Hizb-ut Tahrir Türkiye Gündem Değerlendirme - 23 temmuz 2024
Medya Bürosu Üyemiz Sayın Muhammed Emin Yıldırım, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
- Hayvan Hakları Yasası
- Küresel Kesinti ve Microsoft Krizi
- Lozan Antlaşması'nın 101. Yıl dönümü
- Hayvan Hakları Yasası
- Küresel Kesinti ve Microsoft Krizi
- Lozan Antlaşması'nın 101. Yıl dönümü
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Bismillahirrahmanirrahim.
00:27Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatüh. Kıymetli
00:32Müslümanlar, sayın basın mensupları, gündem
00:35değerlendirme toplantımıza hepiniz hoş geldiniz. Kıymetli
00:39Müslümanlar yıllardan beri çözülemeyen ve toplumsal bir
00:43sorun haline gelen başıboş köpeklerle ilgili bildiğiniz
00:46gibi hükümet yeni bir yasa önerisi getirdi ve bir süredir
00:50görüşmeler Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde devam ediyor. Tabii
00:55bu yasanın mecliste görüşülmesiyle birlikte kamu
00:58oyunda yine bir tartışma başladı ve sözde hayvan hakları
01:01savunucularıyla mama lobisi harekete geçerek ideolojik bir
01:05dezenformasyon kampanyalarına başladılar. Geçmişte de ne
01:11zaman bu konu gündeme gelse hemen sözde hayvansever
01:14dernekleri harekete geçer. Arkalarındaki güçlü medya
01:18desteğiyle de bir anda kamuoyunu manipüle ederler ve
01:22iktidarın da çekingen tavırlarıyla sorun her
01:26seferinde rafa kaldırılırdı. Hatta bu kesimler konuyu öyle
01:31manipüle eder ki başıboş köpeklerin saldırılarıyla
01:34parçalanan çocukların haberlerinde sanki parçalanan o
01:39çocuklar ve aileleri suçluymuş gibi bir tablo ortaya çıkardı.
01:43Sanki bu sorun çözülsün diyenler hayvan düşmanıymış bu
01:48dernekler ve sesleri çok çıkan bu kesimler ise hayvan
01:52dostuymuş gibi bir algı oluşturmaya çalışıyorlar. Hatta
01:56daha da ileri giderek Müslümanlar hayvan düşmanı ve
01:59tüm köpekler öldürülsün diyormuş bu köpeklerin
02:03canlarını da bu kesimler koruyormuş gibi de bir atmosfer
02:07oluşturmaya çalışıyorlar. Oysa ki diğer tüm toplumsal
02:12sorunlarda olduğu gibi bu başıboş köpek sorununun asıl
02:15sebebi sizin hiçbir işe yaramayan bir tarafı düzelteyim
02:20derken birçok şeyi bozan kanun ve yasalarınızdır. Yeryüzünde
02:26fesat ve bozgunculuğu artıran insan aklından çıkan aciz eksik
02:32o kanun ve yasalarınız. Bakın yıllardan beri başıboş köpekler
02:37için uygulamada olan uluslararası TNR programı denilen
02:40bir uygulamanız ve kanununuz var. Bu TNR programı yakala,
02:46kısırlaştır ve sal programını yıllardan beri belediyeler ve
02:49merkezi hükümetler uyguluyor. Peki sonuç ne? Bugün Türkiye'de
02:54on milyon civarında başıboş köpek olduğu tahmin ediliyor.
