Yarın 5 Aralık 2013 Perşembe günü, 12 üyeli Burdur Yerel Sulak Alan Komisyonu, Göl Yönetim Planı’nın 3. no.lu kararını değiştirerek Söğüt dağlarını mermerciliğe açmak için toplanıyor. Bir yanda 4 Aralık Dünya Mermerciler Günü kutlamalarında, Burdurlu mermerciler ve doğaltaş madencileri, Burdur Gölü havzasındaki dağları mermer çıkarmak için hallaç pamuğu gibi atarak doğayı tahrip etme pahasına kazandıkları trilyonların kutlamasını yaparken, diğer yandan bir avuç doğasever vatandaş Cumhuriyet Meydanı’nda toplanarak feryat ediyor: “Söğüt Dağları mermerciliğe açılmasın! Burdur Mezarını Kendi Kazmasın!” Yarın 5 Aralık 2013 Perşembe günü, 12 üyeli Burdur Yerel Sulak Alan Komisyonu, Göl Yönetim Planı’nın 3. no.lu kararını değiştirerek Söğüt dağlarını mermerciliğe açmak için toplanıyor. Bir yanda 4 Aralık Dünya Mermerciler Günü kutlamalarında, Burdurlu mermerciler ve doğaltaş madencileri, Burdur Gölü havzasındaki dağları mermer çıkarmak için hallaç pamuğu gibi atarak doğayı tahrip etme pahasına kazandıkları trilyonların kutlamasını yaparken, diğer yandan bir avuç doğasever vatandaş Cumhuriyet Meydanı’nda toplanarak feryat ediyor: “Söğüt Dağları mermerciliğe açılmasın! Burdur Mezarını Kendi Kazmasın!” CHP Belediye Başkanı Eczacı Ali Orkun Ercengiz’in de destek verdiği STP açıklamasında, basın metnini okuyan Usta Öğreticiler Derneği Başkanı Vesile Ürküt, “Burdur Gölü’nün kıyısındaki Söğüt Dağları, Göl Yönetim Planı’nın 3 no.lu kararı değiştirilerek mermerciliğe açılmak isteniyor. Burdur Yerel Sulak Alan Komisyonu üyesi 12 kişiyi, Burdur’un geleceğini tehdit eden bir karara karşı çıkmaya çağırıyoruz” dedi.
Ürküt şu görüşleri ileri sürdü:
Söğüt Dağları mermerciliğe açılmasın! Burdur Mezarını Kendi Kazmasın! Türkiye’nin Uluslararası Ramsar Sözleşmesi ile korunan 14 sulak alanından biri ve aynı zamanda Önemli Doğa Alanı olan; tarım ve hayvancılığın merkezi Burdur’un can damarı Burdur Gölü gün be gün yok oluyor; gölün kıyısındaki Söğüt Dağları ise mermerciliğe açılmak isteniyor! Burdur Gölü derelerden göle akan sular kesildiği için hızla kuruyor. Kurumaya terk edilen gölümüzün çevresi, dağlarımız, ağaçlık alanlarımız ise mermer ocaklarına terk ediliyor! Burdur Gölü Havzasında zaten çok sayıda mermer ocağı var. Bu mermer ocaklarının açılması için çevrelerindeki ağaçlar kesildi, bitki örtüsü tahrip edildi. Eskiden görsel bir güzellik oluşturan dağlarımız ve yeşillikler içindeki tepelerimizde şimdi mermer ocakları, mermer pasaları ve molozlar var. Mermer ocakları nedeniyle, bağlarımız, bahçelerimiz, tarlalarımız, bazı köylerimizde içme suyu depolarımız ve doğal su kaynaklarımız mermer tozu altında kalıyor.
3 no.lu karar zaten daha önce izni alınmış mermer ocaklarının faaliyetini sürdürmesine izin veriyor, yenilerinin açılmasını engelliyordu. Burdur Gölü Havzasının hemen hemen her dağında mermer ocakları var. Elimizde bu doğa tahribatından koruyabildiğimiz bir tek Burdur Gölü kıyısındaki Söğüt Dağları kaldı. Bu nedenle, bizler Burdur’un doğası, tarımı, turizmi ve geleceği için kaygı duyan Burdur halkının sesi Burdur Sivil Toplum Platformu olarak ; Burdur Yerel Sulak Alan Komisyonu Başkanı Burdur Valisine, Burdur Belediye Başkanına, Özel İdare Genel Sekreterine, Orman ve Su İşleri 6. Bölge Müdürüne, MAKÜ Temsilcisine, DSİ 18. Bölge Müdürüne, Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürüne, İl Kültür ve Turizm Müdürüne, Çevre Şehircilik Müdürüne Ziraat Odası Başkanına, Avcılar Derneği Başkanına, Doğa Derneği Başkanına sesleniyoruz: Söğüt Dağlarını mermerciliğe yasaklayan ve yine aynı Komisyon tarafından 2008 yılında alınmış 3 no’.u kararı değiştirmeyin. Söğüt Dağlarını mermerciliğe açmayın. Burdur Gölü’nün yaşamasını sağlamak için barajlardan göle su bırakılması dâhil tüm gerekli kararları alın. Söğüt Dağlarımızı ve gölümüzü el birliğiyle yaşatalım ve ninelerimizden, dedelerimizden bize bırakılan bu değerleri biz de gelecek nesillere, çocuklarımıza bırakalım. Gölümüz ve dağlarımız olmazsa Burdur’da yaşam da kalmayacak. Dağlarımızın, gölümüzün, havamızın, suyumuzun, doğamızın ve geleceğimizin yok olmasına seyirci kalmayalım. Bizler Burdur halkının sesi Sivil Toplum Platformu olarak yarın toplanacak Burdur Yerel Sulak Alan Komisyonu’nun dağlarımızın, gölümüzün ve Burdur halkının geleceği için doğru kararı vereceğine inanmak istiyoruz ve bir kez daha uyarıyoruz. Burdur Gölü havzasının madenciliğe açılması için oy kullanan komisyon üyelerini isim isim açıklayarak, Burdur ‘un geleceğini katleden insanlar olarak teşhir edip, Burdur’da istenmeyen insanlar olarak ilan edeceğimizin bilinmesini istiyoruz.. Bununla da kalmayıp Dağlarımızı ve gölümüzü korumak için gerekirse Uluslararası Ramsar Sekretaryası’na başvuracağız. Dağlarımızın, gölümüzün, havamızın, suyumuzun, doğamızın ve geleceğimizin yok olmasına seyirci kalmayacağız. Öncelikle Yerel Sulak Alan Komisyon üyelerine ve halkımıza önemle duyururuz.
İlk yorumu siz yapın