Hüseynik' ten çıktım şeher yoluna Can ağrısı tesir etti koluma Yaradanım merhamet et kuluna Yazık oldu, yazık şu genç ömrüme Bilmem şu feleğin bana cevri ne?
Telgrafın direkleri sayılmaz Atik hanım baygın düştü ayılmaz Böyle canlar teneşire koyulmaz Yazık oldu, yazık şu genç ömrüme Bilmem şu feleğin bana cevri ne?
Lütfü gelsin telgrafın başına Bir tel vursun Musul'da gardaşıma Yazık oldu, yazık şu genç ömrüme Bilmem şu feleğin bana cevri ne Yazık oldu yazık şu genç ömrüme Bilmem şu feleğin bana cevri ne?