03:00Tarım ve Orman Bakanlığı'nın açıklamasında beş yıl içinde
03:04iki yüz altmış bin sokak hayvanı kısırlaştırılabilmiş. Bu
03:09hayvanların üreme oranı göz önüne alındığında eğer bu
03:12şekilde giderse on yıl içerisinde sokak hayvanlarının
03:15sayısının elli milyonun üzerinde olacağı tahmin ediliyor. Ve bu
03:20tamamen bir felaketin ortaya çıkması demek. Yani konu öyle
03:24sizin sokakta gördüğünüz bir iki köpeğin beslenmesi sorunu
03:27değil. Yani bu yöntemin hiçbir işe yaramadığı ortada. Sizin
03:32batıdan ithal ettiğiniz kanunlar, yasalar ve
03:35uygulamalar sorunun asıl kaynağı. Yine bu sorunun diğer
03:40bir sebebi köpek popülasyonunun hızla artmasına neden olan
03:44sermaye ve çıkar odaklarına hizmet eden yasalarınız ve
03:48uygulamalarınızdır. Örneğin köpek satışlarıyla ilgili mevcut
03:52yasalardan dolayı köpek popülasyonu ve sayısı hızla
03:55artmaktadır. Bu alanda çok ciddi paralar döndüğü için
03:58kontrol dışı üretim de söz konusu. Özellikle saldırgan
04:04köpek türlerinde hatta köpek dövüşleri için bile kontrol
04:08dışı bir köpek üretimi yapılıyor. Ve bu saldırgan
04:11türler bir müddet sonra sahipleri tarafından sokağa
04:15bırakılıyor. Tabii bir de işin içinde mama şirketleri var. Bu
04:20şirketler eliyle milyarlarca dolar para dönüyor. Ve medyada
04:25sesi çok çıkan ve köpekleri öldürecekler diye bağırıp
04:28çağıran kişileri araştırın mutlaka birçoğunun bu mama
04:33şirketleriyle ilişkileri var. Gelelim sesleri çok çıkan sözde
04:39hayvan hakları derneklerine. Sayıları her geçen gün artan ve
04:42şu anda üç bin civarında olan bu hayvan hakları dernekleri
04:45çözümün parçası olmaları gerekirken bugün sorunun kaynağı
04:50durumundalar. Biliyorsunuz bu dernekler yurt dışından ciddi
04:54fonlar ve paralar alıyorlar. Peki ne için? Neden alıyorlar
04:59Gönüllü insanlardan oluşan bu dernekler aldıkları bu
05:04paralarla sokak hayvanları için özel barınaklar kurmaları ve
05:07bu barınaklardaki hayvanların bakımını, beslenmesini ve diğer
05:11işlerini üstlenmeleri gerekir. Birçok ülkede yerleşim alanları
05:16dışında barınaklar kurmak ve başıboş köpekleri bu
05:19barınaklarda beslemek bu derneklerin görevidir. Yani
05:23normalde işleyiş bu. Ama Türkiye'ye gelince sözde aynı
05:28işler için kurulmuş bu dernekler yurt dışından çeşitli
05:31fonlarla bir yandan yaygınlaşıyorlar. Diğer yandan
05:35köpeklerin barınaklara götürülmesine bile karşı
05:38çıkıyorlar. Diğer taraftan da yaptıkları eylemlerde seküler
05:44ve batılı bir hayat tarzıyla bu konuyu özdeş hale
05:47getiriyorlar. Çağdaş Yaşamı Koruma Dernekleri, LGBT
05:51Dernekleri, Atatürkçü Düşünce Dernekleri ve diğer seküler
05:55derneklerle kol kola hareket ediyorlar. Onun için iktidar
05:59nezdinde bu konu ne zaman gündeme gelse aman laik ve
06:03seküler kesimin hışmına uğramayalım diye konu sümen alt
06:06ediliyor. Çözümün değil sorunun kaynağı olan bu derneklerin
06:11derdinin hayvan hakları falan olmadığını biz çok iyi
06:15biliyoruz. Zira bu derneklerin yıllardır kuş gribi nedeniyle
06:19milyonlarca kanatlı hayvan itlaf edilirken sesleri
06:23çıkmamıştır. Şap ya da deli dana hastalığı sebebiyle büyük
06:27ve küçük baş hayvanlar itlaf edilirken sesleri çıkmamıştır.
06:31Çok su tükettikleri bahanesiyle Avustralya'da on binlerce deve
06:36itlaf edilirken de bu kesimlerin sesleri hiç
06:39çıkmamıştır. Insanların hatta çocukların ölümüne bile
06:43duyarsız olan bu kesimlerin dertleri elbette başka.
