CHP'li Özel: Asbestli gemilerin söktürüldüğü iki enayi ülkeden biriyiz

  • 2 yıl önce
CHP'li Özgür Özel, Nae Sao Paulo isimli geminin Türkiye'de sökülme işleminin yapılması ile övünen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'a tepki göstererek, "Sayın bakan kusura bakma ama senin sözlerinin tercümesi şudur. Bu gemilerin söktürüldüğü iki enayi ülkeden biriyiz" dedi.

Brezilya donanmasına ait Nae Sao Paulo adlı savaş gemisi İzmir’in Aliağa ilçesindeki gemi söküm tesislerine getirilmesini Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı onayladı. Sivil toplum kuruluşları ve muhalefet partileri asbest yüklü geminin Türkiye’de sökümünün yapılmasına tepki gösterdi. Geminin ikizi olan Fransız donanmasına ait olan Clemenceau isimli geminin 760 ton asbest barındırdığı ortaya çıktı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Hindistan ile birlikte Türkiye'nin asbestli gemi söküm işini yapan dünyada iki ülkeden biri olduğu yönünde övünürken gemide 9 ton asbest çıktığını iddia etti. 

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Bakan Kurum'un açıklamalarına tepki gösterdi. Özgür Özel, "Asbestli gemi sökerek para kazanan iki ülke var. Bizim bakanımız bununla övünüyor. Hindistan ve Türkiye diyor. Almanya gemi söküm işine girişemeyecek kadar aciz. İngiltere böyle bir işe cesaret edemeyecek kadar yeteneksiz. Amerika böyle bir imkanı geri tepiyor. Çin bile uğraşmıyor. Sayın bakan da bununla övünüyor. Sayın bakan kusura bakma ama senin sözlerinin tercümesi şudur. Bu gemilerin söktürüldüğü iki enayi ülkeden biriyiz. Sayenizde Aliağa dünyadaki asbestli gemilerin getirilip söktürüldüğü merkez haline geldi. Bu övünülecek bir şey değildir" ifadelerini kullandı.

Özgür Özel, CHP İzmir İl Başkanlığı’nda, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Özgür Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"BİR KADIN HAKİMİN OYU SONUCU BELİRLEYECEKKEN, O OY İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NİN İPTALİNE ONAY VERME YÖNÜNDE ÇIKTI"

İzmir gibi bir kentte basın açıklaması yaparken iyi şeylerden bahsetmek ister insan. Ama basın toplantımıza can sıkıcı konular hakim. Bunlardan en sıcak olanı Danıştay 10. Dairesi'nin Recep Tayyip Erdoğan'ın tek başına tek imzayla çıktığı İstanbul Sözleşmesi'nden çıkma işleminin iptali için açtığımız davanın kararı açıklandı. Bu davayı partimiz adına ben açmıştım. Bizimle birlikte çok sayıda kadın örgütü, barolar ve sivil toplum kuruluşları da açmıştı. Davalar hep birlikte 3 blok halinde görüldü. 2'ye karşı 3 oyla yani 2 itiraz eden hakime karşı 3 hakimin oyuyla; bunun hukuka uygun olduğu yönünde karar verdi Danıştay 10. Dairesi. 'İstanbul Sözleşmesi'ne niye ihtiyaç var' diye konuşurken demiştik ki, 'Toplumun yarısı kadın ama heyette 1 kadın var' demiştik. 'Kadınlar için bu kadar önemli olan sözleşmede 4 erkek karar verecek' demiştik. Burada erkeklerin oyları 2'ye 2 olarak şekillendi. Erkek 2 hakim kabul, erkek 2 hakim ret. Bir kadın hakimin oyu sonucu belirleyecekken üzülerek ifade ediyorum ki o oy İstanbul Sözleşmesi'nin iptaline onay verme yönünde çıktı. Bu büyük hayal kırıklığını, talihsizliği İz

Önerilen