00:00Durumla ilgili şaşkınım. Birdenbire görüş günümüzde alıp götürdüler onu. Üzgünüm, şaşkınım. Neden yani? Daha önce yattığı hastanede olan işlemleri tekrar burada yapmanın bir anlamı yok ki.
00:15Oğluma sadece acı, acı veriyorlar yani. İstemiyorum. Oğlum günden güne zayıflıyor. Bu da anne olarak bana dokunuyor yani. Ben ne yapacağımı da şaşırmışım. Adalet Bakanı'na yalvarıyorum. Vicdan diyorum, insaf diyorum.
00:37Bu oğlumu bir an önce inceleyip cezasını kesip eve yöndersinler. Çocukları bak. Günahtır. Ben bir anne olarak çok üzgünüm. Çok üzgünüm. Çok üzgünüm.
00:51Teryat ediyorum. Başka da bir şey demiyorum. E görmeme engellendi. Göremeyeceğim onu daha. Bir ümit buralarda bekliyordum, görüyordum onu.
01:01Şimdi görme de göremeyeceğim. Görüş günüm de yok. Ne zaman göreceğim de belli değil. Tabii ki bir anne olarak bu beni çok üzüyor. Bugün on birinci kata çıktım. Ama görme imkanımın olmadığını söylediler.
01:17Yani bu da beni çok fazla üzdü ve indim o bahçesine, hastanenin bahçesine. Yapacağım bir şey yok. Bu kadar. Feryadımı duysunlar.
01:28Yine nöbeti tutmaya devam edeceğim ve bu hastane bahçesinden hiç gitmeye niyetim yok. Burada kalmayı düşünüyorum. Çıkana kadar. Çıkana kadar buradayım. Başka da feryadımı duysunlar.
01:45Onların da anneleri var. Evleri var. Aileleri var. Bak gelinim rahatsızlandı. Gelemedi. On iki yaşında bir torunum var. O da babasını istiyor yanında. Onların da çocukları var.
01:59İnsaf diyorum, vicdan diyorum, feryadımı duyun diyorum. Adalet bakanıma güveniyorum. O da vicdanlıdır. Onun da bir annesi vardır. Benim annesine sorarak benim içimin nasıl yandığını öğrenebilir. Bu kadar. İçim yanıyor.