06:47Yurt dışından aldıkları fonlarla palazlanan bu
06:50kimseler başıboş köpekler sorununun çözümü konuşulduğunda
06:53hayvansever kesilmeleri hatta Müslümanlara iftira atmalarıyla
06:58bilinirler. Oysa ki hayvan haklarına önem veren tüm
07:03canlıların haklarını teslim eden tüm canlılara karşı merhametli
07:07olmayı emreden ve hayvanlara işkence edilmesine müsaade
07:11etmeyen sadece İslam'dır. İslam'ın eşsiz hükümleri tüm
07:16sorunları fıtrata uygun akla kanaat ve kalpleri mutmayı
07:21neden şekilde çözüme kavuşturur. İslam'ın bu konuda
07:24esasları çok açıktır. Resulullah sallallahu aleyhi ve
07:27sellemin Medine'de kurduğu İslam devletinde ve sonraki
07:31İslam'ın tatbik edildiği tüm dönemlerde hem insanları hem
07:35hayvanları koruyan kanunlar konulmuş onlara zarar verecek
07:39tutum ve davranışlarda bulunanlar cezalandırılmıştır.
07:44Hayvanlara aşırı yük yüklenmesi yolculuklarda dört fersah yol
07:48gidildikten sonra hayvanların dinlendirilmemesi bedenlerine
07:52zarar verecek takılar takılması yüzlerine damga vurulması
07:57gereksiz yere öldürülmesi ve kurban edilecek hayvana kötü
08:01muamelede bulunulması gibi davranışlar takip edilerek
08:05gerekli cezalar verilmiştir. Peygamber sallallahu aleyhi ve
08:10sallemin savaşlarda kadın çocuk ve yaşlıların yanında hayvan
08:15ve bitkilere de zarar verilmemesi konusundaki emirleri
08:18dört halife döneminde devam ettirilmiş ve halifeler fetih
08:22için gönderdikleri komutanlarını aynı konuda
08:25uyarmışlardır. İslam medeniyetinde hayvan sağlığının
08:29korunması içinse saray ahırlarının bir bölümü klinik
08:32olarak ayrılmış yolculuklarda rahatsızlanan hayvanların acil
08:37tedavi hizmeti alması için yol güzergahlarına seyyar
08:40klinikler kurulmuştur. Halife ve valiler sadece evcil
08:44hayvanların değil yaban hayatı ve ekosistemi korumak amacıyla
08:47da gerekli önlemleri eksiksiz bir şekilde almışlardır.
08:52İslami hükümlerin esas alındığı hilafet devletleri tarihi
08:56boyunca daha bunlar gibi bu saydıklarım gibi nice
08:59uygulamalar hayvanların haklarını en üst düzeyde
09:02korumuştur. Çünkü İslam devleti çıkar, menfaat ve bir
09:07kısım sermaye sahiplerinin haksız kârlarını esas alan
09:11kanunlar çıkarmaz. Onun kanunlarının esası insanı,
09:16hayatı ve tüm canlıları ve kainatı yaratan Allah
09:20Subhanehu ve Teala'nın vahyini esas alır. Bununla birlikte
09:24insanlara faydalı olan ya da zararlı olmayan hayvanların
09:27dışında saldırgan, zararlı ve yırtıcı hayvanlarınsa
09:32insanların sağlığını ve güven içinde yaşama haklarını
09:36korumak için gerektiğinde onlara işkence etmeden
09:40öldürülmelerine de izin vermiştir. Hem insanların
09:44haklarını ve emniyetini sağlamak hem de hayvanların
09:48haklarını gözetmek yöneticiler üzerine vaciptir. Ancak
09:53bugünkü yöneticiler her konuda olduğu gibi bu konuda da
09:56İslam'ın hükümlerini değil batılı kanun ve uygulamaları
10:00esas aldıklarından dolayı bu sorunu da çözmekten acizdirler.
