,
25:05ona da rahmet olsun,
25:07Allah rahmet eylesin,
25:08son cümleler olursa,
25:10evet,
25:11yani,
25:11son cümleler olsa,
25:12şunu söylemek istiyorum ben,
25:14yani,
25:14Akit Medya Grubu'na,
25:15Mustafa Kararşanoğlu,
25:16AB'nin,
25:18mirası,
25:18tavsiyesi olarak,
25:19bunları söyleyebilirim,
25:20şu anda Akit Medya Grubu'nda,
25:23hileyen,
25:23çalışmayan,
25:24ama uzun yıllar boyunca,
25:25oraya emek vermiş,
25:26bir,
25:27iktidarın da,
25:30muhalefetin de,
25:31yanlışlarını eleştireceğiz,
25:34doğrularını da destek vereceğiz,
25:36eleştirme işlerini,
25:37hiçbir zaman,
25:38ikaz etme işlerini,
25:39hiçbir zaman,
25:40ihmal etmeyeceğiz,
25:41bunu yaparsak,
25:43bunu yaparsak,
25:44farkımız kalmaz,
25:46ikincisi de,
25:47habercilikle daha aktif olacağız,
25:49olay yerlerine mutlaka gireceğiz,
25:51mesela,
25:51bugünlerde Kıbrıs meselesi,
25:53çok dağıtılıyor,
25:54Siyanistler çok tehdit ediyor,
25:55Kıbrıs'a bir ekip gönderip,
25:57orada bir tavsama yapmak,
25:59Akit Medya Grubu'nun,
26:00boynunun borcudur,
26:02orman yangınlarına,
26:05ekipler göndererek,
26:06alanda,
26:07görev yapmak,
26:09boynunun borcudur,
26:10kültür ve eğitim alanlarında,
26:12dosyalar hazırlamak,
26:13bu konuda,
26:14uzmanlardan,
26:15istifade etmek,
26:17boynunun borcudur,
26:18yani biz,
26:19aile konusundaki yıkımdan,
26:21eğitim konusundaki,
26:22sıkıntılardan,
26:23bahsediyoruz ama,
26:24bu konularda,
26:25özellikle Akit Televizyonu'nun,
26:27aktif dosyalar hazırlaması lazım,
26:31sadece sadece eleştiren değil,
26:33bir de sözüm yollarını gösteren,
26:35Osmanlı eğitim sisteminden,
26:37medrese eğitim modelinden,
26:39günümüze tevarif edebilecek,
26:40alınabilecek,
26:42zenginlikleri arttıracak,
26:45başka medya organı yok gibi gözüküyor,
26:47açıkça bu işlevini,
26:49ihmal ederse,
26:50büyük eksik olur,
26:51diyorum,
26:52ve hem,
26:53rahmetli Mustafa Karahasanoğlu'na,
26:55hem de,
26:56diğer bütün,
26:57ölmüşlerimize,
26:59rahmet diliyorum,
26:59mekanları cennet olsun,
27:01peki,
27:01teşekkür ediyoruz,
27:02yorumlarınız için,
27:03bizler de,
27:04Mustafa Karahasanoğlu'na,
27:06bir kez de Allah'tan rahmet diliyoruz,
27:08zaten 14'ü gösterdiğinde,
27:10Edinnekapı,
27:11şehitindeki kabri başında,
27:13Kur'an ve dualarla,
27:14anılacak,
27:15yad edilecek,
27:16vefatının,
27:183. seneyi devriyesinde,
27:19gün ortasını noktalıyoruz,
27:20saat başında tekrar,
27:21görüşmek dileğiyle.
İlk yorumu siz yapın