10:07Kıymetli Müslümanlar, sayın basın mensupları on dokuz Temmuz
10:13sabahı hastaneler, hava yolları, holdingler, ticari
10:16kuruluşlar, bilgisayar ekranlarında gördükleri mavi
10:21ekranla kısa bir süre şaşkınlık yaşadılar. Acaba sadece bizde mi
10:26sorun var diye düşünürlerken bu siber sorunun global bir
10:30sorun olduğunu dünya çapında bir kaosa dönüştüğünü
10:33öğrendiler. Çünkü herkes gibi onlar da bilgisayar
10:37yazılımlarında Microsoft kullanıyor bir de verilerinin
10:41güvenliğini sağlamak için Microsoft'a bağlı bir siber
10:44kuruluş olan CrowdStrike firmasından hizmet alıyorlardı.
10:49Fakat güvendikleri dağlara kar yağdı. Yüz binlerce liraya
10:54kullandıkları güvenlik prosedürleri aşıldı.
10:57Bilgisayarlar kullanılamaz hale geldi. Teknolojik
11:02altyapısını bir veya birkaç firmaya bağlayan kurum ve
11:06kuruluşlar gelecekte de bu ve benzeri sorunlara hazır
11:10olsunlar. Çünkü geleceğin en acımasız saldırıları siber
11:15saldırılar olabilir. Işte bu zaviyeden bakıldığında yaşanan
11:19sorunun kaynağı tekelleşmenin ta kendisidir kıymetli
11:23Müslümanlar. Mesela Microsoft çöktü diyelim. Ne
11:26yapacaksınız? Başka bir işletim sistemine geçtiniz.
11:29Bakalım uygulamalarınız çalışacak mı? Veri tabanlarınıza
11:33erişebilecek misiniz? Uyumluluk sorununu kaç günde veya ayda
11:37çözeceksiniz? Böylesi bir ihtimale karşı ne kadar
11:42hazırlıklısınız? Sorular uzar gider. Kıymetli Müslümanlar,
11:47peki böylesi bir durum neden gerçekleşmiş olabilir?
11:51Değerlendirilmesi gereken bir birkaç ihtimal var. Mesela
11:56Amerika'nın Çin'e uyguladığı teknolojik ambargoya karşılık
12:00Çin'in bir hamlesi olabilir. Ya da bu saldırı İran veya Rusya
12:05gibi kendi yazılımlarını kullanan ülkelerden gelmiş
12:08olabilir. Veyahut geçmişte yaşandığı gibi bir Müslüman
12:12yazılımcı tarafından Gazze'deki zulme atfen yapılmış olabilir.
12:17Fakat bu ihtimalleri zayıf kılan bir husus var ki o da
12:21Microsoft'ta siber güvenlik hizmeti veren CrowdStrike
12:25firmasının açıklaması. Onlar hatanın kendi güncellemelerinden
12:30kaynaklandığını iddia ederek bir kod parçasının hard diskten
12:34silinmesiyle düzeleceğini açıkladılar. Gerçekten de bu
12:39firmanın dediği gibi güvenli modda bilgisayarlarını açıp o
12:43kod parçasını bulup silenler bilgisayarlarını yeniden
12:47kullanabilir hale getirdiler. Bu da problemin çözümü için bir
12:52ön hazırlığın var olduğunu ve bilinçli olarak servis edildiği
12:56ihtimalini akla getiriyor. Diğer yandan art niyetli
13:00hackerlar böylesi kısa süreli duruşlarda depolamak
13:03istedikleri veriye kolayca ulaşır. Zira duruş esnasında
13:07veri depolama işlemi eş zamanlı depolamadan çok daha hızlı ve
13:11sağlıklıdır. Bu şekilde hiçbir güvenlik duvara engeline
13:16takılmaz ve ağ denetiminden geçmezsiniz. Yani bir bakıma
13:20saldırıya uykuda yakalanmış olursunuz. Dolayısıyla ister
13:26siber saldırı denilsin, ister hatadan kaynaklı küresel
13:29kesinti denilsin. Sonuçları itibariyle hem Avrupa'ya hem de
13:34gelişmekte olan ülkelere yönelik şöyle bir mesaj ortaya
13:38çıkmış oluyor. Basit bir işlemle bile uçaklarınızı uçurmayız.
13:43Hastanelerinizi hasta bakamaz hale getiririz. İletişim
13:47araçlarını zayıflatırız. Finans sisteminizi sekteye uğratırız.
13:50En mahrem verilerinizi bile ele geçirebiliriz. Bütün sosyal ve
13:56ekonomik hayatınız iki parmağımızın ucunda
14:00diyebilirler. Peki İslami beldeler olarak bu meydan
14:05okumaya karşılık verecek cevabımız var mı? Yöneticiler
14:10böylesi muhtemel saldırılar karşısında B planı düşündüler
14:15mi? Bilim ve teknolojinin hızına yetişemediğimiz bir çağda
14:20bütün teknolojik altyapımızı sömürgeci batıya teslim etmenin
14:24makul ve mantıklı bir izahı olamaz. Olası herhangi bir
14:29savaşta Microsoft ve MacOS gibi dünyanın en çok kullanılan
14:33yazılımlarına sahip Amerika'nın siber saldırıyı çekinmeden
14:38kullanacağı ihtimali hiç de uzak değil. Boeing tipi
14:42uçakların F-16 veya F-35 füzelerinin Patriot veya S-4'lü
14:48savunma sistemlerinin ve Avrupa menşeili askeri araçların
14:53kendi yazılım teknolojileriyle donatıldığını dolayısıyla bu
14:57askeri teçhizatın sınırlı işlemler için kullanılabileceğini
15:01görmezden gelemeyiz. Bu konudaki cehalet felaket
15:06anlamına gelmektedir. Kıymetli Müslümanlar çok açıktır ki
15:12bütün bu süreçleri yönetmek beraberinde siyasi bir iradeyi
15:17de zaruri kılmaktadır. Kalkınma yolunda ilerlemek isteyenler
15:21öncelikle keşif yolculuğunu düşman araçlarıyla yapmaktan
15:24vazgeçmelidir. Çizilecek projeler, yapılacak üretim
15:28planları, online toplantılar ve kullanılacak üretimi
15:32destekleyen programların tamamı bize yani İslam ümmetine ait
15:37olmalıdır. Ham madde her ne kadar yurt dışından geliyor
15:40olsa da bir mahsuru yoktur. Bu ham maddeden anlamlı ve faydalı
15:44ürün çıkartma işleminin tamamı bizim kontrolümüzde olursa ürün
15:49de bizim olur. O halde batının askeri ve siyasi vesayetinden
15:54kurtulmak, uluslararası anlaşmaların esaretinden
15:58çıkmak, ümmetin faydasına zalimin ise yok olmasına vesile
16:02olacak teknolojik adımları şimdiden atmamız gerekir. Bu ise
16:07NATO ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlara
16:11üye olmadan batı ile ilişkilerini kendi menfaatleri
16:15eksenine değiştirebilen devletlerin yapabileceği bir
16:18iştir. O yüzden bu yükü ancak güçlü ve bağımsız bir iradeye
16:23sahip İslami hilafet devleti kaldırabilir. Bu sebeple özelde
16:29İslam ümmetinin genelde tüm insanlığın sömürü ve esaretten
16:33kurtulması için dünya hilafete muhtaçtır ve çalışanlar bunun
16:38için çalışmalıdır diyoruz.
16:43Kıymetli Müslümanlar, sayın basın mensupları yarın yirmi
16:48dört Temmuz Lozan Barış Antlaşması'nın yüz birinci
16:52yıldönümü. Her yıl olduğu gibi bu yılda başta devlet erkanı
16:58olmak üzere siyasi partiler resmi tarih öğretisine kanmış
17:02birçok kişi ve kuruluşlar kutlama mesajı yayınlayacaklar.
17:06Getirisini ve götürüsünü hakkaniyetli bir şekilde
17:09mukayese etmeden Lozan'da büyük bir zafer kazanıldığından
17:13bahsedip Lozan'ın Türkiye'nin tapusu olduğunu söyleyecekler.
17:19Pek tabii Lozan'ın failleri olan Mustafa Kemal ve İsmet
17:23İnönü'yü şükran ve minnetle anacaklar ve Lozan'dan sonra
17:27kurulan layık cumhuriyetin faziletlerinden bahsedecekler.
17:32Peki hakikat nasıl? Lozan gerçekten zafer ve
17:36bağımsızlık mı? Yoksa azıcık tarih bilgisi olanın bu
17:41topraklara, bu ümmete ortalama düzeyde aidiyet duyan herkesin
17:45idrak ettiği gibi hezimet mi? Şimdi bu soruların cevabını
17:50arayalım. Kıymetli Müslümanlar yirmi dört Temmuz bizdeki adıyla
17:55Lozan Barış Konferansı olarak anılsa da aslında batılı
18:00kafirlerin tabiriyle şark işleri konferansının
18:04yıldönümüdür. Konferansın ismi hedefi barizleştirmesi ve konuyu
18:09sınırlandırması açısından önemlidir. Isminden de
18:13anlaşılacağı üzere mesele sadece Türkiye'yle ilgili
18:16değildir. Bilakis mesele tüm şark için yani tüm İslam
18:22beldeleri için bir çözüm arayışıdır. Zira itilaf
18:26devletlerinin savaşa girdiği devlet bugünkü Türkiye
18:29Cumhuriyeti değil, İslami beldelerin birçoğunda
18:33hakimiyeti bulunan Osmanlı Hilafet Devleti'dir. Bu
18:37gerçeğe binaen Lozan'da temsil ve imza yetkisi meşru Osmanlı
18:42hükümetinde olması gerekirken anlaşma oldu bittiyle kurulan
18:46paralel Ankara hükümeti tarafından imzalanıp yürürlüğe
18:50konulmuştur. Yani daha en baştan hukuk çiğnenmiş,
18:55sahtekarlık yapılmış ve yetki gaspı yaşanmıştır. Sadece bu
18:59durum bile Lozan'da Osmanlı'ya ve şark toplumuna yani İslam
19:03ümmetine nasıl bir tuzak kurulduğunu fark etmeye yeter.
19:08Çünkü batılı devletler en zayıf durumda bile İngiltere ve
19:12müttefiklerini Çanakkale'de bozguna uğratan Osmanlı'nın
19:16gücünü çok iyi bildiğinden anlaşmayı halifeyle yapmak
19:19istemediler. Özellikle sömürgeci İngiltere çok iyi
19:23biliyordu ki asıl amaçları olan hilafeti kaldırma işini
19:27İstanbul'daki meşru yönetime kabul ettiremezdi. Bu sebeple
19:31Lozan'ın gizli maddelerini el altından Ankara hükümetine
19:36Onlardan söz aldıktan sonra müzakere için onların önünü
19:41açtılar. İngilizlerin şart koştuğu o gizli maddeler
19:45şunlardı. Hilafet tam manasıyla ilga edilecek, halife hudut
19:50dışına sürülecek, malları müsaade edilecek, devletin
19:54layıklığa dayandığı ilan edilecek. Bunlar kayıtlara
19:59geçirilmeyen ancak kulaktan kulağa dilden dile dolaşan şark
20:04işleri konferansının gizli maddeleridir ki bu maddelerin
20:07gerçekliğine zaman şahitlik etmiştir. Hatta zamanın
20:12şahitlik etmesinden önce başvekili Rauf Bey ve meclis bu
20:16gizli maddelere vakıf olduklarından İsmet İnönü'nün
20:19Lozan'a gönderilmesini kabul etmemiş ve imza yetkisi
20:23vermemiştir. Mustafa Kemal meclise rağmen İsmet İnönü'yü
20:28hariciye vekil olarak atamış ve usulsüz bir şekilde imza
20:31yetkisini kendisi vermiştir. O da kendisine verilen yetkiyi
20:36tam da Batılı efendilerin istediği şekilde kullanmış ve
20:39kendi ifadesiyle büyük fedakarlıklar yaparak her
20:44şeyi kabul ettiğini söylemiştir. Kıymetli
20:47Müslümanlar, sayın basın mensupları, Lozan ile ilgili
20:51anlatacak çok şey var. İngilizlerin bir yandan
20:54İstanbul'u işgal edip hilafet yönetimini baskı altına alırken
20:58diğer yandan Yunanlıları savaşa sokarak Mustafa Kemal'i
21:01kahramanlaştırmasından tutun da Batılı siyasetçilerin Lozan
21:06hakkındaki çarpıcı ve bir o kadar övgü dolu sözlerine kadar
21:10birçok mesele var. Ancak bunları anlatmaya burada
21:15vaktimiz el vermez. Biz sadece zamanın doğruladığı gerçekleri
21:20ortaya koyalım. Zafer denilen Lozan'dan sonra neler olmuş
21:23görelim. En başta sınırlarımız talan edildi. Lozan'a giderken
21:30on iki milyon kilometre kare toprağımız vardı. Dönerken
21:34yedi yüz seksen üç bin kilometre kare toprağımız kaldı. Misakı
21:39milli sınırları içindeki Musul, Kerkük, Süleymaniye ve Orta
21:44Doğu petrol yatakları İngilizlere hata ise
21:47Fransızlara bırakıldı. Bunun yanında on iki ada İtalyanlara
21:51İmroz, Bozcağade ve Tavşanlı adaları dışındaki bütün Ege
21:55adaları Yunanistan'a hediye edildi. Bin beş yüz yetmiş
21:59birden beri Osmanlı'ya ait olan Kıbrıs ise yine İngilizlere
22:03bırakıldı. Serbest ticaret anlaşması gereği boğazlardaki
22:08hakimiyet Osmanlı'nın elinden alındı. Avrupalı devletler
22:11boğazlardan geçiş konusunda özgür bırakıldı. Bin dokuz yüz
22:16otuz altıda imzalanan Montre ile boğazlar bizim oldu diye
22:19sevinç çığlıkları atanlar hala Lozan'ı zafer olarak göstermeye
22:23çalışıyorlar. Oysa boğazlar hala tam anlamıyla bizim
22:27sayılmaz. Yabancı okullar ve azınlık hakları konusu gayri
22:31Müslimler lehine karara bağlandı. Böylelikle İslam
22:35topraklarında misyonerlik faaliyetleri meşruiyet kazanmış
22:39oldu. Yunan'ı denize döktük ama nüfusunun yüzde yetmişi Müslüman
22:44olan Batı Tırakya Masadağı Yunanistan'a verildi.
22:47Yunanistan'dan almamız gereken yüz doksan milyar dolar savaş
22:52tazminatından vazgeçildi. Iki yüz elli dört bin şehit
22:56verdiğimiz Çanakkale Arıburnu İngilizlere verildi. Evet,
23:00yanlış duymadınız. Yüz yirmi dokuzuncu maddeye göre
23:03İngilizler mezar bulunmayan arazileri de kapsayacak şekilde
23:07Arıburnu'nda Anzakburnu diyorlar, toprak sahibi oldu.
23:11Bundan sonra neler oldu? Türkiye yirmi dört Temmuz bin
23:16dokuz yüz yirmi üçte Lozan Antlaşması'nı imzaladı. Fakat
23:21İngiltere imzalamadı. Tam bir yıl Lozan'ın gizli
23:25maddelerinin yerine getirilmesini bekledi. Yirmi
23:28dokuz Ekim bin dokuz yüz yirmi üçte Cumhuriyet ilan edildi ve
23:32laikliğin teminatı olarak gizli anlaşmanın ilk maddesi
23:36böylelikle yerine getirilmiş oldu Cumhuriyet'le. Üç Mart bin
23:40dokuz yüz yirmi dörtte hilafetin kaldırılmasıyla
23:43ikinci madde hemen ertesi gün halife ve tüm ailesinin sürgün
23:47edilmesiyle üçüncü madde son olarak da halifenin tüm
23:51mallarına el konulmasıyla dördüncü madde yerine
23:54getirildi. On üç Ekim bin dokuz yüz yirmi üçte İstanbul
23:59başkenti olmaktan çıkarılarak başkent Ankara'ya taşındı. On
24:03iki Haziran bin dokuz yüz yirmi dörtte camilerin satılması ve
24:07kapatılması kararı alındı. Dört bine yakın cami satıldı.
24:11Bazıları bar, kumarhane, içkili mekan ya da ahır oldu. On altı
24:18Temmuz bin dokuz yüz yirmi dörtte İngiltere tüm istekleri
24:22yerine getirildikten sonra lozanı imzaladı. Bu şekilde
24:27hilafet yıkıldı. Müslümanların İslam ve Kur'an ile bağı
24:32koparıp atıldı. Şimdi buradan soruyorum. Allah aşkına bu
24:37nasıl zafer? Bu nasıl bir bağımsızlık ve bu nasıl bir
24:41tapu senedi? Kıymetli Müslümanlar aslında devleti
24:45yönetenler Lozan'ın büyük bir hezimet olduğunu çok iyi
24:49biliyorlar. Hatırlayın Cumhurbaşkanı Erdoğan iki bin
24:54on altı yılındaki cumhuriyet kutlamalarında bin dokuz yüz
24:58yirmide bize sevri gösterdiler. Bin dokuz yüz yirmi üçte Lozan'a
25:02bizi razı ettiler. Birileri Lozan'ı zafer diye yutturmaya
25:06çalıştı. Her şey ortada demişti. Ege'de yaşanan kıta
25:11sahanlığı sorununu Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'taki hak
25:14gasbının hepsinin Lozan masasına oturanların bize miras
25:18bıraktığı sıkıntılar olduğunu sorunlar olduğunu söylemişti
25:22Cumhurbaşkanı. Fakat şimdi aynı Erdoğan koltuğunda biraz daha
25:27kalabilmek ve batılı dostlarına ve layık kemalistlere şirin
25:31görünebilmek için Lozan'ın Türkiye'nin tapusu olduğunu
25:34söylüyor. Yıllarca Lozan iki bin yirmi üçte sona erecek diye
25:39Müslümanları aldatıp oyaladılar. Şimdi Lozan'da
25:43kurulan layık cumhuriyetin yüzüncü yılının Türkiye yüzyılı
25:48olacağını söylüyorlar. Biz de Cumhurbaşkanı'na ve onun gibi
25:52menfaatleri için hakikati ters yüz edenlere şunu söylüyoruz.
25:57İslam ümmeti olarak bizler Lozan'dan sonra kurulan layık
26:01cumhuriyeti istiklal mahkemelerinden, taklidi
26:05sükun kanunlarından, şeyh sayitlerden, iskilipli atıplardan,
26:09ezanın Türkçe okutulmasından, dar ağaçlarından, çıplaklık
26:13yarışmalarından, günah bataklıklarından, fakirlikten,
26:17yoksulluktan ve çağımızın en büyük yalanı olan demokrasiden
26:22tanıyoruz. Tüm bu gerçeklikten sonra Lozan barış anlaşmasını
26:27övmek, Lozan'da çizilen sınırlara bağlı kalmak ve Lozan'ı
26:31kurtuluş kabul etmek basiretsizlikten de öte bir
26:35şeydir. Lozan hilafetin ilga edilmesidir. Lozan İslam
26:40ümmetinin parçalanması demektir ve Lozan ihanetin
26:44resmidir. Zilleti ve küçülmeyi bağımsızlık kabul eden batı
26:49akıllı yönetici ve siyasetçiler onu tapu senedi olarak
26:53göstermeye çalışsa da Lozan topraklarımıza, inancımıza,
26:58geleceğimize konulan ağır bir ipotektir. Zira savaş yenilince
27:05değil, düşmana benzeyince kaybedilir. Kıymetli
27:09Müslümanlar, toplantımız burada sona erdi. Hepinize Allah'a
27:12emanet ediyorum. Ve selamun aleyküm ve rahmetullahi ve
27:16berekatuhu.
27:28Allah'a emanet olun.